23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
0 fl R T CUMHI.IIİYÜ 7 HAZİRAM 1977 ABDÜLCANBAZ TURHAIN1 SELÇUK M YAYL Fakir BAYKURT Güldü. olcşadı ögrenpisinin omuzların: Honsbey: «Daha çok gençs:n. çok saf. çok arısın! Duşür.r'vin hic b.î'.anmarm?. Herkesi de kenc'jn si^i an. duru sariıyorsuE. . t a a üniversitenm genellikle ne çirkin bir kurum olduğur.u bunca tieneylfirimîe ben bilirim. Buraöa r.e dolaplann döndügünü. r.e . kumpaslann kurulduğunu ben biiirim. Söylemez ciediğin kimseler evet söylemezler, ama onları söyletirier. Şimdi burada tu, tarıa*» imza d» atarlar, ama orsya varınca bülbüi gi'oi söylemek• tcn de çekrnmezler. Üstelik görev rîuygusüyle yaparlar bun'u. Yükselrbilmek. daha iyi pozisyoniar ele geçirebümek için yaparlar. •' Ba>ka hesaplsrla yapanlar da çıkar. Buniarı ben bilirim. Sizin biimeniz jerekmez de. Keşke b:Imeden kalsamz daha iyi. Bizim „'• üriversitfnizin bonılmus yanır.dan eütünüyle haberiniz olmasa, ', ciddi söylüyorjm. bu çok daha iyi. Ü!ke için iyi. halk için iyi, ürivçrsite için iyi... Çünkü bu kö'ü özellikler bu'.aşıcı ve yayıljşandır. Herr.en ;reç?r sizlere de. Briylere hasta!ı*ı oluşturan ' mikroplar bu jenerasyorıdan fireki jenerasyona ıılaşmış olur...» • Elindeki dereceyi silkti Alran: «Vakr. eeçiyor Hocam! Oysa saniye yitirecek dunımda de." gsliz Anlıyorsunuz de*il mi? Şshir de uzak üstelik. Geçten grç ;karax verirseniz korksnm işe yaramayabilir Sayın Hocam..» EUerni şezlongun taiıîaJanna koyup sabıria bsktı Aitan'ın •: yüzün°. «Benim durumrm ve sorum'.uluğurrı ayrı; ne yapılaca• ' gırıın b:l:nrae«.i ayn konu. Buraya kadsr ge'ircîiğim düzgün b;r ' sirilim var. Yarin defccn olmam soz kormsudur. Rektör o'mam sbz konuv.'.riur. Bu sicili su ya da b;ı duyjrusal serekçeyle boz' curmam doğnı nitnaz. Söyi<snec?k şev'.eri soy>dinı Altan. bun.. dan sonrası soylenenlan yinelpmelc olur, ki kar.ımca buna gerek yoktur...» . Yere g ~ J baktı Altan. Beltci yanlı>: yıiriiınüstu baştan. Arka< >e daManyla konuşup birlikte gelnıelcr: gerekiroi hocalarının huzannn. « Bire;;spl bir çıkış yaptım! Etkili olmadı!.)» diye < . öüşündu. suçladı kendi kendini. Dönüş için de vakit o kadar . bo! deftüdi. N> yapmalıydı? Viçin kfndi surur.u halıre getirdı • sonınu? Eozunturla aynldı Hocabey'in yanmdan. Kendi kendini suç.!amayı sürdürerek <;adıra »eldi. Dereceyi verdi Serpil'e. ' Çökru yanına. «Oiraa? ciivor!.» dedi fısıltıyla. Güler de duydu ' dedıjir.;. ar.Iadı. Yı'sîlmış gibi oturdu bir süre. Belki şimdi Hora'fey Cemal Oriıan'ı ya da arkadaşlarından Mehmet Aü'ji yoüayjp kczı yeiire «».»ırtîı hepsini. Kalırdı her şey'*iik dı#u nrunifi oldırpıı ?ihi. hattâ daha da bcculrr.uş olarak. Kendi k#nduıi yiyip bi::r;TK*e başladı. «Çok yanhş yaptım, bifeyci dav•' rand' m, eook!. • Cakır'a b?.k*ı. mıhlanır.ıç gibi oturuyordu Tosmar Mehmet' . le. KrüVrmyc.rdıı omuzUn. Kamerana. Zeke ?e!in ofuruyorlardl. ' * «Başpınar'a tîojrru şidtlim!» dedi 'r>ırden, kalktı Altsn. Serpil kırm:?ı Ilgın testisini ?.ldı. Güıer sordu: «Een de geleyim mi?» «Gel. kal: r.ası! isterjen!' t.K8î?.yım...» dedi. Sonra ne düşündüyse kalktı, »G«leyim!.» ..dedi. • Vnrüdülsr Knrannık küınesinin dibinden KfÇİp kızılardıçların argsma girdiler. Daiyonca!ar:nın, sütlüklerin arasından ge"çip pnar.n başına vrdılar. Tesîiyi olugun altına nıttu Serpil: ' «Xe n!2c?ı:;? >,> ypj}acağ!7 bu ournmda?» •Sencrani sorumîu ve çok suçlu sayıyorum:» dedi Altan. • B.ıeyci davrar.chm. Sadece seninle konuştum. Arkadaşîarla roplaıııp bir karar» vardıktan sonra Hocabey'e girmemi2 dofru olurdu » • Yapmaîrış değiliz bunu. Kaşından beri konu^uyoruz..» ' «Soı d'^ruînda telııl çahştKc. Sen ve ben...» «Açarı;; arkada^laıa henaen:.» «Ami rakit o kadar bol degil!..» «B?n hemen Riderim. hepsine açanm arkadaşların. Gerekir?» b T de ben {riderim Hocabey'e. Bu sefer ben giderim en iyiT si. > Baktı Giiîer'in yiMine arJamiı anlamlı. C«Etk!İi olsa da • keçke sen git«en, ben gits«n:.)» diye diişündü Güler. Testiyi ' alıp yürüdüler. Hocabey oturuyordu yerinde. Başını .soğsüniin üsTüne dü?ürmiiş, ellerini göbegınin üsrtine kenetlemişti. Neşeli, şer.'ıği ııçup • ftitrp.işti b::den. Zor bir dunımun içirde kald;ğmı atıiıyordu. Kurtuiup r'.kmak için kolay fözümlpr anyordu. öyle çözümlpr ki. heın ur.ında herhangi bir sakır.ca oİTnasm. hem de öğrer.cıl«:r kendisinden soğıımasmlar. Hattâ hayranhk uyandırsın Bay Çakır'da fa'.an... Köyden O?mar. Çakır'la Arjş çıkıp geldiier. Gene bir e«?k yükü «köycülük» yüfclemişlerdi. Bir boduç da val vards heybede. • Petekli baldı. Üç jfün önce aîmıştı kovar.Iardan. Anlar yem bir evreye geçrneden. açıp birkaç peıek daha çıkarrruştı. Duymuşiar• dı Gülcan'ın ateşler içinde çırpmdıgını. Osman anasınm kimbilir nasıl braıaldıgmı düsündü. «Gerekirse kalır birkaç gün yardım edersin!» deaı Amş'a. Amş giildü acıyla: «Bir ay. bir yıl kalayım yaylada, Güican'm ba=ında. İşler izin ^erdikten sonra yayiada kalmağa ne var?» Çadırm önünde indirdiler heybeleri torbalan. Ba! boducunu dikkatle taşıdıiar ıçeri. Kamerana kalkîı. «Hoşgeldm Anış, nasılsm gelinim:» dedi. Zeke kalktı. sarmaştıiar iki elti. Osman öptü anasınm. babasının ellerini. Amş sokulclu: «Geçmiş olsıın Gulçaan:.» dedi. öptü alnır.dan. yanaşından. Dudağına jalımların değdiğini duydu. Yalımdan beter, kızgın demirlerin değdiği" ni. «Ne biçim hastalıkmış hey ar.am? Kimirv nazarı degdi acabola? Yoksa zararlı bir şey mi yedi. su mıı içti terü terli?» «Hepsini düşündük, öiçüp biçtik. fcir yana konduramadık. Baban gitti Sağlıkçı Harun Efendiyı getirdi. Kaç sefer derece koydu Hoeabey'in öğrencisi kıziar! Kaç iğne runıldu, hap içti kaç?.» «Bir de Köy Hocasmı jretirrtiemiz gerekiyor bu durumda:» dedi Osman. Bir bneri değüdi, kesin söy'.üyordu. döner dörmıez yollayacaktı köyden. p.Koltuğuna KitabvJlah'ı a'.sm, gelsin. Onca «hak» vsriyorıız. Sadece ezan okıısun. sonra da caminin koçecinde Cinoglu'yla çene çalsın diye turmuyomz onu burda. Hastalarınııza okuması da gerekir...» «Okumaya okur elbet: okumarr. demez adam. Ama ts buray* kadar gelmek zorurda mı bilmem ki: Hastayı burdan oraya götürmek de olmaz, sarsılır..» dedi Tosmar Meîımet. Çok oturmuş olduğunu düşündü. Eğer Osmangil hemen dönecekierse on"'. larla kalkıp gitmçsi iyi olurdu. «Anam yandıımm:..» (DEVA.MI VAR) İSPANYA ÜZERİNE SÖYLEŞt • lM4'de >lüt!efikler r» nirf. niş örçiitü. nâzileri Kransa'dan kovduiar. Faşiınıe karşı zaff r kesinie^nıişti. PcM komünistler ol»rak siz o zamaıı Frankoculu^un da sona erdiğine inandığiıuz mı? CARRILLO: O donemde. Avrupa'da faşizmin yenilfcisinden sonra Müttefiklerin bizim de Franko'ya son vermemize yard:m edeceklerıni düşündük. Bir ulusal ayaklanma bckleyişi içinde Cezayir'de gerilla gruplan hazırlamaya başlamışnk. Silâh ve Akcenız'i aşmak içın tekneler satın almnuştı. Ha: r a Ispanya'da çı kartına yapacagımız yer büe tespit edilmişii. Altmış kişiden oiuşan grubuınuz «Malaga Gerilla Gücü»nü olu^turuyordu. Oran yakınlarmda bir ormanda eğıtım görüyorduk ve herşeyimiz tamam dı: Amerikalılardau çaldığımız tekneler ve silâhlar. • Ama hunlar yeraltı taaliyetleri. Pcki hiç yanresmi d«st«ği niz var mıydı? CARRlLIvO: Hıç yoktu. • Vinp de dağlardaki «Jtmış aılam ilıri toplar. CARRILLfJ: Eğitimimizi tek bir grap halınde yapmıyorduk. O donemde Cezayır öylesine karışıktı ki, kimseye farkettirmeden Amerikan depolarmdan silâh ve yiyecek alabilirdiniz. «tspanya'yı kurtarmak» için hazırdık! O glinlerde Moskova'da olan Dolorfs İbarruri'ye bir mesaj gönderdim: «Altmış yoldaşı eğittik. Malaga' ya çıkartma yapmak üzere hazırîanıyoruz». Şuna benzer hir yanı; geidi İbarnıri'den: «Hiçbirşey'yapılmayacak. Ya.sak. Fraasa'ya gidin». Tasarımıza ilişkin öylesine istekliydım ki. hemen vazgeçmedim. İsrar ettim. yoldaşlanma gtı vend:ğimi ve hiçbir ihanet tehlikesinın bulunmadıgını büdirdim. Ikinci bir yanıt geldi: Gitmemeliydim; başka bir yoldaşı seçme!i, ben de ne pahasına olursa olsun Fransa'ya geçmeliydim. • O dönemdeki çüçler ill^kin ni gö/öniinde tutarak yenidrn deserlendirdİRİnizde, Mütt«fiUer'in, Franko'ya karsı mücadele eden güçleri soğıık savaşın (erflimleri kendini hissettlrmeTe bafladığı RiinJerde desteklr>me*lni umKüçük gruplar halinde öteki yömanın anlamlı olmadığı förülürelere ulaşmak ve gerçek anlamyor. da ulusal bir ayaklanmanm koşullarını yara:mak oianaklıydı. C.\RKILIX): Evet, sonradan de Radyo arecılığıyla kurmuş oiduğprlendirdiğımızde böyle olabiiir ama o dör.emde ülkede mücade ğumuz bir haberleşme sistemımiz vardı ve bu sayede Sivil Muhafızle merkezleri kurarak ve yöneiilar.n ve ordunun şifreü mesajlaci smıflar arasında panik yararını dinleyebiliyorduk. Şifreleri tsrak Müttpfikler'in bizlere yardım edeceği b:r durunıun yara de vardı eümizde. Bunun farkıtılab.Jeceğir.e inanıyorduk. Mos na vardıklarır.da. sifreyi aydan aya degiştırmeye başladllar. Aykova'dan gelen ikmci mesajrian sonra gerilla gruTjndaki görevi rıea her gerilla gi'ubuylîi haberleşebiliyorduk. Orneğin. Levante mı acı bjr duyga içinde terker:iîek zorm.aa kaidım. Eğer olay • ? Aragon 'nö:ce.<=inc> yapılacsk sal iar farklı b:;imde geiişseydi, bel dırıyı gerilliilara 43 saat öncesinkide bugün burada olmayacak den ;ıs.ber verebümıştik. Franko' T :\m. Fransa'ya geçmek üzere bir nun güçlpri. hareü a başladıklarında hiçbir gerilla kalmamış'i Fransız genıisi ile anlaştım. Ötekı meslsj;i mühendislik olan kü orada. Ancak gerilla savaşını çok uzat çük rütbeü bir subay bana yardun ettı. Etralı dolapİHrla çevri mak yaniışma düştük. 1949a dek ii bir yaragm bulunduğu küçük düşüncemiz ulusal ayaklanmanın bir kaır.arası vardı. Orada v.yıı oîaeağı merkezindeydi. 1948'de a:i:iı. Ancak büzülerek yaîmca TİTOVLI gorüp. ondan L«vante üsıg.labiliyordu kamaraya. Yatü zerine paraşü.çüler indirme p'.:;îim ye.in tam üzerinde bir hava nımızı ihgütlemesini ısteraek udsliği vardı. Ccreyan yüzür.dra 7°re Yugoslarya'ya gittim. Bu, her tarafım tutuldu, beş gün ha onun Komüıform'Gan ayrılışınreket edemeriim. ?,Jz'.ma hiçbir rian bir ay kacîar önceydı. Bizim şey koymadım. T.ıion'a vardığl durumdsn habt»rimiz ynkru. Tito mırda ,on derece zayıf düşmiiş «Sovyet yoldaş'mra da başvurdulüm. Kıyıya çık'ığım gün çckil r.ız :nu?>' dive sordu. «Hayır. siz Ispanya'ya daha ;:ak:n olduu'inuz miş bir fotoğrafım var. Es:r kampından çıkmış birini ar.dırı için sizin uçaklar için daha kolay yoru'.n. Ayrıca egitim sırasında oh!r:ı biçirnintieydi verdiğim yada oldukça zr.yıllsmıştırr.. saka nıt. Mese!?nin cok nrıemli oîriulım da u,sımıştı. Fr?rsa'ya ulaş ğunr. ve Sovyetlsre başvurmanız tığımda Aran'ın Imşatılmasi bas gerektiğıni söyledi. Eğer Belgrr.d' rif. bir iki Sıifta dpha kaisayt'am larnışTi. Bu nedenle hemfn oraya Kominform'la çatışiTia ç:.;•;%'".gi"im. da orada olmuş olacaktım. Hiç9 Aslmda siz Aran'dan haşla bir şeyin îarkindR değildii: oysa. yan hir istilâya karşı rıkmıştıaız. Bize göre. Yugosiavlar'ın nıiiAr.cak sanınm bu taktik nitclik cadelesi Avrupa için bir ornel: taşıyordu vp siz bizzat silâhl) a teşkil ediyordıı ve bize g.iven ver Taklanmaya karşı dpğildiniz. Bıı m:ş r i. Müksnınıel s.ivaşnuş bir doğru mu? ülkeydi. E6w Yugoslavlar bizim CARRlLLf): Evet. kesinliklc ıçirı parnşü:çü indirmeyi üş'lenir öeg'.ldim. Düjüncamiz aynı za ler.'e, bizde hareî:3tin temeHni sa ve minda Parfi'nin riüşür.ri'jğü • u",u yısız gerillsnın b'.Uundııeıı sai bir ayaklanmayı baçlatmaktı. Fransa'yla ilişkinin, özel'ikle de RECİS D£BPAT ILE M A I GALIO'NI'N SÖBIİLARINI ISPAKYOL KOMÜNİST PAPTiSi UDEftİ SANTİA60 CARİllO YAMTlDfOS î «1949'â kadar gerilla savaşını sür dürdük ama kuşkularımız vardı bunda en azından benim kuşkularım vardı. Geleceğe yönelik açık bekleyişlerin olmayışı karşısında bir moral çöküntüsünün yaygınlaştığını hissediyorduk.» .t Stalin ile gerilla savaşı ^ konusunda tartıştık.İ t^panya Komünist Partisl Başkam Dnlorcs tbarruri, 40 yıl BÜrjrunde yaşadıktan IOÜTB teçen »y ülkeslne dondü. nlz yoluyla, en kolay oldugu Le\*ante bölgesinden örgütleriz diye diisünüyorduk. 0 Levante jöresinde ne kadar crrnlvnız vardı? CARRILLO: O gün için Levan te ve Aragon'da 250 ile 300 arasm daydı. Ayrıca öylesine bir itibar !an vardı ki. Bağımsız Ispanya Radyosu'ndan şu kimse haindir diye yaym yBptıklarında, o adam yokolurdu. îP48'de Stalin Partimizden bir heyet davet etti. Dolores İbarruri. FTancisco Anton ve ben. i>talin'le buJuşacaktık. Onu daha onre. lS4Û'da. bir kez tızakrar. gormü.ştüm. hepsi. o kadar. O günierde bir komünist için Stalin'le görüşmek başlı başına bir olaydı. Dolores daha önce bir kez görtismüştü onunla. Son derece ptki'.enmişti. Geii.şimind.?n bir gün sonra «Stalin yoldasm b.zi b^kled.i'Ji» büdiriidi. Krenı'.in'e. onun bürosunım bulımdıığıı böliime gittik. Stalin'le birlikte Mnlotov ve Sus'.ov da bizi bekliyordu. Staün'ir. fizigini biii yorsunuzdur, onıuı çin bundan uzun ı.ızadıya söz etmem gerelcs:z. Benim lıoyumdaydı ve sad? bir askr.i cekeî ve çizme giymiştı. Özetîe rıpkî rpsimlerindeki gibiydi. Bizı çok candan karsılaâı ve isim isim arkadaçlarımızdan haber sordu. Buna ters . düşen bir tek çıkış yaptı. Şöyle demişü: «Öyle göTÜnüyor ki. Lister Sovyetler Birl:*i"ni p?k sevıniyor.» Neyı kastettiğini ben anîamamıstım ama Dolores kavradı ve Daha mantıklı hale ge l;;,or» dedi. Konferans masasmdakı yerlerimizi aldık. Şu sonı5"u sordu: «Bir geriüa savaşı veri.orsunuz. Peki ama neden yasa! kitle örglitlerinde çalışmıyorsunuz? Bu örgj:lerdeki kitlc çaîışmalannjz çok zayıf. Bo!şen?:!er:n deneyimi bunu yaprrıanız gerektiğini gösteriyor. Sa bırlı olmalısmtz.» Arkadan Rusça sabırlı sözcüğünü terpyeniye yineledi. «Daha sonra. güç!ü hale geldiğinızde darbeyi moUrirsiniz.» Ona göre, faşist sendıkalarda ve kitle örgütlerinde çalışmarnız gerekiyordu. Gerilla savaşını terk etememizi açıkça önermedi ama bunu dolaylı yoldan yaptı. 0 Ona Tito'ya baş\Tirduğunuzdan söz ettiniz mi? CARİLLO: Hayır, yasal kitle örgütlerinde çahşmaya ilişkin ıçten bir tartışma yaptık ya)mzca. İşçiler tarafmdan böylesine sevitmeyer. faşist sendıkalardd nasıl çalışacaktık? Gerçek o ki, bu noktada sekter ve «sol» bir tutum içındeydik. «Hayır» diyor du ve • Bizim deneyiminuz şoyle, böyle.» diye devam ediyordu. Bir buçuk saati bulan bir tartışmadan sonra pek ikna olnıamış bir durumda ayrıldık. Bir an için, silâh alma olanağımızdan söz etti ama bunu yapar ken geriüa savaşını yalnız siya«ıl önderliğin desıcklenınesi, güvenlik altına alınması. yerleşme merkezlerinde yeraltı temasiannın desteklenmesi için başvurmamızı öneriyordu. Bıraz geç kalmış olmakla birlikte. hiç de yabana atılarak bir fikir değıldı. Temelde tum tavrı doğruydu. 9 Sonıınrta anlaşmaya vardınız mı? CARtLLO: Görüşmeden sonra sramızda bir tartışma oldu. Tabii. bu soruları Stalin'in günrie:ne getirmiş olması çok önen*. liydi. Sonradan pratık onun tavrının doğru olduğunu gösterdi 1951'de Ba^selona'da başlatılan iik büyük grev iaşist sendikalar ıçir.deki çalışmalanmızm sonucuyciu. 1949'a kadar gerilla saraşını siirdürdük ama kuşkularırmz vardı buncia, en azıncîan br nim kuşkularım vardı. Gelecpge yönelik açık bekleyişlerin olmay:şı karşısmda bir moral çökün tüsünün yaygınlaştığını hıssedıyorduk. 0 l'Mfi'dan sonra gerilla savaşuıa devam etmenize uluslararası iüşkiler (soğuk savaş) mi yol açtı? CARİLLO: O donemde kapital.st hükümetlerin îspanya'ya ilişkin siiasetlerinin sonuçiarını bütünüyle kavrayamıyorduk. Oralarda ua ayaklanma olacağma ınanmiştık ve faşızmden başka türlü kurtulmak yolu göreaıiyor duk. Son derece şematik ilkelerden yola çıkmıştık ve ancak neneyimimiz ve lspanya'nın gerçekler.ne ilışkin bilgimız ?avesınde a^abiidık bu şematikliği. # 193£'ya ilişkin bazı şeyler sormak istiyorum. O cünlerde parti içinde, merkez komitesinde bir tartışma haşlamıştı ve a>ııi zamanda Ztt. Kongre ve KruşreT'in gizli raporu vardı ortada. \eler olduiunu anlatır mısınız? CARİLLO: Ispanya'ya ilişkin parti içindelci tartışma i'.e 20. Kongre gerçekten de ay:ıi zamar.a rastladı. Kongre. Partimizde meydana gelen değişimlerde büyük rol oynadı. Knışçevin raporundan Budapeştedekı parti kon^resi snasında haberım oldu ve çeiışkili duygular içme düştüm. Birir.cisi, ke'..menin id?alist anlamıyla Stalir.'e oian «innncını» yıkıldı. Aynı zamanda da arzuladıjım değişikliklerin olar.aklılaştığı düşünces; sev:nç vprmişti. • Kapnr okııntluğunda Konçrede tspanyol temsilcisl var mndı? CARİLLO : Hapr, yabancı parti ör.derleri Kruşçev raponın dan sonradan ve büyük bir gizliiik içinde haberdar edildiler. 9 O püne İPk komüntsttiniz, daha doğrusu StaHnist. Ancak o bu ytna ba ölçut f»rkh hlr anlamda kullanılıyor. Açıklamalar bili ıcinizi bir ölçtide de ol«a yeniden görcen geçirnıenize TOI açtı mı? CARRILLO: Bir merke* kon.itesi top'.antısı düzenledik TS ben o günierdek: eylemlerimiz ve ktıllandıgımız yöntemlere yö n»lik özeleştirisel bir rapor sundum. Şunu eklemem gerekir ki, Knışçevin raporuada teorik 'cir agıragın olmBdıgı açıktı. Ben raporu bir mitin yıkı lışı olarak yorumiadım. temel bir revizyon o'.arak defi". Kanımca o donemde en ileriye s\den şu sözleriyle Togiiattı o!muştu: «Sorguya çekilen b:reyin kutsallaştırılrnası de*.l. b;z zat sistemdir». • Pfki T» siz tKP içinri'. Mrerin knt»all».tırılması* olavını yaşadmız mı? CARRILLO: Önce «birenn kutsa'laştırılmasr'ndan neyin kas:eriildigi konusunda anlaşiTia ya varmak gerekir. F.ger bununia h»r ir:tpdig:r!i yapan. k»vfi b:r bi,..nue hareket eden, hakkında övgüle: yağdınhp gök lrre çılıanlan \y.r onderın ciıkta:rirl'iğünü kastedivnrsanız bu Parri'mizde yokr.ı. B'jnunla b;rliktp. az sayıda kişinin büyük ,eü ce sahip oldukları da doğraydu. Bıuıun, J« ölçüd» Stslinıst yöntemlerin e'.<:isinin sonucu olduğu. ö:e yand'r. da n? olçüde de savaş vi yeraltı mücad^iesinın >>zjrX koşulları tarafmdan yaratıldıgını kestirmeye oîan?i: yok Ancak 20. Kongrede ortaya stv lan jOn'nlar onderlik yön.'smlsr'.ndt bir revizyonu ve dnha d? mokratik biçimlsrin <reHştirilm<î sini g«rektiriyDrdu. Aynca şu IVJ da unutmamak gerek.r kı, bizim durumumuzda. yen; yeroltı partisi oiarak faaiiyet'srimizi ate. aitıncia y'irütüyorduk. Soz yerindeyse, i'demokra'ikD o'.ma lüksünü goze aljıniâzci;.: çiinkü o durumda Frsnko'nın b:/';?ri imha »*m<?sı çnk ctsha kolay:aşırdı. Demokrasın;n uyguiajimasında s.aouf^ijjr.a ı k;u:iar ileriye s:ttiâimiz kan'.sın dayun. îşy: suııfınm partismdî o.emokrasinın muılak olarak pe reki.lıiınirı biUncmdeydik Hina dem ikrasinin tam aniy:»;.,^ varoinıası için. herşeyden önc» uikcnin s:jusal re;:m:;ıın faş:*t bir diktatorlük oiınsır.ası £erekiyordu. Bunu bel rtt.'kttn sonra. birpyin öı.derlerın devrıtnci :sçi sınıfı hareket' :çindokı ro".iü:e il:şkin b:r noktayı ek:evnenın gereıytiftı Karu=ıı,clayım. «Kussa! ls;tırmanın» yiîntmes'.nden son ra bellı bir <ant:önderrk» efiümı eeUştı. Bjn.ı «kjsaUi.ş•:rma« dörem.rıırı odptf.fi fa"j ra oiarak rörmet gerek. t;An'! önderlık» egiUm'.srı de rempM» aynı ölçude idealıst ve tepkiseldi. Devrimc: pat:ierın, devniıd h3.eketierirı önderltre gereksinı mi »ardır. Işçı smıfı ve na.lk kitleleri bu bılim adamının yap tığı gib: sonıut serçekliğin kesiu çözümierımesim yapma»!ar ya d?. dpvrimci teori temelindt diişünü" ka almazlar. Kitleler daha basit Voldan karar VBririeı ve ke C. çıkarlarının sa\i;.ıu!ın^i!.: b:r partiyle, bir ha reketle ve.'j bir parîiyi ya dü har ' e r simgeieyen kişilp:ie öz deşl?ş*irirlcr. Orneğin, devr:mIsrin önderİTİ halk arasmda ve çoâu kez cîe dunyanın başka yörelp/irdeki ezilmis sınıf ve ha",k lar arasmda muazzam bır itiüar kazanırlar. Bunun en açık örne»: Lenin'dir. Ayrıca Ho Şı Minh t's'tro ve Tito'nun durjm lan da »ynı sınıflandırmaya girer. Eeıim karşı oîduğum. önd«?rlere Hi?kin kasıtla bir mitoloün'n Taratı'.masıdır. Bunu kın;yo rum. Bu, de.ıimci hareket:n nl çütlerine aykırıdır ve onunla çelişir. YARİN: SOIDAKİ BOIUNMELER TiFFANY GARTH MEy.SENtK) BUAAPA GİT T>İM DÖZT SAATSDNUA !)C&B5!M SâNA eıC IÇECEK GETİREyiM.. EFENDİM. VELKCN. emar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear