Catalog

m i M U H D Î V C T BASIN AHLÂK 9 Sahibi: Cunahuriyet Mitbaacılık ve Ua/eıecilik T.A.Ş. adtna NADtR NADt • Genel Yayın Müdürü; OKTAY KUKTBÖKE • Sorumlu Yazı ljleri Müdürü : ÇETtN ÖZliAYRAK • Basan ve Yayan: CCMHURİYET Matbaacılık ve Gazetecilik T. A. Ş. Cağalog'.u, Halkevi Sk. No. 3941 TELGRAF ve 11EKTUP adresi: CUMHURİÎET ISTANBUL Posta Kutusu: Iıtanbul No.: M6 Telefonlar: 22 42 90 22 42 96 22 45 97 Z2 42 93 22 42 99 îASASINA • BLKOLAR: Ankara, Atatürlt Bulvan Yener Apt. Yenişehir, Tel.: 177477 255701 • İZMtR tfalit Zıva Bulvan No. 65, Kat 3, Tel.: 31230 24709 • GÜNEY 11leri: Atatürk Cad. Uğurhı Pasaj, Tel.: 1455019731 UUmriUnlYCI tiıMAVi TAAHHÜT EDER ABONE ve İLÂN 12 Aylık 6 • 3 » 1 » Xurt içi 360.180. 90 30. i u r t dı?ı 6.30.315. 15750 57.50 Lıra Başhlc (Maktu) 2 i ve 7. Sayla CSanüm'; ... I4t 4. 5., t>. Sayfa (Santimi) ... 120 Öİüm. Mevlıd Ttşeldnir (5 Stntim) ... ... 3i)ü Nişan, Nikıl». Evlenme, Dojum ... ~. 22t Yayın Hay»ti (Kelimesi) ••i Kayıp (Kelimesi) ~ SAYIS1 KURUŞ Demirel CHPAP koalisyonu (Bastarafı 1. Saytada) Beye'endi, gerisi can sağlı£:. gerisi gelir. İyi niyete dayarıarak gerisi gelir.. «İyi niyet asıl gaye tabii. iyi niyet medeni dünyanm gereği.. İyi niyet tamam da, taraflar diyelim. onlar neyi yapar neyi yapmaz bunlar meçhul değil ki..» «İyi niyet dost eli tamanı defü» Sayın Demirel hemen ekledi: «iyi niyet. dostluk eli uzattık tamam değil. kaii değil, öneri? Ne öneriyorlar? Değil mi? Haydi ciostluk elin: u:*attık, bunun sonucu bir ppikoloiiîî savaştan ba? ka birşey ifade etmiyor..» Ama rejimi kurtarmak var bu nneride.. «Reiim mi? Rejim batmıyor ki, d'.ıruynr yerinde. Rejim ayakta riuruyor.» «Bazı söylentiîer ve seçim konusu» Ama ortalıkta bazı söylentiler dolaşıyor, yaygın bazı söylentiler. biliyorsnnuzdur. CHP anlaşmak istiyor, yanysna gelelim. bazı konularda anlaşılır. bazı ko nularda anlaşanayız, fedakârhk yapılır karşılı'.:'.. biz Ecevit'in konuşniasmı boyle yorum'.adık. Siz üstelık seeime hazır olacaksı nız 14 15 manta sandık başına konulacak üyelerinize varıncaya kadar sap'p.yacar.smız, yani bir de seçim havası var.. nHayır. aslmda seçim hareket noktası almırsa bır yere varmak n.ümkun değil. Zira byle çelişkıler olciu ki. Türkıye'nin meseleleri acil mi?.» «Acü gayet tabii..» «Acilse dört ay sonraya bırakılamaz. dört ay sonraya bırakılalirse acil de^ildır. hangi çeşit hiikümeti kursar.ız göğsüne de yazsanız bu seçim hükümetidir diye. yazrriKsar.ız da o'.ur. zira seçıme dayanan hükümet göğsüne kendi yazar ben seçim htikümetiyim d:ye.. Dıyelim ki seçim karan alacaksıruz martm yirmismde. mayısm yirmisinde de seçime gideceksiniz. Öyle alacaksınız ki bunu hangi tarihte gidecekseniz ordan altmış gün önce olacak. Şimdi bu hükümet altmış gün zartında ne yapacak? Tut ki milli koalisyon kurduk, ne yapacak. hiçbir şey yaparoaz. öyleyse bütün bj meseleler altmış gün sonraya ertelenecektir. Secim yapıldı aşağı yukan seçimin neticeteri on gilnde belli olur. Resmi Gazetede yaymlanır, on gün sonra Meclis toplanaçak, yemin yapılacak, hükümet kurma görevi verileeek, hükümetin kurulması için bir hafta on gün geçiyor, bu temmuz ayı demektir. Yani dört ay sonraya atıyorsunuz meseleleri. Acilse hükümet modeli başkadır. Acil değilse o zaman hükümet modeli yine baş kadır.» İç politika da kanşık. Halk sıkıuhda. şeker var deniyor. haîk şeker bulamıyor, dış politika kanşık, Yunar.istan. Kıbns, Amerikan yardımı şu bu. Sorunlar çok.. «Evet, bunlarm hepsi kabul.. Aslında böyle kuracağın bir hü kümet bunlanr, hiçbirisiyle meş gul olamaz. Olamayacak. Neden dersen şimdi kurdun mu bbyle bir hükümet. seçim de dedin mi kimseyi buiamazsın, yani hü kümet üye;eri dahil. herkes seç me seçilme kaygusunun ıçine girecck. Yanşa girecek yani üs telik mecbur. K?.!dı k: seçim sonrasında a>nı tablo veya benîeri tablo çıkarsa ne yöpacak sın?» Bir çıkmaz da o zaman başla;.acak. «Işte o zaman çıkmaza girerİ2. Aslır.da ben bur.dsn da kaygulu değilim. Şimdi yapabilirsen onu, onu gel yap.. Şimdi yapamadığin görülme'.i k; yapı lacEk birşey vardı yapamadığın göriılmeli ki, o zaman herkes başka çare yoktu diyecek..» «Siz öncrilerde bulunun» ; Bey£end , daha açık olarak, siz şahsen AP'nin Genel Başkanısınız, sızın bir dediğinız iki olmuyor.. «Kim d:yor onu Otyam?» Biz biliyoruz beyfendi, iki llç muhalifle koca partiye bir şey o'.maz, genel başkanın sozü dinIenir, siz bazı önerilerde bulunun o zaman, gel Ecevit sen ne istiyorsun. Gel konuşalım deyiniz, bu neden denmiyor? «Baiunı?. îie olur, demoltratik prosedür çahşıyor, mar; ba şıyla bu çalışma b3şlamıştır. Yani Cumhurbaşkanı bir deklarasyon yaptı, biz bu konuda hassasiyet gösterdık, nedenlerirti de açıkladık. Bazı {ıkııierle beraber oimadığımızı kamuoyuna büdirdik. Şimdi sayın Irmak bir hükümet kurmaya çalışıyor. bu gün mesela sayın Arsan'ia da ko nuştu, yarm âa diger gruplar'.a konuşur.» Cumartesi günü de bizimle konuşacak. «Evet cumartesi günü de sizir.ie konuşur. Ondan socra bak=lım, geSecek cumartesi de kiminle konuşur.» Kimse kalmıyor ki başka? Kıminle konuşacak? «Bu birmci tur.n Sayın Cumhurbaskanı bazı öneriıerde bulvmdu. DP olur dedi, CHP olur dedi, siz gelroediniz . «İkisi kursur.» Yeimıyor ki? «Yetiyor yetiyor.. Bakınız, me Esie asimda bır seçim hükümetiyse siz biz olmaz, DP seçim şartıyla bir hükümet kurulmasına karar verirse bunların yani oy vermez dediklerınizın hepsı oy verir, böyle bir hü kümet m de sansı vardır, güveno>Ti alma şansı vardır. Sonra dü şürülme şansı da yoktur.» «Bizim bakış tarzımız farklı dır.» Demirel, konu'.ara kendilerimn bakış açüarvnın taı'ülı oldu&unu değir.dı. «Beyfend:, a'eşle barut ama, AP CHP işb.rliğın, ısteyenler çok görülüyor, :ki büyük parti yanyana gelsin, yurdun sorunla n m halletsin diye düşünenler çok fazla. Şu ölüvii ikisi ka'.dırsın diye millet bekliyor» şek lindeki sözlerime Demirel aşağı yukan şu karşıhğı verdi: Ama bakınır, iki tane parti bir araya geldiği zaman hicbir meseîede karara varmazlar. Hiçbir meselede.. Yani zıtlan cem etmek mümkün değil.B Ama dış politikada oluyor bn. «Dış politikada hükümet olup olmamak önemi yok. Dış politika politikadır. Tek sijasettir, onun dışında AP vs CHP koalisyonunun Türtiye'nm meselelerini çözmeye mi, daha mi kötüleştirmeye götti/eceği üzerinde açık bir tartışmayı ben yaparım. Böy ls bir koalisyonu işletmek mümkün değildir. Çünkü böyle bir koalisyonu işletmek mümkün olsa AP AP. CHP de CHP olmaz. 1946 tarihine tek parti hayatına döneriz.> Orası 8yle ama. Türkiye'nin acil ana sorunlannda birleşilsin der.iüyor, bazı küçük ledakfirlıklar da yapılarak gereğinde. Ülke nin bütünlüğü, halkm mutluluğu söz konusu?. «Onlannki başka. bizimki başka ama. Ülkenin, vatandaşm nıut luluğuna bakış tarzımız başka. değişik yani. Mesele 1960 sonıası durumu değildir bugün. 1960 son rasında çok farklı bir Türkiye ile karşı karsısınız. Çok değişii: şekiüerin sahiplerisiniz. Degişik fıkirlerin sahipleri olunca. Kı"orı« meselesi. yok Ege denizi meselesi veya Amerikan yardımı me selesi. NATO meselesi burada iki poütika olamaz. Yani iki poli ka o!sa onda da farklı görüşlere sahip oiabiliriz. Artık bunların tek politikası var. Hangi parti olursa olsun. kim o'.ursa olsun bu. aşağı yııkarı yirmi beş yıldır devam ediyor. aynı politikayı tskip edecek. yani Amerika yardımı kesince iyi ettin diyecek var mi Türkiye'de? Daha önce belirttiğim gi'oi bunlann tek politikası var, ama iç politikaya döndüğünüz zaman. önce tutum ve davranıs farklılıklar var.» «Onbeş gün sonra dağüır bu. Benim meseleye bakış tarzım hayalci değildir. Hissi değildir, Türkiye'nin men£aati yoktur fcöyie birşeyde diyorum» Türkiye'ye bir şey yapamaz diyorum bir araya gelmek. halletmez diyorum meselelerini.. Bu Mecliste sayı mese lesi de değüdir. ahenk meselesidir bu. Bizim başımızdan geçti bunlar..» Ama ne olacak efendim. ne zamana kadar devam edecek bu tatsiz gidiş? «Bakınız, ben gayet açık söylüyorum. önümuzdeki iki haita zarfmda bu iş \iızuha erer. Meseienin ucuna gelinmistir. Bütçe hikâyesi olmasaydı bu iş şubat başında halledilmiş çok iyimsersiniz • sayır Demirel, zaten sizinle ne zaman konuşsam bir iyimserliğe gırerim ama bir saat sonra bu duygum uçar gjder.. «İyimser olmak, kötümser olmak meseleyi halletmiyor, ben realistim. Gerçetcçiyim, kendime öyle diyorum hiç olmazsa..» Sayın Demirel ile «kader» inssnın «kaderi» üzerinde de söyleştîk. bunu da aşağı yukan şöyle kamtladr. KBİJ neyi yapıyoruz? Yap'ıfı mız şey .şu: Açık. aleni. bundan dolayı başımıza dert gelir mi? Gelmez.. Gelirse ne olur? Gelirse de gelir.» Yani elle gelen dügün dernek.. bilir. Gönül ister ki, kalmasm. Ama bunu aştığı zaman sanıyorom düzlüğe çıkacağız.» Yanm yamaiak stenoyla. konuşurken aldığım notiardan çözebildiğim bunlardı, sohbetten sizleri yoksun kılmak istemedim de.. Bu köşcden ye, «Ne yapalım... Türkiye' de hükümet kurulamıyor. Memleketi kurtarmak gerek liydi» gerekçesini yaratmaya ugraşmaktat}11" Türkiye'de bugün böyle bir müdahale olabilir mi? Muhakkak olan şu td, buna çalışanlar. Demirel'in dışında da vardır. Bulundukları yerlerde, kurumlarda herhalde azınhktadırlar. Ama şunu unut mamalıdır: Yeryüzündeki darbelerin büyük bir bölümü. azmlıkta olanlar tarafından, çoğunlukta olanlara karşı yapılmıstiT. 1967 Yunanistanmda lfctidann. seçim yoluyla sola dogru gidecefi besbelliydi. Sajs darbeciler bunu önledikleri gibi, yedi yıl sürey le de iktidarda kalabildiler. Sonradan yapılan seçimler ise, sağcı Karamanlis'ten baskasını petirmedi. Demirel şimdi boyle bir oyıına oynamaktadir. Ama bir şey daha var: Yeryüzündeki darbelerin büyük bir böîümü. azınlıkta olanlar tarafmdan yapılmıştır ama, «Her azınlıkta olan darbe meraklısı darbe yapabi'ir ve her azmlıkta olan darbe teşvikçisi muradına erebilir» diye bir kural da voktur. Hele çoâunlukta olanlar akıllı davranırlarsa. kural, b\ı meraklaTin kursaklarda ve teşviklerin havada kalmaya mahkum oldugu kuralıdır. Mr. Kissinger, Tarih Önünde (Baştsrab 3. S»rf*dı> ler. Ve sattıkları silghlan hem denerler. nem d* daha fazla satma olanağlnı bulurlar. Bu »aisdirde, süper Dışiçlerl Bakanlan. yarattıklan barabeler arasında, ysratıcı olarak ne bulabilirler? Buldukları, kendi düzenlerini yıkıcı unsur!ar olmaz mı?. Soldan mıSağdan mı? (Bastarafı 1. sahiftde) Une gelmış bu düşüncenin 5'önünde olmuştur. Hükümet başkanlığmdan mdirilişim önce laf olarak «Hukuka aykırı», «Demokrasiye aykın» ilân etmiş, tasa bir süre sonra ise o «Hukuka ve demokrasiye aykırılık»la hemen ittifak edip, bakanlarıy'.a, nüfuz alanıyla îiileu ıktidsr olmuştur. Yani asıl hedef aldığı şey. hukuk, demokrasi filan degil. sadece iktidardır. Hukuka. demokrasiye, millî egemenliğe sadece kendisine yaradığı zaman, kendisini iktidarda tutabildiğı zaman tutunmakta, kendisine yaramadığı zamnn onları paspas gıbi çiğneyerek geçmektedir. Bütün politika hayatma bakınız: Bu çızgisi hiç değişmemıştır. Şimdi de hepimızin fözlerin:n içıne baka baka, aynı yoîda yürümektedir. Hesabı basittir: Ben seçim,e ıktîdar olamam. İktıdar bir yana, yeni bır seçim yenilgisı sonunda genel başkanlığı da kaybederim. İktidara, başka yoldan, hiç olmazsa ortak olmaya bakayîm. O başka yol da, sağcı bir müdahaleyi tahrik ve teşvık etmektir. Hükümet şini bu safhada da çıkmaza sokmasının hedef i, her demecinde açıkça görüldüğü gibi budur. Bir müdahale Örümcek ve Ağı Mr. Kissinger. Met'ernıch'in anılarından, »u satırlan aynen alıyor: «Bir örümcek ağımn orta?ındaymışım gibi geliyor bana Hayranhkl» seyrettiğim dost örümceklpr gibi... Manevî baskılarımı her vöne yayıyorum... Fakat. bu, zava'lı örümceği, lnce ince ördüğü ağın tâ ortasmcia kalmaya zorluyor. Gözlemci için bir eiyafet bu ağ. Ancak, hafif bir «al'.antıya dayanabilecek bir sanat eseri. Sert bir riizgir essin. herşev savrulup gider..» Dr Kissinşer b] örnegi e.=erinde sık «ık işliyor. Tablo^ eleştirici gözie bakıyor. B»kıyor anij. aalıba hendisı böyle bir ag igiBde. Ba3daşrna7İan hütünlemeye çabalayan her «süper» Dışı^leri Bakanı. kendi ördüğö aj içinde, kendi eîssnesinin tutsaSl. Gerçekleştirilecek olan. ?elişmekte o!an ölkelerin atılımlarını önlememek. Doğru olan. onlann da en azmdan. azgeüşmisligin tcısır döngü=iinü kırarak. efli'mij ülkelerin ınfanîan kadar bir vaşam hakkına sahip olmalan. Büvük devlet adamlar.vsa. kf?n(H çıkarlantıdan Brü!ü bariksMar adında. Ya sert bir rüzjâr eser»e? Bağımsızlar ve MSP de "Erken Seçim,, hükümetine karşı çıktı ANKARA. (Cumhuriyet Bürosu> Cum.nurbaşkanı r;LralmQan nükümeti yeniden kurmakia görevlendirilen Baçbakan Sadi Irmak, girişimlerinin üçüncü gününde de panüerarası. olumlu bır yakIaşım saslayamamıştır. Irmak, dün bagımsız mille'Lvekillerı ve MSP yönericileri iie yaptıgı görüşmelerden sonra. «Erken seçim koşullu b.r miîli koalisyon hükümeti kurulacağır.dan ümitli» bulur.duğur.u söyîemiş. Bağımsızlar adına konusan Mehmet Alı Arsan ile MSP Genel Başkan Vekili Süleyman Arif Emre kurulacak bir icraat hükümetir? katılacaklarını. seçim ve m:l!i koalisyon hüküme:lerm: benimsemediklerini açıklamışlardır. AmerlkaiUarın 177inerde esnrdlgl rü/aâr, tnşrı.l* örümceğinin aglannı parçaîamadı cııî.. Mr. Kissinger'in Inceleme konusu olan do nemde liberalızro ve nasyunalizm CmılliyetçıUk), tutucu monarşilerce düsman sayılıyordJ. Bir de bugüne bakın Püvük devletler. "sollektıf hürriyet derneb olan ba§ımsıyl'.5ı ve baSımsız b:r ü'ike içinde özgür yasama haklarır.ı. dünyanın dörtte üçüne ço^ görüyorlar. Mr Kissinser'e göre. »aİBnot ve hiled d'.ışmanla başetmek kolay. Ama, dürüst karşı tarafı yenmek «or. Her halde. «Kıbns harekân» cTöncminde, Türk Basbakamyle yaptığı ünlü telefon konusmaları boyunca. Dr. Kissinger bu satırlannı hatırlamıştır. «Viyanalı biiyücü». •ıhtilâllerin do.<toru» Metternich. Avrupa saraylannı dolaştılı zamarı büyük ıtibar göriyor »e öâütler veriynrdu. Ne kaciar sürerdi bu gezi?.. Billnmeı. Ama. Mr. Kissinger. tekr.olojinin en son çe!isrn?.ennti™ vararlanarab. sabah kahvaltısırı Londra'ria. oâle yetcesıni Zürih'te. akşam vemegini de Parıste vivehilriigi bir ca£da vsşivor. Knşktısuz, Hitler'in Napclvon olmart'Si kidar. Mr. Kissinger de Metternich 1degil. 1 Metternich. •.•aotıklarü.ı flnînı eo«'prır" < ';'. = e t T 1 den sonra yazıyordu. Mr. Kissinger yazdıktan sonra eyleme geçiyor. Kenrfı devımıyle. Amerıka'nın «kaderi«ni nasıl somutlaştıracaktır? Bizitn. artık yasamaz oiacagımız bir bir arastırıcı Mr. Ki==ınser'i nasıl yargılayacak? Tarihşel hir merak iconunı. Güvenlik Konseyinin Kıbrıs için hafta sonunda karar alabileceği belirtiliyor BİRLEŞMİŞ MtLLETLER, (V(w York) Birleşmiş Milletler Güvenlik Kon?eyinin Ba tı Avrupa ve hicbir bloka baslı olmayan üyeleri, Kıbrıs k>> rusunda hem Türk ve hem de Rum tarafı için kabule şayan bir knrar taFarm hazırlamak için büyük çaba göstermişler, ancak henüz bu yönde hiçbir başarı *lde edilememiştir. Diplomatik gözlemciler. Konseyin cuma ve cumartesi günîeri de görüşmelerine d"evatn tdecesirve ve bır karar çıkarnıak için çaba gostereceğine işa ret etmektedirler. D'in akşam Türkiye saati ile ?2.03'te açılan toplantıda söz alan Konseyin rr.art ayı başkanı Koftarika Dışişleri Bakanı Gonzalo Facio, «Bu hafta içinde bir karar tasarısının kabul edilebileceğini ümit ettiğini» soylemiştir. Konsey üyelerinin dün özel olarak üzerinde durdukTarı bir "TcsrVr «İTslftsı ta?lağmda,. BM Genel SeHfeteri Kurt VTaldheinî' in cemaatlerarası görüşmelerl yeniden başlatmak için arabuluculuk yaprr.ası bnenlraektedir.' Genel Sekreter VValdheim'ın pazar günü resmi bir gezi için Peru'ya gideceği ve 13 mart tarihinde New York'a dönece pine işaret eden gözlemciîer. pa zar gününd'en önce konseyin bir sonuca varrr.ası gerektiğini belirtmektedirler. (a.a.) Eğitim ve yönetım (Bastırarı 1. «arTada) litikacılar tarafmdan oy aracı halıne getirildiğini söyîemiş, «Endi sem. yetersiz aydm yetişeceğidir» »eklinde konuşaıuştur. deginmiş, üniversitelere verüen özerkiiğin ü.st organlarca böylece kaldınldığını anlatnuştır. Kürsü istibdadı Aykut Kazancıgil, Türk ünirersitelerinde eğitimin Türkçe yapılmasmın bir zorunluluk olduğu na değinirken, konuşmacı Ratip Berker. örerk üniversitelerde klâ sik üni\ersitelerin hastalıklanndan. kürsü istibdatından kurtulunması zamanmm geldiğini savunmuştur. Ratip Berker ayrıca YÖK'ün sadece danışma yetkisinin olması ve doçent tayin etme türiinden yetkilerinirı kesinlikle kaldmlması eerektijtini soylemiştir. Millî Eğitim eski Bakanlanndan Celâl Yardımcı ise. bugüne kadar hiçbir üniversiteler yasasryla üniversitelerin ihtiyacına ce vap verilemediğini. bu nedenle özel yasalarla yeni üniversiteler kurulduğunu anlatmış, «Devlet üniversitesiz, universite devletsiz olamayacağına göre, iUşkiler yeniden kunılmalıdır)1 demiştir. İş adamı (Ba^taratı 1. sayMda) (Perejal. İmsa (CocaColat ve Metal Kapak şirketlerinüı Yönetim Kurulu Başs.anıdır. Ayrıca, bu şirketleri bünyesinde toplayan Kas Holdir.g'in ce Yönetinı Kurulu Başkanı buîunmaktaydı. Kadir ve Mahmut Has'm kardeşi olan Kemal Has. 42 yaşında olup, üç kız babasıydı. Metal Kapak'm önemii hi««??ine sahip olduğu Kemal Has'ı tabar.cayla öldürdükten fonra kacan diper ortaklardan Ahmet Çelebicioğlu'nun aranmasına baş lanrr.ıştır. İieri sürülcüğüne gore. olayın kan.h bir şekle donüşmesine. gündüz saatlerinda sanıçm ağabeysi Mehmet Çelebicioğlu'nun. Kemal Has'la bır iş tarttşması neden olmuçtur. Ahmet Çelebicioğhı da, akşam sa atlerinde fabrikada gördüğü Has' la apabeysinin gündüzkü tartışmasını sürdürmüş ve cinavet olayı meydarva gelmiçtir. Bu arada ileri siiruldüğür.e göre, Ahmet Çelebicioğlu. îabrikaya ge lirken beraberinde bulunan sekreteri Nuray Kansu'ya «Bu :şi halletır.em lâzım. Ondan sonra ben d"e intihar edeceğim» riemiştir. Olaydan sonra polis tarafından Gültepe Kaıakolur,* bazı görgü tanıklarıyla ber;ıber sorcu için ahnan sekreter Nuray Kansu'nun. patronu tarafından evitıe Eotürülmekte ol duğu belirtilmi=tir. Olaya, Nöbetçi Savcı Rıfat Aktürk elkoymuş ve soruşturma Senişletilmiştir. KAYIP Nüfuz cifzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. NAtLE ÇETİNTAŞ Makarios'a karşı darbe söylentileri yoğunlaşırken Kıbrıs Rum polisi alârm durumuna geçti (DIŞ HABERLER SERVİSt) LEFKOŞE Kıbrıs'ta Makarîos'a karşı yeni bir darbeye girişileceği yolundaki söylentiler yoğunlaşırken, Kıbns Rum polisi alârm durumuna geçirilmiş, bu arada Rum kesiminde şiddet olayları yeniden başlamıştır. Makarios tsraftarı silâhlı gruplar ile EOKAB örgütünün ^bir v birine karş^ cephe aldığı LİITMSOI kasabasında önceki gece saat 20.45'te otomatik silâh sesleri du yulmuş ve bunu daha sonra sid detli bir patlama takip etmiştir. Bir dinamit çubuğunun yol açtıgı patlama Limasol piskoposu Hrisantos'un bürosu önünde olmuştur. Hrisantos bu göreve Makarios tarafmdan atanmıştı. Patlamamn sorumlusu olarak aranan «EOKAB» militanları henüz yakalanamarr.ıştır. MECLİS NOTLARI (Baştarmfı 1. sayfad») «Banş Mitingi» bilinen, umut verıcı. ders vericl biçimiyle sonuçlanır şonuçlanmaz siyasal çev relerde bir garip tartısma başladı. Mitingi izleyen gazetecilerin, ertesi gün verdikleri haberlerde alanı doldurmuş kalabalığın niceliği konusunda değişik sayılar görüldü, mitinge katüan kalabalığın kaç kişi olduğuna ilişkin tah minler yirmi bin ile yüzelli bin arasında değişiyordu. Bir gazeteden ötekine.. Biz, bu tür kalabalıklarm sayısmı tahmin etmekten Kenellikle kaçmdıgımız hal^e, Antalya'da. Uin bazı resmîJŞBTevlile. rfrtrtağızhırindaiı çıktığı için «yet nüs bi:ı» sayısına yer veruik. Onbın metrekare olduğu söylenen alarun dopdolu olduğu. ve bövle bir boyutun ralıatça kırkbin ki şiyi alabileceği düşünülür. buna, yıkılan hükümet konağmdan boçalmış geniş arsayı. alanın denize bakan yönündeki bü>ük bahçevı, ara sokakları ve çepeçevre otelle ri. apartmanları. agaçlann üstünü lebaleb dolduran yurttaşlar da eklenirse, resmi görevlilerin tahmini cer«ğe en çok yaklaşanı olsa gerektir... Her ne hal ise... Mitingle ilgili filmleri TV'de izleyen. ertesi cün gazetelerde yer alan fııîosrafiarı gören herkes. kabıbalısm niceliği üzerinde belli bir karara varmıştır kuşku«uz.. Ne var ki. «Barıs mitinpi«ne katılanların sayısı ısrarla tartışılıyor. Çok ilgir.tr b.r durura bu... Düşünün, bir hökümet bunalımınm, Meclis aritmetiğinden rfoğan hir cıddi rahat=i7.1ık niduâu anîa^ıidığıncian beri erken seçimi savunan CHP. ECPvit Hükümetinin riaöılmaMnrian sonra bunalım arap saçına dön dılSürıde bir riiz: «Erken «ecim mitingleri> düzenledi.. Kskişehirde. Bur?a'da, Erzincan'da, Adanada yapıidı bu mitingler.. Onbinlerin «Erken seçim» diye havkırdışı toplantılardı bunlar. Bu oplantılarla ilgi'.i haberlerde de kalabalıkların niceliğine ilişkin sayılar verildi gazetelerde. O zaman verilen sayılar, nedense şimdi olduğu gibi bir rahatsızhk yaratmadl kimserTe.. Üzerinde durulmatiı bunun. gerçeklere ne Öiçüde uyduğu tarsılmadı... Neden acaba «Bavı* mitingi»ne katılan yurttaşlann ?ayısı bazılarını bu denli ilgilendiriyor?. Nedeni ba^it ve epey anlamlı... Erken seçim mitinglerir.de. «Kıorıs barış harekâtını gerçekleştiren Başbakan» tetnası daha tazeydi. Bu temanm foplulııkları yoğunlaştırmadaki gücü apacıktı... Ama o mitinglerden beri çok günler geçti. «Milliyetçi;) denen cepiıeyi oluşturdu sağcılarımız. Yoğun bir propaganda i'.e Ecevit'i törpüleır.ege giriştiler. Derken, Doğu Anadolu'daki kanh azginhk sahnelendi. Sorumluları gün gibi ortada v ken. Demirel ve şürekâsı güdük parmaklarıyla CHP'yi ve Ecevit'i işaret liyoriardı. Ortamı tam kıvamır.a gerirdiklen sanısmdaydılar. Tam bu aşamada CHP «Banş mitingi»ne kalkıştı. «Kan göv. deyi götürecek^ı dediler. Bir yandan da yarattıklan tedirginİ:k ortamınm halkı sindirmiş olacagını düşünüyorlardı. Hiç ummadıklan bir şaınar oldu «barış mitingi»... Olamazdı, yaptıkları hesaplarla. tezgâhladıkları oyunlarla hiç bağdasmıyordu onca yurttaşm Antslya'ya toplamp. Ecevit'i dinlemesi... Karanlıkta korkusunu geçiştirmek için ıslık çalır gibi. mitın?e katıian topluluğun sayısmı azımsamağa. buna kendilerini inandırnıağa çalışıyorlar... • Banş mitingi>ne katılanların sayısı kadar. topluluğun sevgi gös lerisindeki tutumu da tartışma ko nusu oluyor Parlamentoda... «O es ki tezahüratlar yoktu» deniyor... Bu. bizim de katılacağımız doğru bir gözlem. Ama cephecilere umut verecek tüıde değil... Evet. hiç bir CHP toplanusırda, «Barıs mitingi. ndeki kadar az sevgi gösterisinde bulunmadı topluluklar Ecevit'e... Ama hiç bir CHP toplsntısmda, Ecevit, «Barış mitingi>nde olduğu kadar, inançla, umutla, özlemle dinlenmedi... Antalya'daki yurtuşlann asıl bu tutumu ürkütmelidir cepheci leri. Yerli yersiz «halkçı Ecevit», • Kahraman Ecevit». «Başbakan Ecevit., .Umudumuz Ecevit» hay kırışları yukselmiyordu onbinlerden... halk dinliyordu pür dikkat. Yeri gLMHRlndy Jto*fl gösterisini \ îpıyowHŞ*l|*ri' B*W|!İU<1«; O»i»ıngın hedef aldığı kisiieri yeriyor, protesto ediyordu.. ama dinliyordu. dinliyordu.. CHP liderine a«ıl sevgi götferisi, konuşmasını biti ııp, miting alanından ayrılırken yapıldı.. Ecevit'i alkışlayan onbin ler. otobüsünün önü sıra giden açık kamyoneti doldurmuş gazetecilere de. •Gördiiklerinizi olduğu gibi yazın, «İyi bakm etrafınıza diye bağırıyorlardı... Miting alanına gelişinden daha büyük gö^tevilcrle usurlandı Ece vit. Alanı dolduran onbin'.er, söylediği şeyleri. Parlamentonun kapa'.ı kapılan aıdında fısıldaşan cephecilerden daha iyi anlnmıslardı... Evet. banş miüngi». halk çı Eccvit» diye en az, ama en ye rinde bağırılan toplantı oldu. Cep heciler. onun için ürkmekte hakUlar... Soruşturma Denetimin niteliği Güven Alpay yeni yasa ta»arısının dana merkeziyetçi bir diizan getirmek istedifini, Nedim Zembilci üni\'ersitelerin mesl«k etitimi yapan kurumlir halin» geldiğini anlatmıslardır. Nedira Zembilcl, devletin ünl versitelere verdiği paranın karşılığını sormadığını. çünkii sormaamı bilecek düzeye gelme diğini söyleyerek, «Üniversitelerde özerklilc zonınludur. Dev l«t d«netim yapmalc isüyorsa, verdiği paranın karşılığını sorarak yapmalıdır» şeklinde konu^muştur. Kemal Alemdaroğlu bir tıo falcültesi profesörünün bilimsel değerlendirmesinin Senato'da bir ilâhiyat fakültesi profesörü taraftndan yapjlmasınin yanM>«KK«HCMB«HC«5WKHHKKH^ «Kader meselesi» Yeniden kızıştı Öte yandan Kıbrıs Rum Ortodokş Kilisesinde Başpiskopns Makarios ile üç piskopos arasmda iki yıl önce baş gosteren kavga yeniden kızîşmıştır. Makarios üç gün önce Kıbrıs Rum Ortodoks sinodunun muhalif piskoposlarına karşı «Kanuni tedbirler» almacagmı bildirmiştir. 1973 yılında, üç piskopos, Makarios'un. ya devlet başkanlığı veja kilise başkanlığmı bırakmasını istemiş aksi takdirde Makarios'u başpiskoposluktan azledeceklerini büdinr.işlerrîi. Makarios. piskoposlardan atik davranmış ve kilise konseyini toplayarak üç piskopoşu, sinod üyeliğinden az'.etmişti. Slogan savaşı Demirel, bugün slogan savası yapıldığma değinerek sözlerıni şöyle sürdürdü: «Biz bugün siogan muharebesi yapiyoruz. Eî uzattım.. Elini sık tım.. Ne oldu sonra? El uzatnıanm unsurlarmm icra edılmesi gerek. Nedir bu el uzatmak? Bunun unsurİ3rını ıcra etmek gerekir. Şunlan ^unlan gel beraber yapalım başka iştir. hiç birşey yapmaöan el uzatmak başka iştir..» Ben aracı olayım mi efendim? «Hayır hayır.. Bana sordunuz da söylüyorum. Gerçekten o ya palım denen şeylerin de m&kul tatbik kabiliyeti olan şeyler olması lâzım. Orf'î çızgiyi bulan şeyler o'.ması .^ZUT\.. E bunlar yok, AP karar.l:;' ?.idiyor, AP'yı karanlıktan kurta.ülım elimi uzattım çık kuyudan gibi şeyler. Bu slogan savaşıdir.» Ama tutuyor, bakınız ben bıle dayananıadım &m bu saatte rahatsız ediyorum, yol anyorum. «Ama şimdi sen benimle konuştuktan sonra düşün, akşama kadar bu el uzatımın sonucunu. Biz sıyasî mücadelenin içinde de ğiliz ama, harpte de değiliz bir birimizle. Açıklıkla ifade edeyim bugün Türkiye'de başarabildiğimiz birşey varsa herkes b:rbir;ne birşey söylüyor ama, gene el sıkışıhyor, selâmlaşılıjor önemlidir bu. » Yunanistan'da alarm öte yandan, Atina'dan gelen haberlere göre, Yunan der.iz birlikleri alârm riurumuna geçirilmiştir. Kara Kuvvetlerine bağlı bazı birliklerin kı«mi alârma geçirümeişi kararlastırılmıştır. Eu kararların. Silâhlı Kuvvetler bünyesinde girişilen. <Ordunun ria'ıa sağlıkh bir duruma selirilmesi» hareketi nederivle bir ihtiyat tenbıri olarak ahndıgı sanılmaktadır. Seksen miiyar (Bastarafı 1. Sayfada) nel bütçe ile özel kesimitı lıöyle bir enriüstrinin kurulmasında «yetersız kalacağı» belirlilen Devlet Planlama Teşkilâtı araştsrmasında. ar.orıim «irketlere îl Öze! ldarelerı, beleriiyeler, köy birlifi ve köv tüzel kişiüklerinin de ortak oimaları öngörülmektedir. Savaş sanayiir.i gerçekleştirecek anonim şir ketlerın üst düzeyde bir mü?teşarlığa bağîanması p'.anlanmakta ve kuruluşlara katılan her kesimin temsilcilerinrlen olu'şan bir danışma kurulu oluçturulması önerümektecfir. Ekonomive i?tikrar gfftireceği öne sürülen sözü geçen önerinin kı=a bir süre içinde ilgihler tarafınrian e'.e ahnacağı bil dirilmektedir. (Bastarafı I. Savfada) le çahstırılacaklar için aradaki fark, sigorta primlerinin işverence öaer.mesı kaydıvle karara bağlanmıştır. WASHİNGTOX Amerika Halen işçı emeklılerinın vü7.tte Birieşik Devletlerinin Ankara 56'si 540 lira maaş almaktadır. Büyükelçisi \Villiam B. MacomKomisyonvımuz asgari cmekli ay ber Jr., Türkiye'ye askerî yarlığını cari asgari ü::retin net dımın kesilmesi ile Amerika'nın karşılığı olan miktar şeklini tesgüvenlik çıkarlarınır. ciddi çebit etmişt'.r. Buna göre. butnin kilde tehlikeye girdiğini »çık540 lira alan emekliler net 1200 lamış ve Kongre üyelerini, Türlira alacaklardır. Aynca Komiskiye'ye askerî malzeme sevkiyonun yâzde 40 olarak saptadıgı nin yeniden başlatılmasını önzam da, 1200 liranın altında ka güren kanun tasarısını desteklacak gelirlerin 1200 liraya talemeye çaSırmıçtır. mamlanması. en vüksek emekb Macomber. Senato Dışişleri maaşının 4950 liranın yüzcle 70'i Komisyonunun gizli bir toplan ise 34(55 liravı geçmemesi esasma tısmda üyelere bilgi verdikten göre uygulanacaktır. şonra gazetecilere yaptığı açık Komisyon asgari ücretin yürüıiük tarihi cian 1 temmrz iamada. «Türkiye'nin. Amerika' 1974 tarihinin benimsenen zam nın çok eski bir müttefiki olalar için ödeme t^ri'ni o'.ırak $•*• ıak kendini incinmiş saydığmı» helivtmiş ve «Türkiye'nin hiç çerli olmasını ds karara baglikirtTseye boyun eğmeyecek bir rr.ıstır. Aradaki f;P ayhk farklnr ülke olduğunu» beürtmiştir. Sosyal Sisor^alar Kurıımuna ü:i (a.a.) milyara yakın yeni bir yiik eetirmis olmaktadır. Ayrıca hasti1nelerden vararlananiann sayılaı da on milyonu bulmaktadır. Bun c'an böyle işçi emeklilerj ile ann. baba. eş ve çocıuklsn hastanelerde beş lira vizite ücrrti Wev«rek muavene olabi'.eceklerdır.» En düşük ABD Büyükelçisi Macomber: «Türkiye'ye yardımın kesilmesi ile ABD'nin çıkarları tehlikeye girdi» TÜRK KAOINLAR BÎRLlĞt GENEL MERKEZİNDEN D V î U RU 1975 KADIN YILI YARIŞMASI Köylü, tşçi. Meslek Sahibi ve Ev Kadınları arasında: «KADIN SORUNLARI ve ÇÖZÜMLERi» konusunda bir yanşma duzenlenmiştir. Yarışmanm ödüllen l.ye 2500 TL., 2.ye 1500 TL. ve üçüncüye 500 TU'dır. yarışmaya katılmak Isteyenler beUrtilen konu üzerindeki düşünce ve görüşleri dakülo ile yazılmış en çok 5 dosya sayfası halinde aşağıdaki adrese 1 Mayıs 1975 tarihine ksdar göndeTmeUdirler. TtRK KAD1NLAR BİRLİGt GENEL MERKEZİ Kuloglu Sokak No: 10/4. Çankaya / ANKARA § 5 g g 2 g § Ş % I (Cumhuriyet 1742) DAHiLî MURAKABE MÜDÜRÜ ARANIYOR FabrikarnızcTa istihdam edilmek üzere: 1 Tedrisatı muhasebe dallarında ihtisas veren bir fakülte veya yüksek okul mezunu, 2 Dahili murakıp veya hesap mütehassısı olarak, bir kısmı amirlik derecesinde beş seneiik tecrübe sahibi, 3 Çok iyi Ingilizce bilen, 4 30 veya daha yukan yaşta, 5 Askerliğini yapmış, dahili murakabe müdürü aranmaktadır. Alâkadarlarm P.K. 44 Üsküdar adresine, müracaatların gizli tutulacağı gözönüne aiınarak yazıyla müracaatiarı rica olunur. (Moran 316) 1743 ^ Türk Gençliğinde Gökleri Fethetmck fizmi Yaşamaktadn Parlamento duşünecek «BoSin tekrar edeyım. sondur bu. bütür alternatifler denenecek, demokatik çark Işleyecek, baskalan da yapacak bu deneyi, hem iki günde yapılır bu, sonunda da ya birşey olur bu arsda mesele biter, oiamaz, olmadığı görülür, olmadığı görüldüğü takdırde de bana göre sondur bu. Sonra parlamento eIini şakagina koyar karannı ve rir, başka da bir yol yok za ten.» Yani parlamentonun elini şakağına dayayıp düşünme zamanı gelmedi mi? «O hep düşünüyor. Emin olunuz parlamento rahat değil. Aslmda bu bunalım var ya, bu çö zülecek diyorum ben. Ama demokratik yoldan.. Hanı bir arada bir kaza maza olur tiiye endişe eden varsa valla ben sanmıyorum ama insanın kaderi ne ise olur, anlaşıldı mı şimdi kader meselesinin içyüîü? Aslmda Türkiye bu çeşit sıkıntılarla bir süre daha karşı karşıya kala Şeker fiyatma (Bastarafı 1. « Şeker «atıcıları ile imalâtçılar bugün, saat 07.00'den itibaen bulundukîarı yörenin müîkiye âmirine beyarvname ve rerek ellerir.de bulunan işlennıemiş, içlenmiş ancak ahcıları na teslim eriilmemi': olan mamul şekerlerin miktarlarır.ı bil direceklerdir. Kararı. Maliye, Ticaret ve İcişleri Bakanlıklari uvgulavacaktlr. (Bastarafı 1. savfada) cak haşhaş bulurvmarr.afi, endişe yaratmış, sonunda Türkiye'ye başvurma gereği duyulmuştur. Millî Savunrr.a BakanliEinın eHndeki haşha.şın da tüketilmesi üzerine Amerika Birieşik Devleüeri Türkiye'den Toprak Mahsulleri Ofisinin stoklarmdan ithalat içm girişimde bulunmuslardır. Toprak Mahsulleri Ofisi, Amerika'ya on sekiz ton haşhaş verrr.iştu. Haşhaşlar, bu sabah kargo uçağı ile Amerika'ya götürülecektir. (THA) Ametika V E F A T babaları Bankamız Umum Müdürü Sayın Reşat Aksan'm HIKMET AKSAN'm vefatını teessürle öğrenmiş bulunu yoruz. Cenazeleri, 6 Mart 1975 Perşemb e günü öğle namazmı müteakip Şişli Camiinden kaldınlarak Zincir likuyu Mezaılığında toprağa verilecektir. Kederli aiiesi efradına ba§saEİı gı dileriz. A LT 1 N Cumhuriyet Reşat Hamit Aziz Napolyon îngiliz 2\ Ayar 22 Avar 635. 835. 640. 620. 750.850.90.00 82.45 640. 850. 650. 625. 775. 875.00.50 82.7i OSMANLI BANKASI A.Ş.j UMUM MÜDÜRLÜGÜ