Catalog

fti ugure kadar hiç bir mahkeme, DG.'.r c!eğın yogun eleştınlere ve çok yönlü itırazlaıa hedef olmadı. Mılletvekıllen, senarörler oğru.n» uyelen, hukukçular, avukatlar, hakırrJer bu mahkemeiere karşı çıktılar. Bu konuda semcoz: umlar ve açık oturumlar du«nlendı Eır BeUet Guvenlık Mahkemesı, bu mahkemelonn 1 aruluş yasasımn Anayasaya ly.urı oiduğiır.u kabui ederek konuyu Anayasa Mah\emes"ie gotıvâu Yuksek Mahkeme, yasayı bıçım yonünden ıptal ederek esas yonunden j'apılması gerek ;nep'erneyı erteledı ve ıptal karan ıçın bır yıl vunarluk suresı tanıdı Bu sure 11 ekrnı 1976 gununne sona erecektır. O gune kadar, ıptal Fdı]en kurulus vasasının venne venı bır yasa taaul eaıldın» takd.rde mahkerneler vururluıcte k<»)acak, boyle bır yasa çiKanlamazsa. bu yargı yerlen kendıhgınden ortadan kalkacaktır. CUMHURIYET 2 8 HA2IRAN 1976 B OLAYLAR VE GÖRÜŞLER DGM ve 163. MADDE Halit ÇELENK gıbi, «Polıtika, hukuk Içın her rsman kâtu bır kılavuz olmuştur » T "JM'lerırun kabulü, Anayasada bır çelış ki dogurmuştur. Bu mahkemeler, «yargmın bağımsızhgını ılke olarak kabul eden 1961 Anayasasında ağır bır yara açmışUr. D.G. Mahkemelerıyle Yurutme'nın goren, Yargı'ya devredılmıştir. Çunku, guvenlık'i sağJama yargınm değıl, jurutmemn görewdjr. DGM, Sıkıyonetımı surekli hale getırmek için kurulmuştur Mahkemelerm kuruluş vasası, tasan olarak baiında tartısılırken ve TBMM'de gorusülürken, bu amaç açıklanmış ve dıle getınlmıştır. Bu mahkemelerln bır ornegı faşıst Ispan ya'da gorulmektedır. Fransa omegı de, vatana lhanet suçundan hükum gıymış Mareşal Peten donemmde değışık adiar altında gorulmuç, daha sonra demokratık ıJkeiere sempatı duymayan De Gaulle zamanında Cezayır olaylan nedeniyle karamameye dayanılarak kurulmuş, kuruluş kararnamesl Fransız Danıştay'mca ıptal edılınce yasa ıle yenıden duzenlenmıştır. Kaldı kl, Fran sa'da bu mahkemelerin hakimleri biîde oldufu gıbi hukumet tarafından degıl, Fransız YüVuselı Hakımler Kurulu tarafmdan goreviendınlmektedır. Turkıye'yi, gıiçlü bJr komünlst partisının res men faalıyette bulunduğrı ve burjuva demokratık devrımmı ıkı yuz yıla yakm bır zaman önce gerçekleştırmış bır Fransa ıle hıç bır yonden karşılaştırmak olanaksızken, bu ulkeyı DGM'len ıçın ornek gosteımek demagojıden oteye bır anlam taşımamaktadır. Cençler ve Çağdaş Ozlenıler .•. SADUN TANJU arşımda, salınacaklı kanapenın üzennde büzüJmü? somurtuyordu ZejTiep. Gozlerı dolu dolu, yanımda oturan babasına bakıyordu Hava da guzel mı guzeldı. Pendıkte denız kenarmda bır arkadaşımızın evındeydık. Kırmızı güllenn uzennden denızın ışıklı mavısını sevredıyordum. Aşağıdan sesler gehyordu. Bu Zeynep kız o mavılıkte taklalar atıp kahkahalar koparacagına, babasıyla tartışmafa hazırlaruyordu: Ne gfçti eline baba? Bana baskı yaptın zorla burava getirdin de ne oldu? Aıkadaşım «insan bazan fedakârlık rapmasııu bilmeli, bugiin de bizimie olmanı istedik, bir (tenç laz Jçln ne büyük fedakârlık!» dıye gızlı öflcesını sttı ortaya. Zeynep sıkıştırılmış bır kedı gıbı bakıyordu agladı ağlıyacak. «Ikimiz de mutsuz olduk iste» dedı. Ben bır çeyler soyledım aralanna gırmek ıçm Ama doğruydu Ikısı de mutsuzdu şu guzelım Yaz gununde. BizimJe çocuklarımız arasında bir *e» »ardı. Gıderek düşunmege koyuldum genç kusaklarla egemen yaşlı kusakiar arasında mutsuzluk yaratan nedenlerı. Hafta içinde Erdal Özie Nihat Brhram'ın kıtaplannı okumuştum, ıkısı de 12 Mart oncesi gunlerde kuşaklar arası anlaşmazlığm buyuk fırtınasında kırılıp duşmuş dai gıbı gençlerın olumlerım anlatıyorlardı belgelere dayanarak. Yenıden ıçım acımıstı. Baba Ue eılât araMiıda bu kadar ^akınlık. bu kadar ne\gi bağı varken başfösteren anlaştnazlık, e>lâtlarımızla vönptim arasında kopmprdi mi, trajedilerin en büyüğu çıkıverijordu tarih sahnesine. 163. Maddeye Gelince ' MSP ile AP'nın, Türk Ceza Yasasımn 1(53. maddesınden hoşlanmadıklan otedenben bilınmektedır. Çunku bu madde, koyduğu cezalar ha tıl de olsa, devletı dın esaslanna uydurmak ama cı ıle orgut kuranları ve bu amaçla propaganda yapanları cezalandırmaktadır. İşte cephe ıktıda rı bu maddede jazılı suçlan ışleyenlerı DGM'den kurtarmak ıstemektedır. Oysa, 141142. maddeler yaja tasansında kalacak ve bu maddelerde göstenlen eylemleri îşleyenler DG. Mahkemelerınde yargıJanacaktır. Sıyası ıktıdann bu tutumu ve kuruluş yasasıru duzenleme bıçımı, kurulması duşunulen DGM'nın sıvasal amaçlarla kurulacağım gosterdığı gıbı, vatandaşlar araaında ayırım gozeteceğını ve Anayasanın eşıtUk Ukesuu yaralayacağını da kanıtlamaktadır. Nitelik ve Amaç DcrBi'ııin nitehğini ve hangi amaçl» 'curulduguru şoyie ozeticmek olanaklıdır: Bu nıahkemeler sıyasal ve olaganüstU mah<fcmelerdır. Bellı sıyasal suçlan yargtlamak ıçln kuulan DGM'nın bu nıtelıgı çok açıitır. «Bır kımseyı tâbı olduğu mahkemeden baska Dir mercı onune çıkarma sonucunu doğuran yareı yetkısine sahıp olaganıistu mercıler kurulamaz» diyen Anayasanın 32 maddesı, bu tur mahkemelen yasaklamıştır Bu mahkemelerde yargılanan kışılenn tabıı halumlen, DGM'len değıl, genel maiıkemelerdır Hakırnlen hukumet tarafından atanan bu mahkemelerm «Bağımsız Mahkemeler» oldugunu kabui etmek olanaksızdır. Çunku hakım, kendisını atayan yurütme organı karşısında bagımsız sayılamaz. Hakımın kisı olarak erdemJı olmasının konu ıle ılgısı yoktur. Çunku bagımsızlık, objektıf kurallarla sağlanmadıkça, guvenlık alîına alınmadıkça, her zaman kuşku ıle karşılanabılır. Hakırru her türlü kuşkunun üstunde bulundurabilmek ıçın bagımsıziık'm objektu* kurallarla guvence altına alınmas) gerekir. Bunun K lçtn de haVımlerın atama, ver d°ğıstırme ve ozluk ıslerımn, sıjasal ıktıdar tarafından degıl, Yuksek Hskımler Kuruıu tarafından yurutulmesı zorunludur DGM hakımlenne tanınan uç yıllık gorev sıresı de, bu duşuncemızı doğrulamaktadır. Bu sure bır deneme suresı olarak duşunulebılır. Kimı mahkemeleri toptan ortadan kaldıran geçmış iktıdarlann tutumu bu kuşku ve yargıyı dogrul&maktadır Hakımlenn bağımsızUğmı saglamak içın 1961 Anayasasının kabı^ ettığı Yuksek Hakımler Kuruıu'nun goreu, bu mahketnelenn kuruluş yasası ıle bıçımsel bır duzeve ındırgenmekte, daha doğrusu etkısız hale getırümektedır. Hukuk bılımınde tabıi hakım'm 07e] bır anlamı vardır. Tabu hakım kavramı, «Kanunun gosterdığt hakım»den farkh bır kavramdır HuJtukun verısı bu ıken, 12 Mart faşızmı donemırde, Anayasadan «Tabı hakim» kavrammın çıkarüması, bunun yenne «Kanunun gosterdıgı hakım» sozlerının ıjetırılmesı, 1Q61 Anayasasının bu kavramını hukuk bıhmi alanmdan çıkarmış, pohtıka alanına sokmuştur. Bovlece tabıı hakım kavramı yozlaştınlmıştır. Unlu bır dusunurun Sonuç «Yargının bağımsızhğı», Cumhuriyet devlet şeklınm ve demokratık rejımın temel dayanaklarından bırıdır. «Bağımsız Yargı »yı ortadan kal dıran ve bır baskı rejımıne dayanak hazırlayan DGM yasa tasarısının TBMM'de goruşulecegı ?u gunlerde demokrasıden yana, 27 Mayıs Anayasasından yana, «Insan Haklan>ndan yana tum kışı \e kuruhışlann bu tasarıya karşı çıkmalan yurtseverlılc görevıdir. «EKSiKOLAN NE» Mi? Genç gazetecı arkadaşım Aykut Safanak. geçenlerde Lfibnan'da gördük'erıru anlatıyordu Land Rower arabaların uzerınde makınelı tufekler ve yaşları 15 18 arasmda yığınla çocuk, oyun oynarcasına. trafık Kavşaklannoa kendı araçjarına oncelık verilmesı ıçın gokyu>unu tanyorlar makınelıvle korna çalar <noı. EUerindeki silâhlarla e?emenli£in ve güçlülügun doyulmaz tadını alan bu gencecik çocukiar insana dchfet detll hüz.ın verivorlar dıyordu Aykut. Çağımusda gençlerın egemen ve guçlü olmak konusund?ki bııvuk saaırsîziığını yığınla olayda goruyor ve 5raşıvoruz da, hâlâ, eskı geleneğın olkelı ıkfıdarcıları ıle genç kuşakiar arasında paüak veren anlaşmazlıklara önemlc eğılmıyoruz. «Türkive'de ne eksik? Eksik olan ne?» dıyor basbakan Demirel. Abdi tpekçi'ye. «İstedlğlniz şe>i mi söylivrmiyor.sunuı? Istfdifinız >ere mi gidemiyorsunuz? tstediKİniz Işi ntl tutamıyorsunuz? lstediginız malı mülkü mü edinemlyorsunuz''» Zeynep'in babası da boyle savunujordu kendıni kız ağlamamak ıçm bır yerlere kaybolduğu zaman .Nesi ekslk? lntediğl her şeyi elde ediyor. Bir dediğl ikı edilmiyor. Varbk içinde can<ulantuı bununkisi.» Yaşamın Düşmanlan OKTAY AKBAL Evet Hayır Geçmiş Kültürümüz Safsatası ağcılanmıza gore. g°çn.ış 6ENÇIİK, GEÇMI5ÎEN FAZLA BIRJEY BEKLEMEMELİDİR. BU DÖkulturumuz. sıyasî. «s^eri NEMOE, YANI UZAY ÇAGINDA, YUROUMUZUN KALKINMA5INI GEÇbaşanlarımız ıjıbı gcrkem!;dır. Fakat, Ataturk, yuzurouzıl MIJE DONMEDE GORMEK, ILERICILIGE, BILIMSEL DUJL'NCEYE tamamen Batıya çevırterek ^e yazımızı değıştırerek bu khlturYUZDE YLZ AYXIRIDIR. YANI, DÜPEDÜZ GERICIIIKIIR!.. le ıhşkımızı kesmış, Turk ıı.usunu adeta soysuz duratıa auçurmüştur. Hemen belırtelım kı, bu sozleVehbi BELGİL n soyleyenler, kultur tarıhıı.ııa hakkında en basıt büşıden yoksun kımselerdır. Nasıl yoksun o.masınlar kı, kultur tarıhımız h* okutuiacagını haber vermekte bılgınlerının, tbni Sinanm . yapıtlan örnek gostenîebılır. Bıri nuz cıddı bır kaıem denerr esıne dırler. Dın temellerı uzerıne kurul kalkmış logarıtme'yı memle<cekonu olmamıştır. Ancak, bu k<v nuda bu gune kadar çıkmış eser muş olup dıncılerce yonetılmış t'.mıze getırmıştır. Ama. bence, olan Osmanlı İmparatorluguncia daha önemlı olan logaritıheyl Jerın şoyle bır okunması, tazıa Bc şerpf bır umuda kapıljnr.mak ^Tektı ıspatlı bılım yapıtı aramak, de ıcat etrmş olmaktır yımı bagışlayın, çmgene evınde 1614 yılında, Iskoçyalı Napıer'je gını ortaya kovmaktadır. Nıtekım, Mılli Egıtım Ba>ca:ılı musandıra aramak olur. Osnv.r. nasıp oimuştur. ğının 1.000 Temel Eserlık g^r lı ıçuı Kur'an her şeydir: DunVe bız çevıri, aşırma, aktaryanın nasıl yaratıldığı, yaratu ma ıle uğra$ırken Batı'da M^rkemlı çıkışı gorkemsız bır V.^ıın ların nasıl meydana geldığı Kur* kator 1538'de dunyanın ılk hade sona ermıştır. âınbıı Geer Masallan ıle çağrışım yaparn.» anda yazılı olduğuna gore jeo ntasını yapmış, Italyan Cardan bu masalların ununden yanrlan lojiye ne gerek vardır'' Astrono 1545'te üçüncu derece denkiemmayı amaçlayan bır gazeter.ın mı. namaz, oru^, ramE>/an. b»y lerın çozumunu bulmuj. Alman 1001 Temel Eser Dızısı, jirn1:!:i ram saat ve tanhlerını 9bıldır Kepler gezegen hareketlennın mesı dışında ne ıse varar Tan uçuncu yasasmı bğrenmış (1619) tarıh yapıtlarının çevınsınden faz la bır şey sunamamıştır Tuık o rı. hayvanı ve bıtkılerı bıldığı Italyan Torıçellı 1643'de cıvalı mız ozellıklerıyle varatmıştır; barometreyı yapmış, yıne Italkuvucularına. Geçmış kültürümüz ve k<'lfur bıvolojı okuyarak bunun kun yan Volta 1800'de ılk elektrik pîyapıtlarımız hakkır.dakı ınr.leme hunu anlamaya çahşmak kufur lım meydana getırmış. îngilız ve goru^lerımızı: 1) Dınsel vo degıl mıdır? Stevenson buharü lokomotıii hukuksal yapıtlar, 2) tsnaMı oıGerçekten de. Osmanh do (1813), Amerıkalı Morse telgra» lım yapıtlan, 3) Tanh Y^m>'.?ırı, nemmde, ıspatlı bıiım »lanında II 11843), Bellı telefonu U87d), 4) Yazınsal yapıtlar, başllkla~ı ai rneydana getırılen yapıtlar, yine Edîson fonografı ı;R77) îtaKan tında sunmak ısterız. açık veya kapalı çevırı, aşırma, Marconi radyo}u (1896)... icad aktarma b:çımlerınde meyda etmıştır. Bu arada bız de tam DİNSEI VE HUKUKSAl na getırılmışlerdır. Batlamjus' boş durmamış, tekkelerde «Hu» un, Anstonun, eskı Yunan tıp çekmışız. S Tophine'»e lş vc I^çl Bıılma Kurumunun yanında bır emekcı heikell vardtr. «inip döncrken jrözünüze muhakkak iiışm'itir B!r emekçı:. Anıa clı kolu yok! Nasü işçi bu. el sU kr'suz. dne sa«ıp kalır insatı. He>kelci nasıl \apmış bd\le bir Miıtmu' Bilereiı mi. loksa simfesel bir da\ranışia mı" Ne o\le, ne bo>lc Jteıçek şu kl, bu ijçi heykeli bir ta kım sanai. duşrtidiu. «nek düşmanı, Insanlık dtişmanı ki$iIprce kırUımşiır. Önce eıiııUcki çekici parçaladılar, sonra eli ni, J,olumı Emekçi elsiz kotsuz araçsız kalakaldı, tum anlamını. guzelllğun yitirerek .. Bir fiın Relir kafasını da kopanrlar Çunkii elden, ko.dar» daha tehlikrlidir kafa Insan akiı venidcn kurar yaratu her?e>i. Daha üstiin arsçlar vapar, >coi ku^akları daha da b'.iinçli kılar. Burun bir i»çi hrykelinde bile emegin güçlü jorüntiisiine dayanamayaııİM, yarın o gÛLUn allıııda vamyassı oluıiat . Benim şaştı^ım, Tl'KK 1*?. DİSK jfibi fiiçlü işçi örgutlerlnin bu kolu, eli kesik ermkçi beyktlini ^ormrziikten Re]mcifridir. Mademki kara gıu.Icr, kötü niyetliler emekçi heykelinı kuşa benzetrnişler. sen daha büyük blr emekçi heykeli uikfirt ortaya . Gcrekir^e nobetçi kov başına, yakalat «aldırsanUrı .. iNe demek kentin orta yerindf, htm de işçi bulma kurumıınun yanında bir emefcçi hevkelini yıkmak. kırmak, parçalamak . Ilemen daba ivislni, daha büyugünu tucelt orada. Emek duşmanları anlasınlar işçinln direncini, gıicünu, vıkıJmazlığını .. Bir heykel düşmanlıirıdır sörfip trider vıllardır. Bir zamanlar Ataturk hevkellerine saldıranjar çıkardı Adam tırmanır hevkclo Ata'nın kılıcını larardı. >üzüne çeklçle vururdu. <iericiler şimdi daha etklli işler vapıyorlar, Autürk'ün he\kellerine değit, dogrudan doğruya yapıtma, devrimci cumhuriyet ilkelerine saldu13 oriar. Onemli koitukiara oturup kararlar alarak, Atatiirk'ıin önem, dejer verdlji tiim Jleri atılımları ters vöne çe\irerek Ne df>e heykeUerine saldırıp ofke uyandırsınlar, çıder önünde sa>gı duru$u da yaparlar. Ataturk Cumluıriveti temelinden kaydırılmış, çağdışı bir yöne doğru fitmeye baslamı; ya, önemli olan budur. li Antalta l'luslararası Film re Sanat Fe<sthali nedenivIe bu kcnte gelen ressam \e yontuculann yapıtlan bilinme>en kişilcr tarafından kınlmı?. psrçalanmış . Sanatçüar >ayuılariıkları bildiride «Bir küitur \e sanat clnaveti» olarak tanımlıvorlar bu barbarlığı Antatva Belfdivesi konu serbestüği tanınıış, sanatçıJar da Türkive pervejini, insanlarımızın »runlük \aşamını yansıtan vapıtlarla doldurmuşlar kent sokaklannı, alanlarını. Ama guzeLUkten ırerçek yurtseverlikten hoşlanmasan ki bunlar nedense kendilerini safcı diye tanımlayanlar arasından çıkıyor bir takım kimseler, Mebmet Aksoy'un «Geleceğine sahip çıkan Ijçi» heykeiinl oaanlmayacak biçlmde parçalamışlar. Bu arada Beden Terbivesi Müdürlügu de Kapalı Spor Salonunun cepbesine yapılan blr resmi branda bezivle örtmüş. Cibat Aral'ın «Aııalar \c ÇocukIar»ını . Ötekl tapıtUrm üstüne boyalar atılmış, kimlne de AP .Tazılmif.'.. Bu saldınlann nerden teldiği iyice ortaya çıkıror bovlece. Antaha Belediye Bajkanı Tonguc CHPIidir, aydın, sanatsever, halkçı bir kisidlr. Bu kadan yeter, MC'nin gözü dönmüş partizanlannın düşmanlıinnı Uzerine çekmrve . Bizlm tutucuların kafası bir Rartp, ıjerçekleri saklayacaklanm sannorlar. l'stlerini kapatarak, doğruları sö\Ievenleri dö\crek, öldurerek K Aral"ın resminin üstüne de badana çpkeceklermiş'.. . Emekçiler, analar, çocukiar. gençler . Herkese düşmandırlar. Kısacası onlar vışama döstnandırlar. Bu filkevi huzur içinde. nıulluluk içinde. kardeBİik icinde vaşanan bir yer olmaktan çıkarmak özlemindedlrler. Sanatçılara, vazarİara, bilfinlere karsıdırtor. Ellrrinden gelse »anatı, edebirstı, tünı bilimleri dolayıstyle düjünme TetenejHni yok ettnek lsterler Ne vazık ki iktidan elinde tuUn siyasal ortaklık türlu hesaplarla bu perici B'"di?e seyirci kalıyor. HatU TRT'siyle, besleme basınıvie destekliyor da . Tiırkirenin ilerici «üçleri bu guzellik \e gerçeklik savajmda muhakkak ki üstiin çıka. caklardır. tleri düjünce Ile geri, çafdısı kafa arasındakl çatışmada zaferi her zaman çagın önünde gidenler kazanmı?tır. Vobazhk. pericilik: bflffisiziikle. karanlıkJa yaşar. uygarlığ'in ilk a\rimlıeınd» erir ffider... Rahmetlı Adnan Adıvar'ın «O»manlı Turklerınde Bılım»'i bızdekı bılım yoksullugunu gbstermesi bakımmdan çok ılglnç bır yapıttır. TARİH YAP1TIACI Tanh yapıtlarının degerini bılmekîe biriikte bîı çeşıt yapıtlara lazla bır değer vermem. Zıra, kâğıdı kalemj olan bır kımse, tanık olduğu bır olayı kâğıda geçırdı mı ortaya bır tarıh japıtı çıkar. Buna rağmen, bu alanda da fazla bir şev yaptığımız soylenemez. Osmanlı tarılunuı bugtın bıle en jyı sayılaıunı bır Avusturyalı yazmıştır îstanbul'un fethl gıbı donem açan bır olayı, yabancı 'anhçılerden öğrenmekteyız. Olayın buyüilugu karşısında bızım bu alandakı yapıtlarımız gulunç denecek kadar kuçüktur. Yazınsal yapıtlarımız, başlıca yarın tarıhı profesorlenmıze gore, Artp ve Fars yazm yapıüannın sonük bırer taklltjeruıden başka bir şey değıldır. Ozanlanmız, tam beş yuz yıl giil, bülbul, şarap, kebap, şeyhı huban, pri mugan. zülul, sem. kakul, nâz, nıyaz kısır donpusunun dı?ına çıkamaznışlar, yapıtiarında Turk çeyı ne dogru kullanmışlar, ne de aruza uydurabılmislerdır. Yazm hayatımızın ozetı de bun dan ıbarettır. NE KADAR DA MUTLUYMUŞUZ! Yani. egemen olan, iktidan ehnden tutan kuşak »on yorumu yapıyor ve kendı yargısınuı doğruluğuna ınanzyor. Ferdl hürnretlerin hepsl mevcuttur dı\or Basbakan «Siyasi hakka çelince, Türkive'nin idaresine istirak edıjorsunuz. Çeşıtli roilardan ul);enin idarrsine elh orsunuz. Türk ansyMasının saydığı bfçimde sosşal haklara sahipiiniz 11ke gellfttkçe daha çok sosıal haklara sahip olacak, daha çok sosyal gü\cnilğe sahip olaraksıni2. <ıosvai adalft daha çok yayjın hale gelecek. Ama buliin bunlar Türk anavajtasınm 33. ınaddesinrip so\leui«i gibi kaynak ister Bunlan da geliştirmekie nıeşjrulüz.» Zeyneple babası arasındaki gergınhk o akşam geçmıştl. sevgınm merhemını surunce yara kapanır Ama «dedfgim dedlk» despotluğu ıle. kusakiar \e düşunce ıstemeleri araaındakı kavga bnlenebüır mı? ÇAĞfNI YAŞAMIYAN iKTiDAR.. Olaya, genç kuşlakiarla egemen guç arasındaki çatışma, uzlaşmazlık olarak bakıyorum ben. Iktıdar butun foplumlarda yaşlı kuşakların elinde bulunuyor ve bu kusakiar hâlâ çagını yaşamıyor. Hele bızım toplumumuzda dengesizlık büsbutun goze batıyor. Genç insanlar ve genç düşünce küçük bir azıniıgın eski kültürüne ve iktidar hırsın» kdle edilmek istenijor. «SoJculann tümfi Marksçıdır. Türkive'de soIcuJuğu, ortanın solu, onun biraz daha soiu, onun birsz daba soJu, netice itibarıyla aşırı sol, yani komünizme kadar varan bir çizffidir bu!» kesın yargısıyla, ıktıdan dışındakı duşunceyı ve felsefeyı suçlamağa, mahkum etmeğe yonelmış bır BaşbaJtan, «devletl onlars kaptırmıyacağım» dıye tum şıkayetçılers >umruk gosterırse orada sevgı, uzlasma, anlamag.» çalışma kalır mı? Böyle bir düşün yapısının nasıl herkesı tepkiye zorladığı, hele gençlerı ne olçude çlleden çıkardığı anlaşümaz değıldır. Belki de amaç. gençleri saf ofkelerüıin coskunluğu ile tazaklara düşurüp ezmrk, ba> eğdirmektir. SONUÇ Şımdı, Osmanlıdan. yukardan berı saydıklanmızı çıkanrsak ge nye sank, sakal, cübbe, salvar'dan başka ne kalır? Benı Turk kanı taşımamakla mı suçlayacaksınız'' Hayır, en aşağı sızm kadar, hattâ sızden kat kat Tıirkum, Türk oğlu Turkum. Bunlan kan ağlıyarak vazmamın nedenı, pohtıka esnafımı zın ve sahte. soytarı aydınlarımı zın, Turk gençhgım hayasızca kandırmayı surdurmelerını onlemektır. Genç kardeşlenm geçmişten bır şey beklemesın! Uzay çağm da, yurt kalkuımasını geçmışe üonmede, din somuru ve saygısızhğında gorenlerın suratına tu kur. Bunların arkasından gıtme. Sanlı tarıhınle her zaman ovim. Fakat, senın, o tanhın kadar şanü çaga uygun bır kuiturun yok Bunu bıl. Butun alanlarda nemız olacak sa bundan sonra olacak. Bu gay ret sana duşuyor. Yazarlarımız bu alanda ılk ışareti verüıler, ılk yolu açtılar: Daha şimdiden pek çok yazarımızı Patı bızden jyı ta myor. Romanlanmız, şurlerımız Batmın büyük yayınevlennce tek rar tekrar basılıyor ve basılacak. Otekı alanlarda da bu boyle o!acak. Yol çağdaş bılım yolu, Üma nızm yoludur. Gerçek bılım adam larımız Batınm bılım kurumlarında el ustünde tutuluyor, ıspat !ı bılımlere katkıda bulunuyor. Bu gün sayıları az, fakat zamanla artacak .. Ve ışte bzledıgm ba rışçı, uygar Buyuk Turkıye dıişu o zaman gerçekleşecek. ÇOK HASSAS ORIGIHAt RICHia PERGE1TMIMURI Bu konuda derli toplu bır b''.gi edınmek ısteyenlere, Sayın Is.maıl Hakkı UzunçarşılıYım «Oımanlı Devletmın llmıye Teşkilatı» adlı yapıtının «Dın e hukuk itlanında yetışen unlu bılım adamla rı» başhklı 17. bolumun'J o'tumalannı dnennz. Osmanlı imparatorluŞu bir dm devletı olduğu ıçın, ms<.n, Osmanlı bilginlennın, dın vc islâm hukuku alanuıda çok büvuk yapıttar vermış oıdugu gıbı uir duyguya kapılır. Ojsa, d'rum yakından mcelenince, bu eserlerın hemen tamamının, açık V^VT g\ılı çevırı, yorumlama (tetsır), açıklama (şerh), eklems ızeyH v* Umamlamadan öteyc pek gıcmedıgı görülür. Sayın üzunçarşıh, Orr.pnlı dftnemı yazarlarrnın kitflplanrdnl<i gelenege uyarak, yapıt sahıpleri hakkında: «Duşündr bıl?m Zamanının en kudreüi D.'.gmi olup pek deferll yapıtlar vermistır Padışahm onunde vap*:ğı tartışmalarda galebe çalmıştır . alanlannda zamanLnın basta gelen duşunur bılgınlertaüeıci! Asırı zekâsı ve genış dışurusu ıle tanınmış olup ramııv.mn bınncı sınıf büginleri arasında yer almıştır ... dan ders almıştır . . nin muntesıbi ıdı . ders rermıştır Arap yazınım çok ıvı bılırdi» gıbı son derecede muphem ve gerçek bır değer olçusu olamayaı. m ovgulerde bulunmaktadır. Şur.u hemen belırteiım ki. bır bılgınin degeri yapıt ları ıle olçulur. «Ayaklı Kutuphane», «Derya» gıbı nitelemeler, per çek bır bılginı kuçültucü nıtclıkte benzetoıelerdir. Çevin, yorumlama, açıklama, ekleme, tamamlama çalışmalan da kendıierıne gore gerekli va ovunulecefc bır şeyse de asıl ovunulecek şey çevrılen, yorumlanan eserın aslını yazmaktır. Bu nedenledır kı, politikacılarımız, gelecek yıl okullarda Osmanlı donemı dın ve hukuk bılgınlerının yapıtlannm degıl, Imam Gazali'nin ysprtlannın TEŞEKKÜR Muzdarip olduğum bobrek tası rahatsızlığımdan çok başanlı bır amelıyat ıle benı sıhhat ve huzura kavuşturan Şışh ÇocuK Hastahoanesı Urolojı Servısı şefı sayın, l'ROLOG OP. DR. REGAIP ŞEN'e kıymetlı yardımlarını esırgemeyen LROLOG OP. DR. GENÇ TOPLUM VE KIZGIN YÖNETİM Ama o kadar çok kı gençler. O kadar hızla guçlenıyor ki yeru duşuncsler. Sız ıstedıgini7 kadar eiınızde tuttuğunuz ıktıdarla xarşı çıkmaga çaJışını^ bu akışa, duramıyacaksmız, sürukleneceksınız. Yonetıyorum sandıgınız toplumun yapısını ve onun defışım hızııu ıyı bılecekMnı?. Siz egemen kuşak, 41 milvonluk bir toplum içinde 8 milyonsunuz. Kadınlann ıktıdara henuz ortak edılmedıklerını dıkkate alırsak 4 mılyondan fazla degılsınız. Gende salanlar, çocukiar, gençier ve ıhtıyarlardır. Bugunku nufusunun 17 mılyonu ^ocuklardan, 13 mılyonu gençlerdpn, 3 mılyonu da ıhtıvarlardan ıbarettır. Nasıl bir azınlık oldjsunuzu gormelısınız. Vüzde «ö'i genç olan bır tnpluıııda babalar ve çocukiar çatışmasının çok etkin bir jfkilde ıktidara tansıvacağuıı bileceksiniz. Butun bu çocukiar, gençler, orta yaşlılar \e yaşlılaıla halksın s«n. «Halk iktidannı kuracayım ne demek?» dıyp ofkelenmıyeceksın genç ellerdekı pankanlara bakıp, halk ıktıdarınm nasıl kurulabılecegını duşüneceksın. Elbette bu çocuklann J16 binı univer>i(e kapıtanna uğılır da 280 büıi kapıların dışında kalırsa orada «haJk iktidan» dıye bağırılacakur. Kendı ajleıun yuz mılvonlaıa varan servetır.e. hsnuz tuyu bıtmış bır delıkanlı olan yeğenının yığınla şırket kurup bankalar dan sınırsız kredı alışına bakarak «istediğiniz malı nıulku mü edinemiyorsunuz?» dıye ozgurluklerden soz edersen, elbette «kurtuluşa kadar saiaş.'» pankartiarmı meydanlarda gbreceksın ve boşuna «neyiıı kurtulufuna kadar? Neden kurtulmaya çalışıyorsunuz? Ne\i dcviriyorsunuz?» dıye anlımazlığa getınp ofkelenecejisın. NEJAT SERTAR'a As Dr. Mehmet Munla, As Dr. îskender Donmez, As. Dr. Osman Akalın, As Dr Şahm Akkose, As. Dr Cengız Mıroglu, As. Dr. Azat Nazar bevlere ve servıs hemşireleri Turkan Savaş, Gungor Derya \e Fatma Avcıoğlu'na ve tum sems personelme tesekkuru borç bılırım. MA N. ARKOK Cumhuriyet 6486 SAHİBİNDEN ARSA Okmeydanı, Pıyalepaşa'da kain 169 m2. imar durumlu, müstakıl tapulu arsa satılıktır. MUKACAAT: Saat 17 00 19 00 arası Telefon: 4* 51 27 (Cumhunvet: 6487) YOK! Gittıkçe hassas. aldatmacalardan armmış, toplumun tümunü kapasayan bır ış olmaktadır iktidar. Anayasaıun 53* üncu maddesını ılen surup kaçamak yapmak yok. Yonca ekecegım, yonca bitecek dıye masa! anlatmak vok. Ekonomılc kaynak yaratmakta Alı beyın, Yahya etendının becenlerıne bakıp «bir gün sıra bize de gelir»e ınsanlan yatırmak yok. Elbette bağıraoık meydanlarda gençler \e anayasaJ orgutler «DU düzen jıkılsın», «bu düzen dejissın» dıye. S*nJki boyle blr düzen anava«alarla kurulabılirmiş ve bir devlet böyle bır düzenc bekçüık cdebilirmîş tibı, »asayı \t> devleti halkın karsısına dikmek jok. Bu ana}asamn. 1960' dan oncekı vurgıın ve zu'um donemıne bır halk tepkısı olarak doğdugunu, halkın haklar \e ozgurlukler konusunda ne kadar birikmlş özlemı varsa nepsuıı kapsadığını bılmezlıkten gelıp, «Şu Cumhuriyet anayasasının hiç bır verinde »olculuk yoktur. Hlç bir jerinde gosteremezsinız. Sol tablrini gostereraeısinu» kumazlıgına sapmak \ok! O anayasanın her satıruıda bir baüan çağdaş ve uygar isteklenni rkuma•uu bilmejene benim devietimde yer yok. MAN yeni tetefonumuz. intermed export import Deutschen Demokrotıschen ScWcK»^trt3ll« 5 7, POB 7 \*ikseıg«oe' Aünenh MEVLIT Sevglll Oğlumua ve Afabeyım 669900 €10 hat) /»LBERT 5ALTO Tahtaltttl». C»dld han 37 Istanbul Tal 22 89 28 Kadri Anlı'nm (Basın: 32790/6472) azız ruhuna Sthafen blümünun onbeşıncı yılına rastlayan, 29 Hazıran 1976 Salı günu Şışü Camıınde ıkındı namazıru muteakıp memleketımızın tanınmış hafızlan tarafından Kuran'ı Kerim ve Mevlıdı Şerıf okunacak, dua: duahan Hafız Yahva Eskısehırlı tarafuıdsn yapılacaktır. Dost, akraba ve arkadaşları ıle arzu bvyuran din kardPslerımızın taşrıfınl rıca ederız. Rennan A.NLI, niorl ANU, Fikret ANL1 ( Ü i o c t u i : 6S91) 6494 KiM? MANAJANS A.S ZıncirUkuyu 145İstanbul ATATURK ÜNiVERSiTESi REKTÖRLÜĞÜNDEN Dış HeAimıgı Pakultes.nm asagıda yazılı bflım dal]ann«> oi.Tei.tr ecrevlısı ajınacaktır. İsteklı'enn rr^vcut vayınlan ile bırlıkte 12 7 1976 e kadar Kektoriugümuze muracaatlan duyuruJur. /ğız • Çerts Hastalikîan Kursusıl Afız Dış Çene Cerîahjsı (Basın: 19035) 6475 Endodentı (Cumhuriyet: 6491) İŞİÂM CENAZE İŞLERİ 47 20 06 Çoctıklar 25 26 yaşlanndaymışlar asıldıklan zaman. Hıç futur getırmemışler.. Korkmadıklarını gostermek ıçın tsnıklık edecek namuslu gtivenılır ınsanlar ıstemışler darağacın3 gıderken Turkjye'nm mutlu yarınlan, ftalkın ozgurluğu ve uygarhğı uğruna olume gıttıklerme ınanmıslar. Devrım yolunda, doğru yolda yuruduklerıne lnanmanuı din kıtaplarında gozyaşlanjia okunan adanmışlığı ıle bu ışlere sıvanmışlar Kim ıtmış onlan burava? Kim demiş cnlar» halkı kurtarmak sizın çöretinızdir diye? Kim kandırmış onlan beline bir tabanca takar, eline de bir otomatik alıraan proteter halkçı devrimi gerçekle$tirirsin diyerek? Kim onlara dağlarda kırlarda tuzaklar hazırlamış" Kim onlan avlamada vah$f bir sevinç duymu» da, tarihin karanlık dehlizlfrlne doğru devleti kurUrıcı naraları atmıj? Kım 1 Kım Kım? Ben sadece bu ulkede gençlerın ve çağdaş Sziemlerin çoğunlukta olduğuou bılırım.