25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Ekonomi Ekonomi Ekonomi Ekonomi ••• Ekonomi Ekonomi Ekonomi Ekonomi •. Piyasa MERKEZ BANKASI HAFTALIK DÜRUMU (Mılyon TL, Rezervler Mılyon Dolar) devalüasyon bekleyişi içinde; altın satışları durdu; döviz transferindeki gecikme sürüyor AKTtF Altın + Dorız Kamu K r e d ü e n Özel S Kredılerı Tarım Kredılen Dığer Aktıfler TOPLAM Emısyon DOMZ (Brç) M F . Mevduatı Mev Munz Krş. Dığer Pasıfler Brut Rezervler Net Rezervler 24.1.1975 (Geçen \ U ) 15 730 27 451 5 956 14 934 12 432 83 093 30 745 247 4 598 20 348 26 193 1 593,6 +287,7 28.3.1975 (MC Hukumeti) 18 549 29 392 8'735 15 441 12 905 8.5 347 32 055 227 3 794 22 142 26 926 1 323,0 +70,0 16.1.1976 (GeçenHafta) 15 950 40179 5.639 16 799 41319 119 886 40 048 1.047 6 802 28 796 43170 993,5 1 088 6 23.1.1978 (Son Hafta) 15 730 39 880 5 903 16 414 41435 119 362 39 455 712 6 916 28 819 43 450 1001,2 1 070 1 MC HÜKÜMETİ, ORTAKPAZAR'A VERILEN ÖDÜNLERİ DIĞER ÜLKELERE DE TANIYOR Turkıye'nm Ortakpazar'a vermış olduğu odunlerın Turkıye' nın sanayıleşmesı ve kalkınmasıru engelledığı one surülurken, MC Hukumetının Ortakpazar'a tanınmış olan, bdunlerı dığer ulkeler ıç'n de genışletme yolunda çalışmalar yaptıği b*renılmıştır Dışışlen Bakanlığı; Ortakpazar'a verılen odunlenn azgehşmış ul kelere de tanmmasıyla Turkıye' nın ıhracatmın artacağı, fakat buna karşıhk Ortakpazar'dan vptığı Hhalâtın bır bolumunun dığulkelere kayacağı gom şunden hareket ederek gtımrük mdırımı ve benzerı odunlerın r 6er ulkeler ıçınde de gemşletıl mesmı ıstemektedır. Dışışien Bakanlığı, ekonomi ıle ılgılı Bakanlıklann odunleri genışletmesı onerısıne karşı çıkmalan u z e n n e , Ortakpazartn «Ulkemizın tarüıi, sıyası ve coğ rafı bakımlardan yakın ılışkısı olduğu ve dış ticaretımızm doğal gelışme alanlarındakı ülkeler» ıle yeni anlaşmalar vaptığmı ve bu durum karşısında Turkıye'nın «Tek bır ulke veva bolgeye» bağımlı kalamayacağını one surmektedir. MALIYE ONAYLARSA SİLAHLI KUVVETLERİN LASTIK İHTIYACINI LASSA KARŞILAYACAK Turk Sılihlı Kuvvetlerının tum ickerlekli araç lasliklennın yeni kurulmakta olan LA5SA şirketı tarafından kar^ılanması ıçm çalışmalar yapıldığı oğrenılmiştir. Remo planı çerçevesınde Mılli Savunma Bakanlığı'nın Sabancı Holdıng'e ait LASSA şirketı ile anlaşması ıçın, tekerleklı araç lastiklcrı taahhutlerının ihaleye çıkarılması gerekmemektedır. Mıllı Savunma Bakanlığı ıle LASSA şırketimn anlaşıp bır mukavele ımzalamaları, taahhutun gerçekleşmesi ıçin yelerli olmaktadır. Ancak bu nukavelemn lamamlanabılmesi, Maliye Bakanlığının onayına bağlanmaktadır. Turk Sılâhlı Kuvvetlerinin Reorganızav/onu amacıyla hazırlanmış olan, Kıbrıs buhranı ve onu izleyen sılâh ambargosundan sonra önem kazanan Remo planı için yapılması ongorulen toplam harcama son tahmınlere gore 45 6 milyar liralık bır malı porteye ulaşmıştır. 1975 maU yılı butçe ödeneklerıne bu nedenle yıl içinde 4.7 milyar liralık olağanustu ek odenek ılavesi yapılmiîtır. Ote yandan 1976 yılı butçesinde en buyuk pay Milli Savunma Bakanlığı butçesine ayrılmıştır. Sılâhlı Kuvvetlerin her turlıi ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla yurutulen Remo planına itişkin harcamalar 2490 ve 150 sayılı Kanunlar dışında tutulmaktadır. Bu uygulamadan gudülen amaç her tur burokratlk, yavaşlatıcı Işlemlerin salın alma islemlerinı uzatmasını onlemektir. Remo planı çerçevesi içinde, Silâhlı Kuvvetlerin elınde bulunan her tur tekerlekli aracın lastik ıhtiyacım kar^ılamak icin yapılacak alımların yeni kurulmakta olan LASSA'dan yapılması konusunda karara varılmıştır. Soz konusu karann kesinlev mesi için, Maliye Bakanlığının da onayı gerek. mektedir. Bu konuda Maliye Bakanlığının ne yoode bır karar verdiği ise henuz bilınmemektedır. Merkez Bankası'nın son haftalıtc durumuna gore 23 ocak 1976 t a n h ı ıtıbarıyle, Kamu kesımi kredılerı 300 mıljon, Tarım kesımı kredılerı 385 mılyon lıra azalırken, Ozel kesım kredılerı 265 rmljon lıra artmıştır. Dovız transferlerındekı sınırlamaların devam etmesi sonucu brut ve net dovız rezerv rruktarlarında onemli bır değışme gorulmemektedır. Pıyasanın bazı kesımlenran llen surdüğune gore ocak ayı ıçınde Merkez Bankası dovız transferlennın hıçbınnl yapmamıştır. Ocak ayınm 1 ve 23 tarthleri arasmda ıthalat muvakkat çıkışı olarak 57,1 mılyon dolarhk transferin yapılmış olması bu ıddıalan doğrulamaktadır. 1975 yılının aynı donemınde ıthalat transferlerı bu m ı k t a n n dbrt mısli olmuştur. İthalat transferlerınde ızlenen buyuk olçudekı azalma, geçen yılm ocak ayında 144 mılyon dolarlık ışçı dovızı gelmesıne karşılık bu yıl 23 gunde 59 mılyon gelmış olması ve İMF'ın Turkıye devaluasyonlan uzmanının Mahye yetkılüeri Ue gorüşmeler yapmakta oluşu, pıyasayı yemden devalüasyon bekleyişi içıne sokmuş bulunmaktadır. 1976 yılının buyuk ölçüde dovlz dar boğazı yılı olacağı uzmanlarca daha önceden gorulüp soylenmistir. Bu gehşme yeni bır d u r u m degıldır. Ancak bu gelışmenın değerlendmlmesınde de yenılık vardır. Gerek Malıye Bakanı Yılmaz Ergenekon. gerekse de Merkez Bankası Baskan Vekıli, İMF hevetımn goruşme ısteklenni kabul etmıyerek yenl bır durum varatmıslardır Ankara'da yetkılılerle gonışmeler Hıiseyin MERTOĞLU yapan IMF (Uluslararası P a r a Fonu) heyetı, ozel kesım ılgılılerı ıle de temas kurmuştur. IMF Heyetı, ozel kesım ılgılılenne, Mahye Bakanı Yılmaz Ergenekon ıle Merkez Bankası Başkan Vekıh'nın goruşme ısteklerını reddetmesınden Takmrmşlardır Malıye Bakanhğl vetkılılerı Bakanlarının bu tutumunu ozel kesım Ugıhlennden oğrenmışlerdir. Uluslararası Para Fonu Heyetl He yapılan goruşmelerde Cephe Hukumeti'nın gorevde kalıp kalmayacağı bellı olmadığı ıçin buyuk oranda bır devalüasyon yapamayacağı gorusu ortaya atılmıştır 1970 devaluasyonunu yapan Demırel'ın, her gun dtısme tehlıkesı ıle karşı karşıya olan mevcut hukumeti Ue devaluasyona gıtmesmin guç olduğu belırtılmektedır. Elde ed'len bılgılere gore Cephe Kukumetı, gorevde kaldıgı surece, 25 veya 50 kuruşlult sureklı devaluasyonlarla yetmecektır • Turkıye'de onde gelen sanavı cılerın bıle Ortakpazar'a verılen odunlerın sanayı ışletmelerını tehdıt ettığı goruşünde bırleştık len bır zamanda MC Hükumetimn Dışışlen Bakanlığı, Ortakpazar'a tanman ve ılerde tanmacak odunlerın azgelışmış ulkelere YORUM SELAMET İÇİN SON ŞANS DEMİREL ile Turkeş V a n j içîndt. Siyasai V9ımi retıglnlestirmek ıçin bırıbırıyle yarış edıyorlar. Demırel, gızli zamlar kavramını buldu. Ama artık gizlılık açiğa çıktı. Turkej'ın Başbakanlıkta bır odaya yerleşmesi ise Frankestayn deyimini, »yasal yazına yerlestırdi. Yakıştırma, Asılturk'e ait. Sonrski «tevıl» hıç bir değişikhk yapmıyor. Yapmadığı, Turkeşin yayın organlarındaki kabulden de bellı. Turkes'ın yayın organı, Asilturk'u ve Selamet'ı tehdit ediyor, Frankestayn, ilk once fareler uzerinde deneme yaparmıs. Fare yakıstırması da Selamet ve Asilturk turunden Selâmet'çiler Için. HAK VERMEMEK mumkun değil. Bozuk bir »aatin gunde ikl kez doğruyu gostermesi gibi, Turkeş'in yayın organı doğruya parmak basıyor. Kuramsal ve edimsel olarak bir doğruyu dillendirıyor. Fasizm gelince Asilturk turunden Selâmetçilere ve bır orgut olarak Selamefe Ihtiyaç kalmayacak. Bu yuzden yok etme eylemleri, fareler uzerinde yapılan denemelerle zenginlestıkten sonra surup gidecek. Açıkça soylenen, bu. Bır bayram kutlaması dolayısıyla tdavadan donenler» için belirlenen ceralandırma yöntemi. Şimdi de, cephe ortaklığmdan donme eğilimı gosterenlere uzatılmak isteniyor. BİR NOKTADA çok açık olmak gerekli. Ondokuzuncu ve yirminci yuzyıl sermayeleri arasındaki ayrım burada da geçerlı. Yirminci yuzyıl sermayesl, baskısını ve egemenlığini surdurebilmek ıçın dıne muhtaç. «llerici» kapltaliımln dinsel ideolojiye muhtaç olmadığı masalı çok gerilerde kaidı. Bugun kapitaliımin en ıleri aşamaya ulastığı Amerıka Bırlesık Devletlerınde kılıse, duzenın en temel dıreklerinden birisi. Bugun sermaye, iierıci dusunce ve eylemlere karsı baskısını sururebilmek için dini kullanmak durumunda. Ama Turkiye'nin somut koşullarında ılerici dusunce ve eylcvnlere karşı baskısını surdurebilmek için dıni kullanmak mayı zorunlu yapmıyor. Polisın yardımıyla bır caminin avlusuna bir bomba atmak, yuz numarasına orak^ekiç çizip, bır yand»n belediye hoparloru fle diğer yandan paralı askerlerle koylere «komunist kıyamıı yalanlarını ulastırmak yeterli. SeUmet'in tabanını harekete geçirmek için bu kadarı yeterli. Selâmet'in tavanına gerek yok. Turkeş'in yayın organındaki dogrunun kaynağı burada. BÖYLE bir doğrunun yuzlerine çarpılmasında Selamet yöneticilerinin sorumluluğu çok buyuk. Partının ne demek olduğunu, parti ile şirketın arasındakı ayrılıkların ne denll buyuk olduğunu bır turlu anlayamadılar. Bir turlu parti olamadılar. Osmanlı nın DIN, mehter oyunundaki glbl bir o yana bir bu yana MİIanmakla, y« da, ellerındeki bakanlıkları belirll tarikat uyeleri il« doldurmakla parti olacaklarını tandılar. Ooldurdular da ne oldu? Açıkça soylenmeli. Sezar'ın hakkı, Sezar'a verilmeli. Cephe ortaklığında Selamet, Ecevit ortaklığmdan çok daha fazla devlet aygıtına yayıldı. Oemirel zamamnda, Sanayt ve Teknoloji Bakanlığmdakı butun Adalet Partis) kadroları temızlendi. Ecevit in Başbakanlığı sırasında yapılamayanlar, Ocmırel'in Basbakanlığı zamamnda yapıldı. Ne oldu? Son ara seçimlerinde SeUmet'in oyları az da olsa, duştu. bır toplumsal olgu. Kapitalist toplumda dini yaşatan, »konomık yapıdaki anarji. Piyaıadaki anarsı, dine yaşama olanağı veriyor. Anarşinln en etkin olduğu alanlar, esnaf, kuçuk sanatkâr ve kuçuk çiftçüer. Küçuk çiftclterln, hava kosulları ile piyatadaki fıyat dalgalanmalarını kontrolları mumkun değil. Esnaf ve kuçuk sanatkârlar ise piyasadakl talep dalgalanmalarınm kurbanı. Devamlı olarak bu bbyle. Kapitatist toplumdakl ekonomik anarşi, en çok bunları etkilıyor Kuçuk çıftcıler, esnaf ve sanatkârlar, piyatadak) duzen eksıkliğınl dinde butmak ıstiyorlar. Kuçuk mulkiyete dayalı sınıfsal yapının çaresızlığı, dinsel duzene, bir çare olarak sarılmaya yol açıyor. Kontrol edemedikltri bugun ve yarınlarmı, dinsel duzen ıle kontrol etmeye çalışıyorlar. Tıpkı eski zamanın denizcileri ile şımdiki zamanların havacılarmın blrtr fetişl uğur sayıp hayatlsrını guvenceye almaya çalısmaları gibi. Fetişizm ile tuğur» ilkel dinın kSkenlnd* yatıyor. Yalçın KÜÇÜK de verılmesmi kararlaştırmıştır. Dışışlen Bakanlığı GATT (Genel Tıcaret ve Gumruk Anlaşması) çerçevesınde ımzalanmış olan. Gelışme Yolundakı Ülkelerarası Tıcaret Protokolunün genışletılmesı ğoruşmelen sırasında, karşılıgında Turkıve'nın ıhraç ürunlen ıçın odun ahnması koşuluyla, Ortakpazar'a venlen odunlerın dığer Ulkslere de venlmesinı ıstempktedır DI^LERi SAVUNUYOR EKONOMiK SORULAR 1976 programı yasal mı? Btr ayhk bır gecikme ile Resml Gazete de yayımlanan 1976 1 ılı Programının yasal alup olmadığının araştırüması gerekıyor Eldekı bılsıler. 1976 Programmm Vasalhgma buyuk kuskular getırıyor. Proaram, bır Bakan'ar Kurulu kararnamesı nıtelıgmı tasır. Ancak gerek 1961 Anayasası ve gerekse 91 sayüı yasa, Bej Yülık Pıanlar ıle planların yıüık düımlerı olan Yülık Programlcmn haziTlanmasıyla ılgıh çok açık ve belırgm hukumıer getırıyor Bu hukumlere uyulmamcuı, 1X1 Anayasasmdakı planlama ılkesırrn le 91 sayılı yasanm açıkça ıhlâlt aıuamına gelır. 91 sayılı yasaya gore Plan ve Programlar konusuııda yetkılı kurul Yuksek Planlama Kurulu oluyor Bu kurul. dort yuksek derecelı memur ıle Başbakan dahıl dort bakan • polıtıkacıdan olusuyor. 11 Marl donemınde çıkanlan Toprak Rejormu Yasası, tporak rejormu ue gorevh Devlet Bakanmı da VuJdsefc Planlama Kurulu uyelığı ıle odullendırdı. MC hukumeti kurıılduğu zaman ortaklar, Yuksek Planlama Kuruluna seçılecek bakanlarda anlaiamadıkları ıçm Kurul tıjıelermı partı ba>fcan(armdan seçtıler Çımd: Başbakan, uç lıardımcısı r e bır MHP'lı Deılet Bakanı, YPK uyesı durumunda 1976 programı ıçm en son Yuksek Planlama Kurtuu toplantısı kasım ayı sonunda yapıldı. Bu toplantıdan once 197b progıamı ıçın gereklt YPK kararı kundun bülun uyelerı taralırdan ımzalandı. Toplantıda ımzalanan sadece bır sayjalık karar tutanagı Bunun toplantıdan once uvzalanman, kurulun. 1976 vrogramı ıçm bır anlaimaya laracağtnın onceden kabul edılmesı Demırel'm başkanlığmda YPK toplantuarmda 1976 programı aynntıları ıle goruıulmeaı. De»let Planlan.a Teşkılaîı, anahatları belh olan bu goriişmderut de ışıgt altında, 1976 yıltna son şekhnı terdı Bu. basıh bır dokuman hahne oetTi'dı YPK mn bakan pohtıkacı uyelerı de ımzalannı atuklarma gore 1976 proaramında iazla anlaşmazlık ç.kmayacagmı kabul etmış olduiar. Şımdı yenı proaram. Re^mî Gazete de yayunlandı Gecikme ıle ılguı olarak ortaya atüan ıddıa su MC parlderının Bajbakanhga vgdıklan MHP Iı komando teknısyenlerm bu programı yemden yazaıkları Gecıkmenm de bu yvzden ortaya çıktıgı uerı suruluyor llen surulenferm ara^drmasmı vapmak çok kolay Deılet Plan\ama Teşlcıla'ı ha;ırladığı basılı 1976 piogramtna sahıp Bır de Reçmı Gazelede I/3B'n'an)"ı<: vrooram lar Eğer bu kı prooraıı bırbırınden tarklı !'e MC Hııkumetı bır yasayı çıa'iemenm yamnrfa «re'mî cırak uzeı nne, tahnfat yanmıs olmaktan da surum'u olacak. SELAMET, küçük çiftçl, esnaf ve sanatkirlarm fetişl olma amacıyla yola çıktı. Turklye'deki eskl dinsel siyasal akımlardan farklı olarak, dinsel ozlemlerle s»nayilt$meyt v« kalkınmayı birleştirmeye çalıştı. Dine sarılmanın tabantnda ekonomik anarşi ve geriliğin olduğunu çok açıkça göruyorlar. En tdinci» orgutun en çok motor sanayiim sayıklaması her halde bir rastlantı olamaz. Burası açık ve olumlu bır değerlendirme. Ancak bu olumlu değerlendirmeden sonrası için olumlu demek mumkun değil. Selamet küçük çiftçl, esnaf ve sanatklrtarın fetlsl olmayı «rnaçlarken, buyuk toprak ve. tanayi sermayesl ile kurmuç olduğu bağları gcri plana atamadı. Selâmefln yetmişüç seçimlerini finanse edenler, karşılığını Istemekte gecikmedi. Ecevit ortaklığı sırasında verılen karşılıklar, bir sıs perdesının arkasına gizlenebildi. Cephe ortaklığı sırasında, Selâmet'in buyuk toprak ve »anayi sermayeslnin bır bdumu I I * bağları, çok açık bir bicimdâ ortaya çıktı. Fetiş yıkılmaya başladı. Kuçuk çiftçl, esnaf ve sanatkarların kuru vaazlara karinlarının tok olduğu, bir eğilim olarak, goruimeye başladı. Fetışin çatlaklarından buyuk toprak sermayesl ile sanayi sermayesının bir bolumunun yuıu seçılmeye baslandı. SELÂMET, şımdi, bu aşamada. Tam bu aşamada, ortak olduğu cephe batmaya yuz tuttu. 1975 son baharında bır genel seçim strateJısıyle kurulan Demlrel ortaklığı, ateşten gomleğt sırtında duymaya başladı. Hic b<r ciddı yatırım eyleminın yapılmaması bır yana. demir, çelık, cam, çimento, pamuk Ipllği ve benzerlerınin fiyatları hızla artıyor. fthalat ise sınırına doğru hızla yaklasıyor. Ithalatın bol ve kolay olduğu bır zamanda karaborsayı onlemeyen Demirel ortaklığınm, ithalat sımrlamalarında yalnızca karaborsayı hızlandırmasını beklemek gerek. Karaborsaya dayalı bir ekonomide, çok yuksek kârlar olacak. Ama bu kârları, kuçuk çiftçi, esnaf ve sanatkarların yapabıleceğıni duşunmek çok zor. Buna bır de DÇM glrişinln azalması ve diğer ekonomik nedenlerle kredı daralması eklenmeli Kredi daralması, kuçuk çiftçi, esnaf ve sanatkârın odediği tefecl faizinin yukselmesi demek. Izınsiz bir duzen kurmak ısteyenlcr için gerçekten zor bır durum. ZORLUĞU, Demirel, çok iyi goruyor. Dolu dizgin faşizme yol alrnasından belli. Demirel, dolu dizgin faşizme yol alıyor. Cephenın ıkinci buyuk ortağı ne yapıyor? Mehter yuruyuşundekl gibi sağa sola sallanıp duruyor. Sağa sola sallanması yapısındaki Ikilıkten ilerı geliyor. Ancak nereden gelırse gelsin durum çok açık. DemıreCin dolu dizgin yuruyuşunun son durağında Selâmet'in tavanı yok. Bunu Demirel Turkeş ortaklığınm yayın organları da saklamıyor. Selâmet'in yonetıcileri, bir saga bir sola sallanarak, kendi son duraklarına doğru yuruyuşe ortaklık edıyorlar. Intihara bu tur yuruyuşun modellerini ancak Amerikan filmlerinde bulmak mumkun. BİR NOKTA daha açık olmalı. Faşizm durağından Snce Selâmet'i kapatabilmek, Demirel Turkeş ortaklığınm harcı değil. Kan akıtmaya guçleri yetiyor. Ama guçlerinin yetmoveceği işler de var. Klmî alanlarda Demirel Turkeş ortaklığmdan daha Büçluler var. Bunlar, Turkiye'deki ılerıciler yelpazesi. Çok ama çok açık soylenmeli. Faşizm durağından başka her yerde Selâmet'in yasama gucu, ilerlcilerin elınde. Turkiye'de ilericiler, dınin bir tehlike olmadığını biliyorlar. Ama Selamet, bir tehlike olmadığını, gosterme durumunda. Gerçekten zaman, bu zaman: «Bu ış ya bıter, ya biter.» Son şansını kullanmak Selâmet'in elınde. Son şansı Selâmet'in geleceğinin anahtarı durumunda. TÜSİAD: "Vergi düzenlemesi yapılmazsa üçüncü plan dönemi kaybedilmiş olacaK T u r k Sanayıci ve î ş Adamlan Derneğı tarafından hazırlanan «1976 Yılı Butçesı ve Programı» adlı raporda yenı butçenın 20 6 milyar liralık bır açığa sahıp oldugu hesaplanmaktadır Vergı onlemlerı alınmasını isteyen TUSIAD Raporunda «Vergı sıstemı ekonommın gereklerıne uyg\ın bır yapıya donuşturulmedığı takdırde, butun uçuncu plan donemı kavbedılmış olacaktıp> denıl mektedir. Türk Sanayıci ve I ş Adamlan Derneğı tarafından hazırlanan raporda 1976 Yılı Programı ve ButCP'i «.»*iiı bır bıcımde e leştırılmektedır TÜSİAD, 1975 vılmdakı vuzde 37 duzeymdekı vergı gelırı artışını oncekı yıldakı enflâsvonıst egıhmlere bağlamakta ve geçen vılkı vergı artış oranınm venı bütçede temel alınmasını «1976 yıU vergı gelırlerı hedeflenrde mabalağaya neden olmuştur» şeklmde nıtelemektedır Aynntılı raporda, uçuncü plan donemı ıçınde Konsolıde Butçe açıklarınm, genel olarak, butçelerdekı gelır tahmınlennın gercekleşmemesınden ılen geldığı acıklanmaktadır. Butçe açıklarımn «Bır yandan vergı gelırlerınde tahmmlerın gensınde kalınmsnırı dığer vandan da başlangıç dengesı ıçın yuksek duzeyde ongorulen ıç borçlanma hedeflennın gerçekleştırılememesının sonucu» meydana geldığı belırtılmektedır. TUSIAD, hazırladığı raponında, kamu dengesı ve sağlıklı \ergı gelırlerı elde edılmesı konularında MC Hukumetmı cıddıvete davet etmektedır. Raporun, gerek venı butçe \e gerekse 1976 proçrammdakı tahmın ve raka.. cıddıve almadığı anlaşılmaktadır Cephe Hukumeti ^e Malıve Bakanınm vergı alın m a r a c a r n ı ısrarla açıkladığı bır zamanda ozel kesımın en büyuk ;:io*m" «ori'nlp' nden ohı=an derneğın hazırladığı raporda vergi oniemiennın almmasının ıstenmesı ciıkkau çelnnektedır. Iş Adamlan «1976 yılı gelır tahmınlerının yuksek tutulması, •nahtemelen vıl ıçınde, program hedeflerınde gerı kalmalara neden olacaktır» demektedırler. Rapor 1976 vılı butçesı gelır tah mınlerınde. yaklaşık olarak yuzde 20 çevresınde fıvat artısı olacağının varsayıldığı ılen surul rrrktpd'r TUSIAD ın bu goruşu, elnnom ıle ılgılı uzmanların 1976 yılı n r o r r a m ı n d a yuzde 20 r ' ' n d e fuat artı=ı ongorulCo öıı o a konusundalsı duşunceleıı İJADAMLARI DERNEÖı'NıN RAPORUNDA, KAMU DENGESi VE SAGLIKU VERGİ GELıRlERi ELDE EDıLMESi KONULARINDA MC HÜKÖMETj CıDDıYETE DAVET EDıLıYOR. TUSiAD'A GOCtE BUTÇE AÇIGI 197i yılı gerçekleşme 197i yıh Gelır turü bütçe tahmint tahmini fark 5 450 Vergı gelırlerı 120 450 115 000 Vergı dışı «ehrler 14 000 7000 7000 özel gelır ve fonlar 4 H7 2500 1667 Katma butçe oz gelıri 2 5îJ 1 2000 533 Iç ıstıkraz 12 000 6000 6 000 132.500 20.İ50 T O P L A M 153.159 (•) R\K\ML\R, C\Kİ FIY^TLARL*, MİLAON LtRA OLAR\K GOSTERİLMEKTEDİR.. 1976 YILINDA GSMH'NIN NE KADAR ARTACAĞI BELLİ DEĞİL MC ıktıdannın DPT uzmanlan n a guvenemeyerek başbakanlık tan kendi u z m a n l a n n a hazırlattığı 1976 program buyüklükleri ıle DtE tarafından yapılan 1975 yılı kasım Mıllî Gelır tahmınleri a r a sında çelışkıler olduğu anlaşılmaktadır. Bu çelıştu en belırgm olarak 197b yılı GSMH artıs oranında ortaya çıkmaktadır Resmı Gazetede vayımlaııan 1976 programına gore, ıçınde bulundugumuz 1976 yılında GSMH vuzde 8,1 oranında artış gosterecektır. Bu program tahnunıdır. Öte yandan, DÎE tarafından yayımlanan ve MC ıktıdarınm tum resmı dokumanlannda, 1975 yılı GSMH artış oranını yuksek gostermek için kullanılan, «Kasım • 1975 Mıllî Gelir» t a h m m i r a k a m l a n goz önune alınarak 1976 yılı GSMH a r t ı ş oranı hesaplandıgın da bu artış oranınm vuzde 10 9'a ulastığı gorülmektedır DPT'nın 1975 yılına ilışkin verılerı kullanıldığında, 1975 vılı GSMH artış oranının yuzde 7.4 sevıyesınde kaldığı anlaşılmakta dır MC ı k t ı d a n . 1975 yılı GSMH artış oranıru yuksek ve hedeflere uygun gostermek, ve avnı zamanda Ecevıt'ın ışbasmda bulundugu 1974 vılı GSMH artış oranının duşuk gosterebilmek amacıyla, U İ t ' n m hazırladığı kasım mıllî gelır tahmınlenıd değıçtınnıştır. Bu defışıklık sonucu 1975 yıh GSMH artış oranı vuzde 7,9'a yukselmıştır ö t e \andan bu degışıklık yapılırken 1976 yılı GSMH artış oranı da behrsız bır d u r u m a gırmıştır. MC iktıdannın iki resmi belgesınden, daha once basılıp yavımlananında (YILLIK EKONOMİK RAPOR 1975) 1975 yıh GSMH'sı 524,7 mılvar, daha sonra. 31 ocakta Resml Gazetede vayımlanan (YILLIK PROG RAM 1976) da 1975 yılı GSMH sı 538,4 milyar lıra olarak belırlenmektedır Malıye Bakanı E r senekor, butçe nedeni ıle vaptı ğı tum k o n u s m a l a n n d a 1975 yılı GSMH'sı artış hızının vuzde 7 9 olduğunu soylemıştır Bakanın kullandıfı GSMH rakamı, DlE'nın duzeldıgı kasım rakamı olmaktadır ö t e vandan 1976 yılı ıçin programda venlen tahmin vuzde 8,1 oranındakı artiştır Bu artış ise, MC i k t ı d a n n Mılli Gelır r a k a m l a n n d a vapılan dü zeltmeler goz önune ahndıgı tak dırde vtizde ioq'a ıılasmaltadır 1976 yılı GSMH artı$ oranı tah rnınine ılişkın bu celısık durum kaçınılmaz olarak vılhk orogram da kurulmuş olan genel dengevı etkılemektedır. Bu tiırden bu gelışım ise ekonomınm !M7tı vı lı içinde kurulmuş aenel denge sının baştan başa vaniıs hpsao lanmış olduğunu orıavd tuymak tadır. Dışışleri Bakanlığı, dığer ülkelere gumruk mdırımı bıçımında odunler venlmesının Turkıye'nın çıkarlarına uygun düşeceğını şoy le savunmaktadır: «Gelışme Yolundaki Ülkelerarası Tıcaret. Protokolune taraf ulkelenn pazarlannı Turkıye'nın ıhraç u r a n l e n n e daha fazla açmak ve ıhracatımızı artırmalı maksadıyla, Turkiye bu teşebbüs lere katılabılir. Bu Ronuda ülkemızın elinde iyi bir ımkân d a vardır. Bu imkan, Turkıye'nın AET ıle mevcut Ortaklık Anlaşmasıdır SOVIP ks Tıırkıve Katma Protokolda ongorulen takvım uyarınca topluluğa Rar>ı gumrük indınmlerınde buluna» caktır. Bu mdırımleri, Gelışma Yolundaki Ülkelerarası Protokola taraf ulkelere de, karşıhğında tavız almak şartıyla, bır ölçüda yaygınlaştırdığımız takdırde, ulkemız bakımmdan bunun marjınal mahvetı çob az olacak, buna karşılık yeni tavız alabılecek d u r u m a gelmemız m ü m k ü n olabılecektır Topluluk esasen b u t ü n talebımızı karşılayacak bir arz gucune sahıp olduğu ıçın, Gelışme Yolundakı Ulkelere aynı oranda tanınacak tavızler, ıthalâtunıza arurıcı bır baskı yap mayacaktır Bu d u r u m d a olsa olsa, ithalatımız pek. az olçude Topluluktan Gelışme Yolundaki ulkelere dogru bır kayma yapabüir Tttrkiye' nın talep hacmi belırlı olduğuna gore. bu ıthalat kaymasının faturası ise tarafımızdan değil, Topluluk tarafından odenmış o lur.» Dışişleri Bakanlığı, Ortakpazar" ın Turkıye'den sonra Türklye'nın «tarıhi, sıvası ve coğrafı bakımlardan yakın ilışkısı olduğu ve dış tıcaretımızın doğal gelişme alanlanndaki ulkeler ıle dahl venı tavız dengelert araştırmakta ve gelıştırılmekte» olmasından ya k ' m a k t a d ı r Bu vuzöen dığer ulkelerle Turkıye'nın odun fcarşı. lıgmda odun veren ılişkıler kurması eerektığını savunmaktadır. MC Hukümeti'nin Dışişleri Bakanlıgı, dığer ülkelertn odun venlmesi ve karşılığında ödün almması tezım şu şekılda özetlemektedır • Bu gehşmelere paralel olarak, tilkemızm de, menfaatleriniD gerektırdıği ölçude, ortaya çıkan fırsatlan degerlendirmesınin ve uçuncu Ulkelerle yem tavız dengelen kurrtmva çalışmasının yararlı olacağı duşünulmektedir. Boyle bır yönehşte, amaç, belirıl ilışki bıçımleri arasmda bir tercıh vapmak değil. kazanılmı? h a k l a n n konınmasının yanısıra, yeni ilışki turleri Ue ülkemizın dış tıcaret olanaklannın ve ihracatınm gelıştmlmesi için gerekli uluslaramsi dUzenlemelere gıdılmesi olmalıdır » Dışışlen Bakanlığının bu tezlerı ekonomi ıle Ugıli bakanlıklar tarafından sert bır bıçımde eleştınlmektcdır Ekonomi üe Ugül bakanlıklar Turkıye'nin benzer vapıdakı ulkelerle karşılıkh a n laşmalarla ticaret olanaklannın ffehstınlmesı ö n e n l e n n e katılmaktadır. Ancak Turkıye^nin Ortakpazar ile çok cıddi s o r u n l a n oidugu ve Turkıve'nın Ortakpazar'a vermış olduğu odünler d e n . gesının deeıstmlmesının ıstendı?ı bir zamanda aynı odunlenn dl &er ulkelere de tamnmasmın Ortakpazar karşısında TurkiveM ook zor bır duruma düşureceğJ goruşunu savunmaktadır. ile tutarlı olmaktadır. Rapor, 1976 yılı butçe gehr tahmınlenr.e gore vergı gelırlen ıle G a y n Safı Mıllî Hasılanın bölunmesınden oluşan vergi yukunun yuzd e 17,7'ye cıktığını behrtmekte fakat bu oranın gerçekleşmesı nın m u m k u n goruJmedığını açık lamaktadır. Iş Adamlan, vergı gelırlerın den sonra, vergi dışı dığer gelırler ıle ozel fon gelırlen tahmınlennın d e saghkîı olmadığı goruşundedırler. 1975 yılında 9 mılyar lıra olarak ongorulen ıç ıstıkrazm, en ıyı bır olasılıkla, 5 rmlvara ııla^abıleceğı ve b " n a kar şılık da 1976 yılında ıç ıstıkrazın 6 mılyarı aşmayacağı ılen surul mektedir. Yapılan aynntılı karşılaştırma lardan sonra TTJStAD, 1976 vılı butçesının açığını 20 7 milyar lı ra olarak hesaplamaktadır Bu nesaplamanm dokumu, tabloda gonılmektedır Raporda, dış tı carette ongorulen vergi pphrlpn nın. devaluasvon yılı harıç, h'ç b;r zaman oneorulen oranda art madıgı açıklanmaktadır. Kıbrıs'm Türk kesimiode ; çiit para sistemi,, uygulanıyor, bu durum Rum kesiminden kaçakçıljğı kolaylaştırdı Denktas yonetimi, Kıbrıs'ın Turk kesıminde bağımsız bir devlet ilân etme isiemesine raqmen Kıbrıs Rum yonetımının çıkardığı Kıbrıs Cumhursyeti parasını, Turkıye Cumhurıyeti'nın parası ıle birlıkte kullanmaya devam etmektedır. Denktas yonetımın Kıbrıs Cumhuriyelı parasım tedavulden kaldırması Rum kesiminden yapılan kaçakçılık eylemlerını kolaylaştırmaktadır Kıbrıs Turk Federe Oevletinde Kıbrıs Cumhurıyetı tarafından çıkanlan para He Turkiye Cumhurıyetl parası, yan yana tedavül etmektedır Kıbrıs Turk yonetımının Rum kesimince çıkanlan Kıbrıs Cumhuriyeti parasını tedavulde tutması, Rum kesımı ıle Turk kestmi arasındakı kaçakçılığı kolaylastırdığı kadar T.C. parası uzerinde spekulasyona da yol açmaktadır. Denktas yonetimi tarafından hazırlanmakta olan yenı plan çalısmalarmdan ıFınansman, Malıye ve Para Polıtıkası Ozel Ihtısas Komısyonu Raporun, Turk kesıminde çift para sıstemının u/gulanmasının, kaçakçılık dısındaKi, olumsuı etkılerini açıktıkla ortaya koymaktadır. Kıbrıs'ın Turk kesıminde hazırlanan bu rapor, çift para sıstemlnın, kaçakçılık dışındakl etkilerini, şu şekilde özetlemektedır. ıKıbrıs Turk Federe Devletı Bunyesınde Ekim 1974 tarıhınden itibaren tedavulde çıft para bulunmaktadır. Herkes tarafından, mal ve hizmetlerin odenmeslnde genel bır odeme vasıtası olarak tanınan ve kabul edilen para, ekonomik hayatta, değer olçusu, değer blriktirme ve müdahale vasıtası olarak kullanılmaktadır. Ancak, devletlmiz bunyesinde çift paranın tedavulde butunması paranın ana fonksıyonlarını tam anlamıyla Ifasına engel olmaktadır. Şoyle kı. tasarruf sahipleri tasarruflarını hangı para cinsınden bankalarda muhafaza edecekleri hususunrla tereddude dıijerken, atış veris Islemlerlnde da halk aldatılmak endişesi içerisindedir.» Çift para sistcmi, halkın aldatılmasına yol açarken Kıbrıs'ın Rum kesiminden kaçakçılık yapılmasına ımkân vermektedır. Kıbrıs Harekatından sonra 1974 ekım ayından İtibaren T.C. parasının tedavule konmasıyla birlikte Rum kesimı, Turk Lirasına buyuk bır talep yaratmıştır. Bu talep, Ktbrıs Cumhuriyeti parasının dunya pıyasalarında bır sure işlem goremez duruma gelmestnden doğmuştur. Bu yuzden, Kıbrıs Harekâtı Ile birlikte kaçakçılık başlamıştır. Şimdi çift para sıstemlnın devam etmesi ıle Rum Ithalatçılar, diğer Olkelerden ithal ettıkleri malları yıne Turk kesimine satmak ımkanını bulmaktadırlar. Bu şekilde Rum Ithalatçıları ile Turk tuccarları asırı kârlar elde etme olanağını surdurmektedirler. Kıbrıs ta hazırlanan rapor, devam eden çıft para sısteminin sakıncalarına açıklık getırirken uygulanan kredl polıtıkasının Guneyden Kuzey» gelen Turk goçmenlerinin aleyhine çalıştığını da ortaya koymaktadır Rapor, çıft para sıstemıni kredı sıstemıni de surdurduğunü ve bunun sonuçlarım şu şekilde betirtmektedir: ıBugunku sıstemde, banka kredileri umumiyetle ıpotek mukabilinde verilmektedir. Bu durumda Guneyden gelen ve ipotek verecek gayrimenkulu olmayan bılhassa kuçuk esnaf kredi ımkânlarından yararlanamamakta ve mıllî eKonoml buyuk zararlara uğramaktadır.t Kıbrıs Turk kesıml Ozel Ihttsas Komisyonu Raporu, bu duruma son verilmesinl istemekte ve «milli serveti teşkıl eden mal ve hizmetlerin en verimll şekilde kullanılmasım mumkun kılmak ve bilhassa Guneyden gelen tş ^ahipterıne kısa zamanda uretım potansiyeli < 'mek Için ipotek ve rehin karşılığı krediler yanında kefalet mukabil! kredi imkânlarmın da yarat'lnası sarrtır» demcktedlr. Kıbrıs Yardım Heyeti Dışişleri Bakdülığına bağlandı Kıbns harekâhndan sonra Bajbakanlıktakı Kıbrut Yardım Koordmasyon Komıiesme baglı bır <curul olarak kurulan ve Kıbns Yardım Heyetı adıyla çalısan ekonamık yardım kurulu. Baibakanlıktan ayrüarak Dışısltrı Bakanlıgına baglanmıştır Lefkoşe'dekı Buyukelçı Asaf tniıan aynı zamanda Kıb rıs Yardım Heuelı Ba«fcanlıqmo setmldtçı ıçm Heyel Haskam Musta'o Yuluğ oöremnden ayrılmıilır. Kıbrts Yardım Heyelınm Başbikıııtıklan ayrılıp Lelkose Bnyukelçılıoı aracüımuta Dı^ıs'en Bakanlıgına banlanmav Turhıje mn Kıb m'ın Turk ke^ımme t/aımcım tekmk ve ekonumık vardımlarm da Denkla\ unnetııninın Içontroltı altına gırmetı ^eklınde değerlendırılr<k1edır Lefknse rieH Butmlcelo 'ılf bııUm cahsmnim ,da Dprtk'as ' "lumyle bu'uîilejmij durumda Uır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear