02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
OYAK'ın da katıldığı pro}eye göre Good Year, savaş uçağı lâstiği yapacak Tvterlek listigi alanındakl açığı k&patmak üzere, plin ongorusüne uygun olarak kamu öncuiugünd« yaratılac&k yeni kapasıt» ıçin PETKİN T8 OYAK arasında baslatüan ortaklık bozulmuştur. Ortaklığın bozuimasındaki baslıca nedenin, OYAK'ın bir an önce kâr sağlama eğüimi oldugu an îaşürcaktaÂır. Kurum, yatmradan ahnac&ls sonucun belli biı süreyı gerek tinnesini göze almamıs v« kısa yol dan temeuü »aglamayı yeğ tut&raJc GoodYear tim olan baglannı güçlendirmeg» yonel ; mıştir. OYAK, PETKİM'l» bsflktüac ortak görüsmelerde, finoe genei müdür yardımcısı ağzından, projedeki kamu payı oramnın düşük tutulmasını önermiştir. Ikl kurulus arasında çalışmalar sürdürülür, bir yandan da gerçeklestirilecek yatınma kaıılmak ısteyen kuruluşlarla yoğun temaslar yapüırken, OYAK giderek ortak çahşmalardan uzakiaşnuş, so nunda da çekllıniştir. Genel Müdür Yardımcısı, Kururoun maii güçlük içındo bulunmaaını göstermiştir. Bu arada, ortaklığın beklenen olurrüu sonuca bir an önc* ulasması için Enerji ve Tabil Kaynak lar Bakanlıgınca yapılan uy&nlar da etkisiz kalmıştır. Lâstik piyasasındakl talebl kaı şılanamaz hale gelişinden sonra. bu alanda girişime hazırlanan ö . zel sermayenin yarusıra, üretimi ' ellerinde tutan yabancı »ermaye i nin de kurulu fabrikalarııun tevsii yolunda istekleri olmuştur. GoodYear da bundan dokuz ay kadar önce kuruluslarının ;evsü için Ticaret Bakanlığına başvurmuştur. Fırmanın isteğı. yasalar gereğinc* DPT'ye leviedilmiştir. Aradan geçen ıür« içinde başvurusuna olumiu bir sonuç alamayan GoodYear, ortağı olan OYAK'tan yardım istemiştir. Ancak OYAK, GoodYear a ço£ küçük bir payla ortak olduğunu belirterek, tevsi projesinin DPT'den çikartılması ıçin öncülük edecek durumda bulunmadığım biidirmiş, ortakiık payının yükseltilmesi halinde gereken destegi gösterecegini duyurmustur. GoodYear öneriyl hemen kabul etmiştir. Bundan lonra Amerikan firmasınm, GoodYear Lâstik Sanayii A.Ş.'deki yüıde 66,66 oranındftki hissesi yüzde 51'e düşürülmüş, düsürülen his se payının tlimü de OYAK tara fmdan s&Unalınmıştır. OYAK'ın hısseleri böylece ytlzde 7.40tan yüzde 23.07'ye yükselmiştir. GoodYear'n tevsi projesinuı DPT'den geçirllebilmesi için, OYAK tarafından ortagvna ikınci bir öneri de yapılmıştır. Bıma gör» t*T»i projesj çerçevesı ıçinde Türk Hava Yolları ile Türk Hava Kuvvetlerinin ihtiyaç duydukları uçak lastiklerinin de Türkiyede yapılması öngöriilecektir. Görüldüğü gibi, bir an önce kâr sağiayabilmek için yabancı sermaye ile ortakhk Yerilmiş. GoodYear'ın tevsi projesinm DPT'den çıkartılabilmesi amacıyla da, güncel bir sorun olan savaş sanayünden yararianılmaması düşünüimüştür. Ancak, yüzde 51 payı ABD şirketinın eünde bulur.an bir fabrikanın Türk Hava Kuvvetlerinin ihtiyacı olan uv<ık lâstiklerini yapması, Kıbrıs Barış Harekâtı sıra sında ATAŞ rafinerisinin olumsuz davranışlanm hatırlayan ilgililerce kuşkuyla karşılanmaktadır. Ote yandan OYAK'ın ayrılmasından sonra Petkim, lâstik fabrikası projesini Kırşehir Holding, Türksan, Devlet Malzeme Ofisi, Tanm Kredi Kooperatifleri Yardımlaşma Birliği Vakfı ye TC. Emekli Sandığının katılmasıyla sürdürmektedir. Yürütülen yapılabilirhk etüdü çalışmalarınm olumlu sonuç vermesiyle 1 milyon 250 bin adet/yıl kapasıteli ve toplam pro.ie tutan yaklaşık 600 milyon lira olan tekerlek lâstiği tesisi için yatırım karan almmış ve gerçekleştirilmesi yolunda yogun çabalara girişılmiştir. 1976 yıhnda başlanacak yatırımin 1978 yılında tamamlanması beklenmektedir. Ancak ortada çözülmesi gereken bir mevzuat sorunu vardır. Türksan ve Emekli Sandığı gibi. 440 sayılı yasaya tâbi kamu kuru luşlarının yatırıma girişraeleri iç:n Maliye Bakanhğı ve DPT'nın f olumlu görüşü, sonra da bir Ba ! kanlar Kurulu karan gerekmekte ! dir. I Bu aracîa LASSA'nın, kendi pro \ jesini daha önce gerçekleştirmek üzere PETKİM projesine kaışı ba zı girişimleri olduğu da bildirilmektedir. Bu girişimler özelliklç | Kırşehir Holding üzerinde yoğun laştınlmış ve Holdingin PETTKÎM': den ayTilarak I.ASSA projesine katılması için bazı telkinler oi ı muştur. LASSA'nın, PETKİM , devreye girdikten sonra pazar ye tersizliği ile karşılaşılabileceği gü I rüşüyle, çok daha önce üretime başlayarak yol almak istediği ifa , de edilmektedlr. Piyasasında, hiiseleri nominal değerierinin kat kat üstünde fi ı yatlarla ilgili fırmaların satıhp alı j nan lâstik sanayii alanında böyle ! ce kamu kesimi, öze! giıişim ve | yabancı serniaye arasında bir raıı cadele sürmektedir. Kamu Kesimi, plan ilkeslnden ğüç almakta, bir de lâstik alanm '; daki hammadde tekelini elinde tutmaktadır. PETKİM geçen y;ldan beri tekerlek lâstiğirün önem li bir hammaddesi olan karbon sı yahını üretmektedir. Bundan bir aya kedar önce de senretik kauçuk tesisleri faaliyete geçmiştir. PETKİM'in önündeki tek enştel, 440 sayılı kanuna tabi ortakları için gerekli Baka^lar Kjrulu ka randır. ; GoodYear'ın tevsi projesi ha ı len DPT'de, Yabancı Sermayeyi ! Teşvik Komitesinde bekJemeMedir. ^Vncak tekerlek lâstiei tala [ trtn<J«M htth »rtış karşısında, DPT, bu alandaü yatırım projeler gereken hısla yurilmediği tak dirde, yabancı »ermayeli kuruluş ların tevsü koousunu yeniden değerlendireoegini ügililer» duyurmuştur. PETKİM, jrabencı •ermayeli kurulusların tevsiine olanak verilmesi halinde kendi projesinin güçlüklerle karşılaşacağını Ener ji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bildirmis, «Kurulu tesis'ere Terilebilecek tevsü müsadelerlnln kamu kesimi projesi üze rnd« y»rat»cafı olumsuz etkller üserinde önemle dunılarak ılgill merciler neıdlnd© gerekli uyarılard» bulunmasuu* istemif tir. Cephe hükümeti, PETKİMTn 440 sayılı kanuna tabi ortaklar için gereklj bakanlar kurulu ka rar sorunu gibi, bu uyarı yazısmı da giden iktidardan devralmıştir. Vereceği karar, lâstik sa nayii alanında. plandan güç alan kamu kesiminin kaderini belirieyecektir. BtTTt 1 LÂSTİK KAVGASI Turhan ILGAZ Dünyanın en pahalı çiçeği orkide için büyük bir konferanş toplanıyor (Dı? Hsberler Serrisl) FRANKFt'RT Onümüzdekı gunlerde Frankfurt'ta toplanacak olan Sekizinci Dünya Orkide Konferansı'na ilişkin hazırlık çalışmaları sürmektedir. Kentin dış mahalielerinden birindeki büyük bir çiçekçi dükkanında bu amaçla bir sergi açılmıştır. Dünyanın tanınmış orkide yeti?tiricileri, her üç yılda bir biraraya gelmektedirler. Yeduıci Dünya Orkıde Konferansı bundan üç yıl önce Kolonıbiya'da toplanrmşlı. Federal Almanya'nın Frankfurt keminde, Sekizinci Dünya Orkide j Konferansı ile ilgili çalışmalar j sürerken, kentin dı^ mahalleie I rindeki büyük bir çiçekçi dükkânında orkide »ergisi açılmıştır. Konferansm ön çalışmalarım yürüten görevliler, yeşilmor çizgili olarak boyanmış tramvaylarda kentin bir ucundan diğer ucu na dola^arak, orkide meraklılan na çiçek ve orkide tohumu dagıt maktadırlar. Yine aynı tramvaylar, bir hafta süreyle açık kalacak orkide sergisini gezmek isteyenleri, ücretsiz olarak sergi yerine taşımak tadırlar. Suudi Arabistan'm güçlü adamı Prens Fahd ile Yamani'nin araları bozuk ONBÎR YILDIR PETROL BAKANI OLAN YAMANÎ, BAKANLAR KURULUNDA KRAL SOYUNDAN GELMEYEN VE PRENS OLMAYAN TEK BAKAN. SERBEST DAVRANIŞLARI ÎLE TAN1NAN YAMANÎBU YÜZDEN PRENS FAHD ÎLE SERT BÎÇÎMDE TARTIŞTL... îtalya'da , kamu I hızmetini kapsayan 24 saatlık grev yarın ülkede yaşamı felce uğratacak (Dış Haberler Servisi) ROMA Italyada bir süreden berı devam eden grevler, yaşamı telce uğratmaktadır. Ulkedekı üç büyük sendıka, yarın ü!ke çapmda ve kamu hiz metlerınin büyük bir bölümunü kapsayan 24 saatlik bir greve gıdecektır. İtalya'da ücret arttırımı, çeşitli sosyal haklar ıs.emi ve hayat pahalıhğını protesto amacını taşıyan grevler. uzun süreden beri günlük yaşantıyı aksatmaktadır. Yetkıli çevrelenn açıklamalarına göre bu grevler. msan avının ıkincı yarısmda da sürecektir. Geçen curr.a günü otelcilık ış kolunda görevlı gifl bin kişının 24 saat süreyle greve gıtmelen, otel. restoran ve kahvehanelerın o gün ıçin kapanmalarıyla sonuçlanmıştır. ltalyanın üç büyük sendikası CGIL, CISL ve UIL, nisan ayımn ikinci yarısı için düzenlediklerı grev programını açıklamışlardır. Bu program uyarınca İtalya' nm tüm kentlerındeki kamu görevlileri (demiryollan, belediyeler posta trelgraf telefon hizmetleri, hastaneler ve okullar) yann 24 saat süreyle greve gideceklerdir. Yine aynı program uyarınca sanayi, ticaret, tanm, ulaşım ve sigorta hizmetlerinde göre\rli işçiler, 22 nisan tarihinde dört saat süreyle işi durduracaklardır. İtalya'da grevler sürerken. sendikalar ile hükümet yetkililen arasındaki görüşmeler de devam etmektedir. Sendikalar artan hayat pahalılığına karşı işçileri için ücret artımı, eş ve çocuk zamlarımn yükselmesi, sosyal haklann genişlemesi ve yaşlılık sigortasına ilişkin yeni olanaklar talep etmektedirler. Diplomaside Knlis Haydi hayırlısı... Ümit GÜRTUNA Ankara'dan yazıyor Yunanlstan Başbakanı Karamanlis, Fransa'va hayran bir devJet adamıaıı. Fransa Devlet Ha>kaı:ıniD da özel dostudur. Sürgün yıllarını Parıste pe<,ıımışlıı Karamanlıs. Bugünlerde bır zamanlar süıgüıı uiaıak yaşadığı Paris'l resmen ziyaret erierek büyuk b:ı sempatı kampanyasınln açılışma çaba gösterıvor Yunanıstan ın sörürı j^tekl güçlü adamı. Karamanlıs in Fransa ziyaretîncien bir ay örvce yayınlanan Le Monde DiplumaTique'm parayla satm alman sütunlarda yayırlanan başyazı nıtehğindeki bır yazıda Yun>anıs;an'ın, ABD ıe Sovyetler Birliâinın d;slnda Avrup» eksenı uzerine kurulmuş yeni bir dıs polıtıka ızleneceği belirtilmı^ti Şimuı aynı sözler Karamanli? tarafından günluk Le Moııde gazelesınde «ile getir'lmıştir Yunan Başbakanı bir atiım daha ilerı gıderpk Avrupa ülkelprinın Türkive yi «tecrıt etmelerı» gerektığını de sövlemıştir. : Yıllardan beri tek başıarırıa T irklere Karjı Bır sonuç elde edemeyeıı Yunan yunetıcilennın geleneksel davranışlarıdır yabancıları ikilı ili».kı]ere karıştırmak. Çoğu kez başarılı olmuşlardır bu kunuda Süleyman Demirel'in KaramanMs'e cevabı ise sanılanın uzerinde seıt olraustııt Bu ser'lık bır kuşkuyu da birlikte getirmiştir. NasıJ Karamaniis ülkesmde. bır başbakanliri diktatoryası kurmaya olanak sağlayatak bir yeni Anaya*anın görüsulmesl dolayısıvle güç durumlara düşüp, ;ç pol'.tika soruniarında rahatlamsk ıçlr nbjektiflen dışarıya yoneitme çaba^ındavsa. Demirel'in de ber.zer bir siyasal uygulamaya gıtmesi beklenebilir. 1 S bunahmında H7 eline geçen fır?atı değerlendiremeven Süleyman Demirel, şımdı ıç politikada 1974 barış harekâtını gerçekleştiren Bülent Ecevit'in «kahramanlık» derecesme varan yayem ününü e.inaen alabilmek için birtakım gınşimlerde bulunmak zorunluluğunu dııymaktad'ır Bunun açık olarak belırtıs;, onceki gün verdiği demeçtır Bu demeçteki Türkçe. Sülevman Demirel'in Türkçesı değildir bir kere Diüişlerinde hazırlanmış olan bu denıeçteki Türkçe, Bülent Ecevit zamamndaıı kalma bazı sozcükierı taşımaktadır Zaten Sulevman Demirerin güvenoyu almasından sonraki ılk ış gününd? yayınlanan demeci, kendisı son anda görmüş ve üzerinde fazla çahştnadan süratle radyoya yetistırilmesini istemiştır. Demirel aynı gün, demeci Türkive rsdyolarından yaymlannıasırvdan kısa bir süre önce makamında kabul ettlği gazetecilerın sorulannı cevaplandırırken. Karamanlıs'in demecini henüz okumadıeı belırtiimı«Ur Aradan b;r saat bile geçmeden Süleyman Demirelin zehirzemberek demeci, Karamanlıs'e cevap olarak yayınlanmıştır Bunu düzerveyen. hemen anlaşıiacafiı eîbi Dışıslerı Bakanı îhsan Sabri Çaflayansıl'dır. Burada önemli olan Bülent Ecevit Basbakanken yabancı ^azetecllere verpceSı demeçleri bile kend:?i hazırlarken. Demirel'in gene eski iktidar ahskanlığıyla dls politikavı bütünuvle İhsan Sabri Çağlavangii:e bırakmasıdır. Ve onune getirilen, kendi kullanmadığı sözcuk'erle tfolu mertnlen bile fazia lncelemeden kendisı adına yayınlanm3k üzere onaylamas:dır. Eğer Demirel. ilerdeki seçimlerı garantiye almak lçm kendisini «kahramar» vaparak yolları. yaınız altına İmza atılacak metinler olarak görüyorsa, bu Türkive için bır felâket olur Kıbrıs görüşmelerı, bu noktada değınmek istediğimiz diğer bir durum. 28 nisanda Viyana'da başlayacak Kıbrıs görüşmeleriyle ilgili olacaktır Kıbns Türk B'edere Devleti Baskanı Rauf Denktaş her halde. Türkıyeden doğrudan d'oğruya dikte edildiği ve bütün Türk liderlerinin görüş birliğiyle hazırlan.dığı öne sürülen. dünyada eşi pek az görünen bir Anavasayı Kurucu Meclisler^ den geçırmek peşinde olmalı ki, uzun süre Vivana görüşmelerine Türk tarafı olarak katılmayı kabul etmedi. Denktas artık Kleridcs'e karsı kendisin) «muhatap» görmüyordu Aslında uzerinde çok durulması gereken (elifmeler oluvor Kıbns Türk Federe Oevletınde. Am» biz ikili görüşmelere dönelim yeniden. 1968 haziranında Denkta? ile Klerırfes araslnda Beyrut'ta başlatılan ikili görüşmelerde Denktaş'ın, bölgesel özerkliği sağlayacak Anayasal düzen değişikligine karsı, Cumhurbaşkanlığı yetkileri, devlet çahsmalarlna katılma oranının değiştirilmesi ve veto vetkısinin kaldmlması konularında ödün verilebileceğinl baştan belirtmiş olması, Türk tarafının görüşme gücünün yitirilmesir.e neden olmuştu. Umarız ki, Rauf Denktaş o zaman Rumlar tarafından nasıl istismar edildiğini bildiğl bu sözlerini çimdi karşı tarafın, iki bölgeü federasyonu kabul edeceğini bildirmesinden hemen sor.ra yenicfen tekrarlamaz. Zira gönül istemez ama, önümüzrteki günlerde ortaya çıkabilecek çılgınca durum'ardan =onra riegısik eörüşmeler olabileceğlnden dolayı Vivana görüşmelerinin pek anlamı kalmavabi'.ir. Petrol Bakanı Yamani'nin yıldızı gittikçe sönüyor ZEKt YAMANÎ (Dif Haberler Servisi) Kral Faysalın öldürulmesinden sonra Suudî Arabistan Petrol Bakanı Şeyh Zeki Yamani'nin durumunun zayıfladığı öne sürülmektedir. «The Sunday Times» gaıeteslnin Suudi Arabist*n muhabırinin bıldirdigüıe göre, yeni Kral Halit'in, Dışişleri Bakanlığına Yamani'nin eski yardımcısı 35 yaşmdaki Prens Suud'u getirmesi, Zekı Yamaniyi güç durumda bırak mıştir. Onbir yıldır Petrol B&kanlıgı yapan Yamani. Suudî Arabistan Bakanlar Kurulunda Kral soyundan gelmeyen ve Prens olmayan tek Bakandır. Bu arada Yamani'nin halen Suudî Arabistan'm kuvvetli adamı Prens Pahd ile olan ilişkilerinin ise, bir yıldır gergtn durumda olduğu bildirilmektedir. Petrol Bakanı, görüşlerini açıkça ortaya koyan ve dıs gezileri hakkında basına serbestçe bılgi veren bir lrişi olarak sivrilmiştir. Yetkililerin çok dikkatli konuştuklan Suudî Arabistan'da Yamanı'nin serbest davramşı, Prens Fahd'ı sinjrlendirmiş ve ikı devlet adamı arasında geçmişte bir kaç kez tartışma çıkmıştır. j Faysal'ın kendisine büjük gü ! ven beslemesinden ötürü eski ı Kral döneminde Yamani'nin du1 rumu çok saglamdı. Faysal'ın ölümü ise, petrol Bakanım daha güçsüz durumda bırakmı^tır. Ancak siyasal gözlemciler buna rağmen, Yamani nin Suudî Arabistan hükümeti ıçin gerekli oldugunu ve görevinden uzaklaştınlmasının beklenmedigini belirtmektedirler. Fakat Petrol Bakanınuı hükümette ve kralın çevresinde eski nüfuzunun kalmadıgı da bir gerçektir. Bir Suudi Arabistan yetkılisi bu konuda şöyle demiştir: «Yamani ile Prens Fahd hiç bir zaman iyi geçinemediler. Ger çi Yamani son zamanlarda Fahd ile arasını düzeltmek için büyük çaba harcadı. Ama kimseye güvenmeyen bir kişi olan Prens Fahd, Yamani'den her zaman kuş kulanacaktır. Fahdın en büyük kuşkusu Yamani'nin kendi arkasından kral'la kulis yapmasıdır.» Suudi Arabistan Kralı Halit ülkede tutucu güçleri temsil etmektedir. Teknokratları destekleyen «Kuv vetli adam» Prens Fahd ise Suudî Arabistan ölçülerine göre reformcu olarak kabul edilmektedir. Batıda petrol tasarrufuna ilişkin tedbirler gevşemeye başladı «GORtLLER» E G İ T İ M U E Alman iş adamlan saati 50 mark'a glivenlik sağlıyormuş... Almanya'da güvenlik amacı ile "Goril,, kiralama yaygınlaşıyor (Dı$ Haberler Senisi) Federal Aimanya'da muhalefetîekj Hristiyan Demokrat Parti (CDV> BerHn örgütü başkanı Peter Lorenz'in kaçınlmasm dan sonra ülkede «gonllerue talebın arttığı bildirilmektedir. Batı Alman :ş çevrelerinin görüşier.ni yansıtmasıyie tanınan CAPİTAL dergisının haberıne göre. Almanya'nın büyük ken:lerir.de büjlik firmalann ve ekor.onıinin önde gelen mılyonerler; ve yöneticiieri saatine bO mark 300 lira ı ödeyerek silahİ! özel mLİİıaI:z (gorilj kiralamaktadırlar. Berlin'deki Alman Korunıa Şirketi Başkanı bayan Trepto\vs, yeni türeyen iş dalıyia ilgili olarak kendisine yöneltilen »oruları şöyle cevapladı: «K.sa bir süre ör.cesine değin işimiz yalnızca bankaları, fabrikaiarı, büyük şirketleri ya da villâları korumaktı. Son zamanlarda ise, bizden gene'ılikle kışileri korumamız isteniyor. Teröristlere karşı duyuian korku, politikacilann yanı sıra, büyük şirketlerin yönetic.ierinı ve milyoner iş adamlarinı da kapladı anlasıian.» Bayan Trepto\vs'un açıklamalarını. Frankfurt. Hambure. Mün:h ve Köln'dek: rakip firmaların yör.etucleri de dogruluyorlar. Son zamanlarda kendilenne yapılan başvurularda, müesseselenn korunması yer:ne, kişilerin korunnıası isteniyormuş. Münih'teki Koruma Şirketi'nde.n Erich Schmidt ise bu kor.uda şunları anlatıyor: «Son zamaniarda yaînızca Almanlar değtl, üJkemizde yaşayan yabancılar bile kendilerının korunması ıçin bizden gonl istiyorlar. Hatta zaman laman ülkemizi ziyaret edecek olan yabandiar, Federal Almanya'da bulundukları sürece korunmaları istemiyle, bir süre öncesinden bize baş\urarak rance\aı aiıyorlar.» CAPİTAL dergisinin haberinde Federal A.manya'da bu türden 350 ;ş yeri bulunduğu ve bu işyerierinde toplarr 52 bin kıs:n:r, görev yaptığı bildirılmektedıı. Bu görevhierden bir bölümü bekçi, diğer bır bolümü ise gorıldir. Bu türden şır*etler, görevli goril sayısını son zamanlarda arttırma yoluna gitmok'.edirler. Bu iş kolunun yıllık hasılatmın ise yaklaşık yanm milyar mark (3 mıl"ar iira) olduğu bildirilmektedir. Bu özel şirketlerde görevli eorillar. korunmak Lsteven herkesi korumak hakkına sahipler. Yine isteğe bağh olarak müşterıler yalnızca iş yerinde, ya özel yaşantılarmda, ya da özel iş randevuları sırasmda korunuyorlar. Eğer goril görevı arasında, korumakla yüküm'.ü olduğu kişinin zor durumda kaldığma karar verirse, o zaman «devlet.» yard;ma çağırmak zorunda. (Dış Haberler Servisi) WASHINGTON Ham petrol fiyatlarında en ufak bir düşu» olmamasma ve enerji bunalımın dan çıkılamamış olmasına rağmen, gerek Amerika gerek Batı Avrupa'da halkın tutumunun değişmeğe başladığı ve tüketimin artmağa başlachğı yetkililer tarafından açıklanmıştır. 1973 yılında başlatılan Arap petrol arabargosu sırasında, fuel oil j'erine kömür kullanmağa başlayan Amerikan elektrik santrallerinin büyük bir çoğunluğunun, tekrar fueloil kullanmağa basladıkları bildirilmekte dir. Amerikalı yetkililer, halen ülkenin en büyük elektrik santraüerinden beş tanesinin ucuı fıyatlı kömür yerirve fueloil kullanmağa başladıklarım ve günde 100 bin varil fueloil tükettiklerinl açıklamışlardır. Yet kililer bu modelin diğer santraller ve şirketler tarafından da izleneceğine muhakkak nazarıyia bakılabileceğini sö'ylemişlerdir. Batı Avrupa ülkelerinde de, petrol tasarrufu tedbirlerinin gevşemeğe başladığı görülmektedir. Bu nedenle, Batı Avrupall yöneticilerin tedbir alma çabalan, halkın tutumu yüzünden sonuç vermemekte ve hemen her ülkenin petrol harcaYVOLFSBCRG. (Batı Almanya) malan büyük bir hızla yükselVolks\vagen Tesisleri Denetleme Kurulu. birçok işçinin işine ( mektedir. Batı Avrupa'nın ham petrol son verileceği anlamına gelen bir tüketiminin bu yıl yüzde 6 ora«Yeniden duzenleme» karan alnında b:r düşüş gösterdıği bimıştir. İyi haber alan kaynalüar, plâ ' ünmektedir. Ne var ki bur.a halkın tutumlu davranması yol nin Volks\vagen'in Hannover ve açmış değildir. Batı Avrupa'nın Salzgitter tesisleriyle AudiNsu' oldukça yjmuşak bir kış mevnun Neckarsulm fabrıkasından simi geçirmesi, bu yüzde 6 ora1 . C ) kadar işçinin işine son ve00 K rilmesini öngördüğünü söylemiş nındaki düşüşte en büyük rolü oynamıştır. ierdir. Volkswagen Şirketi bir çok işçinin görevine son verecek FRANSA'DA ÖĞRENCÎLER OKULA YAYA GİDERKEN ALMANYA'DAKİLER ÖZEL OTO KULLANIYORMUŞ (Dış Haberler Servisi) BONN Federal Almanya' da Üniversiteler Derneğince yapılan bir araştırma sonucunda. bu ülkede öğrenim gören yüksek okul öğrencilerinin Fransa'dakilere oranla daha iyi maddi koşullar içinde yaşadıkları ortaya çıkmıştır. Yapılan araştırmanın bir difer ilginç sonucu ise. Fransa'daki üniversite öğrencilerinin daha büyük bir bölümü aileleri tarafmdan finanse edilirken, Fedeıal Almanya'daki üniversiteli ierın çahşarak ve kendi kazan dıkları par tyla ögrenimlerin siirdürdüklendır. Bu arada Fransa'da üniversite öğrencılennin büyük bir bölüml okula kamu araçlarmdan yarar lanarak giderlerker,. Alman öğ rencüerin özel otolanndan yararlandıkları da ortaya çıkıruş tir. Konuyla ilgili olarak Bonn'd: vapılan açıklamaya şöre, Fran sız öfrencüerır.in "c 68'inin ailf İPri tarafınaan finanse edildikle n, buna karsıhk Alman ögren ciler arasında bu oranın '• 3! olduğu * bildirilmektedir. Bu aradr. Alman öğrencilen dpvlet taralından ödenen b'jr> oranı da Fransız öğrencilere o ranla daha tazladır. Alman öğ rencüerin "A 38'i burs alırken Fransız öğrenciler arasında bı oran °'« 15'tır. Fransa'da okula giden yaya öğ renci oranı D'o 48, buna karşılıîı Almanva'da bu oran ° « 18'dir / Araşnrmalar sonucunda. Fede ral Almanya'da öğrencilerin °c 48'inın kendî özel otolanyla ünı versüpve gittık'eri. Fransa'da ıss bu oranm °'c 24 dolavlarında ol du.eu görülmüstür. Komşıi ikı ülkp arasındaK karşilaştırmanın aıger sonuçlSr rı, kendi malı olan evlerde ya şaj'an Alman öğrenrilerin ora nının. Fransa'da ö£rpnırr gören lere oranla çok aana jrüksek Çingenelerin kökeni ve bilinmeyen yanlarına ilişkin araştırmalar gelişiyor (DIŞ HABERLER SERVISlı PARİS Fransa'daki Societe Etudes Tsiganes ve İngıuere'nin Gipsy Lore Society kuvuluşları, çingenelerin geçmişini karsnhklardan kurtannaya ça!ı«ıra!;tadır. Şimdiden. Çingenelerin. Doğu Pakistan'ın Sind eyabtlnden. Or'.açağ Hint kast sisterrunin onları toplum dışma bırakmış olması nedeniyle, XI'inci yüzyılda dünyaya yayıldıkiarı saptanm.ştır. Bu yaya göç. sırasıyls Kirman, Şiraz, Isfahan, Bağdad, Tebriz, Tiflis ve Istanbul'dan geçerek Ba tıya varmıştır. Girit Kjrfu, Sırbis tan, Macaristan. Fransa \e Büyük Britanya toprakları 1322'den 1430 yılma yayılan bir süreç icınde çeşitli tarihlerde bu göçebe gezginlerin geçişlerine tanık olmuştur. Sanskrit dil grubundan o'an çin gene dili, bu uzun yolcu'uğu her bir aşamasında yöresel deyimlerle öylesine zentıinleşmistir ki bu gunün çingene konuşnıs?ını Slav, Macar, Alman sözcükleri süslemektedir. Fransa'nın ünlü sigarası Gitanes'a adını veren diğer gruba gelince, bunlar îspanya ve Güney Fransa'ya Kahıre, Trablus, Tunus, Cezayir yoluyla Kuzey Afrika kıyılarını boydan bo\a aşa rak geçmişlerdir. Bugün, Günev Fransa'nm Sr.;ntes Maries de la Mer ka^a basında, her yu biı çingene festivali düzenler.mekte, yerli yabancı binlerce turistin akın ettiğı festivalde, öniü Gitane gitarıst Ma nusl de Plata dinleyenler: kendile rinden geçirmekte, ancak acaba bu insanların kaçı da Plata'nın müziğinin gerçtkte bal gibi Macar rnüziği oiciuğunu bilmektedir? Tavşan bağırsağı Çingenelerin bu müziğe katkıla n kemana, sırrını kendilerinden başka kimsenir bilmediği biçimde işledikleri tavşan bağırsağından bir kalın tel daha eklemekte kalmıştır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear