22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 23 MAYIS 197» dalet Bakanlığınca, son aylarda yoğuntaşan ve anarşı olayları denılen şıddet eylemlerını yorgılamak uzere uzmanlık tlh tısas) Ma'ikemelerı adı altında yenı mahkemelerın kurulacağına ılışkın yapılan açıklamaıar hukuk cevrelennde tepkılere yolactı Basına yan sıyan baberlere gore, bu mahkemeler, Anat'asa nın «Mahkemelerm bağımsızhğı» ılkesıne uygun olarak kurulacak ve kamu guvenlığını ve toplum huzurunu bozan sucların uzman hakımler tarafındon yargılanmasını ve suçluların kısa zaman da cezalandırıimasını sağiayacaktır Yonı yapılan acıklamalor, bu mahkemelenn ıkı gerekçeye dayanılarak kurulmak ıstendıgmı gostermektedır: Uzmanlık ve cobukluk. A OLAYLAR VE GÖRÜŞLER cevap vermektedlr, Blrcok Anayosalorda ve hat to eskı Kanunu Esasımızde bıle yer almaktadır.» ^nilllllllllllUIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIUIIIIIIIIHB Bu gerekce ve duşunceler: kurulacak Uzmanlık Mahkemelerı'nın, kurulustan sonrakı eylemleri ve bu eylemlerın sanıklarını yorgılasa lar bıle cDoğal Hakım» ilkesıne aykırı duşecek= lerını acıkca gostermektedır. | TEŞEKKÜR Koranlık gücler ta'rafından şehit edılen devrımcı Şaır ve Yazarımız, sevgılı oğiumuz, | Ş ~ Uzmanlık Mahkemeleri HalitÇELENK bağinstziığı» ılkesıne uygun olarok kurulmosı, bu ozel mahkemenın hukuksal, sosyal v > sıyae sal sakıncalarını gıderebıiecek mıdır 9 Başka hır deyışle DGM'lerın kuruluşuna karşı bugune değın yapılırış ve haklılıgı ıspatlanmış ıtırazlar sadece ba mahkemelerın bagımsızlık ılkesıne oy kırı olarak kuıulmuş olmalan mıdır? Yokso bu nun dışında da baska haklı ıtırazlar var mıdır? donemde bu tur yargı yerlennın acı aene/'erl yurulmuş ve yaşanmıştır. Gereksizdir Bu mahkemelerin. Ideoloıık amaclarla Işlenen adam oldurme, bonka soymo, adom kaçırma, gasp, sabotaı gıbı adı suclar ıle 141 142. maddelerde gostenlen evlemlerı yargılayacağı anlasılmaktadır İdeolopk amaclarla da olsa adı sucların yargılanması bır uzmanlık konusu olarak kabul edilemez Bu davalar otedenberı genel mahkemelerce bakılmakta ve hukme bağlanmaktadır. Verılen karorlarda, yargılama usulu ocısından, olağon haller dışında, yeîersızlıkten doğma eksıklıkler olduğu ılerı suruleırez Dusuncesı cezalandıran, antıdemokratik 141 142. maddelere gelınce. bu maddelere karşı olduğunu ve onları kaldıracağını her fırsatta acıklayan bır sıyasal ıktıdarm bu maddelerı uygulamak uzere Uzmanlık Mahkemelen kurma gınsımı bır celışkı değıl mıdır'' Yarg.lamanın cabuklastırılması amacı da Uzır.anlık Mahkeınelerının kurulmas: ıcın haklı bır neden olarak ılerı surulenıez Ceza davalarının uzarnasının baslıca nedenlerı hazırlık sorusturmasının yetersızlığı, eksıklığı ıle genel mahkemelerın ışlennın cokluğuaur idare kolluğu yerıne Adalet kolluğunun duzenlenmesı ve genel Mahkemelenn sayılannın arttınlması yargılamada cabukluğu sağlayacak onemlı oniemlerdır SONUC Ihtısas Mahkemelen. gene! mahkemelere guvensızlığın bır sonucu olarak ortaya cıkmaktadır Bu konudakı başlıca yanılgı boyle bır değerlendırmeden kaynaklanıyor Anayasanın «Tabıi hakım» ve «olağanüstu mahkeme kuruiamoyocoğı»na ılışkın ılkelerıne de aykırı duşen bu mahkemeler, ozel ve sıyasal nıtel'kte bır mahkeme olmaktan kendını kurtaramaz. İdeoloıık aınacla da olsa, ışlenen adı suclarda bır uzmanlıktan söz etmek olanaksızdır. Dusunceyı cezalandıran ve egemen sınıfların bekcısi 141 142 maddelerde yazılı eylemlerı yargılamak uzere yenı mahkemeler kurulması ise. sıyasal ıktıdorın programı ve sozculermın konuşmalartyla celışmektedır. İ ^ = = = = = = = ~ = ş ş S S S E Gani Bozarslan'ın oldurulmesı doloyısıyla bıze destek olarak acımızı poylaşan CUMHURıYET Gazetesı Genel Yayın Muduru Saym Oktay Kurtboke'ye, Muhabır arkadaşlardan Sayın Doğan Katırcıoğlu ve Sayın Reha Oz'e ve tum CUMHURIYET personelıne; Istanbul Barosu Baskanı Snyın Orhan Apayaın'a ve Baro Yonetım Kurulu Uyesi Sayın Medet Serhat'a; YAR Yavınlan Sahıbı Sayın Osman Cobanoğtu ve esı Sayın Rıkkat Cobanoğlu'na, Dıyarbokır Beledıye Başkanı Soyın Mehdı Zano ıle Lıce Beledıye Başkanı Sayın Halıt Nazmı Balkaşa cenaze torenıne büyuk bır ılgıyle katılan Dıvarbakır ve Lıce halkımıza, cyrıca gerek bızzat gelerek, ya da teıefon ederek, gerekse mektup ve telgraf gondererek boşsağlığı dıleklennı ıleten tüm dost ve arkadaşlara şukranlarımızı sunar, ner bırıne ayrı ayrı karşılık vermeye derın acımız engel oldugu ıcın bızı bağışlamalarını rıca edenz. BOZARSLAN AİLESİ \ E E = E = ;: ş = 3 ş: ç = Şj = ^ ^ = DGM Deneyi Anımsanacağı gıbı daha önce Anayasa Mahkemesı karorı ıie kuruluş yososı ıptal edılen Devlet Guvenlık Mahkemelen de «...dogruaan dogruya devlet guvenlığını ılgılendıren suc ların kovuşturma ve yargılanmasmda gerek ce za muessınyetını artırmak ıcın suratlı yargılamayı sagiamak ve gerek hususıyet arzeden bu suctann. ıhtısaslaşmış mahkemelerde gorulmesını mumkun kılmak ıcın bu mahkemelenn kurulmosı gerektığı» gerekcesı ıle getırılmıştı. Nıte kım 1773 sayılı DGM yasasmın bırıncı maddesınde «Devletın ulkesı ve mılletı ıle butunlugu, hur demokratık duzen ve nıtelıklerı Ancyasada belırtılen Cumhunyet aleyhıne ışlenen ve doğru dan doğruyo aevlet guvenlığını ılgılendıren suc lara bakmakla gorevlı, Devlet Guvenlık Manke melerı kurulmuştur.» denılerek amacın ne olduğu acıklonmıştı. Goruluyor kı, DGM'lerı ıle Uzmanlık Manke meleri arasında yargılamo konulan ıle amac davaları cabuk sonuclondırmau acısından bır fark yoktur Ihtısos Mahkemelen de DGM'lerı gıbı Turk Cezo Yasasmın 141142. 146. 159 vb maddelerınde gösterılen sucları yanı devlet gu venlığını ılgılendıren eylemlen yargıloyacaktır Ancak Adalet Bakanlığı, bu mahkemelenn kuruluşunun «Mahkemelenn bağımsızlığı» ılkesıne uygun olarak duzenleneceğ'nı acıkloyarak olası endışelerı onlemeye cahsrraktadır Hatıra şu sorular gelmektedır: Genel Mohkemeler dışında, odı ne olurso olsun yenı vo ozel mahkemelenn kurulmasıno gerek var mı dır 9 Bu tur mahkemelerm kurulmasını zorunlu kılan ınandıncı ve doyurucu gerekceler nelerdır? Uzmanlık Mahkemelerınm «Mahkemelenn Ooğal Hâkim Uzmanlık Mahkemelen Anayasanm «doğal hakım» ılkesme de ters ausmektedır 1961 Anaja sasının 32 maddesmdekı «tabıı hakım» kavromı 12 Mart faşızmı donemmde «konunı hokım» olarak değıştırılmısse de bu değışıklığın hukuk acısından gecersızlığı bır yana «Tabıı ickım kav ramı bicımsel ve lofzı yorumlanmamalıdır. DGM denemesı ısoctan evvel kurulan mahkeme tabıı hokımlıdır» savının ıçtensızhğını yansıtıyordu, her hangı b r yargısal onlem aımırken bicimsel tabil hakim kavramınm aldatıcı etkısmden sakınılmalıdır» tTBMM bıldırısı) Sozu gecen 32. maddenın değısıklıkten oncekı gerekcesmde şoy le denllmıştır: nHerkesın kanunun genel olarak koyduğu gorev ve yetkı esaslarıyla bellı olan hakım tara fından muhokeme edılmesı, şahıs guvenlığının baş şartıdır. Kışılerın kanunı (yanı tabııi nakımınden başko mercılerce muhakeme edılmesi. bu ciando ozel muameleye tabı tutulması hukuk devletınin asla kabuı edemeyeceğı bır tutum teşkıl eaer «Kışılerı. genel kaıdelere göre belli olan do ğal yargıclarının elmden alıp ozel olarak kurul muş olon üst mahkemelerın veya mercılerın ka rarına terk eden kanunların yapılmasını önleT9 amacıylo sevked'lmış bulunan ıkıncı fıkra hukmü, sadece yakın tecrubelenn yarottığı b l r r e aksıyon hukmü değıldir: devamlı bır ıhtıyaca Gerçek Nedir? DGM'lere karşı, bu mahkemelerm bağımlılığı dışında yapılan ıtırazlar, Ozel. olağanustu, siyasal rtıtelıkte olmalan ve tabii hokjm ilkeslne aykırı olarak kurulmuş bulunmalarıdır. Bu ıtıraz ve eleştırıler Uzmanlık Mahkemelen ıcın de gecerlıdır Once acıklamak gerekır kı, Uzmanlık Mahkemelen genel nvmkemelere gj^ensızlıgm bır ıfadesı olarak kurulacaktır. Ya pılan acıklamalor bunu gostermektedır Bu guvensızlık, adı gecen mahkemelerm kokenındekı yamlgıyı oluşturmaktadır. Ote yandan genel mahkemelerm dışında ku rulan ya da bu mahkemeler arosmda bellı suc ları yargılanıakla gorevlendırılen mahkemeler «ozel mahkeme»lerdır Bu tur mahkemeler, «sıyosal mahkeme» nıtel'ğınden kendını kurtaramaz. «Adhye kurulusları ıcmde olsa dahl bır mahkemenm belırienmesı ozel mohkeme görtjnü mu yaratabılır Hangı devım kulianılırsa kullanıl sın, sıyasal mahkeme gorunumunü yoratacak her turlu gırışımden uzok kalınmalıdır. (Türkıye Barolar Bırlığı bıldınsı) 12 Mart faşızminı ızleyen nllllllllllllllUIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIlİ? (Cumhunyet. 8022) ve TUM IKTFSATÇILAR BIRUGI [:••.••• SANAYrDE KÜÇÜK ÜRETİM 4 {';!; TOPLUMSAL ve MEKANSAL BOYUTLAR HESAPLAŞMA BİLIM DÜNYASI Türk Tiyatrosu Gerçekleri Burhan ARPAD Tlyatrocular aratmdo yakın tanışlarım, hatta dostlanm vardır. Tiyatro («nkidl yazdıgım yıllar dışında bu yakınlık ve dostluk hep surdu. Yılların acımasızca alıp goturduklerini de unutamam. Unutmadım. Rollerinın kışlleri ve sesleriyle. Behzad Butak deylnce, hep o «Vişne Bahçesı» finalini hatırlarım. Sahne karanlıktır, sonra hafifçe aydınlanır. Uzandığı sıro ustunde uyuyakolmış ihtiyar uşak, doğrulur, arkadan duyulan gurultulere ve balta seslerıne kulak verir ve o ktlçıklı sesiyle: cBenl unuttular!» der, perde kapanır. Tiyatronun bugun de aşılamamış buyuk ustası Tiyatro soz sanatı olduğuna gore Cehof'un bıtiriş dlyaloğu, feodalitenin çokuşunu v« yerıni alan yeni duzeni dlle getirlr. Tiyatroyu ilk gorduğumde beş yaşımdaydım, sanırım. Kücuktu çoyırının ortosındo kurulmuş solaş bır tiyotroda. Sonraları Direklerarası'nda metodram ve tuluat tiyatroları.. 1923den boşlıyorak heyecanla Izlediğim Dârulbedâyl, Ertuğrul Muhsın ve arkadaşları, Cemal Sahir opereti ve otekj topluluklar. Moliere'i, İbsen'l, Strindberg'l, Lehar'ı, Kalmann'ı Turk duşunce ve sanat cevrelerine suncbılmek ıçin herşeye katlanmış olan oncule a. savaş akatbahattın aJ<Ş]toğu2 a n ,;. U;J racı bademlinabı dinçercienız kandiyoti SŞ3 ünal nalbantoğluılber ortaylıTfB §İŞ; zafer topraksezgın tüziinleo van velzen jS|iî : Tüp Bebekleri Eçine rastlanmadık bir hırsızlık: 1959 un ilk a/lannda. Amerıkon gazetelennın bırınci sayfalarında. şoyle bır haber. buyuk manşetler halınde, yer aldı «Yuzyılımızın en heyecanlı hırsızlığı 1 Bınlerce kışının yaşamı tehdıt oltında.» Hırsızlık şuydu: Los An^ geleslı doktor Edvvord Georgette'ın*'dosyaları calmrnıştı..."" Ne vardı bu dosyalarda? Bır doktorun meslek calışmalarıyla ılgılı kayıtlar. Ancak, bu kayıtlann colmmasının cyuzyılımızın en heyecanlı hırsızlığı» olarak nıtelenebılmesmın nasıl bır nedenı olabıhrdı? Neden şu ıdı: Doktor, bır kadın hastalıkları uzmanıydı, ve hasta lyıleştırme ışlen yonında, gızlıce, «dolleme» ışlerıyle de uğraşıyordj Neydi dolleme? Dolleme, bır erkeğın spermının, bır tupe alınıp o erkekle hıç goruşmemış bir kadına hemen aşılanmasıydı. Boylece, kocasından cocuğu olmayan bır kadın, cocuğa kavuşabılıyordu. Vehbi BELGIL cozumler getırmek, toplumların gelışmesını kosteklememekti. Sonunda bu goruş uste cıktı Bugun bırcok ulkelerde, ozel ya da yasal kışılere aıt bıt cok khnık, hostane, «çocuksuzluk mutsuzlarını» mutluluğa kavuşturma ısını uzerlerıne almış bu lunmaktadır. Parıs'te Necker Hastanesı ıle Kremlın • Bıcetre Hastanesı'nın yedınci povyonundoki «Cecosperme» Fransa İcm ornek gosterılebilir. , Amerıka'da. New York'ta, Ingat, Mınneapolıs'de «Genetıc Laboratory» adlı kuruluşlar, bu yuk ış hacmıne sahıp «sperm bankalorndır. Bunların, bır cok basko Amerlkan kentlerinde şubelerı de vardır. Ötekı Batı ülkelerınde de bu tur kuruluşlar gıttıkce coğalmaktadır. korkut boratav gülten kazgan mubeccel kıray ılhan tekelı ;.'|:::;' 2526 mayıs 1978 TPAO Genel Müdürlüğu ':•;:; :İ:::İ:::.Konferans Sal. 10.0012.00 ,' 14.0018.00 yüzden. kayıtlarm acıklanması, tanhte eşı gorulmedık bır rezalete yol acabılırdı Acıklama bır cok kocanın nasıl aldatıldıklarını ortaya koyacak. bır cok cocuğu «pıc» durumuna sokocaktı Bereket, Iş buraya kadar goturufmedı Zıra, dosyaları caldıran, bır kadındı. ve sadece kendı cocuğunun «bı/oloıık babasının» kım olduğunu oğrenmek Istemış, ust tarafına karışmomışiı (Kadın, bulduğu adamla evlenmış, bunun ıcın de tyasal kocatsından boşanmıştır. ) bır acıdan ele alıyor ve sorunu «herkesın evlat sahıbı olma hokkı bulunduğu» bıcımınde evlat butun felsefı bır kılıga sahıbı sokuyorlardı. kımsenın (Cumhuriyet: 8021) Evet, ceşıtlı nedenlerle olamayan bır «evlat edlnme hakkunı hukuk sıstemlerı, Roma Hukuku. Batı Avrupa Hukuku, AngloSakson Hukuku, İslanı Hukuku. sosyalıst ulkeler hukuku... bul gun edegelmıştı kave edıyordu. «dolleme» VEFAT Mıdıllı Kuloksızzade eşrafından merhum Şokir ve merhurne Nacıye'nın kızı. merhum Omer Kongec'ın kıymetl 1 eşı, Jerfı Gencol, Sezâ İnce'nın kıymetlı bırıcık onnelerı, Mehmet İnce ve merhum Alı Kurt Gencal'ın kıymetlı kayınvalıdelen, Belgın Haskan, Azmi, ömer ve Ömur İnce ıle Saba Gencal'ın bırıcık anneannelerı «Evlat edınme»nın cağımıza uy bır bıcımı olan neden ahlâka a/kırı olsundu? Çocuk sahıbı olomama, buyuk olcude «doğa»nın bır kusuru ıdı. Doğanın baska kusurları da oluyor. bunlar. orneğm plastık amelıyatla duzeltılıyordu Aynı şey dolsuzluk ıcın neden uygulanmasındı 9 Araştırmacılar, Batı dunyasında, her yedı kışıden bır kışının cocuk sahıbl olma olanağının bulunmadığını, bu durumun, % 60 oranında, erkektekı bır kusurdan ılerı geldığını belırtıyorlardı. Ya nı, çocuksuzluk bır tur hostolıktı. Öbur hastalıklardan kurtulmak ıcın her yola başvuran ınsan boyle bır hastalıkton kur tulmak ıcın neden caba harcamasındı? rimlz. Vosfi Rıza Zobu'nun «O gunden bugune* kıtabını elimden bırakamodan okuyup bitlrince uzun sure duşundum. 19101920 arası sahneye ayak basmış sanat tutkunu gençlerin Turk tiyatrosundo oncu gorevlerıni başarıyla gerçekleştirmek ıçin nelere nelere katlanmış olduklarını hatırladıkca heyecanlandım. Onların arasında yaşamışım, onların başarılarında benim de payım varmış gibi. İnsanoğlu cabuk unutuyor, bizim aydın kesim hic değer bilmıyor gerçeği katama tokılınca da uzuldum. Çok genc bir tiyatrocumuzun: «Istanbul Şehir Tiyatrosu şımdi ıki yoşındo!» sozlerinden utanç duydum. Gecenlerde istanbul radyosu II. programın «Sanatcı Gunluğun'unde konuşan Vasfi Zobu'nun ictenhkll sözleri ne guzeldi: «Fasulyocıyan olmasaydı Fehlm efendi olmazdı, Fehlm efendi olmasaydı Behzat Butak olmazdı, Behzat olmasaydı ben olmazdım...» Vasfi Rıza Zobu, Istanbul Şehır Tiyatrosu'nun v0'"^ yuzyılını kendl ızlenimlerıyle anlatırken, tiyatro dışı kimı gerceklerimizı de, ocı ve gulunç yanlarıyla dile getıriyor. Coğu şımdilerd* de guncelliğini yitirmış gerçekleri. Balıkesır'de tiyatro yapttnlması konusunda anlattıklarını ozetllyeceğlm. İstanbul Şehır Tiyatrosu, askeri mahfel (ordu evl) do oynuyor. Şehrin ıleri gelenleri bir tiyatro yaptırmaktan soz acıyorlar. V. R Zobu'nun adını ve gorevtni, yazık ki, hatırlayamadığı bınsı şoyle dıyor; «Mımarlık da hekimlik gibı bir uzmanlık işıdir. Kışla mimarlığı, okul mimarlığı, hastone mimarlıgı ayrı şeylerdlr. Bızde tiyalro mımarı henuz yok. Avrupadan plan ve katalog getirtelım Fakat Balıkesır'e ora tıyatroları buyuk geleceğinden, belirlı bir orando kuculterek uygulonması işini, bızim mımarlarımıza verelim.» Aradan bır kac yıl geciyor. Istanbul Şehir Tiyatrosu yine Balıkesır'de. Yeni tiyatro yapısı bitmiştir. İlk gece Ben Johnson'un Volpone'u oynanacak. Vasfi Rıza Zobu, rolu gereğı şışman ve iri yarı bir ıhtiyar olabılmek ıçin vucudunun orasına burasına yastıkiar, bezler dolduruyor, Külâhını da kafasına otırtuyor ve sahneye ayak basmak uzere soyunmo adasının kapısına yoneliyor, ama cıkamıyor. İrileştirilmiş vucudu kapıya sıgmıyor. Yanlamasına cıkmayı deniyor, başaramıyor. Arkadaşları kolundan tutup dışarı cekiyorlar, olmuyor., Oysa, zıller çalmakta, perde acılacak Caresizlil.ien, soyunuyor ve odanın dışından yenıden gıyınıyor, perde on dakika gecikmeyle açılıyor. Durum anlaşılıyor sonradan. Avrupa'dan getirilen t i yatro ptanını 8alıkesirli seyırcı sayısı oranında kuçultmuş olan mimor, sahne odalarını, hatta ayakyolunu da, o oranda kucuk tutmuş! 1930'lorda gecen bu tuhaf olayın bir benzerl 35 yıl sonra Istanbul'da yinelendi. Taksim alanında bir koç kez temeli atılan Şehir Tiyatrosu yenı yapısı bitmek bilmlyordu. Basın ve aydın kesim, D.P. hukumetlerinin kultur sevmezliğini buna neden biliyordu. Ben de. 1958 yazında Salzburg Festivalinl izlerken Clemens Holzmeıster ustayı bundan oturu arayıp buldum Buyuk festival sarayının yapımı işlerlnin başındaydı. Konuyu hemen actım. Gulumsedi ve: «Şimdiye kadar yapılmış olanı yıkınız, yeni projeye gore yeniden yapılmalı» deyiverdi ve anlamadıgımı gorunce «Tıyatro mimarlığıyla hic bir yakınlığı olmıyan Belediye baş mimorının yaptıklarının duzeltilebllecek yanı yok!» diye açıkladı. Onun bu goruşunu, 1958 eylulunde <Vatan»da yayınlamıştım. Yıllar sonra yapı bitti. Orantıları olcusuz, kullanılmamış boslukları aşırı, bır yapıydı. Belediye baş mimarının projesiyle başlıyan yapı, bir başka resmi mimarın kimı duzeltmelerlyle bltirilmiştl. Gunün birinde tonıştığım rnimar. Votan'do cıkon o yozımı arşivinden cıkarıp gostermce: «Pekı netJen yaptınız?» diye sormaktan kendimi alamamıştım. Vasfi Rıza Zobu'nun ince, şokacı ve renklı gozlemlerl böyle nice acı gerçekleri kafamıza vuruyor. Gulumseterek ve duşundurerek. Tıp tekniğinin gücil: Evet. Amerıkan toplumu büyuk bir sarsıntıdan kurtulmuştu. Fakat. oloy, o vakte kadar gızli olarak uygulanan bır yontemın. bır anda, butun dunyanın gozlen onune serılmesıne yol acmıştı. incelemeler yopıldı, ve, 1959'un başlannda, butun dunyada, en az 150 000 cocuğun boyie dunyaya geldığı anlaşıldı. Yalnız New York'ta. bu bıcımde, her yıl 2 000 bebek yaşoma gozlerını acıyordu O zoman ıcın, Ingıltere'de 10 bın, Fransa'da 45 bın, Almanya'da, Italya'da bırer ıkışer bın ttup bebeğı» vardı. Döllemenin torunları: Dolleme teknığl beş tur ınsonı karşı karşıya getırmektedır: 1) Karı, 2) Koca, 3) Cocuk, 4) Verıcı, 5) Doktor. Gelecek yozımızın konusunu, bunlar arasındakı son derecede ılgınc ve yepyenı ılışkiler oluşturacaktır. YEGÂNE KÖNGEÇ 22 5 1978 tarıhınde Hakkın rahmetıne kavuşmuştur. Cenazesi 23 5.1978 Salı gunu (Bugtın) Şışli Camıinde kılınacak oğle namazından sonra Zıncırlıkuyu aıle mezarlığında defnedılecektır. A İ L E S İ Eski bir teknik: Dölleme teknığl, bınlerce yıldır, hayvanlar uzerınde, baş ka bır bıcımde olmak uzere, uygulaniy'ordu: Dışı hayvanlar, yuksek nıtelıkli bır erkek hayvana cektırılıyor, yuksek nıtelıkli do! elde edılıyordu: Unü dunyayı tutmuş Arap atları, yarış atları boyle coğaltılıyordu. Uc kıta uzerınde bır clhan ımparatorluğu kurmuş olan Osmanlj Devletınin boşarılarmda, bu tur yuksek nıtelıkli atların buyük payları olmuştu. O kadar kı, Prusya Kralı Buyuk Frederık'ın babası, 1720 eylülunde yazıp Osmanlı Padışahı Ucüncü Ahmet ıle Sadrazamı Damat Ibrahjm Paşaya gonderdiği ikı mektupta, dıllere destan Turk atlarından, has ahırı Icın gonderılmesını rıca etmiştı. Bu dolleme teknıği. son yuzyıl ıcmde, erkekten alınan spermın dışıye aşılanması bıcımıne donuşmuştü. Teknik o kadar ılerı gıtmıştı kı, orneğın bır Macar katanasının spermlerı bir tavşan rahmıne şırınga edılıyor, sonra tavşan Amenka'ya gonderılıyor, sperm ler orada tavşandan çıkarılıp dışı katanalara aşılanıyordu. Hoyvan neslı bu yuzden cok yükselmış, hoyvon ürünlerl cok artmıştı. Ş mdı. bır odım daha ılerı gıdılerek, aynı yöntem insanlar üzerlnde de uygulanmış oluyordu. (Cumhunyet: 8023) Hukukçulartn görüşü: Dönya çapında tartifma: Kortu, bır anda, butün dünyada, dıncılerın, sosyologların, doktorların, ahlâkcıların, polıtıkacılarm, bılım adamlarının ve hukukçuların... katıldık ları bır «Acık oturum» konusu halıne geldı: Bir kadmın, kocasından gızlı. boyle bır şeyı yopması dınle, ahlâkla, eşe bağlılık ilkesıyle bağdaştırılabılır mıydı? Boyle bır kadın czina» sucu işlemış olmaz 7 mıydı Çocukların cbıyoloıık baba»'ya ve tyasal baba»'ya karşı durumlan. yanl hukukcuların deyımı Ile tnesebın sıhhatı» meselesı, nasıl bir bıcım alabılırdı? Şımdı bır de «babada nesebın sıhhatı» sorunu ortaya cıkmıyor muydu? Uzerınde düşünüldükce, konu, ıcınden cıkılamaz bır sorun nıtelığine donüşuyordu. Aıle facıaları ile daha yakından ılgıli bulunan hukukcular bu konuda daha gercekcıydıler: Cağdaş tıbbın ınsanlığına hayır lı bır armağanı olan «dolleme» yontemı bır cok kımseiere mutluluk getırdığıne gore, bu yontemden. her ısteyen neye yararlanmasındı 1 ' Yöntemin bır takım sokıncalara yol acması. hukuk duzenının bu ıs icm henuz yeterınce hazırlıklı olmamasının bır sonucu ıdı. Hukuk bır ustyapı kurumu ıdı Altyapısı teknolojı idı, teknik idi. Dolleme de bır tur teknik ıdı. Altyapı değıştığine göre üstyapı da değışebılırdi ve değışmelıydi. Hukukcunun görevı kural ları dondurup olayların onlara gore gelışmesınl sağlamak değıldi. Böyle bır şeye kımsenın gucu yetmezdi. Hukukcunun go revı cağdaş sorunlara coğdaş ÇAGDAŞ YAYINLARI Azra Erhat Sevgi Yönetimi «MAVİ YOtCULUK.LARIN ANADOLU UYGARLIKLARININ UNUTULMAZ YA2ARININ BU VENİ YAPITINDA. AYRICA VA2IN VE ELESTİRI USTÜNE AYDINLAT1CI BÖLÜMLER BULACAKSINI2 Kadınlara hücum: Bazı cevreler de, kadınlara hucumu daha kestırme bır yol sayıyorlardı. Bu çetrefıl işler onların başının altındon cıkıyordu. Demek, bazı dınlerın kadına tşeytan» gozüyle bakmaları nedensız değildi. TARIK Z. KIRBAKAN DERİ SAC ve ZUHREVİ HASTALIKLAR MUTEHASSISI tstlklâl Cad. Parmakkapı No.ı 58 Telafon: 44 10 73 ünlü 500 kadın: Amerıkalı doktor, bu yöntemı 500 kadar sahne ve perde o/uncusu, en ondeki Iş ve polıtıka adamlarının karıları uzerınde uygulamıştı. Yanl, kocalarının kusuru nedeniyle co cuk sohibl olamoyan kadınlar, doktora gizlice başvurarak, kendıierine, kımlığınl bılmedıklerl kışılerın spermlerınl aşılotmışlardı. Iste, doktorun calınan dosyalarında, bu ışlere aıt kayıtlar vardı. Kayıtlarda. hangı ünlu kadınlara kımlerden cıns suyu venldığı yazılıydı. Bu Bazıları da konuyu tam tersl EDERI : 30 LİRA Isteme adresı: ÇAGDAŞ YAYINLARI Cağafoğlu, Türkocağı cad. No: 3 9 4 1 Istanbul F RA N S I Z CA STRASBOURG UNIVERSİTESI MEZUNU ÖĞRETMEN TARAFINDAN FRANSIZCA DERSİ VERILIR. BUTUNLEMELI ÖĞRENCİLER SINAVLARA YETIÇTIRİLIR. 58 68 96
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear