Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ım unan mitologyasında blr îkaros s«ylenrpsi vardır: «Labırent» sözü sık sık kullanılır ya, doğrusu «labyrinthos» tuı onun, Clirit adasında, içine girenln kolay kolay çıkıs yolunu bulamadığı büyük bir yapıydı. İşte bu yapının özelliğinden ötiirtl, içlnden' çıkılamaz «orunlar içiıı de kullanılır o sözcük. Girit kralı Minos yaptırmıytı, labyrinthos'u. Blr gün oraya Diadalos ile oğlu îkaros'u hapseder kral Minos. Daldalos yontucu ve mimardı. labyrinthos'u da o yapmıştı. Yontulan canlı idl. Yaptıgı lnek yontusunun içine kralın kansı Pasiphae gırmiş de kendlni kutsal boğaya vermiş. Ondan kızmış kral Minos, onu oğlu ile kapanmış Lubyrinthos'a. Baba oı^ııl ne yapacaklarını şaşınrlar, odalar koridorlar, gir çık glr, başlannı döndürür. Fakat, kralın pşi Pasiphae onları kurtarır labyrinthos'tan. Baba İle oğuı omuzlarına balmumu ile tutturulan kanatlarla uçarlar. Babası, îkaros"a, çok ytlkselmemesinl öğütlemiştl, fakat îkaros moraklı blr çocuktu, babasının bu öftüdünü riinlemodi, daha yükseklere çıkmak tutkusu bürümüştü içini. Böyledir insanoğlu, ycrinde. sınısında durmasmı bilmez çoğun. Tlmur ölürken, Tanrıların göklerini lethetmek lstedigini söylemlş derler ya, onun gibi işte. Derken Îkaros güneşe çok yaklaşınca balmumu erir, kanatsız kalan genç, Sisam adasmın orada denlze düşer, bogulıır. CUMHURİYET n , b»kw, blr tngiHz nranma neler sslnlemlştir. Auden, gökten dtlşen vocuga o görünü içinde klınsenın aldırmamasmdan Urkmüş gibi bunca önemli bir olay vıı geliyor oradaki çob&na, kbylüye ve kalkan güzel gemidekilere. Ama burada durmuyor or.an. yine resimlere bakarak (ama hangl resimler olduğunu söylemiyor onların), bir iştoenceei, işkeneesi başında işini görürken, Btının, köpeglnın nasıl kendl dünyalarında olduğunu söylemek zorununu duyuyor. Işte insanlar da çoftn zaman o atla, köpek gibidlrler. Burunlarının dibındekı işkenceyi, zulmü, baskıyı görmezler, görmek istemezler, başlannı çevirirler, kendl işlerine dalarlar. Alanı daha genişletirspk, daha büyük karşıtlıklar bulup saşırınz: Bir yanda savaş. kıyım, kırım; otn yanda düğün dernek. Yaşam, kuşbakışı bakıhnca, Bruegel'in resimlerinde gösterdiftı gibidir. Bu yüzden degil midır onun kalabalıklan resme sokması? Ve bunu, bu incehgi yakalamakla Ingiliz ozanı Auden ne btiyük bir arıyu parmak basmıştır! «Hiç yanılmadı acı konusunda eski ustalar!» Resme bir daha, bir dnha bakıyorum; 7,avallı îkaros'un yalnızca bacaklan görünüyor. Gökten bir çocuk düşmüç, değil mi? Kimse umursamıyor. «Bencillik» mi diyeceksiniz? Yoksa onvın yerine, «Insanlık iste budur» sözlerlni ml koyacaksınız? RRnım asıl merak ettlğim şu; Baba Bruegel'in ve ondan esinlenerek acıyı olağanUstU blr ustalıkla ortaya çıkaran Auden'in bu sorulara verecekleri yanıt ne olurdu? Onlar bize gerçeği göstermekle ml yetindiler? Başku bir deyişle, yaşamın gerçek panoramasını? Cahit Sılkı Tarancı, bir şiirinde, «Tek şikâyet ölümden olsun» demişti. öyle bir toplum düslüyorum kı, orada kimsenin yasamdan blr yakındığı olmayacaktv Ama ölUmü nıçin bir yana ayıralım? Îkaros boğulurken umursamamayı olağan mı görecegiz? Yalnız başımıza öldllğilmUz doğrudur, biz öHirken en sevdlklertmiz bile yanımızda bulunmak İstemezler. Pekl, yasarken de öyle değil mi? Acılara da tek başırmza katlanmıyor muyuz? Is böyle iken «insanın lnsana lljrtsl»ni beklemek dü? olmaz mı? Resimdeki çoban dü»Up ölseydi, gemi yolundan kalmayacaktı. Herkesln isi var gücü var. Ama biz yine de lylmserllğl elden bırakmayalım; bencllligi anlayalım ama onu lnsancıllastırmayı onaylamayalım. 20 MAY1S 1977, Y OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Gözler Açıhrken... nliı Amcrikun rıııuaiKisı I ptoıı Slnclalr'ln, dlllnılzp Şllcas" Me/hahalaıı .ıılıvla revrllcn rnnıamnda hir Isçl ti|)l vHrdır. i:mek(,lllfcln her tiirUnde çalışıp çabalamif, pzflip horlanınış, eı;riyp ıl(iı;ru\a luıhışıp çıkmış lıirl; sonutıria ac sıısuz. cvsiz işsiz. hitik ypnik ayaklarıııı siirürlırn, Kofııktan kaçınak i<;ln hir (nplantı salonıınu düşer. KiırRÜrlc hiri IUIIHISHKIIladıı. Kıınıanııı kalıramanı dinlrdlkçc hiiyiilcnir. Cüııkii adaın o'ıuı aıılatmakta. yaşam serüvrnini ılilc grlirınrlU»1, şlmdlye dek akıl crdirempcliğl Kİzleriıı anahtarlanııı ÖKiplınpİHeılir. lOmekei. işte o saal sngyallzmlc tanışmı.ştır. Doğru örKÜtiiıı yönctlcilerlne basvurur. < > çevreyr kalılır. Artık yolunu l>ulmııştur. Dlnledikl'P, oktıdlıkça, öğrendlkçp, gözü açılmaktadır. Ne var ki Itenriisine yol yordum gösterınek Irin KÖrpvlcndirllen arkadaşı, onheş güıı sonra, şu iit^titleri \'erir: îkaros Kimin Umurunda! Melih Cevdet ANDAY tablodur. Reslmlerinde ayrıntılara çok büyük önem veren bu büyük, essiz usta, Ikaros'un düşilsünü de yine o blçemle (Uslupla) lşlemiştir. Onun re.sınılerıne bakmak, bilindigi gıbı, kışinin çok vaktini alır; bir ızlenimle, bir duygulanma, bir düşiinıe ile yetinemezsiniz. Merakla bir ko şeden öbür köşeye nerdeyse santım santim gözden geçireceksinlr tabloyu. Neler bulur insan, neler! Bu resimde de öyle lşte, Îkaros blr limanda rlenize duşmuş, yenl duşmuş daha, hacakları suyun üstünde... O sırada blr gemi kalkıyor llmandan; kıyıda, bir tepede, bir çoban, sopasına dayanmış, koyunlarını otlatıyor, arkası dttnük Ikaros'a; daha heride btr köylU tarlasını sürtlyor... Saymakla bitmez derler a, kısacası, bildiğimiz dünya, herkes kendi içinde gücün<ie, Îkaros kimsenin umurunda değil... Dprkpn konu, modern bir Ingiliz ozanında yepyeni bir yorumla kendini gösteriveriyor. W. H. Auden (öleli birkaç yıl oldu) çağdaş Ingiliz şiirinin en büyük temsilcilerinden birl sayılır. İngilizlpr, Kliot'tan sonra genellikle onun adını ileri sUrerler. öyleslne »everler onu. Amerikan ve Ingiliz ozanlarından derlenme şiirlerle oluşturulmuş «Modern Verse» adlı antologyada. Auden'in «Musee des Baux Arts» adlı şiirini bana Kösterdiklerinrie çok ilgilendim. Geçen yıl slnemalarda gosterilfin «Dünyaya Düşen Adam» adh filmde de sözü gecmişti bu şllrin. DUşundüm, dpınpk dedim kendl kendime, eskl çağd&n beri bu konu elden ele geçiyor. Auden, şiirini Brııegel'in resminden çıkarmıştı, resimde görünenlerl anlatıyordu, sonra geçiyordu dusünduklerinl ba$ka önıeklerle vermeyr Bu siirln tlstünkörü blr çevirisini vereyinr «Hiç yanılmadı acı konusunda / Eskl ustalar: Ne iyi anladılar / Acının insandakı yerini; nasıl oluşur / Biri yemek yerken açmken ıwncereyi, ya da dolaşırken dalgın; / Nasıl yaşlılar saygı ııe, tutku ile beklerkpn / Şaşırtan doffu mu, hep bulunur bunu umursamayan / Çocuklar, kayarlar ormanın kıyısındakl hur, t.utmuş gtilde, / Hiç unutmadı eskl ustalar / Bir yanda korkunç lşkenceler sllrUp gider / Bir köşede karmakarışık bir yerde / Köppkler köpekliğini sürdürür ve işkencednin an / Vurur saflığının çiftesini bir agaca. «Bruegel'in Ikarosunda da örneğin: Nasıl her şey sırt çevirir / Kayıtsızca kedere; çiftçi duymuş olmalı / Sudan çıkan sesı, acı çıglıgı / Ama bu önemli bir başarısızlık değildl ona göre, güneş parlıyordu / Yeşil suda yiten beyaz bacaklarda; / Ve pahalı zarif geml görmilş olmnlı / çok şaşırtıcı blr şey, gökten dllşen bir çocuk, ama gidecegl blr yer vardı gemlnln, aesslzc* geçip glttl.» Once şunu belirteyim, bir mltosun yontucudan ozana, ozandan ressama. ressamdan ylne yontucuya, ondan yine ressama, ressamdan ylne ozana yeni yorumlara ugrayarak geçişi bana çok ilglnç gelmektedlr. Yenl bir konu yaratmak sanatçı içln Ule de gerekll sayılmamaiı. Masal, ona bakışımıza göre, bize lstedigimizi verlr. Göklere yükselme mltosunun Bruegel'dekı ayrıntıla U Eskl ozanlnnn btltün işlprl sftylenleri (mltosları) dlllendirmek olduğu için, bu öykü de onların gözünden kaçmamıştır. Ünlü Lâtin ozanı Ovldlus «I*s Metamorphoses» adlı ynpıtında îkaros'un şiirini de yazdı. Dcnebilir kl, bu öykü Ovidius'un yapıtmdan yayılrtı cn çok. Herkos ona çeşitli anlamlar yükle.di. Takma kanatlaıia havalarda yükselen Îkaros, uçak buluşunun ilk deneyiml sayılır bugün. Çünkü bütün mitoslar gibl, labyrinthos sttylencesi de çok yanlı yorumlara clverişli bir yapıdadır. Ama îkaros'un başından geçenler, nedense en çok rnssamların ilgisini çekmlştir. Eskl çağ sanatından bcri bu konuyu işleyen. hirçok yapıt kalmışlır gtinumUze. Albani'nin Roma'da hulunan Hellenlstik kabartmnsından tutıın da, Donatello gibi büyük yonüırular, Tinieretto gibi, Rubens gibi hüyük ressamlar bu konuyu işleyen yapıtlar bırakmışlardır. Ama bunlann içinde en ünlüsil, Bruegel'in yaptıgı, şimdl Bnlxelles' de bulunan «îkaros'un Düşüşü ve Peyizaj» adlı Bak, şimdl seıı en lehlikcli çai{iııı yaşıyorsun. Kendinr dll;kal e l ' tıısanııı çö/.it hlrdenblrp avıldı mı, kahına Mgamaz olıır. OğrenıliUlerlııl bir giiııılc hütiin dünyayn İİRleleceftlm KHnır. Toplıımıı birdenblrp tlpğiştlrmık lster. CPvrpflekiler niriıı m'i'relılerl hilnıi\nrlar ıli\p şaşınr. tşte bu tehllkpli lınslalıktan kendlni lutrtarmalısın! llpton Slnt'lair'lıı Şlka^o Mezhahalıırı ÜIIHi'da yayınlandı. O sırada Aınprikaıı sosyallstleri unıııllar Içindeydiler. Oysa kHpltHİİzmin yeryUzündekl koşulları övleslne işlecll kl. AHn heın enıprr.VRİİTmfn ağahahnsı olılıı, hprn leerdp SOIH>atlst ıııuhaleıcli sildî. Devrinıln nesnel koşulları haşka ülliplprdp Kecerliydl. Yirmiıul Vic/vıl haşıtulaki liptnn Slnclalr, edebiyat ansiklopedilerinde kaldı. Blr gerçekle ilk kez karsılaşan, hir biltnce İlk erlsen, blr duyguya İlk kapılan İnsan sarsılır. Türkçemlzln mizah defterlnde buna rieğgln hir güzrl öykücük de var. Yeniçeri aganı, palasını çekııdş. hahıınu yrrc vatırmış, kesrcek. Adamcaîız yalvarmaya haşlamış: Ağum kıyma hana, ben ııc vııptım ki. . Daha ne yaparnksıu ıılan! Slz Yahudilrr Hazrett lıa'yı çarmıhn germişslniz . Ağam, o lş hinheşyUz yıl ünceydl. Yeniçerl ağam : Bana ne, demiş, hen yeni ojrendlm. Yenl öğrenilen gerçeklerin lepkilerl özellikle gençlerde yoğun olur. Sosyalizmle Unlvcrsitede karsılaşan blr genct dÜKİinün! Ya Anadolu'dan geleıı voksııl alle çocuğu, ya tstanbul'un zengln mlrasyedis) İçinde çeşitli duygular yumak yumak Klşlsel sorunlanyla çevre sorunlarının düğümlendiğl noktada blr çıkış yolıı aramaktadır. Blrdenhlre hulmuştur onu. Ilemen eylenıe atacaktır kendlslnl... Toplum düzenlnl, blr günde rirgllse blle, Unlvcrslteyl bltlrinceye dek deftlştlrnıesi Reıeknıekledir. Ama dar eylemln kı•ır döngüsüyle kuramcıhk zevklnin soyııtlaması arasında kalınra şaşınr. F.ylemlrri zcnglnlpşlp hüyüyemedlgi İçin, gençlik çevreNİndekl çrllşkllprin lıesaplaşınasına dalar. Kmperyallzmln az gellşmlş ülkelprde kullandıkları uııta danışmanları vardır. Bıınlar gençlerln nltellklerlnl, sabırsızlıklarını, duygularını hlllrler. «Böl ve yönet» polltikaMtıı KPIIÇ kuşaklar arasında kolavca ııygıılarlar. Bölünnıe, sermayp pgemenleriııin ve OİA uzınanlanmn karşıclevrim doKrultııstında manevra olanaklarını zcnginleştlrir. Böliinınpyi ikl doKrııltııda ııvı;ulaıııaUtadır cmperyalizınin ustaM. Biıinri doğıultıı yataydır; lnıı;ıinku K('nç kuşak arasında bölünmelerl sağlamakla gprçeklpşir. tklncl doğrultu dlkeydir; geçmlşlen RPİeccğe tlcvrimci kuşaklar arasında böliinmeyi sağlamakla gpıeekleşir. Yatay bölünme, gençlik kitlpslnin toparlanıp ağırlık nluşturmasını engeller. Dlkcy bölünme, eskl kuşakların dencvlerlnden ye« nllerin yararlanınasını pngeller. Hiivlece devriınıı gençlik keslnıl. hem haflfıer. lıenı karanlıkta kalır. • Kapltalizm yeryii/ündekl son sömürü düzenidir. tnfianlık tnrlhinln kiileclllkten fcodal düzene; sonr% kapltalizm aşamamna vardıfcını hiliyorıız. Beş hin yıllık hir sprüvpııdlr hu. Hygarlıklar, şlmdlye dek hep sömürü düzenlerlnde ve RÖmürü srtyeslnde kıırıılmuşlarclır tlk kez «omüriİMİz ııygarlıp;a vöneliyor Insanlık. Ama hlnlerce yıllık <tömiirii düzenleri. bir günde dcğişemcz; uzun blr «avnşım siirepini gnzp nlmak gprpkir. Gözü yenl açılanların gözöııüne almaları gerekcn onenv II gerçeklcrden birl dc budur. • Âtaç, Yaşayacak.. OKTAY AKBAL TARTIŞMA Evet Hayır İspanya'da köykent uygulaması BıiRiln köyksnt protesi gtlnümiizün konusu. Köykent projelerinin bir hay.il oldugu btı dilşünconin Rrçekleşmesinin güj olduğu hiç dcğilse gerçekleşmeslnin çok zuman istedigi belirtilmektedir. Hatta aydın kesim ve projenin öncUsü olan CHP içinde dahi böyle bir uygulamanın olabilcceğine lnanan lann az olduğu yadsınamaz. Yalnız şunu belirtmek gerekir ki her yeni uyKUhımaya hpr yenl atılıma başlangıçta inanan onu benrmseyen HT, olmuştur. Böyle bir projenin gerçekleştp gerçekleşmiyeceğine inanmak için benzer bir Ulke olan Ispanya'ya bir göz atalım. Ispanya da ülkemin gibi bir Akdeniz ülkesi, insanları sıcak kanlı, ekonomlsi genellikle tanm ve turlzme dayalı ve gelişmekte olan ülkeîer arasında yer ahyor. Kısaca Ulkemiz İle îspanya arasında birçok paralelliklpr var. Köykpnt uygulaması İspanya' da yapılmış ve sonucu da görülmüş ve bugün bu Ulkede bildigimiz her şeyden yoksun 11kel kfiy, yerini temel gereksinmeleri karşılayan köykentlere bırakmıştır. Bu köykentlerdeki yaşam ile kentlerdeki yaşam arasında diizey larkı bizdeki gibi fazla olmayıp, köylünün toprağını bırakarak kentlere göç etmesl içln neden kalmamıstır. Ispanya'daki uygulama: lspanya'nm Batısında Porteklz sınırında Badajoz kentine 60 km. uzaklıkta Merida ilçesi ve bu ilçeye 525 km. uzaklıkta köykentler Calamonta. Arroyo San Servan, Rlmandralejo, Montijo ve adım hatırlıyamadığımır. beş köykent yer almaktadır. Nüfus ları 35 bin arasında değişen bu köykentler Merida ilçesi otrafında daire şeklinde sıralanmaktadır. Özellikle arazi çalışması için 40 gün kaldığımız Calamonte de 3 tane bar (birahane ve kahvehane karşılığı) 1 tnne yazlık diskotek, btr lokanta, her çeşit gereksinmevi karşılavabilen iiç tane dtikkân (markpll kaynak atölyesi PTT ve Banka şubesi Köykent elektrikle içme suyuna sahip, asfalt yolla Meride ilçesinp baglnnmıştır. KöylU tarlasma motosiklet ile gidip gelmektedir. Ahır hnyvnncılığı yapılmaktadır. Kısacosı köylti gtlnlitk pprek«lnmel«rinl kttykentte karşılamileta, anrak haftalık veva aylık gereksinm»leri için ilçeye gitmektedir. Bu uygulnma sonurmnda snftlıklı blr yerlesim ve mutlu insanlar. Kent Hzlemt duymyan köylüler var îspanya'da.~Bj£+ab için hiç bir neden yok. Oner OF.MtREI. Y. MUhendis Ekonomist DtYARBAKIR ıy "slnlikle btlscnı de, ylne arastinrım». Ataç'm M !*ııydu .Irnchilir. Bir kitabımn haşına almıştı. Jac'* qıırs Rigaud'nun hu sözünii. Kcsinlikle bil.sek de blr konuyu; hlr blllm dalında en viiksek yere ulaşmış da olıak; lki kez lkl dörttür dlye ezberlesek dc, ylne de araştırmak. üzerinde durup düşiinnıek gereklidlr. Ataç'ın blr baska ilkcsl dc Gidp'in hir siiziiydii: «Açıkta olmak, acık olmak»... Kuşkii, aıaştıımak, keslnllkten kaçma... Ataç'uı kisilifjlnl yapan nlteliklcr. tl Vlrml yıl sonra Ataç'ı düşiinmek, anmak. ortak anıları yasatmak!.. Az zanıan dcglldir yirmi yıl... Bütün blr yaşamdır. Ataç öldüğü zaman genç yaşlarında bulunan hlr r kusak, bugün yaşlanma yolunıladır. 19. ıTyi düşUnüıı, hem de scçitn öncesinl... OP, yani BayarMenderes yönetiml en sağlam durumdadır. İç polltika umutsıızluk vprmektedir aydınlarımiza. 19.r>7 seçlmlorindc CHP güç kazanarak çıkacak, ama yine de bir şry deBİşmfiyecpk, 1960'da 27 Mayıs olayı yaşanacak, Türklye'de blr dönem kapanıp yenl hlr dönem başlayacak... Ataç'ın yaşadığı yılhırda nordpvse «yasak» olan, «tabu» sayılan konıılar, snnınlar, kavramlar, Inanlar. düşünlcr artık, açık açık yazılıp tartışılacak sosyallst partilcr kuıulup seçinUe.tfi kat^caH, .JMarjtVUık üzerine »ayısız kitap yayınlanacak, Tüık topİumu, yeni •yetlşen ffenjIer bnvMk bir açlıkla btı lconularda bilpjl edlnmek, aydınlaninak Içıîi' çaha harcayâeâY<..'!''Bıı 'a'fâda Âtkç'ın öğTettikleri. salık vcrdlkleri, yinrleılikleri «şey»lcr ise blr yana itllccek!... Şimdl «kuşku»dan ı;ok mu çok ıızağız! Krsinlikle blr amaca, bir ülküye hağlanmayı üstünlük sayıyuruz! Blr kitap, on kltap okııduk mu, o kitaplarılan kiıniııiıı lçindekl cümlelerl ezberledik mi hitti lıeıvjıy! Herşeyi üğrendik sayıyoruz. Bunun tersi düşünülemez, hatta tcrsi olabilecegl akla blle cntlrileıııez! Cetireıı, «hain»dir. «yozlaşmıştır», «satıbnıştır», şııdıır, budur. Kuşku duynıamak, inanla bağlanmak en kısa yoldaıı bir çıkış noktası aramak, hcmcncecik o yolıı bulduğuınu/a inanmak... Atav'm öğretisı ise bunun tersiydi. Ama toplum o lıule scldi kl. bir takını hızlı çarelere, kalıplarıı. vozünı yollaıııia hağlanınak. daha iylslni, daha doğrusımıı aramaya kalkışmamak gereklyor. Blr geçlş ıliinemiııdcyiz yıllardır. Sonra durulacak herşey, hir çıkmazdan aydınlığa ulaşınca; hrrşeyl yerll yerine koyup, kuşku denen defeerli nlteligln üstünlüğüne Inanacağız. Flkret'in dedlği gibl «Kuşkunun bir aydınlıga dogru koşmak» olduğiınu bilcrcğiz. Ama Türk toplumu ylrtni yJdır aramakta, hulamanıakta! Ataç'ın yokluftımu duymuyor mııyu/".' Bugün aramızda nisaydı ne dcrdl olup blUnlerc, bu kosin ml kesln konuşup yazanlara? Bunca yazdını soyledim alç hir etkisl olnıamış. yeni kuşaklara! diye üziUiir müydii? Belki de dana büyiık bir hızla, blr coşkuyla gerçek ekinli olınak, gerçek aydın olmak, gerçek insan olmak kuşıılları üzprinde ylne yazar ya/.ardı. Yaşamın sürckll bir savaşım olduğunu bileıı blrl olaraU... Yazarlar toplumu etkiler. Toplum da yazarlan... Yaşamın defcişmesi. daha giiieel olması sanatın. cdebiyatın Işidlr. Kcslnliklcre baKİaııan, herşey olup İJİUi, ço/.ümledlk, düzeittik, ortadan i;aldırdık, dlyerı biı y«zar kendl lflâsını da kabul etmiş demektir. Ataç .«üregeleıı bir dcğlşimin lnsamydı. Edebiyatm da höyle blr eyleın olmasını Isterdl. Bizlerc öftrettiği de buydu. Ylrnıl yıl sonnv Ataç'ın ağırlıgının öneminin. burda toplandııiını anlıyorıım. Bugün Ataç esklsl kadar ukıınınuyor. Burası kesln. Kltapları bile ortada yok. Yeni baskılan yapılmıyor. Ne arayan ne soran var! Ölmek. yok olınıık mıdır bir yazar İçln? Yoksa helirli bir .siire sonra daha giiçlü, daha etkill bfr blçimde yeniden ılognıak mıV Nice büyük yazarlar, uzun yıllar unutulnuış, ıınuttıırulmava çalıvılmış, ama bir lki kuşak sonra daha büyük bir etkiylı benlnısenmistlr. Ataç da böyle bir yazgırun Insanıdır. Sait Falk öldügü zaman Ataç şöyle yazmıştı: «Salt Faik ölmüş... BUlyorum. blr yazar ölınez. FU7.Uİİ ölmüş ınü'.' MpntaiRne, Voltaire ölmüşler ml? Şiirlerlni, kitaplarını okuyııp yüzyıllar arasından gcne konusuyoruz onlarla. Budur Işte ölümsüzlük. yalnız budur. Bir yazar, hlı saıı.ıt adamı rserinln okıınclıığu, olmnablldiği gtine kadar vaşar. Sait Faik üyle yıllarca. vüzyıllarca okunacak yazarlardan mıdır, bilnıiyorum orasını, daha kcstiremeviz. lumse krstiremr/, onu ancak zaman gösterlr. Ben lstertm iilmrz yazarlardan olmasını. Hikâyecl Salt Falk, bir yazar olan Salt Falk daha yüiarca nkunacak. demck yaşayacaktır.» Olümünden yirml yıl sonra Ataç lçtn dc bıına benzer sözlerl süyleyebillrlz. AUÇ da ölmez. Kitapları, yazıları okunduftui okıınabildigl sürece yaşayacaktır. Bugün Ataçın gerllerde. uzaklarda kaldığı, «eskidiğl» sanılıyor. Ben o kanıda değUlm. Bu Uarnıakarışık uünlcr gıvi|i gidecek. Türk toplumu kendlni bulacak. Yunlış. UITÇPK dı..;ı blr takını «kesinlik»lerin de tartışılabllir olriııf.ır anlaı^ılacak. Işte o zaman Ataç'ın nasıl blr dlişiln ÖIICÜNU olduğıı ortaya çıkacak. Xenl kuşaklar. yarının gcııçlprl edeblyat (urlhlnıizde Ataç adlı KomUyU bulup; tadıııı, anlamını ıluya dııya okuyacaklar, ondan ppk çok spy öjtrpnecekler. Dııymayı, anlamayı, liilsünmeyl. kısacası «gcrçek blr ln«an» olmııyı... M E V L İ T Mer hum HABİB EDİB TÖREHAN'm Azızruhuna ıthal edllmek üzere 20 MAYIS 1977 Cuma günü (BUGUN) ŞtşU Canülnde Ikindi narrvsiiuıı ınüteBİdp şelrrimjzin tanınmış hafıztan tarafından Kur'anı Kerim ve Mevlit okutulacagından arzu eden dost ve ahbap ile bilcumle ehli imanın huzurları rlca olunur. A I L E S t (Cumhuriyet: 4801) •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ' Seyir Hldrograii ve Oşinograll Dalresl Başkanlığından Bildirilmiştir. TOPLU IŞ SÖZLEŞMESl ÇAGRI İLÂNI İle Sendikamız TtTRK TÎCARET BANKASI A.Ş.'nin aşağıda yasrılı şube işyerleri için TÜRK TÎCARET BANKASI A.Ş. lsverenl işverenin üyesı buluntlugu Banka Isverenleri Sendikası Banklşveren Sendikasına toplu iş sözleşmest çağrısında bulunmustur. Keytiyet 275 Sayılı Yasa'nın 12. maddesı gereğınce ılgililere duyurulur. TÜRKBANK İŞ TÜRK TÎCARJÎT BANKASI IŞÇtLERt SENDtKASI YÖNETİM KVRULU ÇAGRI KAPSAM1NA GtRKN ŞUBE tŞYERLERÎ : ŞUBESİ TÜRK TİCARET BANKASI A.Ş. AKSARAY / İST. ALİBEYKÖYÜ ALTUNBAKKAL ALT1YOL AVCILAR BAHARİYE BAHÇELÎEVLER BAKIRKÖY BALİPAŞA BEBEK BEŞİKTAŞ BEYKOZ BEYOGLU BOSTANCI CEVİZLÎ CİHANGÎR ÇAÖLAYAN ÇAPA ÇARŞIKAPI ÇATALCA ÇİFTEHAVUZLAB ERENKÖY ESENLER ETtLER EYÜP FATİH FENER FKNERYOLU FINDIKU FİKİRTEPE GAIATA ÜALATASARAY GAYRETTEPE GAZİOSMANPAŞA GEDÎKPAŞA GÖZTEPE OÜLTEPE HALICIOÖLU HASÎRCILAR 1NCİRLÎ İSTANBUL KADIKÖY KARAGÜMRÜK KARTAL KASIMPAŞA K. MtıSTAFAPA?A KOCASÎNAN KURTÜLUŞ KÜÇÜKÇEKMECE KÜÇüKKÖY ÇAĞRt KAPSAMINA GtREN ŞUBE tŞYERIERt: TÜRK TÎCARET BANKASI A.Ş. KÜ. MUSTAFAPAŞA/ÎST. ŞUB. KÜÇÜKPAZAR LALELİ LE\TENT MAHMUTPAŞA MALTEPE MECİDÎYEKÖY NİŞANTAŞI NURUOSMANtYE ORTAKÖY OSMANBEY PAŞABAHÇE PENDÎK PERŞEMBEPAZARI RAMİ RIZAPAŞA SAPRAKÖY SAÛMALCILAR SABIYER SİLİVRİ StRKECt SİTE SUADİYE SULTANHAMA » » » » » » » » » » » * » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » DENiZCiLERE VE HAVACILARA 51 SAYILI BiLDiRi 21 28 mayıs, ti 10 ve 13 17 nazıran 1977 tarlhleri arasında 05.00'den ri.OO'yp. Kadar aşagıdakl noktaların birleşUj^l saha içinde seyretme, demırleme, avlanma ve bu sahanın 10.ÜO0 metreye kadiir olan yüksekligi can ve mal emniyetl bakımından tehlikelidir. EGE DENtZl IMİZ SAHAS1 40 derece 37 dakika kuzey (1) 26 derece 04 dakika dogu 40 derece 37 dakika kuzey (2) 25 flerece 58 dnkıka doftu 40 derece 19 dakika kuzey (3) 25 derece 58 dakika dogu (4) 40 derece 19 dakika kuzey ' 36 derece 18 dakika dogu DENİZCİLERE VE KAVACILARA DUYURULTJR. (Basın: 1S799) 4793 ÎLÂN İSTANBUL DENiZ iKMAL GRUP KOMUTANLICINDAN Devlet Memuru Alınacaktır MUnhal bulunan Kadroianmı/da görevlendlrilmelc Uüe* re asagıda nltellklarl yazılı elemanlar, sınavla, 657 Sayıiı Kanuna uygun olarak alınacaktır. İDARt HtZMKTLER: 1. Y. okul, lise ve muadin mezunu, 2. Askerliğlni yapmış (Erkekler için), 3. 30 yasından kUçtlk olmak. KAPTAN VE ÇARKÇ1: 1. Ortaokul mezunu. 3. Kıyı veya liman kaptanı. Dz. Motor maktntstl veya Dz. Motorcusu belgell, 3. Liman cüzdanlı, 4. 30 yasından ktiçUk olmak. îsteklilerin 6 hazirnn 1!»77 puzartesi q(lntl saat 17.30'a kadar Kasınıpaşa'dakl Komulanlığunız Personel Kjsım Amirliğlne blzzat başvurmaları dııyurulur. Milli Eğitim Bakanhğı'ndan YAYKUR Yültsek Islâm Enstit.ülerl Dışardan Bitirm* programlarına kayıth oftroncllerin 1975107H ogretim yılı güz döneiTii sınaviarı 2129 mayıs 1977 tarihlerl orasında kayıtlı oldukları okullarda yapılacaktır. (Basmâ 17184) 4789 • 9İŞHANE ŞİŞLÎ TAKSİM TARLABAŞI TEŞVÎKİYE TOPÇULAR TOPHANE ÜMRANİYE ÜSKÜDAR YALOVA YELDEGÎRMENÎ YENÎSEHÎR YEŞÎLKÖY YÜK8EKKALDIRIM ZEYTİNBURNU ZİNCÎRLÎKÜYU UM. MÜDÜRLÜĞÜ İSTH. MUDÜRLUÖÜ LEV. MÜDÜBLÜĞÜ ELEK. HES. MERK. DEPOLAR 3EFLIOÎ AR9İV SEFLÎGÎ » DIŞ İŞLERÎ MÜD. » KAMBİ. MER. MÜD. » • (Basın: 16747) 4792 ÎSTANBUL EMNiYET SANDIĞI'NDAN EVRAKIMATBUA BASTIRILACAKTIR Muhtelif cins i9 kaleın evraki matbua bastınlacaktır. Bu işe girmek lsteyenler H.fi.977 tarihine kadar Emnlyet Sandıgı Donatım MurtUrlUgune mUracaatla numunelerl ha vi dosyayı görebillrler. Piat tekliflerinin pn gpç ııı.n.977 tarihi mesal bitlmln* kadar yukarda yazılı MUdürliiğe tesllm cdilmesl gereklidir. (Basın: 17370) 4794 ••••< '••••' •••••»»••»»»•••••••••••••»••»»•»••••»•»•••»•••••••••»»»•••••»••••••