Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
KOMÜNİST PARTİ'NÎN YEfcEL YÖNETİMLERDEKÎ BAŞAR1SI, GELÎŞMESÎNDE ÖNEMLÎ ETKEN OLDU BOMA îtalya'da, 30 hazirsn seçimlerl dolayısıyla bütün dikkati üzerinde toplayan Komünist PErtisinın son günlerde halk arasmda erttırdığı sajgınlık ve etkinliğin, önemli ölçüde yönetimuv. ellr.de tuttuğu belediyelerde gösterdıği faaliyeüen geldiğı bildirilmektedir. Itaiya'mn büyük kentlerinin •o4O'ı komünist ve eosyabst yoneticiler tarafından idare edilmefetedir. Fiat fabrikalannm bulunduğu Torino başta olmak üzere Milano, Ploransa, Napoli gibi büyük sanayi kentlen de 1975 haziramndaki yerel seçimlerde komünistierin denetimine geçmiştir. Boiogna ise 30 yıldır komünlstler tarafından yönetilereit bu alanda başı çekmefctedir. Batılı gözlemcilerin belirttlğine göre bu kent, Hıristiyan Demokratlar taralından yönetilen ve iflasın eşiğıne gelmiş kentlerin karşısında «kusursuz bir ımodel kent» olarak ortaya çıkmaktadır. Bir üniversite kenti olan 500 bin nüfuslu Bologna'nın bugünkü belediye başkanı Renaldo Zangari, ftltı yıldır ış başındadır. Zangari'nin iş başında bulunduğu süre içinde Bologna'da okullar, sosyal konutiar, spor tesisleri ve yollar içm 2 müycr 800 milyon liralık yatınm yapılmıştır. Bologna. bir yandan komünistler tsraimdan yönetflSrken, öte yandan da Katolik Kiiisesi'nln eon rierece etkin olduğu İtalyan kentlerinin baçmoa gelmektedir. tngiliz «The Times»te yer alan bir yazıda ise, Komünist Parti'nin Bologna'daki başanları eonucu, bu kentteki orta sınıfın oylannı da kazandığı belirtilmekte ve Bologna «tüm Avrupa'nın en iyi kenti» olarak tanımlanmafctadır. Komünist Partinin, yönetimini ele geçirdigi belediyelerdekl önemli yeniliklerden birisı, halkın geniş ölçüde belediye kararlarına. katılmasmı sagiamak amacıyla «semt kurullan» örgütlenmesi onr.uşıur. örneğin Bologna kentl 18 semte bölünmüş ve bunlarm herbiri için bir semt kurulu ve başkanı seçilmiştir. Komünist Partl, bütün kurullarda çoğunluk olmasına Karşın, başkanhklan kendi tekeline almamış ve bunların tlçür.ü Hıristiyan demokratlara, üçünü »osyalistlere, üçünü sosyal demokraı ve cumhurıyetçi partilere, birjnl bagımsız katoı'.klere, birinl de goşistlere vermiştir. Komünist Partinin çabalarından biri, bu semt kuruilannın çalışmalarım işyeri komiteıeri, olcul aile bırlikleri gibi organlarla uyum halinde yürütmeleri yönünde olmuştur. Bu arada, kentln tümtiru ilgilendiren konularda doğnıdan dofcruya yüzlerce kişiye danışıldığı belirtiltnektedir. Bu yöntemle bazı kentlerin merkezlerine otomobil gırmesı yasaklanmış, inşaatlara çeşitli kısıtlamalar getirilmişür. Italysn Komünist Partisi yöneticilerinin, belediyelerde kesln olarak sürdürdükleri bir kuralın da, hiç ideolojüc tartışmalara girmemelerl cîduğu bildirilmektedir. ttalyan komUnistlerin bu tutumu dolayısiyle birçok bölgede Hıristiyan send'kalara üye çok sayıda işçinin, bunlann yamsıra çok sayıda memur ve öğretmenin de yerel sorunlarda Komünist Partisiyle işbirüğtne yöneldiği belırtilmektedir. Eelediyelerde görev alan ttalyan komünistlerinin «patron» ve «burjuva» sözcüklerini de kullanmadıklan, bunlann yerine «müteşebbis» ve «üretici orta sınıf» kavramlannı kullandıklan bildirilmektedir. îtaiyan Komünist Partisinin, belediyelerin İÎALYAN KOMCNİST PARTİSİ. YÖHETİMİNİ ELE GEÇIRDIGI KENTLERDE, HALKIN KARARLARA KAIILMASINI SAĞLAMAK AMACIYLE •SEMT KURULLARI. KURDU, ANCAK BUNLARIN BAJKANUKLARINI DİĞER SİYASAL ÖRGÜTLERİN TEMSİLCİLERİNE DE VERDİ. RODEZYA. ZENCİ GERİLLA EYLEMLERİNİ DESTEKLEYEN MOZAMBİK'İ BOMBALADI SALİSBURY Irkçı Rodesya hükümetine bağlı savaş uçaklannın Mozambik'teki askerî mevzileri önceki gün üç saatlik bombardımana tuttuklan bildlrilmiştir. Rodezya hükümeti yetkilisi bir açıklama yaparak, Rodezja savaş uçaklannın giriştikleri saldm hareketinin ülkedeki zenci hareketlerini destekleyen Zambiya'ya da bir uyarı niteliğinde olduğunu belirtmiştir.. Mozambikli yetkililer, Rodezya savaş uçaklannın bombaladıkları askerî mevzilerde hasar olduğunu, ancak yaralanan ya da ölen ohnadığmı açıklamışlardır. Rodezya hükümetinin ülkedeki ırkçı beyaz yönetime karşı zenci gerillalann giriştikleri eylemleri yatıştırmak ve genel ülke güvenliğini sağlamak amacıyla olağanüstü bir toplantı düzenlediği belirtilmiştir. Rodezya'nın ırkçı Başbakanı tan Smith, Güney Afrika'daki gerilla eylemlerini ve çeşitli ülke sorunlannı tartışmak için Güney Afrika Başbakanı John Vorster ile görüşmüştür. Gözlemciler, iki ülke Başbakanmın hafta sonu düzenledikleri görüsmeler sırasında bu ay sonuna doğru Güney Afrika Başbakanmın Batı Almanya'da ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger ile yapacağı görüşmenin de ele alındığını bildirmişlerdir. Öte yandan, ANKA Ajansı, Rodezya'daki ırkçı azınlık yönetimi tarafından kurulan özel bir komisyonun, ülkedeki ırk aynmını düzenleyen yasalarda büyük değişiklikler yapılmasını önerdiğini bildirmiştir. Komisyonun önerileri arasında siyahlarla beyazların oy vermesini ve topragın Afrikalılarla beyazlar arasındaki dağılımına ilişkin yasalarda değişiklik yapılması da bulunmaktadır. (Dış Habtrler Setrisi) İTALYA'NIN BÜYÜK KENTLERİNİN YÜZDE 40'INI SOSYALİST VE KOMÜNİSTLER YÖNETiYOR yönetiminde gösterdiği basan üzerine Hıristlyaı Demokrat Parti üyesı Maliye Bakanı Emilio Coıombo, çeşitli beledıyelere yapılan hükümet j'ardımlannı kesmiştir. Belediyelerin yoksun kaldıklan miktar da, örneğin Napoli için topiam gelirın oo3O'u, Bologna içınse 'i35'inı o!u?turmaktadır. Napoli'nin komünist belediye Daşkanı da, bu açık dolayısıyla belediyenln ıflas etmesi üzerine görevinden aynlmıştır. Bologna kentinin komünist belediye başkanı, Belediye yönetlmlnde partisinin lzledlği çlzglnln reıormculuktan öteye gitmedigi yönündeki ele?tirilere karşı şöyle demektedir: «Bis refcrmculukla suçluyorlar Bu doğrudur. Am» Itaiya'nın koşullan bylesine tutucu ki, başka yerierde sosyal demokratlann yaptıklannı Luiüda yapmak, yani burjuva özgürlüklerine saygı göstererek reform yapmak, devnmci olmak demektir.» (Dıs Haberler Servlsl) KANSERİ TEDAVİ ETMEKTE ISININ ETKİLt OLDUĞU ÖNE SÜRÜLÜYOR PARİS Son günlerde Pransa ve AmerBr» Birleşik Devlet lerinde kansenn ısı ile redavi edilmeye çahşıldığı. bu yöndeki araştırmaların dsnnleştirildiğı bildirilmektedir. Fransa'da yaymlanan, L'Espress dergisinin verdiğı bılgilere göre, Herry Leveen adlı Amerikalı bir doktor bu yöntemle yirmi bir kanser hastasını sağlığma kavuşturmuş. Ar.cak Dr. Leveen bu yöntemin tek başına etkili olmadıgını, ameliyat ve ışın tedavilerinin yardımcısı olarak kullanıldığmı da açıklamış. Aslmda bu yöntemin yeni bir buluş olmadığl 1930 yılından beri uygulandığı da belirtümektedir. Doktorlar tümörlü hücrelerin ısıya karşı çok duyarlı olduğunu saptamışlardır. Ancak bu duyarlılığın nedenleri henüz bulunabilmiş değil. Laboratuarlarda yarım saat süre ile 41 derece sıcaklıkta tutulan kanserli bir hücrenin, bu niteliğini kaybettiği de gözlenmış. Ancak organizma içmde canlı hücrelerdeki tümörün ısıya karşı çolt daha fazia direnme gücü olduğu da saptanmış. Insan vücudunun dayanabileceği sıcakhk is« kanserli tümörün tedavisine yetmemektedır. Insanm tifo ve tetanoz gibi hastalıklarda 44 dereceye kadar dayandığı saptanmıştır. Ancak bu krizlerden sonra genellikle bir şok meydana gelmekte ya da kalp durmaktadır. Bu güçlügü yenmek isteyen bilim adamları bu kez açık kalp amellyatlanna benzer bir yöntemle sadece vücuttaki kanı ısıtma yolunu seçmişler.. Böylece kanın sıcaklığı 43 dereceye çıkarılmaktadır. Diğer dokuları etkilemeyen bu yöntem sayesinde 7 yıldan beri cilt kanserlerinin tedavi edildiği böylece hastalarm yaşama şansının c'i 22'den % 76.7'ye çıkarılmış bulunduğu bildirilmektedir. Ancak yine de en ilgi çekici yöntemin doktor Leveen'e ait olduğu iddia edilmektedir. Doktor Leveen geliştirdiği yöntemde, modern yemek pişirme usullerinden esinlenmiş. Mikro ısı dalgalanyle eti yakmadan pişirilmesini örnek alan Dr. Leveen sağlam dokulara zarar vermeden kanserli dokulan ayni yöntemle tedavi etmeyl denemiştir. Ancak doktor Leveen ısı dalgalarmın uzunlugunu saptamakta büyük güçlüklerle karşüaşmış. Öte yandan, kanserli dokuya verilen bu ısınm, kanda da olumsuz etkiler yapmaması için dikkat sarfetmek gerekiyor. Zararlı tümörlerin özelliklerinden bıri de içinde fazla kan daman bulunmaması. Dr. Leveen tümörlerin bu özelliğinden yararlanmış ve kanın fazla ısınmasına meydan vermeden tümörleri yoketmeye çalışıyor. Doktor Leveen'in tedavi ettiği hastalarınm çok iyi durumda olduğu da verilen haberler arasındadır. Bu nedenle geriye sadece bu yöntfmin uzun vadede ne gibi sonuçlar verecegıni saptamak kalmaktadır. Uzmanlar bu yöntemin, organizmanın ssvunma gücünü arttırdığını kabul etmektedir. Ancak ayni uzmanlar asıl sorunun, kanserli tümörün neden ısıya dayanamadığımn saptaranasmda dügumlendiğini de savunmaktadırlar. (Dış Haberler Servisi) BOLOGNJ BELED1YI BAŞKANI RENALDO ZANGARİ İTALYA'DA SECİMLERE DORT Gl'H KALA, ÜLKENİN EN BÜYÜK GAZETESİ OLAN liBERAL EĞiLiMli CORRiERE DELLA SERA'NIN BU KONUDAKi Y0RUMUNU OKUSURIMIZA SUMUYORUZ. ICORRIERE DELLA SERÂ en çok oy alan partisi olabileceği üstünde durulmaktadır. Boyle bir sonuç çeıçekleşirse, İKP, 20 haziran sonrası kurulacak italyan hükümetinin niteliği üzerinde kesin sö> sahibi olaraktır. Ote yandan, Hıristiyan Demokratlar, 1f73'ten ber! ctarihsel uzlaşma» formülünü reddetmektedir. Gene de. tlnformalion Ca'holique> dergisine bir demeç vermişttr. İtalyan basınındü geniş yer verilen demeçte Zaccagnini, Hıristiyan Demokrat Partisinin, İtalya'nm en büyük partisi olarak yerini koruyacağını umduğunu bildirmiştir. Parti, ikinci sıraya düştüğü takdirde hemen muhalefete geçecek ve gerektiğı sürece mutıalefette kalacaktır. Genel Sekreter «Biı, qerçek bir demokratik güçüz, halk iradesine karşı durmaınız soz konusu olamaz* demiştir. ıMuhaUfete geçmek bizim için bir dram olmayacaktır. Otuz yıl ülkeyi idare sttik; gerekirse muhalefete de geçeriz.» italyan Komünist Partisinin egemen olacağı bir sol hükümetin, İtalya'yı cdöniişsüz bir yola göti>receği* inanrını sık sık tekrarlayan Zaccagnini, sol hükümet kurırfduğu takdirde, kcndilerinin kesinllkle rmrtıalefete gvçeceklerini bildirmistir. Bu muhalefetin nit*4HM konusunda bir soruya c*vap veren Zaccagnini, tiktidara kim gelirse gelsin, engelleyicl bir politika uygulamayacağız* demiştir. Hıristiyan Demokrat Partisinin «sınıflararası» bir parti olduğunu da belırten Genel Sekreter, «Küçük sanayiciyi korumayı programına alan İtalyan Komünist Partisi, en verimli üretlm birımlerinin korunması açısından, pek örnek alınacak bir tutum içinde değîldir.» Aynı gün, Torino şetirinde bir seçim konuşması yapan İKP Genel Sekreteri Enrico Berlinguer, Zaccagnini'ye hemen cevap vrrmiş ve nküçük ve orta büyüklükteki Gretim bırimleri, büyük sanayi tekellerine karşı mücadelede bize yandaştır» demiştir. Berlinguer, aynı konuşmasında, kendi programları konusunda da ayrıntılı bilgi vermiştir. Doğu Avrupa tipi, tümden sosyalleştirilmiş sistPtnlere değinen Berlinguer, bu sistemlerin, ekonomik hayatı fazla bürokratikleştirip, sosyal, politik ve ekonomik sakıncalara yol açtığını belirtmiştir. Berlinguer, özel sektör hakkında da tunları sövlemiştir: «Özel girişimin, sosyalizme gitmekte olan bir toplumda da yeri vardır, olmalıdır.» (Çeviren: Şule LOKMANOGLU) cltalya'da son günlerdc yapılan halkoyu yoklamalarî, Iktidardakl Hıristiyan Demskratların 20 haıiran stçlmlerind* oy kaybedecerjini, sol parîile'in ise oy kazanacagını alacaklır. Bilindiği gibi, göstermektedlr. Bazı yorumculara göre, sol partiler, oy Batı Almanva'da Doğu hesabına casusluk gerekçesiyle tutuklananların sayısı 16'yı buldu BERLfN Alman Sosyal Demokrat ParHslntn Batı Berlin'dekl sözcüsü ile eski karısı Dogu Almanya hesabına casusluk yaptıklan gerekçesiyle tutuklanmtşlardır. Heinrich Burger ve eski karısı Kathryn ile birlikte son günlerde, aynı suçlamayla tutuklanan Batı Alman yurtaşlarmm sayısı 16'yı bulmuştur. Batı Berlin savcısı. konuyla, ilgilı açıklamasmda, Burgeriere yardımcı oldukları öne surülen bir kankocarun daha tutuklandığını bildirmiştir. Savcı, sanıkların evlerinde önemil deliller ele geçirildiğini de bne sürmüştür. Son günlerde Dogu Almanya hesabına casusluk yaptıklan gerekçesiyle tutuklanan Batı Almanlar arasmda en önemli kişi. Dışişleri Bakanlıgında, sekreter olan Helge Berger'dir. (AssocJated Press) ların yüzde 50'sindcn fazlasını peçen yılki yerel seçimltrde Hıristiyan Ocmokralların oy oranı yüzde 34, İtalyan Komünist Partisinin yüzd* 32, v» italyan Sosyalist Partisinin yüzde 12 idi. Hem nın politik, henı de ekonomik açıdan, Italya Avrupadüzeydc olduğu, ödemeler dengesi değismeye uğramaya en yatkın ülkesidir. Gizli ve açık işıizliğin çok yüksek de büyük açıklar veren ve para dejjeri hızla düfen bu iilkeKomünnt Partisi 1*73*len beri bir «tarihsel uılaşma» formülü önermektedir. Bu öneriye göre, italya'nm en büyük iki partisi cian Hıristiyan Demokratlar ve Komünist Parti, Ülkedeki gerekli yapısal değisiklikleri gcrçeklestirmek için geçici olarak bir anlaşmaya varacak ve ortak bir hükümet kuracaklardır. Hıristiyan Demokrat Partisi buna yanaşmadığı takdirde, Komünist Partl, önceden program üzerinde bir anlaşmaya varılması kosuluyla, bir azınlık Hıristiyan Demokrat hükümetini de desteklemeye hazırdır. Komünist Parti, ttarihsel uzlaşmaı formniönü H7Î*teki kanlı Şili kar>ı devriminden sonra açıkça savunmaya baslamıştır. Parti, Şili örneğinden giderek, sol partilerin, oyların yüzde 51'ini alsalar bile ülkede gerekli yapısal değişikliklerl yapamayacağı sonucuna varmıstır. Şili'de ulduğu gibi, kanlı bir karsı devrime fırsat vermektense, yapılması gerek*n değişiklikler konusunda, Hıristiyan Demokratlarla uzlaşmayı öngören İKP, bu öneri ile oy'arını arttırmıstır. 2421 haıiran genel teçimlerlnde İKP'nin, almakla birlikte, ülkenin oyların yüzde 50 sinden azını Italya, Batı Avrupa'nın değismeye en yatkın ülkesi «tarihsel ızlaşmaı formülü ve sol partilerin birlikte bir hükümet kurmalan seçenekleri, seçim önçesi tartışmalarının odak noktasını olusturmaktadır. Konuyla ilgili olarak, Hıristiyan Demokrat Fransa'da Partisi Porto Rico zirvesinde ekonomik sorunlar ve İtalyan seçim sonuçları üzerinde durulacak BRÜKSEL (ANKA) Î8 29 haziranda ABD Başkanı Ford'un çağrısı üzerine Karaıp denızindeki Porto Rico adasmda bir araya gelecek olan sanayileşmiş ülkelerin Devlet ve Hükümet Başkanlannın bazı önemil sorunlara çare arayacasları bildirilmektedir. AET çevrelerinden alınan haberlere göre, zirve toplantısmm gündeminde ağırlıklı yeri Unctad Konferansınm sonuçlan, petrol fiyatlarmın dondurulması, İngiltere'nin bunalımı ve İtalyan seçimlerinin sonuçlan işgal etmektedir. Geçen yü kasım ayında Paris yakınlanndaki Rambouület şatosunda yapılan zirveden bu yana meydana gelen en önemli gelişmeleri içeren bu gündem üzerinde görüsmeler yapacak olan sanayileşmiş ülkelerin yöneticileri şu konular üzerınde duracaklardır: • Unctad konusunda gelişmekte olan ülkelerle sanayüesmemiş ülkeler arasında ortaya çıkan ayrüık, 0 Yıl sonuna kadar petrol fiyatlarının dondurulmasının sağladığı imkânlar ve yü sonunda petrol fiyatlarının arttırılmasının getireceği sorunlar. • İngiliz lirasının süreklı değer kaybetmesi karşısmda bu ülkenin ekonomisinin desteklenmesi için alınması gereken önlemler, • Seçimlen yapümış îtalya'da seçim sonuçlannın anlam ve önemi ve bu ülkeye karşı izlanecek politika. Öte yandan ABD Başkan adayını belirleyecek Cumhuriyetçi Parti Kurultayınm ağustosta toplanacağına dikkati çeken bazı gözlempiler ise, Porto Rico toplantısmm tarihi itibariyle somut biı sonuç almaya değil, Ford'un seçim kazanmasına yöneldiğini ileri sürmektedirler. Genel Sekıeteri B. Zaccagnini, yaymlanan Âvrupa'daki kuraklık nedeniyle kuyu açma çalışmaları yoğunlaştı PAKtS Dünya îkliminin tekrar soğumaya başlamasıyla, Avrupa'da bu yü büyük bir kuraklıgın hüküm sürdügü bildirilmektedir. Bu yüzden Fransa'da, özellikle kırsal bölgelerde yaşayanlann kör kuyulan tekrar canlandınnaya çalıştıklan haber verilmektedir. Fransa'da yajinlanan Paris Match adlı haftalık dergınin bildirdiğine göre, Fransa'da bir milyonu aşkın kör kuyu bulunmaktadır. Kentlerdeki su şebekesinin yaygınlaşması Ue önemlerini kaybeden bu kuyulann tekrar çalışır duruma getirilmesi, ya da yenl kuyu açılması büyük harcamaları gerektirmiyor. Aneafc uzmanlar özeUikle 20 metreden daha derin olan kuyulann temizlenmesinin ustalık istediğinl belirtmektedir. Derin kuyulann tekrar çalışır duruma getlrilmesinin taşıdığı tehlikelerin yamsıra bazılanndan zehirli gaz çıküğı da saptanmış bulunuyor. Uzmanlara göre bir kuyuyu temizlemekle iş bitmemektedir. Temizlenmiş olan kuyudaki suyun içilebilmesi için tahlili gerekiyor. Çünkü cıvardaki bir inek sürüsünün otlaması bile kuyuya pisliklerin sızmasma neden olabiüyor. ısviçre'de bu tür olaylar yüzünden pek çok tnsanın hayaünı kaybettiği de saptanmış. Bu nedenle kuyu" sularının kirlenmesine karşı potasyum permanganatı içeren bir eriyik dökülmesi ve 8 gün beklenilmesi tavsiye edilmektedir. Daha sonra ise rengi düzelinceye kadar suyvm pompalanması gerekiyor. Uzmanlar yezyüzüne yakın yerlerde su bulabilmek için, bazı işaretlerden yararlanümasını öğütlüyorlar. Örneğin; karın çabuk eridiği, sabah saatlerinde buğulu olan. çok su isteyen çiçeklerin yetiştiği ve sineklerin fazla miktarda uçuştuğu yerlerde, fazla derine inmeden su bulmak mümkün. Uzmanlara göre. kuyu sulajımn temiz rurulabilmesi için; artık sularla kanşrnamasına diikat edilmesi gerektigi gibi, genel şebekeden gelen suların da kuyulara aktümaması gerekiyor. (Dı$ Haberler Servlai) "Halkı siyasal mücadelenin nesnesi gibi görmemeli,, Portekiz'in eski sömürgesi Mozambik, Angola gibi bağımsızlığına kavuşmasından sonra da bütün dünyada kendinden söz ettirmeyi sürdürdü. Irkçı Rodezya yönetimine karşı ekonomik ablukanın öncülüfünü yapan Mozambik'in Devlet Başkanı ve sömürgecilite karşı uzun yıllar mücadele etmış olan FRELİMO Kurtulus Örgütü lideri Samora Machel, Afrika'daki bütün ilerici güçlerin birliği için de çaba gösteriyor. Aşağıda, Afrique Asie dergisinin Samora Machel'le yaptıgı bir konuşmadan ilginç bölümler sunuyoruz. SORU Örjratunüz FRELİMO"nun Afrika'daki diğer kurtulus örgütlerlnden farklı özelliklere sahip oldnğu söyleniyor. Sizoe bn eörüşler neye dayanıyor? CEVAP Doğduğu günden beri FRELİMO hep sağlam ve homojen bir hareket niteliği taşımıştır. Örgütümüzün bu niteliğini koruması, mücadelenin başından beri ideolojiyi hep temel sqAin olarak almamızla gerçekleşmişttr. Yani, daha başından beri mücadelemizin bir sınıf mücadelesı olduğunu biliyorduk, bu yüzden de ideolojiye önem verdik. SORU Bugün düşmamnm nasü Unımüyor cunuz? CEVAP Bugün, durumumuz dünden daha kolay değil. Dünkü baş düşmanımız sömürgecilik, kendiliğinden ortaya çıkıyordu. Bize baskı yapıyor, parçalıyor, öldürüyordu. Herkes görüyordu onu. Bugün ise ortaya çıkarması oldukça guç düşmanlar var. örneğin, kafalarda yaşayan sübjektivizm. Halka bakıp, «halk acı çekiyor, onu kurtarayım» demekle yetinmek mümkün değildir. Bu tür tavırlarla mücadele etmeye çalışıyoruz. Halkı, siyasal mücadelenin nesnesi gibi görmek anlamsızdır. SORU Sömunreciliğin ttlkenizdeki suııflar tasfiyesinden sonra SORU FRELİMO, aslında bir cephe, Ama sosvalizmi kurmak için bir parti gerekir. FRELİMÖ'STI partiye dönüştünne?1 düşünüyor musunuz'.' CEVAP Önce bir cephe örgütünün nitelik leri ve işîevleri üzerinde anlaşmak gerek. PRELİMO. henüz demokratik halk devrimı aşamasında bulunmaktadır. Çok geniş bir cephe örgütü bu aşamada gereklidir. Bu konuda Vietnamlı kardeş lerimizden çok şey öğrendik. Mücadelemizı yürü tebilecek tek güç halk iktidan ve onun öncüsüdür. Halk iktidan. halkm bağrından doğar. İşçiler, köylüler, askerler ve aydmlardan oluşur. Halkın öncüsünü ise, kendilerini bu kitle'.erle tamamen özdeşleştirebilen ve programım gerçekleştirebilecek olanlar oluşturur. SORU Ekonominin feliştirilebilmesi için gelişmiş ülkelerle işbirliği yapmak konusunda ne dü sünüyorsunuz? CEVAP Bu konudaki kuraiımız şudur: Ülkemizdeki bütün pro.je ve programları biz hazır larız. Ancak bundan sonra, proje ve programlan bizimkilerle uvaısan başka ülkelerle temas kurabi liriz. Onlarla ne ölçüde işbirliği yapabileceğimize bakarız. (Dış Haberler Servisi) MOZAMBİK DEYIET BAŞKANI SAMORA MACHEL: •İDEOLOJİK SORUNIARA ÖNEM VERIYORUZ» Uykuda eğitim yönteminin başarılı olduğu bildiriüyor Şikago, Kiev, Lcndra ve Paris gibi dünyanın büyük kültür merkezlerinde, elektronik hipnotiıma sayesinde her türlü eğitim y<<pılabileceği ve uyuyan öğrenciye her türlü bilgi verilebileceği savunulmakta ve çeşitli deneyler yapılmaktadır. Hipnoüzmanın karşılıklı güven istediğini söyleyen ilgililer, uyku sırasında hipnotizmacının verdîği emirleri öğrencinin yerine getirdiğini ancak insan. uyurken dahi savunna halinde olduğu için, anormal emirleri uygulamadığı hatta bu durumda uyandığını belirtmektedirler. Nitekim 10'u fdhişe olan 20 kadın üzerinde yapılan kollekiif bir hionslizma deneyinde, ev kadınlarının soyun emrine uymadığı çöjlenmiştir. Dünyanın pek çok ülkesinde, hipnotizmaya karşı bir giiven du/ulmam?sına ve bunun hileli bir yöntem olduğuna inanılınasına ksrsılık, Rur.ya ve Amerika'da hipnotizmanın bir bilim dalı haline geldiği ve çeşitli deneyler yapılmaya başlandi'jı da bildirilmektedir. Öğrenlm dalmda ise hipnotizmanın yeni bir bilim dalı olan hipnopediyi doğurduğu haber verilmektedir. Hipnopedi öğrencilerin uyurken eğitilmelerini öngörmektedir. Uzmanlar, uyanıkken eğitim gören öğrencinin dikkatini derslerine toplaması için bir çaba göstermesi gerektiği, bu çabanın ise hem yorgunluk hem de gergtnlik yaraltığını ifade etmektedir. Aynı uzmanlara göre ise bugün uykuda eğitim yöntemi bu sakıncaları ortadan kaldırmış ve Kiev Üniversitesi ile Sikago Üniversitelerinde çok başarılı sonuçlar elde edil.niştir. Geliştirilen bu yöntem sayesinde isteyen evinde eğiliıi yapabilmektedir. Uykuda eğitim sistemi sonsuz ses bantları sayesinde kolaylıkla uygulanabilmektedir. Öğrenei yatmadan bir saat önce derse şöyle bir göz atmakta, uyku anından yarım saat sonra başlayacak biçimde ses alma aygıtırı hazırlamakta ve sabaha kadar eğitim görmektedir. Sabah kalktığı zaman ise o günkü ders pogramını mükemmel olarak öğrcnmiş olmaktadır, ilgililer bu yolla yabancı kelimeler, cümleler, krrallar ve çeşitli bilgiler edinilebileceğini iddia etmektedir. Ancak bu eğitim yijnteminde uzmanları düşündüren bir sorun çozıme kavuşmamıştır. Uzmanlar, öğrencinin uyku sırasında koşullanması sonucunda bir robot haline gelmesinden çekinmektedir. Bu nedenle de hipnopedinin kişiliği bozacağından korkulmaktadır. Ancak bazı psikologlar, uyuyan insanın tamamen savunmavz kaidığı fikrini reddetmekte ve uyku esnasında çok güçlü bir sansür sisteminin devreye girdiğini ileri sürmekted'V. Bu bakımdan yenl yöntemler gcliştirilinceye kadar insanların uykuda dahi kendilerini savunacakları belırtilmektedir. Çok ekonomik bir tedavi yöntemi oian hipnotizmanın kalp, mida, bağırsak hastalıklarının iyileştirilmesincie kullanıldığı gibi. alkolizm ve sigara tir/akiliğinin önleıımesinde de etkili olduğu bildirilmektedir. CEVAP Ulusal bayrağımızı dikmemizle, toplumdaki sınıfların da orîadan kalktığım düşünmek yanhştır. Biz, ülkemizde hâlâ burjuva ve kapitalist özlemler taşıyan tutucu smıflann var oldugunu bilıyoruz. FRELtMO'nun Mozambik devletini yönetmeye başlamasından beri bu sınıflar iktidarda degillerdir, ama mücadeleden de vazgeçmemişlerdir. Şimdi yeniden örgütlenmeye çalışıyorlar. Siyasal mücadele için yeni sılâhlar buldular. Örneğin. söylenti çıitanyorlar. Bu sınıflara göre. ekonomide «rercekçilik adına Güney Afrika Cumhuriyetıyle ittifaJc bile yapılabUlr. (DIŞ HABERLER SERVİSİ)