Catalog

DORI KASlM JhLÎNİN UtUMMKİ İRİ fcaİME |IF İ $İNİ 5ANiyORDu 4 8 l i u | d ü t t M i i AHA Bfe £AREfi OLHAU Stalingrad (I ÖTEKl EGE Stalükler, aydm klşiyl, rumı. bilgısi. görgıisü olan kımse» dıve tanımlıyor. Yaçam bu tanımm eksıklerını ortaya koymuştur Yakın tanhımızın ünlü «Dahllıye nazırlan»ndan Alı Kemal, Pans ve Cenevre'de oğrenim gonnüş, uzun jülar Mulkıye Mek tebi'nde sıyasal tarlh dersı vermıştır Ama Damad Fend Kabi nesfnde gorevlıyken, Kurtuluş Savaşımızın ılk orgutlen sayılan Reddı Ilhak Cemıyetlerı'nın ku ruluş evre^ınde. valüıklere gon derdığı çene'geler aydmluttan \e ulusal bılınçten nasıbını al mamış bır kı«ılığm kalemlnden çıkan utanc belzelendır Yakm tanhımızın, nice un yapmış auşun pohtıka \e edpbıvat adammın >asam oykulerıne bır goz atmız Kımılerinın Rejı tda resı nde Düyunu Umumiye'de onemlı gorevler aldığını, kımılerınin Osmanlı devletim tam somürge duzeyıne getırmeye yonelık uluslararası serma>e orgıitle rınde, tekellerde, yeraltı ve yerüstu kaynaklanmızı somüren şırketlerde kılıt adam durumunda oldugunu goreceksınız Aydm lıkları, daha yaşarken mum gıbi enyen, umarsız, kotümser, benbencı, hastalıklı, ogremmı, bılgıyı ezberlenne alan kışılerdır bunlar Ve yazık kı, her donemm ılen gen ka\gasında yaratan gııçlerm vuce degerlerıni durdurma eneelleme gorevmı üzerlenne almışlardır Şımdı Ege'den de gazetelerde yansıyan boluk porçuk haberleJtn ıçenğmde vatan budur. Canını dışıne takarak, jöresnde fopraksız koylusüyle kuçuk üretıcısıyle, sarı sendıkanın ellnde koleleştınlmek istenen î'şçısıyle, yanı yaratan güçlerle butünleşmeye çalışan aydm kışı, karşısm da, çıkar dolaplarınm asıl sahıplerını degıl onların dümen suyuna gırer. okumuşlan buluyor Çağdışı sözcüğu yeterll değll bence bu tvlr okumuşlan tarumlamaya Çunku, uluslararası s»r maye gruplannm son model çalışma vontcmlerTje bakm hı zava gelerek soTiurge kabadavı lannm çırkinliğını yetkılerınde toplam=k ıstejen bu kışılerdır Balıkesır'ın Kurtuluş Bavr.=mı gıınu. caddelerı dolduran halkımızm ıçtenlıgının ?etırd;$ı duşımcelordı hunlar Bav Sıtkı Yır cah'yı aradım o gun Konuşma olanagı bulsa"dım ılk rorurr «Kurtuluş savasçısı Yırcalızade Şukru Bevın B^bk^sır Kongre sındp ve Reddı Ilrnk .Cemıyetır dekı calısmalarını buçun nasıl 0 değerlendır^orsunuz » olacaktı Sonra, Pans Hukuk Fakulte'mde doktora verıp ulke>e donuşun den sonra, orneğTn IN'SAN dergısmde (sayı, 8 1 ocak 1939) yayımladığı «Osmanlı Mâlnesı ve Ecnebı Sermave» adlı makale^ın de ılen surduğu goruşleri bugun nasıl değerlendırdığını de soracaktım. Bav Yırcalı ile konuşma olanağım olmadr ama belkı toplumbılım derslerı verılen kursülenn karşısında oğrenim vapma masına karşın, «Empeııalızm ve kapıtalızm» kavramlarımn Anadolu msanından neler alıp gotur duğunu çok ıvı oğrenmış bır aydınla Baha Beledıve Basuam ıle konuştum o gun Bılıvorsunoz, Beledıve Baskanı Alı Şuri înal, Balja'da Mustafa Kemal Ataturk'un anıtına, 1921 lerde Turkıye Buyuk Millet Meclısı Bıldırgesı'nde de >er alan şu sozlennı koyduğu ıçm. suçlanmak ıstenen bır halk temsılcısidır « Bağımsızlığımın güven altında bulundurabılmek ıçm, toptan mılletçe bızı mahvetmek ısteyen emper%ralızme karşı \e bızı yı\ mak ıst»\en kapıtalız^ıe karşı mılletçe savaşmayı uygun goren bır doktrınl ızleyen ınsan lanz » Daha önce kasabasmda Belediye Meclisi uvelığı de yapan, Başkan tnal'dan olayı anlatmasını rıca ettım «1937 de Balya'da Beledıye önunde bır anıt yapılmıştı. Bız Şükran KURDAKUL Son Kursuna Kadar,r Ç e v 1 r e n •' N. DÎZDAROĞLÜ 28 T a z a n : HEINZ SCHROTER B*ŞÇA\TŞ CLTCHER'tN KENDtStNE ÖZGtf BİR İLEMt VARDI Kolorduya kış karargâhı hazırlamak ıçln gece gündüz deneden arahksız tam dokuz hafta çahştılar Koy hasar gdrmenıştı ancak kolordu karargahı buvuk bır topluluk oldufundan junier, depo üstune depo jıgılmıstı Sımdı VII kolordu Pesko •atka'yı bırakmak zorunda kalmışn Burada motor gürültüsu )alet çakırtısı ıstenmedıgınden Don dan gel.p kove gıden yoi capatılmıştı, burasnı dolanarak geçmekse ıkı kılome*re suru•ordu llgıh komutanların arasında, sahra hastanesıyle IVa ve Ib grup komutanlarımn da gerı çekılıp çekılmeyecekleri konuu tartışılırken, 13? tepesıne gıden yolun kavşak noktasmda duan ıkı T 34 tankı motorlu araçlann toplıı ha'de bulunduklan ere ateş etmeve başladılar Sonuç olarak sahra hastanesı. onaım takımı ordu yıyecek amban .le yedek parça deposu duşma ım elıne geçtı Kuzejle gunevdekı kaçak akınlarında da buna jenzer oıaylar rat' dana gehyordu \kımovskı agır yardımcı koprusünün guneyındeki yirmlaltı :ılometre karehk büjuk kopru basını, Almanlann eşsiz ve üsun nıtelıktek' 394 uncu pıvade tumenı ıle ıkı hafıf topçu grubu :oruyordu Topçunun mevzıye gırmesı bır ıhtıvaçtı ancak kıs açtan kurrulma* da bundan daha buvuk ıhtıyaçtı Fakat gerekı gorülen butun bu ışler akarjakıtla romorka değıl, hayvan kul anılmasına ıhtıjaç gosterıyordu Ekım ayında tumenler, fazla orduklerı hayvanları gerıdekı arazıye gondermışlerdı Çünkü •eçırdıklerı kışlardan edmdıkierı denevlere gore, ıkmal araçlaının durumu hayvan yemı taşımaja olanak vermedığınden. sa •aş Oiinasa dahı hayvan kayıplanru goz« almayı gerektınjordu iımdı onların acısı bınaaa çıkıyordu Elde bulunan atlar ancak >ır defalık me\zı degıştırmeve >etebılı>ordu. çunku olenlenn •ernıı doldurmak olanaksızdı Öncelerı kopru başı duşman suvarısi ıle motonze uç bırlıkenne karşı, sonra da tanklarına karşı tutuldu Gen kaçan tünenler ıçın kopruyu guvende tutan kuvvetler ıse sadece altıyuz •ı^ıden ıbarettı. Savaş vonetım yerlerı, motorlu ve yaralı taşı•an araçlar, ot bırlıklen, ınşa taburlan, a'iar. ınsanlarla koşuu arabalar hep bu kopruden geçıyordu. İ'u.lflpış^k .arazırun oıksek yerlerınden ınen l'ıncı Romen syy£rı Jujn,eaı ılp J5Jp'açi. «. >nade tumemnın Ruslar tarafmdan bozguna uğratılan artıkları ınce koprunun onünde toplanıvor, geçınce de kıyıdakı kum, çasıl çalıhk, çamur parçalanmış top kundakiarıvla taşıt araçlan e havvan govdelen arasında çakılıp kalıyordu Burada artık lısıplın dıye bır şev kalmamıştı Herkes komutan oluyor. bağınyor, emır verıjordu. Sesı kuvretlı olan, ağır basan ortaya atılmş*ı • • • Sekiz gün once burada başka bır düzen vardı Köprünün ki başındakı tahta barak&larda dört adam oturuyor, devresel îlaıak koprunün geçıse açık oldufcunu telefonla bıldırıyordu 3u geçış ıznı beş dakıka sure ıle batıya onbeş dakıka sureyle le doğuya venlıyordu Bütun araçlar onbeş kılometre hızla yu•uyor, bu kurala kesınlıkle muluyordu Aynı duzende altmış notorlu araç homurdanarak ılerıve otuz motorlu araç da gen e geçmiş oluvordu Kopru baslanndakı nobetçıler saatte bır rafığı beş dakıka sure ıle durdurarak Panje arabalanyla at arajalarının geçmesıne ızın venyordu Bolgede sahra jandarmalan ıın sozu ağır basıyor, başçavuş Glucher buyuk kopru ülkesmın sır kıralıvmış gıbı hareket edıyo'du Evet sekız gun once durum ıvnen boyle ıdı Nobetçı kulubesı yıne vardı, Glucher'ın emrınie jırmıbır er bulunuvordu. Fakat sımdı onbeş dakıka bile dınenmeye vakıl bulamadıklan gıbı araçlann hız sınırlandırması la kalmamıştı Ozellıkle batıva geçen motorlu araçta bu gorulnuyordu. Koprunun parmakhklan kınldıgından top, murette>at \e hayvan yuklu sekız tonJuk bir motorlu araç Don'a yuvarandı Bıraz once de belırttığımız gıbı Glucher'ın emnnde yırml ).r ınsan vardı Bunun anlamı ı^e, bu kadar az bır mevcutla m,an, at, araba ve motorlu araçtan olusan yırmı bm kışılık büuk bır toplulugun kopruden geçış duzemnı sağlamak ıçm sa•asmak demektı. Korkuyu enselennde duvan tumenlere bır baş •avuş nasıl soz geçırebıhrdı'' Daha ıta gun oncesıne kadar buz ;ukurlannda oturup duşmanm ağır taarruzlarına dayanmış olan )u ınsanlara ne olmuştu 9 Kopruden geçmeye çabalayanlar ara,ında on hatlarda carpısanlar pek azdı Punlar daha çok kurulma kâbusuna kapılmış olan ağırlıklarla ıkmal bırhklenvdı <opru komutanı kuçuk evın damında oturuyor, onunden ınsan elı akıp gıdıyordu Akşam karanhk basmca gurultulerle bağrış•nalar duruvordu Buzlar uzennden geçmeyı deneyenler çok uaklara kadar gıdemn orlardı Aradakı mesafe ıkıyuz seksen netre o'Tir^ına raŞmen hıçbıri oteıumn yardımına koşmuvor, lerkes kendı başının çaresme baknordu Glucher dort metre carelık yennde kaputunun yakasını kaldırmış, ellen ceplennde, luruyordu Onun bu ÇOK dar olan gorev yennde, yollan, goğusen \e kanrüannda dehkler açılmış jedı kışı daha bulunuyordu Bunlar ertesı sabah gun ışımava başladığı zarran bır daha ayaJa kaİKarra\acaklardı Kalabahk ıse bır sel gıbı akıp gıdıyor, gürultJ ıle bagnşmalar bııbırını ızlıyordu N'e var kı, bu âlem, Î84'uncü tumen artık tutunamavıp buyuk kopru başı Perepolm' ien atıhncaya kadar surup gıdecektı. Kopruden ıki kılometre ozakta duran 16'ncı zırhlı tılmenm onbır tankı, doğuya kaçmak Içm kopruden mı. voksa buzlar uzermden mı geçmek gerektığıne bır turlü karar veremıvordu Başçaraş Glucher her şeyı duçunuyoröu Yırmıdort saatten ben akla hayale gelmedık bırçok jeyı duşunmek zorunda kalmıştı. Bu arada, okuldakı tarıh derslen ıle dordjncu sımfın duvannda asıh duran bır resmı hatırladı Bu resım Napoljon'un Baroşmo suyundan geçışmı gostenvordu Sonra Glucher bundan bır yıl once Baroşmo'daki derruryolu dolgusunda çektıklennı haürladı. O anda kasüıp kavrulân bu jerler butün açıkhğı ıle gozlerinln önunde canlanmıştı. Bir arahk, dunü hatırladı, sonra da çevresine bakarak bugunü düşündü Her şevın sıs içınde gerçeklığmı kaybettığını, ancak boyutlannın büyuğunu ferkettı. Başçavus Glucher, buradakı görevının artık bıttığıne kanaat getirmıs. saat onbire dogru onunden geçen bır romorka atlayarak Stalingrad dofrultusunda gıtmeye ba^lanusu. Ege'nin her kesiminde anayasa dışı tutum ve davranışlar gerçek aydmları rahatsız ediyor bu anıh daha gSsterlşH bir y«r« naklederek, Mustala Kemal Ataturk'ün her yerde gonllebilecek sozlerınden ayrı ozü olan sozlerını koymak lstedık. Araştırdık. Kaynagı Fethı Nacı'run «100 Soruda Atatürk» kıtabmds bulunan bu sozlerı aldık ve anıtm kaıdesıne koyduk » «Bu sozlere ozel olarak Ilgi duymaruzda Balya'da uzun yıllar yabancı şirketın madeniennızı ışletmesmın yarattıgı tepkl de rol oynadı mı'» «Bız Kurtuluş Savaşı'nda istila gormüş bır beldenm çocuklanyız Öte yandan, ışaret ettığınız gıbı, 1939 a kadar suren Pran sız şırket yonetımmm 60 yıl çalışma suresı içınde, Balya'vı somurerek gıttığmın bıhncınde>dık. Bu nedenlerle Ataturk'ün, kapıtalızm ve emperyalızm konu sundakı goruşlennı bagun de benımsemek hakkımızdır.» «Buna rağmen, bu tanhsel gerçeklerı değerlendıremeyen \o netıcıler bu koluda hıçbır sorumluluğu olmadığı halde Ilçe Kaymakamı Sayın Hıtanet H. Kemai Bavk3İ'ı ^uçlayarak Bıngol'e atadılar Bana da vazıyle, bu konuda ona yardımım olup o\ madığını sordular » Alı Sun Inal'a sordum«E^gun Balya'da kurşun, çınko \e gumuş maden oevherlerının uretımı konusunda bıhmsel bır araştırma yapıldı mı? Bu1 ko nuda soyleyeceklennız nedır » «Şirketın bıraktığı kalıntılar ü zennde gmşımlenmız oldu Bu curuflar Beledıyemızın tapulu yer lennın uzerındedır Bu hakkımızı kullanabılmek ıçm Enerjı Ba kanlığı'na başvurduk Bıze Fransızlardan sonra Rasıh Ihsan Şırketıne 1980 sonuna kadar ruhsat verıldığı soylendı CK'sa, toprak altında hıçbır çalışma ya pılmıyor Arama adı altında ka lıntılardan yararlanıyorlar Tspu muza dayanarak, bu kesıme aıt Tüm baakıJarm karşın ögretmraler gerçekJeri söylemekten çekinmlyorİAr TÖBDER'iN YANISIRA, AYDIN KESiMiN BiLiNÇLi ONCÜLERiNiN KURDUKLARI DEMOKRATiK ORGUTLERiN YONETiCiLERiNE BASKILAR SURUYOR. MUĞLA VE DENiZLi'DE ÇOK SAYIDA DERNEK KAPATILDI. BÜTUN TÜRKiYE'DE OLDUGU GiBi EGE'DE DE YURTSEVER ÖGRETMENLERE KARŞI İHBARCIÜK, iZLEME/ 3 ' J ' KARAÇALMA GiBi YÖNTEMLER UYGULANIYOR, BASKILAR SÜRUP GiDiYOR luüduınuzdan yaralanmak istedlk Reddedildı. Şımdı de oğrenıyo ruz kı, adı geçen sirket ruhsatı Mutlu Akülere devretmls. Makınalar geldı, bır takım tesısler ku rulmak üzeredır Anladıgımıza gore, geçerü olan maden kanunu onların bu «haksız ıktisap»lanna lırsat vermektedır » Ege'nın her yakasınds, înal'ın yakınmalanna benzer Anajasa dı sı t'/tum ve davranışlar gerçek aydınlan rahatsız etmekte, demokratık haklanna sahıp çıkarak orgutlenme zorunluluğunu duyurmaktadır TÖBDER çatısı altında bırleşen aydın kesımm bılınçlı onculeri, oğretmenlenn yanısıra Demzlı'de, Aydm'da, îz mır'de, Akhısar da, Soke'de de mokratık dernekler kurulmuştur. Nedır kı, ozellıkle bu orgutlenn yonetıcılen ağır baskılar altında dır Muğla Devnmcı Demokratık Kultur Derneğı kapatılmış yöne tım kurulu uyelen hakkmda TC yasasının unlu maddelenne aykın eylemden öturu kovuş turma açılmıştır Derneğm Başkanı Alı Fendun Ceylan, «Aynca faşıst gruplann satırlarla toplu saldınlar duzenledıklerını, ıkı kışıyı yaraladıklansnı belırtmektedır. Denlzlı'de Kultur Dernegı, Egl traı Enstıtüsü Derneğı, Denızli HaU Dernegı, Tum PTT Derneğı gıbı kuruluslar, Valılıkçe kapatılmış, kunı yönetıcıler hakkında kovuştunna açıünıştır. Turklye Sosyalist Işçı Partısı (T S 1J") Denızli 11 Başkanı Avukat Sami Kaplan, partı Uyeleritun «sıyasi polısm süreklı takıbı altında tu tuldugunu» soylemekte, «büdırı dagıtımı, afış vapıstırma gıbı en doğal haklarmın kasıtlı olarak» engeUedı|inı ıfade etmaktedir. «Afışlerımız, bıldırılerımız toplanıyor. Uyelenmız karakollarda bekletılıyor Hakarete uğrayıp do vuluyor, sonra Savcılıkça seTbest bıraküıyorlar. Aynı baskılar parti mızan hıçbır ko\*uşturmaya uğramamLŞ kıtapiannı satan kışı ve kurumlarına da uygulamaya çalısılıyor » «Karakollarda sade vatandaşlarımız da dovulmektedır. Denızlı* de Valı ve Emnıyec Mudurlüğunun yasalara saygısı yoktur Partımız II örgutünun düzenlemek ıstedığı yurüyuş ve mıtıng lere yasal dayanağı olmayan ge rekçeler yasak konmuş, ayrıca Valılık, MHP'ye bır taban hazırlama volunda koy ve fabrıka çev relennde gınşımlerde bulunmuş tur » «Bu son savınıza bır ömek ve 7 rebılır mısınız » «Yasa dışı hareketlerm, yaratılan gergınlıklenn özünde yatan budur. Son olarak temmuz 1976' da. Aşağı ve Yukarı Şamlı koylü lennın «sulama kanallan» nedenıyle aralannda çıkan ıhtılafta Denızli Valisi, yetkısını aşarak yan tutmuş, ustelık verdığı «tav sıye» kararma uymadıklarmdan dolayı Yukarı Şamlı Koyu'nü 300 jandarmayla bastırarak kanallan kapatmıştı Oysa, mahkeme kara rı ıle bu kanallar açılmıştır. Ve suyu, Valmın bastığı koy yararına olmak üzere «yeddı emın» yo netmektedır Bu olay, Valılık ma kamının halkımıza ters duşen ya sa dışı ej'lemlerlnin sadece bu or negıdir » KIYIUN OGRETMENIER Balıkesır, Izmir, Aydın, Denızli, Muğla, Dıkılı, Bergama, Ayralık, Turgutlu, ve Yatağan'da TÖBDER yonetıcılerıyle konuştum. Çogu yerde ihbarcılık, ızleme ydntemlenne, karaçalmalara dayanarak yasa dışı surgün atamalan surup gıtme<tedır Oğ retmen, aılesı, kadını, erkeğı, çoluğu çocuğu ıle dağılıyor. Danıştaym yurutmevı durdurma kararlarınm bu konuda hıçbır yasal (fcğeri kalmarruş gibidir. öğretmen Kıyımı konusunu somutlayabılmek ıçın TÖBDER yetkılılerıyle konuşmalarımdakı saptamalan verme gereğıru duyuj orum. BALIKESIR Egıtım Enstıtusü oğretmenlerınden Cahıt Yarış, Mehmet TOrkkan, Nevzat Aksoy (okulun başmuavını), Şeralettın Karabulut, Aysel Ttırkkan ba$ka \erlere atandılar. Karabulut un davası Damştay'da. Otekı oğretmenler, yurütmeyı durdurma karan almalarına karşın, eski gorevlerme verılmedıler DIKÎLI Ibrahım Mutı, Ali Kaya, Neş'e Guvenlı, Necatı Edge öğretmenler hıçbır yone^ım soruşturması yapılmadan gorev yerlerinden uzaklaştırıldılar. tlk üçü Danıştay'a başvu'du Eş durumu gerekçesıyle A'ı Kaya hak kmda yürutmeyı durdurma kararı çıktı Uygulanmadı BERGAM.\ Use oğretmenı All Meşe Tuncelı Lısesıne atandı. Danıştay'a basvurdu Karar henüz çıkmadı Öte yandan, Devlet Lısan Okulundan yeterhk belgesı alarak, Bakanlığm ıznıyle bır yıl once Fransa'ya resım daiında uzmanlık egıtımme gıden Attılâ Acar'ın TÖBDE31 uvesı oldu ğu ıçın, haitkı ıptal edıldı Resım oğretmenı Bırol Dem:r de yıne Devlet Lısan Okulundan yeterlık belgesı aldığı halde. hıç gonderılmedı Ikı oğretmenın de davası Damştaj'da. MANİSA Tevfık Elmasyazar, Mılli Egıtım Mudurluğunden Uşak ılkogretım mufettışlıgıne, Osman Tabak GUmuşhane'ye, Ali Yucel Mılll Egıtım Mudur Yardımcılıgından Uşak Lısesi reslm ötretmenlıgine, Süleyman Yanmaz Selendı Lısesıne, Salıh Etıke Manısa Lısesi Mudurlüğtinden Ercıs Ortaokuluna atandılar. GÖRDES Eyup Taş Ilkögretım Mudurluğunden Rıze'nın bır köyüne, All Rıza ösmen Tokat's, Alı Aktaş Yozgat a, Fevzi Tugmen Çorum'a, Alım Girgin Gumuşhane'ye atandılar. DEMÎRCİ: Nacı Korkmaa r« Zekı Çakır'ın gorer yerleri âttğıştırıldı SARUHANLI: Süleyman Kapucu, Sadettın Özturk ve Yunu» Koçak başka ülere atandılar KIRKAÖAÇ Bu ılçede de Önder Turkolmez, Ahmet tlyas, Narman Demırçınar, Yakup Yıldırım adlı öğretmenler başka gorevlere atandılar. SALÎHLÎ. Bu ılçede ise Halil Koçar Ibrahım Sever, Doğan Uluocak adlı öğretmenler kıyıma ufradılar. TURGUTLU Mamsa Mılli Eğıtım Md. Yardımcısı Ahmet Nusret Onal, Ortaokul oğTetmen lığıne venldı Fıkn Çalışkan, Uğur Çınaroğlu ogretmenler Sarıgol ve Soma ya atandılar. Davalan Danıştay da MUĞLA Kemal Açıkgoz, Süran, Samı Özgul, Ardanuç, Bahaettm Uyar, Aksaray, M. Gelal Ozcan; Dortyol, Orhan Aydemır, Çardaic, Turkay Yucai Malazgırte atandılar. Danıştay yurütmeyı durdurdu. karar uygulanmıyor Aynca Dursun Şahın, K. Maraş"a, Mılli Egıtım Md Yr. Faık Ay Antalya Ilıca"ya süruldu. davalan Danıştay'da AYDIN: Dursun Utku. Tunceh koylenne ortaokul oğretmenı olarak gonderıldı Davası Damştay'da. DENIZLİ TÖB DER Uyesi ögretmenlenn il içındekı atamalar la bırlıkte kıyıma uğrayanlann 60"ın üzerıne çıköğı Demzlı'de Mılli Egıtım Müdür Yardımcüarmdan Hüseyın Tan, îsmaıl Aycan, Abdullah Senl gorevlerınden alındılar. Danıştay yürütmeyı durdurdu Ybnetıcıler eskl g6revlenn» verümeyince Bakan a(Devaını 9. sayfads) TiFFANY DiŞi BOND / I KÖTU ÇOK EFEMDIM İMA