Catalog

EĞİTİM fl=£> ÖĞRETİM ÎSTANBUL TÜRK MUSİKlSİ DEVLET KONSERVATUARI ÖĞRENCİLERİ ÖĞRETMENLÎK HAKKIİSTİYOR • ÖĞRENCİLER CAĞDAŞ TÜRK MÛZİĞ1 ADI ALTINDA, CAĞDAŞ OLMAYAN MUZIĞI YAYAN. YERLEŞTIREN. MÜZIK TARİHİ ADI ALTINDA IRKCILIĞI AŞILAYAN ŞOVENIZMİ KÖRUKLEYEN ECITİMDEN YAKINIYOR. MC DÖNEMİNDE ACILAN OKULDAKİ BU UYGULAMANIN HALA YÜRÜRLUKTE OLMASINI ELEŞTİRİYORLAR. Şükran KETENCl ALMANYANIN ZENCILERI Dur.w AKÇAM Istanbul Tu r k Musıkısı Dev le> Konservatuvan orta, ve yuksek devrelerı ıceren cesıth bolumterden oluşmuş, M c B na baglı bır eğıtım kurumudur Temel B'! rnler Bolumu al tında yuksek oğrenıme eşde ğer kabul edılen bolumde og renım goren bız ogrencılere. bugune kador gerıcı ve bu nıtelığıyle TC v\nayosasının 21 maddesıne ters duşen bir eğıtım uygulano gelmıştır. ITMDK gecıcı yonetmelığın n 6 moddesınde «cagdaş Turk muzığının oluşmosını ve ge'ışmesmı saglamak» da ku ruluş amaclorı arasında belırtılmektedır. Ama bugune kadar verilen eğıtım cağdaş Turk muzığının oluşmasını ve gelış mesını saglamak yerıne cağdaş olmayan Türk muziğıni (bu tanımlama gecıcı yonetmelığın 6 maddesınin iceriğın den cıkmaktadır) yayma. yerleştlrme ve yuceltme doğrultusunda olmuştur Öyle ki, cağdaş Turk muziğıni oluştur mak ve gelıştprmek amaclanan Yuksek Okulumuzdo. oğretıcı I < nıtelıgı ve formosyonu olmavan, solfeı bılmeyen ve hat ta Turkce okuma yazma bıl gısınden yoksun olan bır kısım kışıler oğretım uyelığı yap maktadırlor «Türk Musıkısı Tarıhı» adı altındo verilen dersın sınavlarında. «Hacca gıdene ne denır», «Kuranı ezberleyene nedenır'>. «Istonbul'un fethının yılı. oyı. gunu nedır''». cTurk hakanlonnm ısımlerı nelerdır 9 », g bı, Turk muzığı tarıhıyle ılgısı olmayan, fakat bellı bır ıdeoloıının propaganda yontemlerınden bırı olduğu apacık ortada olon sorular so ruimuştur. tTurk Dılı ve Edebıyatı» derslerınde. edebı degerden yoksun olan bunun yanında ırkcılığı aşılayan, şovenızmı korukleyen konular ışlenmektedır. tTurk Kultur ve Medenıyetı (Inkılap Tarıhı)» cerslerınde Orto Asya Turklflrınm sac bıcımlen turan tak t klsrı vb gıbı bıl'msellıkten uzak bır masal tarıh. şovenızmı. ırkcılığı yayar bıcımde okutulmaktodır. Yukarıda ancak bırkac örnegınl verebıldıgımız okulumuzdakı eğıtım (') uygulamalarını gerıcı polıtık goruşlerı^le gerek gazete koşelerınden. ge rek kıtap kapaklarından halkmızca cok lyı tanınan bır kı sım crenklı sımalar» yurjtmektedırler. Okulumuzun MC donemınde oğrenıme acıldığı gozonune ahnınca bunu cok doğol karşılamak gerekır An cak bu uygulamanın hâlâ yürurlukte olması bız oğrencılerın huzursuzlugunu artırmaktodır Huzursuzluğumuzu artıran başka bır konu da «ne o'a cagımız» sorunudur Uc yıldır okul yonetıcılerı tarafından «oğretmenlık vaadı» ıe uyutulmaya calışıldık Okul yonetıcılerı halâ bu oyalama polıtıkas nı surdurmeye calışmaktadırlar Sanot ve ekmek kavgamızda tum demokratik kuruluşların bızı destekleyeceğıne ınonıyoruz. Konservotuvar Öğrenciler) "Bizler NCELEME yurtsuz insanlarız; ortada kalmış gurbetçiyiz, Alman ellerinde ücretli zenciler!5, «Benlm hukumetım m ı 7 Al man hukumetidır derım Koynumda Turklye Cumhurıyetının pasaportunu taşırım ama patronum, şefım, evsohıbım, polisım Alman. Cebımde Alman 0 Markı, kursaklorımda Alman ekmegi. Alman yasalarına baglıyım. Cocuklarım Almanca ders gorur Alman okullarında » Surdurdu konuşmasını Neuss Bahnohoff'unda Gazıantep koylugunden ınşaat ışcısı Huseyın«Benim hukumetim bana iş vermedi memleketımde, toprak vermedi, okul vermedi, okutmadı benl, çocuklanmı Be nı oc koydu, ışsız koydu Sonra ucuza sattı, ucuz bır malzeme glbı poketledı, bındırdı kara trene, saldı yaoan ellere, ustunden yuk atarcasına. Ve unuttu 1 . Ne zaman kı patronlar dovız ıstedı kotalara so talara, yabancılar borçionnı ıstedı, ne zaman ki dıs borclar açıgı kapanmaz oldu ıste o zaman anımsadı bızlerl» Kahvesınden bır yudum alcJı sıgarasım yaktı •Bızler dovız ureten makinalardık, marklık, dolarlık Ama bu makina nasıl ışler, hasta mı, sağlıklı mı, yoksa hurdalaştı m ı 7 Işın o yanı umurunda degildı Onun bıldıgl, belledıgı tek şey vardı D Mark< > «Bızler buraya tam teşkılaat lı hastanelerin «saglam» raporlarıyle geldık. lliklerımız su zuldu, aşındık, yıprandık, hurda olduk Sorun bır, kacımız lerıni soydu sogana çevırdiler Soflıgımızı da somurduier erıiegımızle bırlıkte » Su eyman aldı sozu, Ruhr bolgesı Gerzenkırhın maden ocaklorında cdlışan Suleynan «Bızler yurtsuz insanlarız kardeşım, ne Turkıye, ne Almanya . Ortada kalmış gurbetcılerlz, Alman ellerinde uc retlı zencıler! Kokumuz Anadolu topragında Ayazına, kıragısına dayanırdık dallarımız yapraklarımızla Oz bagı mızda susuz, ılacsızdık Hasa ratlar kemirırdı govdemızı, 6a yanirdık Bızi topragımızdan soktuler Attılor karayelm, fır tınanın seline Savrulur duru ruz, gunu gunden kururuz Kokunden koparılmış bır agaç bır baska ıklımın topragında tutar m ı 7 Ekılse dıkılse eskı yerıne yenıden cımle nır yeşerir m ı 9 Ne mumkun1 • Demryolu ışcısı Ismaıl ona/ ladı «On yıl var Almanya'dayım. On yıl var yaşamına giremedım bu ulkenın torelerıne uyamadım Oelı dolu akan bır nehrm ustunde savruk copler gıbıyız Gene de alışlık, turlu ali£kanlık!ar edındık . Neslne mı alıstık dıyorsun' Yoluna, taşıtına, telefonuna, kamınasına, banyosuna, ınsan yaşamını kolaylaştıran aroclorına alıştık kısacası. Buradan kopmak da zor, burada kalmak da 1 Hem giderim, hem aglarım demışler. Bizımklsi d * 1 oyle . «Tam bir yıl memleket ozle mi ıle tutusurum. Izinll giderim yaz tatıllerınde Blraz za man gecer, oraya da uyase okusalar gldeceklerl okul Hauptschule adı verilen cıralc okulu Yuzde 90 işcı cocukları buraya ayrılır Realschule, Gımnasıum bızımkılare gore değıl, gıdemezier a okullara . Onları gerısın gerı memlekete goturmek de zor Çocuklar, gencler bizim gibı degıl, cabuk uyum yaparlor, alışırlar, daha da kopmaz.ar buralaıdan » Ivîascya başka ışcıler de gel dı Suleyman ın sozlen yarıda kalaı. Tren ıstasyonları, yabancı ışcılerın buluşma dertleşme, soylesme yerı «Butun yollar Roma'dan gecer» sozunu. «Al manya nın her kentınde Turkıyelı ışc»erın yolu tren Istasyoniarından gecer » bıcımınde deg ştırebıhrsm z, cagdaş bır aniam kazondırorak1 Tatıl gun lennde ozellıkle "lemşehnler bu ıstasyonlarda bır araya ge lırler Memleketten olandan bıtenden konuşurlar Dana baş kalarıyle de tamşırlar An ko vanı gıbıdır ıstasyonlar Haftann yalnızlıgını gıderırler aynı zamonda cumortesı pazar gunlen Gıd ş donuş de kolay dır Her yandan trenler. tronıvayıar akar bu kovşaU yerlerıne Yol şaşırmak tenlıkesı de yoktur Sıcaktır ıstasyonlar Herkese gore yerler vardır, cayı, kahvesı, çarşısı pazarı vardır Almanya do yayınlanan Turkce gazeteler de satılır bu rolardo «Turist» hemşerjrıler, ızınden yenı donen ışcılerle de goruşurler ıstasyonlarda Yenı «havadi»»ler, haberler duyarlar . Ne ki eskıden olduğu gıbı «memleketten turlst»lere pek ılgı duymazlar. Soğuk davranırlor, kuşku ile ızlerler. Ne amacla dolaştıklarını, polıtık egılımlerını oğrenmek isterler. Bu turıstler, «iş adamları» onların başına turlu coraplar or muşler, kımılermı tuzağa duşurmuşlerdır1... Uzak yakın bır ıkı dınlerler, sonra da «Hoydl eyvollah!» der, uzoklaşırlar. Ancak tanıdıktan son ra guvendıklen kişılenn yaka sını bırakmazlar kolayından Anadolu ınsanının mertlıği, sıcak kanlılığı ıcınde ellerınden gelen yardımı esırgemezler Yemeğe, sıgarayo paro verdırt mezler. Gereklıyse bılet alırlar yo da kendı arabalarıyle dolaştırmak isterler ışten kalma pahasına da olsa... Frankfurt. Koln, Dusseldorf, Munıh, Berlın. Bonn, Gerzenkırhın vb ıstasyonlarda bu ınsanların cokları ıle tanışma, konuşma olanağı bulabıldık Polıtık eğılımlerı ayrı do olsa kendı sorunları ustunde hemen hepsı bırleşmekte Dostlar pazarda gorsun dıye ovun muyorlar, olayları abartmıyorlor Olanca cıplaklıgı ıle dı a getırıyorlar dertlerını cıkmozlarını Hassel de oğretmen Y Feyzıoglu ıle goıuşecektım Maden ışcılerı ıle konusacaktıK Gerzenkırhın ıstasyonunda ınaım Gıysılerınden, esmer yuz lerı cengel bı/ıklannaan hemşehrı ışcıisrı tanıaım OturÜUK kahve ıctık Soz sozu aç tı Hıcbı ısı memnun degildı calışma koşullarından Ayrıca yanna guvenlerı yoktu Da hası kucumsenı/or^ ıkıncı sınıf msan gozu ıle bakıyordu Almanlar onlara Maden ışcısı Cemal el nı ma saya vurdu «Ikincl sınıf d«ğil, sonuncu sınıf c<esenıze'» Jı>e çiKiştı, "B:zler burada Avrupa'nın zen cilerıylz ondon da ote paryalar Almonya nın parya.arı' En zor, «n pıs ışl«r bızlerde Copculer, bulaşıkcılar, mezarcılar, hızmetcıler bızlerden, ya pım ışcilerl, yedı kat yer altın dan komur cıkaranlar da bızlerden Almanlar efondı, biz onlann kolesı Bıze kıralık ev vermezler, top amı'arına eğlence yerlerıne so^mazlar Te peden bakarlar htr gu'duk'erı yerde Almcnlar bırbırlerinı de sev mezler Kopeklerını severler yalnız Bıreycı 'k onları insan lardon koparmış, kopekler» yakloştırmıstır dabo cok Yabancı icHerın sorunları, dertlen tasmalı kopeklerın beslenmesı, bakımı kadar llgllendırmez onlorı Her kopegin bır «Ausveis»ı vordır Ozel bakıcı8i veterınerı, berbe.ı, pedıkur cusu vardır » Batı Berlin de \aboncı ışcile' i kesm sayısı bellı olmasa da 600113 tasmalı kopegin olduğunu ıstatıstıkler yazor... YARIN: Almanyaya giriş Artvin Yurdu'nun boşaltılması isteniyor Nışonca ve cevre semtlerl halkı odına yapılan bır acıklamada cevrenın huzuru. can guvenllğl icın Artvin öğrencl yurdunun boşaltılması Istenmıştır. fArtvın oğrencl yurdu çevreslnde oturan Dızler. hayatımızı tehdıt eden huzurumuzu kacıran bu kışılerln en kısa zamanda bu yurttan atılmosı amacıyla bır ımza kompanyası actık» denılen bıldıride, ozetle şoyle devam edılmektedır: «Cevredekl gendere, kadın ve cocuklara kadar uzanan sllâhlı saldırılar, esnaflardan yardım adı altındo zorla alınan haraclar sonucu halk korku ve endışe lcindedır Bıraz ılerslnde toplum polısı merkezl bulunmasına karşın, özelllkle akşam saatlerınden sonra, bu yurdun cevreslndeki yollorı tutan bu kışller yoldan geçmekte olan halka ceşıtli saldın araclarıylo saldırmakta, dovmekte yaralamoktadırlar. Kendılerınden olmadığı gerekcesl ıle bir pollsl kacırmok Istemelerınden sonro yapılan aramada yurtto tabancalar. dınamit lokumlon, ceşıtli saldın araçlorı bulunmuştur Yurttan sabahlara kadar gelen sılâh seslerı, halkı tedırgın etmektedır. Daha önce bu yurdun boşaltılmasıyla ılgılı mahkeme kararının uygulanmasını bekledık. Ancak bu beklevışımız hlcbır sonuc vermedl Dileğımız kendılerlns komando adı verilen bu klşılerln Artvin oğrencl yurdundan atılmalan ve mahkeme kararlarının uygulonmasıdır » KÖY OKULLARI İÇİN AYRIDERS KİTAPLARI HAZIRLANMALI • DERS UNITELERİ ÖĞRETİM SÛRESİ BİRLEŞTIRILMİŞ SINIF ESASINA GÖRE HAZIRLADIĞI HALDE. DERS KİTAPLARI BUNA UYMAMAKTADIR. nl yararlandırmada gücluk çektlklennden yakınmaktadırlar. Bu konuda görüştüğümüz bırcok koy ogretmenı ilkokul ders kitapları hazırlanırken bu konunun goz onunde bulundurulmasını, cBlrleştırılmış sınıf öğretimı» uygulanan koy okulları Içın ayrı ders kıtabı hazırlanması gereğınl bellrtmış lerdir. Her derecell okullarda oku tulan ders kıtaplannın değıştirılmesl gereğl ortık klmsenın yadsımadığı bir gercek olarak ortodo durmaktadır Gelecek oğretım yılında bunların değış tırılmesı Içın EğıtımÖğretım (Talım • Terbrye) dolreslnln ne gıbl hazırlıklar yaptığını bılm /oruz Bız bu konuda. şımdıye dek değınılmeyen cok onemlı bır konuyu gündeme getırmek istıyoruz. 222 sayılı llkoğretmen ve Eğltim yasasının 41. maddeslne gore ılkokulların eylemll eğitım süresi koylerds 170, kent ve kosabalarda 200 günden aşağı olamaz. 1968 yılından beri uvgulanmakta olan gecicl ilkokul Programı'na gore öflrencısl az olan koy okullarındo «Bırleştırılmlş sınıf öğretl m.» uygulanmaktadır. Yani, bir oğretmen blrden fazla, coğu kez de beş sınıfı bır arada okutmaktadır Buna göra 1 dönem sınıflannda (1 2. 3.) hoyat bılgısı ünltelen bırincl yıl. ikıno yıl. uçüncu yıt olarak Ikınci dönem inıflarındo (4.5) sosyal bılgllerie fen vo tabiat bılgılerı umtelerl yıne bınncl yıl. Ikincl yıl ünitelerl olarak belırlenmiştır Ders untelerl öğretim suresı, bırisştırılmış sınıf esasına göre hazırlandığı halde. ders kıtaplan buna göre hozırianmamıştır Bırden cok sı nıf okutmo durumuoda olan öğretmenier tek sınıf esasıno ve kent. kasaba okullarına gore hazırianmış bulunan ders krtapiarmdan öğrencılerl inSTİ Izmlr'de eczocıların kendı sorunlarına sahıp cıkmalorı amacı ıle «Cağdaş Eczacı'ar Dernegu kurulmuştur. Derneğın kuruluş omacı ıle Hgıli olarak yapılan yozılı açıklamada, ulkemızde eczacılann kendı sorunlarına sahıp olabılecek yeterlı ve sağlıklı bır orgutlenme duzeyıne ulaşamadıkları belırtılerek ozetle şoyle denıimektedır: «Eczacılar olarak soruniarımıza sahıp cıkmak, onları kamuoyuna benımsetmek, güvence altma almak. ekonomık ve demokratık mucadelemızı daha da yükseltmek ıcın orgutumüzu kurduk. Örgutlu ve bırlıkte verılecek mucadele ıle ve ortak programlor cercevesınde dığer demokratık kuruluşlarla kurulacak sağlıklı ılışkılerle hedeflere ulaşılacoğı ınancındayız. Dunyada ve ulkemızde gelişmelerl doğru değerlendırerek, ülkenın bağımsızlığı, demokrotıkleştırılmesl ve halkımızın cıkarlarına uygun bır kalkmmanın gercekleşmesi yolunda, ılerıcı, demokrat, yurtsever tüm meslektaşlarımızı bu onurlu mucadeleye katılmaya çağırryoruz ı Etem ÜTÜK ECZACILAR, BİRLİĞE ÇAĞRILDI TAM GÜN ÇALIŞMA TAZMİNATINDA UZMANLAR ALEYHİNE AYRICALIKTAN YAKINILDI • GOSTERGE USTU UYGULAMA VE TAZMINATLARDA YASA DEGIŞIKLIGI ILE EŞITLIK SAGLANMASl ÖNERILDI saglam kaldık 7 . Unfal (ıskozosı) oldu cogumuz, kımı kolumuzu, bacagımızı, kımı parmagımızı, gozumuzu yıtırdık, sakat kaldık. O gene D. Mark 1 dıyor » Soluklandı Huseyın, sıgarasım daha bır derınden ufledı «Bu yerlerın havasına, besınıne uyamadık, beslenemedık. UC kuruş artıralım dedık, perhız ettık hem vallah hem bıllah> . Başka dayonagımız yok tu çunku. Sağlıklı evlerde kalamadık. Kıraya gucumuz yetmez, zatl Alman mılletl bızier« ev vermez Midelerımiz delındı, ne dalağımızdan hoyır kaldı, ne bobregımızden, clgerımızden Romatızmadan kurtulamadık Guneş yok bu memlekette Havanın yuzu asık, ınsanları da oyle «Ikı duvel bırden somurmek ıster bızlerı, bırı Almanya, oburu Turkıye Alman patronlarına dıyeceğimiz yok Kasımıza gozumuze bakmak ıcın getirmedıler bızlerı buraya So murmek, kazanmak icln getırdılar. Eşek gıbi colıştırırlar amo ac koymazlar, sozleşmene gore paranı da verirler kuruşu kurusuna Gelgeltlim, bıılm msmleketin somurgenlerl, asalaklorı da dustu geldller peşimiz sıra, yopıstılor sırtımızo Her bırl bir telden calmaya bo«ladı Klml fabrika kurdu bızlerl» ortak kımılerl slrket, kıml kooperatif! Tur lu oyunlar tezgâhladılar başımıztta. Kancalarına geclrdlkmam Yanı canım sıkılır, taşıtı, yolu belı canımı sıkar. llkel bızım memleketımız Yaşam zorlugu sıkar, ne bıleyım uyum yapamaz oiurum. Iznimin bıtmesını beklerim . » «Hasılı kelam kardeşım,* dı^erek ıcını ceMı Erzurum lu Bınalı «Bız ikı camı avlusunda kalmış bınamazlara donduk Oegnegin ıkı ucu boklu Kalmak da dert, donmek de . Yaşamak bır dert daha dogrusu yasamak bizler ıcın » «Ycı cocuklarımız, kızlarımız, karılarımız1 » oıyerek so zu aldı Huse t ın «On'ar da şaşkın, onlcr da perlşan . Kı mı Almanya da kımılerı Turkıye'de Bırı oburune hasret, cocuk anaya babaya baba ana çocuga hasret Dağıldı yurdumuz yuvamız Bır bacağımız Turkı/e'de, oburu Almanya da Toplar getırirsın olmaz, getırmezsın gene olmaz1 Aldığımızı g u n j gunune yedık dıyelım, sonra ne halt ederlz? Tuttular kolumuzdan attılar dıyelım, donecek para zor buluruz Yaslandık yorulduk diyellm hanı bızım sosyal guvencemiz, neye belbağlarız' «Okuyamıyor cocuklorımıt anasız babasız memlekette Uzgun, kaygılı, ya da yaramaz olup sınıf gecemezler Burada da başarı (josterenezler Onlar dılin alfobes nı ogrenınceye kador yoslan dolor, tutar atarlar kolundan, ellerinde bır belge, Yaşları dolmasa, diren • İZMİR'DE KURULAN CAĞDAŞ ECZACILAR DERNEGI ECZACİLARIN SORUNLARINA SAHIP CIKACAKLARI SAĞLIKLI BIR ÖRGUTLENME ÖNERİYOR. Dışardan lise bitirenler üniversite gîris sınaviarına katıima hakk» istiyoı Okui dışmdan llse bıtlrme sınavlarıno Katılan oğrencıier, umversıte gınş smavlarıno ka tılma hakkı tstemektedirler. Ogrencılenn bu konuda yayınladıkicrı bır bıldırıae ozetle şovle denıimektedir «Dengesızlığı her oıando b« lır'enen ve karşımızo yuksek ıme gecış bara|ı ola'cK unıversıt© sınavlanno og rencı kesımierlnden bır boıumu ıkı yndan berı alınmamaktadır Bu ogrenciıer yosalorın kendllftrlne vermış oîduğu okul dışmdan ııss bıtırme sınaviorına gırebllmekte lıse son sınıf öğrencılerl ıle aynı konuda o'malarıno karşın ünıversıîe »ınavlarına olınmamaktadırlor, Anayasava aykırı olan bu korann suratle kaldınlması gereklıdır» Istanbul'do tüm öğretim yardımcılarının katıldıkları bir ankette, can güvenllğlnln kalmamasına yol acan temel faktorün «Turkiye'de siyasl gelişmelerln son yıllarda oldığı yon» vs «polisln oğrencl olaylarında yanlı davranması» olduğu belırlenmiştır. TUMAS'ın 1978 martnisan aylarında 2000'ln ustunde soru kâğıdı ile yaptığı ankette olınan yanıtların 574'ü değerlendlrHmış, yüzde 75 6'sının yukarıdaki cevopto birlejtıkleri görulmüştür. mucadelenln gerektiğınl kabul etmışlerdlr Anketo kafılanların yuzde 38'i TÜMAS uyesl olan yuzae 32 sı ise olmayanlardır. Örgute karşı olanların oranı ıse yüzde 12 olarak belırlenmiştır. Ankette oğretım görevlısl yardımcıları ile öğrenciler arasındakl dıalogun yetersız olduğu gorüşunu savunanlartn oranının her yıl artmakta olduğu gorulmüştür Bu oran gectiğlmlz yıllarda yapılan bır başka ankette yüzde 32 ıken bu yıl yuzde 66'yı TUMAS, unıversıtelerde gorevlı uzman, okutman, cevırıcı uzmanlık oğrencılennm «tom gun colışma tazmınatı» dışında bırakılmalarına karşı cıkm ştır . 1991 sayılı yasanın eş'tlık II kesını bozduğu sovunulan TUMAS'ın ocıklamasında bu konuda ozetle şu goruşlere yer verılmektedır «Öte yandan aynı yasanın değışık 7 maddesınin son fıkrası gereğıncg ancak d o k ^ r a sını yapmış veya tıpta uzmanlık yetkısını almış asıstan ve oğretım gorevlılerıne gosterge ustu uygulanmaktadır Gerek umversıte. gerekse Meclısın ıl gıli komısyonlarındo asagıdakı onenlerımızın gerceklaştırılmesı ıcln gırışlmlerdg bulunduğumuzu duyururuz Tam gün calışma tazmınatının okutmon, uzman. cevırıci uzmanlık oğrenclleı'ine verılma sı ıcın^ Okutman, uzman cevırıcı c/ rıca 657 sayılı yasayo bağlı co lışan öğretim yardımcılarıno da doktora yapma halınde gos terge ust uygulanabılmesi Icın 1765 ve 1991 sayılı yasalara ek yapılmosı» TÜMAS bir anket düzenledi TÛMAS Oyesl olan ve olmayan öğretim yordımcılorının katıldıkları ankette, 55 soru. karsılaşılan ozluk. eğıtım, akademık calışma, yönetlme katıima, öğretim. can guvenlıği, orgutlenme sorunlarıyla ılgılı oımuştur Sorunların kaynağında, tyasolarm» kurmuş olduğu demokratik elmavan yopı gorülmüş akademlk yaşamlarında hoşnutsuzluk olduğu saptanmıştır Yanıtlarını tdaha demokratik bir ünlversıteler yasasında» toplayan öğretim üyesl yordımcıları, örgütlu bir bulmuştur. Dialogun öğretim üyeleri ile d * genls ölcüde koptuğu, sorumluluğun ise oğretım üyelerıns aıt olduğu yuzdo 23 luk bır oranla ışaretlenmıştır Bunun nedenı olarak unıversıtelerde tam guı\ uygulamasına geçılmemış olması ve asıstonlann eğıtım gereksinmeler! gostenlmıştır. Yapılan ankette öğretım yardımcılarının Istedıklerı hakların da ancak «grevlı toplu sozleşmelı bır senaıka» ıle alınocağı savunulmuştur Ümit ALEMDAROGLU