01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 Tenunuz 1972 îCÜMHÜRIYET :SATFA ÜÇ DIS H AB E R L E R Ingilizler Kuzey İrliiıııl.fılii bazı bölğeleri BELFAST, (DIŞ HABERLEB SERVİSİ) Kantın dışı Irlanda Cumhuriyet Ordusu (İRA) komandoları Perşembe gecesi Belfast'ın çeşitli yerlerinde bombalar patlatır ve bazı askerî karakoljara saldırırken, zırhlı birlıklerinin desteklediği yüzlerce İngiliz askeri, geç saatlerde katoliklerin en kuvvetli dayanak noktalanndan biri olan Andersontown bolgesinı tamamen işgal etmiştir. 1800 kadar tngiliz askerinin katıldığı büyük harekâtta, taraüar arasmda saatler suren uzun bir ça tışma olmuştur. Ingıliz Komutanlığı, kayıplar hakkında herhangi bır açıklama vapmamışsa da, bir îngilız askerinin (ÎRA) askerleri tarafından oldürüldüğu sanılmak. tadır. ' « • • Avam Kamarasında bır konuşma yapan Kuzey İrlanda Bakanı William Whitelaw, ÎBA komando lannın, Persembe akşamı yaptık ları «Açıkça saldırgan nitelikteki iki askerî harekât» sırasmda ilk kez bazuka kullandıklanm soylemıştir. Ingüız askeri yetkilileri tRA'run ehne roket atarlann nasıl geçtiğını bilmedıklerını, ancak bunlan Avrupa ya da Orta Doğu ülkelerinden getirtılmiş olabılecekler^ni tahnun ettıklerini soylemişlerdir. Kıbrıs'taki görüşmelere devam edildi Bütün raki lerinl Rusya ile Mısır arasmda önemli görüş ayrılıkları olduğu açıklandı KAHİRE, (ajtj Yan resmî «El Ehram» gazetesi yan ışleri müdürü Muammed Hasaneyn Heykel, haftalık makalesinae, Mısır ve Sovyetler Bırlığî arasmda önemli sorunlar ve göruş ayrılıkları ortaya çıktığını dolayü olarak doğrulamaktadır. Makalede, «Ortadoğu bunalum önce ve. herşejden evvej Mısır' ın bunahnudır. Mısır'ın elinde, mevcut durumu değiştirebilecek olanaklar vardır, fakat bu olanaklardan ancak işlerini kendi eline alarak ve gerekeni yaparak yararlanabilir. Mısır'ın bu bunalınu bepimizi Ogilendirir» denilmektedir. dış basında Japon ihracat fazlası eçen yıl kapitalist Ulkelerin para değerlerimn yeniden ayarlanmaları zorunluğuna., Amerikan dolarının zaafı kadar Japon yeni'nin gerçek değerinden daha ,düşuk düzeyde degerlendinlmekte oluşu da yol aç. mıştı Japonlar, Batı dünyası ülkelennm yaptıkları baskılara 1 ragmen, kendı paralan yenın değerını yukseltmete gıtmıyorlar ve bu yönde kendılerine yapılan baskılann, Japonya'nıır ihracat gucünü kısıtiamak amacını guttüğünu iddıa edıyorlardı. Ancak uluslararası plânda mevcut baskılara uzun sure dırenmek mümkiın olmayacak ve bır süre sonra da Amerikalı yetkıl:ler, doları devalue etmek zorunda kalacaklardı. Bir sure sonra Japonya da kendi tutumunu değıştırecek ve uzun suredir devam eden baskılara boyun eğerek, yenın değerıni yıikseltecek 6 LEFKOŞE BM Genel Sekrfterinin çağnsı uzerine 8 Hazıranda başlayan genlşletilmiş cemaatlerarası görüşmelere dün Lefkoşe'de devam edilmiştir. Kıbns Turk Yönetimi Yürül,me Kurulu Başkan Yardımcrsı Rauf Denktaş ile Rum Temsilciler Meclısi'Başkanı Klerides, ciuri. sabah gayriresmî bir goruşme yapÇıktan sonra bğleden sonra Denktaş'ın Türk Cemaat Meclısındeki çaüşma odasında toplanarak, Kıbns'ın yeni Anayasasm da yer alacak ilkeler üzerinde durmuslardır. BM Genel Sekreterinin Adadaki özel temsilcisı Tafall'ın da tarafsız gozlemci ola rak bulunduğu görüşmelere, Prof. Orhan Aldıkaçtı ile Yunanistan Danıştay, üyesi Dekleris cl€ katılnıışlardır. . Denktaş ve Klerides'in 22 Tem muza kadar bir kaç gayriresm! görüşme daha yapacaklan bıldinlmektedır. YnRRIINI llfîll P resmî istatistikler, yenio revalüasyonundan bu yana Japonya' nın ıhracatının azalmak şoyla dursun, dana da hız kazandığinı ve ülkenın ihracat gehrlerınde büyük artış meydana geldiğıni gostermektedir. Buna karşüık resesyon sebebıyle ulkenın ithalâtı geçen yıla kıyasla daha dus muştür. Butun bunlara rağmen Japon ekonomısının de karşı karşıya bulunduğu bazı güçlukl e r vardır ve Japonya'mn yeni Başbakanı Takueı Tanaka'yı onemlı gorevler' beklemektedır. l U n U U n L U U U n^ratarak Demokrat Parti' nin* Baskan adayı olan Senatör McGovern, otelinde dinlenirken.. OECD'ye göre Niçin Messmer? Prof. Dr. . Yılmaz ALTUĞ ransız Camhurbaşkanı Pom pidou 5 Temmuz'da Başbafcan Jacqnes Chsban Delnıas'ı görevinden affetmis ve Başbakanlığa Bakanlardan Pierre Messmer'i atamjştır. Messmer Fransa'y» büyük hizmetler etmiş bir insan olmakla beraber söhretli değildir. Kişisel bir politika izlemez. Başbakan Chaban . Delması förevden uzaklastırılması bir süredir Cumhurbaskanı Pompidon ile aralanndaki anlaşmazlığa bağlamak mümkündür. Cumhurbaskanı, Chaban Delmas'ın bir süredir kanunî boşluklardan yararlanarak vergi kaçırdığı yolundaki söylentilerden ve Başbakana bağlı radyoTV şebekesi O.R.TJ1. deki yolsuzluklardan ötürü halk naaannda itibannı yitirdiğini ve gelecek seçimlerde partisine zarar vereceği görüşünden hareket etmiştir. ChabanDelmas'ın daha kişisel, «yeni toplum» diye adlandırdığı bir politikası vardı. Buna Iföre sanayiye mödahale etmiyor, esnaf ve küçük tacirlere yardım için bir ergüt kuruyor, bilhassa bunlan hastalık ve yaşlılık hallerinde koruyorda. Tarımda cenur kararlar almıştı. Fiyatlar konusunda sabit vc blokajçı bir siyaset yerine yarı liberal bir sistem nygulknuştı. 8 Ağustos 1969 tan 15 Eylüle kadar fiyatlar frangın devalüasyona bakımından bloke edilmiş ondaa sonra fiyatlan artıracak sanayicilerin bur.u bir ay önce idareye bildirmeleri usuhi konmustu. Mesken konusonda da bir reform yapmış yeni sosyal meskenler ailelere, yaşlılara, sakatlara ve genç işçilere aynlmıştı. Pompidou şuphesiz 23 Nisan'da yapılan referandumun sonuçlarından memnun kalmamıştır. Gelecek seçimlerde De Gaulle'cülerin çoğunlnk sağlamalan tohlikeye girmiştir. Sosyalist ve komünist partiler seçimler için bir «Cephe» halinde birlcşmişlerdir. Işte bütün bunlan göz önüne alan Pompidou Messmer'i Başbakanlığa atamıstır. Messmer'in kisiliğt üzerinde biraz durmak gereklidir. 1916 doğumlu olan Messmer Alsash bir ailenin ofludur. Paris'te hukuk ve Doğu dilleri lisansı yapmış ve hukuk doktoru olmoştnr. 1840 da De Gaülle'im emrine ginnek için bir gemi ile Londra'ya kaçmıştır ve o günden bapiine koyu bir De Gaulle'cüdür. Sömürge Okulu «Ecole Coloniale» nu bitirdiğinden 1946 da Hindiçini Komitesi Genel Sekreteri olarak Saygon'da görev almıştır. İkinci dünya savaşında Dakar, Gabon, Eritre. Suriye ve Libya savaşlanna subay olarak ka*ilmıştır. 1945 te Tonkine paragutle atlamış, fakat Vietnamlılar kendisini yakabyarak barabu kamışından bir kafese sokup halka gostermislerdi, arkadaşı doktor Braucourt zehirlenip ölmüş, Messmer ise iki ay sonra kaçıp kurtulmuştu. Birkaç ay sonra Dalat'ta şimdi general olmuş bülunan Vietnamlı Giap'la Hindiçimn geleceği üzerinde muzakereler japtılarsa da anlasamadılar. 19501956 arası Moritanya, ve Fîldisi Valisi olarak çaUşmış, 1956 da Guy Mollet Kabinesine Deniz Aşın Fransa Bakanı olarak girmişti sonra tekrar Kamerun, Ekvator Mrikası ve Batı Fransız Afrikası Yüksek Komiserüğini >aptı, 1958 de yeniden De Gaulle'ii tuttu o da onu Ordular Bakanı tayin etti. Bu göreve Michel Debre, Georges Pompidou ve Maorice Couve de Murville kabinelerinde Haziran 1969'a kadar devam etti. 27 Nisan 1969 referan dumu sonucu De GauUe'ün iktidardan ayrılması üzerine Pompidou Başkan olmuştu. Başbakanlıjça atadığı ChabanDelmas'ın kabinesir.de ise Messmer'e yer verilmemisti. Yeni rejime karşı goğuk durdu ve Messmer 27 Ni«an 1969 da Michel Debre, Louis Joxe'la birlikte «Presence du gaullisme» (Golizmin mevcudiyeti) derneğini knrdu. Haziran 1970 de Ver«ay'da U.D.R. partisinin kuruıtayıiıdan ChabanDelmas'a karşı beklenen şiddetle çıkmaması sonucu 26 Şubat 1972 de kendlsine deniz aşırı ülkelerle görevli bir Devlet Bakanlıîı verildi. Halen Pierre Messmer'in iki endişesi vardır: Birincisi partisinin içindeki çeşitli eğilimleri dengelemek, ikincisi seçimlefe partisini en iyi şartlar içinde sokmak. Tecrübesi, soğukkanlılığı, bUrisi ile Messmer'in başan olanaklan yüksek gibi gözükmektedir. F MlAMt BEACH (Dış Haberler Servisi) Demokrat Partınm başkan adayı seçılen Senator McGovern, dün basın mensuplarına yaptığı aiıklamada, Scnator liennedy'nın yxLrdımcılık gorevini kabıü etmernesı uzerine, Mıssoun Senatöru Thomas Eagleton'u yardımcı adayı seçtığını soylemiştır. Daha sonra Vıetnam savaşına değınen McGovern, Van Tıyo'yü ima ederek, «Bu ulusun değerli genç kanıru, hiç kimseyi rej mi için kon dökmeğe son vereceğj NcGoyem: "Von liyö ıt Haluk Bayülken yurda döndü îran ve Pakistan'a yaptığı res nr.i zıyaretlerı tamamlayan Dışışlerı Bakanı Haluk Bayülken dun yurda dcnmuştur. Beraberındeki heyet ve esıyle bırlıkte Ankara'ya geçmeden once Yeşılkoy Hava Lımanında bır demeç veren Bayülken, «îki dost ülkede yapılan çörüsuıelerde ikiii münasebetlerimizin daha da gelismesi bakımından neler yapılabileceği konusu nzerinde» durulduğunu belırtmiştir temsü etmeyen bir müşterivl desteklemek için dökmeğe son vereeeğia» demıştir. Öte yandan Başkan Nıxon'm Dr. Henry Kissınger'den, ABD dış politikası hakkında senator McGovern'e bılgi vermesmı ıstedigi açıklanmıştır. Beyaz Saray basın sozcüsu Ronald Ziegler, Senator McGovern'e hemen her konuda ayrmtüı bilgiler verılecegini soylemiştır. Yenin revaiuasyonunun yüksek oranı, Japonya'mn dostlaruıda büyuk umutlar uyandınnjş ve Batılı yetkılıler, Japonya'mn ıhracatının nıhayet azaima>a başlayacağını ummuşlardı. ti. • İhracat artıyor Şimdı bu şekilde düşünenler hayal kınkiığına düşmüş bulunmakta ve yeni çareler araştırmaktadırlar. Duşülen hayal kınklığını haklı bulmamaya da imkân yoktur. Zıra yayınlanan OECD raporlanna gore, Japonya'mn gayrısafi nulU hasılası geçen yıl yuzde 6 oramnda artış göstermıştır. İlk bakışta tatmın edıca gıbı görunmesıne Tağmen, bu rakam son beş yılın ortalamasırun yarısı bıle değıldır. Üstelık bu hedefe de ihracattaki canlılık sayesınde enşılmıştir. lç piyasada iş faalıyeUennt canlandırmak amacıyla tedbırlere gıdilmesi, revaluasyonu tamamlayan tedbırlerın başınds gehr. Nitekim Japonya geçen yıl revalüasyena gıttığı zaman, bu üp tedbırler aknmıs ve resesyonun önune geçılmege çalışılmıştı. OECD tarafından yayınlanan son rapor ise, alınan tedbırler hakkında şüpheler yaratmakta ve bunlarm yetersızlığı üzerinde dunnaktadır. İç piyasa ıer altmdaki petrol sanıldığı gibi göl halinde bulunmaz. Gözenekli bir kayanın içinde oluşmuştur. Bütün marifet bu kayayı bulmak ve toprağı delip ona ulaşmaktır, Aranır taranır milyonlar harcanır yeri bulunur delinir binlerce metreye inilir bu kayaya varıldı mı delgiden petrol fışkırır... Makineleri çalıştıran taşıtları yürüten binlerce köyü ışıtan ısıtan toprağın üstüne bu kayadan süzülüp kapkara bir sıvı olarak çıkar. Sheirin çabası budur işte. Ne yapıp yapıp bu kayayı bulmak kara altın denilen petrolü toprağın üstüne çıkartmak yerli petrot üretimini daha da artırmak. Bugün Shell istasyonlarındaki pompalardan yalnız yerli malı akar yakıt akıyor. Yarın, yurdun daha çok . istasyonlarında daha çok pompadan yalnız yerli akar yakıtın asını sağlamak... Sözü geçen rapora göre, aradan en az iki veya üç yıl geçmeden, geçen Aralık ayında yapılan revalüasyonun ticaret dengesı üzerindeki etkilen tussedılemıyecekür öte yandan. balsn ızlenmekte olan poUtıka bakımından gaynsali tnilli basılanua uretım kapasıtesinden daha rıızIı bır buyume göstermes) mümkün göruünemektedır. Bunun sonucu olarak da âtıl Kapasıte bugtinkü duzeyde kalmaya devam edecek ve ulkemn ihracat fazlası, zararlı olabılecek bır düzeye ulaşacaktır OECD yetkılıleri vakıt geçırümeden gerekli tedbirlerın alınmasım tavsıye et mekte ve iç piyasada talep düzeyi gereken canulığa kavuşrurulamadıgı takdirde, ihracat fazlasının artmaya devam edecegıni, boyle bır geüşmenm '.se hımayecılık baskılarını arttıracağını söylemektedirler. OECD yetkihlenmn ıfadesine göre, nımayecı baskılar uluslararası plânda varlıklanm hıssettırmektedir. Japonya gibi çok güçlü bır ekonomiye sahıp bır ülkenın, gerkelı tedbırleri alarak ihracat fazlasındaki artış» onlernemesı, bu b^sJttJajrj^jgajba da şlddetlendırecekür. Oysa Japonya. OECD yetkılılennın kanısına göre, etkilı tedbırler almak suretiyle bu tıp baskılann hafiflemesıne yardımcı olabılir ve bır taraftan ulusal çıkarlanna hızmet ederken bır taraftan da uluslararası ılışkılerde daha dengelı bır durumun meydana gelmesıni sağlayabıhr. OECD yetkıhleri, güçlu bir ekonomiye sahıp ulkelerin bazı yükumlüluklerı oldugunu da hatırlatmakta, Japonya'dan beklenen davranışın da bu yonde oldugunu ifade etmektedirler. Önemli sorunlar Ustelık, gene OECD yetkililorının ıfadesine göre, Japonya artık sanayıden baska alanlara yonekneli ve sınaı alanda olaganüstu çapta büyümenln yarattığı bazı sakıncaları ortadan kal dırmaya çalışmalıdır Bu olağanustu sınaı kalkmma bugün Japonya'yı çevre ktrlenmesı, yetersız konutlar ve aksayan sosyal hizmetler gıbı sorunlarla karşı karşıya bırakmıştır. Japonya şımdi sınaı gehşmeyi yavaslatıp, karşı karşıya bulunduğu sorunların çozümlenmesı konusunu ele alabilır. Bu şeküda sadece kendıne hızmet etmeRJe kalmayacak. uluslararası plânda da bu davranışın vararlı sonuçJan bsa sürede ortaya çıkacaktır. Japonya'mn DU yola girmesi tabıî ki, kolay olmayacak ve ıçende kuvveth muhalefetle karşılaşılacaktır. Ancak uzun vadeh olarak ele alındıgı zaman, Japonya'mn böyle bır yön değışiklığıne gıtmesimn hem çok yararlı, hem de zorunlu oldugü anlaşılır. Sheirin çabası The Financial Times Yüzde Yüz Ycrli Üretim Ingiltere'nin AET üyeliğiyle ilgili kanun kabul edildi LONDRA. (aa.) Inglltere' nın Ortak Pazar'a gırmesiyle ügıli kanun, Avam Kamarasında oncekı akşam, üçüncü müzakeresı sonunda 17 oyluk bir çoğunlukla kabul edilmiştir. 284 milletvekılıne Karşı 301 mületvekıli, Ingiltere'yi, Avrupa ıktısadî topluluguna gırış koşullarına hazarlamayı öngören kanunu onamıştır. Işçı muhalefeün açtıgı mücadeleye son veren bu sonuç, çoğuniık milletvekıllerince uzun uzun alkışlanmıştır. Ruslara göre Çin'in hedefi dönya egemenliği LONDRA, (THA) Londra* da yayınlanan «Soviet Weekly» dergisıne göre; Çın Halk CUTIhuriyeti geçtiğımız yıl Asya *m Afrtka'daki Clkelere iki milyar dolarlık yardım vererek Üçüncü Dünyaya hâkim olma çabasında bir adım daha atna^tır. Manajans: 2183 5135
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear