02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ÎKT CUMHURÎYET 6 Nlsan 1975 Her Yerdeki Kadın Köylerimize gidiniz. ekim, dikirn, hasat zamanında tarlalara uğrayıruz: Kadının, erkeklerin yaptığı aynı ağır isleri hatta daha fazlasını yaptığını görürsünüz. Çift sürmek, tohum ekmek. üriinii biçmek, sapian ayınp çuvallara doldurarak tasımak, ormandan kuru odun yüklenip getirmek v.b. yanında. erkeklerin yapamadığı ve hiç bır ?aman yapamayacağı bır iş: Tarlada do*unn<ik rorunda kalınca, yavrusunıın göbeğini iki sivri taşla kesip OP.U sırtiadığı gibi evine getirmek... Fabrikalanmıza gidiniz: Kadınlann. erke'der tarafından vapılan butun ışlerı yaptığına tanık olursunuz. Katta Batıda. saat veya elektronık araçlar yapan fabrikalarda. çok dikkat gerektiren ince işleri, öncelikle kadınlara verirler. Kadjı işçi, aranan, yeglenen i.£idir Batı'da. Bizim bir kısım fabrikalanrruzda da öyle. Devlet dairelerine gidiniz: Kadın miidür. uzman. danışman, tapu tıcil muhdfızı. müfettiş. «ekreter. ha.ta kimi zsman kadın bakan ıle karşılaşırs.nız. B'inlardan bir kısmı makammı kendisine sindırener'ıî; jcin. bir asagılık komplek«i ıçinde sizi nezaketsiz bir davra.ıısla karşılasa bile, çoğu kendine düsen görevı buyük bir dikkaUe ve incelikle. kımi zaman erkek görevlilerden daha çabak, yerine getirir. Mecınua aynlırsınız. Mahkemelerimıze gidiniz: İlk derereli yarşrt yerlennden en üst yargı mercılerir.e kadar hpr yerde üstjn yetenekli kadın yargıçianmızın. başkâtip ve zabıt kâtıplerimizin kadın avıücatlarımızın. erkek hukukçularm yaptığı bütün islerl eksiksiz olarak yerine getirdıklerıni görüp sevınirsiniz. Bankalanmıza gidiniz: Müdür, şef, şef yardımcısı ve görevi mcrrcur olarak erkekten çok kadına rastlarsınız oralarda... Posta merkezlerımizde de öyle. Ve bu kurumlar tıkır tıkır işler. Üniversitelerimize gidiniz Bır çok kadın öğretim üyesinin kendi bilim dallannda erkeklerden hıç de geri olmadığını. hatta kimi zamaa daha üstün değerde bilimsel çalışmalar ve bilimsel yapıtlar meydana koyduğunu görürsünüz. Her dereceli okullarımızda, kadın öğretmenlerin yeri erkeklerden geri değil, hele ılkokullarda belki de ılendır. Hastanelennıizde, kadın hekimlerimizin her alanda yerine getirdikleri türlü görevler, çok geniş ve önemli bir yer tutar. Hele «hemşire»lüc sadece kadınlara özgüdür; tıpkı uçaklanmızdaki «hostes»lik gibı. Hele güzel sanatlar alanında, tiyatro ve smemada; kadın, her yönden ileri ve saygın yeriııi almıştır artık. Demek ki bu saydığım ve belki daha da natırlayamadığım yerıerde erkek vatandaslarca ya OLAYLAR VE GÖRÜŞLER İkinci Sınıf Vatandas: Kadın Hıfzı Veldet VELİDEDEOĞLU pılan bütün işler, ksâın vatandaşlarca da en ıyi ve ozenlı bıçimde başarılmaktadır. Yalnız bir noktaya dikkati çekmek ısterim: En başta ele aldığım köy kadını, aynı işleri yüz yıllardan beri gördüğü halde, ondan sonra saydıgım işler, Cumhuriyet döneminde »elişmış ve Türk kadmının zekâsı. bu alanîarriaki sınavı büyuk bir başan ile geçerek, erkekleıle aynı düzeyde olabileceğinı kanıtlamıştır. lu şularla. sürme. krem ve pudralarla «Efendi» sinın vuslâtına hftzırlanan turfanda bir zevk aracı olduğu halde. Divan siirinde. uifruna canlar leda edilen erısılm;z bır yaratık olarak sernir çözlerimizın önüne. Batı'da Fransız devrimind'en sonra gelifen ve vönetimde egemen olan burjuva topiumu, başlangıçta soylu feodallerle elbirliği yaptığı kiliseye karşı ç.ktıgı halde. daha sonra, kendi ekonomik söraürüsüne yardımcı oian aynı kilise ile üstü kapalı bir orta.<hk kurdu. Bir tek peygaraber çıkarmayan butun dinler gibı. hıristiyanhk da kadını, birçok haklar yöründen, erkekten aşağı tuttuğu için, burjuva toplumunda da kadın hıristiyanhğın başlangıcmdan ben olduğu gibi her dönemde «ikinci sınıf insan» olmağa alıştınldı ve kafa5i yuzyıllar boyunca böyle yıkandı. Isviçre kadınhğından szımsanamayacak bir bölümün, kariının siyasal haklanna karşı çıkmasının nerieni şimdi anlaşıhyor, değil mi? nın neıîeninl, yalnız gelenek ve gSrenek ve din kurallarına bağlamak, çok ekîik ve yetersız bir açıklama olurdu. Bütün bunların yanında, erkeğın bencilliği gibı psiknlojik. çocuk doğurma görevinin doğa tarafırvrlan kadına yüklenmesi gibi bivolojik. kadının ma)l yönrien erkeğe bağh olması gibi ekonomik nedenler rie var. Nıtekım bu nedenlerin yarattığı engellerin hepsini asarak «Bırincı sınıf vatandasl'.k» payesine yük^elen örneğin Brigitte Bardot gibi kadinlar da gorüldü. yirnıinri yüz yılın burjuva toplumîarında. Şunu herren ekleyeyim ki. sosvalıst tophımlarda bütün kadınlann birinci smıf vatantîaşlık diploması aldığı ileri sürülem°7 anıa, oralarda ekonomik basımi'lık enselının ajılması yoluna gidildiği bir gerçektir 1975 yılı. dünva kadın yılı ımış Bız Türkler geldik mi acaba bu vı!a? Bana ö\le selıyor ki. kadınerkek eşitlişi tartı«ma=ı. saclarını U7atmağa baslavan e'kekîerjn cocuk rlogura^ağı gün eeünceve dek sürecektir vervÜ7Ünde! Yalnız kadının çoeuk doğurma ypienecine sahip olmaşı. bence onun birircı sınıf vatandas olma^ına ensel değil 'ersıne, ba<:h bn<='.na bir neden «tavılmalıdır. efer derin ritı«u YA HAFIZ!. Samim Kocagözden aşağıdhki mektubu aldım: S,ı\ ın llhan Selçuk. Bugün pazar. Dün gcce pek iyi uyuyamadiTi. Radyo, tf.cvızyondaki habeıler iyıce akhmı kaııştırdı. Gazete Kit>r okuyaj"im diye odama çekildım. Aklım fı'f.m hükümet aolabındaydı. Bir yandan da okuyordum. Her şun olduğu ?•'.,) sizin Pencere'yı de okudum. Kadınîarla Nas'l Kor.usnıalı. başlıklı fıkı ^nızı okutium. Bu sabsh yazı nıasams otuıdıifumda. pazar günleri de çalısuım ne ."ppacasımı, re edeceğimi bilemedmı. Hep tedirgınhk. karı~ık düîünceler Gece okuciusum fıkranızın içınrieki h:r fıkraya zihnim takıl^ı: Sizc bir merhsha' dem?k icimden geldı. Ffen<i;m. 29 M.rt tdr.hlı fıkranızd^: .Timıırleıık. tranı di/e setirıliği süıılerric. liafızı Sira7İ'vi cajjırtmış. Baknıış ki. eski piiskü giysiler iciııde hir şiöstprişsiz jaratık. karşısındr. f\ pence Hivan dımı><>r Merakla sonıuış. Sevgiliııin yanağıııdaki bir beıı'e Siıaz'ı bağışla>an adanı scııin eibi vok*>tı1un hiri mi? Hafi7ı Sirazi: Sultanını. ricnıiş. viiıeğiıııi?in (onıeıtliii. sonlüımi7İin gnniliin. elimizin avıklıeı \üzundeu hö> le .vıık>ıılldştık» d... e bu fıkra anlatıvorsunuz. Yanlı^! Fıkrnnın a?lını ben ?ıze anlatîivım: Bendeni?. lW4l)'larda Edebivat Fakültesinde ögrencivkenı. /.aman da nasıl seçıvor! Havyam Be\ adlı İraniı bır doktora öörencıs) arkadasımı? vardı. Sözü edilen fıkrayı bize şöyle anbttı Timurlenk butun As.vayı kır>p gecirdikten sonra fran ı rfa ordulan ıle iumdüz eder. Sıraz'a gelir. Her gırdlâl büvük kerıtte. ilk ışı o kentln o ıılkerin bilsınİPrını. «lirieriri to(jin\ıu riivan knrııp «r.nbef etmektir. Şiraz'da da ÖJIP yapmış. Huzuruna bilgınlen. şalrlerı davet etmış Bilim v» sanat Kniiiıları ele aüntp »artı«ılırken. kar=ı«ında oturan Hafızı Şırazi'ye cö/ü ili?mış Hemen ünlü sairın. ün'ü bır aa^elının bir brvıtıni ansımış. Hafız, şövle dlyormu «Ger an türki Şlrazi bedest daret riili mara / Be hall hindive? bahsem Semerkandı Buhaıara'» (Çevırisi: Eâer o S'.razh güzel. birim gönlümüzü bövleslne clının altmda tutar^a / üntın hır siyah benirıe Semerkönd l. Puhara yı baâısladık aı'tı ) Turk sözcüsü. klasık Fars eriebıvatında eüzel anlamıı rta kullanılır İste Tımurlenk bu surı ar.sıvınca, «Va Hafz, bız, bır ülkeyi, bir kenti almak ıçln ounca kan (föküvoru?. olüyoruz. Sen «evgıllnın bir «iyah bervine. Semerkınj'ı. Buhara'yı bacısladın eıtti Bu nasıl bır !??• dıve şaıre fakılmi": Hafi7. şövle bır önfıne bakmış. snnra. «Ev Sultanım.» demı«, «Bır ^enin haline bir de benlm halime bak' Ben. baî'islava baâi'lava hıı hTİlerp dü?tum!> Fıkra bu. Dahası var: O zamanlar bu fıkrayı İran'lı arkadaşımızdan riinleyince t>ek be?enmis. Arapça. Farsca hocamız Alman Prof. H. Ritter'e de bir seminerde anlatmıştık. Büirsir.iz. Almanlar bilimsel gerçeklere pek duşkündür: Hora. «(Fıkra. eüzel. cok giize) ama ne vazık ki doğru olama?: Timurlenk Şiraz'a 1398 yılında geldi: Hafiîi 5ıra7i 1395 vılında vefat etti. .» dedı. Bütün keyfımınn Şu hükümet kurulusu haberlermi bekledi'imiz kulagınıız radyoda saatlerde dedikcdu edeceğimize. dertlenec«ğımize Hayyarn Beyden dınledığ'.mız Hatızı Şırazı i!e ügili bir fıkrayı daha anlatayım: Zamarıın îraniı seçkinleri oturmuş sohbet ediyorlarmış. tçlerınden biri. manzıım olarak dtlşüncesinl şöyle söylemis: «Der şiir siten peyamberanet / Herçi lâ rjeni badi / Evsafı kasidei gazelra / Fırdevsiyü Enverivü Sadi!» îçlerinden biri kızmış «Ya Hafız?» diye sormuş. Berikı karşılık vermış: «Begüzarki an Hüdai şıirest!» Çevirisi fŞiirde, her ne kadar pevgamberden sonra başka bir peygamber gelmeyecekse de. üç peygambpr vardır: sırasiyle Evsafta Pirdevsı. kasıdede Enven. gazelde de Sadi. Bu sözleri edene çıkışan. «Ya Hafız? Hafız'ı