Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHtlRlYET 14 Haziran 19T3 üindiği gibi, «on Anayasa değisikliğinin demokratik hukuk devletine, hukukun temel ilkelerine ve Anayasal gerçeklere aykın olduğu hususu, çeşitli hukuk kuruluşları, hukuk adamları tarafından öne sürülmüş, buna rağmen 1699 Sayılı Kanunun meelislerden geçmesine engel olunamamışti. 20 Mart 1973 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren bu kanun aleyhfne Anayasamn öngördüğü bazt kuruluşlar dâva açabiiirler mi? Ve bu dâva dinlenebilir mi? Konu tartışmalı olduğu kadar önemlidir de. Zira dava açma siiresi 18 Haziran 1973 tarihinde sona ermektedir. Biz bu yazımızda bundan bir süre önce kamuoyuna sunduğumuz düşüneelerimizin gerekçesini açıiclamağa çahşacağız. B Olaylar vc görüşler Yasama organının durumu Yasama organı Anayasanm tözüne ve Szfine aykırı olarak. Anayasa mekanizmasını, Anayasa sisteminin kurum ve kuruluşlannı değistiremez, değiştirmemelidir. Böyle bir değişiklik yasama meclisinin takdirinde değildir. Böyle bir değişiklik Anayasa Mahkemesinin kararlarına ve Anayasa hukukuna aykırıdır. Kanun ile hukuk arasında nasıl bir fark varsa, Anayasa ile Anayasa hukuku arasında da ayni fark vardır. Türk Anayasa Mahkemesi çeşitÛkararlariyle bu gerçeği açıkça ortaya koymuştur. Hukuk devlrtinin ne olduğunu da kesin olarak göstermistir. Bir karara göre «Hukuk devleti, bütün davranıslarında HUKUK ve ANAYASAYA uyan, bütün islem ve eylemleri yargı deretimine bağh bulunan» devlet demektir. Bajlca bir kararda da, «Kar.unîanmmn, Anayasanm açık hukümlerinden önce. hukukun bilrnen ve bütün uygar meroleketlerde kabul edilen prensiplerine uygun> olması gerektiği belirtilmiştir. Bu kararlardan ve Anayasa hukukunun temel ilkelerinden çıkanlacak sonuca göre, eğer bir ülkede sosyal gerçeklerin. toplumsal gerçeklerin aksine bir Anayasa değişikliği olursa, böyle bir rfeğisiklik hukuka aykırı sayılır. Anayasa sonuç itibariyle bir kanundur. Yüksek mahkemenin bir kararında beiirttiği gibi cAnayasa, temel hukuk kurallannı ihtiva eden bir kanundur». Anayasanm da üstünde hukuk devletinin gerekleri, toplumsal gerçekler ve Anayasa hukuku vardır. Anayasanm da önünde ve öncesinde hukukun temel ilkeleri vardır. Bu nedenle, toplumsal gerçeklere ve hukuka aykırı Anayasa değişikliği rfüşünülemez. Böyle bir değişiklik karsısında, hukuku rayına oturtmakla görevli Anayasa Mahkemesi, yalnız cPozitif hukuk normlarmı» değil, bu nonnların üstündeU hukuk kurallannı uygulayarak karar vermek durumundadır. Bu, hukuk devletinin bir gereğldir. «Hukuk devleti, hukukun üstünlüğü temeli üzerine oturur» çünkü. Anayasa Mahkemesinin her karan, bir Anayasa degîşikliği üe geçersiı hale gerirllerek Anayasanm ideolojisine ve hukukun temel ilkelerine aykın bir pozitif hukuk yaratılmağa çalışıhrsa, bu sonu belirsiı gidişl bir noktada durdurmak mümkfln olamaz. Bir îngilü Anayasa hukukçusunun söylediği gibi: «Anayasalar metinleri nedeniyle değil, onları uygulayan mahkemelerin ve tnercilerin Terdikleri kararlar ile canlüık kazanırlar.» ANAYASA DECIŞÎKLİĞl VE ÎPTAL DAVASI M.lskenderÖZTURANLI *ıl tozamazsa, onun gibi Anayasa değişikliğinl esas bakımından denetleme yetkisini de kısıtlayaraaz. Böyle bir davranıs olumsuz olduğu kadar, geçersiz ve tutarsız bir davranıs olur. bir yerinde kanun devletinden söz edilmeTnis, hep hukuk devleti terimi kullanılmıştır. Aynca Anayasaya göre hiç bir organ digerlnin üstünde değildir. Anayasal organlar birbirinin üstünde değil, birbirinin yanındadır. Bu organlann tümü devleti meydana getirir. Namık Kemal C oğu kişiye Namık Kemal'i sorduğumuzda: Vatan ve hfirriyet sairidir, karşılığmı alınz. Namık Kemal adı bugünkü Türkiye'de en itüçüğünden en büyüğüne benimsenmiştir. Okul kitaplannda resim. lerini görürüz. Çoğumuzun düinde unutulmıyan dizelerüıden birkaçı ezberedin Denetleme yetkisi Anayasa defişiklifi hakkmda dâva tçılıp »çılamıyacağı 1961 Anayasasmd'a açıkça belli «dilmemişti. Ancak Anayasa değişikliklerinin de denetlenebileceği hususu anayasamızın ve anayasa hukukunun esprisine nygun bulunmaktaydj. Bu nedenledir ki Anayasa Mahkeme'i 16.6.1970 tarihli bir karariyle; Cumhuriyet rejimine, demokTatik hukuk devleti ve sosyal hukuk devleti ilkelerine aykırı Anayasa deglsikliklerini esas yönünden de denetleyebileceğlni hüküm a!tına sldı, Bunun üzerine 1971 değisikliğinde Anayasamızın 147. Maddesi şu suretle «ieğiştirildi: «Anayasa Mahkemesi, kanunlartn ve TürMye Büyük Millet Medisi iç tüıüklerinin Anayasaya, Anayasa değisikliklerinin de Anayasada gösterllen jekil fartlanna uygunluJunJ denetler.» Bu durum karşısmda Anayasa Mahkemesinin Anayasa degijikliklerini esas bakırmndar» da lnceleylp inceleyemiyeceği meselesi büsbü1ün önemli bir hale geldl. Bazı ki$İIer bu açıklık karşısında artık böyle bir denetleme hakkınm kalmadığını savunmaktadırlar. Biz ise bu kanıda değiliz. Çünkü, hiç bir kanun maddesi yargı organlanna basvurma yetkisini ortadan kaldıramaz. Kaldırırsa, bu davranıs yok farzedilir. Hak mrama hürriyetine engel olduğu için, yargı mercilerinin tfenetimini kısıtladığı için yok farzedilir. Anayasa Mahkemesi, bugüne kadar yargı mercüerine basvurmak hakkını önliyen çelitli kanun maddelerini lptal etmiştir. Bu nedenla Yasama Orgam bundan sonra cıkaracağı herhangi bir kanunla bu kuralı ca Anayasanm ideolojisi Halk oyuna sunulmak suretiyle yürürlüle giren 1961 Anayasasınin bir itfeolojisi vardır. Anayasamızın bir esprisi vardır. Bu ldeolojiye, bu espriye hiç bir kimse, hiç bir kuvvet, hiç bir organ dokunamaz. Bu organ parlamento olsa bile dokunamaz. Anayasanm 4. maddesinde: «Mület, egemenlijini Anayasanm koyduğu esatlara göre, yetkili organlar eliyle kullamr» hükmü yer almıştır. Yasama meclisi bu organlardan ancak bir tanesidlr. Anayasa Mahkemesi de bu efremenliği kullanan orgsnlardan yalnız birisidir. Ve bu organların tümü Türk ulusunun denetiml altıntfadır. Onun içindir ki bu organlar, yetkilerini Anayasanm koyduğu esasîar çerçevesinde kullanmak zorundadır. Parlamentonun üstünlüğü, Anayasa Mahkemesinin üstünlüğu diye bir şev yoktur. Gerçek olan tek şey hukukun üstünlüğüdür. Ve hukukun üstünlüğü, ulusun üstünlüğü demektir. Çünkü «Hukuk bir ulusun yasayan hak anlayışıdır». Yasama organının görev: bu hak anlayısını bulup çıkarmektan, yazılı metin haline getlrmekten baska bir sey degildir. Bu nedenle hukuka aykırı yasa oimaz, olamaz. Hukuk ile kanun arajındaki bu farkın gözönünde tutulması gerektir. Anayasamızın hiç *•* Uygar toplumlann anayasalarında, temel hak ve hürriyetlere ilişkin anayasa değişikliği yapılamıyacağı hakkında açıklık vardır. Türk Anayasa Mahkemesi de yukarıda sözünü ettiğimiz 16.6.1970 tarihlı kararı ile bu anlayışa Paralel bir yorumlama yapmıştır. Böylece Anayasa Mahkeme«i Türk ulusunun düşüncesi doğrultusunda bir Anayasa huktıkunun yaratılmasında yardımcı olmaktadır. Ama hukukun gerçek yaratıcısı ulustur. Anayasa Mahkemesi bu hukuka yalnız sekil verir. Parlamento İse hukuka uygun yasa çıkarır. Tabü hâkim kuralı Anayasamuın temel haklar bölümünde yer aldığı için, 126. maddeye eklenen bir fıkra ile kuruîan Güvenlik Mahkemeleri ve bilhassa bu mahkemelere yapılacak atamalann şekli, bu kurala aykın düsmekte, demokratik hukuk devleti anlayısını ve yargı E > < revinin bağımsızlığım zedelernektedir. Bu guretle de Anayasada bir çelişki yaratılraıştır. Bir yanda tabü hâkim kuralı varken, diğer yanda bu kurala aykırı bir madde doğmustur. Bu çelişkiyl giderecek organ Anayasa hukukunca belirlenmiştir. Bu organ Anayasa Mahkemesidir. Ne miimkin zalm ile bidâd tle imhayı hfirriyet Çalış idrakl kaldır muktedirsen âderaiyetten Veya: Muini zalimin dünvada erbabı denaettir Köpektir zevk alan sayyadı bünsafa hizmetten. N'amık Kemal'in dizelerini mınldandıkça coşarız. hir heyecan kaplar yüresimizi. Çünkü aradan yüz yıl geçmesin» rağmen ü'.kpmizde özgıirlük savaşı sürmektedir. Sömürünün bittiği yerde biter özjrürlük savaçı. Ama sömürü nerede bitecektir? Simdiden bilinemei. Namık Kemal şimdilik yüz yaşında. Kimbilir kaç yajma dek yaşayacsk? İki yüz mü, Cç yüz mü, dört yüz mü? Bugün için biidiğimiz. herkesin Namık Kemal'in ozanlıfcmda kendinden bir şeyler bulması. TutuCTi Millî Eğitim Bskanlıeı da Namık Kemal'den vaıgeçemez. «Va*an ve Hürriyet» ozanınm şürleri okul sıralarında ögrenüir. Devletin kurum ve kurullan Namık Kemal adıns törenler düzenlevebilir. Ne var W bütün bunlar arasında Namık Kemal'in unuitueumuz bir yani vardır. Biz Kemal'i toplumsal açıdan soyutlayarak öğreniriz. Oysa Hfirriyet Şairi. toplumsal sorunlara eiümif, sosyal ekonomik konular üzerinde yazmıs, eazetecilik yaprnış. zamanın iktidannca cürgüne gönderilmi;. hapsedilmistir. Yslnız Namık Kemal mi17 Namık Kem»Vin gazefelerde çıkan yazılarmı izleyen ve Namık Kemal gibi düşünen nice aydın kifd »üriilmü?. horlanmış. ezilmiş; Namık Kemal'in şiirleri ve yazıları gizüden gizliye elden ele dolajmıj. Şiirlerini bildigimiz Namık Kemal'in fikirleri neymiş? Geri kalmışlığımızın nedenlerin' araşt.rrms. zamanın siyasi iktidanna agır elestiriler vön»"ltıniş K?m<\ı... Ynlonıl halk» bindirilen verçilerin ağırlıgım, vergi usullerinin kötülügnnü. vabancılara rurtta verilen ekonomik serb.«stli|p dı.«ticaretin vetersizliğini. fılkedpki ımttya7İı ıfimrrıfrin tntıımunn. tüm bntirazlann kdtülüğünü. Amıpalılarla yapılan ticaret anlaşmalannı. Tanzimat ikt<dar.nın uvrlurulak politikasım. ırayri milli sermaveciliğ? vaoanrı dpvletlrrin iç işlerimize kansmalannı yoksnl halkın eztln<eslnl tepkiyle karsılamis Namık Kemal... Bu gridişin özgürmkten uzak bir yönetimle tezgâhlanması karşısmda savas bavrağırı açmıa, bu vüzden basına «Imedik kalmamıs: MAFİA'DAN ÜLMAK GEREK! OKTAY AKBAL Evet Hayır Basında Sorumluluk ve Yasalar asmla ilgili yasalanmızdaki boşluklar ve aksakJıklar çok yazılmış, soylenmiş; bosluklann doldurulması, aksaklıkiann düzeltilmesi zorunluluğu üzerinde birleşilmiştir. Bu görtiş Dirliğinin, Basın yasasını yenileme çahşmaiannda etkili olması beklenmektedir. Bu yazıda önemle üzerinde durulacak husus, basm suçlannda yazıisleri müdürlerinin Borumluluğu ve suçlulugu saptanan yaaılarda yazıisleri müdürlerine verilen cezalardır. îmzalı yazı sahlplerinın, yazılanndaki fikirlerden sorurrJu olmalan ve işlediklerl yayın suçlan dolayısiyle cezalandınlmtlarını konunun dışına çıîtRraiım. Yazıisleri müdürünün de yazarla eş ceza alması, lmzasız yaz> larda cezayı tek basma vüklenmesi, ya da gasetede daha üst düzeydekl kimselerin direktifi ile koymak zorunda tcaldtfı ve isini devam ettirme istegi İle koyma sebebini açıklıyamadıgı yazı1ar için ceza görmesi, haklı!'ftl kolay savunulabilecek bir prensip değildir. Yasalanmız, yazüjleri müdilr» lerinin kasıtsız olarak, ya da bilgileri veya nzalan dışında yaym suçu teşkil edebilecek olaylann sebebi olabileceklerini kabul etmektedir. Basın Kanunu '6. maddesinin 4. fıkrası «Sorumlu müdür suç teşkil eden naber, vesika veya yazıyı bu mahiyetini bilmeden yayımlamış İse..» «..Sorumlu müdür mevkutenin sahibi tarafmdan nzasına aykın otarak yayımlanan yaa veya resimlerden sorumlu değildir.» ifadeleri ile yazı müdtirünün sorumsuz olabileceğini kabul etmiştir. Basın mesJeğinde çalısanlarla çaîıştıranlar arasmdaki münase'betlerin tanzimi hakkmdakı 212 savılı kanunun 17. maddesi de aynı felsefeyi taşımaktadır. Maddenin ilk fıkrasmdaki «... Hürriyptin tahdidini mucip olan yayın, mezkur gazeteci tarafından mevkııte sorumlu müdürürıUn ve\a sahibinin haberi olmadan yapıldıgı veya yapbnldığı yahut sorumlu rnüdurün tetkikinden geçiriîerek r.eşri takarrur eden şekil Ozerfnde tahrifatı, tadilat, tay veyshırt ilâveler yapmak veya yaptın'mak suretiyle vukubuldug'i taköirde.. » ifadesl suç teşkil eden yayında ya7iisleri müdürü aeısmdan şu ihtimallerin buiundujunu ortaya koymaktadır Özgürlük, özgürlük, derken tJrmis. kişisel özgürlüğünü yi B aiia'dan olmayan kim kaldj? Bu bir roman adı. Horac» Mc Coy'un «Mafla'dan Olmayan Kim Kaldı» romanını okuduysanız bu örgutün ne denli güçlü, ne denli ya.vgın oldufunu görmüsaünüzdür. Bir kenti kasıp kavnran Mafia çetesiyle uğraşmak ilaera görevlendirilen proîesör savcı, kırk yıllık polis olan babasının da bu örgutün Uyesi olduğunu anlar sonunda! «Al Capone» kitabını da birlikte okursanı* bu gizll «rgütterln İç dünyasına daîı» iyi girersiniz. M BASINLA İLGİLİ YASALARDA GÖRÜLEN BOŞLUK VE AKSAKLIKLAR, ÜZERİNDE ÇALIŞILDIĞI BİLÎNEN .YENİ BASIN YASASINDA HERHALDE DÜZELTİLECEKTİR M. Alâeddin Asna ft çeken değil, yaalslert müdtfrü. Çünkü madde, cezal sirumluluğu haberi getirene değil, yayımhyana yüîdemektedir. Şu halde yazıisleri müdürU ile haber fahibi bu noktada aynlmaktadır. Türk Ceza Kanunu'nun Uikligu nykın flfllerle ilgili 163. maddesi ile ldsi haysiyetine zarar konumındftki 192. maddesi de haber ya da vazıyı yayunlıyanla ilgili benzer hükümier Koymalrtadır. 163. maddenn 4. ve 5. bkralanndaki hüküm şöyledin «Laikliğe aykın olarak, devletin içtimaî veya lktisadi veya hukuki temel nizamlarıru, kısmen de olsa dint esas ve inançıara uydurmak amaciyle... propaçanda yapan veya telkinde bulunan kimse bir yıldan beş yıla ıcadar agır hapis cezasiyle oezalnndınlır. YukandaH fıkrada ywılı fiil yayın vasıtalariyle işlendıği t*kdirde verilecek ceza Uçte birden yanya kadar arttırılır.» Kanunun 192. maddesindekl hüküm da şöyledir: «Bir kimsenin namusunu vpya şeref ve haysiyetini ihlâl edecek... neşir vasıtasiyle if$a rtmek...» Gazetede yaymı yapan yazuşleri raüdürü Olduğuna göre bu hükümlerden, sözü edilen suçu işleyecek olanın yazıişieri müdürü olduğu anlaşılmaktadır. Yazıislsri nıüdüriînün, eazetenin yayın poiitikasında ve gün lük muhtevasmd> sorumluluk taşıması ve dikkatli olması zorunlulugu yadsmamaz. Ülke çıkarlanna aykın yaym yapan ya da kişi onuru ile oynayan gazetecinin ceza görmesi kabul edi. lecek bir olaydır. Ama böyie ha ber ya da vaziyı vazan ile yazı Isleri mudürünün cezalannm ay nı olması haklı bulunamaz. tır. Yazıyı yaz&n belli olmadıgi için suç Kologıu'nun Üstünde kalrruşür. Kolo^lu, yazının sahi. bini mahkemede neden açıklamamıştır? Bu bir yaradüış solunudur. Baa insanlar sövalye doğarlar. Söz konusu vna Ue islenen suç, ülks yararlanna aykırı yayım yapmaktır. Dogan KokDglu' nu tanıyanlar. onun bu suçu Kasıtlı olarak lşıemeyeceği görüsünde birlesirier. Üyleyse söz konusu olan ve mahkemece suç teşkil ettiği saptanan yazı ya Koloğlu'nun bilgisi dışında yayımlanmış. ya da Koloğlu bu yazıyı yayımlamak zorunda bırakılmıştır. Yasalar yazıişleri müdürlerinin kötü niyetleri olmadan da suç içlemek durumunda Kalabileceklerini kabul ettüclerine göre Koloğlu için de bu durum söz konusu olabilir. Politikadan çok spora düşkünlü gu herkesçe bilinen Oöyle çelebi bir insanın, suç konusu yazıyı yazanın hakettiği cezamn Eynını yazıişleri müdürü olarak çekmesi, basın yasasmdaki ilgili hükme dikkatle eğilmenin zorunlulugunu somut olarak or taya koymaktadır. örnekıeri çoğaltmak mümkün dür. Şimdi TercUman'da olan Erol Dallı. yıllar öıce, Cumhuriyet Yaa İşleri Müdürü lken açılmış bir davada kesinleşen cezasını çekmeye hazırlanmakta dır. Şimdi Hürriyefte olan Erol Türegün, Aksam Yaa İşleri Mtt düriüğU zamanındsn kalma davalarla ufraşmaktadır. 6733 sayılı yasaria bir baska llginç nokta, basın davalannm acele işlerden sayılmasıdır. 39. madde, basın davalannm yıllık tati/ günlerinde de mahkemeierde görüleceğini. 40. madde de Yargıtay'm basın yasasma giren suçlarla ilgili davalara öncelikle bakacağını belirtmektedir. Basm suçunu jşlevenJenn cinayet. casusluk suçmıan ttibı bir an ön ce cezalandınlmalan isteğinin nedenini anlamak kolay değildir. Basın suçiannda dava sUresl ile ilgili Basm Kanunu maddesi de doldurulması gereken bir bos luk taşımaktadır. Söz konusu 35. maddede vazılsleri cnüdü IAI Capone, Gangsterler Kralı», Ibretle okunacak bir kitap. Roman değil, anı degil. Yasanmış bir belgesel yapıt. Gazetecl John Kobler uzun bir arastırmadan sonra hazırlamıs bu kitabı. 1930'dan önceki yülarda devlet içinde devlet sayılan Al Capona oetesinin tüm öyküsü rar bu kitapta. Başlangıcmdan «onuna dek, Napomi göçmen çocugu Alfonso'mm Chieago'nun uygunsus isler bataklığında ilerleyisine, herşeyl ellne geçirişir» tanık oluyoruz. Bu arada Amerikan demokrasisi adı verilen yönetimin aksaklıklannı da görüyor, tanryoruı. Pftramn tg»rnenligin« dayanan bir yönt*mdir bu. Klmde para varsa b ÜstüncfüY, 6 *gatnetıdir. Güçltl oîmak. para sahibl olmaktır. Blleğl gtiçlu olan, kafası işleyen her lnsan bu yüzden daha çok, dabs. çok para gahibi olmaya bakacaktır. Mafia'dan olmayan kimseye yaşam hakkı yok! Capone T« onun gibller para gücüyle herkesi kendi «Mafia»lanna sokuyorlar, girtnek zorunda bırakıvorlar. Basta politikacılar geliror tabiil Milyonluk keotlerl haraca baglayanlar herşeyden önce çirkln politikacı adı verilen çıkaroı kişflerl kendi «aflannd» toplarlar. Güvendikleri politikacılan en yüksek Rörev yerlertae geUrtrneyl, seçtirtmeyi başarırlar. Emnivet Müdürtl. Yargıç, Belediye Baskanı, Miİlerrekili, Senatör, Bakan. «Al Capone» kitabında bunlardan birinin öyküsü var 1915 de Chicago Belediy* Bsşkanı seçilen Bill Thompson. Bill aptal bir atlet eskisidir. «Bill'e kafasını kullanmak çok zor eeliyordu. Severek okuduğu tek sey eskl çılgın batı flaerine ytaürm? ucu* romanlarth. Bunlan okudukça kovboy olmak lsteŞiyle yanıp tutusurdu». önce Cumhuriretçl Partiden belediye üyesi seçfl«11 Koca Bill. Tam bir «esnaf poliükacı» yetenejti gösterdl, türlü karanhk lslere karıştı. 1915'te ds Belediye Başkanhgına adaylığmı koydu. Seçimi kazanmak İçin her çareye basvurdu: Almanlaruı çoğunlukts oldugu mahaDelerte AlmanlarıJan yanavdı; Polonyalılann çogunlukta oldugu mahallelerde Polonyatılan övüyordu. Beformculann yanındayken kuman yasaklayan yasayı uygulayacagına sös veriyor; kumarbazlara İse «Zar mı atmak istirommuz? Atın ne çıkar. Ben Başkan olursam polisin ciddl i^Ieri olacalc, masum toplantılan basmayacak» diyordj. «Bu şehrt tertemiz yapacatım tek bir kanunsuz İslem rBrülmeyecek» diye seslenlyordu kadınlara, analara da... Seçildikten altı ay sonra vferdiği bütün sözleri unuttu, Chicago eskl yasa dışı günlere döndü. Kumar makineleri, genelevler, haraç alınan ktıruluslar. Kısacası bütün kârlı işlerde BiH'in parmagı vardt ve onun is başma getirdiğl görevlilertn.» ÇünJril bir çesit Mafia olan Torio çetesinin elindeydl hepsi.. Mafia'dan olmayan, suçlu duruma düşer bu durumda. K V Ö Hllerin çogunlukta oldugu bir toplumda iyiier suçlanacaktır. Sis de çareyl onlarm yanmoa yer almakta bulacaksuuz. Yasamanız, çoluk çocugunuzu yasatabilmeniz için... lşinizde gücünüzde çalısma olanağı bulmanız için™ Gangsterler çağmın Amerika'sını anlatan romanlar geçmişten amlar mı getiriyor yalnız? Hiç sanmam. Bugün Amerika'da Mafia benzeri korfcunç örgtitler her işi, her yeri kontrol altında tutmaktadır. Yalnı? kendi ülkelerinde degil, sözlerinin geçtiği Oteld Ulkelerde de... Bir Kennedy, bir Kennedjr daha öldürültir kim vurdtıya gider. Watergate rezaletleri birblrinl izler. Bir Başkan seçimindB bile perde arkasmda en önemli rolleri oynar Mafialar™ Orda. burda, her yerde Yaşayabilmek için Mafiaiara ginnek eoruntlayız düşüncesl ağır basmaya başladı mı bir toplumun lnsanlannda, o ülkede ne demokrasl, ne özgürlük, ne yasa egemenligi, güvenllğl vardır. Demokrasi bir görUnüştür, bir paravanchr. bir aldatmacadır. Orada gizli örgutler her tşe el atar. karsı çıkanlan o günün modası tloganlarla suçlar, içeri atar döver. işkence çektirir, öldürür, asar keser. Herkes Mafia'dan. Mafia'lardan ürkaün, sinsin, o safta yer alsm. Okumalı Mafia'larla iîgili romanlan, mceleme yapıtlannı. Öğrenecek çok seyler »ar onlarda. Türkiye'de de Mafia'nın varlıgından. egemenliglnden söz edilen bugünlerde... Bir takım olaylara karanlık işlere aniam verebilmek için. karmaşık dügumleri çözebilmek için... rünün dava konusu yazı ya da resmin kendi nzasına aykın olarak yayımlandığını idJia edebümesi olanaîına da yer venlmekte, bu arada kamu davasırun açılması izne va da karar alınmasına bag.ı dunımlar için su hüküm (çeürilmektedir: «... izin veya kararın alınması için müracaat tarüı) İle izın veya karann verildigi tarih ara sında geçen süre, dava süresı hesabma katılmaz. Bu aüro bir aja geçemez » Demek ki kamu davası açılması için izin ya da karar alınması gerekmekte, bu işin bir ay içinde tamamlanması koşulu öne sürülmektedır. Ya tamamlanmazsa, yani bır ay içinde İzin ya da karar verilemezse ne olacaktır? Kim sorumlu olacaktırî Konuya hızla göz geKÜriIdiğinde görüten bu bosJuk ve aksaklıklar. üzerinde çalışıldığı bi linen yeni Basın Yasası'nda her halde düzelülecek ve özelUkle eşlerinin ya da babalanmn yazı işleri müdürü olmnffinrian başka günahı olmayan İnsanlar, gece yataklanna ertesl günün getireceği sürprizleri düştinerek yatznaktan kurtulacaklardır. O dönemde Devlefin Ust makamlan. ona alt makamları, Namık Kemal'i düşman gibi görmüşler. EgemenJerin politikasına karşı duran vnzaı »e oz«ın fend vatanmda rahatça bannEmaz Vatan icavrarmni» Tür>iv deki babası Namık Kemal de vatanmda horlanmış. O zamana dek Osmanlımn kafasında vainn vent» «mtfck» a»»ramı varmıs. Namık Kemal'dir yazılannch;». «. . Vatanim. diyen. Bugün Tilrkiye'nin tutucusu Namık Kemal'i sever, ama Namık Kemal'i yaptıgı islerden soyutlayarak sever. Bttylesi gelir lşine... Törenl?rde kürsüye çıkıp Namık Kfimal için söylev çekenler. ünlü ozanın zamanında bir mücadele yazan olduğunu unuturlar. Bu nedenle Namık Kemal'i somutlastjrmakta varar vardır. Ozanlan efsane kahramanlan gibi değil. toplumun kişileri pbi 'teg«ler,dtrmpliyiz Heı* yoksul halkın yanında yer alrp, cümle ımtıyazlara ve ttntiyazlılara karsı durmus bir ozan, bu niteÜgiyVj daha ço* sevilir. degerlenir. Bugün efremen çevrelerce horlanan, esilen hapsa atılan, sürülen yazarlar ve ozanlar yann ülkemizde bastâcı edil»cekler. Namık Kemal olayının anlayana verdiği ders budur. Kemal: Hâlimizce görmedik biz Otifat Olmatük ikbâle asla âşin» ,, NeıdjJ devlett* biliıuneı kadrimit... >aB«jr KıtTS ozanuıın kadH bHiniyor mu? ÇSgrfej Ozaıfln " RaVJri, Çağdas Siyasliaudann fcurulmasıv!* rruVî OKUYUCU MEKTUPLARI tçisleri Bakanı'na açık mektup tlçemlz Izmir'in turistik beldelerinden en güzell elan bir yer. dir. Ne var ki ilçeye atanan devlet memurlannıo nk ıık bajka yerlere nakilleri yapümaktadır. ttçeye gelen memur, tengin is çevrelerinin paralelinde onlarm her isteklerint ram olaeak, yokta bu diyarda barmamıyacaktır. l§te Uçenin sayın kaymaka. mı Ömer Ihsan Paköz bunlart dan biridir. Kendisi Ç w ° ! ' " 89 ay kadar önce bir zamanda gelmiştir ve bütün gücöyle bel deye faydalı olmuştur. tlçede çeşitli birlikler kurması, Uçey» bağh Alaçatı bucağında bir kooperatif kurması, halk» bizma ti amaç edindiğinîn birer örn» gldir. Kendisi ilçeye gelmezden önce devlet düzeninde bir başıboşluk almış yürümüstü. Kimsenin devlet dairelerine itimadı kalmadığı gibi devletin teminatı al tında bulunan tapu idarelerine ve tapu sicillerine dahi itimat ve inancı kalmamıştı. Ce^itli ga zetelerde bir sürü yolsuzluktan büyük puntolarla bahsedildiği malumunuzdur. Bu yolsuzlukla rın içersinde doğruluk derecesine yakm olan Mrçok olaylar mevcuthır. tşte Saym Kayma. kam ömer thsan Paköz bunlann sonunu çetîrmi$tî. Kaymakamm kooperatif kur. ması, hile ve desise ile devlet arazisini kendi uhdelerine geçirenlerin tapularmm iptalleri için Çeşme mahkemelerinde dava açtırması, yine ilçenin Çiftlik köyünde devlet arazisini ken di arazisi gibi tesbit ve tescille rini sağlamak istiyenlerin istek lerine itiraz ettirmesi, zengin lş çevreleri, vurguncular ve bun ların uşaklarının tedirgin olma lanna yetip artmı;tır. Yukarıda açıklanan sebepler dolayısiyle Kaymakam Ömer thsan Paköz'ün naklinl sağlamak için şimdl de bu çevreler ve bunlarrn u^aklan tarafmdan yofun bir çalısmaya girilmls ol rfııâunu ö^ Sayın Bakanımdan »nryorum: Devlet memuru, devlet ve milletten yana mıdır, yoksa zen ein is çevrelerinin paralellnde ohıp onlarm uçağı mıdır?. Saym Bakantm tarafsız bir Bakan olarak sizden Istirham ediyorum. ömer thsan Paköz hakkmdakl her dedikodu bir U tiradır ve bunu araştırdıŞınız za man bunun gereek olduğu gün Miğma çıkacaktır. Devlet memu runun tedi^rtn edilmesini önle yin. Hem devlete malt külfetler yüklemesin, hem de devlet memuru tedirgin olup da devlet çarkınm normal çahjması önlen mesin. Saygılanmla. (tsim ve sdre* takTit o Ankara Belediyesi'ne göre, bir hafta bile sürekli susuz kalan bölge yok.. 3.4.1973 sünlU sazetenizde v» yımlanan (Ankara'mn Ktınıdereüstü semti i ayd» susuz) başlüdı haber meelenmlstir: Ankara"nın BeleeHye smırlan İçinde semtleriB su kapasiteleri içinde münavebe tle mun tazaman su verilmektedir Bu münavebe "smtlere göre gtln a$m Ue en çok 3 günde bir su verümekfedir. Kuraklıgm siddetle hükflm sürdMft' snslarda bazı semtler arazözlerle tak vive edılmistir. 3 av degıl rmt ta 1 hafta ara ile dahi su alan bir bölse mevcut degildir Ilia ve fkazınıza tesekkür eder saygılanrrj sunarım. NEGMİ ARSOP Basın Yayın ve Turizm Müdürü Emekli Sandığı'nda kanun mu; mütalâa mı önemli? T. C EmekH Sandijfı Gene) Mndflrlfigftııe: Ankara îlgi: 24/12/1971 Tarih ve 302/259438 (1532M6) Sa. Y. îîletmemi* emeklilerinden 38800 sicil sayılı Mithat Kürkçü"nün tahsis evrakı arasirıdaki hizmet cetveli Jle llişifcte sunulan întibak eizelgesinde RörüleceK eibi 657 Sayılı Kanunun ek (reçici maddesi uyannca 5 sene 2 ay 5 cünlük hizmeti sayılmak suretiyle 1/11/ 1970 tarihinde 3 dereeenm 1. kademesine r650y7s4550 liraya) tnribak ettirilmistir. Emekli keseneŞi de buna t>Sre tahsil edflmistir DDY. Zat U. Kenan DÜROtJN Yukandaki sarih «çıklamaya rağmen Emekli SandıSı (5 sene zarfmda terfi etmeden 70 lira ücrette çalJştıSinızdan sandıgımızca 3 vıhnız deSerİPndırilerek 1 D. L kademeden emekli Islemi yapitmıştır.) denılerek 657 ve 1425 Sayılı Ksnun hökunüerini iptal etmiştir. Hand ka• nunun maddesine istinaden mez kur kanunlarm iptal edildiği v e I. derece asagı indirildiği sorulduğunda: Kanunl btr madde pösterilmeden uvgulanan Işlemde bir yanlıshk eörülememistir. Deniimektedlr. Sayın Emekli Sandıgınm tnsan haklanna hnrmet!. kannnlara ve sosyal adalcte «flvsısı bu murlur TC B. M M.'den çıkan kammlar mı yoksa vukardafci mütala» mı hükümlüdür Kamınlann emretti&i sekilde viiriirulmesi ve tatbik editmesi için ılsrili makamlann nazan dikkatlerine ar? ederim. BmekH (Hemnr Mithat Kfirkcti HBrrirrt Mah Letatet Cad Not »1 A 10 Haziran 1934 MEVLİT Çok kıymetli ejim amcamız, dayımız merhum Y Maden Mü. hendisi a) Yaym, yazıişleri müdürilnün haberi olmadan \rapıl«bilir, b) Yazı, sorumlu mü«1ürün onayından geçtikten sonra onun habeH olmadan pekâlâ deği$tirilehilir. Bunlara, yukanda belirrtiğimiz ihtimalleri de eklemek müm kündün c) Gazetenin sahibl, genel yayın müdürü, sahiplerinden ya da Yönetim Kurulu üyelerinden blri, yazının girmesi tçtn yazîfçleri müdürüne baskı yapmış olabilir. d) Yazılşleri müdürü, razıda suç unsuru olduğunu farketmemi$, yani gerçekten fcötü oiyet kullanmamıs olabilır. Bütün bu Ihtimaller. oasın 5iıçunun cezalandınlmasında yan sahibi lie yazıişien müdurür.ün birbirinden aynlmasmı gerektirmektedir. Özellikle son Irttirr.al. suç konusu yazı veya haber yazi işleri müdürünün bilgisiyle yaytmlanmış bile olsa. yanijleri müdürünün yazı sahibi UP eş cezayı çekmemesi gereğinı göstermektedir. Örnekler BJr örnek üzerlnde dUşünelim. Yeni Istanbul gazetesi Vazıişleri Müdürü DoŞan Kologlu. yıllar önce Aksam gazetesınde vayımlanan tmzasız bir başyazıdan dolayı. o zamanki Akşam vazıışleri müdürü olarak hapis cezasına caronnlmıs ACI BİR KAYIP Şehit Selâhattin Efendi ve merhume Behnane Hammm evlâtlan, Melâhat Or'un eşi, Berk ve Üîkii Or'tin babalan, Yeşem Or'un büyükbabası, Nimet Or'un yeğeni, Enver, Behlül Or ve Betül Diker'in ağabeyleri. Dilek, Nermin, Behzat Öztoprak ve Sedat Türkölmez'in enişteleri TERAZININ İKİ KEFESİ VAR. Cumhurtvetın eılinci vılıru biz de en eeniş noseörü ethruyetiyle kutlamavs fi3zırlanalım derken icaba rnsğduı oian taraı da t>ir nebze hstırtanacak oııdırr Atfıc biı sivast vatinm konusu »ap;lmanıası söyleniyor. "ıma Dartiler ne diyor bu konuda? Sanıvonız W. sayu) oariamenterler de DadaloSlu ffibi. ölenl bırakıo sagiara sabJn çıkacaklaı CÜnkü bir oartinm Meclise eetirdigi arfın taraflarlsn çoSaldı. Siyasi Dartiler de benimstyot. 'ar En rakını oıdilrülmüş, daha eozvaslan mınımamîs bir Mrase olarsm oizim halimis ne olurv Caru lüm venvor. cezayı oarlarriento affediyor? Adaıet bv mudur? Diveceglmiz odur « terazınin iki tcetesı oidujnj unutui. mamaiıdır Mezardakını cıkarabilivorsak nacis'eJtinı ris hic bekletmemell. Al mı «efeve varar diSennf sarsr SPtirecekse oiz iıâw «daletln te cellisini 'stivoruz. Bıı tfretnıea Oenizcilik Bankası Kaptanlarindan NECDET OR'U kaybetmiş bulunmaktayız. Cenazesi 14.6.1973 Perşembe günü öğJe namazını müteakip Cihangir Camiinden kaîdınlacaktır. Tann rahmet eyîesin. AİLESt Erta: 213734559 Açıklık Yok Basm Kamınu'nun 33. Î:. tntihar haberlen konusunda su vasagı getirmekteflır «tntihar vakaian naKscndı» habeı cercevesim asan ve okuyanIsn teslr altında hıralcsrsH mahtyette olan tafgilat ve vakaya mUteallik reslmlerin yaymlanjna SJ vasaktırj Bu madde hflkmUne «yıcin hv reket edenler 100 lir^dar 1000 liraya kadar ağıı pars e^zasj ile cejalandınîırj» Bo cezayı cek»cek oian Kim dir? Vazıyı yazan ya da tctoğra Sosyal Sigortalı mısınız ? lstanbul'un Nezih semti 4. Levent'te asansörlü, kaloriferli lüks bir konui. SAÎT TÜREK'in ebediyete intikalinîn kırkıncı günü olan 15. Haziran. 1973 cum» günü saat 14.00'de Cihangir Camiinde duaban Hafız Vahya £skişehirli. Haf« tbrahim Çanakkaleli. Hafız Fevzi Mısırlı, Hafn Mustafa Tüzün ve Hafız Hüseyin Ergün tarafından Kuranı Ke. rim ve Mevlidi Şerii okunacakür. Keadisini seven dost, akraba ve tanıdıklan ile arzu ederüerin bulunmalanru rica ederiz. AİLESt Cumhuriyet 4552 1974'DE SİZİN OLABJLİR Yapımı başlamış Yspı Kooperatifinde kalan oniki daireden birine sahip olmak isterseniz 27 89 91'den biUi alabilirsiniz. Cumhuriyet 4533