Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
DORT CUMHUBİYET 28 ABALZK 18 Politika ve ötesi.. Ağıt Yakmıyor5 Siyaset Yapıyoruz Mehmed KEMAL ylor Sneesinden başlomrşlardı. «Bu hukümet gidlcldir, gitmezsa vıkacağız. .» dlyorlardı. Ama partomentodaki oy oranıno bakıyorduk, nastl vıkoeaklarını blr îürlü anlıyamr/orduk. Kahramanmaraş oloylarından sonra rtükümetl nosıl yıkacoklon iyice anlasıldı. Hükümetl yıkmanın yöntemi pariamentoda konuşmak değll, doğu kentlerimlzde isyon çıkantKik demekmlş, g«ç anladık. Daha teşhisl başında koyarafc ontayonlcrımız vordı da, onların anfcttıklarına kufak veren yoktu. Bundon blrfcaç oy önee, raslantı olarak, eskl bir Içistert bokonı II» Ankoro uçağında yolculuk etmlstlk. Sozümüz kanlı olaylar ustüne idi. Ben, «Hergün blr, Iki klsinln ölm*si bu hükümeti gotürmez, koynoklonno Iniyorlor.» demiştlrr da, eski Bokon gülmüştu. «Peki, günde 50 60 klş; ölürse ce bu hükümet gltmez mi?> diye sormuştu. «50 60 kişi mi?» «Evet,» «Bunu yopocak örgutlü oüc yoktur.» «Vor mı yok mu bflemem. Sen uzerlrtde blraz döşün bakalım.» O günlerde dehşete düsmüş, bunu blrkoc arkodoftmo anlatmıştım. Ontar da, «Sallıyor ecki bokan, boyle seyler olmaz.» demislerdi. İşte oldu. Daha da olur Bu ülke cok seylere gebedlr. Gebe olduğu da lcinden, dışından, kornının şlsme»(nd«n bellldir. Daho ne diyelim. Blr ülkenfn larihl vardır. Torlhinin lclnde d«, n« kadar Inkar etseni*. bazı sosyal biriklntiler bulunur. Alolım sunnî • alevi meselesinf... Bu tir tarihsel olgu mudur? Tarihin Içinde olduğu gibl, yaşamın icmde d« kendini koruyor mu? Üstüne bir beton dökecekciniz ve «Yok böyle blr olgu.» diyeceksiniz. Ama polltlkacı böyle detnez, betonu koldırır, giinün birinde bunu kuilanır. Alevi yok, sunni yok diye, blr olounun üstüne beton dök... Sağcı solcu yoktur diye akımlann ustüne beton dök... Etnik gruplar yoktur diye üstüne beton dök... Sonra bımlor, vlrkln politlkacılor tarafından günün birinde araç olarak kullonıldığındo cNe oluyor?» diye »cşır. İşte bu olmaz. Hep söyledik. Atatürk, Ulusal Kurtuluş savoşını boşlotırken bakın Büyiik Nutuk'a, doğu aşiret beyterinden, Alevilerden yorarlanmıştır. Sonra biz bu oîguların üstüne beton dokmjşüz, yok »aymısız. Şimdi bu bölünmeleri hangi politikacılor araç olarak kulfonıyorJor? Paho da kulfanacaklar. «Bölucülük v o r . » derken bilincll olcrak amaçladıkları buydu. Koç kez demediler. sonuncucu Maraş'tır. Sonuncusu da değil, en kanlı gibı görünenl Maroç tır. ABDÜLCANBAZ  Daha kanlısı da olabilir. Çiinkü bu olguyu polittka arocı olarafc kullonıyorlor, kullonacaklar. Amerlka'do nosıl zenciler blr partrye oy verirler, ötekine vermezler. Bizde de »ünniler oldum okı•ı blr partfye oy verirler, öteklne az verirler. Alevller bir partiye tümden oylorıni verirler, öteklne hiç vermezler. Polltlkocı bunu bifmez ml, billr. Bununfa oynamaz mı, oynar. Bunu yok saycbllir mislnlz, sayamazsınız. Öyleyse, pofltikocıloro do mezhep oynlrklarına do, olaylara da gercokci gözle bakacaksınız ! Eoevrt, her s«y denrokrosUJtipdft.'^tM' istlyp». İstesin, soygı duyarız oma karsıtlarmın demokrosi isteklerl HuilarHMrjdfı areÇlöfEcevit'ln ki glbı" mr?"Hayır dejil, dnlor mezhep kışkırtması yopıyorkır. Sadece kıskırtma da değil, katliam yapıyorlor. O zaman soyut, duygusal demokrasi özlemf sökmez. Bastırırsın oloylorın ycratıcılarını, bostırırsın oloykırı, onrtan tonro soyut ve duygusol demokraein« devam ederein. Arabayı üstüne «uren odama, .Bak yesll yamyor, sıra benim...» desen ne cıkar... İktidara gelenler kırmııı plakalı arabadan inip sokakta yürümüyorlar kf böyle bir yaşam var bılsinler... Ecevit'e hükümet verdiler. Iktidar değil .. Ecevit Iktldor olocak idiyse 11 oy tunun icin yster de artardı bile. . Cünkü devleti ele geçirmisler, iktidan vermlyeceklertni daha Ecevit in geldiğinde bildirmişlerdi. Hep hükümet yıkmodan söz etmiyorlar mı? Bu hükümet cekilsln, dedikteri bu değil mi? Hükümet de cekilmiyor. Öyıeyse bunlcrı yapocoklcr. Bunu ycpılınca değil, yopıimoaan önce görmelidir. Hovocı İçişleri Bakanı gorcekten hovalardo ucuyor. Ayoklarını yerr hfc basmarms ki. . Ne bilir polisi. ne bilir bekciyi... Hlç korokolluk olmus mu hayatında? Hic bir meyhane dönüşü şanlı Türk zabftasının eline düsmuş mü? Havada ucaıicen, «fuz 4* değil, lüplng ucuyor... Şlmdl karsıtlan careler örteriyorlor. Kantı ctrtoyetlerl tezgahlarken ri9 diyoıiar? Bu hükümet gltsin yerlne AP nin azınlık hükümeti kurulson... Bu masum önerl dahl hiç bir şey söyiemiyor mu? Sıkıyönetlm diyorlar, gözdağı veriyoriar. Kaynoklaina miyoruz derken belki sıkıvönetim gerekmlyordu. Ama Bu CHP kendl tarlhs«ı atışkanlıktanna da sahip cıkmıyor, biz onımsatalım. Esidden blr oöamm üstünde bir solcu blldirl bulunsa, yüzlerce solcuyu tutuktarlardı. Rugün sağcının üstunde silah çıkıyor, bunu örgütten aldığını söylüyor, örgütün odını haber veriyor, kimseye elleşmiyorlar. Hadi kanlı Maroş oloylorı da bir örgütlü iş değil ml, ne dersiniz? Komutu veren •Jlnl, kolunu sollayarak dolaşıyor. Hafk Partlsl kendi siyasal tarlh alışkanlıklarına sahip cıkmıyor, ber ne aiyeylm. Eskiden bunu koteranlar su generaldi, bu tarihsel C'şiydi, biz öyle deqllf? diyecekler. öyie değ'llerM ele gecen tarihsel fırsoîı yltlrmeye hokları var mı? Ölüler İcin oğıt yakılmıyor, slyoset yapılıyer. Yemlyeninkinı yerler. giymlyeninkini glyerler, Tarih, ele geçen tarihsel fırsatları kultonmotını bllenlerintfir. «Maraş'a gitmenizi tavslye el mcm. Durum cok karışık. Yollarda sllahiı odamlar doloşıyor. Gitmeseniz cok lyi olur. Ama ille gideceğiz dlyoraanıt, <iz blllrslnlz. Biz kendimlrln güvenllğinl »oğlomakto guçlük çeklyoruz.» Kahramanmoraş'a 1820 kilometre uzaklıkta bulunan Türkoğlu ilcesindeki Jandortna Karokolu yetkililerinden biri böyle söylüyordu. 24 aralık pazor günü. Saat sobahın sekizi. Türkoğlu'nda doloşıycruz. Holk tedirgin. Herkesln gözünde kuşku ve korku okunuyor. Bir polis memurunun Kahramanmaraş'a ginscefllnl öğreniyoruz. Bir yakınının yaşayıp yaşamadığını öğrenmek isteyen şoför, polis memuru ön koltuklarda, biz orkada, Murat arabayla yolo cıkıyoruz. Kento giden yollardo bir tek arac görülmüyor. Ekmeksiz ka lan kent icin Türkoğlu'ndan ek mek toplamaya gelen bir a$ke ri pikap yanımızdan gecıyor. Bir londarma kordonu: «Ne yapmayo gldiyorsunuz?» diyorlor. Gazeteci olduğumuzu söylüyoruz. Hepsi tedirgin. Bir başcavuş «gltmesenfz fyl olur» diyor. Yola devam ediyoruz. 23 kilometre ötede, Aksu köprüsü 3040 kadar sağcı tarofındon kesilmlş. Ellerir» de sopolor, palalar görüluyor. • * r kısmmın da etl*f> vetıtnua, Bu ceplerde de silah oldugunu 'itgfernin^Mtnek zor degil. Hic ko nuşmuyorlar. Arabayı durdurduktan sonra etrafımızı sardılor. Dikkatle bizlere ve özellıkle polise bakıyorlar. Polisin gercek polis olup olmadığını onlamok Istiyorlar. Sonra, yavaşca arabanın önündekl iki kişi. kenara cekiliyor. Biz de hareket ediyoruz. Yovaşca... Kente kadar karayo'u gene bomboş. Kahromanmaroş'to, beşer onar gruplar. ellerinde sopaları ve kılıclarıyla dolaşıyorlar ya da bir kösede bekli yorlar. Yüzler gergln. Bazılarında, bir boşalmışlığın, desarjın izleri, ilkel bir ka rarlılrk görüluyor. Arabada cok oz konuşuyoruz. Arobayı yavoş yovos, dikkotia viloyet blnasına doğru suruyor şöför. MARAŞİN 4 GÜNÜ Selim YALÇINEB Tümüyle Alevîler ya da Sünnîlerin oturduğu mahalleler kendi güvenliklerini kendıleri sağladılar. Bazı siviller, yolda yatan cesetleri göstererek, «Biz öldürdük bunları, leşleri. Hepsini temizleyeceğiz» diyorlardı. Bir subay: "Savaşta bile V olmaz bu! Yazıklar olsun! Vilayetteylz. 45 zırhlı arac binanın cevresinds yeralmış. 5060 kadar osker bekliyor. Her yerden silah seslerl, tahrip kalıplarının tok gümbürtüsü geliyor. Sonra bir otomatik silah taraması, bağırışlar. co Ğırışlar. Vilayette herkes tedirgin. Kimse ne olacoğım bilmiyor. bir sonra ki dakikanın ne ler getlreceğini kestiremiyor. icişleri Bakanı, Vali, 2. Ordu Komutam. Jandarmo Genel Komutonı ve diğer yetkililer, istihborat gorevlileri sürekli vi lcyetln bir küçük odasında top lontı holindeler. Asker karorsız. Bazt subaylar. oloylorı önle mek İcin kesin emirler almadıklorını söylüyorlar. «BAKANtN KELLESİ» Herkes birbirinin yüzüne ba kıyor. Vllayetin blr odosı. gaze tecilftr» ovnlmış. Bizden önce Kahramanramaraş'a gelen biriki gazetaci. ve kentin yerel muhabirleri gazetelerine, büro larına haber gecmeye colışıyoriar. Gozetecilerin, kendl güvenllklerini düşünecek zamanlorı yok. Vilayet binosında cok oz sayıda memur var. Tatil günü olmosı nedenlyle kim se yok deniliyor. Olayların da etkisi buyük kuşkusuz. Koştur malor: «Blzim hanımta cocuktarı nereye alalım?». Gazoteye telefon ederken. büyuk bir ka labalığın ellerinde sopalor ve tüfekler, taboncalarla vilayete doğru geldiğini söylüyorlar. Telefonla bu durumu da iletiyo rum. Artık kulakiarın ahşmaya başladığı sürekli silah sesleri, patlamolar birden yoğunloşı yor. Sağcı topluluk. «İçişlerl Ba kam'nın kelle«inl Isteriz!» sloganlarıyla vilayet binosına 50 60 metre yaklaştı. Generaller pencerelerde, saldırganları seyrediyorlar. Askerler havoya ateş octılar. Kalabalık doğılmadı. Tam tersine, doha kororlı bir bicimde yürüyorlar, sopalannı, tüfeklerini sallayorok. Askerterde bir hareketsizlik başladı. izleyenlere Sünnilerin coğunlukto olduğu mahaüelerinde oturan tek tük alevi aileletinin imha edildiği haber verifiyor. Nıtekim bu haberler. ölüler toplonmayo boşlondıkton sonra kesinlık kazanıyor. Tümüyle alevüerin ya da sünnilerin, bir bcşka ayrımla, «Türkce konuşan» ve «Türkce'den başka bir dil de konuşan» yurttaşların top luca, bırarada oturdukları mahallelerde pek katliam yok. Buraları nispeten güvenlikli. Da ha doğrusu bu mahoüeler. ken dı güvenliklerini kendileri, «saj lamış» durumdalar. Catışmalar, kent merkezindeki alevi konut ları ve işyerleri ile sünni mohallelerinde oturan seyrek als viler arasında daha cok. Boşaltılmış olan alevi evleri ve dükkânları da yakılıp yıkılıyor. Süah sesleri dinmiyor. Kulak veriyoruz: İnce, tiz silah sesleri; tabancalar. Bunlorı scldır ganlar kullanıyor. Tahrip kalıplarının tok sesi; bunlan da saldırganlar kullanıyor. Cok sesli. seri silahlar; askerler «uyon» otışlorı yapıyorlar. Dikkatle sokaklan dolaşmaya calışıyoruz. Bazı siviller, yol da yatan cesetleri gösteriyorlor «Bfz öldürdük bunları, lef lerl. Hepsini temlzleyeceğiz.» Biraz ilerde, kösede 1 15 kişilik saldırgan grup, başarında, yüzü kapuşon ve kaşkola gizlenmiş bir kişi var: «Şurayı» diyor. cŞurayı da yakın» gözü dönmuş klşiler, ellerinde ki gaz ve benzin bidonlannı *>oşaltıyor!ar. Kıbrlt. Alevl«r. Fazlg kalmıyoruz sokakta. Blr gazeteci arkadaşımız, saldırganlardan blrisinin, «Daha cok keseceğiz bunları» dediğini söy lüyor. Giremediğimlz yollorda cesetlerln. ya do yaralılarm yattıkları görüluyor. Bunları kaldırmaya giden oskerl birliklere, ambulanslara ateş ocılıyor. Bir subay, «Savaşta bile olmaz bu» diyor. «Savaşta bile bazı kurallar vardır. Yaralılar hastaneye kaldırılırken, en kan lı düşmanlar bile ateş etmezler. Ne blçim Is bu? Yazıklar olsun.» Türkiye'ye düşman olanlann yarattıkları tablonun bir bö!ümü bu. Ölüm haberlerl gelmeye devam edlyor... YARIN. Blr kurmov atbcym görüşlerl GÜVENÜK 4 GÜNÜN SONUNDA İLK KEZ SAĞLANIYOR.. (Fotoğraf: Cumhurfyet) saatler kadar uzun gelen bir kac saniye sonra, seri ateş boş ladı. Topluluk dağıldı. Ayoklanndan yaorlondıkları belirtilen birkac kişi yerde. Hemen hostaneye kaldırıldılar. VİLAYET DOLUYOR Kent. bolünmüş durumdo. Ale vilerin oturduğu mahallelere sü rekli saldırılar düzenlendiği bildiriliyor ve yoksul alevi köylüle ri. emekcileri, olleleriyle, colukcocuk vilayete gelmeye baş ladılar. Ağlayanlar, bağıranlar.. Çocuklorını orayon anneler. öf keden sesleri cıkmayon, cıka mayon babolar, yaşlılar vilayet koridorlarını doldurdular. Kitle katliamının başladığı söylendU M.T.A. Enstitüsüne Eleman Alınacaktır: . îvîadeni eşya kolunda ' Bolu'da faaliyete geçmiş bulunan bir fabrika için FABRİKA MÜDÜRÜ ARANIYOR • 3545 yaçlannda • iy; îngilisce bilen • madeni eşya sanayii da'mda yönetici olarak er. az 5 y:l tecrübeli îv^lKÎITE YÜKSEK MÜHEIinîSÎ veya 2vîAÎCÎ:,'r: I.rÜHEMDİS! isenis, Öcç^eçnıişinisi içeren moktubunusa bir fcto<jraf;riisı da ekleyerek adresino lütfer. gecikmeden başvurmarıis: bekleris. Ücret faslasıyla tatminkârdır. Başvurusus gisli tutulacaktır. Maden Tetkik ve Arama Enstitüsüne Personel ve Sınav Yönetmeliğl gereöjnce yeterllk ve yarışma sınavına tabl tutularak Maden Mühendisi, Maden Yüksek Mühendisı ve Laborant alınacaktır. 1 Adaykjrın 657/1897 sayılı yasanın 48. moddeslnde sözü edilen şartlara harz olmakırı ve mecburi hizmetle yükumlü bulunmamaları gerekmektedir. 2 Sınava glrmek isteyen adayların aşağıdakl belgeleri en gec 15 Ocak 1979 Pozartesl gunü, mesal saatl bitimine kadar, Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü Personel Dairesl Başkanlığı adresine bizzat getirmelerl yoda en gec bu tarihte Enstitüye ulaşocak şekilde posta İle göndermelerl zorunludur. Postada vaki olacak gecikmeler nozarı dikkate almmayacakttr. o) Dilekce, b) öğrenim belgeslnin aslı veya Noterden tasdikli örneğl. c) Nüfus cüzdanı veya tasdikli örneği. (Aakerlik durumu işlenmiş olacoktır.) d) Savcılıktan olınmış lyi hal kâğıdı, e) ikl adet fotoğraf. f) Adayların kendl el yazısı İle yazdığı Az gecmişl. 3 Yazılı ve Sözlu sınavlar, Maden Tetkik ve Arama Enstitusu'nün Ankara = InönO Burvan'ndakl Merkez Binalarında yapılacaktır. Sınavlara katılacak adaylara harcırah v.»r nam altında herhangi bir ucret ödenmiyecektir. 4 Yazılı sınavı başoranlar, sözlü tınavo tobl tutulocoklordır. Sözlü sınav tarfhlerl aynca blldirilecektir. 5 Alınacak elemanların nitolikleri, kad ro ünvanı, sayısı, yazılı sınov gün ve soatlari oşoflıda bellrtilmlştir. 0 N V A N I : Maden Müh. Maden Yuk. Müh. (Alınacak elemanlar Sonda) ve Galerl calışmalarındo. plan ve programlama calışmalannda, Maden Fizibilite calışmolarında, makina ikmal işlerinde görevlendirileceklerdir. Sınavı kazananların bu konulardakl tercihleri topiam puanları ve tercih sıraları gözetllerek yerine getirilecektir. Sonda| ve Galerl işlerinde Ocak Amlri olarak calışacakların en az 5 yıl gdleri. kuyu gibl hafriyat İşlerinde calışmış olmaları gerekmektedir. Maden Fizibilite colışmolorında görev alacak elemankırın Işletme tecrubesine sahip olmaları, makine İkmal işlerinde görev alacak elemonlarm lyi derecede ingilizce bilmelerl gerekmektedir.) 0 N V A N I 1 Laborant (Adayların Ortaokul mezunu, erkek" olması 25 ya$ını gecmemiş ve askerliğini yapmış olması şarttır. En az 1 yıl süreyle bir Kimya veya Biyokimya Laborotuvarındo Laborant olarak calısmış olduklarını belaelemelerl aerekmektedir.) Adedl: Sınav Günu ve Saatl: 20 17 Ocak 1979 . Saat : 14.00 İLÂN İSTANBUL 14. ASÜYE HUKUK HAKİMLÎĞİNDEN 878/723 "Fabrika Müdürü, P.K. 451 Şişli Istanbul Davacı Vecihi Eröge vekill tarafından davalılar Eli Emma vs.. aleyhlerine açılan tescil davasında: Davalılardan Andriya Mericin'in AteşbÖcegi Sokok No: 2J2 D. 13 Kurtuluş adresine gönderilen tebligat bila tebliğ iade olunmuş, zabtta araştırması ile de yeni adresinin tesbiti mumkün olamadığından bu Kerre dava dilekçesinin ilanen tebliğine ve yargılamanın 26.2.1979 gıinü saat 9.30'a bırakılmasma karar verilmiştlr. Karar geregînce duruşma günüade bizzat har zır bulunmanız veya kendinizi kanuni bir vekil jle temsil ettirmeniz. aksi takdirde hakiınızda gıyap karan çıkarılacağı hususu dava dilekçesinin tebliği yerine kaim olmak üzere 1 ay müddetle ilanen tebliğ olunur. 25.12.1978 (Manojans: 2780) 16459 DUYURU GÜL GÜLYAĞI VE YAĞLI TOHUMLAR TARIM SATIŞ KOOPERATİFLERt BİRLİĞİNDEN (GÜLBİRLİK) 7.200 saot yılda, 27.500 ton ayclceğl, 20.500 ton haşhaş tohumu l$ley«csk koposltede, ayciceğinden % 4344 haşhoştan % 4849 verimll yağ etde edecek bir fabrika kurulacaktır. Süre ilk duyuru tarihlnden itibaren blr aydır. İstekli şahıs ve firmalar çartnarreleıi Birllğimizden temin edebillrler. Birliğimiz 2490 sayılı ihale yasasınoj bağlı değlldir. ADRES: GÜLBİRLİK ISPARTA (Cicek Reklfim: 886) 16477 Adedl: Sınav Günü ve Saatl: 10 19 Ocak 1979 Saat : 14.00 HEDEF, DLV RİR DENİZ GÜCÜ! TÜRK DONANMA VAKFINA YAPACAĞINIZ YARDIMLARLA BU HEDEFE ÜLAŞABtLÎRİZ. (Basın: 30552) 16469