Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURÎYET 27 Ağustos 1972 Ünlü bir konferansçı |yılının Nisan, sonlannda, Lyon Edeblyat Fakültesi'nin, &rkaya' doğnı tavana kadar vükselen amösinde, gtlçIflkle orta boylu denilebilecek, kalınca yapılı, büyükç» başlı, saçları ortadan aynlnuş, mavi gözleri uzaktan sSçilebilen bir konferansçı, aksama doğru, kürsüye geldi. Elindeki kâğıtlan önüne yaydı, sonra, biraz geri çekilerek, konuşmaya basladı. Uzaktan irioe başını, kalmca gövdesini görüyordum. Konugan:' «Avrupa. sonınlan» üzerine' konferans vereceği birkaç gün önce ilân edilroiş olan, Doktor Knock'un ünlü' yaraiıası, babası, Jules Romains idi. Kalabalıkça bir salonda. o gün Ayrupa sorunlan diye aklımda kalan, daha çok PransıaAlman iHşkileri • diyebîleceğim bir konuda, kendine güyenen, tok bir sesle, dinleyicileri sık, madan, bir saatten çok konuştuğunu unutmadım. O'sıralarda, yamlmıyorsam, FransızAlraan DosUuk Derneğinin başında idi. Doğrusunu teterseniz, öğrenci iken insan daha çok soyut, salt düşünceye dayanan, bu yüzden de sürekli dikkat Isteyen ko;' nuşmalardan pek hoşlanmıyor. Ondan önce Lyon'a çok ünlü konuşmacılar gelmişti, ama ben, o saatlerde Lyon. parkında dolaşmak isterdim. Yaînız birini ayn tutardım bu konuda: Cocteau'dan soHra en lyi, en güzel, en tatlı konuşanlardan biri saydığım Herriot, Lyon'un, belki dünyamn, en kültürJü Belediye rBaşkanı, nerede komışsa, seçim propagandası bile yapsa, lsaçırmazdım. O gün, Jules Romains'e özel ilgi göstermemin. nedeni şu idi: • Galatasaray'dan çıktıjjım 1932 yılı Haziranında çevirmeye başladığım, son perdesini de Lyon'dan "Muhsin'e gönderdiğim Volçone yazarını görmek, dinlertıek. Pişman Ha.olmadım 'gördüğüme, dinledığime. • • ' • Olaylar ve görüşler ift • " » • / • .<•'; v »V.. •' •*"Prbf. Bedrettin TUNCEL pone'den önce, 1923'te yazdığı Knock 5a d» htkimliJîn flstün b«§arısı, Jules Romains'in oyun yazarhğındakı büyük gycünü. goşterir. Jouvet'nin «uğuHu» saydığı oyunlann başında gelen, bin defadan da çok oynachğı, adını adma karıştırdığı Knpck. PoirotDelpech'in dediği gibi 'bu yüzyılın gerçektenenvdayanrklı Fran«ız komedyalarıridan biri olarak kalacak "Sosyal yepolitik dCşünceden hoşlanan yenl tıyatronun Jules Romaîns'e borcu az.değil. Moliere jle başlayan köklü bir geleneğm çağımlz'fc» parlak başa'nsı sayabiliriz o oyunu Hekimlikte şarlatanijklara "saparılara akıldançikjnıyacaTc yaman bir ders vermiştİT Doktor Knock* un bab»si. Aşıru propagandanıngülün'çlüklerıni de pek ryı belırtmiştir. Dr. Ali Süha .Deinbasrnıri saglam b'ir dılle çevirdiğl v» 1950 yıiında «Devlet Konservatuvan Serisi» nde çıkan bu oyun, çesıtli nedenlerle bizde, Devlet Tiyatrosu'nda oynandığı zaman, pek tutraamıştı ama, ben gene Gökçer'e bu has malı venıden ela alıp, o yaırtan kasaba tilkısi doktor* rolüne kurularak, yeni ve büyük bir basarı kazanmasını öneriyorum. riılamıştı. Öjle bir oyun kl, büyü£ tiyatro ust'ası .Duljln; ' Pans'te paıasız kaldığı günlerdet o yaman Venedikli dcrtandıncmıh kılığına gpripı >>tağına uzariıp, kendini toparlamasını sağlıyor% du. Bizde unutulmaz Behzad'm, Hâzım'ın Şehir ' Tiyatrosu'nda, sonradan, kom,edi "bölümunde Mahmudtın, Ankara'da Cüneyt * ile Ra^b"ın rol" aidıkları Volpone CJIlkl), 'jeyircinjizden.de yakın ilglgörmüştü. . ,• , ' ' '". " • •'• Toplum şorunlârı ve edebiyat •,',\*.' :.'..'••; Uzun süren bir Hşstalıktan sonra, 14 Ağustosta seks.eıi yedi yaşında olenJules Romains,'Fransa'mn, çağdas Avrupa edebiya. tınAı en güçlü yazarlarıridan biri idi. Bir ükokul oğretmenicin' oğlu olatı Raraains, kendini edebiyata vermeden önce, Fransa' nın ünlü YükSek Öğretnien Ofculu'ndan yirmi "bir yaşıpda diploma aldiktari Sffnrş, 'Birinci Dünya Savajı, sonuna kadar ta?ra Hselefinde felsefe öğretmenligl yapmıstı. Adı bazı edebiyat kitap, lannda yanhşhkla bir «edebiy'at oknlu» "dive geçen, asUnda sa» •dece'bir an4a.yıs!n adı olan, «nnanhnlsme»i, kelimenin kökünd» yatan «duyguda b.irlıH» anlamtaı tfuygü ve du'ünce yakınlığı ola(rak genişleten;' insan yaşayışını yalnızlık içine kapanan kîsŞfı 'liklerdç değil,' £üe, sokak, çalışma yerlerinde; köy, kasapa, şel;ir • toplulukları içinde arayan. bir anlayış. Siz, Isterseniz, ,buna' «ak'ım» deyin.'Birinci. Dücya Sava$mdan birkaç yıl'örice; Rabelais'nir, Gargantna'sında, bir manastırda gönüllerince Ö2gür ya. t • ' • Güçlü bir oyun Shakespeare'ın kaçuulmas gblgesinde yasadıklan Için adlan üzerinde pek durulmayan birkaç değerli tngüiz Oyun yazarından biri olan Ben Jonson'un eseıinin kirini pasını temizleyip tekniğini yenileştirerek Viyana seyircisine sunan Stefan Zweig'in adaptasyonundan yararlanarak1 yeniden yazdığı Volpone, hiç şüphesiz, Romains'in oyun yazarlığında önemli bir aşama idi (1929). Okur okumaz tutulmuştura O oyuna. Benim" o zamanki yetersiz çevirim, yUlar sonra, gene' Muhsin'in özendirmesi ile, Tilki adı altında yeni baştan dilimize aktardığım o oyun, İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda, sonradan Devlet Tiyatrosu'nda, sağlamhğıcı yitirmediğini, seyircinin ilgisini uyamk tutmadaki başansını doğ . sa"m'aktan\ haşlanan ihsanjara pek benziyen gençler topluluğu.^1 ,Xrararında Duhamel, Vildraç, Jouve, Durtain, Arcos gibı şair" / ve yazaTİar," Berthofd Mahn, Albert Gleize's gibı ressamlar var. ' Bıraz Tolsloi," bır parça Whitman havasmda, Durkheim'ın. top! . #lum ruhu anlayışına yakın görünen bu akım, boyle* bir sanat an•layısvve klsinin toplumdaki gruplarla olan ihşküeri açısından. ' isosyal ^oruhlann bilioçli bır tutumla edebiyata girmesim kolavlastirmtstır. Bu anlayısın mevvalarını Romains ilkin şiirlerinde (La Vie Unanime, 1908). sonra da. ılçi ile kârsılanan iki romanında'(Les Cppains, 1Ö13; Mort de Qoelqn'nn, 1919) verir. Avni Başman'ın, Paris'te ovnanır oynanmaz. 1930'da dilimize kazandırdığı Donogoo da bu anlayışın sahneye aktanlmasmdan baska bir şey değıldir. f932 yıiında başlayıp tkinci Dünya Savasıntfah .sonra, 1946 yıiında. tamamladığı,'aş'ağı vukarı dokuz bin sayfa tutsm yirmi yed» kitaplık uzun romanj, Les Hommes de Bonne Volontc • (lyi NJyçtli Insanlar), modern çağıa 1908 ile 1933 yıllan arasmda geçen teyreTc yüzyrllık zaman ıçinde Fransız toplumunun her . i'ö'nden aynası sayılabilecek çok genış binfre"=k. Çağımız roman• l^rı arasında kahcı değerde bir yaratma, .büyük roKianlar katınd"a yer âlan bir başan Humanlzma öJdü TÎIÜ? Ikinci' Düııya • Savaşı başındân Î946 yilınâ kadar Amerika'da, bir ara da Meksıka'da yeşayan yazar, yurduna dondüğü zamaa Franslz AkademisiMs «eçilmiştı. 7 Kasıni 1946 günü, en iyi arkadaşı, baska bir önemli roman kahramanının, Salavın'in yaratıcısı DulmmeU Akademi'de dnu kabul ederken yaptığı konuşmada, arkadasının fıkir yönünden b'nemi Üzerinde özellikle durmuştu. Böylc daTranrrken Duhamel, her halde. iki dünya savaşı arasında Milletler CermyetVnin kurdufu günümüz UNESCO'sunun kaynağı olan o zamanki «Milletlerarası îikir işbirliğı ensötüsü.nde birlikte çalıştıkları günlert hatırlamı$tı Jules Romains'in o gün arkadaşına verdiği cevap okunursa," yazarın dünyamıza bakışının pek iyimser olmadığı görülür. Bütün varlığı ile bağlandıSi humanizma anlayışının gün geçtıkçe değerden düştüğü düşürüldügü, dtişüpoe ve olaylann görüşünu dogrulacbğı bir dünyaya baska türlu bakamazdı elbette. Yetmış yıl boyunca, yüzyılımızm keskin görüşlü bir tanığı olan bu gün görmüş insan, son yıllarında günümüzün sorunlan ile de yatandan ilgılenmişU Aurore gazetesinde yazdıgı ve bazılannı iki ciltte topladıgı yaztlan, bu ılpısının. canlı belgelendîr. Ondan okumalı Cezayir savaşının acı oyküsünö, içten gelen tepkılerini. 1 Dayanıkh bir komedya: «Knock» •» * . ^ • * ' . • Ifci (Uınya.savası' arasında Franiız oyurr yazarlığf .alanında feuyırk yer tutması boşuna değıl. Yazımm başmd» andığım Vel) > • • < • Jules Romainsln ölümü ile Fransa büyük bir yazarau kaybettı. ama arkadan gelenler var;hemçok, hem değerli. Edebiyatta bu değerde insarüarını kaybeden uluslar arasında ileıisi ıçin kara kara düsüfienler de vaıchr elbette. Ağustos pazarı OKTAY AKBAL eş yerden birden geliyordu ses. Se« degil sesler. Bir ugultu daha çok! Inceli kahn> lı dalga dalga... Tam orta yerde durdum. Bir dakika, iki dakika. Her işportacı açmış hoparlörü, dayamış mikrofunu bir adamuı ağzına, ya da teype bağlamış, gürültüyü veryansın ediyor alana. Dinledim dirüedim tek sözcük çıkaramadım. Ne isterler, ne satarlar, ne dıye durmadan bağınrlar? Gürttltü yaşd~ mın kaçınılmaz bir yanı. Sessizlik ölümdür Gürültü yasamaktır. Bu yaz sıcağında özaeyişler kuruyorum ayak üstü. Bu cehennera gürültUlerinın ortasında yitip gitmiş bir insan. Pazar kalabalığuıda geçıp dönendea omuz yiyen bir bunalmış kişi... Evet Hayır kulamaz ötekilerin yanına. Bir tekme yer kaçarlar. Bir kbşe de onlar bulurlar. Burası İstanbul, kaldınmlan altın döşelı. Gören yoK. bulan yok ya o altını, hiç degılse. tezek döşeli değıl! Daha beteri, insanlann alın teri, kanı, canı, varlığı, yoksulluğuyla döşeli... Ne der şu turist kız yanındaki delUcanlıya?. Kimbılir hangi fakulte mezunu ya da öğ" rencisi? Dönüşte unutacak bu kalabalık alanda kirden kapkara olmuş ayakJarla dolaştığını, yanına yaklaşılamayacak kadar pis koktuğunu, Türkiyede insan yoksulluğunu, terkedilmişliğini, yahuzhğını anlatacak. ' Gijerek güzel giysisini, oturup sofra başına şarabııu, birasını lçerek... O uygar dünyanın kendi isteğiyle yoksulluğu birazcık tatmak hevesı!Gepici bir yoksulluğu tatmak istegi... Nasıl şey bakalım diye?.. Anlar mı gerçek acıyı, yoksunluğu, açlığı. Hiç sanmam. Deneyle 01. maz kl böyle şeyler!.. Derken bir kavga... Başı brtülü bir kadm. yakalamış esmer, çirkin mi çirkin bir <delı'kanluıın teneke su güğümünü... «Bu benim oğlumun. Geçen gün elinden zorla almışsm. Ver'geri» diye Beğrnyor.Delikanlı suçlu, ama «Hayır, o benim» diyor.. Kadın gözlerfndcrt atesler saçarak, ^Ofltuİrtft» o, ben aldım dna, onbeş lira verdim. Ya sen ölürsün ya beni ölelürürsUn, o güğüm bizim» dıyor. Delikamı tutrouş bırakmıyor güğümü, kadın bir yandan, halk da bir yandan bakıyor şaşkın, ilgisiz, kayıtsız, bezgin. Teneke bir güğüm bu. îçi terkos suyu dolu. On kuruşa bir bardagt Iç bu sıcakta kana kana. Sucular da öyle çok ki!, Iççn var mı? Olur elbet. Kalabalık büyüdü. Kadın çekti delikanlıyı aaminın duvan önüne. Hesaplaşacaklar. Bir kalabalık da gltti onlarla birlikte. Ne oldu? Ne olacak? Nasıl sonuçlanacak? Dayanırsa yüreğin gider sen de seyirciler arasında, yer alırsın. Bakarsın şaşkın şaşkın... • , Çıktım merdiverîi. Güneş çekilmek üzere Köprünün üstünden bir başka görünüyor dört yan, Tek başına olsam şimdi! Şu kalabalıktan uzakta, şu yalnızlığına "bırakılınış yıgının dışında. UnuUnak, görmemek, bakmamak, duymamak, anlamamak, şaşmamak, bürrtemek... Diyeceksiniz, zaten yaptığın ne, yapfığımız jıe, yapacağımız ne? Gerçeklerden kaçmak değil mi «n kolayı? Gözümuzü yummak değil mi? Ne zafnana ftadar? Indim ötedekK merdiyenden. înersin, çıkarsin, görtirsün, unutursun, yazarsm! Sait Faik.ne demış: • Yazmasam delı olacaktım.» Yazacağız, çızecegiz, duyuracağız. Duyana, anlayana dek. Bır toplumda bu yalnızhğm, bu insan acımaşızfığının katıhğını duyurana dek . 7 Günüri arömdaıı ;*.*• xm> SPOR VE POLITIKA da bu konularda görüşmek fçln Unih, Öltmpiyatlannın' 'birinÖRTADA BİR IRKÇI VARSA O DA Yeni Delhi'ye temsilciler yoilamış ci oyununu Röd«zya"yi'arka" lardır. Simla Anlaşmaora gore 4 kapıdan oyUnlara katmak ısROpEZYA'ÜIR NÎXON" VE AGNEW eylül* kadar her iki taraf da arateyenlere karşı, Afrifcalılar ve AİKİNCİ KEZ BAŞKAN VE YARDIMCI lık savaşından önceki sıntrlara ç« merikan Zenci auetler kazandı. kılecekti. Görünürde bayan GanIrk ayınm<asr olduğundan RoADAYLIKLARINA SEÇİLDİLER ORdi ile Butto arasında yeni bir zirdezya'nın bagımsızhğı îhgütsre tAK PAZARA KARŞI A.B.D. İLE JAPONve toplantısı yapılacaktır. Enindo tarafından tanınmadığı gibi, hak • sonunda her iki tarafın da istekında l«68'de Birleşmiş ' MilYA ORTAK PAZAR'DA ZİRVE TOPdiği olacak, yani Bangladeş, Paletler Güvenlik Konseyince vekistan tarafından tanınacak. esırLANTISI ALLENDE, ENGELLEMErilıniş ekonomik zorlama tedler geri verilecek, her iki taraf da birleri vardır." Orgütün yonetmeLERE KARŞI PERON'UN ADAYLIĞI eski sınırlar» çekilecek, Bangladeş Uği de «Atletler keıtdi ülkelenBirleşmiş MilleÜere girecek. fanin .bayrakhin altında yarışlara kat işler sıraya konulamıyor. katıhrlar»' d» dediği halde hem tanmmamış, hem bayraktan yok21 Ağustos 1968 PROF. DR. AHMET ŞÜKRÜ ESMER sun Hodezya'ya oyunlara «atılVarşova Pakü ordularının Ceması için çagnda bulunulmuş ve koslovakyayı istilâlannın döratletler Ollmpiyat Kornitesinin düncü yıldönümü olan 21 «6ustos, vesikalannı kullanarak Münihe Çekoslovakyanın kendisinden baş gelmişlerdir. Bumın üzerine Afka her tarafta anıldı ve olay yorika ülkeleri birer birer oyun caret dengesi Amerika aleyhin»" Lanusse. bu • ülkede T yüd»n beri surüp giden diktatöYlüğe son ver katılmasm» ve seçimi kaıandığı nımlandı. Sadeoe istilâya uğralara boykot etmiye karar ver 3 milyar 800 müyon dolar açık mişler, Münih'e gelen Amerikalı veriyor. Bundan başka Nixon, mek için gelecek m«rtt» seçim ya farzedilsin, iktidara geçmesiue ra yan Çekoslovakyadan hiç ses çıkgittikçe güçleşen ve dünyanın en pacağını ve Peron'un seçime katı zı olurlar nn? madı. Fakat bunun yerine, istilâ nci atletler de boykota katılın biiyuk e^d^omtk gücü olan Or« labileceğini de şöylemiştir. Bu ülüzerine kendini yaksn Jan PaBangladeş: Olimpiyat Komitesi, 5 çekuo tate'Pazara karşı Japonya ile 1 Ve Peron'uu iktidan ele aiaığı 1946 lach'm mezan yaslr Çekoslavakfer ve 31 muhalife. karş> 36 oy işbiflift kuralmasına çaba harcı* dan beri sürekli istikrarsıri* îtfnHindistan'ın yardımı ile b*iım'lar tarafmdan çiçeklerle süslenla Rodezya'nın OlimpiyatlarcUuı yacaktır. Ortak Pazar artık Arne dedir. Askerletîn yardımı ile ikti sızlığma kavuşan Bangladeş'in di. Bu arada «Prag baharı» adı veçıkanlmasına karar verdi. Ve Hk rika'ya rakip olmaya başladı, dan ele »lan Peron, sonra işçiler Birleşmiş Milletlere üyeliğıne Çin rılen «Güler yüzlü» sosyalızmin oyunu Afrikalılarla Amerjkalı onunla uğraşmak için müUeI:% ve yoksullara (gömleksizler diyor engel olnıuştur. Bangladeş'in mü kurulmasmda Dubcek'e yardımcı zenciler kazandı. Afrikalılann bu arajin. lardı) dayanarak reformlar yapracaatı, Güvenlik Konseyinde gö olanların yargüanmalan da dedavranışı, Rodezyalılaıdan yana maya ve ülkeyi Birleşik Amerika' rüsülmüş ve çoğunluk, üyeliğe a vam etti. Son haftalar içinde yeolanlar tarafından «Irkçılık» di Ortak pazar nın s8mürü>ünden kurtannaya ça lınmasından yana olmuşsa da. ül niden 46 kişi «Sağkol oportünizm» ye nitelendirilmektedir. Gerçl orlıştı v e Amerikanın öfkesini üzeOrtak Pazann ekonomik yükü keden henCz Hindistan askerleri suçundan hüküm giymişler va tada bir «Irkçı» vardır, fakat bu hayli güçlenmış ve gelecek \il rine çekti. Eşi Ev» sağ kaldıkça, nin çekilmediği ve Hindistan'ın hapse aülmışlardır. Aradan 4 yü Afrika değil, Rodezya'dır. Bu başında İngiltere, İrlanda, Noveç Peron düşmanlarına kar^ı gelebielinde tuttuğu 90 bin Pakistan asgeçtiği halde bu «temizleme»nin Bu yüzdendir ki, oyunlann dı ve Amerika'nın da katılmalariyle liyordu. Aslmda Eva, eşinden de kerini geri vennediği gerekçesiy sona ermemesi, Sovyet İşga) asşında bırakılmıştır. Ayni nedenle bir dev olacaksa da siyasî Dirlıdaha dinamikti. Eva ölünce Pe le Çm üyeliğe karşı çıkmıştır. kerlerinin desteğine sahip olan Güney Afrika da 1968'deki Mek ğe «loğru kolay gidilemiyor. 19 ron'un yüdızı söndü. sarsıldı ve Bangladeş, topraklannda Hind asrejimin kendini güven Içinde göşika Olimpiyatlarının dışında askerler, sivüler v« kilise birjeşe kerlerinin bulunmadıgmı Ekunâe 10 üye bir zirve topîansöylüremediğini anlatıyor. tsgal sırasın kalmıştı. rek 195Tte Peron'u düşürdüler. yor. Hindistan da esirlerin geri vetıs» yaparak, ortaklığın gelecegi da ülkeden kaçıp da Batı Avruni görüşmeleri • kararlâşmış iken Peron hâlâ îspanya'da surgündür. rilraesini Bangladeş'in Pakistan Da ülkelerine sığınan yurtsever Nixon ve Agnevv Peron düjeli, Arjtntinde dokuz tarafından tanınmasına bağlamış, şımdi Fransa bu toplantıyı geri Cekoslovaklar, yaymladıklan bilGeçen gün Miami'de toplanan bırakmaya çalışıyor. Ponipidou, Başkan gelmiştir. İşçi sendifcala Butto ise MjJCİbürrahman ile jödiri ile işgal olaymı bir kez daha Cumhuriyetçi Partinjn Kongresi, önce para sarununun çözumlenn Peron'un gelmesini istiyorlar rüsmeden Bangladeş'i tanımayaDrotesto ettiler ve Sovyet askerNıxon Ve Agnew,'i, ikinci bır mesini istiyor ve kurulacak sıya askerler isâ buna karşıdır. Daha caeını büdinniştr. lerinin çekilmesini istediler. donem için Başkan ve Yardımcı si sekreterliğin Brüksel'de de|i> bir yıl kadar önce Peron ihtiyar•Prag baharmı> yaratan Dubçek Bu arada, Hindistan ile Pakisadaylıklarına seçnıiştir. Seçim ya ladığını (77 yışında'» ve dönmeyeParis'te yerleşmesınde dırenmekise bir fabrikada işçi olarak çalıtan arasmda Simla'da vanlan anpıhrkçn, Kongre binasınm îii, tedir. Bu görüşlerini Federal Al ceğini söylüyordu. Bakalım döneşıyor. 21 ajustos 19S8. Avrupa talaşmanın uygulanmasında da andışındah çok ayn görüntüde :dı. manya ve Ingıltere'ye ulaştır cek mi? Dönerse,\skerler seçime rihinde kars bir giindür. laşmazlık çıkmış ve her iki taraf İçeride delegeler Nixon'ı çoğun mak içın, Dışişleri Bakanı lukla alkışlarken ,ve ö'verken, Vi Schumann'ı Bonrfa ve Londraya etnam Savaşma karşı olan haHc ypllaci;. Bu temaslardan sonra kıtleleri dışanda ]Srix'on aleyhine beyanatta bulunan Schumann, gösteriler yapıyor ve delegelerin zirvçnın toplanacagını, fakat onsalona girmelerinl engellemjye dan bnce «bazı önernli soruulaçalışıyordu,. Polisle» çatışmalarda .rın» çbzümlenmesi gerektiğinı it, bir çok iusanlar yaralandı ve bin söylemıştir. öteyandan dikkatleden fazla insan da tutuklandı A ri Ortak Pazardan Avrupa Güdayhğı kabul nutkunda Nixon, venlik ve tşbirüği Konferansuıa Adana eşra/ından merhum Haveroğlu Mehmet Tantekm VQ Nigâr Tantekir'in Çin'e ve Sovyetlere yaptığı çezi çekmek istiyen Moskova bu «ono|lu; Behzat, Duran, Ergin, Metin ve Haver Tantekın ile, Cavidan Özgur, Sulerin dünya bartşına jararh ol feransın haarlığını yaptnak için hendan Baytan, Nerıman Çalışkan ve Yaşar Mengi'nln kardeşı; Mehmet özgur, duğunu söyledi #e bn yoldaki 22 Kasımda Helsinki'de bır DifMeHmet^ Baytan, Ali Çalışkan ve Atillâ Mengi'njn kayınbiraderı: Halıt ve Hulya hizmetlerinde devam için kendi işleri toplantısının yapılmasını orM«ngi'nın dayısı; Mehnıet. ve J"ale NUâr Tantekin'in amcası. sine 4 yıl dahâ fırsîft 'veriltne taya atmıştır. BTejnev ile Finsini istedi. Vietnaeı'da banşı landya Baskanı Kekkonen arasmkurmayı da vaadetti. Fakat da vanlan anlaşmaya göre, FinNixon 1968'de adaylığı kabul lândiya hazırlık konferansı için eden mektubunda da Vietnama ilgili ülkeleri çağıracaktır. SovHakkın rahmetine kavuşmuştur. banş getirecefini vaadetmişti. yetlere göre Avrupa Güvenlik Iktidarı sırasında 15 bin Ameri Konferansının kendisi de gelecek Merhurnun cenazes! yann (28 Ağustos 1972 Pazartesi) öğle namazını mfıtaakıp kan askeri can vermis, milyon yılın ilkbaharında toplanabılir. Şişli Caraiinden ahnarak Zincirlıkuyu Mezarlığındaki eberfi ıstırahatashına tevdi larca ton bomba Kuzey Vietnam edilecektir. üzerine yağdınlmış ve saypş fcâlâ Şili olayları A 1 L E SI devarq edıypr. Nixon^n ekonoŞili'de 1570 eylülünde yapüan mik politikası ö> başarılı olmamıştır. Dolar değerinden düş demokratik seçimle. iktidara gemüş, ticaret dengesi açık ' veri len Salvşdor Allende, demokratik yor, işsizlerin sayısı • artiyorl fi yoldan sosyalizm kurmak için giriştiği teşebbüste ^«ayısız güçlükyatlar yükseliyor. Buna rağmen (Moran 1738/6066) Demokrat Parti bölündügünden lerle karşılaşmış ve şimdi de gıda maddeleri satan 150 bin kave Cumhuriyetçi Parti Birliğini dar dükkân sahiplerinin ' grevleri* kurduğundan Nlxon'ın tekrar Başkan seçilmesi muhakkak sa, ile karşı karşıya gelmiştir. Şili'de .yılıyor. Tahminlere göre Demok, gıda maddeleri darlığı vardır ve bu maddeleH satanlar Allende'yi rat Parti seçmenlerinin übte bin Şırketımız Isletme Şeflerınden sorurtılu tutuyorlarf tddialanna oylarmı Nixon lehine kullanagöre darlığı yaratan .SMlende'nin caklardır. Marksist poiftikasıdır. îktidan ele rflan Allende, hemen Marksist bi* Banş yoluncja rejim kurmayı •düşünmediğiiıi f«v«ı»t etmiştir. kat böyle bir ieiîmin kurulması . yeni gezı • «' ' • îçin zemini hazırlayacağuü söyKederli ailesine ve arkadaşlanmıza başsaglıgı dileriz. • , Adajr seçildikten sonra Nixorj lemişti. Her iki Mecliste de muSİNEVİZYON ilk gezisini Hawai'ye yapacak ve h'alefet çoğunlukta olup. Marksiz•orada Japon Başbakanı Tanaka me de karşı iken, Allende maden\ flİLMCÎLİK VE SİNEMACILIK SANA\İ A.Ş ile görüşecektir. Bu gezinin ya lerin. bankalann, sigorta şirketle , ' pılmasıriı gerektiren meden, Ja rinin ve büyük endüstri tesisleriponya ile Çin arasında diploma nin devletleştirflmesine başlamış, (Moran: 1739/WHİ7) tife illşkiler kurulması için Çin' Amerikalılanrl işlettiği zengin baden. gelen «ağnyı Tanaka'nm kakır madenlerine de elkoymuştur. bul etrpesidir. Nixon'tn geçen yıl Fakat bir yandan Amerika bu çaÇin'i ziyareti karan, Japonya'da baları baltalarken bir yandan bukaygı uyandırdığ< gibi, Tanaka' na karşı olan sağ kol, öte yandan v nın Çin'i ziyareti karan da Ame da yeterli süra.Üe ileri gidilmediği rika'da kaygı uyandırmıştır. iddiasında olan asın sol Allende'Şirkeümizin Işletme Seflerinden, arkadaşımız 3te türlü eugelleuıeler yapmaktaNixon, Japon>ra Çin'e yaklaşırken Amerika'dan fazla uzaklaşmarha dırlar. Allende dükkâncılann son grevlerinin arkasmda da siyasl kış sını istiyor. Amerikan askerlerl vanlacak anlaşma ile Japonya' kirtmalar oldujunu ileri sürmüfdaki Amerikan üslerinin kullanıl tür. Açıkça söylemiyorsa' da Ame•vef»t etnıiştır. rika^ kastediyor. Demokratik yol malannın kayıt altına alınabilece Kederli ailesine başsağlığı dileriz. ğinden korkuyorlar. Nlr:on bun dan iktidara gçlen Majksist Aldemokratik yoldan ları garanti etmek istiyor. Ayn lende'nin. SÎNEV1ZYON A Ş. ca, Japonyanın Amerika'ya yap Marksizmi kurabileceği jüphelidir. PERSONELİ • ıı ihracatın kısıtlanmasıra, A• ğ merlka'nm Japonya'y» yaptığı ihracatm İse arttmlmasını L=ti Peron dönüyor mu? yecektir. ÎM Ulke arasındakl tlArjantin Basbakanı Alejandro (Moran: 1740/6068) B M Ağustos'ta bir pazar günü .. Eminönü alamna çıktmız mı hiç bu yaz bir pazar öğle sonunda? O gürültüyü duydunuz mu? Yenıcamı önünde sıra sıra dizılmış yalınayak, pantalonlu, şortlu, binbir çeşit giysiU turıst kızlann delikanUların önü sıra serilmis b\ı ortaçağ gorünümlerini seyrettiniz mi? Bir yandan işportacı hoparlörleri cıyak cıyak bağırır, bir yandan sakalü, bıyıklı, kirli turistler ayare avare dolaşır, bir yandan haftanın baska günlejınde gpremediginiz birtakun insancıklar öbek öbek toplaşır. Tstanbul'da, Eminönü meydanında bilmem hangi köyün pazarı kurulmuş sanki! Basmacılar, ayakkabıcalar, bilmem neciler. Türlü gıda maddelsrı satanlar. Serbetçiler, • şucular. Akla hayale gelmez neler neler... Bu arada sürülerle tembel tembel dolaşan şişko güvercinler... Artık hiç sevmiyorum o güvercinlerü... Beleşçi yaratıklar, asalak, çıkarcı, dalkavuk' ' Bir avuç yem serpeceksinlz, yıyecekler. Göbek şişırecekler, koşe bucak aramadan öpüşecekler, yol ortasında ayıp işler becerecekler. Hiçbir yerde sevmern bu kuşları. Uçnıazlar da sanki. Bir kalkar beş adım öteye inerler. Paris'te, de, Venedik'te de, Londra'da da, New York'ta ' da böyle bunlar. Sahte dost, sahte güzel, sahte süs .. Bir avuç yera içîn dolaşıp duracaklar ayak altında. tnsanlara şoyle bir bakıp kanat çırpıverecekler... Eminönü alanındaki merdi\enler ise, ayn bir dünya. Her basamagında bir işportac'ı Kaç' bin işportacı var bu kentte? Sayısıru klm bilır? Kim pgilenir bunlarla? Çocuk tarak satacak. Dehkanlı mendil satacak. Kadın çurap satacak. Yaşlı adam su satacak. Itişecekler, dovüşecekler, bırbirinin elinden ekmek parasoru alacaklar... Ayakkabı boyacılan biı yanda. Içlerınde süslü kutulular var, bunlar bo yacıların soylu takımı. Bir. de kendilerme bız kutu uydurmuş olan çocuklar var. Onlar so t V E F A T ^IIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIMIIIIIIIU I H .TEŞKKKÜR. J Eşim ve babamız rahmetli ş TEŞEKKÜR Eşim ve Ankara Savcı Yar. dımcılarındsn îbrahim Çetin'* in annesf emekli ö4r«tm«B . » 1 ALİ AŞAR'ın [ = '^ E E = ş ~ = E EROL TANTEKİN S uzun zamandanberi teüavisinl yapan Sayın Frot'. Dr. Kenan Ş Bınak'a hastalığı süresihce yattığı Haseki Hastanesi Teda'vi' Ş Kliniğinde hassasiyet ve yakın ilgisini esırgemeyen başta = Sayın Prof. Dr. Cemi Demıroglu'na, buradaki bütun doktorE lara, hemşjreler grubu ile hızmetlilere; ayrıca vefatından 5 sonra ayrı ayn evlerimıze kadar gelerök, telefonla ya da 5 telgrafla teessürlerinı bildiren, cenazeye katılan, çelenk gön~ deren bütün akraba. dost ve' arkadaşlarımızla, müesseselere E sonsuz şükranlarımızı sunarız, Eşi ve Çocuklan SIDIKA ARIKAN'ın cenazesine katılan; evünize gelerek; telefon; telgraf v« mektupla acımızı paylaşan dost ve yakınlarımızla; îstanbul Cenaze Işlerinin cenazenin naMinde ve dığer muatnelele. rin ikmalinde gosterdiği ilgiye tesekkurlerimizi sunarız. EŞt ve OĞLD Cumhuriyet nıııııııııııııııııııııııuııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııif? Cumhuriyet 6061 Opr. Dr. Adnan Kürkçüoğlu Seyahat dolayısıyle hastalannı 20, Eylül 1972'den ıtıbaren kabul edecektir Cumhuriyet 6060 KENDI UÇAGINI KENDİN YAP an cryvrrtERM ctçLENrtioiE nart V E F A T EROL TANTEKIN İLLER BANKASINDAN Sinema ve Siseleme Tesisi Inşaatı Tesisin adı Gevaş •sinema ir.şaatı Ürgüp Şişeleme ınşaatı tur. . lii Van Nev şehir K. Bedeü 500 000, 700.000, Yaptırılacaktır Geçici Mali Teminat Yeterlik 23.750, 40.000, 31.750, 56.000, thale Evr. Sat. Bedeli 100, 100, konmuş 1) Yukanda adı yazılı tesisler kapalı zarf usulU birim fiyat esası ile eksiltmeye V E F A T 2) Teklif aarflan 15.9.1972 Cuma günü saat 15.00 de Ankara'da Iller Bankası Satm Alma Komisyonunda açılacaktır. Z> Teklif mektuplannın 15.9.1972 Cuma günü saat 12.00 ye kadar Bankaya tesllmi gerekmektedir. yaktinde yapılmayan ve postada vukuu bulan gecıkmeler dıkkate alınmayacaktır. 4) Teklif vereceklerin yeterlik I gesi almak içın 12.9 1972 Salı günü saat 17.00 ye kadar Bankaya dilekçe vermelen ve dılekçelerine yüklenıci karnelerını, simdiye kadar vaptıklan işlere ait belgelerin listesini, örneğıne göre teknık personel beyannamesini, taahhütleri altınrfa bulunan ışleri gösterir taahhütnamelerini ve tutan yukarda yazılı mali yeterlik belgesinı eklemeleri lazımdır. 5) Banka işi ihale edip etmemekte ve diledığine vermekte serbesttir. ". (Basm: A. 13390 20397/6057) EROL TANTEKIN