Catalog

CUMHUHÎYET İS Tenmraz OC Kissinger 3. dünya ülkelerine şiddetle çattı MtLWAT«EE Büieşik Amerika Dışişleri Bakanı Henry Kıssınger, bloksuz ülkelertn Birleşmiş Milletler'de izledigi politikanın bir gün geri tepebilecefini ve bundan da, sanayileşmiş ülkelerden çok kendüerinin zarar görecefini söylemiştir. Wiscoosin Üniversitesi Dünya Sorunlan Enstitüsünde, çeşitli Uluslararası sorunlar hakkında konuşan Kissinger, Üçüncü Dünya ülielerinın dünya örgütünde keyfi bir politika izlediklerini, çofcunluğu etkileri altına almaya çalışuklannı ve dünya banşının hiç de yararına olmayacak sonuçlarla kaprislerini tatmm etrae yoluna gittikteriru iddia etmişür. Kissinger, bu politikada Ssrar edilmesl halinde, sanayüesmiş ülkeler ile az gelişmis ülkeler arasındaki işbirliğinin bir hayalden ileri gidemiyecegini anlatmıştır. Kissingere göre, soğuk savaş döneminin DoğuBatı bloklasması şimdi yerinı kuzey yanm küresinin gelişmiş ülkeleri ile güney yanm küresinin gelişen ülkeleri arasmda çetin bir rekabete bıraknııştır. Kissinger «ideolojik çatışmalar, blok halinde oy kullanma ve B.M. yasasını bencil çıkarlar için t«k taraflı olarak yonımlama cabalarmın dünya örgütünü, siyaset savasında bir silâh haline dönüştürebileceğini» belirterek şöyle demiştir: «Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerin sayısının 138'e yükselmesinden sonra blok politikasına sapma eğilimi daha da beltrgin bir hale gelmiştir. Yenı ülkeler, Genel Kurala hâkim olabiimek için kevfi bir tutum içine girmişlerdir. Genel Kurul, uyulması zo ABD DIŞİŞLERİ BAKANINA GÖRE, ÜÇÜNCÜ DÜNYA ÜLKELERİNİN BM YASASINI BENCİL ÇIKARLAR İÇİN TEK TARAFLI OLARAK YORUMLAMALARI SANAYİLEŞMİŞÜLKELERLE, AZ GELİŞMİŞLER ARASINDAKi GERGİNLiĞi ARTTIRIYOR. "KÜÇÜK ÜLKELER BM'DE KEYFİ POLİTİKA İZLİYOR,, runlu yasal kararlar alabilecek bir organ olmarnakla beraber bazı ülkeler, kendi çıkarları uğruna Genel Kurulu kolaylıkla istismar edebilnüşlerdir. Bunlar, mali kat kılan çok az olrnakla beraber Genel Kurul'da oy çokluğunu ellerine geçirerek hem nüfusca Avrupa Zirvesi'nin 30 temmuzda yapılmasj prensip olarak kabul edildi HELSİNKİ'DE TOPLANACAK ZİRVE İÇİN FiNLANDiYA DIŞİŞLERİ BAKANI, ÜLKESi NİN EV SAHiPLiĞi YAPMAYI KABUL ETTiĞiNi SÖYLEDi. MOSKOVA, ZLRVE KONU SUNDAKi KARARI MEMNUNİYETLE KARŞILADI. Öte yandan Fınlandiya Dışişleri Hakanı Olanjf J. Mattila. önceki gece bir demeç vererek. önümüzdeki 30 temmuz günü Helsinki'de toplanması kararlaştırılan Avrupa Güvenlik ve tşbirligi Zirve Konferansına ev sahipligi yaomak için titkestnln hazır oldugunu bildirmiştir. Bu konuda bir seri açıklamalarda bulunan Finlandiya Dışisleri Bakanı. hiikümetinin bu zirve konferansından büvük bir spvinç d'jydufeunu. ve büyük bir bolümü bitirilmiş olan karşılama hazırlıklarınm geri kalan bö lümünün de nızla biHrilmesine çahşıldıgını söylemiştir. Helsinki'de toplanacak zirve konferansı için yapılacak malî hareama isleriyle görevlendirilmiş olan Finlandiyalı diplomat. Joel Pekuri, ise kendisiyle birlikte çahşan arkadaslannı şimdiye değin hep alarma geçirilmis durumda beklediklerini. ancak, zirve konferansının toplanma ta rihi saptandıktan sonra biraz nefes alabildiklprini bildirruştir. DÜNYADA BUGÜN Bir yıldönümü Ali SiRMEN tin 15 temmuz, 197S Kıbnsta faşist Samson darbesınln yıldönümü idi. 15 temmuz 1974 sabahı Kıbns'taki taşist Rum unsurlar, Makarios'u devirerek, kestirme yoldan ENOSİSe gıden kapıya saldınyorlardı. Darbecilenn basarısı kısa sürecek, girislm onların öşililt ve çaplannı aşarak, uluslararası olaylara yol açacaktır. Ancak, darbenin etki »e tepküerine geçmeden önce, 15 temmuz girişiminin ardındaki nedenlere egilmek gerekir. Türk dış politikasım yeni dogrultulara sürükleyecek olan olaym ardındaki gerçegl ryi değerlendirmek, sonraki gelişmelerde vanılmamak için gereklidir. Bunun için ilk önce. Kıbns'taki faşist güçlerin desteltlenne göz atmak zonmludur sanınz. Bihnriigı eıbi. Kıbrıs Rum toplumu arasında sol çüçlüaür. Makarıos ise bu solun varlıgını politikasınm devamı için yararlı hatra kaçınılmaz buldııgundan, ona yaşam özgttrlüğiinü tanımış. zaman zaman da onun desteğinden yararlanmıştır. Bu ortam Kıbns'ın iç dinamiği içinde. dıştan destek görmeyen sağ bir darbenin başan strssmı sıfıra indirgemekteydi. Ama herkes biîiyordu ki. Atina'daki faşist runta kendi doğrultusundakı eğilimlen desteklemekte, Kıbrıs'ı kendi çızgisine çekecek bir darbeyi bır süreden berı hazırlamaktaydı. Nitekim Makarios bu girişimin belirtilerini sezmiş ve bütün dünyava da açıklamıştı. Kıbrıs'ta Atınanın desteklemedıgı bir faşist darbe şirisimi düşünülemerdi. Ne sariptır ki Atina'nm da ABD'nin desteklemedığı bir dış sirişimindpn < n ermek olanagı yoktu. =z Şımdi Kıbrıs ve Atina'daki etiç dengesini bir yana bırakarak bir an rcin. OrtadoSu"nun eenel dururraına dönelim. 1974 yazında iki süper devlet arasmrtaki «drtente» adı verılen vıımuşama nolitikası sürmektedir. Artık ABD ile Sovvetler'in birbirlerine doğnıdan b1r saldınya gınşmelerinı diisünmek olanak dışıdır. Hatta zaman zaman DU ikı siicün. tehlikell gerginlikleri önlemek için, görüşmelerHe bııUmdueıı da bilinmr^edir. Ama detenteı sosyalizm ile kapitaüzm. v« da Üçüncü dünya ülkelen düzeyinde aldıgınızda. emperyalızm İle ulusal kurtulus düşüncesi arasındaki savaşı pn^ellenemiştir. 1974 yazında bu çelişkinin iki sıcak noktasından biri Güney Dogu Asya'. öbürü ise Ortadogu idi. Arap ülkelerinin 1973 savaşmda petrol ambargosunu sahneye çıkarmaJan. bir yandan petrol tröstlerinın kârlannı artınrken. öte yandan. Batı Dünyasını bir açraıza itıyor ve savasın nirelı£ini degiştiriyordu. Bu durum ABD'nin Ortadoğu'daki kalelenni, Sovj'etler'den çok. bölge devleîlerine karşı kullanmak rcrunlulugunu duymasına vol açıyordu. Oysa NATO içinde muhtemel bir «Komünist» saldınsı karşısında şartlandınlmış olan bu ülkelerin tümünün Ortadoğu devletlerine karşı bir sıçrama tahtası olarak kullanılması o denli kolay degildl. Gerçi Yunanistan, faşist cuntanm yönetiminde Sam Amca'nın her istediğine boyun eğerdi. Gerçi tran. çok vönlü bir Pentagon CIA çizgisis'le bütünleşmişti. Ama Türkiye, Ecevit yönetiminde. haşhas ekimini de serbest bırakarak bu oyunun dışında kalacağını belli ediyordu. Kıbns'ta tlerici unsurlann agırlıklannı duvurduklan bir ortam ise Makarios'un tüm zigzaglarına karşın, Ortadogu planma engel oluyordu. 15 temmuz darbesı bu durumu düzeltmek AtınaAnkara Lefkose faşist ü«p«nini. Aön»'daki Albaviır CuntaMfiı gli^lendirirken. hareketsjz fcalması beklenen Eççvjt yönetüjnrji ^'n^arâ'dâ' yıkarak, Lefkoşe'de devrimct süçieri temizlevecek bir idareyi işbaşına getirip kurmak amacın: taşıyordu. Eski bir CIA üyesi olan Victor Marchetti'nin. Le Nouvel Obseırateur dergisine vaptıgı açıklama, o zaman ilen sürülmüş olan bu görüşün dogrulugunu kanıtlamıştır. Nitekim 15 temmuz darbesinin bozgunla sonuçlanması fizerine, ABD'de Kissinger'e Konere üyeleri farafmdan vönelîilen eleştiriler Kissinser'in «Türklerin Ada'va çıkacaklannı düşünmemiştık» vollu açıklaması da aynı dogmltuda kanıtlardır Eğer 15 temmuz darbesi gerçeklsşseydi. /îtina'da faşist cunta bugün hslâ işbaşında olacak. Türkiye yrmiden karanlık bir döneme dönecek, Kıbns bir NATO üssü haline gelecekti. Bir yıl on( fkı olayların bu yanını eormsk. sanınz. ondan sonraki gelişmeleri deferlendirmsk açısındar. son derece önemli ve yararlıdır. D KİSStNGER BM'de kevfi politika İzlediklerini öne sürertk, üçüncü dünya ülkelerine çatıyor kendilerinden büyük ve hem de mali katkılan çok fazla olan ulusları tehdit edebilmişlerdir.» Üçüncü Dünya ülkelerinin, ken di iradelerini Genel Kurula kabul ettirebilmek için keyfi bir yola sapmalanndan sonra büyiık uikelerin dünya örgütüne daiıa az güven duyacaklarını anlatan CENEVHE Resmen açıklanKissinger, Dogu ve Batının aske dıfına göre, Cenevre'de toplanrı ıttıfaklarına daima karşı çık makta olan Avrupa Güvenlik mış olan Üçüncü Dünya uluslanve îşbirliği Konferansmda konnın. bu kez kendi aralarmda don feransm zirve düzeyindeki kapamuş bir gruplaşmaya gıtmeleri nış toplantısının 30 temmuzda nin bir paradoks oldugunu söy Helsinki'de yapılması prensip lemiştir. (a.a.) i olarak kabul edilmiştir. Arjantin'de 200 bin öğretmen, 48 saatlik greve gitme tehdidinde bulundu BüENOS AtBES Arjantin'de bir süreden beri devam eden sosyal huzursuzluklar, yeni kabinenin açıklanmasından sonra daha da artma egilimi göstermektedir. Associated Press Ajansırun haberınde, solcuların denetimi altındakı Cetera Sendikası'na bağlı 200 bin öğretraenin, bayan Peron"un atadığı yeni Efcitim Bakanını protesto etmek amacıyla yarm sabahtan itibaren 48 saatlik bir greve gitme tehdidinde bulunduklan bildirilmektedir. Yeni Eğitün Bakanı Oscar tvanissevich, Genel Çalışma Konfederasyonu'nun baskısıyla bir hafta kadar önce görevinden uzaklaştınlan eski Sosyal Refah Bakanı Lopez Rega'ya yakınlığıyla tanınmaktadır. Öte yandan Bayan Peron'un açıkladığı yeni kabineye çeşitli çevrelerden yöneltilen eleştiriler de giderek artmaktadır. Bu eleştirilerde, yeni kabineye bakanların seçilmesinde, Lopez Rega'nın etkin bir rol oynadığı belirtilmektedir. Bu arada güvenilir kaynaklardan gelen haberlerde Lopea Redığı büdirilmektedir. Yetkili çevreler Lopez Rega'nm bir süre için de olsa Arjantin'den uzaklaşmasının, ülkedeki gergin haranın yumuşamasmı olumlu yönde etfcileyebileceğini belirtmişlerdir. Arjantin'de olaylar, işçilerin ücretlerine istedikleri yüzde 100 lük zammın, hükümet tarafından reddedilmesi üzerine başlamıştı. Hükümetin bu kararı üzerine genel greve giden Genel Çalışma Konfederasyonu CGT, yüzde 100' lük ücret zamrnının kabul edilmesini, aynca başta Lopez Rega olmak uzere, bazı bakanlann görevlerinden alınmasını isteGenel gTev sürerken, Izabel Feron işçilerin isteklerine boyun egerek, ücretlere yüzde 100 zam yapılmasını kabul etmiş daha sonra da Lopez Rega'mn görev almadığı yeni Arjantin kabinesini açıklamıştı. (Dıs Haberler Servisl) RlİStİ. İsrail'de sağcılar Mısır'a ödün verilmesi aleyhine gösteri yaptılar TEL AVİV tsraü'in Sina'da stratejik Mitla ve Gidi geçitlerinden çekileceği haberleri yogunlaşırken önceki gün Tel Aviv' de binlerce kişi, işgal altmdaki Arap topraklannı terketmenin aleyhinde gösteriler yapmışlardır. Sayılan 7 bini bulan göstericiler, ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger in Israil'e ödün ver mesi için baskı yapmasını protesto etmişlerdir. Muhalefetteki sağcı Likud Par tisi tarafından düzenlenen gösteride taşınan pankartlardan bazılannın şu sekildo oldugu gb'ze çarpmıştır: «Kissinger, Ortadoguda bizim kanımızı akıtarak yeni bir barış ödulu kazanamazsın». «tsrail ulusu yasayacaktır». Bu arada göstericilerden bir kısmı, ABD Elçüigine dognı yürüyüşe geçmişse de, polis tarafından önlenmiştir. Öte yandan Batı Almaoya'ya yaptığı zijaretten dönen Israil Basbakanı İzhak Rabin, gazetecilere İsrail'in Mısırla hemen an laşmaya varmasının olanak dışı oldugunu söylemiştir. Rabın, «Bu öyle bir iki ayda olacak ış defildir» demiştir. Gözlemcilere göre. Rabin sağeıiann Mısır'a ödün verilmesi konusunda artan kuşkularını yaüştırmaya çalışmaktadır. (DIŞ HABERLER SERVlSt) Portekiz'de Halkçı Demokratların da hükümetten çekilmeleri bekleniyor LtZBON Portekiz'de geçen hafta baslayan siyasal bunalım Eüımektedir. Portekiz Sosyalist Partisi'nin li derleri, önceki gün orağanö'stü bir toplantı yaparak, Askerî Devrim Konseyi*nin tutumunu protesto için genel grev ve ülke çapmda gösteriler düzenlemek konularını görüşmüşlerdir. Görüşmelerin ardından dün sabahın erken saatlerinde bir açıkla ma yapan Sosyalist Partisi sözcü sü. Devrim Konseyi'ni protesto için gerekli her eyleme girişeceklerini belirtmiştir. Nitekim dün gecenin geç saatle rinde Başkanlık Sarayı Sao Bento'ya dogru jKirüyen on binlerce Sosyalist Partili, Başbakan Goncalves ve askeri yöneticileri protesto etmişlerdir. Ford katılacak Bu arada önceki gün bir açıklama yapan Beyaz Saray sözcüsü Ronald Nessen. eğer Zirve Konferansının toplanma gününe dek bir anlasmaya vanlabilirse, ABD Başkanı Ford'u Avrupa Güvenlik ve Zirve Konferansma katıldıktan başka. konferansın kapanış konusmasmı da yapacağını bildirmiştir. Nessen, konferan sın içinde bulunduğıımuz aym sonunda toplanması için şimdiye defin birçok tasannm gerçekleştirilmiş oldugunu, ancak son karardan önce çözümlenmesi gereken daha birkaç sonın bulundugunu da hatırlatmıştır. Kendisine yöneltilen bir soruya karşılık. Nessen, «Başkan Ford'un Helsinki'de yapılacak Zirve Konferansına katıldıktan sonra, öteki Avrupa ülkelerinden bir ya da birden fazlasını ziyaret edip etmeyecegi konıısun da şimdiden bir şey söylemek durumunda olmadığını» söylemiştir. SOSYALİST IİDERLERİ ". ;.VV; ÖNCEKİ GÜN OLAĞANÜSTÜ TOPLANTI YAPARAK ASKERÎ DEVRİM KONSEYİ'NİN TUTUMUNU PROTESTO İÇİN GÖSTERİLER DÜZENLEMEK VE GENEL GREV ÇAĞRISINDA BULUNMAK KONULARINI GÖRÜŞTÜLER. Cumhurba^kanı Costa Gonıes. yanında Başhakan Vasco Goncalvcs oldugu halde bir mitlngte konuşuyor.. Moskova memnun Avrupa Güvenlik ve îşbirliği Konferansının son bölümünün, önümüzdeki 30 temmuzda. Helsinki'de ve «Zirve» biçiminde top lanması konusunda alman kararın, Moskova'da derin bir sevinçle karşılandığı; bildirümiştir. Daha birkaç gün önce Sovyetler Birliği Komünist Partisi lideri Leonid Brejnev. Federal Almanya'mn eski Basbakanı Willy Brandt onuruna verilen bir akşam yemeginde konuşurken, «Tüm Avrupa ülkelerini bir araya getirecek olan Helsinki Zirve Konferansının. Avrupa'yı ilgilendiren çok yönlü ilişkilerin yeni ııfuklara doğru geliştirilmesi için bir başlangıç noktası niteliği taşıdığını» söylemiştir. Bre.inev, ay nı konuşmasmda. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansının. uluslararası. yumuşama politikasınm temel direğini oluşturdugunu da belirtmiştir. CAjanslar) Halkçı Demokratlar Associated Press Aıansının ha berinde ise. ülkenin ikinci büyük partisi Halkçı Demokratlar'm da kabineden çekilmesi olasıhğınm çok yüksek olduğu bildirilmektedir. Haberde. Halkçı Demokratlann hükümetten çekildikleri takdirde, Başbakan Vasco Gonçalves'in rüm üyeleri askerlerden olu çan yeni bir hükümet kurabilecegi belirtilmektedir. Sosyalist Parti'nin istifasından sonra Portekiz sivil hükümetinde şu üç partinin Bakanlan bulunmaktadır: Halkçı Demokratlar. Komünist Parti ve bu partinin yan kuruluşu olan Portekiz Demokratık Hareketi. Her partiden iki Bakanın btılundugu Portekiz Hükümetinde, Komünistler pratikte dört Bakanla temsil edilmış olmaktadırlar. V EF AT Baromuzun 464S sıcil ssyısında kayıtlı meslekdaşımız AVUKAT VEFATLAR Kıyımtll kocıür it duıkııtlırto «nuresekkil ccnaze nerısıaı * » * mız. bir tcltfınü tmmıtttt. Ga;;te ilânı ve umun m»iKİIt iCi" >yn bir icret llınma;, ct*İTt ıslfrmı ısletmemu deruhtt eMf, jcı gonlerini2i pjylisınz. CELÂLETTİN ALPASLAN vefat etmiştir. Muhterem meslekdaşımızın naaşı 16.7.1975 çarşamba günü öğle namazını müteakip Şişli Camiinden alınarak ebedi istirahatgâhına tevdi edüecektir. Üstadımıza Tanndan rahmet, kederli ailesine ve meslekdaşlanmıza başsağlıgı dileriz. İSTANBÜL B.VROSÜ BAŞKANUGl Angola'daki son çarpışmalarda en az 2500 kişinin öldüğü bildiriliyor LlZBON Angola'da, iktıdarı ele geçirmeye çalışan rakıp kurtuluş kuvvetlen arasmda günlerdır devam eden çarpışmalar sırasında en az 2500 kişinin öldüğü ve yalnızca son üç gün içınde, 301) kişinin kurşuna dızildigi haber verilmektedir. Portekiz hükümeti, olayların çığrından çıkması üzerine Angola' daki Portekizlilerin tahliyesi için olağanüsrü bir «Boşaltma planını» uygulamaya başlamıştır. Portekiz Hava Yollan, Isviçre' nın Swıssair fırmasmdan on DC 10 jet yolcu uçağı kiralamıştır Aııgola'nın başkenti Luandada ise, binlerce Portekiz vatandaşının. ülkeden ayrılabilmek için sefer yapan gemılere hücum ettiğı bıldirilmiştir. Kasım ayında bağımsızhğına Tel.: 47 20 06 İSLAM aHAZE IŞLERİ NOT : Bütün ınııırMİclcr isletmeyt ait ılııuk tıtrt yıırt ıci. yur dısı. Tort «ıjııııfan ytnia ctnın nıkll y»pılır. Gunun her u.'ınM tmrıniidcdr. Olaysız geçti Öte yandan muhafazakâr ve ka tolik çevrelerin, katolik kilisesı'ne ait Rönesans adlı radyo istasyonunun devletleştirilmesini protesto amacıyla düzenledıkleri gös teriler olaysız geçmiştir. Portekiz'de olaylar Yüksek Dev rim Konseyi'nin Sosyalist Partiye ait Republica gazetesimn yönetimi ni işçilere devretmesiyie başlamış tı. Bu karar üzerine Sosyalist Par ti sivil hükümetteki iki Bakanıru geri cekmişti. (üış Haberler Servisi) • PORTEKİZ HÜKÜMETİ OLAYLARIN ÇIĞRINDAN ÇIKMASI ÜZERİNE ANGOLA'DAKİ PORTEKİZLİLERİN TAHLİYESİ İÇİN OLAĞANÜSTÜ BİR «BOŞALTMA PLANI» UYGULAMAYA BAŞLADI. ka\oışacak olan Angola'da, yerli halktan binlerce kişinin açlıktan kıvrandığı, Luanda'nın dış semtlerinde, cesetlerin üst üste yıgıldıgı ve salgın tehlikesının baş gosterdigi öğrenilmiştir. Çarpışmalar, meıkezi Zaire'de bulunan Angola Ciusal Kunuluş Cephesi kuv\'etleriyle. Marksist eğilimlı Angola Haik Kurtuluş Hareketi silâhlı birlikleri arasınaa cereyan etmektedir. Ulusal Kurtuluş Cephesi'nin, | Kuzey'den inen 17.000 iaşilik bir ' takviye kuvveti ile güçlendigi bü j dirilmıştir. j Ulusal Kurtuluş Cephesi, marlc j sistlerin Angola'da bir Halk Cum I huriyeti kurmak istediklerini ile | ri sümıüş ve buniaruı, sosyalist emperyalizmın «efendisi» olan bir ülkeden destek gördüklerini bildirmiştir. Cephe, Luanda radyosunda okunan bildirisinde, «ipleri dısandan idare edilen hainlerin» masum halkı kılıçtan geçırdıklerini, evleri yağma ettiklerıni ve kadınlar ve çocuklar dahil olmak üzere çok kimseyi diri diri j'aktıklanru bildirmiştir. (Ajanslar) (Cenajans: 1460) 5651 » • • • • • • • • • •• • » • •• • • • » • • • • • • • • • • • • • • » • >• > » • • • •• • • • < • •• • • • • • • » • • • • • • Roma'da son yılların en büyük soygununda 120 milyar lira değerinde para ve mücevher çalındı KOMA Roma'nm ünlü Appia Caddesinde bir bankanm 200 kiralık kasasım scyan hırsızlar, «on ytlın en büyük soygununu gerçekleştirmışlerdir. Basında çiKan nsberlere göre, en azından 6 mıJyaı liret (yaklaşık 120 milyon üıa) değerinde mücevher ve psra çalan ve sayılan en azından aıtı olarak saptanan hırsızlann. bankanm bodrum katina, önceki gece bir arka kapıdan girdikleri ve beraberlerinde kasa açmak için en modern aygırlan şetirdikıerı saptanraıstır. Hırsızlar, eüerindeki çok mo dem dor.atımdan yararlanarak, altı saatlik bir silre içinde 2<)(i kasayı açmış ve içlerinde ne varsa bosaltmışlardır. Olay, bankada görevli bir gece bekçisi tarafmdan ancak sabana kar$ı farkedılmıs ve alârm verıl Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığından Asagıda açıklanan sayıda Doçent, Uzman Asistan ve thusas ögrendsl alınacaktır. !»• tekhlerın en geç 22.7.1976 günü mesal saatı bltürüne kadaı Uekarüıgımıza tnüracaatlan nca olunur. KÜRSONtN ADI Çocuk Cerrahisl îç Hastalıklan Nörolojı Anestezioloji ve Reanfmasyon Biokimya Patolojl Anatoml Ürolojl Plastik ve Rekonstrükta Cerrahl Kulak • Bunın Bogaz Röntgen ve Radyoterapi Kadın Hast. ve Dogum ürtopedl ve Travmatoloji Nörolojı Göz Hastalıklan Dermatolojl Biokimya îç Hastaltklan Anestezioloji ve Reanlmasyon Genel Cerrahl Çocuk Hastalüclan Nöro5irur.H fsıkivatri Patoloiı Rıstoion r'armakolo)! ÜTVVAN1 ' ADEDt Doçent İç Hast. uzmaru oımaK şam ne Nörolojl uzmanı olmals şartı tle Anesteziolo)i ve Reanimasyon uzmanı ohnalt şartı üe Fıokimya uzmanı veya Ph. D. olmak sam Tıp Falt. meztmu (Uzman Asistan) şartı Tıp Fak. mezunu olmak şarü İle tht. ögr. Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Tıp Fak. Fak. Pak. Fak. Fak. Pak. Fak. Fak. Fak. Fak. Pafc. Falt. Pak. Patt. Fak. Pak. Fak FaK. Fatc. Fak. mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu mezanu mezunu mezunu mezunu mezurnı mezunu mezunu mezunu mezunu mezunu oimaK olmak oimatc oîmak olmak olmak olmak olmak olmak olmak olmak olmafc olmak olmak olmak obnak olmak olmak olmak olmak şarö şartı sartı şartı sartı sartı şartı şarö şarü şaro çartı şartı çartı şartı şarö şarö şarö şartı şarö şarö fle t h t . Ogr. ile t b t . öftr. Ue t h t . ö g r . Ue t h t ö g r . İle t h t . ö g r . ile t n t . ö » r . 11e t h t . ö g r . fle t h t Ogr. Ue t h t . Ö8r. Ue t b t . ö g r , fle t h t . ö g r . Ue I h t . ÖSr. Ue t b t ö g r . Ue t h t ö § r . İle t h t ötr, Ue t h t . ö » r . fle tht. ÖJrr. Ue tht. öftt. Ue t h t Ofcr. üe t h t ö g r . • • • • • • ACI K A Yl P • 3 3 1 2 2 1 3 4 1 4 3 3 Bolu Paşabeyoğullarından merhum Sami Bey ve Hüsnıye Hanımm oğlu, şehıt Yüzbaşı Tahsin Beym kardeşl, merhum Necmı Belen, merhume Türkân Tugaç. merhum Nuri Belen, merhum Bedrı Belen'ın ağabeyleri, Tu gaç ve Belen ailelerinin dayı ve amcaları, merhume Nihal Belen'in eşi. Selçuk Yalçın ve Leylâ Belen'in kayınpederlen, Murat, Yasemın Pelen ve Beltas, Mehmet Işmen'in dedelen, Alp Belen ve Tülün i'alçm'ın sevgiii babaları E. GENERAL FAHRİ BELEN 15 Temmuz Salı gunü Fîakkın rahmetine Ha .ıı^nıuştur. Cenazesi 17 Temmuz Perşembe günü Teşvıkıye Camiinde kılınacak öğle nauıazmı müteakıp Aşıyan'da topıağa verüecektır. ÇOCUKLARI F15 uçakları için konan uçuş yasağı kaldırıldı • • • • • • mıstir. (•a) H'ASHİNGTON Hava Kuv • 2 »etleri, yakıt sistemlerinde bir H l ızadan şüphelenilen Flö'ler için l oır süre önce koyduğu uçuş ya KizyokJjl l ss&ını kaldırmıştır. • Mıkrobiyoloil S Hava kuvvetlen sözcüsü. 3 4 uçaktan yalnızca 3'unde ufak bir N O I : BilHln BIHm Psii Imtihanlan 25.7.1975 etlnt) saat 8'ete Çukwrova OnJversltesi rıp anza tespıt edildigini ve bunun tatcllıtesı Nımıune Hastanesmde yapılac aktır. (Basm: da derhal gıderıldiginı söylemış j • ••••••••••••••••«!••••••• •••••••••••••••••»»•»•••»••••••••••••• »4 tir. (a.a.)