Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
î Ki entie*"?. =on iki yjz/ıhn on önerr.îi oic'jiarından bırısidir. leknolcjık gsiışmsıer, üretim Dicımi ve i::şKiierındeki değişme.;?., büyük miktarna nufusun tüm ülkelerde «toproktart kopması» olayını ortcya cıkarmışîır. Böylece doğan nüfus hareketieri, kentieşme olgusunu yaratmıştır. Kentlenn nuîusu ve scyısı giderek artnvştır. GelişmjŞ Ba'j uikeiennds bu sürec 19 vüzyıJda 8n hızlı dönemini ysşarnıştır. Gelışmekte olan ülkelerde ve bu aroda Turkıye'de ıse bu eurec. özeliikla Ikinci Dünya Savaşından sonra hız kozanmıştır. K GÖRİŞLER tındo» o'du^u sonudina vflrıîmaSctodır. V durumdan ve düzeruen hoşnut olmarru ve değ.şiküklerin yapMmasından yana olma eğiiım! gücl»nmektedlr. «Kentt9 kalış sureslı ve «gellr düzeyl» ile bağlantılı olarok ortaya cıkan «görell refah» ve tgöreli yoksunluk» oşamaiorında gözlenen bu ıki eğilim, kişinln ceşitli konulardokj tavır ve davranışiarının hiçimienmssinda ve ozellikie eiyasl tercihierır.in oluşmasında oneaili bir roi oynamaktadır. (*) 'Kentleşme,, Dedikleri Dr. S. Kemal KARTAL TODAİE Ööretlm Üyeal tndır. Varolon eğllimlerin surmesi durumunda, bu oranın 1990'larda yuzde 70'e yukselecegı söyienebmr. Turkiye'de kentsel nüfusun ortmasını sağlayan ternel öğe, knsal alanlardan kentiere olan göctur. Kentleşmenin hızlandıgı 1950'lerden bu yona buyuk bir nüfus kitlesi eskiden oturüuğu yerlerden ayrılarak kentiere yerleşmiştir. Yalnızca 1961 1972 tarihleri arasında kalan 11 yı'da 6 milyon nüfus kenilere göç e;mişt:r. Gelecek 1520 yıl içinde giderek artan mık'arda kırsat nufus kentlere göc edecektir. Böylece, başka etkılen dikkote aimmodığı durumda bile yalmzca üike nufusunun önemli bir boiümünu barındırmalan nedeniyls kerulerin toplumsol yaşamımızdaki önemi giderek artacaktır. Miktanmn ortması yanında, ksntsel nüfusun yopısı ve özeliikleri de göcler nedeniyle sürekli değışmektedir. Göc edenler, kentsel nüfusun önemli bir bolümünü oluşturur dbrurna gelmektedır. Köyierden goç edenlerin, kentleşrrıe süreci icinde, ceşitli konulardakı tcvır ve davranışları değişmektedir. Köy köken!/ ker>tse! n'jfusun ceşıtiı konulorda lavır ve dovranışlarındaki bu değişme, Tuıkiye'da toplumsal değişmeyi önemli bcimda etkıleme gücüne sahip gc r ünmektedir. lumsol zengıni'kierin üro?:ml ve böluşömö I f v nusundaki bilgılsrı aı ;r,io'<nrj.r. Kentte kn.ış süresi uzadıkca, bilgi duze/ı de' fıer konuda yüksslrr,ek:cd;r. Topiunı ıçinciekı yenni aaha soğlıklı b r bicimde görebılmekte ve degerlendı:ebiim°! îedir. Bu surecîe, ılk aşoT.cda, «göreli refci ve aoha iierı bir aşcmada İS9 «göreli yok; :ı:k» kovramına uygun davramşiar gostermc.'isciır. Kente gocün ilk yıllarında. kişi, kentte ;cınde bulunduğu koşuüarı ve yararlandığı oianakiarı. gecmışie iköyde) icinde bulunduğu koşullaria ve olancklaria korşıfaştırmaktadır. Bu karşılaştınrads, kcıtteki koşuliarın ve olanckların koydekılerci«r. gorelı olarak üstün o'duğu sonucuna varmcktacır (Goreli Refah). Bu da, varolan rijrumdan ve duzenden kişinin hoşnut oimcsı sor.ücıjnu dcjurmaktadır, değişikliğe karşı kovma eğiuminı güctendirmektedir. Euna karşılık, kentte kalış süresi arttıkça, kişi. «göreli yoksunluk» kavramına uygun davraamo ağilimi gostermek;ed;r. Artık, kentte kendisinın ve kendisine benzeyenlerin icinde bulunduklan koşuüarı V3 yararlandıklan olonakları. esk.den (köydeyken) icinde buiunulan koşullarla kGrşılaştirmomaktadır. Ker.aı durumları ile tcpiumdaki üst sır.ıf ve tabckaların icinde bulıındukîan durum karşılaştırılmaktadır. Bu karsılaştırmada, kendi dururplarının göreli olarrM «düşük düzByii» ya da «hak ettiklerinin al Kentleşmenin Onemi Tek tek ülkeler va gensl olarak dünyı a c eından ker.tleşrne c'gusunun onîmi, onun şu Ikl ozelüğirıden koynaklanmaktadır. 1 B;rtokım ekonomik ve topiumsal sürec'erin işiemesi ile ortaya cıkaa tbir sonuç» olması. 2 Toplumsal değıçme sürecıni «etkileyen bir öğe» oimcsı. Kentieşme, tekr.oio;:de«;i gelişmelerın. tanmsal ve tcnrr.sal olmayan üretim b;çimi ve llişkilerindeki değişmeierin bir sonucu olduğu gibl, toplumsal değişme surecini önemli ölcüde etküeyen ve barı toplurrlarda da hızlandıran bir olgudur. Bcşka bir an!Qtım!o, ker.îieşme yaînızca bir «sonuç» olarck kalmamaktadır. Özelllkle Türkiye gibi ü"<eİ3rde. kenîleşme göreli olcrak yüksek bir hıza ve dsreceye ulaştıktan sonra. ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi yapısmı deçjişrneye zoriayan teme! öğelerden birisi olmcktociır. Büyük nüfus yığılmolarının olduğu kentssl alar.'arda, sorunlar belırgin bicimde orîayo çıkmaktadır. Bu sorunlann cözulmesi ve nüfusun gereksinrne!erinin karşılanması savsoklondığmda. sistem ıc:r.de patlamaya hazır gerilımier doğmaktadır. Bu nerilimler, köklü önlemier olınması isteklerini yogunlaştırmakla ve etkinleştirmektedir. Bunicr da onceükle siyasal yöpırnn bicimlenmesjne yansımaktadır. Giderek sosyal ve ekcnomık yapıa:n denışım sürecınin hızianması olasılığ'ı ortaya çıkmaktadır. Sonuç Türklye'da. kftylerdsrt kentlere a6c eden Insanların, kentte kai.ş sursierı ve gelir duzeyieri arttıkça ceşıHi kunulordaki tavır ve davran:şiarı değışmektedir. Kente goç edenler, kentte kalış süreleri orttıkça daha özgur düşünebi.'en ve ceş'tli konuiordoki tercihierini nesnel (objektif) sınıf koşuilanna uygun bicimde yapabılen msanlar duruMuna gelmektedirler. Ken;İ9ş"ie, bu anlamda, bir tokul» görünümündedır, bir «okul olma Işlevi» gormektedir. Bu «ckulsun sıralarıncan gecen ve giderek miktarı ar'.an köy kökenli kontsel nüfusun yarattığı iurüı görünümlerdekı toplumsa! baskı, uygun ör:lern!erle destoklendığnde, Turkiye'de toplumsal değkşmeyı olumlu yönde etkileyecektir. Bu etküemenin somut sonuciarı 1970'lenn başmdan itibaren gıderek crtan bir hızla ortcya cıkmaya başicmıştır. 1973 sscımlerine kadar sağdaki portilenn «oy deposu» olan kentier ve özeilikle cok miktarda goc olan büyük kentier, bu tarihîcn sonra soldakl partllerin toy deposu» olmaya başlamıştır. Bu gelişmeler, Türkiye'nin gelecektski yazg'Sinın kentlerde clzüecegin.in güciü belirtileridtr. Ve ülkemizin kacınılmaz b'cimde ns yönde ilerleyeceğınin de somut konıtlarıd:r. (*) Yukarıda özetlenen savlar soyut geneflemeler değildir Bu konudc ycmie yapılcn çu ııygııİGmaîı aroştırına tum bunları konıtlamoktadır: Dr. S. KeT.al KARTAL, KenJeşme va insan, (Turkiye ve Orta Oogu Amme İdaresl Enstitusü Yoyıpı, No. 175, Ankaro1978). didem demîrkent kadîrersınan nişanlandıiar. 17.kasım, 1978 hıltoncteli ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİNDE Türkiye'de Kentlesme 1975 nü'Lis sayımı sonuolarına görs, Türkiye nüfusunun yuzds 42'si kentl9rde yaşamok Göreü Refah, Göreli Yoksunluk Kente goc eden kışirrn önceükls tuttuğu Iş ve üretim sürecırriekı yerı değrşmekte ve top PARS S OPERA BALESİ CAROLYN CARLSON Temsilleri 19 k3.5im 1973 pfl?.ar saat ?0 ds "Anadolıı Lok a n tal an,, Oktay AKBAL aaın eli n°;:r,em:ş soğuk akşam ccrbalcrı» Içilen Anadolu lckantalarında scndım birden kendimi... tEI oyak cskiiınce k;sa ikındilerden» v« cKücük memuriarın gezindiği yollar ıssıziaşınca» en ışıklı yorlere, yani lokantalara gelirler... Kimler? Genc ycrgıçlar, kaymcknmlar... tBir eşraf kızını kadehine doldurup ıcen» dcktorlar... tSu gibi rakı icilen Anccolu lokantaiarunı gormeyen, bilmeyen yoktur. Orodakl garlp liüznü, zorla yaratılmak istenen sevlncl, gerekslz gulüşleri... Ama, aâır basan, özlemdir, arayıştır, bir sıcak duygunun yoksunluâudur... Ceyhun Atuf Kansu'nun Ikl cilt halinde basılan ıTüm Ş;irieri>ni okuyorum. Kansu doğurgan bir ozandı, cok şiir yazdı yayımfadı. Yurdumuzu da gezdi, gordu. İsteycrck scciî bu yolu. Bir hekim olarck, bir ozcn olarak, en doğrusu da yurtsever bir aydın olarak insanlarımızı yazdı. aAnadoiu Lokantaları» bunlardan biri... Tek başına, koskoca kitapların verebilecegı bir dertniik ve yogunluk taşı>on bir şiir... tKendi vatan!anr,da sürgunler gıbl yaşayanlar Genc yol mühendislerı actıklan yolları sevmeyen Bir çehre eiektrik getırenier. övüncleri cok olmalı Ne guzel şeyler konuşmal'iar, oysaki, Kacmak isterler yarın sabah erkenden iık trenle uzakiara, uzaklara, cok uzaklara Sevdıkleri nedir? Ah, yüreklerini yokluyorlar, Bıınyorlar. Oturmuş iciyorlar. Ağlıyorlar» Sjrgün gibi gilmek caiışmuya, ödev yapmaya, halkına yaıariı olm^ya!.. Bundan kimse kazançlı çıkamaz, ycpılon ış yarım /amoiak olur. Yolsa, çabuk bozulur, elektrikse bir yanı eksiktır, yapıysa kısa zamanda ç6ker... Zorlc: iş ycptırılamaz. Oysa bizım aydınlarımızın çoğu boyledır. Yıllordır böyiedir. Son zamonlardo, «taşra» dedıgtmiz Anadolu kentlerinde, kasobalarında calışan doktorlar, mühondis!ere ayn tzam» yapılıyor; bir tckım gençleri ister istemez oralara surukluyor boy)e çekici önfriler. Yokoa buyük kenilerde yoşomok, yoksunluklcrdan, yoksulluklardan kaçmck bireyssl kurtuluşıın lek yoludur! Kansu ne guzel gormüş, söstermiş: Yaplıklon yolu sevmeyen. getirdiklerı elektriğin öviincünü duymayan muhondis erin, dcıhc doğtıısu kendl yurtlarında sürgün gibi yaşoycnlonn ccrcek\e ne arodıklarını kendilerinin de bümeciiklerini.. Hep kacmck, gitmek isterler onlar, ama na isterisr, ns özlerler, ne ararlar, neyl severler? Eunu btirrıezlsT, sorsantz rio söyleyemezler. Kuçuk h»sopior a dtndadırlar, güncel hevesler, eglenceler, çtkarlar:.. Kansu şoyle surduruyor şiirinl tAşıktır düpedüz b;rı: Bir besis mırildor.jr Cavaleria Rustıcana, plaki lardon d:n!edıği Şarop icilen o eski italyan kahvesl < Dcr aslir Arıadoiu lokantasırıın duvarlaru... h'art 1S73 tis cîc.nyamızdan ayrıldı Ceyhun Atuf Kansu... Dcha bir yıl olmadı. Kimse onun için «öldüı diysmcz. Öytesine can!ı, öylcsine yaşam dolu bir kişilik... Ama hepimiz biliycruz, o artık yaşamıyor, yazmıyor, yaratmıyor. Tüm yapıtlan bü araya toplanıyor, clltler dolusu şiirteri, yazılafi kitoplar halinde okurlara sunuluyor. Yuregi hep yurt icin, ulus icin çarpmış, yaşamıyle, yapıtlorıyie hsp ha:!;<m. insonlarını anlatmış bir kişi... Hekım o!~;ok aa noikmın hizmetine kendini vermiş bir önct:... Saşksntte oisun, yurdun çeşitii yörelerinde olsun, scverrk, benimseyerck calışmış, yaratmış, verlmll olmus... Or.ce kendini hic bir zaman bir esürgün» gibl duymamış. Eanirn yurdum burası; benim Insanlarım bunlar, demiş. Benim sevdiğim nedir? sorusuna karşj yüregini yokiamış. haikımdır sevdiğim, insaniarımdır, yanıt:rıi vermiş. Bunu kanıtiamış yaşamı boyunca... Şirndi jki cüt haünde basılan tüm şiirlerinl okurken bütün oun'nrı düşünjyoruz. Yalnız ben değil, her okur buııiarı duşunüyor. Başka yolu yok, başka türiü düşünmeye olançk yok da ondan... fYeryuzunde bir, ağac, bir ot, bir Cıctk eKsilmesm istıyorum, bir cocuk, bir genc, bir anne eksümesin istediğim gibi. Yaratıcı uygarlığın kuralı olmalı bu. Akasycları kesmeyiniz, genclerl öldürmeyiniz. A'tmış yılın sşiğinde bir ozan olarak istediğim bu deniı yol'n, bu denü ocık» diyordu son yazılarından bitinde... Akasyalorı kesiyorlar, gençleri öldürüyoriar. Hcm de hcr gün crtcn bir hızla... Bunun nedeni mi? Yanıfmı şu riizsleriyîe venniş Kansu: fSevdiklerl nedlr? Ah. yüreklerini yokluyorlar Bilmiyorlar. Oturmuş IçU yorlar. Ağlıyorlar» ÜNlVERSlTE YASASI Hayır 11 kasım 1978 sah kaat 2O'd* (îki dn^işik program.) Y eni Ünlverrite lüşkın iLkeleri inceledik. İyi yanlan da sakıncalaıi da var. Biz de kendi uyanianmızı duyurmak istiyoruz. Prof. Dr Abdullah KIZILIR>L\K Pınf. Dr. Burhan PEKİN Pıof. Dr. Özcan DORA tı altında bu kurumiann birleştinlmeleri buyük yanlışîık olur ve aksak da olsa yürüyen universiteleri çıkmaza sokar. Çagdaş LTniversitelerde Fakültelerin yeri yoktur. Belirli disipünlerden oluşan bölümler vardır. Bir Rektör, iki Rektor yardımcısı ve Bölüm Başkanlan vard;r. Böylece fa külte örgütleri tümüy'.p ortadan kalkmış. Rektörlükte ınerkezi trk bir ör^rüt oluşnıuştur. Tüzel kisıük Bölüm lere verilmeli. Üniv. Yetki ve sorumluluklar Bölümde toplanmalıdır. Böylece bürokrasi iyice azalmıştır. Savur^ranlık örJenmiştir. Meslekler çeşitli bölümler den ahnacak derslerin bileşiminden oluşur. Orncğin. ;e olojl lisansmı tarnamiıyan bir öğrenci ek bir kaç ders daha alarak jeoloji mühindisi ola bllir. Tüm Üniversitede bir tek Tızik bölümü, bir tek kimya bolümü bir tek klinik öncesi bölümü, bir tek klinik son rası bölümü,... olur. Böylece tekrarlar önlenir. gıiçler birleşir. Üniversitede çahşan tüm görevliler etkin bir bicimde yönetime katılmalı, seçimlerde oy kullanmahdır. Kurullarda ve senatoda öğretim uyesi sayısı öbür görevlüer vs öğrenci'er sayısma eşit olmalıdır. Bölüm Başkanı. Rektör ve yardımcılan, Profesörler arasından seçilmelidir. • Yeni kurulan universiteier yöre halkmdan destek görüyorsa, ö|rretim üyesi oe kebiîiyorsa gel'.şmesine yardım edilebllir. Aksi halde ya kapatılmalı ya da guçlü bir universitenin bir şubeîi haline getirilmeüuir. • Rotasyon Sisıem:> denilen zoriamaya bnş vurulmamahdır. Bugün Malatya Üniversiıesins hiç bir ögretim üya si ^itmez. gitmeme yöntemlerini de bulur. Bir ögretim üyesi görev alacapı Üniversitede kitaplık ister, laboratuvar ister. kadro ister, özgürlük ister ve en önemlisi can güvenliği isfer. • Üniversitelere devlet büt çesinden aynlacak para mik tan planlar çerçevesinde tek bir ka'emde verilme'.idir. Ve rilsn para bölümlere ve ortak yatınmlara senato karırlanna göre dağıtıimahdır. Cari harcamalar bölüm başkanlannm imzalaygcaklan •çek^lerle yapılmalıdır. Maliye Bakanhfrının öngör düjErü harcama k«lem!?ri ta mamen kaldınlmah, Senato va bölüm başkanlannm sap tayacağ. denetim. TÜBİTAK ömegi biçiminde gelLjüriîecek bir yöntemle yap'.lmalıdır. Harcamalar p'an çerçe vesinde yürütülmeiidir. • ÜniverBitelerin çahşmasını. gelişmesini, Akademlk unvarJann kazamlması yöntemlerinln saptanması ve her türlü denetim düzeninin yüratüimesl üniversiteler arasmca bir üst kurulca yapılmahdır. Çalışanlann maa?lanna çalışma oranında ok prim verilmelidir. Araştırma gucü ve yetenegi bltmiş olan Profesörlere ya düşük üçretli öğretim hizmeti verilm»ll ya da emekliye aynlmahdır. • Emekllllk raşı altrnıı b«ş olmaJıdır. İlkelerin Elcştirisi Amaçlan mrtîlı. başka durumda olan aJtademıler ve yüksek okullar, Ünıversiteler ile ayru kan«!a sokulmaya zorlanmamah çünkü. Akademiler ve yüksek okul mezunları üikenin ka! kınmasmda uygulayıcı clan gerekli iriban giininü karşı]ar. Üniversite mezunlan ise daha çok araştırıcı, yönlendı rici görevlerde yer alırlar. A kademiler ve yüksek okuJlar kitlesel öğretim yaparlar. Üni versiteler ise lisans, yüksek lisans ve doktora öğretimi yaparlar, p.raştırmalarıyla topluına yol gösterici hlzmet KetirJıler. Bu iki kuruluş bir leşürilirs» kitlesel ögretim ağırlık kazanır. AraşUrma yok olur. Dünya'da hiç bir ülkede böyle bir birleşik yasa yok tur. Almanya bize bu konu da iyi bir örnek verir. Sanırız öngorülen yasa AJmanyft'dan esinlenerek kaleme ahrunıştır. Fakat AJmanya'da 1970te uygularunaya konulan Tum yüksek okullar yasası» bir çerçeve yasasından öteye gitrnez. Aynca bu yasa Almanya'da bir geçerlik aağiayamamıştır. Emekli olan ögretim üyelerinin universiie ile ilişkisi kesiimez. Kendisine aynlan odasmda çahşır, kitaplıktan yarai'ianır, seminerlero katıhr, gençlere yardımcı olur. Hiç bir yönetim görevi yapamaz. Buna batıhlar «Emeritüs derler. Bizde de buna Üniemekliüg! ya da Ünvan lı emekliHk» dayebiliriz. • Doktora ünvaru tüm üni versiteler için eşdeğerli bir düzeye getirilmeli. kredi du zeni ve izlenceye dayandınl malıdır ve uluslararası olan bir düzeye yüksoitilmell dir. Doçentlik kalmah. doktcr asistanlar «yard:mcı öğretim üyesi" oiarak ders v»rip. görev yapmahdır. • Yardımcı Prof. ve Prof. ünvanları, ancak Ünivei"sitede görev yapıldıgı süre ce kul'anılmah ve gecerii ol mahdır. Ve üniversitelenmiz topluma açılmalıdır. Biletlsr Ataturk Kültür Merkozi gışelennde &atu)» çıkanimıştır. Gişe Tele/on N'o: 4^5.54 00 '54 14! Çağdaş Yayınları NADİR NAD) İki Sovyet Rusya İki Polonya Yeni ekleri© 4. basısı yapıian bu gezı notlorını ilgl ve beÖenivie okuyacaksınız. EDERt: 25 LİRA İSTEME ADRESİ. Türkoccğı Ccd 39 41 İSTANBUL KİRALIK İSYERİ Değişiklik Yok! Yeni yasa, fakülteîerl oldu £u gibi bırakjyor, falnilte icln de böiüm düzenini kuruyor. YanJ yalnız kürsüleri kaîdınyor. Bu düzen eskl düzenin biraz düzeltilmiş biçimin den başka bir şey sayılmaz. Rektör ve İki yardımcısı Tar. Dekan ve lld yardııncısı var. Bolüm Başkanlan v&r. Bu nedenle iaTurganlık önlenmi? olmuyor, b4rolcr««S azalmış olmuyor. Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminalınde buıunon bir adet büet satış gişesl kapolı zarf usulü ile kiraya verilecektir. Işyerlnln Adı Muhammen Bedeil (Aylık) Geçici Teminat Bıiet Satış Gişesi AA No. 140.000, TL. 70.000, T L 1 ihale 22.11.1978 Carşambo gunü sa at 14 OO'de Iştetme Müdürlüğünde yapılocaktıf. 2 İhaieye girecekler teklrf mektuplarını en gec 22.11.1678 Carşomba günu saot 12.00'y9 kadar İşlotrre Müdürlüğü Satınalma Komisyonuna vermiş clccokfardır. 3 Bılet satış giçesine olt şartname bede lı mukabilinde işletme Mudürlüğünden temln edilecektır. 4 Işletme Müdürlüğü Ihal«y1 yapıp yap mamokta veya rfiledğıne verrnekte serbesftlr. TERMİNAL İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ lAn Reklom: ) 14337 ÇAĞÖAŞ YAYJNLARJ Demokratik Üniversite Yeni yasada asistanlann re öğrencilerin yönetim* katılmalan öngörülüycr. Bu, dogru ve yerind» bir goruştür. Fakat katılma oranı yö netimi etküeyecek, yönlendirici oranda degüdir. Demokratik Üniversito, ög retim üyeleri, yardımcüan ögrencileri ve memurlanyla bir bütündür. Hemen belirteîim ki yen yasada m«rrn.ırlar hiç gözönünda alınmamıştır. Yeni kurulan ve gelişemeyen üniversitelerimizi canlandırmak için bir kaç önlem düşünüimüştur. Fakat bu önlemJer zorlayıcı olmaktari öteye gitıniyor. Oysa zorla ma hiç bir çozum getirmez. Bu yöntem ancak dikt* İle yönetilen ülkeîerde söz konuau olur. Gelişmemiş universit«lerin, tüketici, dipsiz fıçılar oldujŞrunu görmek gerekir. Önlemler de bu gerçeğe dayanarak alinmalıdır. BU HAFTA SİNEMALARDA YALNIZ HARBİYE AS SİNEMASINDA ÇÎKTI Cevdet Halk Düşmanı «An Enemy of The People» Steve Mc Oueen Buyük bir sanot şaheserf Roman: Henric ibsen (Hongf A|oo» 27) 14378 YASAK DOŞÜNCE ALANINDA «YASAK» NEY! ÇÖZDÜ BUGÜNE DEĞİN. HİÇ BİR ŞEYİ! ANDAY'tN BİRBİRİNOEN GÜZEL OENEMELERİNİ OKUYACAKSİNIZ BU YAPITtNDA. Doc. Server Tanllll'nin DGM'de neden araştıran MUR SELÇUK DİNLETİLER! ? ? kasım 1973 pazartes; 20.30 < 22 kcsın 1973 ccrşarnba 1S30 Mali Özerklik ve Beklediklerimiz Yeni yasada mali öz»rkligin öngörulaıesi sevindiricidir. Bu ilke gerçekten reform özelliği taşımaktadır. Ancak bu özerkliğe aydınhk getirmek, harcama düzenini en hızlı bicimde sokmak gerekir. • Akaderniler ve yüksek okullar ile üniversiteler aym amaca yönelik değildir. Ge Jişme sryirl?ri tamamen fark hdir. Bundan ötürü. avnı ca M. EMİN DEĞER Bir Bilim Aa.^rri'r.ın Savunması TANİLLİ DOSYASI adiı kıtabında, Burjuva demokrasiierinds devlet ve hukukun işlevlerini ve 12 Mnrt Hukukunu da gündeme get:rlyor. Doğıtım GE DA CIKTI NOT : Eü kilnbın qeüri Tonillı nm tpdavisl İcin Ziro'jt Bankası Galntasaroy Şubesınde ac:lan 7150 numarolı hesaba yafır'loroknr. EDERİ:30LİRA isteme adresi: ÇAĞDAŞ YAYSNLARI Cağaloğlu, Türkocağı cad. No: 3941 İstartbul Ankara Sanat Tiyatrosu (Menekşe Sokok Menekşs SinemosO Püet^r scHmaktcJır. Ttt.: 17fi631