unuttun?» diyene de verdigi karşılık: «Geç canım o Hafızşilrın Aüahı'dır...» olmus.» • Sayın Samim Kocagöztln sertmli ve öğretici mektubunu okuduktan sonra merak edıp birkaç ansıklopedi açtım. Hafızın dogum ve ölüm tarihleri için değişık rakamlar veriliyor. Bilmdigi gibı o çaglara detgin tarihsel olayların. dogum ve ölümlerın yıllan kesinlikle saptanamıyor. Buna rağmen Larousse du XX'e Siecle, Timurlenk'in Şiraz'a 1387'de geldiğinı yazıyor; yani bilüne düçkün Alman Prof. Ritter'in dedigl gibi 1398"de değil .. Bilmem ki bu konuda kime inanalım? En iyisl geçmişın derinliklerinden kendımizi alalım, bizim Cepheciler ne manfet çevirecekl?r. gözlerimızı o vnr» cevirelim Başka Alanlarda Şundi biraz da başka alanlara göz atalım: Türk kadını 1930lardan beri hukuksal olarak IM> lıtika alanına gtrmişse de, bu alanda eyİPmli bir başarı kazansmEdı. Kısa demokrasi tarihimizde '•astlanan birkaç kadın bakan, 'biri hariçi ya da milletvekili, göstermelik olmaktan ıleri gidemedi. Bu niçin böyle? Kadının «politik zekâsı» yuknrıda sıraiadjğım alanlara oranls. daha mı eksik? Hayır. Eksiklik şöyle dursun, belki de fazla bıle. O halde? O halde, Türk dfmokrasisinın bugünkü asatnasmda eylemll politika savaşımına (mücadelesıne) atılrnak yalnız kadın için değıl, erkek için de çok güç bir iştır de ondan. Bu nedenle tsriçre'de bile kadınlara seçme ve seçilme hakkı o da halk oyuna başvurma yoluyle ancak iki yıl önce tanındı. Ve garibl şu ki, kadına sıyasal haklann tanınmasına karşı çıkanlann büyük çoğunluğu kadınlardı. Bunun nedenini küçıik burjuva toplumunın kökeninde aramak gerekir. Ortaçağ soylular toplumunda bekâret kerneri ile kuşatılan kadın, şatolann loş salonlannda gergef işleyerek, çovalyesinln savaştan donmesinı bekleyen; onun aşkı uğruna düellolarda canlar feda edilen romantik ve yan kutsal bir yaratık durumunda idi. Aynı çağlann Müslüman toplumlarının padişah veya vezir saraylanndaki harernlerde bulunan kadinlar da, bin türlü güzel koku Gelelim Günümüze tbadet verlerimucfp Kadın. valnız ikinci sınıf vatandas değil, «ikinci sınjf insan»dır Diyanet İşleri Baskanlığı değerü meslektasım Prof. Dr. llhan Arsel'in bir yazısına geçen yıl tutucu gazetelerdf verdiğı cevapta görüldüâj pibi istedi.Şı kador «tslâmlıâm kadına bugünkü toplumda en vuksek yer) verriiSinı» soyleyedursun, bütün dinlerde olduğu ffibi, îsîâm dinınin temel kurallannda <fa, hadi^lerınde ve yorumlarında da kadm »ikinci sınıf in«n» olmaktan öteve gıdememiştir Yapılacak reformlarla bu kısır dongüden çıkılatak yerde, fimdi Kuı an kurslarında, doku? \ aşında başlarına örtü takılan Türk kızlann'n beyinleri, «ikinci sınıf vatandaşhk» =abunu ile durmadan vıkanmaktadır Bu sabun aynı zamanda «Milli Cephe» sabunudur. Açıkça pöylemiyorlar ama, bunlara göre 55 yıl önce büyük Türk ulusunun önüne düşerek cetin savaşlar sonunda düsmanı Türk vatanmdan kovan Atatürk ?ercekleştirdigı devrimlerle Turk anasına. Türk kadınına, bırinci sınıf vatandaşlık yolunu açtığı için «gayri mlll! cephe»dendir ve bu efendiler «milli cephe» den. «Ne günlere kaldık?. diyesi geliyor insanın\ Atatürk devriralerıne en çok sahip çıkm» sı gereken vatandaşlarımız şımdi «ikinci sırıf» gayılan kadın vatandaşlarımız olmalıdır Eşitsizlîğin Nedenleri Gjvenlık kurumlarımıza gidersek, askerlikte kadının yerini hemer» hemen boç buluruz. Pjliste aldığı yer pek dar bir bölgeye özgüdur. Kadın, geleneğimizde de birtakım atasbzleri ve özdeyişlerle, küçük yaşmdan başlayarak, erkek karşısında «ikinci smıf insanlık» kimliği dogrultusunda eğitilmiçtir. Örneğin «Er gör, erine ısın Ev jör, evine ısın Dert gör, derdine ısın» biçiminde verilen öğüdün amacı, kadına bir tür tevekkül, baş eğme, katlanma aşılanması amacından başka ne olabilir? Kadının yalnız bizde değil, hemen bütün dunyada ülkelere göre değişen derece farkı iie ikinci sınıf vatandas durumunda olması HER GÜN BİR ÖLÜ OKTAY AKBAL Evct Hayır H er gün bir ölu... Son günlerin acı bilânçosu budur. Yurdun orasında burasında kanlı olaylar birbırıni izlemektedir. GizUaçık birtakım örgütler var. bunlar sırtlarıı.ı birtakım siyasal partilere, liderlere dayadıklarma inanraiçlar. Meydanı boş bulduklanm sanmışlar. Yol kenannda otobüs bekleyen bir öğretmeni bıçaklıyorlar, yurtiarı basıp kendileri gibi duşünmeyen öğrencileri d"övuyorlar, yol kesıp devrimci gençlerin kafalarım parçalıyorlar. Açıyoruz her ?abah gazeteleri, bu çeşit kanlı olayları buluyoruz hemen. Nedense sor» günlerde hızlandıkça hızlandı bu yol kesmeler, adara vurmalar... Bir yüreklenme var saldırganlarda. «Gün bizım günümüz» dıye bağıranlar hep böyieleri... Hem bir tek suçlu da yok ortada yasaların mahkum ettiği! Bunc« cinayet var, ama suçlular yok ortada. «Kim vurduya gitmek» son zamanlarda egemendir. Snnki ortada ne hükümet var, ne yasa izleyecileri, uygulayıcılan... Pir orman yasası sürüp gitmekte! Herkes kendini korumak zoruncîa! Bileğin güçlüyse, cebinde süâh varsa, evinin kapıları sağlamşa... Yoksa yandın gitti! Ölenler de öldürenler de çoğunlukla genç insanlar... Sağcı olsun, solcu olsun, hepsi bizim çocuklarımız. Çoğunlukla yoksul toplum katlarından yetlşmiş gençler. Birbirlerini düşman bellemişler, daha doğrusu birtakım politikacılar duşman diye belletmişler! «Onları ortadan kaldırmalıyız> inancı içindeler, körukörüne bır bağnazlıkla!.. Şimdilik saldıranlar kendilerin.i «müliyetçı» cTiye ananlar. öldürülenler jse çoğunlukla «solcu» sayılan!ar. Sağcı basına göre solcu gençleri yine solcular öldürmekte. suçu sağcılara atmaya kalkışmaktadırlar! Bakın iş nerelere gidiyor, hangi çıkmazlara, sağduyudan, gerçekük çizgisinden nasıl uzaklara sapıyor... Niye açıkça yazmamah? Eğitilmiş sağcı birlikler serbestce at ojTiattyor ortalıkta. Demeçler veriyor bu örgütierin liderleri. Sağcı basında «rolcuları ezmek. kampanyası en ateşli biçimde sürdürülüyor. Hedef gosteıenler var. «İşte saldıracağınız yerler, kişiler, dernekler» diye yazılar yazılıyor. Geçen gün bir gazetede bir zamanlar Eayar'lı Menderesii DP'nin en azılı düşmanı olan, hattâ Yassıada'ya gidip DP liderleri için en ağır suçlandırmaları yapan, her gün radyolarda DP yöneticilerine saldıran bir yazarm bu yazar şimdi Bayar'ın buyruğuyla kurulan MC'nin baş şakşakçısıdır sağcı saldırı birliklerine, sağcı ortaklık üyelerine «temizlenecek> yerleri biver • hedef» olarak gösteren yazısını ibretleokudurn. Bu baya göre. TRT, Eğitim Bakanlığı, birçok Bakanlıklar komünistlerle doludur. hepsinin tepeden tırnağa kadar arınması gcreklidir. «Komünizmi ezmek» bir kutsal görevdir. Kendileri gibi duşünmeyen herkes komünisttir. Bir takım yerler komünistlerin elindedir. saldırı birlikleri o yerlere. o kişilere yöneltilmelidır. En kanlı olaylara girişmeye itilmelidir kandırılmış, aldatılmış bir takım gençler... bizimle uçun!.. bizi destekleyin! Bize şans tanıyın, bizi güçlendirin ki, sizlere daha iyi hîzmet ecSelim, gMIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIinilllllll'M'IMIIIHinilinillllllMliniHlMUIIIIIMMIIIIIIIlllllllllllllllllllllllllllllllllllllll^ TÜRK HAVA YOLLARI İŞ ve TURÎSTİK SEYAHATLERİNİZDE YURT OIŞI HASTANE VE OOKTOR RANDEVULARI GİBİ HİZMETUERİN SAĞ LAN MASIN DA TÜM ÖRGÜTLERİ İLE HİZMETİNİZDEOİR. ( TEŞEKKÜR ( ^ = | 23 mart 1975 günü aramızdan sessizce ayrüarak sonsuza intikal eden değerli varlığımız; YÜKSEK ZÎRAAT MÜHENDjSt = = % | 1 = TevfikTARMAN'ın | hastalığıaın en önemli döneminde, bilguine dostluk ve yardımseverlik duygularını da katarak içtenlikle ügilenen; SAYIN PROF. DR. H 1 | § Hıfzı ÖZCAN'a son anlannda basında bulunarak bizleri yalnız buakmavan; SAYIN DR. Evet, her gün ölenler, yaralanlar var saldırganlarm elıyle... Hıç biri yakalanmıyor, yakalansa da suçlu çıkmıyor. Böyle kanlı olayları' hazırlayanlar, yüreklendirenler, övenler suçluları koruyanlar, meydana çıkarılmıyor. MC hükümetinin Iç İşieri Bakanı, Adalet Bakanı. Başbakanı böyle olayların çirkinliğini belirten tek bir söz bile söylemiyor. Varsa yoksa, «komünistler ezılmeli. solcular alt edılmeli. yaşasın milliyetçilik»... Kim nıilliyetçi? Orası da belli değıl. Ülkeyi düşman cephelere ayıran bu çeşit kanlı olayları önlememek, durdurmamak rrudır «milliyetçilik?» Bütün bunlar. şu anda iktidarda bulunan politikacıiarın sırtına yüklenen bir takırn sorumluluklardır. Günü gelir toplum hesap sorar kanlı olaylara seyirci kalanlara, ses çıkarmadan böyle çirkin işleri izleyenlere... Ecevit'ın yedi aylık iktıdarında bir tek genç öldürülmedı. Ne sagdar., ne soidan... Bunun bır nedeni olmalı? Ama Demirel hükümeti daha güvenoyu almadan bakın kaç genç öldürüldü. kaç yurttaş bıçaklandı, dövüldü? Hesap ortadadır. açıktır. Bütün bunların bir aniamı vardır elbet. Halk yığınları gorüyor. duyuyor bu aniamı . Sizin olan, sizden olan Türk Hava Yollan nı tercih ediniz. Tasarruf edilecek döviz gene sizin, gene memleketin yararına olacaktır. Neclân ULUSEL'e telefon, teigral ve zıyaretleriyle dujgulaıınıızı paylaşan Tanm Bakanlığı kurulıışltnna, banka, demek, akraba, dost ve tüm arkadaşlanmıza en derın minnst ve teşekkürlerimizi sunarız. ( f = = = | AiLESi | ^llllillllllllllllllllllllllllllfllllllllllMlllllllllllllltlllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllinillllll^ (Cumhuriyet: 2618) | H = TRŞKKKt'R 27 '3 '1975 gunü aramı/rian ebeaıven ayrılan kıymetli Varlısn'iz I Ş = I E 1 5 1 | | haMdlığı »uresınce tüm güı,lerı İie vardımcı olan Hacettepe Hatdnesl duktorlbrı ve personellne. cenaze törenine ve acımlza katılan, çelenk, telgraf gonderen akraba ve üostlarımi/d teçekkur eüeru Eşı VKHBİ MLTLU ve çocııkları fcRCAN, ERHAN ZCHRA MUTLU'nun ( = ş = Ş | | Rahmetü Hâkım Nimet Beyle Melek Hanımın kızı, Yüzbaşı Mahmut Nedim Beyin eşı, Rukiye Asral'ın annesı, Suat Asral'ın kaymannesi. Erton, Bedız, Günel, Gunşin ve Kuthanın anneanneşi. Nacive Sadık, Bifat, Hayriye. Seyfettin. Hayrettin ve sehit Halilın icardeşı, Gürlersan ve Oralbi'Ierin teyzelerı. Alkan. Ünlusoy, Yıldıran aılelerınin halaları OLÜM ACI BİR KAY1P Değerli varlığımız ve büyüğümüz. RÜVEYDK DOĞRUÖZ J nisan 1975 perşembe sabahı tonsuzluk evrenıne göçmuştur. Cenaze=i 6 nisan 1975 pazar günü öğle namazından sunra Erenköy İstasyon Camıinden Sahrayıcedit kabnstar.ına kaldınlacaktır. ASRAL AİLELERİ (Cumhuriyet 2626) Nerses MAFYAN'n,, Kısa bir hastallğı müteakıp vefatmi nerin tees^ürle bildırırleı. Cenaze merasimi (yarın) Pazartesi 7 Nisan 1975 günü saat 13.00'de Kadıköv Surp Takavor Ermenı Kiliseslnde icra olunacaktır. Eşi: ZEPCR MAF7AM Evlâtlan: LEVON ve GARO MAFYAN Kardeşi ve Gelini, Bay ve Bayan HIRAYIR MAFTAN Cenaze Servisi işleri: Nnbar Şabcıyan Tel: 44 51 24 Gece: 47 83 33 MAKINA MUHENDÎSİ İlâç fabnkası içm rjakı:n vc trrnir islerini yürütecek bır makina rr.Uherıdısı aranmabtadır. TALİPLERİN: Asgarî üç vıJ tecrüöe sahıbı İngılızce veya Almancaya vakıl Yfineticilik Kabilivetıne sah:p ve a<=kprli»ini vapmıs clması gereklıdir. ^nıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııınıııııiiiıııııııııııııııııııımııııııııııııımııııııııııiııııınr ~ (Cumtıuriyet Î627) Turizm Fen Faküitesi Dekanlığından Gencl ve Iatbıkı Maremutik Kürsü3üne Analız ve FonkTeürisi derslernı 'ermek üzere bır ĞİŞİ TELEFON DEĞİŞİKLİĞİ. 2245 37267291 iiabıaÜCaü 5/ ^4Cağü!ü i jıj • ist. (Çiçek Reklâm: 559) 262ı Müracaat eflenlenn özEeçmışlenn! e:lcMren yazıiannı bır fotoğrafla birlıkne «HEVA İlâç Bölümıi Barbaros Bulvarı 45. RKSIK14Ş» adrcsıne Makına Muhendisi Rumuzu ıle Dostalarnaları rire olu Profescr Almacaktır tsteklilerin 20.4.1975 a!' ••n kadar müracaatlan. ıa Her kütüphane bir hapishane kapatır. Bir insanın değeri. kitaplannın değeri ile ölçülür. Kütüphane kurmak, mabet yapmak kadar kutsaldp TİÎrlt nur. MÜRACAATLAR GIZI.İ TUTULACAKTIR..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear