Catalog

DÖRT CUMHURİYET 11 Temmuz 1975 ABDULCANBAZ RAZIYE 62 Dayırn sert ve kesın Evet, dedj Eger bu kdvde Ermış Yusuf olmasaydı ben uçardım Kayalıburun dan. Şaşınp kaldım Dayım belkı de bu şaşkınlığımdan yararlanarak kızına dondü. Hadı aruk yatalım, dedi Fakat bana oyle geldı kı, kızına, «Sen yatma. dıyor, «beni bekle • Bu bır kuruntudur dıje duşünerek, ıkısıne de ıyı gec«ler dıledım ve odama gırdım. Elınu yuzumü yıkamam ıçın onlann da odalarına çekılmelerıni beklemem gerekıyordu Odamda, duvarlardakı resimlere bakarak oyalanıyordum. «Ben buraya resun yapmaya geldım» dıye dtlşünuyordum, «Ne kadar sureceginı bilmedıgım, bellı bır zaman geçırmeye. Oysa, bakıyomm da, olayların ıçındeyım yavas yavaş. Hem de pek oyle yavas değıl. Vedıa'ya tutuldum. onunla sevıştım. Oysa buraya gehrken sevdalanacağımı aklımdan bıle geçıremeıdım. Sonra burada her şey bır bılmece olup çıktı benim ıçın. Koylulerı anlayamadım. anlamak ıçın de çabalamadım dogrusu. Ama onlar, ben hıç farkında olmadan, etkılen altına aldüar benı. Edilgen tutumum, konuk durumunda bulunmam buna yardımcı oldu. Dayım bır sorun olarak çıktı karşıma Dahası, kendınu tartmama, eleşürmeme neden oldu. Olaysız ve sorunsuz bir yerde aklımı, ruhumu dınleyecegım derken, benım o gune degm duşünmedigım bır takım sorunlarla, olaylarla karsı karşıya geldım Evet, bunlan halâ onemsız, küçük gbnıyorum, ya da 6yle görmeye çalışıyorum. En ıyısı, bütün bunları bır yana bırakınm, dedım. Dışardan gelen sesler sofranın toplandığım anlatıyordu Dayımın gırtlaktan çıkma boğuk sesını duyuyordum arada bır, ama ne dedığı anlaşılmıyordu Yavaş konuşuyordu Bır süre pencereden dışarı baktım, gecevı dolduran olaylan duşundum O sırada dışardan gelen sesler de kesılmışti. tJyumak ıstemıyordum, ama gene uzandım yatağa üstümü başımı çıkarmadan Ne tuhaf dalıvermışım o an. Düşümde Vedıa/yı göruyorum, benı elımden tutmus kaçınyor . derken uyandım. Gıysılenmi çıkarmayı duşündum. Ev ve çevresı tam bır sessizllk içındeydi. Ayaga kalktım. Pantalonumu çıkardım Işte bu sırada bahçeden bır konuşma, bellı bebrsız bır konuşma geldı kulagıma Yavaş yavaş pencereye yaklaştım Ay, balkon parmaklıgının golgesıru benım pencereme dusurduğü ıçın, kendımı gostermeden bahçeve baka bılıyordum. Fısıltı halınde bır konuşmaydı bu. Daha yaklaştım, pencerenın pervazına gızledım başımı, oradan gbrebildıfimce bahceyi taradım gbzlenmle önce bır şey goremedım. Az sonra çıçekligın yarmda evın guneje ba Yazan: Melih Cevdet ANDAY kan duvarı :1e alçak bahçe duvarı arasında dayımın sakallan oynayıverdi ay ışıgında Karşısındakı Vedıa ıdı Ama tuhaf olanı şu kl, Vedia dayıma arkasmı dönmüş, denizden yana bakıyordu ve dayun, fılım çekılırken kamera zorunluluğu ile yapıMıgı gıbı, kızın arkasmda konuşuyordu Bu durumda beni gör«mezlerdı Pencereye rahatça yaklaştım, baçımı bır az daha uzattım. Işte o zaman konuşmalar daha net gelmeye başladı kulagıma. Dayım ağlar gıbı Ne olur sovle bana, dıyordu, ne konuşrun onunla' Ne dedi sana' Benden gızleme. Yalvanyorum Vedıa, söyle, ne olur söyle' Kız bır şey demiyordu, ya da diyordu da ben duymuyordum Belki de dayımm aglamaklı sesı, Vedia"nın söyledıklerini boğuyordu. Ben soztf edılen adamın kım oldugunu merak ededurayım, dayımın bır sozü daha çarptı kulağıma. «Tanıyor muydun'» dedi O aksam, köy daha ayağa kalkmadan, biz yemekteyken kapıva gelen, dayımın para yardımı istedigıni soyledıgı kbylü müjdü bu' Dayınv Hayır kulağıma bir şey gelmedı ama çok kaldın Beni oldürmek mı ıstıyorsun'* Acımıyor musun bana' Sevmıyor musun benı hiç11 dıyordu Sonra bıraz daha yuksek sesle, Oldürurum onu, dedi O zaman Vedia'nın dayıma dogru döndüğünü gordum Fakat başını kaldırsa benı gorebilır korkusu ıle geri çekıldım ve aralannda ne geçtıgını göremedım. Vedia'nın sesi de kulagıma çarpmadı Az sonra merdıven gıcırdadı sofada ayak seslen, Vedıa nm kapanan oda kapm, asma merdivenın çekılışi, gene sofada ayak seslen, yukan katta ufak tefek gürültüler Ve yine tam sessızlik Dayım erken kalkardı. Onun uyandığını, yu kandan gelen seslerden anlardım. Odasının taban tahtaları gıcırdardı, ama bu gıcırdama daha çok sabahları olurdu. Sankı hep aynı tahta, duzenli arahklarla yaylanırdı ve salıncak sallanırken çıkan sese benzer bir ses verirdl. Kımx zaman da gum dıye bır şej dUşerdi yere. Derken bas bır sesle bir opera aryası başlardı Bunu ızleyen sessızlkte ben gene dalardım. Çok geçmez, soîadan dayımın ayak seslen gelırdı Dayımın yavaşça •Vedıa Vedıa. Uyandın mı'» dedıgını duyardım Her halde bunu Vedia'nın kapısmda s^ylerdı ve karşılık alama • yınc« bahçeve inerdi Kuyudan kova kova su çekerdı, yıkanırdı orada çırçıplak Eğer bu sırada Nine, kecilerinı otlatmak ıçin bızim bah çeve yakın geldıyse, hayvanlan bahane ederek çığhklar atardı. Arkasmdan dayımın koşusu başlardı, dort donerdi bir süre bahçede. GUrul tu ıle soluk alır, verirdı (DEVAM1 VAR) Ecevit Başbakanlık Döncmini Anlatıyor Röportaj: Altan ÖYMEN Haşhaş ekimi konusunda MSP ile aramızda tartışma çıkmadı Büleot Eoevit, dunyad» hammacde üreten geiışme halındeki ulkelenn ürünlenni degeriendırmek içın yaptıfı gırışımler, araiannd&kl birleşmeler ıçin ne düşunuyor? Geçen yü Birlesmıs Mületler hammadde konferansında zLı v6fttD6 niayiTi bu glrişınıler, TUrkiye açısindan da ilgı ç« kıcı degü mı1' Bu konuda Ecevit, şunlan aöyledı « Ne kadar surer bümıyorum. Dunyada belki geçıci olarak az gelışmış veya geiışme ha lındekı ulkeler ıçin bazı olanak lar ortaya çıkmıstır. Belkı geçıci, belki süreklı Bılemiyoruz. Buyuk olçude tanma dayanan ul kelenn bu donemi ıyı degerlendirebilmeienne bagüdır, geçjci olup, olmayacafı Bu dönemde hıç değüse bır kısım tanm urun lermın, arada ozelükle baa iıam maddelenn degeri yükselmiaür. Ama bu ıstıkrarsız bır yukselıştır, bır yıl yükseldığı, bır yıl fe* rıledıgı oluyor Pamukta göruldügü gıbı Baa ürunlerde bu etüımden yeterincf ıstıfade edüememekt» djr. Orneguı petrol Iıyatlarım dunyada yukseltme konusunda bazı ulkelenn gosterdıgı başan, ç^yda nıçm1 gosterünıebin'' Çay uretıcısı ulkeler bır araya gelerek, pekalâ bu başanyı gostersbüırler ve o raman çay ıhracatı Turkıye ıçın bır yuk oimaktan kurtulmuş olur Bunu, dilımın ucuna gelen bır oroek dıye sojluyorum Belkı mümkundur, belkı değıldır Fakat oyte btr donemden geçıyoruz, dunyada tanmsal urünlerı, ozellıkle h&mmadde olarait kııllanılan tanmsal urunleri buyıik olçuda d«ğerlendırme olanagı vardır Petrol ureten ulkeler bunu buyuk I • PETROL FÎYATLARININ DUNYADA YÜKSELTÎLMESt KONUSUNDA BAZI ÜLKELERÎN GÖSTERDÎĞÎ BAŞARI, ÖRNEĞİN ÇAYDA NlYE GÖSTERjLMESlN? n Tanmsal ürün ureten ulkeler ortak hareket etmeliler başanyla yaptılar Bu gıbi alanlarda ortaya çıkan olanaklaraan b4tun geiışme halındekı ulkelenn geregı gıbı jararlanmaları, bır araya gelerek bu olanaklan degerlendırebılmeleri gerekır Yakın zamana kadar sınaıleşnıış ulkeîerle, gen kalmış veya sınayileşme surecıne yenı gırmış ülkeler arasındakı mesafe, gıderek daralacak yerde, gıderek açı lıyor Ve bu, az gelişmış veya gelışme halindeta ulkelerı unıutsuzluga surüklüyordu Bu ulkeler .Bız bu mesafeyı ne kadar çabalasak kapatamayacagız» a\ ye duşunup umutsuzluga duşuyorlardı. Fakat bu tıpkı şuna benzıyor du Bır gemı sahılden açümaıa başlamış, gemıyi kaçıran ınsanlar yılzerek ona yetışmeye çahşı vorlar Btıtun çabelarını, enern lerını sarfetseler de, gemınn motoru oldugu ıçın, aradacı mesafe mütemadiyen açütjor Oysa ılk defa olarak yuzerek \ r <tışmeye çalışanlar da bırtakım motorlar ele geçırdtler ve gemıye yetışme olanagını buldular vey» geminin hızmı kesme olanagmı buldular O şekılde m« safeyı daraltabılecekler. Dedıfım gıbi bu donem ne ka dar surer bılmıyorum Butun pelışme halındekı ulkelenn bu cionemden, akıllıca ve bır araja gelerek, hem kafalannı bır araya getırerek, gozlemlennı bır ara>a getırerek, hem guçlennı ve olanaklannı bır araya getırerek >ararlanmalan gerekir. Ben oteden ben tanmla «tnayıi bırbınnden ajirmak gerekır düşüncesındeyim. Daha dofrusu bır tercıh konusu olarak gormemek gerekır kanısındayım Fakat bizde ekononuk anlamda aşırı sag üe aşın sol bu konuda birleşır Ikiıt de sanayıleşmek, tanmı ıhmal etmek gerektıgıne manır Son zamanda bu konuda eskısı kadar ıddıalı konuşamıyorlar Fakat ben oteden ben bu kanıda degılim Geiışme halındekı bır ulkerun tar nrrunı ıhmal ederek hızlı ve guçlü bır sınaileşme sürecme gırebilecegı inancında olmadım hıç bır zaman . ozellıkle İçınde bulu&dufumuz dönemde daha ıddiah konuşabilıyorum Ilk kez tanmsal ünınler ıçın umut kapılarının açıldıgı bu dönemde, tanmı ıhmal etmek benee ihtıhar olur Ekonomık alanda intıhar olur Bırkaç yu onceye kadar bu, bır nazarı tartısma konusu olabılseydı bile, bugün bence tartışma koniıau bıle olamaz. Tanmı kesınhkle 8anayıın sıçrama tahtası gıbı degerlendirraek rorundayız. Esasen çagımızd» tanm teknolojısi değıştığı içın, tarımın kendısı de bır çeşıt sanayı olmaŞa başladı Tanmın lcendı sorunlarma yakla şırken ızleyecegımız tutum, sanayı sorunlarına jaklaşırken ız leyecegımız tutumla sıtgıde daha az farklı olmağa başlandı Bunu bırkaç yü 6nc« grup vhna meclıste konuşurken de soy lemıstim. Şımdı «anıyorum ki bu 'Û ' sayımın doğruluğu daha çok orta ya çıkmaga oaşladı Yam Ttırkıye'de tarıma onem vermek yalnız sosyal açıdan degıl, ekonomık açıdan ve sınaıleşme açısından da bence zorunludur» Haşhaş pkiminfn basoygnlayıcılari. otan MSPTJ, StJAJt B^kanı Be Ticaret Bakamndan da bir lttraı gelmedl gonişme teklıf eden hUkümet, New York'taki Turan Güneş Kıssmger gorüşmesınden sonra bu yoldakı hazırlıklarını llerletmış ve nıhayet 1 temmuz'da 6 ılde haşhaş ekımı yasagını resmen kaldırmıştır. Ecevit, haşhaş konusunda MSP ile arasında bır anlaşmazlık olmadıgım soyluyor « Haşhaş meselesı aramızda bır tartışma konusu olmadı tkı partı de haşhaş ekımı ıznı venlmesınde başmdan ben birleşıyoıdu. Bunun tekmk aynnülan oldu. Ve bu aynntılar üzerınde bır takım önemsız tartışmalar ol duysa, bu da kanatlar arasında defıl, her kanattan bakanların duşuncesını behrtmesı şekhnde oldu Temel ılke üzeruıde ıkı par tmin de hiçbir tereddutü yoktu. Aramızda mesele olmadı. Sonradan da mı olmadı' Hayır, sonradan da olmadı însanı açıdan dunyaya guven \e ncı tedbırler soz konusu oldugu zaman da bır mesele olmadı. Esasen o önerdığim tedbirlerin başuygulayıcılan MSP'lı Gıda ve Tanm Bakanı ile Tıcaret Bakanı olacaktı. Onlardan da bır itıras gelmedı. Yanı haşhaş konusu htfkumet ıçınde herhangı bır sorun halıne gelmedı ötekı partılerın bazılanndan tepkı geldl DiŞi BOND O1ANLABA COK. ÛZÜLDUM, OLOUKC OLMALI SENİ O ÛÇ. AOOAAA SİD J>J SALDlBMAN DOS(İUSU ÇOK. MUT14IŞ BiB SE.yDI.PZ HİCBıB Q BU Û&B <TOBİJSUJ OtUVOC Ecev t Hukümetmın karulusun dan hemen sonra ele aldıgı konulardan bırı haşhaş ekımıne ızın venlmesıdir. Koalisyon protokolunda \e hukümet programm da da yer alan bu karar, 15 şubat 1974 günü Devlet Bakanı ve CHP Genel Sekretcn Orhan Eyiıb oğlu tarafından daha da kesın bır bıçimde üân edılmıştır. 16 şubatta Amerıka Bırleşık Devletlerıne haşhaş konusunda YARIN: Haşhaş konusunda AP ile MHP'nin tuturau AMİ BIR OK1U OLDURE OAGDAŞ YAYINLARI I OAGO*S 1 YAVINURI GARTH SAMA BİB ONERJM TINAPOLLOVU O SAT1NAUO1M Çağdaş yayınlarmm yeni kitabı ÇIKTI Jst. Üni. Dişhekirnliği Fakültesî Dekanhğından Ftkultemırde faallyete geçen FedodonM PoliklıniJİ Ue Prof Dr Pertev Ara Polıklinligine Isım verilmesi nedeniyle 15 7 1975 Salı gıiml saat 9 30'da Pakultemızde bır toren duzenlenmıştır BUtun meslektaşlarınuzın bu torene onuı verıaelennl rıca ederım Adres: tst. DtşbeUmliri Fakfiltesi ÇAP* Dekan >f Prof. Dr. Gs»nfer Zembllcl (Basın: 19194) 55133 Çarşamba Belediyesi Başkanlığmdan Bir Neslin Dramı Yazah: Hüsamettin Tuğaç Fedakâr bır aydın subayın K»tU»s cephçsınde 19iSte Çarlık Rusyssma tutsak Oİuşu Sarıkamıs ta Enver fas» nm durumu Sıbırys da çok dikkste deger gozlemler Orta Atya ya k»çıs orada Turklerin durumu ve tırt»«kl>lrt»n kurtulma ••rfiv«nl Vıkın tarıhlmtee ı*ık tut«n bır M « . ÎLÂN 1 Şiseleme su şisesi ıçin 10 ton Alımünvum Folyo sise kapağı şerıdi 2490 sayıh kanunun 31'ıncı maddesı gereğince kapah zarf eksiltme uaulu ıle safın alınacaktır. 2 Muhammen bedel 510 000 00 lira olup, rauvakkat terainat 23 790 00 liradır. 3 thalesi 5 Agustos 1975 Salı gunü saat 15'd« Belediye Encümeninde yapüacaktır 4 Şışe kapağı şentlen KOVAÇ tipi makınalarda kullamlacaktır. 5 Ihaleye esas olacak şartnamesl her gün saatleri içınde Beledlye Muhasebesmda gbrülebılır. mwal DÜZELTME Tekcl Genel IMüdurluğünden 10 7 1975 tarıhlı Cumhuriyet gazeteslnin ıkıncı savfasında yayınlanan Mudurlüğümüze aıt Uanın 1. maadesınde keşJ btdeü 1583 160.27 TL. olacakken bır rakam fazla yazılrmşOr. Duzeltıra. (Cuaiuurıyet,. 5523» 6 Teslım alma suresi kesin ıhale tarihinden lübaren başlamak uzere bır yıl devam edecefctır, ödemeler ayUk surelerde teslımı müte&kıp yapılacaktır. Kapalı îarflann ıhale saatinden enar bir saat «wel Encumen Başkanhğına verllrnesi şarttır. Postada vaki gecıtmfiler ve telgraila yapılan müracaatlar dıkkate alınmaz, üân olunur. (Basın. 19175) 5514 lgtcme adrcsî: ÇAĞDAŞ YAYINLARI Cağaloğlu Halkevi.Sok, no: 3941 İsunbul <ı •• ••