Catalog

4 CUMHURTYEl 30 Eylül 1973 YAPDlMU İFHAM Toz Duman Içinde TAÜP APAYDIN 9 Ha tamam, au . Defterdekı yerinı buldular Kaç donüm yer ektm bu yıl Bılâl? Onbeş donunı ektım efendı. Niye az? Fazla tarlara yok efendi. Allah Allah . Herkes tarlam yok dıjor. Klmln peki bunca tarlalar? Ovayı gosterdı Agalann efendi, kimın olacak' Hadı canım, hepsı mı agaların? Hepsi değıl emme çoğu onlann Bu gidısle hepsi onlann olacak. Bırer ıkışer satıyoruz hep Satma, ruye satıyorsun"" Insan muhtaç kalınca satıyor efendi na edelım'' Bırak ukalalığı Kaç teneke buğday kal dıracaksın, onu soyle? Ne bıleyım efendi, harmanı kaldınnca bellı ohır. Multszım kızdı Yukardan aşağı baktı Ulen bu koyün adamı gıbı ters adam gormedım ben, dedı. Her sozlen betıme gıdıyor. N'ıye efendi? Ulen sana guzelce sorduk, kaç şınık buj day kaldıracaksın dıye Doğru durust soylesene şunu"" Uç aşağı beş yukan bılır insaa ne kaldıracağım Bılemem efendı, ne blleyım. Allah Wllr. CKleyse ben buirim, dedl Multesim. Yas ellı şınık' Nee, ellı finik mi 7 Ne dıyon sen efendi'' Yırmıbeş şınik de hele, o bile fazla. Het1 Çekıl onumden durzu' Zaptıyelen getirıp suraya dıkeyim de aiUınız basuuza gelsin. Hepinızin nıyetl buğday kaçırmak. Anlamıyoruz sar.ki. Bu köy zatı UnlU. Adınıı bojuna çıkmamif. Hıı.. Yuruyup gıttıler. Yan Bılal arkalarından baktı Bır soz bulup söyleyemedı. «Naha boynunuz altınuda kaİBin» dıye sdylendı ağonın içmde. Geriye döndu: Kaçırsak haksız mıyız"* dedı daha yuksek sesle. Ortak mısınız malunua Allahtan korkmazlar? Siz mi ekiverdiniz yansını1» Siz mı kaldınverdiniz? Gece gunduz anamız ağlıyor baksamza? Neden haberınız var saın? Allahtan bulasıcalar'.. Su«, dedı karısı, Yavas ol. Duyarlar »ımdı. Duvsunlar be. Ne duyarlarsa0 Elli »tnık bugday çıkar mı su harmaadan'* Ne intafsız adam bunlarî Allah Allah... (Deramı 1973 SEÇİMLERÎ EŞÎGİNDE ÎGİ Araştırma Röportaj: Günaydın ERDOÛMUŞ İcen BÖRTÜCENE Karikatürler: Turhan SELÇUK Heey' Sağır Hasan oküzlere bakryordu. Karoı ııerden seslendı: Duymaz o duymaz, dedl. Sagır.. ~ Sagır mı'» Hadıı Ne çok sakat adam var bu koyde yahu? Allahın gazabın» ım ugradımz, nedır' Gel bakım, sen gel teyze Ne olacaf Harmanı yazacağız, gel' Sağır Hasan donerken karşısma rastlayınca gorüverdı. önce afalladı. Gozlerı cuyud\l. Doğenı durdurup geldı Buyur, dedı, hoç geldfatiz. Sesı çok derınden çıtayordu Hoş bulduk. Ne kadar buğday kaldıracaksaı bu yıl' Kulağını uzattı: Efendıım' Multezun harmanı goeterdı: Buğoay dıyorum buğday! Ne kadar kalkacak" Kansı işaretle anlattı. He, dedl Sagır Hasan Bflmemkl efendi, Altoh bihr. ATlah bîlir de, yanı aşağı yukarı ne ka. dar olur? Buraya yazacagız. Efendıım' Multezım soylendı: Çattık belâya. Teyze sen anlat, ne ka. dar buğday kaldıracaksınız'' Buraya yazacagız Kadın ışaretle anlattı. O da bır sevler so\ ledı. Goğü gosterdı. Allah bılır, dedl tekrar. Multezım kızdr Canım anladıfc, Allah bılir' Anıa bır rakam yazmamız gerek. Uç aşagı beş yukarı, ne yazalım sen soyle? Ne bıleytm? dedl kadın. Ellı teneke yaalun mıT Bılmem Yaz ellı teneke. On teneke de arpa Içeri almak yok, anladın mı teyze"1 Bız gelıp once devlet hakkını ayıracağız. Sonra gotureceksıniz. Kadın cevap vermedi. Sağır Hasan bır sev anlamamıştı. Karısına baktı. Ne dıyor7 lsaretlerle anlattı Sağır Hasan bozuldu. Yaslı yuzundekı çızgıler busbutun derınleşıverdı. Ellen tıtremeğe başladı. Sıra Yan Bılâl'a gelmıştı Sağa sola baktı. Kaçsam mı dıye duşundü. Ama geç kalmiştı. Harman savuruyordu. Geldıklerını daha oncs gorseydı sıvışırdı. Şımdı gıtmen olmayacaktı. Buyurun efendl, dıyerek karşıladı. Buyurduk. Gel bakalım, adın ne? Yan Bılâl derler. Sanayileşme konusunda liderler değişik görüş ve öneriler getiriyor «KALKINMA, ÎNSANDî DOĞA ÜSTÜNDEKt KONTROL GUCUNtN SUBEKLÎOLARAK AKTT1RILMASIDIR. BtR TOPLUMUN ELİNDEKt KONTROL GÜÇLERİNtN NtTELÎKSEL VE NİCELİKSEL BUTUNLÜGÜDÜR. BU BİR TOPLUMUN KON'TROLUNDAKÎ URETİM GÜÇLERİNÎN TOPLAMIDIR. KONTROL GÜCÜNÜN NİTELİGÎ SOMUT BtR BÎÇÎMDE O TOPLUMUN ÜRETİM İLÎŞKİLERÎ VE SAHtP OLDUĞU TEKNOLOJİK DÜ2EYDE BELİRİR. TARIMSAL FAALÎYETLERtN YOĞUN OLDUĞU AZ GELÎŞMlŞ TOPLUMLARDA TEKNOLOJİK GÜCÜN DÜZEYl DOĞA VE ÇEVRE ÜZERÎNDEKI KONTROL GÜCÜNÜ AZALTMAKTADTR. BU TUR TOPLUMLAR IÇİN SANAYtLEŞMENÎN AMACI ÇEVRE UZERtNDEKÎ GUÇLERtNlN VE KONTROLLARININ NİTELİÛÎNİ YÜKSELTMEK VE KENDİ KONTROLLARINA ALMAKTIR. OYSA, SERMAYE VE ONUN KONTROLUNUN YOĞUN'LAŞTIĞI BÜYÜK KENTLEŞME MERKEZLERI ARACILIĞI tLE BU KONTROL ÎÇ VE DIŞ ÇEKİM MERKEZLERİNİN ELLERİNDE BULUNMAKTADIR AZ GELlŞMtŞ ÜLKELERDE SANAYİLESMEYİ ENGELLEYEN BU TEMEL SÜRECİ BELİRLEYEMEDEN BAĞIMSIZ VE KENDINE ÖZGÜ BlR SANAYİLEŞME GERÇEKLEŞTİRİLEMEZ » SANAYÎLEŞMEYÎ ENGELLEYEN SİZCE ÖNEMLt YA' PISAL FAKTÖRLER NELERDIR' BUNLARI ORTADAN KALDIRMAK İÇIN NE GÎBI ÇOZÜM YOLLARI GETİRIYORSUNUZ' SANAYİLEŞME DE ONEMLÎ OLAN KAYNAK l^vANSFERİNIN HANGÎ SEKTÖRDEN SAĞLANABILECEGlNt ÖNERMEKTESİNIZ? Halka açık anonım sırketler halk ıçın itimat edılır guvenıhr bir gelısme gostenrse zaten ticaret lektörüne kayan sozunu ettıgiınız bu halk bırıkımı kendıhğinden sanayıye kayacaktır. Yeter kı, guven sağlansm TARB* İİ SUNUZ' Tanmdan da olacaktır bu, ticaret sektorunden de olacaktır hatta bır olçude hızmetler sektorunden de olacaktır. nn hususiyetlerine göre dejerlendirilecek ve tevcih edllecektir. Vatandaş yatırurüanmn lahıbl olmak imkanına kavuşacaktır, ve bu yatırımlaıın içensınde ışçi, memur idarecl, yönetlci olarak çalısmak ımkân ve fırsatma luvusacaktır. > YAptırdığımıa etudlere göre, Japonya ve Baü Almanya gıbi hızlı kalkınan mületler sanayi !eş mede daha çok bu formüle ağırlık vermislerdir. Biz de daha çok bu formule ağırlık vereceğıs. Ancak sunu kaydedelım kl demokratık hak ve hürriyetler rejiminin ana çlzgllert içerismde bu politıkayı yuruteceğiz. Bir hususu daha ilave edecegim. Ülkemızin sanayileşmesini arzu etmeyen dış ve ıç çevreler sanajileşmede en mühim ve temel kuvvet ve faktbr olan devlet milîet kaynasmasını engellemeye çalışmışlardır ve çalışmaktadırlar. JAPONYA VE SAVUNMA MASRAFLARINI DOĞRUDAN DOÖRUYA YATIRIMA AKTARMAK MÜMKÜN OLMUŞTUB. BÖYLECE HIZLI BtR SANAYtLEŞME SAĞLANMIŞTIR AYRICA JAPONYA'DA UCUZ EMEĞİN ISTİSMARI MALÎYETLERİN DÜŞUK OLMASINI SAGLAMIŞT1R. BIR BASKA ÖNEMLÎ FAKTÖR DE, JAPONYA'NIN UZUN Y1LLAR YABANCI ÜLKELERDEKt TICARÎ VE SINAt İLÎŞKILERİ ILE BU ULKELERDEKt GEIİŞTIRtLMIŞ TEKNOIOJÎLERÎ YURDUN\ AKTARMA OLANAÖI BULMASIDIR. PARTINtZCE SEÇÎLEN JAPON KALKINNL\ MODELI TÜRKÎYE*YE UYGULANDIĞINDA ACABA AYNI OLANAKLARIN SAÖLANMASI MÜMKÜN OLA(Devamı 6, sayfada) DP: Bozbeyli TUi . ..e'de hukuk ve demokratik nuamının karşısında bazı olıgarsık kalıntılar vardır. Bu olıgarşık kalıntılar kendı ımtıyaz»arım nıılletle paylaşmaya bır turlu yanaşmıyorlar Bu olıgarşık kalıntılar bazen zeng.n çevr^lerdır, masonlardır, bazen sılâhlı kımselerdır, bazen burokrasidır. Bazen soylendığı gıbı şu \e bu vılayetımızdekı ağa dı>e ıfade edılen yahut bır ıktıdarı kendı ehnde bulundurabılme ımtn'azına kavuşmuç kımselerdır. Buılar demokratık hukuk devletı nızamınm vatan sathına >a>gm ve vatandaalar ıçın bır mmet halme Eelmesinı engelle\ıcı ohgarsık kalıntüardır Bu valniz sanayileşme sahasmda değıl bırçok sahalarda gelışmemızm karşısın» çıkan bır sorundur. Bu çevreler büyuk ölçtide devlet ımkanlanna ortak olmak ısteyen çevrelerdır. Bu tamamen temızlenebilır? . Hatta turerler de . Bu bazen doğuluyum, batılıyım, hemfehruık, Galatasaı aylılık \ a da Mulkıjelıhk dıye ortaya çıkar Butun bunlar hukukun uygulanmasının, objektıf olarak u\gulanmasının karşisına çıkan olıgarşık kalıntılardır. Bunlar organızedır Yanı bunların elınden halkın hakkınt kurtarabilmenın kolay şejier olmadığı kanaatınd* yım. Sanayi kalkınmamızda kaynak meselesıne gelınce, bu kaynak ;,a %ergı, \a da yurt dışından sermaye davetı sekhnde kullanılır. Yabancı sermaye meselesı Turkıye'deltı karsılıklı anlayışa mustenıd bır tartışma ortamında değıldır Yekdığerını ıtham eden olçuler ıçmde cereyan edıyor. Devlet yabancı sermaye ıle temsılcılerı vasıtasıyle ortaklık >apmaya kalkarsa, yabancı sermave zararlı olur, memleket ıçın. Dev let denilen şey muşahhas bır varlık değıl, hukukı ve ıtıbarı bır varlıktır. Ona ne kadar ıtıbar edersek o kadar yuceiır. Ama dcvletı yuceltmenın çaresı de devletın hukukuna saygüı olmaktır. Bu hukukun dişına çıkarak ister yabancı sermave ıle, ıster özel sermaye ıle anlaşmak devletm ıtıbarını duşurur. Ikıncı ve belki de en onemli kaynak bızım gorduğumuz halktır. Halkın tasarruflarıdır Bank«>a para jatırm» alışkanlıgım, halka açık bir şırketten hısse senedi alma alışkanlığı halme donuşturebılırsek onemıi bır kaynagı harekete geçırmış oluruz. OLIGARŞÎK KALINTILARIN BIR YÖNU VAE. O DA KKONOMtK ÇIKARLAR. BUNUN YANINDA TÜRKIYE'L SANAYILEŞMEYE GITMESt GEREKEN KAYNAKLAKI VERIMSIZ SEKTORLERDE BÎRtKTlĞÎ İLERt SÜRULÜYOR. BU EKONOMtK V.UÇLERLE NASIL MÜCADELE EDEREK VE HANGt SEKTÖRDEN KAYNAK TRANSFER EDEREK SANAYİLEŞMEYÎ ÖNERİYORSUNUZ? MSP: Emre Sana^leşmemızde bırbırıne zıt fakat her ıkısı de kısır bır model uygulanmıştır Aşırı devletçılığe kaçan ıktısadî devlet tesebbuslerı modelı ve dengesız lıberalızme kaçan Adalet Partısi \e onun benzerı partılerın hımaje ettığı mahdut zumre ozel sektorculuğu modelı Bu yuzden sana> ıleşmemız mumkun olmamıştır Halbukı bızım partımıZın goruşu yaygın kalkınma, ya\gın ozel sektorculuıc gorusudur. Bu goruşe gore ınsan gucu kaynaklanmız jurt sathında topyekun sanajı sektorunde harekete geçırılecektır. Kredı ve yatırım ımkânları topyekun bolgele MALKOCOĞLU yazan veçizenrAyhan BAŞOGLU ŞÜPHELl ZAFER DİŞİ BOND TİFFANY JONES GARTH