23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Ankara Ankara Ankara Ankara Ankara Ankara Ankara Ankara Ankara ODTÜ'de kim yetersiz, kim değil? Ortadoğu Teknik Üniversitesinin Rektörü Prof. Tarıic Somer'in işlerine aial erd'.rmek bayagı güçleşti. Bir bakıyorsunuz, öğrencilerı cezalandırmak istiyor, bir bakıyorsunuz, ögrencilerin bütün isteklerini kabul ediveriyor. Soıner'e göre, üniversitenin demokratiK olup olmadığı hiç de önetnli degil, önemli o!an üniversitenin gelişimi. Eh üniversite de gelişiyor. ne var şikâyet edecek? Proîesör Somer'e göre, üniversiteden uzaklaştınlan ögretim üyelerinin hepsi de yetersiz. Öğretim üye'ıeri bölüm başkanlanndan ahnan raporlara dayamlarak, görevlerinden alımyor. Rektör Somer tarafından görevinden ahnan Idarl İlimler Fakültesi eski Dekanı Rona Aybay da Benim bölümde böyle raporlar verilmedi. Rektör beğenmediği öğretim üyelerini görevlerinden aldı» dıyor. Antalya'da mütevelü heyetin bir toplantısı olmuş. Profesör Somer burada öğrencıler ;çin yeni bir «plan» getirmiş. Yarın da Universite açüıyor, bakalım ne olacak? Erbakan, Milli Gazete okuyor mu? Partisinin her şeyden önce «miUi ahlâk>ı vaymava çslıştığını aniatan Erbakan Hoca, herhalde, ışlerı çok oldugıından bugünlerde MSP'nın yayın organı Millî Gazete'yi okumuyor Eğer okusaydı. geçen pazar Millî Gazete'de yer alan aşagıöaki fıkrayı da görürdü herhalde.. Görürdü de ne derdi onu bilemeyiz ama fıkra aynen şöyle: • Kadınm biri trene Oınmtş yprine oturmuştu. Bir adara da EeliD îcarsısma yerlesti. Ve tren hareket ettl. Eir süre sonra adanı sıcaktan sıkılmış olacak ki. pardesüsünü çıkanp astı. Gazetesine daldı Fakat herhalde yine ferahlamadı ki. ceketiyle Rravatını da çııcardı. Tekrar okumaya daldıysa da gömlepi ile atletinı de atmakt^ seoıkmedi. Derken pantoîonu ve donu da diğerlerinı takıp etti. Adam artık anadan doğma çırılçıpl&k kalmıştı. Karşısındaki kadın hayretten donakalmış, ses bile çıkaraımyordu. Bir arahk adam eğildı. çantasmdan püro çıkarıp agzı na yerleşMrdi ve kibarca sordu: Dum?n sizi rahatsız etmezse püromu içebüir .niiim harumefendi?» Seçim ve CHP'den gelen tepkiler Seçimlerden sonraki pazar günü, «Ankara ANKA» kösesınde, .Seçimde çahşanlar ve çalışmayanlar. üiye bir yazı yazrnıştık. Tepkiler oldu. Zonguldak Milletvekili Kemal Anadol, .YazdığıniTa saygı duyarırn. Ama, yürekten söylüyorum ki. bugüne dek bu denli seçım çalışması yapmadıra. Gerçekten aemokratik sol için çalıştım ve geeemi gündüzümü köylerde geçırdim» diye telefon etti. Afyon Milletvekili Süleyman Mutlu Ise, «Size bunları anlatanların kimliklerini biliyorum, bunlar komünıstlerdır> diye bir açıklama yolladı. Süleyman Mutlu uzun açıklamasmda, ön seçimler bit tikterı sonra kimseye partinin listesi ile ilgill bir şev söylemediğini belirtiyor. Altı adaydan beş için bir şey söylememış. ön seçimden önce de. Birine karşı çikmış. Bu da 1973 seçimlerinde Ecevit'in önerisiyle veto edilmış 'yanı şu anda ser.atör olan kimse..) Beşinci Kurultayda Ecevit'e karşı mücadele etmis. Süleyman Demirel ve eski solcular Demirel, Hükümet Başitanı olarak kaîırsa. bazl ekonomık teablrler getırmeyı düşünüyormus. Bunun için Malıye Bakanlıâının demirbas bürokratlardan Adnan Başer Kafaoglu ile yakın ilişkı kurmuş. Kafaoglu. Sosyalist Kiütür Derneğinin kunjcularındandır. Kafaoglu Demirpl'e bir uzman adı daha vermış. Bu uzman da Erdoğan Niron. ErdoSan Niron, bir ara TRT Genel Müdür Yardımcıhgı da yaDtı. 1965'lerde, bu görevrien aynlaraK. Türkiye îsçı Partisinden milletvekili seeimlerine katı'ıdı. Sonra <la Parıste Malıye Bakanlığı emrinde görev yaptı. Niron'un kafasmdakiler, Demirel'in planlan birbirine çok uyuyormu$. •Tevekelli degil. divnrlar. .Derr:ire!, ekonomik kalkınmayı Sovyet yardırolanna bağladı. Buigarıstan'dai) elektrık enerjisi aldı.» 5u solcular nerelere kadar sızıyor, görüyorsunuz.» Şahbanu Diba, duvarları beyaz kumaş kaplı bir odada yattı Şahbanu Farah Diba Çankaya' da bembeyaz bir odada kaldı. Duvarlan beyaz kumaş kaplı, kapaklan Türk rnotifleriyle işlenmiş beyaz dolaplar, beyaz masa, beyaz koltUclar, yatak, örtüler, herşey bembeyaz. Duvardaki Fıkret Muallâ'nın bir tablosu, 1940"lardan bir Bedri Rahmi, Gençay'ın firüze rengı bir panosu, bir de Modiglıani'yi ansıtan bir portre. Bu portrenin ressamı da bayan Korutürk. Iran Imparatoriçesi bernbeyaa yatak odasındaki tablolardan da, salondakj Türk işi eşyadan da hoşlandı. Ertssı sabah Çankaya Köşklir.de bayan Korutü.k ile konuşurker. uzun uzun Türk ressamlarmdan söz ettiler. Bayan Korutürk konuguna gençlik yıllannda birlikte resim yaptığı Fikret Muallâ'yı anlattı. Geçenlerde kaybettiğimiz Bedri Rahmi Eyüboglu'ndan, Turgut Zaim'den, babasının çizgilenni yeni boyutlara ulâştıran Oya Katoflu'ndan sözetti. O sabah kahvesinde b'Jlunanlar da ilgiyle izlediler bu sohbeti. Çankaya salonlannda belki de 11 ic kez resimden, sanattan sözediliyordu. Köşkün sahipleriyle birlıkte konular da değışıyor.. Bayan Korutürk, Devlet konuk lannın ağırlanacağı köşk nazırlanırken Türk sanatının, eslıi ve yeni güzel örnekleriyle yer almasına büyük özen göstermiş. Mustafa Pilevneli'nin beyazdan firuze renklerine uzanan vitraylar. kafesli bir Türk köşesi, Türs gümüşleri, beykozlar, çeşmibülbüUer, Turgun Zaim'in güzel bir tablosu, sonra eski Türk halılarıyla, Devlet konuklan Türk sanatının güzel bir karraasını bulabilirler bu köşk'e. Ama bu karmanın bir çok parçası bayan Korutürk'ün özel Jcoleksiyonundan. tleride yerleri boş kalırsa nasıl dolacak, diye karakara düşünerüer var şimdiden. Protokol görevlileri boşluklarını iyi doldumr inşallah... Şahbanu, özellik)e, sanat olaylarıyla çok ilgili Türkiye'de. Bir banka galerisinde açılan bir sergide tablolar kadar, tablolan seçen kurulla da ügilendi. Resam Eşref Üren'den ayrıntılı bügiler aidı. Üç Türk balesini de büyük ilgiyle seyretti, devlet balesine bir îran yolculugu görünüyor uiukta.. tran împaratoriçesini Başkentliler daha sade buldular. Yine çok zariî, Paris çizgilerine bağlı. ama bütün eloiseleri Iran'ın Ulusal motiflerini belirten işlem ler taşıyor. Saçlan dümdüz, çoic az mücevher takıyor. îlgilendigi konular, sorulan. konuşma çizgi sı de geçmiş yıllardan çok farklı... Şah sofralarında balık eksik... Iran Şahının onuruna düzenlenen yemeklerde yok, çünkü Şah balık yemiyor. Yani su ürünlerine karş» allerji varmış. Cumhurbaşkanı Korutürk'ün Meclis tören salonunda verdiği yemekte balık yerine ıırmlanmış enginar sunuldu konuklara. Yemekler nefisti, ama Meclis tören salonunda mutfak oimadığı için sıcak yemekler soguyarak yeniyor. Meclisin Alman mimarı Prof. Holzmeister tören salonunda z: yafet verilecegini aklına getirmemiş vaktiyle. Oysa yemek de yeniliyor, dans da ediliyor. şarkı da söyleniyor. Örneğin Senato Başkanı Tekın Aruburun"':n bu sa'.onda verdiği yemeklerde Viyana valsleri yapar konukîar. Anburun çifti dansa çok meraklıdır. Kimi zaman halk oyunlan oynanır, kimi zaman Türk müziği sanatçılan şaıkı söyler. Cumhurbp.şkanı Filarmoni Orkestrası da salon orkestrasına dönüşür bu yemeklerde.. Hiç değilse birikenler için bir yasa çıksa Parlamenter maaşlannın eksiltligi günün başlıca konusu yine. Kimı milletveliüi ve senatör tatıl dönüşü toplu bir para almanın sevincini kutluyor, kimi de «Hele birikmis paraları almak kaımuoyunu çok yaralar, parlamentoya tepki olur, bir yasa çıkmalı. birikmış paralar hazineye verılmeli» diyorlar. Başbakan Demırel, bütçenin milyarlık açığından sözederken bu para hikâyesi ortalıgı iylce dalgalandırdı doğrusu... Milliyetçi Cephe'nin silahşörü Koca Reis DP lideri Bozbeylfnin AP'lilerf suçlayan konuşma^ı Ankara'da epey yankılar yaptı. Bozbeyli AP'lilerın «sr>münistleri» bırakıp kendi partisi ile ugrastıklannı, on'.an eritmek için çesitli tertipler yapıldıgını ileri sürmüştü. Ankarah gazeteciler AP'nin DP'ye karşı yaptığı bu savaşta kimin komutan. kimin de kurmay oldugu konusunu tartışıyorlardı. Bir tanesi, «Bana kalırsa» dedi, nKoca Reis Sadettin Bilgiç AP'nin DP'ye karşı yaptığı savasta AP ordusunun komutanlığinı yapıyor. Kurmay başkanhğını ise Talât Asal yapabilir, kendisi iyi bir taktisyendir.» Bir başka gazeteca atıldı: «Peki koca reisin sı'âhları nelerdir?» «S;z koca reisin DP'ye karşı kullandıgı silâh'.an bırakın da> dedi dîğeri, Cephe Kükümetinin koca reise verdiği mühimmata bakın: Trayler ithaünden, orman üriinlerüıe kadar teşrik belgesi, tutan da milyonlan buluyor.» Yeni senatÖrler ve parlamento kulisi CHP Adana Senatörü Hayrt Öner. Gürün Ağır Ceza YaTgıçhgından seçimiere katılmış, taban tavan bütünleşmesini iyi ba5armıs bir bürokrat. Ama siyasal kulisin yabancısı. Eski politikacılann konuşmalannı Rülümseyerek İzliyordu Mecliste. Buna karşılık eski politikacılar oyunlan oluşturmak için var gücüyle çalısıyorlardı. Biri söyle dedi: «Bizim kulis ustaları adaylıklarını sağlarnak için çalısıyorlar. Biz sadece seçmeniz. kimi seçecegimiz de kuliste degil, kürsülerde belll olacak. TRT'de Mirage ve bir çeviri hatası Geçenlerde TRT, dışhaberler servisinden çtVctn bir haber, TRT görevlilerini iyice karıştırdı. Haberde Mirage uçaklarının yapımırun durdurulacağı yazılmaktaydı. Mirage uçaklannm Türkiye temsilciüğini Uzerine alan bir eski ihtilâlcinin en yakın arkadaşîanndan biri de, TRT yönetim kurulunda hükümet temsilcilifini yapmaktaydı. Eğer gerçekten Mirage uçaklarının yapımı durdurulmuşsa. bu eski ihtilâîcinin işi elinden almacaktı. TRT Yönetim Kurulu üyesi, naberin aslını istetti. Dış haberler servisinden haberin aslı getirîldi ve incelendı. Haberde küçük bir çeviri hatası yapıtmıştı. Mirage eskisi gibi yapılacaktı. TRT Yönetim Kunılu üyesi, telefonu açarak arkadaşma durumu bildirdi. Biraz da dikkatler çekildi. Böyle can alıcı meselede çeviri hatası yapüır mıydı hiç?. ABD pasaportu ve Türk Millî Eğitimi Ünlü ırkçı ve Turancılardan Reha Oğuz Türkkan, Yaygın Vüksek ögTetim Kurulu Genel Sekreterliğine getirildi. Üstad bu göreve gelir eelnıez. «Açık ögrenim» diye bir inceleme yaparak. oraya burava yolladı. İmzasımn başma da Prof. ekledi. Reha Oğuz nercde proîesör oldu, onu pek bilen yoktur. Fakat her halde Türkiye'de askerük görevini yaptnadan Amerika'ya gittiği için. Amerika'da «asierlik». «ırkçılık», «ülkücülük» eibi konularda profesörlük tezi vermis olabilir. Fakat işin aksiligine baksanıza, bu ünlü ırkçı ve Turancı. askerliginl yapmadıgı için Türk vatandaşh^ından çıkanlmıs. bu nedenle vatandaşlık hakkını da kavbetmiştir. Reha Oguz Türkkan. şimdl Amerikan pasaportu ile Türk Millî Eğitimine ışık tutmava calışmaktadır. Bu Amerikanlar da içişlerimize amma kanşıyorlar, baksanıza. Konservatuvarda yeni suç türleri saptandı Bu yıl gerek Konservatuar öğrencileri ve gerekse öjrencilerin anlartığı hikâyeleri dinleyenler, şenükli günler geçirecekler. Nedeni, yeni müdür thsan Akpolat'ın şakacı bir insan olması. Deneme Lisesi esM müdürü, Konservatuvara müdur olduktan sonra kollan sıvadı. Her yıl tiyatro bölümü ögrencilerinin hazulamakta olduğu oyunlara renk getirilmesini İstedi. Bu yıl hazırlanacak olan oyun, halkı güldürmeye yönelik olacak. Yeni Müdür Akpolat göreve başladıktan sonra, bir de disiplin yönetmeliği yayınladı. 30 maddelik yönetmeliğe uymayanlar kendüerine ölümlerden ölüm beğensinler. îşte suç sayılan davranıslardan bazıları: Konservatuvar Idaresine, öğretmenlerine, yönetmelüclere karşı tek veya toplu olarak davranışa geçmek, idarecilerin, ögretmenlerin ve memurların işlerine kanşmait; Kız ve erkek öğTenci üişkilerinde arkadaşlıgın normal sınınnı aşmak; Öğrenciye yakışmayacak şekilde glyinmek, süslenmek ve boyanmak; Okula sarhoş gelmek. ön giriş kapısından başka yer lerden geceleyin okula girmek, bu yerlerden dısan çıkmak: Yukandaki maddelerde sözü edilmeyen fakat genel atüâka ve toplum düzenine ayKın olan ve suç sayılabilecek davranışlarda bulunmak. • A Komandoiar nereden çikmış? Titreyip, titreyip bir türlü kendüerine gelemeyenlerin Başbuğ Türkeş'i, bir sağcı gazeteye verdigi demeçte, partisinin «Tosunlan» için «Bunlar, çamurun ve tışkınm ıçinden çikmış gençlerdir» tanımuıı iuUanmaktaiiır. Bizler gerçi bu tosunlara, bildik bileli karşıyız arama «fıskının içinden çıkmışlardır» demedik, şimdiye kadar. Ayıp «fışkı» ne de mek, fışkmın ıçinden çıkan nedir? Ayıp degil mi, tosunlara boyle hakaret etmek.. Gerçi biz de bu tosunîann nerecen çürtıklannı merak ediyordulc amma, bu kadar hakarete gönlümüz pek razı değil... D / 1 vLİrîkA 1 1 Allah mı söyletiyor bunları? Demirel'in sağ kolu, tslâmın kılıcı, işadamlannın tereümanı bir gazetede aynen şu satırlar yayınlandı: «Başbakan Demirel, fuKarau^ın. işsizligin. rüsvetçiligin, iltimasın kökünü kazıyacagız. de'n'ş. İyi güzel ama. sonra kaç sişi kalacagız?.» «Duran saat bile. pünde ıki fcez doğru%u gösterir» dive bir soz vardır. Allah söyletiyor bunlan, böyle işte.. Mehmet Ali Arsan ve 'Maoculuk;, «Marksist Leninist ve hatta Maoist» karramı 12 mart' ın Türk siyaset terminolojisine bir armağandır. Geçenlerde «Ve hatta Maoist» bir ülkenin temsilcileri eski harp sanatlarından örnekler göstermek üzere Türkiye'ye gelip Ankara ve tstanbul'da gösteriler yaptılar. Bağıtnsız grubunun kısa boylu kanadından Mehmet Ali Arsan gösterilerin en hararetli izleyicilerinden oldu. Bütün ailesiyle birlikte salona gelen Arsan, Bilgiç problemini nasıl çözecegini düşünüyor olmalıydı ki, Çinlilerin bilhassa silâhsız olarak yapöklan savunma ve saldın hareketlerini büyük bir zevkle izledl. Çinliler Arsan'm kendilerini izlemeye gelmesinden çok memnun oldular. Yakında Arsan daha büyük sorunlann çözümü için taktilüer öğrenmek üzere Mao'nua davetlisi olursa şaşmamalE gerek. 41 C Alacakaptan ve Elverdi 12 Mart'ın saaıklarından Prof. Ugur Alacakaptan %e 12 Mart Hakimlerinden Aü Elverdi, Türkiye Büyük MU'.et Meclisi'nda buluştular amma, biri Senato' da biri Millet Meclisi'nde. Alacakaptan, «Ah» diyor, «Senato' da olsaydı, biraz ders vermek gerekirdi Kendisine amma, ne yaak ki, aynı oturumlarda bulunmayacagız.» Neyse Alacakaptan'uı dişine göre profesörler var Senato'da. Oîelliİüe komenjan grubunda uzun boylu, gozlüklü, ba#j açıJc biri... Cemiyetçilikten parlamenterliğe Son seçimlerde CHP, üç esH «Cetnly«tçl»Tİ Partamentoya soktu. A'odullatı Emre ilerl, Türkiye Milli Talebe Federasyonu İkinci Başkaniığı yaptı. Hasan Fehmı Güneş, Ankara Hukuk FakVltesı Talebe Cemiyeti Başkanlığında bulundu, aynı zamanda fakulte münazara elabı başkanlığı görevini üstelendi. Orhan Kayıiıan ise, Türkiye Millt Talebe Federasyonunda bir süre Genel SeKreterlik görevıni yürüttü. Kayıhan, 1966 yüında petrol kampanyasında bir petro! lâmbasmın o zamanki Enerji ve Tabıi Kaynaklar Brkanı Mehmet Turgut'a vermek istemiş, yolu polisler taraîından kesümısür. Bikalım c«mlyetçilik tacrUbe*!,, Farlamentoda lçe mı? fT Âhmet Tahtakılıç ve 1946 ruhunun temsilcisi Ahmet Tahtakılıç. 1956 yılından beri siyaset hayatının içindedir. Soyadınuı anlamım soranlara, «Tahtadan yapılmı* kılıç değil, tahta, yani padişaha karşı çekilmiç kılıç» diye eevap veren Tahtakiiıç, 12 Mart doneminde, aö rüşlerinden dolayı yargtlanarüarın vukatlılslarmı n\6ı. Sonra da CHP'ye girdi. Ankara Barosu seçlmlertnde de, Avukat Hallt Ç«lenk baslunlıgında devrimci grupU yer aldı. Usak'U r%pı^o Senato »eçımlenrn Kazanan Tahtakılıç. «MC rununua t«rC«lc uhibl, bugtlnkU demokratlk sol tkundu» diyor. \ Yahni mi yapacaklar? îran bizden «k\mı soğan, sarmısak ve et» istiyormuş. Acaba ne yapacaklar? Ne yapılacağı açık. Kuru soğan, sarmısak ve etle, yapılsa yapılsa, sofanlı yahni yapılır ancak. Yamna bir de sarmısakh cacık geldi mı, Türk Iran ih^kilerî saglam temellere oturur. böylece bölge banşı da güvence alüna alınır... Fransız sanayicileri de Türkiye'ye gelecekler Fransa Dısüerl Bakanı, Almanya'da elçilik yaptığı yıllarda. Alman poliukasından da hayli etkilenmiş olacatc. Türkiye'ye bazı Fransız sanayioileri yollayaraK ikl ülke arasmdaki ekonomik ışbirliginı geüştirmelc istedığı söyleniyor. Vaktiyle Batı Almanya'da aynı şeyler yapmış, Krupplar falan Çankaya'da konuk edilmlşlerdi. Haberi duyanlar «oruyor: Fransus dostlanmus belli çevreler arasındald lşWrUgind»n geleneksel dostluga bir K*tkı beiüiyebiUıler mı? Hazırlayanlar: Müşerref HEKiMOĞLU Uğur MUMCU Süleyman COŞKUN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear