Catalog

CUMHURYÎET 7 Ocak 1975 HATTA, 0 iLJS.Üİ.tftİMİM 3S^Lf ABDÜLCANBAZ DuKM£t<. Ü I K İNO'L AŞK DA GEZER 21 Ertesl gün Ergun otele telefon *t«. Yeme£e çsğırdı Sevgi'yi. Sevgi, saat on ikiye dofru uyandıgı sırada, çoktandır duymadıgı bir rahat iıkia memnundu yasammdan. D<jrt yıldır tinİÜ bir caz orkestrast şefiyle evliydi. Temmuz bâşır.da bir oturumda boşanmıslardı. Kocasıyle boşanmaya karar vermelerinden sonra bir dizi tatsızhk izlemişti birbirini. Kocasının evden aynhşı, ufak tefek eşyalannı alması. birlikte yasadıklan eve yeni bir çeki aüzen vermek zo runda lealması, ortak dostluKlannda açüan boşluklar.. Cansıkıcı bir yifeın dert ile geçmişti günJeri. Uyamnea, vazın tatîıya dönmeye başUdığını duydu. İmgelemi güçlü b:r Kadın defilcü. Bu yüzden düşlere dalmakla pek alış verişi yoktu. Tembelliği tutmadıkça, hastalanmadıkça yatakta kalmazdı uyannıea. Yatar yat maz da uyurdu. Fakat o sabah, vatagmdan çık madan önce iki üç dakıka %*c olanları ansıdı. Eski futbolcu zengin dostuyle yaptıkları ak lına geldikçe nedense hep £rgun*un bir gün ön ce otelin önündeki bakıslarını duydu tisttinde. Öğle yemeğinde Nursen'le geeeyı konuşur Jarken, «Ergur. da bu güs arar, dsdi, beni.» Ne biliyorsun? Şımanklastı: Arar! Gürürsün! Nursen iyiee hoşlanmıştı oynadıklan oyun dan. Fıkırdayarak güldü: Haklısın, dün sana bakarken fenaydı ni yeti.. Ergun telefon «ttiği sırada vemekten yenı dönmüslerdi. Sevgi'nin odasında ikisi beraber diler. Nursen, durduğu verde duramtyordu. «Kım?» diye. Sevgt. vericiyi fiiyle kapatarak fısıldadı: ^Eıgıın» Nursen, elltrinı ıravuşturup birbiri içinde sıkarak, zıplamaya ba^ladı otut tiuğu yatağın kıyısında. Sei'gi vericiden elini çeKti; Tabil yemekten önce?. Nasıl isterseniz. Nursen'e göz kırptı: Ama. iw £vet? diye duyuldu E Xursen yalnız kalıcak a£T. Nursen'i da birliste getırin. Saat altıda Efes Otelinın girişmd* buluştular. Otelin kafeteryasında yediler yemeği. S«v gi, bir ara konuşacak konu oulnıakta kolaylık olur dıvf Nursen'i birliKte gotirdiğinl söyledi. Erjun önemsejnemişti, üstünde durrr.uyordu bu davramjınm. Yemekte, konuşactk konu bul makta pek sıkıntı çekmed:ğini tanıtUdı, Yej mekten sonra ikisini tiyatroya bırakırken, ojiın dan sonra buluşmalanru istedi Sevgi'den, Oy sa ki, ikisi de bir gece öncekı arkadaşlar'ile sözleçm;şierdı. £rgun'u, o ak>»m yere^iTe dah* yakından tanıdıktan sonra, Sevj/ acelecüi ginden ötüıii pişman oldu arr.a v»rdiSi sözden geri dönmek huyu volctu. Son frınlerde birbiri iUiüne gelen yorgurüuklardsp 'sör c*U. Ertesi gün yine akşam üstü buluîmalannı, bir baska gece oyundan sonra danstt bir yere gid«bil«cek Isrini söyledi. Erfun'd/iı ayrılıp da soyunma orasma doğru gidarKfn, bu kez, oyvmdan son• eski futbolcu seyeili»iyle buıuşunca ne konu •'.arcm bileptetaenin sıkıntısı ioindeydi. De lld içinde yaşadığı sanat çevresine Avrupanın Tek Sömürgesi: IRLANDA ŞEVKI ADALI Yazan: Necati CUMALI yabar.cı, Mtaptan sanattan öyiesine habersizdi ki, bir gece önce «En lyisi öpüsmek» diye düşünerek, saçmalamasın diye ooş bırakmamıştı dudaklarını. Bu işi de ıyı beceriyordu çocuk. Öpüştükçe, aylardır toplamış bir yangılamanın delinip akması gibi, rahatlamış duvmuçru ken dini. Bu gece daha da ıleri gideceklerdi belki de. Konuşacak fazla bir seyleri olmadıgı için, belki de degil hatta kesinlikle böyle olacağmı biliyordu şimdiden. «Adam sen de:» dedi içinden. «Gideceği kadar gider. scrnra da biter!.» Aksilik bu! Ertesi gün, öfleye doğru çiftli ğinden İzmir'e tnerken, Ergun, arabasının a y nasından geriden gelen bir Ponttae gördü Pon tiac yaklaşıyordu. İlkin arabayı sürenin yanın da oturan Nurten'i, tonra arabayı süren eski atleti tanıdı aynada. «Allan Allih! Ne kadar çabuk?» diye şaskınlıkla mmıdandı Korkuyla kansık bir önseziyle arka koltukta oturanlan görmeye çalıştı. Sevgi'yi tanıaı. Bozulmuş fcaş lanmısa dönmüştü. Sevgi'nin beraber olduğu genc: de taruyordu Rıfat'tı adı. Soyarimı çıkaramjyordu. Belki de hiç duymamıs olaeaktı. Otuzunda olmaiıydı şimdikı Mıll! lig kurulma dan, yani on yıl kadar önce, Kültürspor'da ka lerı oynamıştı iki mevsim. N» iş vaptığını dofru dürUft bilen yoktu ama bol para kazandıfını gusteren bir yasayıs sürüyordu son yıllarda. Gü venilir biri olmadığı yüzde yüzdü. Sevgi'nin ne işi vardı onun yanmda? Öbüı delikanlı gerçelc ten acar bir atletti eskiden. Daha lise sıraların da milli takıma seçilmişti. Tunç'tu adı. Yük sek atlıyıcıydt On sekiz yaşında 1.95'e kadar ulastırdı rekonınu. Atletinnde ilerlıyebilnâi. Oldukça yakış.klıydı. Yakışikhlığının Jşurbanı oldu Bar kadınlanmn, îzmir'den can. şjkıntısın dan bunalan uçarı sosyete güzellerinin elinde çabuk 7'prar.dı, içkiye artırdı Daha on dokuzundayken rekoru geriled;. Yirıştığı kendism den küçük k«ndisinden büytik atletlers geçilmeye başlayınca atleıizmi bıraktı. Otomobil alım satımıyle uğraçıyor, oldukça iyi kazamyor du şimdi. Çiftler, Çeşme'de, ya da yoi ütünde ki moteUfrâoRv bırinds gftgtrnv.ş olacaklardı ge ççyj. Ergun^.jiüş kırıkîîjiyle iyice sarsıimıştı ' ama, bu tjtfş kırıkhğınm duy»ulan daJ oudak salmadan 'brtaya çıktığım düşünerek çabuk avut tu ketviiOİ Pontiac solundan yanasıp öne geçerken. iki arabanın pencereleri >anyana kaldı bir iüre. Pencereden kolunu uzatsa elini tuta bi^Rği kadar yakınındaydı önce Nursen, sonra ."Ğevgi. Arabasının torpedo gözünde bir şeyler ' aranır göründü. Bakmadı onlardan yana. Ama, ikiıinin de gülüp konuşurken, birden sustukları k,»çmadı gözünden. Ergun'u tanımışlardı. Kızarıp bezulmak sırası ikisindeydi bu kez. O akşam, sözleştikleri gibi bekledi. Sevgi. yalnız gsldi sözüne. Yemeğe gittiler. Yemek süresince, söıü gündüzki karşılaşmalarına getirmeden konuşmaya dikkat etti Erfun. Oldukça neşeli görünmeye çahstı. O kadar ki sık sık <Aca ba görmedi mi?. diye kolladı onu Sevgi. Tiyatroda ayrüdıkları ıırada, Ergun bir daha ne zaman görüüeceklerini sormayınca soruyu çözdü. Tiyatroy» firerken biraz küçüldüğünü duyuyor du. Kapıdaki biletçinin selâmını alırken suratlıydı. <Deramı v ı r ) MİLLİYETÇİLER İNGİLİZ SAYAŞ GEMİSİNİ BATIRDI Siirekll sekilde takviye alan İngilizlrr, çarşamba süniine girildiginde çok daha güçlenmiş aurumdaydılar. Bir gerçeği de anlamıslardı. Ayaklanma hareketine katılanların gene! bir saldırıya gecebilecck kadar güçleri yoktu, Sayıları artmıvor azahyordu. Silâhları yetersizdi. H^ reketin bu vüzden fazla lun ak madan sonuplanacafiını hesap' yorlardı.'Yanıldıklan tek nok':ı OAWüVdu. Zîra bütün rUnstzlıklara, eksllclilüeı e ve yer ye düşlilen hatiara raJtraen miUiyetçiler sonuÇı krfdar Ritrrıekte kararlıydılar. Hele iiderler bunun tir intilıar oldujunu bile bi!p girmişlerdi bu serüvene. Vazgec, mek akıllarından bile geçmiyordu. Çarşamba RünU, Dublin'de otorite yoklujundan yararlanan Kalabalıklar tekrar yağmacılıga baçladılar. Gönüllülerle Yurttaşlar Ordusu iiyeleri, hareketi le1 eliyea ^b/i çirjuu yağnıayı durdunnak smaeıyt* düşmanı bırakıp«M»ftEd<riş«ft ıığrasmaya baş lbdıîar. Sonuhda ateş açıp ba?: yağmac.ları öldürerek kalabal:!: Isn dagıttılar. O gün karargâh oLarak kuî'.arılan postaneye yapılan îngilız süldırıları gene sonuçsuz kaldı. Buna karşıhk İnşîiıız topçusıı isyancıların bulundugu bölgeyi top ateşiyle dövmege basladı. İs ?ancıların kontrolündeki bölgede bulunan bir çok bina otıırulamıyacak hale pelmişti. MilHyetçilerin bir kısmı binaları ter kedip sokaklarda kuıdukİBrı barıkatların arkasma geçmek zorunda kaidılar. ÎSYANCILARA İLK KEZ HALKTAN DA KATILANLAR OLDU VE KENDiLERiNE DUBUN'iN MERKEZ KESiMi ÇARPIŞMALARDAN VE KARŞIUKU ATEŞTEN HARABEYE DÖNMÜŞTÜ DÖNMÜŞTÜ. tmdaki oölgen:n yoğun topçii steşi altında tutulmasım emrpttigi zaman. DU ermrde Ineilizlerin tasan sabusızlıkiarır;in. işaretınj görmek le mümk'.indü. Topçu ateşi Dostanede vansın çılt rnssına yoi actı. Bunun üzerır.e binada bulunan kadın ve çocuklar dışan çıkartıldılar Postanevt savunanlar cıkan vangını biraa sonra söndürdüler Ancak stirek:i topçu ateşı vüzünden binada erka arkays vangınlar çıkmafta başiadı. P!unk«tt artık oostırede bannmanın olanaKsız nala seldiRinı anlamısi' Mtllıvetçt lıderler oınbıı ciielUkle jtarar* jshı vakındhki b;r bakkal dük< kânına taşıdüar Mıllsvetçı lıder» lerd»n Jam«s Connoilv ajır sekilde yaralandığı ıçın oır sedve4e tasınıyoröu. O'Pnn'.llv tse car pışırken son kursunltnnı da sık mış ve sonunda vurularak ölmü» tü Pearse. PlunketT, Connoıly, Clark »e M&cDermoıı dah» srnra barmdıkları bakkal dükkânmı da teriiecijp vakındak' oır balıkçı dükkâjıma sıgındılsr. Burası Ueçicı Uevrım HüHiimetınin snn kararsâhı ilacalttı. Teslim kararı aünıyor İrianüa Cumımnvetç; K.Bitı??:ıit Örgütü Asiteri Konseyi ile Irîanda Cumhurıyeti Geçıci Hükümeti nın üyeleri olan Pe3rse, ClarK, Plunkett ve MarDerınott. her yan dan yağan kurşunlar altında Con no'.ly'nin ysttığı «rdvenin etraiın da toplanarak durum muhakeme si yaptılar: Sı^ınrtıkla/ı b?lık71 dükkâmnda bulunan" Sff ka'dın bitkin sörirnüşlü rhüUyeTei Itder lere birer fincan çav ıkrarn etti. Tom Clark her şeye rağmen di renişe devam edilmesı taraftarı olduğunu söyledi. Biraz daha di renmenin, olayların akısını dejış tireceğine ve halkın ayaklanmaya katılmasına yolaçacafîna ina myordu. Diğsr milliyetçi Hderler ise yapılacak tek şeyin teslim ol mak olduğu görüşündeydiler. So nunda Clark da arkadaşlarının görüşlerini kabu! etmek zorunda kaldı. Cumartesi gür.U ögleye doğru îrlanda Cumhuriyetçi Kardeşlik Örgütü liderleri tngilizîere teslim oldular. îsyancüara karjı h» rekâtı yöneten İngiMz Generaîi Maxwell'in karşısına çıkanlan Pearse teslim belgesinl imzaladı. Saint Stephen's Green Bölgesinl kontroiü altında bulunduran Kon tes Markievicz, diğer liderlerin teslim olduklannı öğrtndlV.ten sonra, adamlanna durumu anlat tı. Yapılacak şey teslim olmaktı. Biraz sonra, hayatım Îrlanda' nın bağımsızhğına adıyan Kontes Markievicz de silâhmı öpüp bir İngiliz subayına verdikten sonra, adamlarımn oa^ında DarikadJarden ayrüdı ve kendilerine aynlan kampa doğru yürüdü. Dublin'in merkezi bir anda les sizliğe gömülmüştü. Başlangıçta milliyetçilerin giriştiğı harekete kayıtsız kalıp ilgisizlik gösteren Dublinliler, şimdi bir hafta süreyle kanlı çarpışmfilara sahne olan ve yer yer yanınakta olan bolgeyi gbz yaşlarıyla seyrediyor lardı. Milliyetçilerden olusan bir liklerin İngilizlerin kontrolünde kendilerine aynlan kamplara g" türülüsü is« iseyecanı daha da art tmyordu. Ayaklanmanın bastırı lısı Londra'da sevınçle karşıisn dı. Ancak İngiliz yetküiler, suçlularm bir an önce saptanıp ce zalandınlmasından yanaydılar. G«neral Maxwell de bundan bat ka sey düşünmüyordu. Bir asker olarak kendısinı bunun için suç lamağa imkan yoktu. trlandalı milliyetçiler, İngiltere'nin /yman ya'ya karşı bir ölüm kalım sav» şı verdiği sırada harekete geçmiş lerdi. Birleşik Krallıfın bir par çası sayılan trlanda'da ginşilen hareket bu nedenle daha da agır bir anlam taşıyordu. İngilizler, savas biter bitmez İrlanda somnunun ele ahnacağı konusunda İrlandalılara verdikleri söze, bir avuç milliyetçinin savaş ortasın da verdikleri cevabı karşılıksız bırakmak niyetinde defillerdi. 29 Nisan günü, milliyetçi lider ler teker teksr toplamp Dublin" in Rotunda Parkmda nezarete almdılar. MiUiyetçi liderlerden en son teslim olan Eamon de Va lera, silâhmı teslim ettigi tngilU subayına, «Beni kursuna disebillrslni». Yargılamanıza gerek yok, el ra yaptıklanmı kabul edlyorum ve ilk fırsatta tekrar vapacagıma da 8ÖB veriyonırn. Slzden sadec* adamlanmın hayatlarım bagışla mamzı istiyorum» dedi. Sonra da teslim oluşunu aeıyln sevreden Dublinlilere sunları sftyledi: «Geç kaldınız. Harekete da ha ilk gününde nıcRkîannızla, «o palannızla ve yürejSinizle katılsaydmız lsler ha«ka olurdu.» Halkm tutumu değişiyor Perşembe sünü, nehir yoiuyla îrlanda içlerine sokulan bir tngiiiz savaş gemisi rniiüyerçiler tarafından uatırıldı. Dublin'de ise söylentiler dolaçıyordu. Almanlann îrlanda'ya çıkarma yaptıkları ve îngilizlere saldırmağa hazırlandıkları söyleniyor İRLANDA CUMHTJRÎYETÇt ORDUSUNTJN (IRA) BtR MtLtTANI, DüBLİNDE HALKI. KüZEY İRLANDADAKİ MÜCADELE ÎÇİN StLÂH VE PA RA YARDIMINA ÇAĞIRIYOR. ULSTER YÖNETÎCÎLERlNİN ŞÎKÂYETLERİNE RAĞMEN, ÎRLANDA CUMHURtYETİNDE HALK IRA'YA YARDIM ETMEKTE VE KATOLİKLERÎ DESTEKLE MEKTEDİR. GÖZLEMCİLERtN DE BELtRTTİKLERİ GİBİ, GEÇMİŞİN ACI ANILARININ UNUTULMADlGl İRLANDA CUMHURİYETÎNDE, HALKIN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ StLÂHLI MÜC ADELEYİ TEK ÇIKAR YOL GÖRMEKTEDİR. du. Böyle bir şey yoktu tabii. Temenni edenlerin yaydıkları söylentilerdi bunlar. Persembe akşamına doğru Dub linliierin tutunr;unda bir değişik lık belirmeğe başiadı. İngiliz kur şunları milliyetçilerin göğüslerınde patladıkça, kendilerine karsı dujulan öfke, verıni önce acıma. sonra bir hayranlık duygusuna oırakmağa başiadı. İik kez o gün isyancılara halktan da katılmalar oldu ve kendilerine yıyecek yarclımı yapıldı. Bu kadan yeterli degiidi ama. milliyetçiler halkm bu ügisinden bjje memnuridular. Dublin'in dışında ise başlcentteki olaylara ıîgisizlık devam edi yordu. Köy ve kasabalarda geliş n.elerle ilgilenen olmadı ve başkente hiç bir vardıra gönderün;edı. İngilizler cuma günii, lcurdukları çember: biraz daha daraltrcak amacıyla ağır ağır ilerlemege devam ettiler. O gün Dublin'in merkezinde 300 ölü sayıldı, Kentin merkezi dört gündür dev«m eden çarpışmalardan ve kar şıhkh olarak açılan ateşten harabeye dönmüştü. Başlangıçta hiç kımse gelismelerin bu noktaya ulasacağıru t*n min etmemiştî. Hareket ağır ve s:nsice başlarmş, bir ksç fün içinde bir savaş halini alrnıj vı her türlü tahminin Uzerinde kan dökülmesine yoi açmıjtı. özellik le İngiliı yöneticiler şaşkınhk ifindeydiler. İsyancıların direnme gücü şaşırtmıştı îngilizleri. Baçlangıçta bir kaç darbeyle hareketi durdurabileceklerine inan mıslar ve kan döküımesini önlemek amaeıyla agır hareket etmişlerdi. GUnler geçtikçe sabırsıılıkları artmış ve müliyetçilere vUklmdikce vüklenmislerdi. Sonuç gene degismemiş, harabeye donen binalann yıkıntıları arasma şrizlenen bir avuç ac ve tükenmiş insan, şartların ağırlığına r«JJrnen direnmtte dtvarn etmişti. Cumartesi fjünü lnfilit komutaniıgı isyancilann kontroiü ai nS\ BOND BIN I'CİMDE BENİ ,DAUA N E L E t / fl ;' TiFFANY JONES /% BUML4EJZAVAtH ÇÛCÜC, A V/E OA YAZÛJİU OLMAUVrZ IMT1 üttOA g'e Şevket Süreyya Aydemir Kalıraınanlar Doymalıydı Y' • PECl D U N its. OA /İIANiyvB.1 ÇAgOAŞ YAYINLARININ 6. KİTABI flYATI: 15 IİBA Her kitapçıda bulunur İsteme'Aüresı: ÇAGDAS YAYINLARI: Caöaloâlu HalkeviSok. No: 3 9 y İSTANBÜL Y A K I S : tDAMLAR BAŞLIYOB