22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
I Kt 6) Kadınlar doha dıkkatll olmalı ve Müslu manlığın koşullarıno uvgun davranmalıdır. CUMHURIYET 6 MART 1978 • rbakan'ı kurtarma yasası> dıye adlandırılon ve Meclıslerden oncelık ve ıvedılık"le gecınlen 648 soyıl, Sıyasal Partıler Yasası'nın 111. maddesını değtştıren 2112 sayılı yasa, Cumhurbaşkanı'nın vetosu uzerme Meclıslere gen gondenlmıştır. Adı gecen yasa değışifctığı, «Belırlı bır kışıyı kurtarma> amacını taşıdığı ıcın, bezı çevrelerce hcklı o'arak eleştırılmıştir. Tum vatandcşlon değıl, yalnız bır kışıyi amacladığı içın de ıGenellık ılkesurse aykırı olduğu ılerı surulmuştur "E; 1 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Suçtu Bütün Bunlar Konferans gunü yaklastığı zaman 1977 seCimlerı de yaklasmıştı AP cekıngen davranıyordu. Dışışlerı Bakam dıretr.eye başlamıştı Bu yuzden konferans 2 rrartta yapılomadı. 1C hazıran 1977'de yopılabıldı. Ve ancak 9 Islâm ulkesının katıldığı konferans, Istanbul'da Sheraton Otelı'nde Devlet Bakanı Hasan Aksay'm başkanlığında toplanmış ve Başbakan Yardımcısı Necmettın Erbakan'ın acıs konuşmasıvle calişmalarınp başlamıştı. Bu toplantıya MSP yonetıcılerın'den başka hıc bır devlet odamı ve parti îemsılasi katılmamiştı. Hıc kuşkusuz bu toplantınm duzenlenmesı bıle yasolarımızo gore suctu. Hem de bır Anayasa sucuydu. Ne yozık kı bu konu uzennde duran olmadı. Türk Cezo Yasası nın 146 maddesı kcpsamıno gıren ve eylem sucu nıtelığıiı taşıyon boylesıne bır gırışım ortadayken, Cumhurıyet Bassavcısı daha cok duşunce sucu nı telığıncte olan ve TCY'nın 163 maddesmı tlgı lendıren bır başka suc uzerınde duruyordu MSP hderı Erbakan'ın 5 aralık 1977 gunu yeret se cımler sırasında radyodo yaptığı konuşmayı ele alıyor ve bugün Cumhurbaşkanı'nın vetcsuna uğrayon yasanın cıkanlmasma neden olusı yaratılıyordu! Oysa sorun cok acık ve co<i yordu Bu suretle de yenı bır kavram korgaşasecıktır TCY'nın 141 ve 142 maddelerı ile nasıl duşunceler cezalandırılıyorsa 163 madde ile de ınanclar cezalandırılmaktadır Günumüzun en onemlı sorunu. yasalarımızdan bu maddelerle bırlıkte obur antıdemokratık hukum'erın ayıklanmasıdır Turkıye Barolar Bırlığı. mevzuatımızdakı Anayasa ve demokrasıye aykırı yasalan taramtş ve bunları bir bir saptamıstır Bu amacla olağanustu bır Genel Kurul topla itısı vapılmıştır Bu calışma doğrultusunda atılacok sıyasal bır adım, toplumu dırlık ve duzenlığe kovuşturabılır Kavrom kargaşasmı onlemenın başka bır yolu yoktur. Unutmayatım kı Turk demokrosısının kurtarılması duşuncenın ve ınancın suc sayılmamasına boğlıdır tDuşuncemn acıklonması ozgürlüğu. yalnız duşunce duzeyınde kaldıkca sınırlanamaz.» Sınırlama, ancak cDoğrudan doğruya yıkıcı eyleme kışk'rtma. zor ve şıddet kullanmaya yonelme» hallerınde soz konusu olabılir. Haftanın Ozeti Devalüasyon'la Gelen... Yanlış Bir Tutum M. iskender OZTURANU TBB Dısıplın Kurulu Başkanı kı bu partı hakkmda bugune kadar herhangı bır kovuşturma acılmamıştır. Orneğın 1973 secımlen yaklaşırken Necmettın Erbakan Trabzon'da şoyle konuşmaktadır: «Maarıfın koku bozuktur. Iktıdanmızüa butun okul kıtaplarını değıştıreceğız. llkokul dakı oğrencıye once kâınatın yaratıcısını oğre teceğız » 1975 yılının ortalarına doğru bu partı tarafından Zıraı Araştırma Enstıtulerınde Kur'an kursları acıimakta, mescıtler yaptırılmoktadır Turkıye Cumhunyetfnın Başbakan Yardımcısı Necmettın Erbakan. Mıllı Turk Talebe Bırlığı'n'n Spor ve Sergı Sarayı'nda duzenledığı Genclık gecesınde «Musiunpan Turkıye'yı kurocağız* dı 1 ye konusabılmektedır Ve. daha once başkar olduğu Mıllı Nızom Partısi nın kapatılmasın gereklı kılan soz ve davrantşlarını, noktası noktasına yınelemektedır «Secım konuşmalorım, verdığı dınsel oğutlerı ve okuduğu mevlıtlen. camılere dağıtılan ses bantlarıyle ıbadet ıcm toplanan halka. hıc kuşku duymadan dınletebılmektedır. Boylesıne bır ortamda MSP Genclık Kurultayı, «Tekbır» seslerı arasmdo yapıtacaktır kuşkusuz Ve bu Kurultay'do konusan Erbakan, yırmı yaşına henuz basan Cumhurıyet cocuk larına «Abdulhamıt'm torunları» dıye seslene cek, olkıs seslerı ortolığı cınlatacaktır Artık Bakanlık odalarından bırı mescıt olarak kullanılacak, MSP'lı bakanlar »Cuma namazı eda ederek» kendı bakanlıklarınm mescıtlerıni acacaklardır. Aynı yıllarda dağlara kamDİar kurulacak ve bu kamplarda cKâ'irlere cıhat» ocacak olan islam mucahıtlen yetıştınlecektır Zamanın lcışierı Bokonı da, (MSP) soz konusu komp lardo ıDın eğıtımı» yapıldığını soyleyerek, bu kampların sovunusunu Radyo ve Televızyondai yapabılecektır. • •* Bılındığı g,bı Hz Muhammet'ın doğum gu nü olan 2 mart 1976 da Pakıston'da toplanan tStretı Nebı» konferansına Turkıye Cumhurıyetı adıno Devlet Bakanı Hasan Aksoy Bakonlar Kurulu korarı ile resmen katılmıştı Bu konfe ransta. Senafın Musluman ulkelerde temel yosa olarak kabui edılmesi Arapcanın bu ulkeler ıcm evrensei dıl olması gıbı konular uzerınde oğutsel kararlor alınmıştı Ayrıca 1977 yılında konferansın Istanbul'da toplanması da karar laştırtlmıştı Bu karar Turk Hukümetının dovetı uzerıne alınmıştı Istanbul da toplanacak konfe ransır. gundemı soyle ıdı 1) Tum musluman ulkelerde derhal Şerıat ın uygulanmasma gectlmelı ve yosalar Şerıat a ga re duzenlenmeiıdır 2) Musluman ulkelerde Aropca oğrenım ge lıştırılmelı ve Kur'an dılı. İslam ulkelerınde evrensel bır dıl durumuna getırılmelıdır 3) Hazretı Peygamberı. son Peygomber olarak tanımayanlar cKâfır» ılân edılmelıdır. 4} Konferans Sıreti Nebi'yı butun okul vr koleılerde zorunlu ders olarak okutmayı kabul eder ve oğutler 5) Butun İslam ulkelerınde cuma gunu resmı tatıl gunu olmaitdır. Bız bu yaztmızda konuyu bu acıdan ele olmak ıstemıyoruz. Daha cok Erbakan'ın va MSP'nın davranışlorı uzerınde durmak auşuncesındeyız. Yalnız şu kadannı soyleyelım kı, yururlukte bulunan Sıyosal Partıler Yasosı'nın 111. maddesımn «Duşunce ve ınonc ozgurluğune, tabıı hakım ılkesıne ve mılletvekıh dokunulmazlığı kurolına aykırı» olduğunu soyleyenler bır bakıma hoklıdırlar. Ama bu yasada ve dığer yosalarda duşunce ve ınanc ozgurluğune, bilım ve sanat ozgurluğune aykırı tumen lumen maddeler ortada dururken. bu ontıdemokratık yasaların değıştırılmesı doğrultusunda henuz hıc bır adım atılmamışken, yalnız Erbakan'ı amaçlayan bır yasanın e'.e alınmasınm eşıtlık ılkesıne aykırılığını ve «TBMM uyesı olon ve olmayan sıyosal partı uyelen arasmda bır ayrıcalık yaratıldığını» ılerı surenler de otekıler kadar hakiıdır. Bır ulkede demokrası ya tam otarak vardtr ya da hıc yoktur. Duşunce ınanc ozgurluğu ya herkes ıcın sozkonusudur, ya da hıc bır k.sı ıcın soz konusu değıldır Bu nedenledır kı MSP lıdennın, «Once benı kurtarsınior ondan sonra 141 ve 142. maddelerı hallederız» dıye acık acık konuşabıldığı bır ortamda. once Erbakan ın kurtarılmaya calışılması. Turk demokrasısı ıcın bır talıhsızlık olmuştur. * İ ÇTE evaluasyon Turkce bir sozcuk değil Dillmize ithal edilışinden bu yana en cok çeyrek yuzyıl geçtiği soylenebilir. Ama, temelınde «savurganhk» yatan bir kolkınma surecinde dilimize olan yabancılığmı giderek ustunden attıgı da bir gercek. Ozellikle sanayilesmenin, dışa bağımlılığı artırıcı biçimde hız kazandıgı 196O'lı, 1970'li yıllarda «devaluasyonc sozcuğunun ne anloma geldığı daha yaygın biçimde kavranır oldu. Sokaktakı adama gore, devaluasyon hangi oranda yapılırsa, cebındekl para da o oranda eksiliyordu . Onun için geniş kitleler acısından duyulması hiç de sevimli bir sozcuk değil artık devaluasyon.. D BEKLENİYORDU .. Nıtekım Turk Lirasının değerinin yuzde 30'un uzerinde duşurulmesı bir kez daha benzer duyguların yesermesıne yolactı komuoyunda doğal olarak Değisik toplum kesimlerını farklı etkıleyecek olan kararın, genis halk yığınlarına donuk ekonomık sonucları yogun bıcımde tartısıldı hafta içinde. Yelpazedeki yerleri sol'da olmcyan bazı gunluk gazeteler, ilgınc baslıklarla karsıladılar devaluasyon kararıni: Hukumet para babalarının isteklerine boyun egdi... 100 Lira bir gecede 66 Lira oluverdi... Fıyatlar kabaracak, hayat pahalılıgı buyuyecek . Ote yandan ıs çevrelerinde devaluasyon surpriz niteliğı tasımadı. Onlara gore alınması zorunlu bir karardı devaluasyon ve olumlu karşılanmalıydı. Oevaluasyon oranını «olumlu» bulan bir dış ticaret şirketinin yetkilisi de ilgiric bır teşhis koydu « Ancak ıhracatta bır artışın sağlanabılrr.esı Turkıye'de ıhraç edılebllecek mal bulunması şOjrtma baglı...» Yıllardır Sürüyor! Ülkemızde, dının polıtıkoya olet edılmesi yenı bır olay değıldır. 1971 yılmdo bu yuzden kapatılan Mıllı Nızam Partısı'nın bır uzantısı olan Mıllı Selâmet Partısi. kurulduğu gunden berı dınsel duyguları somurmuş ve dını, polıtık amacları ıcın arac olarak kullanmıştır. Bu nedenle de, ceşıtlı zamanlarda TCY'nın 163 maddesı kapsamına gıren sucıan ışlemıştır. Ne var SOĞUK DUŞ... Ecevit Hukumetinin devaluasyon kararına sol'dan gelen elestırıler, şasırtıcı olmadı bir bakıma. Devaluasyon, Turkıye yapısındakı ulkelerın halk yıgıniarı ıçın acı bir ilaçtı.. Maliyetlerde meydana gelecek artıslar sermaye sınıfı tarafından fiyatlara yansıtılacak ureticılerin. emekcı sınıfların gelırleri de gercek olarak duşecektı Alınon kararın temelinde İMF gerceğınin yattığı da yaygın bir kanı Idi. Şoyle denıldı « Devaluasyon. İMF nın ibteklerı paralelınde ve dıs kredı olanakiarınm acılabıimesı ıcm dıştan telkın edılmıs bır onlemdır , Bu onlemle birlikte, aynı goruşe flöre, IMF'nın klasik recetesınde Turkiye'ye yonelık olarak onerilen onlemler dizisi buyuk olcude tamamlanmıs oluyordu... Nitekim hafta sonunda IMF'nin yakacağı ışığın ren* ginin «yeşıbe donuşeceği konusunda pek bır kusku kalmomış gibiydi genellikle. VVashıngton'a ozel olarak giden muhabirimızın edindiği izlenim de bu doğrultuda Idi. Devaluasyonun acıklanmasından bır gun sonra, cuma sabahı VVashington'a ucan Turk Heyetınin İMF ile bugun başloyacağı goruşmeler, kimi gozlemcilere gore artık bir formalite nitellği taşıyacaktı Yönetici H.Basri AKGİRAY CSSSSBS S8SSSS S Ipü :i i 1 i i8 :s î fifigfifiCi! • i «i ! 1 i ; Sağcı basın ne diyor? Alpay KABACALI Gazaba Gelenlerin Kurtuluş Reçeteleri MC talanınm sona ermesıyle o karanlık coneme alkı; tutan sağcı rvcsm da ag'rbaşlı, tutarlı bır «muhalefet»e gecerek belki de p j o n toplama olanağmı elde etmışti. Ne var kı daha /enı hukumet kurulmadan yukselttikleri «feryat»larla bu fırsatı kaçırdnar.. Ardından <Ja, alkış tutt jkları cepheciler iktidartfan ayrrialı on gun olmadan, her şeyd«n yeni hukumeti sorumlu tutup sucloma yarışına glriştiler. İklnci a y n sonunda bu yarış oyle boyutlara ulas tı ki, sağcı Dasının bugunku durumjnu <ıncak dllimiz dekl diş bılernek. gazaba gelmek, gozunu kan bürumek, cinleri boşına toplamak, kuplere blnmek vb. sozlerle anlatabillriz. Ve bu ofke sağanaklanyla blrliKte sağcılara ozgu «kurtuluş receteleri» sunuluyor! İşte oirkaç ornek: RECETE 1. NUR RİSALELERİ "Hâlâ bır buyuK hatanın ısrarla devomı cıhetıne gıdılme belırtılerı şu ron gunlerde ışıtılır oldu, Yıne Rısaleı Nur'a ceşıtlı bohonelerİG karşı cıkma. dusman olma belırtılerı ortaya cıkmaktadır. (...' Şımdı şu tezata bakınız kı butun maiıyetıvle anorşının korşısında bır set olan eser'er. ancrşıyle mucadale edece^1? dıyenler 1978 Turkıyesınde vcsok etme gafletı ıcme duşuycrlaı Hem anarşıyle mucade'e edeceğını ona engel olacağınf sovle Hem de ona en koklu care olan eserlere karşı o! 1 .. Bu vatana şuursuziuğun veya şuurlu duşmanlıqın ıfadesınden başkc nedır. Artık bılmeyen yoktur Rısaleı Nur'un yaptığ' h'Zmeti ve bu vatana sağlaoığı faydaları. Rısaleı Nur okunöukca ve yayıtdıkca cemıyetımızde anarşı volıan en koklu bi' şekılde kopanacak. kadın a kadınlığını bılecek, kocasınn ttactkâr olacak analık vrzıfesının şuuruna vnrocaktır Genclık vatanının duşmanlanrıa yem olmaktan kurtulacak keToıne. donecektır. Çunku Rısaıeı Nur, yıkmanın, yckmanın. bozgunculuğun. menfının ızale oıırasma yegane Dır coredır Ama yarasa tabıatlıların bu nurdan rahatsız olma larını da /adırgomamak gereKtır" REOETENİN İCERİĞI gasıyla camı avlusuna veya parklara terkedıien cocukların menşeıne tedbır mahıyetınde kreşler. cocuk yuvalar kurdular. (...> Hadı, sorun bakalım şımdı bırb'nnıze Neden bu hale geldık 9 » RECETE i: SAĞDA ROMANCI C'KSA. . Ergun Goze, 2 mart gunlu TERCUMAN da bir dostunun gorusıerıni aktarıyor. Biz do Goze'run yoztsındon, «reçete» getıren bu goruşleri aktanyoruz. «Dostum M... r . geçen gun dedı kr « < ..> Sağdc buyuk bır romancı cıksa, buyuk bir roman yazılmış oisc Turkiye'nın hugunku nah dahc değışık olurdu ( . * Bugun bıı soğcı yazar gecekonduyu ele alsa. gecekonduda vaşayan 17 yoşındakı delıkanlının ve genc kızın duyguların:, jmıtlerını sıkıntılarını dıle getıi'e Türkıye'nir cehresı değışebıHroı RECETE 3: ASKERİDIR! TERCUMAN oan bir recete daha1 28 şubal gunu Raut Tamer yazıyor. «Muhaletete gors arorşık omune karşı, Ulkucu Genclık «ılaylarda olu soyısı, yuz'un uslan edıyoruz losta, duşmana / tundadır Iktıdcrc gore yuz'un Geleceğız eıbet bız geleceğız1» altındadır. İşte, yerdekı olulerı hıtabıyie mı'lı kıyam horeketını bıle değışık an'rretık metodlar başlatabılır m ı 7 (...) Turkun du la sayan ıkı ınatc^ grup sıze .. nunu ılmın bıtarof obıektıfınden Sonra da dıyalcg oyle mı"7 tahlıl edenler, Turk ınsanının « Gelın arGnızı bulalım» demaddi ve manevı yapısına mâsek, ölu sayısının ban «yuz» olna kazandıran formuiu şu şekıl duğunda fıkır bırtığıns vanrlar de tesbıt ederlet Islcmıyetten mı acabo 9 « Yan., ne yuz'un c#ce Turkluk Suuru +• Turk altında. ne VUT'LII ustunde.. Toresı, tslâmıveltpn sonro ıse Tam yuz» Bır od.m ıktıdar. bır Turkluk Suuru + Turk Toresı adım do rruhalefei atcrsa i «yuz + Islâm Ima'i ve Ahlâkı Her olu'>ye rağmen «asgarı» muşte ıkısı de eşıttır Turk Mıllıyetcılığı rekie bırleşme<, /ıne de ıc ba İşte rjun, Turk mılletının butun rış ıcın bır ışı< olacoktır, dıkfertlerını kuşatan ılâh formul, kat1 Aksı halde korkarım, bu Turk devletını her tuılu ıc ve gıdışle «asgarD'nın yerını «asdış tecavuze kurş, dırrdık ayak kerı» alacaktır ) • ta tutan sıhırlı narc, bu ıdı Bu gunku maddı v t manevı sefaleRECETE 4. tORMULLUDUR! tımız de. mılletce bL kutsal 2 mart gur.lu HERGUN'kaynağı kaybe'iıs mızaen doğde yayımlancn Sakin Oner madı m ı 7 Ve «yc,ın>> aydınlık imzalı yazıdan ve nurlu utukioıld bulusmamız susuzluğumuzj t u kutsal kay«Yarın umıdı cımasü maznaktan gıdermemıze bağlı değlı lum, zalımın ;L.'murif karşı, mı 9 » ''Bıtecek ınşal' ıiı cumle derdımız ' Goreceğ; goıeceksınız az Kaldı» mısraları ıte ısyon bay rağını kaldırabmr Turk Islâm duşmaniannır. burca zulRECETE 5: «MUSLUMANLAR TEPKİ GOSTERSIN!>Son olarak Mehmed Şevket Eygı'nin 28 şubat ve 3 mart gunlu yczıloıından alm tı yapacağu Otedeh berı devletin «şerıot»lo yonetilmesini ısteyen Eygı, Bugun adlı bir gazetc çıkarırken burada yaymıcncn yazısından «163 maaaeyı ihlal» gerekcesiyle mohkum olunca yurt dısına kaçmış, 1974'de cıkan af yasasmdan sonra Turkiye'ye donunce bır sure şerıatçı haftaiıi Buyuk Gaze te'yi cıkarmiitı:. Birkaç gun dur de SABAH'to gunluk yazılar yazmaktacıt «Para babu'ar. şımüıye kadar komunıst gr.zetelere, boişevık muharırleıe kızı. derneklere mılyarlar veraner Şımdı o paralar saatlı bombc, dınamıt lokumu, tahr'p kclıb' şeklınde gafıılerın tepelenne ınmeğe hazırlanıyor. Sotouıcı kapıtalıst burıuvalara lâtıtokum ıkram edecek değıller c!... (...> Turkıye hızla bırucururrü doğru yuvorlanıyor Coğu pıitı, azı kaldı. Bır kac seneye vormaz dananın kuyruğu kopaı Omu olan gorur. Mılletın dırım ımanmı darbelemek neynış anlasınlar» Ve Eygı'nın C mart gunlu yazısından. «Kadınlar ocnpp sccılıyor, ıckı her yere yayılıyor kumor ve pıyango umumilesıyor fuhuş ve zına coğalıyor, genclık şeks manyağı olarok yetıştırılıyor, ahlâk ve fazılet günde bın kere boğazlanıyor Gercekten ıcin sızlayıp da uzulnıüyo1 musun bunlora 9 Komürızm unıversıtelerden sonra lıseıere de sıcradı. Yuzlerce İİS9 bolşevık karar gâhı halıne gelo Dındar talebeler dayak vı/oı. hakaret ışıtıyorlar Bu ha'e kederlenıp üzul mjyor m'jsun? IVlıyonlarca müs luman her gecs Deccal Kutulannın karşısma geçtp Şerlatın yasaklondığı manzaralan vicdan ları sızlamadan seyı edip zeiirlenıyor, UzuİTiuyoı musun buna? (...) Ey muslümon! Söyle bana bütün bunlo> öo nlcin bir t«pki yotsun?» nson, en gelism:s yarotık olduğuno gore, onu yonetmek kuşkusuz en guc bir uğraşıdır. Ozellıkle, uzay çağının yaşondığı 20. yuzyılın son yarısında, her gun buyuk bir hızla değişen sosyal ve ekonomık koşulların oluşturdugu yenilenen ortamtarda, donmuş, eski yasa ve kuralların sınırlorı içinde kalarak insanları yonetmek gıderek olanoksızlaşmaktadır. «Yoneticinin yasası yoktur» ozdeyışı, belki bıraz da bu gerekçelere dayanmaktaaır. Bu nedenıe, yonetici, bir yonu ile, klasik kurolları yırtabılme nıtelığınde olmak zorundadır. «Yasalar izin vermiyor, ya da yetersız kalıyor» gerekçesıyle, yonettıği halkın yararına olan gırışimlerda bulunmaktan cekinen kişi, belki durust bir insan, yasalara saygılı, bir vatandaştır. Ama, hiç brr zaman usto bir yonetlci değıldır. Yonetıcı ancak, genel kurallar Içınde kalmak koşulu ile çok akışkan (seyyal) davranmalı, yonettıği toplumun yararına olduğu surece, tuzuk ve yonetmelık gibı dar kalıplar arasında kişiliğini yitırmemelidır. Gercekten, 30 yıüık meslek yaşamımızda, kaymaxam ve beledıye baskanı gibi bircok yöneticilerı yargıladık. Bir yoneticinin dava konusu eylemı bıcımsel olarak yasalara aykırı olmasına karşın, o eylemın sonucu salt halk yararına olduğu hallerde, o yonetıciyı, adalet kavramı ile bağdaştıramadıgımızdan, mahkum etmek oianagını bulamadık. Sanırım adalet tarıhınde de boyle bır mahkumiyet kararı yoktur. I * KÖTÜ BİR ŞÖHRET... Devaluasyon olayının bır baska yonu de gectiğimlz hafta tartışma konusu oldu. Turk sıyasal yaşamında devaluasyonlar hayli kotu bır sohrete sahiptı. Uç siyasal parti, başvurdukları buyuk oranlı devaluasyonlardan sonra siyasal iktidara veda etmek zorunda kalmışlardı. 1950. 1360 ve 1971 yıllarrnda meydana gelen siyasal dönusumler. uç buyuk devaluasyonu ızleyen yıllarda gerçekleşmişti. Cumhurıyet tahhimizın dorduncu buyuk devaluasyonu da Ecevlt HuSumelme nasıp oldu Acaba aynı akıbete o da uğrayocak mıydı? Bunu one suren gozlemcilere rastlanmadı değil Ancak geneilıkle egemen olan kanı, koşulların hayli değişık olduğu ve Ecevit Hukumetinin gıderek siyasal iktidara yerleşecegı yolunda i d ı . KISIR DÖNGÜYÜ KIRMAK... Ancak bunun yerıne geunlmesı gereken kosulları vardı. O da, orneğin, bugune dek halk yıgınlarının yaşamını agırlaştıran enflasyon • devaluasyon kısır dongusunün kırılmasından geçiyordu bır bakıma Gecmışın ve bugunun deneyımlerinden cıkarılacak dersienn ısığında bır daha aynı tuzaklara dusmemek ıçın koklu donuşumlerı gercekleştirmek zorundaydı Ecevit Hukumeti Gunumuzde dovlz darbogazını aşmak, yalnızca bır sure ıcın soluk almak anlamına gelecek, amc bu. ekonomık darbogazı geçmek icin yeterli olmayacoktı. Ecevit Hukumeti de alınmış olan »zorunlui ekonomik onlemlerın ozellıkle devaluasyon sevımsızliğının farkındaydı. Vergılerı de kapsayan ve kitlelerin yaşam koşullarını bır olcude olsun rahatlatabilecek onlemler paketının hazırla"makta olduğunu Başbakan Ecevit, cuma günu duzenledigi basın toplantısında açıkladı. Demek oluyor ki, yonetıcı, genel yonu ile uygar yurekli atılımcı olmalıdır. Salt anlamıyle olmasa da. kullanmakta sakinco gormediğimiz bır deyimle, biraz cdengesiz» davrarışlı olabılmelıdir. Ozetlersek, yönetici, «buziar cozulmeden» yaptıklarının hesabını, buziar çozuldukten sonra verebilmenın gonul rahatlıgı içinde bulunmahdır. Bu huzur Ise ancak, yonetilenierin sevgı ve saygısının kazanılması oranındo sağlanabilır. Ustelik bizim gibi, çoğunlugu yoksul ve ezilmış ınsanlardan oluşan toplumlarda bu huzuru sağlamak daha kolaydır da.. Bu nedenle yonetıcı, vatandas Ahmet'ten gelen ve kışısel bir Iş gibi gorunen bazı ısteklerı, tum gunluk ışleri savsamak karşılığı da olsa, dogrudan ve eylemlı olarak ızlemell ve sonuca bağlamalıdır Boyle bır tutum aslında sadece vatandas Ahmet'in sorununu cozumlemek demek degildir. Yoneticinin seçeceğı oioylara gore, boyle bır davranış içinde bulunması onun, halkın yanında olduğunu gostermesi, vatandaşın guvencesı olduğunu kanıUaması bakımından onemlidlr. Bir bakıma insanları sevmenln simgesıdir de.. Bu kanımızı yaşantımızdan bır ornekle somutloştırmak yerlnde olur sanırım. Geçmiş yıllorda hokim olarak gorev yapttğım bır ılçede, kız kaçırmaktan sonık bir gencı yargıhycrduk Aslında kız is'.eği ile kaçmıştı Ne var ki, 18 yasmdan kucuk olduğu ve evlenmelerıne kız babasının iznı bulunmadıgı ıcın yasalara gore gencın mahkum edılmesi zorunlu idı. Davanın goruldugu sıralarda b;r gun, ücenın belediye başkanı, bızden bu davada sanıga yardımcı olmamız dıleğmde bulundu. Boyle bir dilek karsısında bır an alındtk ve «Sen bır Belediye başkanısın, ancak beldenın yonetimıyle gorevlısln, yargı gorevı konusunda dılek, ya da uyarıdo bulunman yosalara gore suçtur» biciminde bır yanıt vermeyı tasarlodık. Başkan, belki yuz cizgılerımizden anlomıs oiacak, biz bu yanıtı vermeden icımızden gecenleri okumuscasına «ozlerini surdurdu ve nomo» diye ekledi «Ben belediye baskanıyım. hem de yerlı halktan bir baskan Belde halkının her an içinde ve yanındayım Onlar. tum sorun ve dertlerini dogrudan bana iletırler, benim bu konuda ystkim yok gerekcesiyle uzanan ellerı, bağlanan umutları bostugo bırakamam. İlgllenmeyi zorunlu sayarım kendım ıcın. Sizden taraflı karar vermenizi ıstemıyorum Scdece tarafların evlenmelerinı sağlamak içln yosal yetkllerınizı kullanmanızı, ya da yasol sınırlar içinde kalmak kosulu ile başka bir cdzum yolu bulmanızı diliyorum.» Anlamıno gelen dilekte bulunmuştu. Bu belediye boskanınm. kımsesiz yaşlılar için birkaç gençle birlikte ormanda odun toplodığına, ambulans şoforluğü yaptığına da tanık olmuştuk. Kuşkusuz bu gibi eylemler bir yönetici ıcin ayrıntı sayılabılecek davranışlardır. Ve uzaktan, ya da yakındon belediye boskanlıgı gorevıyle ilgili değildir Ama bu tutumu ile belde halkının gonlunde, anılan baskan, taht kurmasını bilmlştir. Insancı! tutumlu yonetlci gereksinmesını, 12 mart faşizmiyle MC donemlerı dahc çok duyurdu. TELEFON DEĞİSİkLİĞİ Eczacıbaşı Seramik Fabrikalan A.S. DISTA İSPANYA'DAN.. Başbakan Adolfo Suarez'ın hukumettekı bes bakanı birden degistırmesi kımı sol cevrelerde sermaye sınıtına verılmış bir odun olorak degerlendırıldı Hukumetın ekonomik işlere gorevli bakanlıklarında yapılan değisikliklerle yonetımin bır parça daha sağa kaydıgı one suruldu Hukumet içındeki anlasmazlığın cıkıs noktası su oldu: Başbakan Suorez. gectıgımız yoz. merkezci Demokratik Birlık Partisı ile muhalefettekı Sosyalıst Işci Partısi ve Komunıst Portısı ve dıger kucuk partılerle îzlenecek ekonomik ve sosyal poiıtıka konusunda bazı uzlosmalaro varmıştı. Sermaye cevrelenne gore, ızlenen politika, bıraz tazla «radtkal» cizgiler taşıyordu. Baskılar sonucu hukumettekı beş bakan degistırildi ve Başbakan adına oçıkloma yapan sozcu. son kabine değısıklığiyle «polıtıkanın bıraz daha merkeze cekıldığı»ni belırtti.. fabrıka telefonları * Bu^ünden Itibaren 535155 (5 hat) olarak değışmıştır. ÇACOAŞ YAYINLARI Ç/KTJ StVKET 6EDİK0GLÜ Hem Nurcuiuğı hem AP'yı savunan VEN> ASYA'nın aynı sayısındaiM Veysel Akpınar 'mzosıyla yer alan bir yazıda ise yukarıdakl reçetenin Içeriğını aydınlığa kavuşturan birtakım goruşler yer alıyor: «Bır tanhte camılerı hanga* ezanı Turkce yaptılar bir tar h te mılletın butun manevl değerierı ustünde corlıston tepındıler, Mıllı kıyofetı «ocü» sayıp, mıllı musıkıyı cmborgoladılar. Mıllı Eğıtım. tenıelınden kopararak goyrı mıllı unsurları hakım hale getırd'ler. llericılık Devrimcılık ve acha bılmeyız necılık adına kuts. aıle muessesesıni yerle o ı r ettıler. Anoyı ırgat gıbı cohşmok uzsre sokağa fırlottılar, fiort denen rezaloti meşrulaştırtp «Pıç» dam Kemalist Eğitim İlkeleri, Dygulamalar M YllUK CUMHUBI*£' OONEMI CGlTIMININ 1»M tH> HE CACOASLASMANIN NASIl »OZLASIIR»., OlClNl IBRETU GORECEKS4N& DİLKUR İNGİLİZCE MART DÖNEMİ KURSLARI BUGÜN BAŞLIYOR a ^ArtlTAŞ ÜNJYERSİTEYE HAZIRLAMA dia FITATI 30 URA ; Ördu cad. 288 3 Akşaray iştanbul T«! oo •)•) Jkv28 7â 35 22 88 2 K lArobus. 227) 5043 e adresif ÇAĞDAŞ VAY1NLARI Cafalogiu, Türkocag. cad N » 39 41 İstanbut v «DİLKURj "Ingılızce oğretımındc uzmanlık ' Hıçbiryerde jubemiz >oktur Taksım, \ydede Cad No:9 45 21 8249 89 29 J S0M <A|ons 70 • 110)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear