Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURiYEl nğs baîap da okurlann» ahlik öğtitü •rmeye kalkışacağımı sanmaymız. Haddım îgü. Kaldı ki, ben bu satırlarla namnssaaeçil, namuslulara sesleniyorum. amus» sozcugu. dılımızde cınsel ahl&k alaoldugu kadar, toplumsal şeref alanında da ılan bır «ızcuktur. Boylece bu kavram, hem isal itıbar, hem cınsel ahlâk kurallarıyle ur kavram rıtehgi t&şrjor. r de «ırz» sozcuğu var Bu Ikı «ozcük, çoğu , e? anlamlı olarak uırz ve namus» bıçimınlıkte kullanılır ve bundan halkın «uçkur .u» dıye ruteledıgı cınsel namus anlaşılır. anzunat Fermannda, çıkarılması duşünulen nn en başta gelen amacının* «Emnıvetı can ıhfuzıvet ı ırz ve namus» olduğu yazılıdır. zcukler burada cınsel anlamda kullanılmışı irıhçı Abaurrahman Feref Bey 1923 n î39t ı yayınladıgı «Tarıh Musahabelen» adlı kın o3 uncu sayJası^.aa Tanzımat Fermamm rken «ırz» sozcugunun ourada «zıkrıne luDlmadığını, zıra herkesın ıız ve namusuna ît\e nayet etrnenın, Turkler'ın milll ananeJ oldugiınu» sojler Tarzımat Termanında zcuklenn Linsel namus anlamına kullanıldıeleştınden cle anlasılıyor. ız bugun kavramm bu vonünü bır yana bıık, namus sozcuğunü «dofruluk, dürustluk» «yucelık, u^uluk, yıırekiüık» anlamlannda mak ıstıyoruz. jmhurıyet tarıhırun o\le bır donemınde yaız kı, bugun vatandaşlardan her bırının, kenrevını, ışım gucunü jasalara ve ahlâk ku ına ujgun olarak vurutmesı ve sadece bu vetınmesı, namuslu olmak ıçın yeterlı gouyor. Ömegın, sıvıl olsun, asker olsun, büamu gorei lılennın aldıkları ayh*ı hak edenr çaba ı.e çahsmaları, hatır, gonul, ya da L çıkar ıle ış cormeyı aKillanndan bıle geî melen, tuccarın aşın ve haksız kar peşmoşmaması vatandaşı aldatmaması, ışçınm renmU çalışması ve işverenın de onun hakodemesı ev kadınımn kendısmı esmp * e ço nn? t'uv 'k oı ozven le ?iam sı hekır.ı va ıt gıbı serbest meslek sahıplennm meslek nı tam bir doğrulukla yunltmelen, namuslu s ıçin artık yeterll degüdır Çünkü davraı bu drneklerle uygun vatandaşlar kendı gorevlerlni gereğı gıbı yerme getıren ve • olduğu ıçın de kendı kendılenne «vıcdan ru» duyan mau ve bıreysel yaradılışlı kışır Cvet görevinl doğrulukla yenne getıren ve mekte olan kişı, bırev olarak, rahattır Ama ortamda boyle bır kısı vıcdan huzuru gıçlanmızm, hukufcun Ostünlüğü ugrunda rerdıkleri savasım da bugünkü karanlık toplumsal ortamı büyük umut ışıklanyla ışıklandırıyor. Türkıye Barolar Bırllğı'nin Tark Hukuk Kurumunun, Çagdaş Hukukçular Dernejımn, îlericı Mımar Muhendls ve Polıs Derneklerinın. llencı »endıkaların ve memur k\ıruluslannın yıgit «avaşımları da, Turklye'de toplumsal kurtulus yolundakı namuslu aydjn ortamının gıttıkçe genisledığını gosterıyor. Bunların yanında ünlversıtemızın, ozellıkle Hukuk Pakultelennln suskun ve pasıl tutumu, değerlı dosturn ve meslekdaşun Prof. Ilhan Aı sel gıbı buyuk bır aydını ısyana ve fakültesınden ayrılmaga ıtelıyor Bu da, ışın, hukukçular yonunden hazın bır goninumüdur Ama bız oralardan da umudu kesmış değılız Gun ışıyacaktır yavaş yavaş bu kurumlann da çatılaruıda ve bır gnn gelecek, bugünkü gıdışı desteklejenler baş lanrn onlenne egerek yürümek aorunda kalacaklardır. Bır süre önce genç btr profesöre rastladım. Oıel bir tıcaret kurumunun çok yüksek odenekh hukuk danışmanı olduğunu oğrendıgım bu genç büırn adamı, özel yaşamında namuslu olarak tanmmış bır kısiydı Bana, «Unıversıte profesorlennın gunluk gazetelerde slyasal nitelıkte yazı yayınlamalarının dogru olmadıgını, çunku eleştınlenn karşıeleştın \e polemık doğuracağını ve bunun da profesor jazarm ve dolayısıyle faırul tesırun mbarını zedeleyecejıni» soyledı. Güldüm \e yanıt olarak, «Bır ozel muessesede yüksek nıaaş alıp rahatına baKmak \e toplumdaki aksaklıklara göz yummak ıtıbar zedelernıyor da, bu aksaklıklan gıdermek ıçm her şeyı goze alarak eleştınlerde bulunmak mı ıtıbar zedeleyıcı olujormuş''» dedım. Yuzü perabeleştı Kışısel teroıye ve saygısı, fazla bır sey soyîemesıne ergel oldu ama benlm sozlerlmı hıç de onaylamadıSı nalmden bellı olujordu Umarım ve dılerım kı iş işten geçmeden bu gıbıler de toplumsal görevlerıni kavrasmlar' Ofrencılenmıze gelınce. bu kasıra gençlerlmız, planlı, programıı. sınsı bır uygulama ıle devnmcaugın boluk porçuk edılerek yozlastınl dıgı karmaşık ideolojıler ortamında bırbınne kıymaktan vazgeçıp bıraz duşunseler ve kendılenni bu acımasız çatışmay» itenlerin gerısındekı ıç ve dıs somüru odaklarmı seçecek merceklerle gozlenru donatabılseler, kendl kendilertne ve dolayıalyle TUrk toplumuna ve Türk vatanına karşı daha namuslu davranrms olmazlar mı' Yınelıyorum Bugun kişınm kendı kendısın» karçı namuslu olması yetmlyor artık. Yıkılmak istenen vatan ugrunda loplumsal namus duygusuyla da donanmah ve savunmaya geçmelıyız 23 OCAK 1977 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Ne Yapmalı? ıllardrr EÖrmemistim. Geçenterde Cengia YSrflk geldL Babasuun yasanunı kapsayan bir roman ustunde çalısıyormuş. tnlu Yorük Ali Ete'nİn oğludur Cengis Yöruk; konuşmanın bır yerinde ancık duraksajarak dedl ki: Şu sırada kan jövdeyi jötürurken bilmem roman y»zmaya çahsmak ne denli doğrudur? Melth Cerdet, cuma çdnü yavmlanan «Gerİlemekle Kalmadı, Battı» başukh yazısuıda Osmanlı toplumuna değsin gerçeklere değiniyordu. Ne var ki, bu yuzden duyduğu tedrrginliği yansının sonunda soyle dıle getirmiş: «Ortalık o denli kansık, karanlık ve umut kınet olay larla dolu ki, benim bu vaulanm vadırganabllrr belkl da. Can füvenllgi kabnamıs, hukümet yok, ben tutmuş, «Osmaalı neden eeriledi?» somnunu islivorum. Ama O«manlı ferllemekle kalmadı. ortadan da kalktı.» Yasar Kemal'ln daha yayınlanmaran son romanı, içinde yasadıjpmu savaşun* (mucadeleye) bir katkı nitcliğindermis. Yazann keodisi bunu coşkulu sesiyle dfle çetirdl birkaç gun önce TuTkiye'nin yazan çizert, son yıllarda «üreklı bıçunde bu hesaplasmanın içlndedır. Nereden geliyor bu hesaplaşma lorunluğu? Neredeyse şiır yazmak, resim y»p^ mak bir yana; eğlenmek suç uyılacak. Çünkıi her gön sokaklarda insanlar öldürulflyor. Fıkrtnden ötıirii afır hspiı cezasına çarptırtlanUrs aldıran yok. Daha Ikl fün oace Ur kuçuk haber yayınlandı. Dursun Akçam'm oğlu hir vazuından oturü sekiı yıl hapse mahknm edilmis. Hrr sabah gazeteler sivasal clnayetlerin listesini veriyorlar. Işkence olaylannın ardı arbası hesilmivor. Bojie bir donemde yazann görevl nedir? Dogrusunu ısterseruz bu soruvu janıtlamakta xoriuk cekeceğımlıl so>üvebilirim. Açık ve kesın bir savas içinde olsak, ortada sorun kaunazdı. Herkes vaşına, başına, gticüne, yetenekirrine sore bir eoreve koşulur, savas» katılır, ölen olur, kalan kalır. yasam sürer. Savaşın bclU ve rlojfsl kurallan vardır. Cephede duşman karşısında olsan hıle, dinlenmt saatierinde çav içer, arkadaslarınla soTİeşilere gırişir, anılannı tutabılirsin. Görevıni bilen ve vapan iınamn rahatIIRI ıcindesın. Ikind Düny» Savasının srrt hava saldırüan siırerken Batı'nın unlü kentlerlnde sanat >aşarnının canlılıtinı koruduğunu: tiratronun. pperanın çahştıcinı hep okumusuıduT. Ama TÜTİdje şimdı savas içinde mıdir" Savas yok; insanlar öldflrölüynr. Nedir hepimi7i tedlr^in cden* Bcürsizlik lnırt gıbl riyor yuretimtzi. Sinsi bir düşman (nrmış içımizf; hem oldürüvot, hem ynsadan SOT acıvor hem eşkıyalık yapıvor, hem devlet duzenini koruduğunu sörlüjor. Çojfu kişi bılinçsiı ve k&vçısız {(orunumde. ölunı kol çeziyor sokaklarda, meydanlarda, okullarda, üniversitelerde, fabrikalarda Ne yapmak gereklr bo durumda? Can güvenliğl nasıl saglanır? Çocuklar nasıl korunur? Büenuv oruz. Görevlilere gorev lerinl hatırlatmak yetmlyor. Mavzeri alıp daga mı çıkmah? Tabancayı cebe koyup sokaklara mı dalmaJı? Tedirjrinllk ne vapacağım bilememelctrn doğuyor. Çünkü artık devletln knrallan Işlemlvor, Isletilırrfyor. Devletln Injrallanna göre adam öldıirmek yasaktır öldfiren tutuklanır, yargılanır. cezaya çarptınlır. Bir, iki, beş, on, elli, rüx, yüı eUJ ötrenciler durmadan Sldürfilüyor. Hanl suçln? Hanl cera? YetklHler sade suya tlrit demeçlerle yetiniyorlar. Pekı, çaresl nedir, nasıl durdurulur bu gtdlş? Bize duşen go~ rer ne? Yazmak, urannak. bafırmak, silkelernek de bir ise yaramıv or Bovle bir ortamda eve kapanıp ocak basında roman mı okumah? Şür ml vmımalı? «Osmanlı toplumu niçin gerlledi» sonısuna yanıt mı aramalı? Konsere ml gitmeli? Roğaz vapuruna atlayıp avarellk mi rtnıeli? Şmemaları mi tzlemeli? Bir meyhanede yarenlik mi etmeli? Bana sorarsamz hepslnl yapmaü. tıter savas içinde olsun, ister dışında; insan «ilütv ceye değin yaşar. Yasamak için yemek, içmek, siir okumak, roman vazmak. muzik dinlemek. \e Osmanlı neden perilemiş? dlve »raştırma vapmak gerekir. Ama iş öyle bir noktaja da Urmamvor ki. ilerici güçlerln ;ece ve jrıindiız çabalanna da ırerek duvulacak. Günümöıde insan haklarının, ozKiirluklerinln, dusmanca Isgall sozkonusu. Es*r bıı çidi«e dnr dlyfmezsek, Uerde ne bir vudum suyu gömıl rahatlığıyla içebilecegiz, ne de insan gibi mevhaneye fidebilecejiz. Çıinkü insanın ölumu birsey defil; insan onurunu yltirmektir isin en kötüsâ .. NAMUSUN KAPSAMI Hıfzı Veldet VELiDEDEOĞLU içınde olabılir ml? Ve tam namuslu sayılabüır mı' Ben ou soruya oluralu yanıt veremıyeceğım Bugünkü Türkıye'de bıreysel gorev yanında bır de her namuslu kışıye düşen bır '«toplumsal goro» vardır Bu. «pasıf» degıl, «aktıf» ııtelık'e bır gorevdır. Kamusal veya ozel ışıni eksıksiz yerıne getıren kışı gerçekten namuslu ıse hergun bırkaç korpe vatan evlâdmın sokak ortasında canına k:yücuğı, «bırkaç kurus» çalan hapse atıldıgı halde, müyonla çalanlarm «mesned 1 izMrte seref raz» olduklan, profesvonel bır kısım pohtlkacıların durmadan kendı maaşlarını artırmak suretıy le ulkedesı eşıtsızlılüere yemlerını eklenseğe uğraşüklan, şenat kurallaıının ve ardından nılafet ve saltanatm Ulkeye gen getınlmesı ıçm açık açık çaUsmalar yapıldıgı ve boylece Atatürk U rafından btzlere emanet edılen layık Turkıye Cumhunyetının temelıne dınamıt yerleştınldiğı, Tanzımattan oncekı batıs jıllannda olduğu gıbı, mç bı jrde can \e mal şmenhciıın kalmadı^ı Adalet Bakanlığı adını taşıyan kutsal çatının al tında bıle müsteşarın can guvenhfı kalmad^ı, Bakan tarafından, saldmja uğradıgı bır ulkenın nasıl \ıcdan huzuru ıçmde yaşayabüır? Su halde, haııgı turden .ılursa olsun, bırey sel gorevinı eksiksiz yenne getıren namuslu laşıler, ozellıkle namuslu avdınlar, \ukarida sa\ dıgırn batırıcı gırışımleri de önlemek ve g.der mek ıçm ksndı çap'annQa llennden gelem >ETI malı, pasıf dunımdar aktıf duruma geçerek bu dogrultuda savasım ıç'nde bulunanlara katılroa lı, onlan destekiemektedırler Oylarıyle, aydmlatic» konuşmalarıyle, yazılarlyle, anayasal hakla nnı kullanrna doftrulUısundalc gösten v» dıreniçlerıyle sağlamalıd'rlar bu desteğı Parlamenterlerın odpneklerı konusundi AP Genel Idare Kunı lunu bıle soldan een etmek /orunda bırakan gUç, halkm dırenışı olmadı mı' Turkıyemız ıç ve dış ojiınlarla çokertılmek tehlıkesı üe karşıkarşıvadır Ataturk'ün Kurrrus olduğu mıllıyetçı, layık h?.'kçı dpvletçı, devrımcı cumhunyet yolunda ve deTTlmeilık sürecinin 1leri bır aşaTiası olan 27 Mayıs'ın sosyal hufeuk devletı dogrultusunda butıin Türk halkınm refah v« mtflulugu ıçın çahşmak vaTİten bır takım kışı lerm bu muüulugu sadece kendı çevrelerınm refahuıda ve egemenlıgmde aramalan ve bunu sağlamak ıçın ulkede bır a.vn gaynlık \e çozulrae (tefrıka ve nıfak) havası yaratmaları, bu çozulmenın, ulkermzı somuren dıs odaklarca da pompalanması, Türkjye'yı az once soztinu ettıgım tehlıke ıle karşı sarşıja gettrmıştır Namuslu aydın, bu kona uzennde sureklı olarak dusunen ve çerektıgınde yasal yollardan eyleme geçen yürekli kışıdır Namuslu a^'dm, 27 Mavıs 1 > 1 Anayasasınm *6 bütun lcurunüan ve koşullan ıle uygulama alanına geçebılmesı ıçın çaba harcıyan kışıdır. 1 Atanma karan Danıştayca ıpta edılen bır TRT Genel Müdurü, «Hukümet kararnamesı dur dukça ben ıstıfa etmem» dıverek ulkede, Ana\asa ile kunılmuş olan yüksek yargı orgarılarınm kararlarını hıçe savabılırse parlsm°ntonun r>va sal denetımı de, bırçok kombınezonlarla ıslemez duruma getıriıirse, hukukun u«tunluğu ılkesı nerede kalır ve ou olmaymca da hangı ışte gu%en ce olur Şenat hukukunun butun tslâm ulkelennde yilrürlüge konulmasım ve Arapçanın bu ulkelerde resmi dü otmasını amaçlayan îslâm Enternasyonalı nıtelıgındekı «Sıret Konferansınnın la yık Türkıye Cumhunyetınde yen re° Bır mıllet manen boyle batırılıp yokedılir işte Bu konuda, Cumhuriyet Savcısı Selçuk C Bengu, ıle Ağır Cera Yargıcı Sahır Yorük'ün 17 ocak 1977 tanhlı Cumhunyet'te «Slret Konferansı ve Ana\asa» başlığı altında çıkan yazılan, yıkıcı olaylar karşısında pasıf kalmayan namuslu aydınların tutumuna çok anlamlı ve güzel bır ornek oluşturmustur Başta Anayasa Mahkemesl eski Baskam sayın Muhittın Taylan olmak üzere, yüksek yar Y ıde Bulunduğumuz Günler BENİ 0 İMANA...,, <TAY AKBAL Evet Hayır Istanburun Son 50 Yılı T nr. hem de dah* bir başka iter Beyoglu yakası TünelTak sun arasından Harbıye'je dogru ve yabancılardan boş kalan çeki çevreleri Beyoglu ?akasma, Te usanmaktsdır SUrpagop Ermeni cı ış olanaklannı ele geçırmek ı pebası ıle Taksım arasında es mezri'Si vennde varlıklı veni Istanbul'a yerlesmeğe başlar. kı kozmopolıt Bevoglu'nun ka sın'f ıcn > c ı apartmanlar vukŞenrin Haliç kıyüarında, hatta hntıları arasında yenıden ku selir. 1930 Demokrat Parti iktidarıyle de parklar, bostanlar ve Boğazıçmın en guzel yerleıınde rulma ve toparlanma çabasında genış gezı alanları ya Amerikan kurulan fabnkalarda çalışma o dır Istanbul konsenratuan Şeh sermayesi yaranna buvnk otel lanağı bulanlar gıttıkçe artar ve zadebası Letaiet apartmanı kar lere bagışlanırcasına venlır. Ya gunumuzde «Dofa esteügı» dıye şısında genis bır alanda bütün da apartmanlar vapılır. Cumhunyet rejimiyle başşehir evler kamulaştırüarak arsa hanıtelıgıru yıtırmış îstanbul un top laf ebeüğı japılan Bogazıçı gu1940lardan baslayarak ozellıkle zellıklennı kemırmeğe başlar O zırlandıgı halde Beyoglu'na ta 1950'den sonra her mahallede bır lum yapısında nızlı bır degişırn çmır. başlar Sîıleymanıye, Beyazıd, zel gırışım bır an once palazlanmılyoner sloganıyle iyıce palazlamak ıçın derme çatma atolye boSultanahmet arasına dağılmıs im nan yeni zenginler ıçln. Bu da paratorluk nezaretlen (Bakanîık zuntusu fabnkalannı KâgıthaIstanbul Beledıyesi Şehir Tiyat yetmez Haıbiye oku'u karsısınlar» ortadan kalkmıştır. Orman ne çayınndan Goksu deresıne ka rosu adını alan «Darülbedayı», Crn Sısli atlı nolis nkıılu k8r"üsıNezareti yapısına Ticaret mekt« dar Istanbul'un yemyeşıl guzel Tepebası tıyatrosunda ekımden na kadar (şiradi Şişli camısi) bı, Harbıje Nozarenne Is inc ıl nısana kadar sürekli oyunlar sun vol genişletılsin diye ynpılann lıklenne acımasızca oturtuvenr Darülfunun'u (Üniversıte) Maliye Çıkanna en uygun buldugu ye mağa başlar. Hatta bir süre son v« pancurlu evlenn bahçelen kaN'ezaretı'ne Askerı Tıp Okulu ra. Istıklal caddesınde Fransız mulastınlır. Itanci savas yıllanre Bu arada hukümetler ve beyerleşır Dın Işlerı yönetıro ma ledıyeler de Kızkulesı ve Sarajtıyatrosu adıyle bılınen salonda na kadar Belediye sının dışmda kamı Şeyhulıslam kapısı'nın bü burnu siluetınin karşısına tu (şımdı Ses sıneması) ıkincı bır bır gezmti bucagı olan Mecıdıyuk yapısına Istanbul Kıı Lısesı tun depolan, Paşabahçe yamaç sahne açar. Istanbul konservatu yekoyü, gitttkçe yozlasır kırhk taşınır Mutlakiyetçi bır irnpmra larına ispirto fabnkası, Çubuklu varının çok seslı muzik konser kışılığini yitrnr ve dut bahceled torluktan lâysk c\ımhuriyet rejı sırtlanna petrol depoları, Bü len yine o salonda halka sunulu yennde on iki katlı apftrtmanl«%mıne geçış, îstarjljul tpplum va joıkdere korusuna kibrit fabrtyor. Von Sauer Josef Sziceti ?1 irtffi '*" pısmda d» Kjrunlü değişmelere kası, Kuruçeşme kıyılanna ko bı mılleUerarası muzik ustalan Beyotlu yakasında sadece bir yoî açar. da o salonda konserler verir. Ismür depolarım yerleştırirler tıklal caddesinın kozmopolit pas yanm yüzyıi içinde olup bıtenFatıh, Haydar, Sultan SeUm, Imparatorluk basşehri Istan ta t>alonlan ve lokantalan da ler serurcüik açısmdan yuzkaraVefa, Süleymaniye, Beyaat, Dı bul'un ktıltür ve «temaşa» mer Türk duşunce ve edebiyat adam sı ve insan sağlığı bakırrundan vanyolu ve Sultanahmet çevresın ken Şehzadebaşı Dıreklerarası, lannm ugrak yen olmağa bas tehlıkeli gelismelere yönele durde yaşayan bürokrat kadro Uerı şehrin toplum yapısuıda kısa lar. Dıvanyolu, Beyazıt ve Şeh sun, Istanbul yakası da eski bas gelenlen, yenı rejıtrun tstanbul' zadebaşı «Kıraathane»leri bnemi şehrin İslâm ve Osmanlı, daha sürede gerçeklesen degişımler unaa gereksız duruma duşunce, sonucu rolunu ve onermnı yıtır nı ve parlaklığını yitirmistır. 2. eski yüzyıllann en son Bizans oturduklan çogu ahsap, kımı ya eserleri kalıntılanm acımasızca mıştır Şehnn tıyatro, muzık sı Dunya Savası yıllan ve savaş son n kâgır ve pek aa kâgir büyu* neraa, edebıyat re guzel sanatlar ralan bu degışımı hem sızlandı kemırmekte ve yutmaktadır. Osyapüar ve konaklar da varoluş manlı mimarlıgmın güzel eserlenedenıra yıtırmış olur. Dune kirı camıler, ve kıtaphklar kondu dar nizır tbakan) ya da bır njatolyeler v« ısyerlenyle tahnbezaretm CBaKanlığın; üen gelen dılmektedır. Taşra küçuk esnaîbürokrat kı^ısı oıarak o yaîlar lığuıdan derme çatma endüstnci da yasayanlar, gelırlerının elden hge geçme çabasmda sermaye gıtmesı ya da asırı azalması yuadamlannın tek amacı daha çok zunaen, daiıa az gıder gere^.tıpaxa kazanmak, bıle bıle Istan45 31 65 4 Hat ve 45 68 55 5 nat olan ren lcüçuk evlere tasınırlar. Imbul'a kıymaktır. O guzelun Şehparatorluk yoneumuıde Istanzadebası camısınin Vefa yönünI. Kısım v« II. Kısım bina santrallertmiz bul'a kolay kolay ayak basamaden ense kokune yapıştanlmıs yan Anadolu msanlannın yoksul kondu atolye ve işyerlenni goolduğu kadar da becenklı olabirup de ıçı sızlamayan kışılen aylenlerı oncelen yavaş yavaş, son dm sayabılır mıyız? raları hızlanarak, eskı «Pavıtaht» Istanbul'un son elli yılı, sadem «Taşı topragı »ltun» kaldınm olarak değıştınlmıştır. ce şehırcıuk deŞıl, toplumbılım larına ayak basabılu. Oncelen açısmdan da saglıksız, btr buyübu çekıngen tstanbul yolculuklan ITHAl HALURI FİYAT me gösterır. Ta^ra esnafı olarak kısa stirede hızlanarak «Iç goç>e sokulup mılyarlara tırmanrnış ' TLSCIL re THK» DAiRESI donıişur. Daha çolc Dogu, Orta parababalan ve yalınayak bastıgı Anadolu ve Karadenız kıyılannkaldınmlard» bozuk düzenın açdan kopup gelen bu «îç göç» onmaslanndan medet umarak tırculen, konut sorunlannı kolayca manma çabasında yuzbınlerıyle. Rekl&meılık: 74/733 çoEumler Boş, ya da boşalmak üzere olan eski konaklar» oda oda yerleşırler Haydar, Vefa, Su leymanıye semtlerinın eskı KOnaklan bır kaç yılda doluvenr. llkel apartmanlarla günümüa gecekondu yasayışının karması bır çevre 19241930 Isuanbul'unda boy iece olusur, bir îstanbul serçejı oluvenr. Urkiye Cumhuriyeti'nde \Vt nüfus savımı 1927'de yapıldı. Butun ulkede 10 mılyon ve Istanbul'da yanm mılyon •ıi'ian vasıyordu Bır başka hesapla ulke '.nsarüarının yuzde beşı tstanbul' daydı 1976'da Türkıye insaulsTı nın sayısı kırk müyon ve tstan bul'da yaşayan dort milyon Oran Yuzde on. Burhan ARPAD •tmiş bes yaşında olacaktı yaşasavdı Belkl yine ırurbette zaklarda. sevdiği yurdundan, kentinden ötetenle Nasıl !ekerı>a bertrl vaşı doksana vaklaştıgı halde bir türtü kı>e>e donernıjorsa. Nazım hıkınet de bagün kımbıllr îi ulkede yaşıvor olacaktı. Ordan orays yolculuk ederek, nbul'u, Anadolu'yu, sevdiklerini, anılannı duşunerek •Bır şaır yolculuk edıyor bır denızınde dünyamızın ırak, o:r yıldıza Yolcuıjk edx>or şaırın bıri yüdızlardan bırmde bır ızde bakarak dunyamıza Yolculuk eaıjor şaırler denızlennde kaınaün bakabırbırıne» Yaşara ovkusünü duşünüyonun yenlden lM2'de dof;, 1921de Anadolu'va Reçmış, oradan ds Moskovı'va. Ogm vüları, Hk evlıhkler. I!k tutuklanmalar, mahpusluklar. ler, sıırler. 1933 te genel atla özguruk. Yasam savasımı, alar, romanlar. oyunlar, yine şilrler, şiirler. Sonra 1938 de den mahkumluk. hem de otuz vıla jakın bır zaman içın nbul Çankın. Bursa cezaevleri. Yaşanıına giren dostlar, tluklar, jenı asklar. 195O'de yenlden ozgitrluk. Baba olmacoşkusu. Ama venldcn kerkniar, oMürfllme k«<*uları. jıızdeıı yurttan kopuş. Moskova. ardından sosjalist ulken buvuk kcntlerı. Paris'ler, Berlin'ter, Prag'lar Tb. Yenl Er, venl şiirler Sonra 1963 de olumu 1902 1963. bir unlu rimlzln dediğt gibl. >n« varsa o çizgide» o ilcl savı arasınu çızgıde tum yasam. tum seruven, tum acı, varsa ki dır her zaman muUulnklar, sevinçler Benim kuşağım için Nâzım Hikmet «hep hapiste» olan bir UK şaırdi. Bir Mıtos haiindeydl o, 1940ların şıırsev erlen, tçleri Içın Neyse ki eskı kıtapçüarda bulurduk tefc tiık ııtlarmı. Yenılerı basıimazdı, ama eskilerl elden ele geçerdı, nı zaman defterler halinde. kımi zaman daktilo edilnus rıtlarda Arada bır dergilerde şiirleri çıkardı başka imzaaltında. Hatta «A. Kadl»i bile önceleri Nâzun Hikmet'uı takma adı sanmıştık, sonra A. Kadlr'in daha başka şür lı veren. du\uran genç bır ozan olduğunu öğrendik. •RendJ ımde sıırlerim yasak» dıjordu Nâzım Bu \asak 1955'te cıoğlu nun •Yon» dergisl taratından kaldınldı. tlk feitabı nrdantiı, ardından otekı kltapları, derken yayıncılar Nânm kmet'ın japıtlannı basmak yanşına ginstiler. Bitmiştl buk bir ozanın \asaklanraası Bu bıiyuk ayıp, eski bir leke ırak kalacaktı artık belleklerde. Turkçentn en buyük oıanindan bırini Türk halkından bir daha fcimse koparamayaktı. Bir soziuıü okudum geçen gun, 1943'te şoyle yazmıs: «Ne haf şe\, lslamcılık kusur, Osmancüık kusur, bunu antamacak \e takdır etmevecek klmsc yoktur, çıinkü ikisi de zaanlarını .vasamış ve memleketim için yealden canlandırüaları asırlarca gerilemek arzusuyle bırdir. Fakat eosyahst r şair olmak, yanı memleketini ve haltanı en çok seven, emleketüun ve halkırun en mamur olmasını isteyen şair mak, neden kusur olsun ve bu neden dolayı Türkluk suuıyle uygun duşmesin? Ah bir kere, bir saniye olsun, memketiml bır sosvalist sairın sevdiğı gibı sevmesini, bir sosyalist ılr cibi bir şuura sahip olmasını oğrenebilseydiler^ Güncel;ı, değerı hıç bır zaman gecmeyen, eskimeyen bir lerçekür ıı Büviık ozanlar ölmeı elbet Onlar «yolculuk» ederler yalız. Yıldızlardan birınde bir denizde» bakarak dunysmıza, rblrlerine, ınsanlara, selmişe. geleceğe Politikalar, politiacılar unutulur, isfceletlen bile toz toprak olur, ama büyük ır ozan o dill konuşan, o dılle düşunen, o dille anlasan milonlarca ınsan var oidukça vaşar, sonsuza dek Nâzun Hikıet bojle bırıdır ışte. Yıllarca lıapıslerde >atırmış olsak da, urt dışma kaçmak, canmı kurtarmak için ırurbet ellere sıınnıak zorunda bırakmış olsak da, vıllarda adını anmayı, diclerıni mırıldanmajı vasaklamış olsak da, bizim ozannnızdır, ızım bu^iık bır ınsanımızdır o Kuşaklar bovu yaşayacak, ııze bızı, kendımızı anlatacak, gurbette duyduğu acıları, vaam savasım. topluma, halka inancını, hele heie «mav1 bir hnan.a Istanbui a karşı dnvduğu büvuk ozleml, tum acısı, um burufcluğuvle • Çok jorgunum benı oeklen^e kaptan Seyir deftermı baskası vazsın Çınarh ıcuobelı mavı bır Uman Benı o Mmana çı'<aramazsın > Telefon Değişikliği I. KISİM 43 68 30 A HAT II. KISIM 43 41 80 5 HAT L 2DÖRTIER fDERSANESİ DEIMEME J<ATILDJKTAN SONRA KARAR VERİIMİZ Modern ve klâsik sınıf lar: ÎOMESTR KURSU M2Subat arası72ders LİSE SONLAR İCİN 29 Ocak19 Şubat .BEKLEMELİLEn IÇIN 31 Ocak14 Şubat :ağaloğluİst.Tel.22 24 60 (Currnurnet 722) Dinomik emekli öğretmenlere ek kazanç imkânı! Buyuk bir anonim şifketin, Istanbul satıs orgutunde gorev alıp, boş zamanlarını ek kazanç sağlayarak değerlendırmek isteyen bay ve bayan emekli oğretmenlerin, yaşlarını da behrten ozgeçmişlerini "Oğretmen" rumuzu ıle P.K. 279 Osmanbey, Istanbul adresıne en geç 31 Ocak 1977 gunune kadar gondermeleri rica olunur. Kımı Istanbul semtlennde konaklar gecekondu apartman go runusunü. aürken, şehrın daha başka semtlen arasmda da bır başka. aeğışım baslar Cumhunyetın onuncu yılına dcgru beUren yeni burokratlar, ya da yenı yenı palazlanan rrullı sermv ye zumrelerı, şehrın Beyoglu yakasına taşuunağa baslar. Azın lıklar ve levantenlenn arkada bıraktıgı boşlugu doldurmak ıster gıbt. Şehnn Istanbul yakasından Beyoglu yakasına baslayan bu yenı goç, yenı konutlar ve maballeler gerektınr. Şmıdılenn Türk Hava Yollan termınsl yapısmın tam karşısında bulunan mezarlıklar kısa surede ortadan kalkar ve beser altasar kat lı ılk apartmanlar yukselıvenr. O güne degın Balat, Ayvansaray, ya da Kuledıbı'nde yaşayan Yahudi azınhk arasında varlıklı durumu agır basanlar o yenl apartmanlara geçerler Şımdı opera yapısmın bulundugu yerden baslayıp Gumvlşsuyu Askeri Hastanestae kadar genış bır alam kaplayan Ayazpaşa mesarhgtnın topraklannda buyiık apartmanlar yükselır. Taksim'de Talımhane meydanında Istanbul'un düzenU ve planlı ilk apartmanlar semti kurulur. Istanbul' un toplum yapısı, öıellikle 10. Cumhuriyet yüından sonra, hızla degısmeğe baslar. Anadolu'dan Istanbul'a goç, ıki ayn suufın ınsanını çekmektedır. Anadolu'nun venmsız yerlertnden koomuslar. Istanbul'da yenl ye BEYNELMİLEL BİR İLÂÇ FİRMASI eleman arıyor ÖLÜM Şahper ve Mehmet Zeki Adam'ın oğullan, Vıcdan T?r\''n ağabeyı, Zeynep Kaynakçı ve Cengi7 AaaTı ın babaları Yuk. Muh Macıt Işık'm kayınbıraden Fedva 4aam ıle A>am Kaynakcı'nın kavuıbabası, Nazlıhan Adam'ın dedest, Esın, Reyan ve Prol. Dr. Sâman Eeıgerden ın da< ı an Sanyer Donanma Cemıyeti eskı Başkanı ve CHP ujeai EMEKLt DENtZALTI •ILB^YI VETERİNER MÜŞAVIR • Yabancı dilde literatür takip edebilecek derecede İngilizce veya Almanca bilen, • Farmakoloji ve klinikler dalında ihtisas sahibi, • Tam gün veya haftamn belirli günlerinde çalışabilecek Veteriner Müşavir. BÜTÇE ve KONTEOL MEMUBU Pazarlama faaliyetlerinia planlama ve kontrolunda görevlendirilmek üzere: • İşletme veya iktisat tahsili yapmış, • İngilizce bilen, • Askerlik göreviai tamaralamış,iş tecrübesi gerekli olmayan Bütçe ve Kontrol Memuru. MÜDÜR SEKRETEBÎ • İngilizce bilen, • Süratli yazı makinesi kullanabilen MUdür Sekreteri. aranmaktadır. İsteklıleria fotoğraf ekli özgeçmlşlerlni bildlrcn bir yazı ile P. K. 151 Osmanbey Istanbul adresıne 4 Şubat 1977 Urıhino kadar müracaatları ve ivedılıkîe temas sağlanabiltaefii ıçin telefon nurnaralarun da bildirmeleri nca olunur. M i t a t A d a m ' ı NiH cenazesı 2311977 pazar gunu ıkındi namazında, Fmirgân Çmaraltı Camlınden alınarak Rumelıhısarı mezarlığtna ıcaldınlacaktır. AILESİ Cumhunyet 735 OEHTUR GENEl TURIZM lîLITMEOUK A j . İOARI MfCUSİ B&ŞKANUĞI'NDâH Sıcıl No 110381/56921 Şırketımizm ftdı umuml neyet toplantası 18 şubat 1977 pınü saat 10.00'da Şırket Merkezmın bulundugu tstanbul Tepeoaşı vvss rutlyet Cad. Saadet Apt. No 147 kat 1 de yapüacağınĞan sayuı ortakl&nmızm belırtılen <unde toplantıya teşrıllennl. çelemedikleri takdlrde kendllenni temsU edece's s&hıslara ait temsıl belgesini, toplantıdan Uç gün evrveline kadar sirket merkeıme Kondermelerini rica ederis. GtNDEM: 1 Baskanhk dlvam $edml kanlık dıvanına yetki verJmesı, 3 1976 vu muamele ve hesaplan nakkkuıdaki tdare meclisı murakıp raporl&n ıle kâr zarar hesaplarının osuması. tasdikli ve 4»r« meclisı ıle murakıplann fbrası murahhas âza, âza v« muratapların ücretlenmn saptanması, 4 Müddeti bıtam bulan ldar» meclisı yerıne yemslnin MÇImi, & 1977 yılı İçin oaurtJnp J