23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
İKI CUMHURİYET İS MAYIS 19TB lr kokteylde soylemış, Anayasavı ezbere bılıyormuş. Onun ıcm bıfıyormuş kı; şıddet olaylarını onleme caresı. Anayasa'dfl varmış. Ve bu da Guvenlık Mahkemelerıymıs Yırmı yıl da ıktıdarda kalmışlar da, partısı ondan dolayı erozyona uğruyormus Sonra ertesı gun yne buyurmuş Mıllıyatci ler (Yonı kendı orneğındekı MC ve YMC'ler) ge ne bırleşerek Turkıye'yı kurtaracoklarmış. B OLAYLAR VE GÖRÜŞLER guvenlık mohkemelerl konodı altında, ezberledı ğı Anayasa'yı değıl, kendı eskıl düzenını koru moya kalkari Böylace, Anayasa bıllsızlığl gos terırdı. Sonra, Cumhurıyet, 13 mılvondan 43 mıl/ona cıkmıştır. Bu doğo! fızıkse! buyumenm bır ıc dınamığı vardır Sen bu dınamığı; Turkiye'nın ge lısım cızgısınm gosterdığı uluslasma sosyalleş me hukukılesme sanayıleşme layıkleşme aemokrasıleşmede venı evreler yaratabıiecek bı cımde büyutecek ysrde. neler yapmışsındır? Yal nızca tarıhe bır celışkı yarotmıssındır Şoyie kı. Mıllıyetcılığı ele alalım Mıllıvetcılık. Mısakı Mıl I: ıcmdekı Turklerı. kan dusun sosyal qrup ay kırılıkları üstunde blrleştırme bağımsızlastırma ve tumuyle yuceltmedır Ama <;en kan oyırımı, sosyal grup ayırımı yapan polıtıkalara boynunu jzotırsın Sollar ve mıllıyetcıler dıye dusun ayı nmı yopıcı bır polıtıkanın sampıyoniuğunu yaparsın Zayıf bıreylerı ve sosval grupları kuvvet ,ılere râm tutsak ede^ın Sonunda Turkıye'yı zayıf bırakarak, fınans egemenlığıne tutsak kılan bır bagımlılık polıtıkasına bağlarsın Sonra da buno mıthyetcılık dersm Sosyalleşmeye gelınce Sosyalleşme, emDeryalızmle butunleşmış bır kapıtalızm egemsnlığı karşısındo, bıreyı ve onun sosyal grubuniı, egemen guclerın acımalarına bırakmadan, toplu mun yanı bızzot kendısının korumasına bırak ma polıtıkosıdır. Bunun ıc^n, sanoyıde ve tıca rette yeraltında ve ustunde ulusa aıt mulkıyet len muhafaza ve buyutme polıtıkasıdır. Haftanm Özeti \ol Ayrımları.. İÇTE Yasadığımız gunler, iç ve dıs poiitikanın çesitli alanirında yol ayırımlarına yaklastığımızı gosteriyor Uzunca bir zamondır asılamayan bunalım orıammda beiırli sorunlarla ilgilı olarak kesin ve belirleyıci adımların alnacağı torıhsel arlar hızla yaklasmakta Siyasal ve ekonomik konuıorda atılacak adımların nltellği de, bır yerdc, Ecevl: Hukumetinın sıyaset sahnesındeki konumunu daha bir netlestlrecek kuşkusuz. Dlğer bir deyısle, ıktidar olma sureci ıcmde Ecevit Hukumetinın hangı toplumsa! guçlerı kendlsine temel dayanok yapacagı konusu be'i'g nlık kazanacakiır dıyebiliriz. Vergıler, yargı duzenıyle ilgilı olarak Ihtısas Mahksmelerı, toplu sozleşme duzenı, amborgo vs konuların tumu, sozunu ettıgımız surec ıcmde belki de beiırleyıcı unsurları olusturabılecektır Kavrayışta Sürekli Yanlışlık Bunları Demırel soylemış Aslında bunları • bır kokteylde soylendıkıerıne gore, ancak, bır koktevl cakır keyıfçısı soyleyebılır Ama, Demırel, o turden hafıfhk yapanlardan değıldır. Demırel. «Nevı şahsına munhasır» tutkulu bır kışıdır Bu tutkusu yuzunden, gerceklerı. kı mı kez bılerek carpıtır, kımı kez bılgı yoksuliugundan carpıtır Tutkusu ıle ovıesıne doludur kı, sonradan kendısıne bdgt noksom gosterılse de bu, bır ışe yaramaz O gene, kendı ya rattığı carpıtılar, carpıtılmışia' dunyasında, ağzında bır yabancı, bır yabansı garıp gulucukle do laşır durur Tarıhsel olguları carpıtır durur Oylesıne kı, ıste bakınız Aslında şıdoet olayları bır torıhsel olguyu deyırr'emektedır Bu nu da, Turkıye'de ve dunyado, en yetkılı kışıler, bılım adamları, polıtıkacılar, yuz kez kanıtlayıp acıklamışlardır Batıda oğrencı Oıaylarının, ade ta. matematık ırdelenmesı yapılmıştır. Grafığı cızılmıştır Bu grofık kapandıktan sonra, Alrran yo'do ve italya'da koku topiumia ve osıl kendı sıyle yabancılaşmadan doğon dehşet grupları gozukmuştur. Bunlann nasıl bır sosyal ve tanh seı ıtkı gucu ıle ortaya cıktığı, gene boyuna ır delenıp durulmaktadır Nıhılızme varan kokenın dekı dehşet ogesının yerı ve rolu acıMamp du rulmaktadır. Turkıye'de de, oğrencı olayları, doğal gra fık eğrısını tamamlomak uzere ıken, ortaya. bır başka turde. bır dehşet olgusu cıkmıştır. Bu da bır tanhsel olgudur Ama bunun kokennde, top lumla. ve asıl kendısıyle, yabancılaşma nıhlızmi nın yatmadıgı gorulmustur Onda kısa yoldan. bır yukarıdan mme monohtık sıyasal ırade kur ma politıkasının yottığı, n > ~>ağıınn dış alanlara kadar uzadığı saptanmaktadır Sözun kısası, onun, tarıhsel serüvenımızın şımdıkı koşullarından sızan Dir tarıhsel olgu olduğu görulmek tedır. Onlemlen, cabuk ve oz zarorlı gecıştırılme sının yolları boyle bır tarıhse! algı ıle saptana cakken, bızım Anayasa ezbercımız, hemen Gu venlık Mahkemelerıne sanlıvor. • • • Anayasa'yı ezbeuenıeK ış değıldır Anayasa üzerınde; bılınce mol edılmış bır ıc duşun EZBERE BİLİYORMUŞ!.. Prof. Bahri SAVCI surecınde pışırılmis ve özümlonmıs bılgilere sa hıp olmok bır ıştır. O zomor, Turkıye'ye, yuka rıdan ınme bır monolıtık sıyasal ırade yukleme ve zorlamo polıtıkasının urunu olmak uzere ge len: ve amacı. damokrasiyı, onun bır sosyal ge'ışım getınşlerını kısıtlama (hocır altına alma) olan dehşet oloylannı sondurme onlemlennın Demırel'ınkınden başka bır us, başka bır algı, başka bır sıyasal etık ıle alınabıleceğı kolayca anlaşılır. Anayasa'yı boşuna ezberlemeye ge rek kalmadığı da gorulur. Gene bızım Anayasa ezbercımız buyuruyorYırmı yılaır ıktıdarda kalmodan doloyıdır kı, ya nı doğal bır eskımeden dolayıdır kı, tabanları al tındakı sıvasal toprak kayıyormuş. Işte bır Anayosa ezbercısının varacağı yar gı yapabıldceğı değerlendırme, ancak, gene boy le carpıtılmış bır yargı ve değerlendırme olmak ton oteye gecemez. Tabonınız altındakı sıyosal toprağın koyışı (erozyona ugrayışımz), doğal bır eskımeden de ğıldır Ezbere bılıp de «kunhune» varamadığınız Anayasa'da deyımmı ve sıyasal kurumlaşma ol gusıınu bulan bır gelışımın gerisinde kaidtğınız ıcmdır. Anayasa'nm ıcınöo, Anayasa'mn üstünde kı mı olgular vardır ki, bunlar, dunya tarıhlnın bır bolumunde Turklerın tarıhının bır evresinde go rulen kımı oluşiarı deyımler Bunlar; uluslasmak tır, sosyalleşmektır, hukukıleşmektır, sanayıleşerek kalkınmaktır, layıkleşrnektır, demokrcsıleş mektır Sız bunlann gerisinde kaldığınız, bunla nn Anayasa ıcerıklerını soptırdıâınız ıcmdır kı, sapma «Sathı maılı» ne gırdınız Evet bunlar, Anayasa'nm ıcmde /er alan ılkesel olgulardır; Anayasa nın ustunde, tum sıyasal ve sosyal yaşamı kapsayan yonetıcı sıya sal ve sosyal ılkelerdır Anoyosa'nm hukuksal ya pısı ıcmde, kendı yerierınde, hukuksal olarak da deyımlemektedırler. Ama bu hukuksal deyımlsmelerm, Anayasa" nın neresınde, hangı moddesınde, ne gıbı for mulasyonlara kavustuğunu yuzeysel bır bellek olayı olarak ezberlemek neye yarar? Bunları gercekten bılmek gerekır Sindirmek, Özümsemek Bunları gercekten bılmek ne demektır'? Hıc kuşkusuz. buniorı, bunlann gercek ıcerıklerını ve ozlerını tanhseı anlamlannı, sosyaı zorunluluk nıtelıklerını. kend1 ruhuna, kendı us' uno sindirmek demekîır Onları bılıncın vazge çılmez dogrultusunda bır oge kılmaktır Ayrıca, onları, yalnızca m thış er demın (yanı sıyasal tutarHık cızgısınm) bır etı ğı yapmaktır Butun bıreysel sıyasal davranışla rını da, bunlann ozune varmış bır algıya gore ayarlamaktjr. Grubunu da bu ayara gore yonetmek, ona doğru yoneltmektır. Bılmek demek, bunları boyle yuce bır bılıncle algılamak ozum lemek demektır Tutum ve davranışlonnı da ona gore boyutlamak, gercekleştırmek demektır. Oysa kı, şımdı bu kışınln bu 56 ilkesel olgu karşısındokı tutumuna bır bokolım. bu 56 sıyasal ve sosyol ılke karşısındakl tavrıno o tovn behrleyen algısına bır bakalınr Oroda bll menın cok otesınde kalan temeldekı noksanları, yoksunluklon. yoksullukları gorüruz Ondon dolayıdır kı Demırel yalnız bır bellek yukü olan Anayasa ezberıne karşın. Anaya sa'nın, yonı Turkiye'nın gelışım evresinın gsrısmde kalmıştır. Kendısının ve partısmın erozyo nu bundandır. Bu gen kalışmı söyle kanıtlayabılırızAnayaso duşun ozgurlukcusudur. Duşun su cu tammaz O bunu deyımleyen Anayasa mad delerını, yan boşlıkları. madde sayıları ıle ez b«re bılsın Ama, duşun sucu tokıpcısı kılacağı SIYASAL MAHKEME Ml?.. Terorizmle ilgilı olarak tlhtısas Mahkemeleri»nin bir yasoylo mı, yoksa yasoya gerek kalmadan mı kurulabıieceği konusu hukumet kanadında tarfsıiırken, olay cok yonlu tepkilere neden oldu Once Istanbul Barosu, sonra da Turkiye Barolar Birlıgı, Ihtıscs r'îohkcmelen olusturulmasına karsı cıktılar Istanbul Barosu Yonetım Kurulu, yayınladığı bildınde, «İhtisas Mahkemelerının uygulamada siyasal mahkemeler gib! calısmak durumunda olacağıını sovundu Turkiye Barolor B.rligı de aynı kanıda idi Hukumete, «Siyasal Mahkeme gorunumu yaratacak girışimlerden uzak kalınmolıdır» diye seslenildi. Ihtısos Mahkemelerinln kurulmasında ozelllkle hukumet lcindeki bir kanodın ısrarlı olduğu, ayrıca hukumet dışında da etkıli kıml cevrelerin bunu istedıklerı bılınıyor. Buna karsılık demokratlk kuruluslar Ile bazı partılerden gelen tepkıler de ortoda. Hukumetın nasıl bır cizgi ızleyecegını isa onumuzdeki gunler gosterecek Spekülasyon Ama sen, Anayasada deyimınl bulan torıh sel anlomı kavramayan bır ezbercılıkle, toplum mulkıyetlerı uzermdo, onun gercek sahıbı oları calışanlar üzerınde, kapıtalızm ve bıreycıiık spe kulosyonları yopmaktan cekınmezsm. Anayasamızın ongördüğü sanayıleşme, sos yolleşmeden cıkar ve ona yonelır. Bovle blr sa noyıleşme, toplumu layıkleştırır de Bu, bır bılımsel gercektır. Ve bu loyıkleşme, metafızık ku ralları ve yontemlerı; yaşorrın polıtıkaların sıyasoların her basamaĞmda etklnlıkten alakoyup. bu metafızık kuralları, yalnız bıreysel vıc danlara bırakmaktır. Ama sen Anayosado deyimini ve zoryapım larını «mueyyıdelerını» bulan bu anlamı atlayan bır ezbercılıkle. yaşamı bıcımlendıren uslüpları ve bıreysel vıcdanları, dınsel polıtıkalara bağla ma spekulasyonlanna acık kart verır, ve ken dın de bu spekulosyonlorın baş aktoru olur sun SORUMLULUĞA ÇAĞIRMAK... Basbakan Ecevıt'ın Bonn ziyoretınden once duzenledigı basın toplanlısında sendlkalardan gelen «aşırı» ucret taleplerinden yakınması da gecen haftanın bır başka tartışmalı olayını yarattı Ecevıt ozellikle kamu kesımındeki bazı ısteklerin boyutlannı eleştlrmış ve sendıkaları «sorumluluğa» coğırmıştı Turkİs ve DİSK ıle bozı demokratık kuruluşlarla CHP dısındakı soi partıier Ecevit'ın bu Cikışına sert tepki gosterdıler. Yurdumuzdu yasanagelen hayat pahalılığı ıle enflasyonıst ortamda ucret taleplerının «aşırılığınndan soz edılemeyeceginı belirtıp, sorumluluga cagrılması gereken başka cevrelerin bulunduguna dıkkati cektiler. Buna karsılık, ozellikle ıs cevrelerı ustu kapolı bır memnuniukla karsıladılar Ecevit'if cıkışını. Hatta muhalefet lıderlerinln konuyu «istismor etmeleri»nln onlenmesinden soz edenler bile vardı. Ne vor ki, işci ucretlerinın sınırlandırılmasının bır zamanlar en hararetli savunuculuğunu yapan kımi yayın organları ıle sıyası parti llderleri, bir anda «ışci savunucusu» kesiliverdıler Başbakan Ecevıt'ın yakınmasının zamanlcması ve nıteliği hafta ıcmde ozetledigimız durumun ortaya cıkmasına olanaK yarotıyordu. Bakalım, bu alanda onumuzdekı gunler ne glbl gellşmelerl beraberlnde getırecek .. Çiçek Pasaj ı Artık Yok OKTAY AKBAL Evet Hayır Sağcı basın ne diyor? Alpay KABACALI «Komünizm tehlikesi edebiyatı» Sağcı bacın bugunltrdt «komunızm tehlikesi edebiyatı»na sıkı sıkı sarıldı yine. Doğrusu, siyasal yelpazanin geniş bır kesımince 141 142. maddelerın, ıstemlerinin d'le getınldıği bır ortamda, sağcılarm «son kale»lennl savunmoları hoş go rulmelidır (Nasıl savunduklorı nı aşağıda goreceğiz.) Cunku, bu kale de ellerinden gidince «teslim bayroğı»m cekmek zorunda kalacaklorının bilinclndedirler. Yıllardır yarattıkiarı «tehlike», gercekten tehllke olmoktan cıkıp da dusunce ve sıyasol orgutlenme alanında ya sallıgo kovuşunca ne yaparlar? Batıdakı onlamdo (ekonomi planında) sagcılığı Turkiye koşullorinda savunamayacaklorını do bilirler. •GELDİ BİLE! ..» 11 mayıs gunlü SABAH'ta Mehmed Şevket Eygi yozıyor: «Hâlâ (Boyle giderse komünizm gellr... gelecek. .) dıye konuşanlara ıhtar edıyorum. Lutfen uyumayınız, gelecek de ğıl geldı bıle1... Bugunku ıktıdar, duzenı yuzde ellı komunıstleştırdı. Ceza Konununun 141 142'nci maddeleri cope atıldı. Mıllı Eğltım ve genclık komunıst dernek TÖB DER'e, asayış ve emnıyet ışlen komunıst dernek POL DER'e; ışcı, sanayı, çolışma hayatı da yine komunıst sendıka DİSK'e teshm edıldı. Ecevıt ve ayakdaşlarının hazırladıkları vergı ve haraclar kanunlaşırsa kucuk esnaf ve orta sınıf mahv olacak, ozel teşebbus yıkılacoktır. Bunun sonunda Turkıye'de tom marksıst bır duzen ve re|im kurulacaktır. Ulke zaten ko munızme teslim edılmıştır. (... cek... cak) ıarı bırakalım ve korkunc gerceğı gorelım Gel dı'...» GENERALLERİN GOZLERİ 11 mayıs gunu ORTA DOGU'da, Zekeriya Beyaz'ın «Generalin Gozune» baslıklı «milliyetci ve demokratik» yazısından alıntı: «Turk ordusu devletı korumak ıçın mehmetcığe savoş e ğıtımı yaptıra dursun, devletı yıkmak, mılleti tutsak etmek ısteyen komunıstler, ODTU orazısınde devletcıklerıni kurdular ve başta Cenelkurmay olmak uzere, Meclısı, hukumetı nasıl ele gecıreceklerının sılahlı eğıtımını yapıyorlar bıle „ Hem de Genelkurmay erkânının gozlerıne baka baka; (...) Ve bugun solcu hukumet komunıstlerı koruyor, devletm mevkı ve makamlarından devletten yana olan millıyetçııerj suruyor. yerlerıne devlet duşmanı komunıstlerı yerleştırıyor, okulları komunıstlere teslim edıyor, hem ds generollerın gozlerıne baka boko; Duşmanı sadece sınır gerisinde gö ren generaller, değıl mılleti, kendılerını bıle koruyamazlar. ışte Afganıstan!... Oğrenmek ıstiyoruz Demokrosi vatan ıcın mı? Vatan demokrasi icm mı?» TURKİYE TURAN OLACAK Şu satırları da 8 mayıs gun lu TERCUMAN'da Ahmet Ka baklı yazıyor: «Başbakanı (Ben Turkiye Komunlst Partisı i*teyenlere karsı cıkmam) desın. . Valısı (buyuk moral kazandık!» buyursun 24 CHP mebusu, Lenm ve Stolın ustalarının golgesınde yurusun... Ben sıze haber vereyım. Ikı sondan bırısı yak laşıyor Eğer bu lukumetın so nu alınmazsa bu devletın sonu gelecektır. Ama devletın so nunu getırmeyeceğız Turk mılleti Moskof uşaklarına ezdırılmeyecektır. Turkiye kahrol mayacak ve ılerde buyuyup Turkıstan hatta Turan olacaktır. O zaman «yaşoyıp yaşamomak» ancak Rusyo'nın kendı kaygısı ve meselesı olocaktır» «HURRİYET ANLAYIŞI» SON HAVADİS yozorlorından Yolçın Uraz, 10 moyıs gunu cıkan «Ne Yapmok İstıyorlar» başliklı yazısında şoyle diyo': «lcışlerı Bakanı Ozaydınlı bır beyanat verdı. Beyanatı verdığı yer kendı secırn bolgesı olon Bolıkesır'dır Burada, hukumetın komunızmın, faşızmınr boluculuğun kesınlıkle kar şısmdo olduğunu soylemıştır. Bu sozlerı samımı midır? (...) Pekı, Ecevıt hazretlerı ne buyuruyor? O da Turkiye Komunıst Partısı kurmok ısteyenlenn fıkirlerıne karşı saygısmı belırtıyor Onları anlayışlo kar ş.lıyor. Bu hukumet mı komunızmle mucadeie edecek7 (. .) Hurrıyetler. boğan, tumden yok etmeyı planlamış bır ıdeolopye verilen bu tavızler, on ların somımıyet olculerının mı henk taşıdır Halkımız kandırılmayo calışılmaktadır (...) Ecevıt, hurrıyetlerın nımetlerınden, hurrıyet duşmanlarını da yararlandırmak ıstemektedır Turk mılleti boyle bır hurnyet antayışının yonında degı! tam karşısındadır. Ecevıt hep kendısını cağımızın otesınde tanıtma heveslısıdır Halbukı bu anlayış bır yuzyıl genye goturur bızı Bu zıhnıyet. 19 yuzyıl lıberalızm anlayışına goturur bızı » MİUİYETCİLERİN SALVOLARI Yukandoki «çağdaş!» ve «va tansever!» yazılardan sonra sağcılar arasındaki «milliyetcillk» tartışmasına goz otolım. MSP organı MİLLİ GAZETE'nin 9 mayıs gunlu «Basyazı»sında Dr. Fehmi Cumalıoğlu yazıyor: «Çeyrek asırdır sağcı ve mıl lıyetcı bılınen bozı yazarlar, soğcı tanınan bazı sıyasıler, Mıllı Selamet Partısmın kuruluşundan bu yona bu partının lıderıne, idarecılenne, parlamenterlerıne acıkca cephe al mışlar. (...) ağır ıfadelerle bu sıyası teşekkulu yıpratmayı ga ye edmmışlerdır Sagcılık ıddıasındakı gozetelerae MSP aleyhınde yurutulen kampanya ve bılhassa Tercuman'dakt mıl lıyetcı muharnrlenn solvolorı dıkkatı ceker mahıyettedır. (...) MSP'nın temsıl ettığı Mıllı Gö ruş zıhnıyetınin ne olduğu ma lumları olduğu lalde Mıllıyetcılık slogantnı şahsıyetlerıne ve kıllıklerıne bayrak yapan bu ze vatın MSP'ye gosterdıkterı bu husumetın kaynağı nedır? Hıd det ve osabıyetlerınm hatta kın ve hınclarının sebep ve ıl letı nelerdır' Mılletımız bu hususun vuzuha kavuşturulma sını Mıllı Gorus ve Millıyetcılık kavramının temel unsurlarını, koktekı farklorını oğrenmek ıhtıyacındadır. (. .) MSP' nin temsıl ettığı Mıllı Goruş, bın yıllık şanlı tarıhimıze, me fahırımıze, asırlarca msanlık alemine ustun medenıyet, adalet, fazılet dağıtan mubarek Ecdadımızın goruşune ve ına nışına bağlı bır zıhnıyettır. ( ..) Milliyetçilik. Ulkemıze ba tıdan gelen, Turk mıllıyetcılığı adı altında Mıllı bunyemızı parcalamayı hedef alan akımlardan bırıdır. (...) Kapıtalızm, komunızm, sosyalızm, materyalızm, hepsı sıyonızmın eserıdır. Bugunku anarşının koke nınde de sıyonızm yatmaktadır. Turkıye'yı bır ıc savaşa suruklemek, bır Vıyetnom, bır Lubnan durumuna getırmek ga Vesı gudulmektedır» İHLASLA DİN HİZMETİ Şeriatcılardan Mehmed Şev ket Eygi ise, 9 ve 11 mayıs gunlu SABAH'ta, bu goruşe şoyle karsı çıkıyor: «Hayır sayın Molla Kasım ya nılıyorsunuz!... Bu memlekettekı mason saltanatını yıkma nın tek caresı muslumanları uyandırmak, bırleştırmek ve ıh lasla dın nızmetı yapmaktır. Muslumanları parti yuzunden bolenler ve b rbırlerıne duşman edenler masonların hesabına calışmış oluyoriar.../ Bır kan katur ısmarladım (...) Bolşevık bır haydut partıcı bır muslumanı yere yatırmış bıcakla kesmeye hazırlanıyor. Müslüman ise avaz avaz feryad ede rek şoyle aaykırıyor: Bır kere daha tekrar edıyorurn kı, en büyuk tehlike şu anda komunızm değıl masonluk ve AP MHP savunucusu HERGUN' de Bilge Erdem ise, 11 mayıs gunlu yazısında, «milliyetçilik» anloyışım dıle getirirken şoyle diyor: «... Arapların adı gecmce «Kavmı Necıp» sıfatının unutulmasını Islâmiyet ıcabı sayıp Turk'un mezıyetlermden ba hıs acınca «Dinde kavmiyetcilik yoktur» fetvasını verenler hep mıllıyetcı. Hattâ Amerıka' nın 51'ınci eyaletı olacağımız korkusunu yayıp 16'ncı Sovyet Cumhurıyetı halıne gelmemıze calışanlar do mıllıyetcı Monzara bır başka mıliete aıt olsaydı sıkıntılarımızı gıderır, do \asiya gulerdık Yazık kı, bu perışan manzara bıze aıttır.» VERGİLER VERGlLER... Vergi tortışmalan gecen hafta da surup gitti. Vergl Tasarısı yaz tatlllnden önce cıkobillr mıydi? Cıkablllrse, nasıl bır nitelık kazanarak yasalosacaktı9 . Komisyoniardaki gelismeler bu konuda bazı ıpucları vermıyor degil. Ge nelllkle belirginleşen eğilim, vergi indırimlerini kabul edip, bindlrjmlerınden kaçınmak doğruıtusunda Eger bu eğilim vartığını surdururse, enflasyonist nıtelikte bir vergi yasası ıle karşı karşıya kalınacağını soylemek kehanette bulunmak olmoyacaktır Ne var ki. kimı gozlemciler de vergi tasarılarının meclıslerden gecmesine olanak tanımıyorlar. Bu kanıda olanlar, AP'nın engellemesmi gostermekteler. Gercekten, Mobilya Soruşturma Komlsyonunun oluşturmasını engelleyen AP, aynı zamanda ustuste yenilgıye de uğroso, gensoru mekanızmasını sureklı işletmekten yana gozukuyor. Eğer bu tavrını surdurecek olursa, vergı tasarılarının cıkması nasıl mumkun olabılecektır, bılemıyoruz.. birl gelıp giderd! klro almoyo. Yandoki dairede otururdu. Paşa'nın oğluymuş. Onun payına da bizim kıroyı almak duşerdl. Bazan yakınırdı, klralur azmış, arttırılomıvormuş, ilgilenemiyormus, Bir paşazaae olduğu her halinden belllydi Gorgulu, tok, doygun, ama sıkıntıda, yoksullukta .. Koskoca bir hanın, ortaklarından, ama yoksulluk icinde .. Salt Poşa Hanı bir sabah coküverdi Cicek Pasajı adı verilen unlu gecldın ustundeki koskoca yapı Boyladir yaslılık. tukenmişllk, gıder gider gider derken blrden yıkıiıverlr. Her seyln blr sınırı, bir tukeniş cizgisi vardır... Bizim Edebiyatcılor Birliği'nın lokcli bir yıl kador bu hanın ııst katlorındaydı. Mal sahıplerinden biri yon doirede otururdu. Aydan aya geldiğınde gorurduk Bir kez yondaki dalrenin kapısından gordum lcerlsinl . Camaşırlar asılmış, ortalık darmadağınık1 Yalnız yasayan yaşlı bir erkek, başka nası! yapsın9 Sanki cağın gerisinde kolmış bir hali vardı mal sahibınin Bizler «garip» Insanlardık ona gore, yazar, ozan takımı belki de korkulu klşilerdik ona gore1 Ne var ki kiroyı her ay duzenli verdiğlmiz icin hoşnuttu edeblyotcılardan . Reslmlerini gordum İcim göturmeyecek oradan gecrıeyi Bizim kuşağın, genchgi orda gomuldü kaldı Artık cıçek yoktu, tek tuk gecerdi çicek satıcıları ancak Birahaneler, lokantolar, meyhaneler, kokoreççüer, fıstıkçılor... Insanlar insanlar insanlar. Beyoğlu'na cıkıp blr iki duble bira icmek icin şoyle bır uğrayan yaslılar, gencler... Nice oykulere, siirlere girmistir Cicek Pasajı. Nice sevgilinin anılannda yer etmistir İstanbul'un renkli bir kösesiydf. Yok olan, yitip giden bir İstanbul'un son değerll anlamlı porcalorından biriydi. Gerci son yıllarda değişmisti, bir yozlaşmoya uğramıştı, eski tadı, havası kalmamıstı, ama herşeye karsın kişinin bir yolnızlık, ya da bir dostluk onında kendini atacağı bir yerdi «Edebiyatımızda Cicek Pasajı» diye blr Inceleme yapılabilir. Bır antoloji hazırlanabılir bu konuda yazılmış oykuleri, şilrleri, yazıları bır oroya toployon Hemen her vazar, her ozan, Cicek Pasajına ver vermiştir yapıtlarında... Burda gecen bir anıyı, bir zaman parcasını yaşamasına, katmıştır. Bilmem yeniden kurulur mu eski posaj? Eskl haliyle, anlamiyle, tadiyle, guzelliğiyle... Yıkılır o koca yapı, yenisi yapılır yerine, belki oltta da bir pasaj bırakırlar. Ama gitti gider bizim pasaj! Her yeni, eskinin benzeri, eşi olamaz. Olmamalıdır da... Bizim cicek pasajımız anılarımızın icinde kalacak. Yeni bir pasaj da gsnclerin, yeni yetisenlerin anılarıno, yaşamlarına gececek. Bu is. boyle!... Beyoğlu da değisti, hatta ortadan kalktı Nerde Eftolofos kohvesi, nerde Yıldız Şık sinemoları, nerde Nlsuoz pastohanesi, bunlar gibi nice yerler, koseler? Nerde o eski insanlar diyecektım nerdeyse1 . Evet, Insonlor da değisti O insonların oradıkları, beğendikleri. sevdikleri seyler de değisti Bir tokım kabodayılar sağa sola carpa carpa gidip geliyorlar Evet, bizim Beyoğlu oldu. Cîcek Paso|ı da bu olume daha cok seyirci ka'amadı, icten Ice çokuverdi Iste!... Değismelere alısmalıyız. Toplumca alıstınnalıyız kendlmizi. Gecen aksam bir filmde ne diyordu bir kahraman: «Bazı şeyle'in aynı kalması icin bazı seylerin değismesf gerek » Bu demektır kl blr seyler değişse de en önemll şeyler yine de aynı kalacak. Toplumların yaşamındakl bir takım devrimler, ihtilâller, reformlar hep böyledir. Sanırsınız cok cey değisiyor sonra, bakarsınız hiç blr şey değismemis Bunu kendi özel yasantımızda da gormedik ml? Cieek Pasa|ı yıkıldı Tum anıları do gömerek... Bir yasontı, bir duzen. bir alıskonlıklar zincirl oldı boşını gitti Şimdi yeni yerler, yeni Insonlar, yeni beğenller, ysnl alıskoniıklar. yeni tatlar aranocak, bulunacak... Yaşayanlor. hep bir degismeve hazır o'malı 8u doğlşmeyl Istemell hatta .. Cicek Posaiının blr sabah erkenden kendl kendin» Cökmesl, altında ölüler bırokorak gecmlşe korısmosı, bono bunları. bunlara benzer başka duyguları, düşüncelsrl yaşattı Işte... H er odımdo yıkılocoğını sanırdım o merdivenlerin... Yuz yıldan fazlaydı bu yapının yaşı Sahiplerınden POLİS DERNEKLER1... Polıs derneklerı kapatılacak mı? Bu soruya Hukumet kanadından bugun icin gelen karşıiık «evet» yoiunda.. Nitekim bu konuda bır yasa tasarısının hazırlandığı da basına yansımış durumda. Demokratik kuruluşların KPOL DER» doloyısıyla bu girişıme karşı tavır aldıkları gectiğimiz hafta lyıce ortaya çıktı. Konunun nasıl bır so nuca ereceğini bugunden kestiremiyoruz. Ancak bıldıgimiz, polis orgutu icinde dernekleşme foalıyetınden huku metin bir kanodımn, ozellikle bağımsız bakanlardan bir bolumunun rohatsızlık duyduğudur... D IŞ TA AMBARGO SÜRERKEN... Turkiye'yi ilgilendiren dış politika sorunlarında yeni bir gelişmenin vorlığını kaydetmenin mumkun olamayacağını söyleyebiliriz. Amerikan Senatosu Dış İlişkller Ko misyonunun «ambargoya devam» kararının bir ysnilık ol madığı da acık. Nitekim, Basbakan Ecevit'ın Bonn'daki tepkisi de bir bakıma bu doğrultuda. «Bizim icin bu ko rar bir surpriz olmodı» dedi. Onemli olon ombargolonn Turkiye'yi gelip bıraktığı kavsakta Ecevit Hukumetinın no sıl bir rota cizeceğldir. Basbakan Ecevit, Bonn'da verdi ği demecinde Turkiye'nin oskeri ve ekonomik alanda bir «yol ayırımı»na ulaştığını acıkladı. Bu yol ayırımında rotanın hangi yone doğru cevrileceğı konusu ise onumuz deki yakın donemde bakalım acıklığa kavuşacak mı? AP mitinginin felsefesi Çağdışf reıım yanlılarıyla ışbırlıkcüer, kıyaslasınlar 1 Mayıs'ı 26 mayıs toplantısıyla... Tarık Bın Zıyad gemılerı yakıp. oyle cıkmıştı İberık Yarımadasına... Bız de yokıp donus yolunu, toplanacağtz Taksım Alanına... Donuşu olmayan bır alan olmaiıdır bu. Ya hep, ya hıc... Savaşı kabul ettık ve yeneceğız... Korkanlar, otursunlar korılarının yanındo... ... 14 moyıs Somsun, 20 mayıs Buca ve 26 mayıs Istanbul'da tek bılek tek yurek ve tek hedef bırleşıp ha/Kirocağız «Turk vatan' ve ulusu ıcm hazırız savaşa » Güngor YERDEŞ (Son Havadis, 910.5.1978) BONN'DAN BEKLENEN... Basbakan Ecevıt'in dış polıtıkadaki hareketli gunleri hafta icinde Bonn'da surdu Sosyal Demokrat Sansolye Helmut Schmidt'in cağrılısı olarak Bonn'a giden Başba kon Ecevit'in oncelikle iki konudo bir bekleyıs icinde olduğu goruldu. Bunlardan birincısı dıs kredi ile borcların ertelenmesl, ikincisı de savunma alanında yeni olanaklar sağlanması idi Birınci konuda Bonn'un belirlı olculerde anlayış gosterdiği ortaya cıktı. Ayrıca Turkıye'ye kredili siloh sotışı sürdürulecekti. Ancak Federal Sovunma Ba kanlığı sozcusu ilginc bir acıklama yaptt ve soyle dedı: «Bu olanda Federal Almanya Amerıko Bırlesık Devletle rınin bosluğunu dolduramaz.» Aslında bu Basbakan Ece vit icin yeni bır gorus değildi. Ana muhalefet partisi lideri iken, 1975 martında Bonn'u zıyoret ettigı zaman da aynı goruşun dile getirıldiğine tanık olmuştu. Acaba bu acıklama, Bonn ıle VVashington arasında varlıgı bilinen Cİzginin bir kez daha belirlenmesı miydi? . Ve milliyetçilik felsefesinin reçetesi İnsan evvelâ kendini sevecek, bu sevgıyle guclenerek, mılletıne hayrı olacak ve böyle milliyetçilik ruhuyla kenetlenmış topluluklar bırcok faydalı ışler başararak insanlığın tekâmulune hızmet edeceki İşte, en keştırme yoldan, Muslumanhk, milliyetçilik ve msanlık felsefesi budur.. Bulent Hikmet ŞEREN (Orta Doğu, 11.5.1978) Cumhuriyet 3000 Ad. Büyük hasır süpürge 500 Ad. Küçük hasır süpürge alınacaktır «Bu ne aşağılatıcı dil'dir!» tTurkiye'nin Basbokanı» denılen bır zat, Bulgar veya herhangı bır devlet adamının cçağrılısı» olamaz. Ancak cDâvetlisi» olabıhr. «Cağrılı olmak» emır almok, celbedılmek, ayağa getınlmektır. Bu Bulent Beye dokunmasa bıle, mılletımıze hakarettır. Bu ne gor'p TRT... Bu ne aşağılatıcı DlL'dır1 Ah ah cağrılı Bulent1 Uydura öldüre canına OKudukları Turkcenin, kendısını bıle Bulgar Gospodıni karşısında, koy kâtıbi sevıyesıne ındıren bu kahrnı ne zaman ıdrak edecek9 Ahmet KABAKLI (Tercuman, 11.5.1978) Kotıllerden, canılerden. sabotajcılardan bahsetmıyorum... Doğrudon doğruya «hoyat» kelımesınin duşmonlarından bahsedıyorum. Kım bunlar 7 Havat gıbl bır manalı bır guzel kelime yerıne «Yaşam» gıbı bır ığrenc kelimeyi ınatla, ısrarla ve sıkılmadan, hıc b.r cırkınhk hıcabı duymadan kullananları kostedıyorum (...) Bu memleket. korler, beyınsizler. zevksızler. hainier, sadıkier, ıb'Ş'arle mı doldu' Kı «Hoyat» yaşam oldu? Ergun GÖZE (Tercüman, 11.5.1978) İ.E.T.T. Işletmelerinden 1 Yukarıda cınsi ve mıktarı belırt.fen supurgeler mektupla fıyat ve teklıf almak usulu ıle satın alınacaktı r . 2 Teklıfler teklıf edılecek bedelın kanunu nısbetındekı geccı temfnot ıle bırlıkte 25 5 1973 Perşembe gunu saat 15 00'e kadar Metrohon 4'cu katmda bulunan ic Ticaret Mudürluğune verılecektır. 3 Şartnameler ucretsız olarak Ic Ticaret Mudurlüğunden alınabılır. (Basın: 15958) 7759 HEDEF, DEV BİR DENİZ GÜCÜ! Türk Donanma Vakfına yapacağınız yardımlarla bu hedefe ulaşabiliriz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear