Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
D&ST KMHURİYE1 1 Mayn 1975 m i Vt \\L\ 3A1ÜAM1 İSTANBULDA fAfeLAK 61F İHA^ht (HALİ(. vET^VAYSİRKETiEÜİ i^îltRİ [ , ,. 'îASıT vASlTALA^INiH Vufy Kl^Ml ^AUSMApl ... TAKTUAft, Î İ g Î T Ö K N YAPILIP, SAAT OM'DAM.BiR'E KADAİL İJfl ABDULCANBAZ TARTIŞMA Samim KOCAGÖZ 2 0 «En nnynK suçiuiarflan blrl bu kenuda usta fıkra yazarımız; hiç de bizden, partlden yftna çıkmadı...» Hemon Içimden. bu tartısmaya karışmamaya karar verdim Selman'ın tutumunu yıllardır biliyordum: Dcmokratik yoldan Türkiye'de herhangi bir sol partinin Iktidara gele.bilecegine inanHiazflı. Aslında n da solcuydu, ileıiciydi. Bu konuda yazıları iln memlekette büyük Un yapmıştı. Hasan Beyin bu şakasına şakayla karşılık vermeyi yegledi: «Koskoca partiyi, tek basıma ben ml çelmeledim, çıkmaea soktum üstadım?» Bu soruya karşılık vermeden yazar, söyle yine pencereden birsüre dışanya baktı. Yagmur devam cdiyordu. Sonra bana, «Doktorlar yasak etti ama önemli blr konuya degindik, efkârlandım. Bir cifîara rica edecegim Ekrem Bey...» dedi. Sorumlu Müdür yazara benden yakın oturuyordu. Hemen paketine davrandı; cıgarasını yaktı. Hasan Bey, derin bir nefes çektiktcn sonra. Selınan'a şöyle bir baktı: «Senin ftkirlerini elbette biliyorum. Kaç yıllıte okurunum. Bilince de seni suçlamam anlamsız olur: şaka ettlm... Aslında hepimiz suçluyuz: Bütün Bydınım, ilerieiyim, solcuyum dlyen bütün bizler suçluyuz. İstersen sen, Selman oğlum, bir kenara çekil, şöylece dur; biz, bu suçlulugumtızu ortaya koyup tartışahm...» Hasan Bayın bu önorisi, salonda bulunan herkesin ilgijıfni çekti. Baktrm, herkes şöyle bir oturdııgu yerde dogruldu. Yazarın bembeyaz saçlan kabftrıvermiş gibıydı. Gözlerinde öfkeli bir ıçık parladı: «Bu memlekftt.fi Cumhuriyet nneeMnclen IJU yana çok nnmuslu soku politikacılar. şairler, yazarlar tek tek çıkmıştır. NP. var ki şimdi sayıp dttkınesi uzun. bilirsiniz. tlirlü nedenlerden bir sol, sosyalisr partinin templi atılamarnıs. «eleneği kurulamarnıştır. Sık sık kurulan, ama belli bir çevrenin dışına çıkamayan, halka inemeyen; halkı bırakın, bütün solları bir çat.ı altında toplayanıayan partiler kurulmustur. Ne ki egemen çevrelerce, bilinen yasalarcıı, bu küçük tupluluklar, hemen ezilmistir. .Sol bir parti, yönetieilerini öğüteıı, beliıieyen sürekli bir particlen hep yoksun kaldık. Böylp, olunca da temelli, gelenegl olan bir parti strulejisi kurulamadı. Ya da kurulmasma hiçbir zaman izin verilmedi. 1 * 1 Anayasnsmdan sonra böyle bir partiyi özSÖ gürce kurabilecegirnizi sandık. Kurduk djg.... Ne fch,bıg£<pRrt4yi kuranlar, sadet:e Marksist, kuramı bilcnler, bu kuramı aâ kendilerinc güre, memlekcti bir yana bııaKıp', 8arfece**ldtâp"'ftmftntizmi ıçinrie boğulanlardı; kendilerine göre yorumlayanlardı. Bir bölügü, partinin tüzük ve programına sadık kalmak için direndi; lıaklıydılar. Bir böliıgü de kuramı nıemleket gerçeklerino göre uygulayacak, yorumlayacak yerde, kalktılar, Aristataıis efendimiz böyle buyurmuş! diyen orta çağ skolastiklerine taş gıkartacak inatçı bir yanılgıya düştiiler. Ayrıntılara, kavgulara girecek değilim. l!)Bn segimlerine gelene dek, birlik, bıitünliik içinde yürüyen parti, başanlı oldu. Bütün zor koşullar ftjtında Meclis'to on beş sandalye bile kazandı. Üç yüz bine yakın, yurttaşların oyuııu aldı. Işte nc olduysa bu seçimlcrüen soııru oiıiu: Susyalist milletvekillenmiz hizıploştiler. bırbnlerine düştüler. Daha önceden de örgütte bir kaynaşma başladı. İlstüne üstlük bu durumdan karşı partiler, iktiüaı, çok yaraılandı; parüye ajanlar, polisler sızdı. Içerden dışardan parti iyice yıpratılmaya başlandı. Gençler, partiden koparıldı. Kendi kendlsini lider gören fanatlkler, ne parti dısiplini, ne parti tüzük ve programı dinlediler; her kafadan bir ses çıkmaya başladı. Ve de partinin Genel Başkanı, boy hedeh iialine geld.:. Yanlışı var mıydı? Yok muydu? Hem vardı, hem yoktu. Ama şu bir gerçektir kı onun yerinde kim başkan olursa olsun, aynı duruma düşecektı: Sorun genel başkan degil, .partinin bir yerleıft, bir yerlere ne demek, çeşitli yönlere ille de çekilmek istennıesi sorunuydu. Süzumüıı burasında yine GELENEK, temeli türlü kaynaNinalar sonucu atılmış bir sol partinin geleneğınclen yoksun oldugumuza getirecegim. Burası <;ok önemli, bizim Marksıstler, imblkten geçmış, yerli yerini nlabilmlş, aralarındaki fikir, yorum tartışmalarıın bitirmeye lırsat bulamadan biraraya üt'lmiş ki.Çilerdi bu partinin çatısı altmda. Çok çabuk çözulmeleri kaçınılmaz tarihsel bir olaydı. Bir bakıma da gerekli bir kaynaşma oldu diyelim. Hani Türkiye'de parlamentoya girme başarısmı göstcren ilk sol parti, bir büyük heyecanm, birikmiş özlemlcrin sonucu, biraz da tepeden inme kurulmuştu. Bu heyecan yatışmca, başka ülkelerde uzun yılların UrunU olarak, kaynaşaraİc ortaya v^kan parti lerden farkh bir görUnüm içine düşeoekleri doğaldı; dogal sayılmalıdır. Parti potasında. hani batı Ulkfilerinin geleneği, geçmişi olan partilerlnin potaaında pi?miç, gelişmiş fikirlere sahip parttliler olamadı çoğunlukla solcu milletvekillerinıiz. Tüm duygusal, tüm kltapçı, tüm heyecan içinde kişilerdi. örnegln sizin gazeted arkadaşınız btr milletvekili, partinin son kurultayında, kurııltay başkanlıgı yaptı. Kurultayın bitiminde partinin bu tarihsel kurultayını, yine tarihin şHnlı yapraklarına havale ettikten sonra, ertesi Rün partiye, parti başkanım suçlayarak kazan kaldırdı. Oysa kurultayda konuşma hakkı vardı, tartışma olanagı vardı. lyi, Unlü bir fıkra yazarı oldugu gi bı, çok iyi dc bir konuşmacıydı; bunun örneklerini hem gazetelerde, hem de Meclisteki konuşmalarında vermisti. Partili bir hanım MİUetvekilimiz de Reçenlerde gazetelere, partinin içinde olup bitenler için, «bunlar, sosyalizmia çocukluk hastalıkları...» dedi. Bu sözlerde, dünyada gelişen sosyalist ülkelere bakacak olursak dogruluk puyı vaıdır diyeceğim. Ne var ki bu ülkeler, böylesine hastalıkları, başlangıç dönemlerinde gegirmlşlerdır. Ülkelerin Mfidislerine girdikten sonra, bir sosyalist partinin çocukluk hastalıklarından kurtulamanıası hiçbir zaman bağışlanamaz. îşte bizım, tüm solouların, ilericilerin suçu burada... Partiyi dcrlcyip toparlamaya çalışacak yerde, dHgıtmak için elimizden geleni ardımıza koynmdık. Yine milletvekili partili bır Prof.'umuz; «Parlamentoculıık nıu oynayacaŞız? Seçimlere gıımesek ne gerokırV» buyurdu. Üstelik gördük ki, şu geçen 12 Ekim seçimlerinde, gençleri t.a köylere aek gönderip, kentlerin içine salıp, yıırttaşları bu partiye oy vermeye zorladılar... Bu işı niçin, neclen yapiılar? anlamak güç. Bana kalırsa, örnejjin kırk ilden, kırk milletvekili çıkarabilseydik söz geli^i, o illerde parti, bir daha kolay örgütunü geli;tirebilirdi. Sosyaliznıin kitabmda devrim için sabırla her türlü olanagı kullanma, yararlanma var(DEVAM1 VAR) d l r öteden beri ba« kötü niyetli yad» gaılct İçinde bulunan kijilerce savunulagelan çok yanlıs bir (törtış. son gUnlttrde, bajta TUrke$ ve Demirel olnıak Uzere, politika sahnemizin «başrol» oynayan aktörlerince, televizyondan TUrk halkına ve DUnyaya yeniden duyuruldu: «Kaîiım »rtık öl müs imls ve Türkiye'd» zaten faşist hareketler yok imi», çünkü Alman Fflhrer'inln ve ttalyan D\ı çe'sinln biJide reKimlerini asanlara rastlanmıyormu», Faşitm Ttir kiye için tehlikeli degil imi»». Oy sa Faşizm, Radere ve sadece iktidarı ele geçirdigi laman veba gibi Ulkeyi mahveden bir akım degil.. • Şlddct ve •savaçn basaraç.hat tü <amaç> saydıgmdan, iktidara gelmeden de, yarattığı terör lle toplumu altüst eden; bir Ulusu kardeş bogusmasının estgine gatiren bir belâdır. Inönü'nün unululmaz uyırııı: Rahmetli lnönü, 28.9.1962 günü (Batbakan olarak) Millet Meclisinde şöyle dtyordu; «Son tav kmlıkların ve genel olarak millet içindf yayılmaya çalışan z4rarlı düşüncelenn özü şudur:... Demokrasi ülküsüyle bağdaşmayan «•jirı ldeolojtk akımiara kapılmış olanlardan bu asnn getirdijJi zarnrlı düsünce haatalıkların dan lrkçılık ve Kaşistlik yolunda olanlar, hem İNSAN MÜNASEBKtLERlNE İMKÂN VERMtYKN bir politika taraflısıdırlar, hem de bu gürüsü kendislne mah »us bir.^osyali7.m]e ^ br?1 anlaywt*dırlar.' Purifi möltrafik düzen içinde kalkınamıyafHRinı söylemekle. komiinizmİR birlesiıler ve bizim için AYNI DERECEDK ZARARLI'dırlar. Biz bu trmayüllerin tama miyla karşısmdayız. Milliyetçiliftin, Anayasadu ifadesiııi bulan hudutlar içinde anlaşılması lüzııınuna kaniyiz... Fazla olarak, Faşizm ve ırkçılık nazariyelerlnin VATANIMIZA DÜŞMANLIK, PARÇALANMA, htilâsa BİNBtR MUStHKT Retirmeye, HER MEMLKKETTEN ZÎYADE isUdatlı oldugu düşUncesindeyiz. Bu mliliihazalann neticesi olarak. demokratik rejimi ve onun ilkelerini doftru isletmeyi, en dog; ru siyasct kabul ediyonız. Şimdi demokratik reiimt istemiyenler. millet düzenıni ırkçıiık ve saır zehirli ceryanlarla bozmaya çalışanlar telâşa düşmüşlerdir (...). Taşkınlık oldukça, kaza mercllerimiıtln hassasiyeti arımaktadır. Huzur ve nizamın koruyucusu, bnşlıca Savr'ilardır. Anrak. kesin tedbirler. mahkeme hükmü i!e tatbika girer; ve bu muumele her türlü tesirden masundur... Azgın ve taşkın olanlan DEVLETtN KANUM.ARI tl.E ftciz hale Rft tireceğinıizden herkes emin olabilir». (lnönü. Millet Mcclisi, ^!fi.il.l9fi2. Cilt 7, sayfa 7fi78). A}trı solcuiara göz tnü yumulacak! Buraya kariar hfip safjdaki firgütlenmeyi ve onlarm şiddet ha reketlerini dile gctirnıis olmamız kaışısında, «peki ögrenrılor arasında aşırı solcular yok mu? Bunlar demokratik düzen ıçın bir tehlike değil mi? Ve aşın snUular da silaha ve şiddete hiç baş vurmuyorlar mı?» diye soranlar olncHktır. Bu soruları, tereddütsüz «evet» diye yanıtlıyacagız. 19.'Wdan bu yana Batılı VP gagdaş demokratik rejime gö nül vermiş bir Hukııkçu olarak. aşın solda yer alaıı (y&nl Hukuk Dcvletine, özgürlükler sistomine, Batılı Demokrasiye inanmayan') kişılerin (bu arada bir kısım ögrencinin) ne ka dar iyi niyet. sahibi olurlarsa olsıınlar yanlış ve Türk toplu mu için zararlı bir takım görüşlere saplanmış olduklarını da pek iyi biliyorıız. Ayrıca, aşırı soldaki rtgrenrılerin bir kısmının da, amaçlarına şiddete (ka ba kuvvete) başvurarak Ritmek istPdiklerl ne yazık bir Rprçektir. Bugüne kadar birçok İNONO JÖYLE DiYORDU: .IRKÇIUK VE FAJiSTLİK İMKÂN YOLUNDA VERMEYEN TÜRKiYE'NiN EN BÜYÜK i$Çi KONFEDERASYONU TORKIŞ. $iD TIRMANAN FAŞİZM VE GERÇEKLER OLANLAR, BıR DiSiNE HEM iNSAN MÜNASEBETLERiNE DET OLAYLARI KARJISINDA, TiRMESi» TEPKiLERi CAKTIR. SIZ HALE GiBl CEPHE REJiMiN BAJINI HÜKÜMETINiN YiYEBiLECEK GOREVLERiNi Prof. Dr. Muammer AKSOY BiR OIGU YERiNE GEGEREKLi POLİTİKA TARAFLISIOIRLAR, HEM DE BU GÖRÜjO KEN KARI$TIRAN BiR ANLAYIJVATANIMUSiBEÎ OLDUGU MAHSUS BiR SOSYALiZMLE FAJiZM VE IRKÇILIK TADIRIAR. MIZA NAZARiYELERiNiN HÜLÂSA ZiYADE BıNBiR iSTIDATLI DÛGRUL1USUNDA GÖSTERMEZSE. ADLİ ZABITA, ÇOK JEYLER AFFEDilMEZ YAPABiLiR. DÜJMANLIK, PARÇALANMA, BiR SUÇ IJLEMiJ OLAIAMAMEN BAGIM GETiRMEYE HER MEMLEKETTEN iDARi ZABITADAN DÜŞÜNCESiNDEYiZ» GETiRiLMELiDıR. Bir ulusu kardeş boğuşmasının eşiğine getiren bir bela: Faşizm k«z, bu diktacı asın aolcuları da ele»tirdtk: ve bu gençlere jittlklerl yolun hem kendileri, hem de toplumumur için ne kadar tehlikeli ve zararlı olduğunu tekrar tekrar sbyledik. «Asırı sagı 3 kez kmıyorsamz, aşın solu bir kcz kmıyorsunuz» diyorlar. Bunu da yanıtlı yalım: Aşırı sol lle aşın sağ arasında, «şiddete başvıırma» ba buiunaufundari, 6ıı «yrım fttdeaşırı sağ Uzerinde yoğunltçıyor. tft «savunma» niteligindeki, fek tük, dsgınık, pltnsız ve tertipsiz şiddete başvuruşları) üzerinde bir ölçüden fazla eleştırl ve kmamalar yapmak, yerslz bir davranış olmaktadır. Gerçekte, tek tek klsilerin kanunln n hiçe sayışı ve şiddete başvur malarıyla, «iktidarın şiddete başvurması ve saldırılara destek olrnası» arasında Uludag lle Agrı dagı acasındakı varelırr. tktltlar, k olmaktan ktırt.ulsa), «aşitl"snRd»n ya da aşın soldan gclen bü tiırı şjiddet eylemlerine karşı Pçit davranmaya başlasa», işte o zaman. aşırı sağ kadar aşırı solu rla, lıer fırsutta kınamak yoluna ralıat rahat gidebıliriz. îktidar bir tarafı tutarak. öteki tnrafa karşı haksızlıklar yaftrlırdıftı süreop. çogu kez saldırı nın hedefi olan kişilerin hatala T\ uzerinde özellikle durabilmenıi7., psikolo.jık bakımdan olanaksızdır. Kaldı ki biz, onlara karşı da, eleştirllerimizi ve uya rıİHrımızı lhmftl etmedlk va et> miyoruz. Zaten aşın sagın da, aşırı solun da, iki tür yasal tasflye yo lu vareiır: 1. tkna etmek <onları demokrasi ve özsürlük yolun» getlrmek), 2. Şiddete basvurdukları takdlrde de, adalete teslim etmek ...Eğer demokratik rejime gerçektcn lnanıyorsak conu bir yuttunnaca saymıyorsak) üçiindi yol, yânl onların başını ezerpk, yada canını alar«k kestirme yolla onlsrdan kıır tulmaya teşebbüs etmek, aslâ aöz konusu olamaz. Hem asırı solun (komunlzmin) ve bem de asırı soldan gelen şiddet hareketlerinin, bir ülkede yayılmasını genellikle rtnlemenin doğru ve başarılı yolu, sosyal güvenligi ve sosyal adaleti saglamak, sefaleti yok ederek refahı yaygınlastırmaktır. Kısarası, komünizmin panzehlrı Demokratik Sol'dur. Aşırı sagın ve aşırı solun şiddet eylemlerlnin eşlt ölçüler ve Hukuk çerçevesi İçinde karşılandığı gün, Türkiye'de aşırı solun da kayna ğı büyuk ölçude kuruyacaktır : Sosyal adalete ve sosyal güvenliğe gönül vermi? soldaki gençlerin büyük çogunlugu, kendl leriyle birkez diyalog saglandık tan sonra «demokratik solu» dogru tek yol olarak benimseyip aşırı solun karşısında cephe alacaklar. demokrasinın inançlı bekçileri olacaklardır. Jlddet ayltmlarini önlemek için ılınmısı lorunlu önlemler ^ifldet eylpmleri öyle bir boyuta ulaştı kı. Türk rtfimokrasi si «var olmak yada yok olmak, işte sorun bu!» diyecegi noktaya Reldi. Çe^ilti makamlardaki kifilpre, çeşitli kurum ve kuruluşlara, sistemli şiddet eylemlefi«" . vjin.eçse, <^.(Xüettm j^ifiKM» ve degerll Başkam Prof. Faruk Krpm'"i ls°. sorunu daha titlzlikle ele alması gerpkivnr. Bu hukuksal dâvanın takinrlsi Oldujfu VP vnsal tflm araçları seferber ederek yogun ve «Urekll bir tepki (rh's»«'HiWeri takdlrda «saldınları beslevon kur"'ların yasalar rİ7ç>i«.ino E«lmel«rmndr. unutulmaz hizmetıer gö rehülrler. 10. Tüm TRT'yl, MHP'ye tes.llm eden Saban Kurataş Genel Müdür koltugunu ispfi *n,ikQ«, TRT'dPn bu konuda olumlu hiç bir hizmet beklenemez. Yapılacak tek sey Anayasanm 132. maddesinin kpsin pınrinp dayanarak. Danıştay kararlarmm uy pulannuıtım <=qgl«mnk ve O'nu hukuka aykırı olarak işgâl ettlfti yprrlpn u/nklaştırmaktır. DemokrRtik düzene ir;tenlikl« bafflı bir TPİevlzvnn. sldrlp.t olaylannm söndürülmesinde çoU yararlı olabilmcktpdir. 11. Caftdaş vo dpmokratik Ba» Kin, siddpt olayları konusunda prtrevlerlH yerlnp ppttrmektedlr. Bunu daha d» yngunlnaMrmali, şiddet olaylannı ve saldırganl»' n durmnrtan k«mnoyunun ve frttrp.villerin »«zleri önüne sererek fsık sık sprftileyprek), sâldjrp;r' n n v« onları kayıranlnrı caydırmalıdır. 12. Adli Zabıta, Idari Zabıtftdan tamamen bağımsız h»le B« tirllmeli; ve dogrudan dogruya adll mercilere baglanrnalıdır. 13. MİT. 1. Şube ve Etnnlyet Genel Müdürlügu. mılli püvenlık konusundakl çalısmalarıpda kl siyasal amaçlı şiddet. olaylan bu kapsam issrisine.RiKjrr.^npr üllr partlzanlıktan uzak Kalmalı ve gelip geçicl iktldarlarm verdifti yasa dışı direktiflcıp uyarak mu İıalillerin yenik düsürülmesine hizmet edeyim derkcn (gerçek dışı raporlarla) UIUSHI Klivenltgi ve ulusal blrligi varalamamalıdır. özellikle •kışkırtırı a.)an» Klbi çok zararlı VP tehlikeli bir araca asli başvurulmamaıı; D«rttzanlık ııgruna bu kuruluçiarı aldatan görevlllerın. hl/.metten uzaklaştırılmaları ve cpzaiandırıl maları saglanmalıdıı. Bu kuruluslarda. diktatnrlüklfirp uyîrun düşen bir zlhnlyet deftil. demokrasllere yaraşan bir zihnlyet ege men olmalıdır. (Çok dp<»prM Kor amlral Sayın Rahattin özülker'in beklenmedik ttlümU. eiderilmesl pek güç bir kayıp ve TUrk UİUsunun bir bahtaızlıgı sayılmak gereklr.) rini durdurabllmek için kaçınıl maz görevler düşüyor: 1. Türk Halkı, kalkınmaya ve refaha oldugu gibi özgürlük yasasının bütün ilkelerine, özel likle «Sosval Hukuk Devleti»ne gönülden İnanan bir Îktidar sayesinde ulaşabilecpginden, şiddet olayları gibi patolojik bir olgudan da. ancak «çağdaş bir ekunnmik ve. sosyal progrnr/ıı ve dürüst bir kadroyu. seçim yoluyla iktidâra getlrdigl gün» kurtulabilir. O «üne kadar her ve " : 'i»iligfl de, ancak lOfil Ana Demirel'den demokratik rejim doğrultusunda artık olumlu herhangi bir davranış beklemiyoruz Bu büyük fark şu noktadadır: Aşın solda, şiddeti destekleyen «açık (aloni) bir örgüt» yok! Hcip aşırı sol, «îktidarın ıçerisine çöreklenmiş» deftil! Aşırı safi isn, «aleni bir parti ve oruın yan kuruluşları halindc ça lışmakta»; daha kötüsü «yıllardır AP lktidarlarmca ve ona benzfyen ikttdarlaroa desteklenniPkte», en kötüsü de «Cephe HUkümeti kurulalıdan beri iktidarın hir pnrcnsı» rin'"nıın da her tlirlü V.ayırılma olanak larına kavuşmuş bulunmakta!.. Bu durum f.Urdükçp. aşırı solu ve davranışlarını, bir hadden (bir ölçüdtnl fazlaca elpştirme ye olanak knlmıyor. Karjımızda elini koltınu sallaya sallava, «ber tür soldaki», hattâ «ortanın bir millmetre solundaki» yarta «ortanın ortasindaki» kişi lere saldıran. onları yaralayan ve öldürpn aşırı sağnlanıı. sis temli. plânlı. tertipli VP örgütlü saldırı furyaları sürilp nirterken ve buna göz yuman iktidarın tutumu re.iim için pn öldüriirü bır ciarbe nitpligı taşırken, resmi bir nlteük tanımıvıın afirı solcu kişilerin görü?!eri (ve çt>ip.ı kez «k»rjı saldırı» hat Demokrasiye inananlar da demokrasinin düşmanları kadar özveriye hazır ve yürekli olmak zorundadırlar vatandaşın yapacagı ise, şiddet olayları karşısında seyirci kalmamak, iktidarı sürekll uyarmak, yasal tüm tepklleri göstermek, ve şiddete basvuranlara karşı çeklnmeden tanıklık görevini yerine getirmektir. 2. Cephe Hükümeti'nden beklenebilecek tek ileri gbrUşlUlük, MHP'yi dışarıda bırakma akıllı lıgını gösterebllmesidir (tstlfa etmek gibi unutulmıyacak büyük bir hizmeti, onAan bekleme ye olanak yok), AP'ye düşen büyük ödev, kendisine «demokrasiye inanan ve Başbakan olma yı herşeyin Ustünde tutmayan» bir Genel Baskanı bulmaktır. M.SP, dinsel duygvıları saldırıya dOnüştüren Uyelerlnl safdışı edebllmeli: ve Asiltürk, gorevleri ni onokİRrının baskılarına al dırmadan yerine getirme tutarlıgını ve becerisini artık gbstermelidir. 3. Şiddet eylemlerinln daima karşısında yer alagelmiş CHP ve Erpvit. Cumhuriypt Başsavcısı MHP İçin Anavasa Mahkeııırsine bnşvımnaktan kaçınırsa, «Parti Ynsaklamalan tnceleme Kurulvı» yoluyla onu dâva açma ya zoıiamalı; ve Gençlik Kolla nna fektük şiddet, tarftflısı Wşi sızabildiyse, bunlan keaınkpü uzaklaştırmtltdır. DP ve Bo& beyli. sağ.*ol ayrımmı şimdilik lkinri Dlinn itip, retiıni kurt»rmak için CHP ile «namus v« demokrasi çizgisivmde buluşarak, onunla tam bir lşblrligl yapmaiıdır. 4. Dpgerli sımf arkadaşımız Cumhuriyet Başsavcısı. Anayasa nm 57. va ParOler Kanumıpun "83T1T l maddelerlriih yürUrlük>te .uldufcumı sık ' sık hatırlamalı dır. (Bağımsız bir Adlî zabıta'nın var olmaması, onun gücünü ne kadar zayıflatsa da...). 5. Cumhuriyet Senatosu Araştırma Komisyonu, şiddet olaylarına ilişkln araştırmasmı yar parkcn. herkesi ve her makamdaki porevlilari çagırıp dinlemek. vazılı biİRİ ve rapor lstemek ypfkısini, sonuna kadar kul lnnmalıdır. «Şiddet olayları kaynaklan>>nda, karanlık hiçbir nr ' '•"lamalı, »cık rpiimin bütün yararlannı seferbpr etme II ve mnt»<nragı eerceklerl kamuoyunt duv'n 1 "'•''" 'n. ancak lcaranlıkta iıçuşabilen <ştd det ve tertip yarasası», bu Itomisyonun tut»caâı proipktör sa yesinde kımıldıyamaz hale gel8in. «. Ttrihin Sayın Korutürk hak kında vereneğl yargmın olumhı luk derecesi, yurdumuzdaki sid det «ylem v« tertipl«rinin ulusal biriltttmİKl tehdit etmes) ve iktidardan güç alması karşısında, W. maddedekı yeminlne uygun olarak reiimt ve ulusal bir ligi koruyacak biltün önlemleri aldırtabilmeslndeki beceri, başarı ve cesareti lle orantıh olacaktır. 14. Demirel'den, demokrntilc rejtm doğrultusunda artık olum lu herhangi bir davroms bekllye miyoruz. Ama Bnşbnkan kaldısı sürece, O'ndan hütün vatandajla rın bırşevı ıstemeye kesln hakkı vardır. Komandoların böylesine yoftunlaşan saldınları ve kayırımları karşısında, Televlzyönun VP Radyonun basına geçerek. bü tün Eorevlilp.rt aşagıdakl emri 7. Oniveraitelerin yetkill or vermek zorunlugundadır: «Kimlikleri bakunından htçblr aynm ganlan, hem çoğulcu demokrasi yapmaksızın, kanunsuz silâh tajı nin etkill bir baskı grubu, hem yan herkesi vakalayacak, stUh de şıddet oİHylarının I numaralı llgilisl olarak, sorunun Uzerine dpposu oldugu htlinen ve olabllecegı kolayca dilşünülen her veyüreklilik ve titlzlikle t^gilemezre hiçbir isttsna tanımadnn lerse Tarih önünde sorumluluk Hukuk çnrçevpsı ıçinrle baskıntan kurtulamıyacaklardır. (Yalar vaparaK, silâhları ve suçlula ranın Ustünp, pRrmak basan ve rı toplayıp dprlıal arialpte t«Ssagsol ayırımı yapmayan S.B.lim edeceksiniz. Hiçbir kisl ve F., bu alanda örnek bir tutum kuruluş. Güvenlik Kuvvetleri aiçindedir). dına silâh taşıyamaz ve Kullana 8. Gerçek dpmokrasilerde 20. maz. Güvenlik Kuvvetlerinin l$iYUzyılın en Rüçlü baskı grubu ne karışamaz ve onlarm [ahrl Sendtkalardır. TUrkive'nin en yardınırısı oldugiınu iddia edsbüyük tşçi KonfederasyOnu mez. Ters yoldakl irldia. telltin ve TUrkîş, jirtdet olayları jjıbi emırler kimden Rellrse Relsin, onları aslfl dınlp.miyenek. akslne rejimin basım yiyebîlecek bfr bu sibt Iddlalara veltenlp stddet olgu karsısında. «Cpnhp HUküuyRiılayirılannı herhanRi btr blmetlnin görevlerint yerine getir cimrie kavırmava vada kayırtm» mesi» HoHrtı1tn<i'Mirin f'ol< şeylpr yapabllir. GprekH fppkileri Rrts ya kalkışan klsllerl kimlikl«rl ne olursa olsun vakalayacak teremezse, affedilmeî bir suç iş yada Savcılara bildirprekslnlz». lemis niıoaitt^. Türkiye'mızin bugün loinde bu f>. Ceşitli Miihenc'is Odnları, lundugu arıklı durumda, bir Bas Mınıar Odaları, TÖBDER RI bakan. reiiml korumak lcin bttybi meslek kurulu«lnrının siHirt lesine rorunlu asgart bir Odevi olayları karsı<tınd'V' *ppkilprt dahi yerlne Retirmempkîe. dlreve duyarlthkları, fivgü lle anılnirse, Sayın ("umhıırbaskanı De maya deger. BUyük bir ağıılıgı olan Türklye Barolar Birligi'nin (Devaını a. Sayfatta) GARTH EâER IZIM VEBIB96N» f LAOi tf BAZI AO* BU«A O OA BU ÇET6 MEOLOU ÖVVE TiFFANY IÇIN BIQ SAK^INCASI