26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SATFA ÎKİ: : 26 Mart 1972 eşitli gerilim ve baskılara sahne olan bir çağda yaşıyoruz. Dünyanın her tarafında tüm gelenekler, âdetler, hayatın alışılmış şekli, eski kurumlar ve düıenleri değişmeye zorlanmaktadır. Gerçekte biz, büyük bir devrim çağındayız. Bn devrimei değişikli|in yönünü etkilemekte, insamn .gerçek» için son bulmayan arastırraa ve incelemelerinin yayılmasında en önemli ve etkili aracın eğitim olacağı şuphesizdir. Her fnsan için gerçefin bulnnması ve yayılması son bnlmayan bir olnşumdur. Bu, in. sanın bütün yaşamı boyunca yaptığı, tekrar ve tekrar yenilediği bir ana yoidur. Bo yolnn yönü ve gidebileceği uıanım, insanın akılsal ve bedensel olanaklarına büyük ölçüde dayanacaktır. C Hemşire eğitiminde, temel kavromlar Perihan VELİOĞLU • • «Florence Nightingale Hemşirelik Yüksek Okulu Müdürü» gfleri nasıl bulacağımızı ve buldnklanmızı hangi ölçülerle değerlendireceğimizi bilmeli. yiz. Bn, bir bakıma aklın esnek olnşu ve insanı kısır ve yavan olandan nzaklaştırma yetenefi olarak da adlandınlabilir. sürdürmesinl ve topluma daha yararlı ve etkili hizmet görmesini engellemektedir. Tıb Faknlteleri ve Hemşirelik Okullannda antropoloji, sosyal antropoloji, eğitim psikolojisi, (dyasal kurnmlar ve süreçleri gibi sosyal bilim derslerinin okutulması hemşire ve doktorlann, tıbbi ve hemşirelik bakımının pahalıya mal olan bir hizmet olduğunn berkese yaygın olarak ve aynı nitelikte sunmanın güçlüklerinl anlamalannı. hemşire ve doktor ların ynrdnmnzda dağilım yönünden dengesizliklerlni ve bazı bölgelere yığılma nedenlerini kavramada yardımcıdır. Bunlar ve bnnlara benzer örnekler çoğaltılabilir. Her hemşire ve doktor hastasını yalnız hasta olarak deşil, fakat toplumun bir bireyi olarak kavradığı oranda iyileşmesine yardımcı olabileeektir. mizacı Saym Ali thsan G6ğüş, birçok zorluk ve pahalılıkları ha. fifletmek amacıyle, basına, memnnn olması gereken baıı kolaylıklar getirdi... Biz zannettik ki, sayın basınımu, gelen seyleri kâfi görmese bile, yine de Göğüs'ten memnuniyet ve teşekkürünu esirgemiyecektir. Oysa bir gazetede, Göğüş'ün bu işi yaptığı için elestirildiçini okuynnca, karar verdik ki, bizim meslektaslan memnnn etmek mamkün değildir. Anl«şılan birçoklanmızda beyin faaliyeti. hep her şeyi eleştirme yolnnda çelismistir. Doğrusunu istersenlz, Ali thsan Gogüs'ün nefes tüketerek, tepeleri dağlan asarak vaptığı bu hizmet kötülenince akhmıza Nasrettin Hoca ve Timurlenkne meshur fil hikâyesi geldi. Hatırlayaeaksınız. Timur, Akşehir'i saptettiği zaman, onnn muhtesem fili kasabada serazat dolasıyor. etrafı yıkıyor, her şeyi çiğniyor, esnafı rahatsız ediyormnş Bnnnn üzerine kssaba ileri çelenleri Timnr'nn hnzuruna çıkarak, filin kasabada serbestçe dolasmasına roâni olnnmasmı istemeğe karar vermisler. Kurdukları heyetin başına Hocayı seçmisler.. Hoca ve hevet Timur'un otağına gitmisler, içeri girince haşmetli ve zalim Hükfimdar, «Hoca ne istersin?. diye sormnş.. Hoca «rkasına bakmış, bir de ne eörsün? Heyetten kimse yok, herke* kaçmış, hoc» yalnız kalmış.. Bn durumu görünce, hocanın cam fena halde sıkılmıs.. Ne yapsın? Efendim. demis. Fil... Ne fili? Efendim, fil yalnız sıkılıyor, ona bir tane es tedarik etseniz... Bu hikâyeyi Ali thsan Göğüs arkadasımızı Timnr'a benzetmis olmak için elbet vazmadık, ama neden valan söyleye. lim, onun uğrasip iıptıği olumlu işlerin eleştirildiğinl «örünce hikâye de hatırımıza ?eldi. Talnızca bîr çağnsım olayı... Psikoloçlar insanlan ivimser ve kötümser olarak Usnife tutarlar. Bazıları yarım bardak snvn gördfikleri taman, bardagın vansı dolu. kimisi de varısı bos derler. Aslında topInmu Heri «ötüren de bn çekismeden ileri nellr. Halimize sükretmek bizi verimizde savdınr. Daha fazlasını istemek de ileri eotürür. Ama bu demek değildir ki. vapılanı. iyiyi sürekli olarak inkâr etmek lâzımdır. tvi olanı sövlemenin de rahatlatıcı. ferahlatıeı bir tarafı elbet vardır Arnetin. bütfia dünyadaki cazete okuvucusn. farkına varmadan ivl ve rahatlatıcı havadisleri sever. Onnn icin, yalnıt somurtan, hep ele». tiren tazeteler, bnnn vapmavanlara nazaran daha az satış yaparlar.. Bu vesileyle, son fünlerin blr «meğinl vermek istiyornm. Hükümet. î l Mart'ta bir Kararname yayınlayarak, endüstri için çenis teşvik tedbirleri ilân etti. Rlvayet doğru ise. bu Kararname ile masalarda bekleyen bes milvona vakın proje ve tesebbüs, harekete ceçmek imkânını bulacak ! Memleket eko. nomisini harekete secirecek olan bn tedbirin iviligini İnkâr mümkün değildir. Ama çöreceksiniz. «Bardağın yansı bostur» demek eğiliminde olanlar, elde ettikleri »onuçları elde edilmis hak telâkUi ederek. susacaklar. memnnnivetlerioi, n a . zar değer diye, açıklamıvacaklar ve vine «Şu bardağı doldurun !» diye. bardağı muslueun altına sokmak için, birbirleriyle çekisecekler.. Bunda acavip bir şey RÖrmemeli. Çünkö insan mizacı budur.. Bütün dünyadaki hükümrtlerin derdi ve kaderi de hep tatmin edilmeven insan ihtiraslarına cevap ver. mek zorluğnndan ibarettir. Çoğn zaman iktidarları sertliğe ve zorbalığa sötören de, onun çalışmalan ile bir türlü doymayan ihtiraslar arasındaki bu çelismedir. Dengeli eğitim ğitim bir toplumun baslıca kuvvet kaynaklanndan biridir. Bir olusnn değeri, ynrttaslarının ve doğal kaynaklarının ışığında değerlendirilir. Kişinin toplnma karşı deferinin son analizi ise. yasamında ona snnularak faydalandığı eğitim, sağlık ve ahlâk. la iltili fırsatlara dayanır. Günümüzde genellikle hemsirelik, tıp, eczacılık, diş hekimliŞi ve sağlık bilimlerinin diçer dallanna olduğu kadar, mimarî, mühendislik ve huknk ı;ibi uğrasılara öncelikle bir meglek gözüyle bakılmaktadır. Bu türlü bir eöriişü benimsemek bizi kapsamlı bir eftitimin anlamını kavramaktan uzaklaşfırır. Meslek eğitimini, valnızca hayat kazanmak icin yapılan bir hazırlık olarak nitelemek hatalıdır. Şüphesiz hiç kimse, kisinin serefle yaşamını kazanmayı b'ğrenmesi isteüne karsı çıkamaz. Fakat eğitim sadece, özel bir yetene. 6İ öğretmek eibi dar bir açıdan ele almaraaz. Hangi meslekte olursa olsnn insan kendi ken. disiyle ve içinde bulunduja toplumla bir a . rada yasamak zornnlnfnndadır. tnsaniarın çoğu keı beraberce yerine getirecekleri sornmlulnkları, çözümleyecek sornnları ve vii. kümlü oldnklan eylemleri vardır. Yalnııca becerenin bilinmesi ve bnnnn sonucu kazanılan maddî olanak ve eüven insanın zengin ve anlamlı bir yaşamı sürdürmesi için yeterli defildir. Sonuç halde sağlık mesleklerinin eğitiml İçin, meslekî öğretimden önce ulusumuzun tarih ve yaşamımn karakteristiğini yapan idealler ve temel ögelerin ortaya çıkanlması ve öğrenciye öğretilmesi ihtiyacındayız. Bn, özgür toplumun ögeleri olan idealler, kurumlar ve gelenekleriniD anlastlması ve benimsenmesini kapsar. tkincisi devlet ve ulus olarak süregelmiş kuvvetlerimizin sadece doğal kaynaklann zenginliği ve coğrafi durumumuzdan değil, fakat yaşam felsefemizden de ötürü olduğunun öğrenciye içerilmesi gereklidir. Bunu yapan temel ilkeler bireye saygı. özgürlük. fırsat eşitlifi ve sorumlu ynrttaşlıktır. t'çüncü olarak bujün her günden daha çok, meslek eğitimi kurumları olarak özgürlük teriminin anlammda açıklığa kavnşmalıyız. özrürliik salt anlamı ile düşünmek, inanmak ya da inanmamak. seçmek ve istemektir. Duygusal. fiziksel ve er.tellektüel yeteneklerimizi yaratıcı ve tam olarak kullandığımız zaman özgiirüz. Kişi. gereksiz psikolojik baskılar içinde olduğu, önlenebilecek hast»lıklardan korunmadığı, kültürü, düsüncesi ve dininin ayn oluşundan ötürü kmandığı zaman özgür değildir. İnsanlar öğrenim araçlanna ve eylem tekniklerine. konuşmak, analiz ve sentez yeteneğine sahip oldukları. yarattıklan. organize ettikler' ve yönettikleri derecede özgürdfirler. Uk meslekleri. ynrdurauzun bugün içinbulunduğu dunımda sadece kendi alanları içine giren teknik ve yöntemlerle ilgilenip, diğer önemli sorunlara gözlerini kaparlarsa sorumluluklarını tam olarak yerine retiremiyorlar demektir. Şu halde doktor ve hemşireler okullarından sadece hastshklarla savaşabilecek iyi birer teknisyen olarak değil, fakat insanı bütür.ü ile kavravabilccek vetenekte gerçek birer humanist olarak mezun olmalıdırlar. E Kapsamlı eğitilmis kUi apsamlı eğitim, nlaşılmak istenen sonuç• lar, her meslektasın yerine getireceği özel fonksiyonlar, bireysel nitelikler ve toplnmsal bilinçlilik yönünden tanımlanarak değerlendirilmelidir. Çağımız eğitim propramlannda bilim ve teknolojivp verilen önemi kimse tartısamaz. Çiinkü bilim gerçekte. zihinleri avdır.lığa kavuştnran, görüs açısım genişleten bir disiplindir ve kapsamlı eğitimin temel taşlanndan biridir. Ancak, sosyal bilimler. kültürel konular ve fiziksel bilimler arasındaki denge birbirlerinin aleyhinde işlemiyecek şekilde düzenlenmelidir. Bilimsel araştırm» yaşadığımız dünyayı anlamamız için gereklidir. Fakat bilim ve araştırmanın sonucu ortaya çıkan yer.i bulçulann insanlığin mntlulnğn ve refahmda kullamlması, ancak insan vaşamına anlam kazandıran değerler açısmdan yorumlanmalan ile mümkündür. Çelişki ve kaos TC^ğitim, tartışmalı ve tek yönlfl taraf tu*'tan sorunlarda bizi yanlıs yollara gitmekten kornmalıdır. Tüm yaşamamız dolaylı ya da dolaysıı toplumsal, ekonomik, ahlâk. sal ve politik sorunlarl» karsılaşarak geçer. Hastalanmızın çoğnnan böyle karmasık y a . pıda sorunları vardır. «Bunlar zordur» diye cevap vermemezlik edemeyiz. Bilâkis mesle. kî ve eğitsel hazırlığımız, aklımızı knllanmak, irademizi. göstermek ve sornnlann en iyi nasıl çözümlenebileceğini öğrenmede destek olmalıdır. Herbirimiz halen var olan knrnmlar ve değerlerini yapıcı bir sekilde tartışmalı ve deferlendirmeliyiz. Demokratik toplnmlarda belli bir sınrr içinde karşıt düşünceler sağlıklıdır. Tüm sornnlarda çeliski ise kaos yaratır. Demokrasi çesitli sevlere değisik nedenlerle bakan ilçi ve düsünccltrin farklı olnşu sonucn çelişir. Demokratik asa. mad» dnygusal katılıga uğramadan baskalarından ayn ve değisik düsünmek önemlidir. Şu halde her kişinin ihtiyacı olan ve üze. rinde durnlması çereken sey derin, kapsamlı ve dengeli bir eğitimin sağlanahilmesidir. Cç temel disiplin olan bivolojik bilimler. sosval bilimler ve genel kültür konnlannı öğrenmeden, meslek sahibi olmak ya da bir alanda nzmanlaşmak tntarlı bir yol deîildir. Bu temel bilimler ve genel kültürel kor.ular meslek öğretiminin üzerine kurulacağı esas temellerdir. Fakat maalesef bugün yurdumuzda sağlıkla ilgili alanlarda eğitim görerek doktor ve hemşire olanlar mesleklerinin kültürel sonnçlan ile pek az ilgilenmektedirler. Bu davranış onlann daha anlamlı bir yasam Toplumun bireyi M ğitim kişiyi cahillik. boş inançlar, korku ve bazı fiziksel eneellerden kurtaran bir süreçtir. Her düzeydeki eğitim. kişinin zayıf ve knvvetli taraflanm, yeteneklerini ve çizli kalmış potansiyeilerini bnlup ortaya çıkarmaya yardımcı olmalıdır. Görüs açısım genişleterek çağımızdaki karmasık ideolojik ve kurnmsal sornnları kavramasını sağlamalıdır. Şüphesiz eğitim, oknr yazar olmak ve olaylarla iliskilerin kurnlabilmesi yönünden de yardımcıdır. Her birimiz, mesleğiraiz ne olursa olsnn olay ve gerçekler hakkında bil. E eslekî egitiml yalnız bilim fizerine temeUenmiş bir Hşl edebiyat ve güzel sanatları bilmiyorsa yaşamından tam yararlanma olanağından yoksundur. İyi edebiyat bilgisi insan eylemi ve değerleri ile ilçili olduğundan hemşirelik ya da tıb mesleğini bfiyük ölçüde etkiler. tnsanı anladığı ölçüde iyi hemşire ya da iyi doktor olunabileceği bir gerçektir. Hemşire, doktor ve diğer sağlık personelinden de daha çok, bakım verdiği kişinin psikolojik ihtiyaçlanm kavrayabilmelidir. Şüphesiz her sağlık sornnnnda bivolojik oldufu kadar psikolojik ve sosyolojik ögeier vardır. Sonınun çözümlenebibnesi bu üç faktörün birden akıllıca ele alınması ile mümkündür. Cumhurlyefe mektuplar İSTANBUL Hukuk Devletinde bu işler böyle olmamalı 657 sayılı kanunun bazı maddelerinl değlştiren ve bu kanuna bazı maddeler ekleyen 1327 sayıh kanım yürürlüğe girmeden önce 30 Kasım 1969'dan başlayarak 600 TL. kadrodan üç üst derece olan 950 lira maaş ahyordum. Bu kanunun ek geçici 2. maddesi, lntibalclann kadro maaşı esas alınalemem 15/3'1971"de onaylandığı, rak yapılmasım ve kadrosunancak Bakanlar Kurulunun dan üst dereceden maaş alanla22/1/1971 tanh ve 7/1863 sayılı rm müktesep hak olarak alKararnamesı hükümleri geremakta olduklan maaşın tekağince bir yıl sonra 15/3/1972 tabül ettiği derecenin 1. kademe rihinde geçerli olacağı bildirilaylığınm verümesini öngörmüş <ft. Gönen Mal Müdürlüğü yettür. Bu durumda 6. derecenin 1. kilileri cevabî vazıya mesnet kademesine intibak ettim. Aynı olarak gösterdikleri kararnakanunun 93. maddesi 657 sayılı meyi hiç mi okumadılar, yoksa kanunun aylık ödemeleri ile 11okudular da ar.hyamadüar mi? güi maddelerini 1 Mart 1970 Bu kararnamede (Kurumlar, tarihinden geçerli olmak üzere memurların kademe ilerlemeleyürürlüğe sokmuştur. tntibakrinl 15 Temmuz. 15 Kasım, 15 İar her ne kadar 1 Aralık 1970 Mart'ta onayı takip eden av tarihinde yapılnuş ise de 1 Mart basından geçerli olmak üzere) 1970 tarihinden itibaren geçeryapılmasım öngörmüştür Kalidir. deme ilerlemem 1 Nisan 1971' 1971 malî yıh Bütçe Kanununun 9. maddesi ile Bakanlar Ku rulu emrine verilen kadrolan, Bakanlar Kurulu 28.5.1971 tarih ve 7/2509 sayılı kararname ile Milli Eğitim Bakanlığına vermiş olup, Milll Eğitim Bakanlığı bana 6. derece 2. kademe kadro tahsis etmiştir. 657 sayılı Kanunun 64. maddesine gbre bulunduğu kademede bir yıl maaş alanlar, aynı yıl içintfe müspet sicıl alanlar ve terfi edeceği kademe açık bulunanlar bir üst kademeye terfi edeceğinl, 65. ve 66. maddeler terfilerin yılda üç defa memuru tâyine yetkili bulunan makamın onayı ile y a . pılmasını öngörmektedir. 64. madde şartlanna sahip bulunduğum için Milli Eğitim Bakanlığı 65. ve 66 madde hükümleri gereğince 15/3/1971 tarihind'e 6. derece 2. kademeye terfi ettirıldim. Maaşımı 2. kademe üzerinden almakta iken Mal Müdürlüğü 1 Ocak 1972'de 1. kademeye düşürdüğü gibi verilen terfi farklarını da geri aldı. Bu işlemin kanunsuz olduğu gerekçesi ve kesilen paralanmm iadesinl ve maaşımın 2. kademe üzerinden ödenmesi dileğiyle 11/1/1972 tarihinde Gönen Kaymakamlığına başvurdum. Cevap alamadım. 7/2/1972'de Balıkesir Valiliğine, ve 23/2/1972'de Başbakanlık. îçişleri ve Maliye Bakanlıklarma başvurdum. Yine cevap alamadım. Müracaatımdan 47 gün sonra Mal Müdürlüğü Muhasebe çıkışh ve Kaymakamın imzası ile verilen cevapta, kademe iler undan tam otuz yıl önce Yedek Subay Okulundayken, bize «Levazım klmyası» okutan bir Faik Hoca vardı. Sağsa Allah uzun ömürler yersin, vefat ettiyse gani gani rahmet eylesin, mem leketimizin en tatlı, en renkli. en dg. JttUgilijaadir yetiştir0ü$leriıagten biri idi. O zaman söylediklerine göre hem dok tor, hem bakteriyoloğ, hem kimyager, galiba hem de eczacıymış. B MEVLİT Çok sevgill annemiz DOKTOR •••••••••••^ : Süreyya ATAMAL Köln'de yapılan Orolojl Kongresinden dönmilş te hastalanru kabule başlamış tır. Sıraselviler. 69/2 Telefon: 44 57 44 Taksim. tstanbul «•*•••••• • •• • • • • • • HÎLELİ •lutr* d a ŞÜKRİYE GÖKTUNA'nın aziz ruhuna ithaf otunmak u zere vefatının 40 Kunüne rasllayan 26 '3/972 Pazar (Bugunl oğle namazını muteakıp Na • kırbent camilnde Kur'snı Ke rirn ve Mevlidi Serif okunacak tır. Akraba: dost ve bütüh 'din kardeslerımize duyururuz EVL\TLAKI Cumhurlyet 2087 den geçerlidir Şimdi ilgililerdpn soruyorum: Gönen Mal Müdürlüğü hangi kanunun hanpi marfdesire dayanarak maaşımı ikinci kademedPn birinci kade. meye indirdi? Müracaat ettigim merciler ne islem vaptılar? Nihat Rıçkıcıoğlo Mprke7 öıtıcr Sevfettın llkokv'M rt*retmeni Yıyecek maddelerının çarşıdan alınması, bunları alırken ala*anılmaması konusunda, b u . gün maalesef pek çoğunu unuttuğum paha biçilmez şeyler ö"ğrenmiştik kendisinden. Bu bilgileri galiba Milli Savunma Bakanlığı, yahut da Genelkurmav Yayınları arasında yaymlamış, ama onu da ele geçirmek herhalde imkânsız gibi bir seydir. Neyse efendim, lâfı uzatmayalım, bizim memleketımizde hilesiz hud'asız mamul bir gıda maddesi alınıp yenilemiyeceğini, bunun imkânsıza yakın olduğunu anlatırken içini hasrette çeker. cAaab, ah!» derdi. nın her işde en başta geldiğîni ne güzel anlatıyor şu: Amerika'da içki yasağı kanununun yururlükte olduğu günlerde kaçak içki yapan ve piyasaya süren birçok firmalar türemiş. Bunlan büyük gangster sebekeleri idare ediyor, aralarında devletin başedemediğı bir dahili harp de sürup gidiyormuş. Bütün bunları, yaşı bizim gibi yarım asrı damgalayanlar bilirler. Hikâyelerinı okumuş, fılmlerini görmüşlerdir. Işte o devirde viskisini buyuk bir kaçakç'.dan alan büyük zenginlerden birinin kulağını, «Sen viskini bn heriften alıyorsun ama, bunun viskisi hileli, dikkat et» falan filân diye bükmüşler. O da kaçakçıdan son ge'.en fıçıdan bir şişe numune aldırıp, tar.ıdık meşhur bir laboratuvara tahlile göndermiş. Ertesi gün laboratuvardan ne cevap alsa beğenirsıniz: «Sayın bayım; stınızın seker hastası olduğu. idrarında bulu. nan binde nispetindeki sekerden anlasılmıstır. Bilçi edînilmesini rica ederiz.» vet. her şey sahte, her şey hileli. Yolda rastgehp kıvırcık kirpıklerine. lepıska saçlarma, dolgun goğüslerıne hayran olduğunuz kızı tavlayıp yatak odasına girerken temkinli davranınız. Sizinle hemhâl olmak üzereyken. kirpiklerıni, perukasmı ve plâstik köpükten tamponlarla takviyeli memedanlığını çıkanp içinizde yanan ask ateşini sabun köpüğü gibi sondürebilir. Hikâye bu ya, kısa zamanda tanışıp evlenen bir çıft, nikâh dairesinden çıkarken, kadm, yeni kocasına dönmus: Hayır helâle ne «adarîığram kanştırıldığını bil »S«»k detçimizı ona göre tutsak. Dozumuzu ona göre ayarlarız, Işte.. Küçükken blr kaza geçirmiştim de... değil mi efendim? Meselâ bır Eeee? penisılin hapı yerine ıki tane Yerine cam taktılar. yutar, bir streptomisin ampulü Yeni damat bozulmuş ama yerine ıki tane yaptınr, bir kaçaktırmamış. Hemencecik: şık hintyağı yerine iki kaşık Olur böyle şeyler, demiş, İçeriz. Aman aman aman durun, ben de sana bir itirafta bulunabir hintyağı fıkrası var, onu ancağım: Şu parmağına taktığım latıvereyim de şu şikâyetnâmetektaş yüzük var ya? Pırlanta yı tatlıya bağlayayım. hani ! elen müşterilerinin ufak te Evet, ne olmuş? fek dertlerine zararsız ılâç Onun taşı cam da, onu söy. lar vererek derman olan ka. liyecektim. Tek gözle belki farsaba eczanelermrfen birinin sakına varmamışsır.dır diye şey hibinin bir gün bir ışı çıkmış. edeyim dedim. Çırağma: «Aman oğlum, ben Tapu Daıresine kadar gidiyorum. yokken bir hasta filân gelir de bilmediğin bir şey ısterse sakın vereyim deme, yanm saate kadar döneceğım, adamı oyala» diye sıkı sıkı tembıh ederek çıkıp Eİtmiş Yanm saat sonra döndüğünde bakmış ç'rak dükkânın önünde gezmiyor. Sor muş: (Cumhunyot 2073) MEVLİT Kıymetll etlm ve Dircik annem. Bakırköy Akıl ve Siniı Hastahkları Hastanesi Dahiliye Mütehassısı DOKTOR G Niyırl ÖZDAY1 (Kimya Mühenaiıil İle Nur»j TOPOKMtR (Eczacı) Nisanlandılar. Yesilkoy Motal 25 Mar. 1972 HATİCE MÜEYYET GÖNGÜL vefatının altınci fentıl olan Tı Mart 1972 Pazartes) «ünU B* yoğlu Ağa camiinde. oğle namazından sonra okunacak Kur'anı Kerlm. Hallm v» Mevlidi Serlfe. akraba dost. nkada; ve arzu eden dln kardetlcrımizin tesrifleri rica olunur. Eşl: Dr. Sahab GSngul K121. Tuveyc Cumhurlvei 2068 Cumhurıvet 2071 KONGRE Hafik Celâlli Bucağı Güzelleştirme ve Yardımlasma Oemefii vıllık kongresi 9.4.1972 Pazar eıinü 12.00'den 20 00've kadar $İ5İI Okmeydanı Halıcıoğlu Cad. Fikir ve KuIUır Oca^ı binasmda: nisap BaĞlanamadıeı takdirde 16.4.1972 tâ. rıhinde aynı ver ve saatte vapılacağı sayın üyelere ilânen duvurulur. tdare Hevet! Cumrıuriyet 2065 KAYFP Profesyonel Tercuman Rehber ruhsatımı kaybettim Yenısini alacağ.mdan eskisinin nukmü yoktur. Atillâ DOBSAY Cumhiirivet 2075 E Siirle şikâyel Dargın mısın ÇÖPÇÜ dayı aylardır gelmedin Ah bir geliversen bayram yapacak mahalle Çöpten ne gökdelenler kuruldu sen eörmedir Üstten salt uçaklar geçiyor hem de ne halle Çöplük kaydiyle tapulandı dört bir vanımi7 öbekler tepe daS viğitsen üstünden hopla Bu yaz bari paklansın ev barkımız hanımız Döktüğumuz çekirdekler meyve verdi gel topla O tek ath saltanat araban bir görünse Karşılarız seni «SÜLEYMAN KANUNİ» gibi Kurbanlar keseriz çöpler kazınıo kiirün«p Geç kalma eel «PERSONEL İNTÎBAK KANUNO» gibi D. ÇAGATAÎ Ayazpaşa tstanbul «nsnlü erkânına göre imâl edilmiş bir lokma katıksız, saf tereyağ bulsam da, söyle ağzıma alıp çözlerimi kapasam, kendimi cennette zannetsem» derdi. Yalnız mamullerin değil de, tarladan, ağaçtan, denizden istihsal edilip şekil değiştirmeden çarşıya pazara arz olunanlarm bile ne dalavereh muamelelere mâruz kaldiklarını, bayat babkların kulaklanmn nasıl boyandığını, portakahn limonun içine enjeksiyon aleti ile nasıl su ilâve edildiğini o zaman hep ondan öğrenmiştik. Ama bu yalnız bize mahsus mu? Değil tabiî. Meselâ ttalyada bundan birkaç yıl önce büyük bir rezalet ortaya çıkartıldı. Oranın en büyük ve en mes. hur şarap firmalarından birinin, sarabı, öküz kanı ve birtakım başka maddelerle elde ettigi açıklandı Bunu o zaman «Time» dergisinde okumuştuk. Peki ya Amerika? Onun kâbına kim erişebilir ki ! Ama yiyecek maddesinde olmaz da başka sahada ma işte her zaman boyle karsılıklı donmüyor dalavere . dolap işleri. Bakkahn sıze yutturduğu patatesli sade. yağma, yahut da içine çiçekyağı karıştırılmış zeytinyağına karşıhk siz de ona meselâ kalp para verebilseniz yüreğiniz yan mayacak, yanmayacak ama, gel gör ki viran olası hanede evlâo!ü iyal var. Biraz bedbln bir görüş belki, fakat dikkat edecek olursanız, çevremizdekı şeylerin çoğu hile. li. Dostluklar bile sâfivetini kaybetti. Hayat gailesı insanlan öylesine esir etti ki, daha ziyade, çıkarlan olduğu kimselerle dostluk kurmak. böylelenni devam ettirmek zorunda kalıyorlar. Zoraki ziyaretler, def'i belâ kabîlinden yazılan tebrik kart. ları, yüzlerdeki sahte gülücüklerle, ayakta, bel sırt ağnlannı belli etmemeye çalışarak savuşturulan kokteyl partiler. Şu kötü habere bakınız ki, ılâçlara bile öteberi karıştınyorlarmış. «Insallah dedikodudur» diye insanın kendi kendini al A Ben yokken çok kimse gelrfı mı? Yok usta, bir kişı geldı, aha o da içerde oturuyor. Bilmediğin bir şey mı istedi? Yoo. çaresine baktım emme nedense otura goydu. Nesi varmış? Heç canım, öskürük olmuş. Peki ne verdin? Hintyağı vıdim. KONGRE İLÂNI DerneSımızın genel KuruJ toplnntısı Basınkoy Spuı Kulübı) salo • nunda S Nisan 1972 Pazaı c'jnü saat 10(Kı da eksenvei olmsdığı takdirde avnt veı ve saatte ve 16 Nisan sunu vapılacaklır. Havacılar SİIesi r.ttrelleslirnK Derneti Jdıre Kurulu Cumhuriyet 2070 RABAK Aman oğlum öksürüğe hintyağı verilir mi, çıldırdın mı sen? Kesmez kı öksürüğü. llk ağızda kesmedı emme, ilâç garnını guruldatmağa baş. ladıktan kellı kesti. Nasılsın didim de «ödüm çatlıyo ösknreceğim diye» didi. | RABAK ANONlM ŞİRHETİ S4Y1N HlSSEDARLARINA Şirket sermayesinin 52.500.000,00 liradan üçte bir nısbetinöe arttınlarak 70.000.000, bı&ya çıkanlmasma, ışbu 17500.000,00 liralık artışm dörtte birırai) fevkalâde ihtiyatlardan karşılanmasına. bakiye dörtte üçünün rüçhan tıakkını kullanacak his; sedarlardan tahsiline 7 Mart 1972 tarihinde fevkalâde olarak 1' toplanan hissedarlanmız Umumi Hey'etince karar verilmiştir. Bu sermaye tezyıdinde rüçhan haklarını kullanmait lsteyen Sayın Ortaklarımızın en geç 29 Nisan 1972 Cumartesı günü saat 13'e kadar hamilı oldukları hisse senetlerl ile birlikte Şirket Umucı Müdürlüğüne (lstanbul • Taksim Gümüşsuyu caddesinde 90 numaralı üersan Hanm 5 inc' katmda Muhasebe Servısine) miiracaatla ıştirak taahhütnameleri almalan ve beraberlerinde getireceklen Şirkettmiz hisse senetlerinin sermaye artışı nisbetine kadar trullanabilecekleri rtiçhan haklarından ne miktarda istıîade etmek istiyorlarsa lstirak taahhütnamelorini ona göre doldunnaları lâzımdır. Sayın hissedarlanmızm llk « 25 Odemelerl, fevkalâde Ihtlp A yatlardan karşılanacak ve bakiye taahhüt için mütealüp tedlyelerin mehiUeri İdare Meclisince Ueride aynca tesbit ve Uin olunacaktır. Hüçhaa haklannın tajllanılması müddetlnin 29 Nisan 1972 tarihinde sona ereceğı önemle dikkate arz »e Ortaklanraızm 1 Nisan 1972 gününden iübaren Şirket Merkezine müracaatları rica olunur. tdare Mecluri N o t : RUçhan hsklannın kullanılmasında icalan fcüsurat ba kiyeleri içm jıissedarlanmıza verilecek opslyon belgeleri engeç 30 Mayıs 1972 Salı günü saat 17'ye kadar kabul edilecekUr. Bu tarihten sonra opsiyon beîselerinin hükmü kalmıyacalrtjr. ( ( (Üâncıbk: 7106) 2074 Sana bu itirafta bulunacağım. demiş. Erkek, yeni kansının bakışını beğenmemiş, irkilerek sormuş: Hayrola? Bursa Valilijjinden îlimiz YSE Müdürlüğü Köy yoUarmda çalışan tnteı «lozer makinada taülanılmak üzere 79360, Ura muhammen bedelll Palet pabucu, cı^ata ve somun alınması ışı 2490 savıü kanunun 31' lncl maddesi gereğince kapalı zarf usulüvle vapılaraktır Ekslltme 29 3 1972 Çarşamba günü saat 15.00 de Vtlâyet Dalmî Komısyonunda yapılacakto Muvakkat temınaO 5218, lira. dır Bu işe aıt aosya her gün mesaı saatlerl dahilmde YSE MUdürlüğttnde görülebilir. Eksiltmeye tştirak etmek tsteyenler 1972 yılında faaliyette olduklanna daır Tiraret Odası vesikası temınat makbuzu ve usulüne göre tıazırlayacaklan teklil rnektuplannı ıhale saatinden bir saat evvel Daiml Komisyon Bâşkanlığına makbuz mukabilinde vereceklerdir. Postada vakl gecikmeler kabuJ edılmez. (Basın: B. 20612121/2056) NIMBÜS
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear