26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA DÖRT: sCUMHURİYET 27 Şubat 1972 Bugiînkii diinya ortomında Yazan: Cihad BABAM MONTESQUİEU 14 yaşında evlendirilmesi bile Mao'yu köyünde tutamadı ao okuldan dönünce babasının hesaplarını tutuyordu. Mahsul alma zamanı öğ retmenler okulu tatü ettıkleri içın Mao, tarlaya işçilerin başma gıdıyordu. Böylelıkle bir taraftan işçilerin hayatını, acdarını onlarla beraber tadıyor, dığer taraftan da hesapları yaparken, onların ıstıraplan pahasına babasının kazandığı serveti goruyordu. Akılh bir çocuk olduğu içın kendi geleceğıni bu tarlalara, ŞauŞan koyunün dar ufuklarına ve oralarda yeüşen pırınçlere bağlamak istemiyor, unıversıteye gitmenin arzusu ıle ıle yanıyordu. M Duvarlara fırça ile, «Çin kurtanlmalıdır. Kadın, hürrlyetine kavuşmalıdır.Cumhuriyet, yîne cumhuriyet.Topraksızlara toprak!» diye yazıyordu. bessümle «Başustune» demekten ıbaretti. Düğun şenlıklen oldu, Mao, her davetlınin onunde dız çoktü. Bu dız çokme kudretıne (Kotow) derlerdı. Mao, her davetlı onunde eğıldıkçe, içinden, •Ben burada yasayamam, kaçacağım ve yıiksek tahsil yapacağun!» dıye kendi kendıne verdıği karan bir kere daha tekrarlıyordu. Düğun, Çin geleneklerine uygun olarak terüp edılmişU. Gelınin babası, zengin bir toprak sahibi idi. Mao aüesinin bu kızı istemiş olmasının bir sebebi de, kız tarafının varlığmdan istıfade etmek kaygusu ıdı. IZI düğün günü, kırmızı bir koltuğa oturtarak ve koltuğu omuzlarmda taşıyarak getirdıler. Gelinin yüzünü kalın bir duvak örtüyordu. O gün yenildi, içildi, herkes gittikten sonra gelin ile güvey odalarına girdıler.'Mao gelinin yüzündeki duvağı merakla kaldırdı. Sonra yu zu goriince duvak ellerinin arasından düştu. Bir daha da bu ge lınden hiç kimse bahsetmedi Kız kocasının evinde mi yaşadı. ne kadar yaşadı, ne zaman ayrddılar, damat ıle gelin vuslata kavuştular mı, bunun hakkiBda hiç kimse bir şey bılmiyor. Bu raacera, Mao'nun hayabnda bir çocukluk haürasının izi gibi yaşıyor. K Mao'nun başlattığı duvar gazeteleri içinde yaşayan insanlan çoğunlukla vabancı duşmanı ıdıler. Halk sert mızaçlı ve boş inançlara. hurafelere inanırdı. Komünist yazarlar Mao'nun buradakı tahsıl hayatını anlatırken, onun matematığe, tabii ilımlere, fevkalâde merakı olduğunu ve butün okul arkadaşları tarafmdan sevıhp sayıldığını yazarlar. Buna karşılık komunıst olmayanlar da bu ıddianın tam aksini scv lerler. Ikıncılere gore, Mao bir romantıktir, tarıh okur. Fakat pozitif bılgilere karşı kayıtsızdır Lisan öğrenmeğe hiç kaabüiveti yoktur. Bugün de yabancılarm bıldığme göre bu ıkinci yargı bel ki daha doğrudur. Çünkü komunıst yazarlar onu yüceltmek içın propagandaya onem vermiş olmalıdırlar Muhakkak olan bir şey varsa Mao, yuksek tahsil hayatında netıceyi dığer zengin arkadaşlannm tuttuğu yol dışmda diplomayı satın alarak değıl, çahşarak elde etmiştir. O tarıhte djplomaların para karşılığında tedarık edılmesi de Çin'de olağan ışlerdendı. Zıra, geleneğini şimdi Çinin. yeni kuşaklan sürdurüyor DABWtN Mao, 14 yaşma bastığı zaman, oğlanın başını dumanlar sarmadan ve ruhundaki seytan onu azdırmadan ev . bark sahibi olsun ve baba evine bağlansm, koyunde kalsm, diye babası onu kendisinden altı yaş büyuk bir kızla evlendiriverdı. Mao, karısını dahâ evvel tanımamıştı, evlenmeyi hiç hatınndan geçırmemıştı, fakat pederşah: sıstemde aıle başkanı öyle isteyince, evlâdın yapacağt ış, tatlı bir te SPENCEB STUABT MİLL ADAM SMITH MALKOÇOCLÜ ÇALJNAN TAÇ Yöx«n ve çjjfeiTî AYHÂN ŞÂŞÖĞLV ' Evlenmey» rağmen baba ile oğul arasındaki geçunsizlık hafiflemedı; arttı. Mao, baba evinden bir kere daha kaçtı ve bir arkadaşının evine sığmdı. Tekrar evıne döndüğü zaman babası onu zaptedemiyeceğini artık anlamıştı Madem ki okuyacak. okumakta israr ediyor, hiç değilse, Defter tutma, ve muhasebe ilmlni ö j rensin» diye dGşündü ve böylece babasını. «Mnhasebed olacağım» diye ikna eden Mao, Hunan'm merkezi olan Tchang Cha'ya doğru yola çıktı Bir bam bu sopası ucuna astığı bohçasını omuzuna vurdu ve yeni bir istıkbale doğru adımlannı atmağa başladl. Mao'nun ailesi, çevredeki komşulardan daha fakir değıldı Fakat Mao'nun babası, diğer aıle reıslerinden hem daha sert, hem de daha haşin idı, onun için Mao'nun kıhğı kıyafeti onu arkadaşlarının yanında kuçıik düşürüyordu. Ondakı bu kueükliık duygusu babasına karşı yureğınde bir isyan duygusu yaratıyor ve bu duyffu, onun fakir toprak işçılerıne «Koo1i»lere karşı duyduğu merhametle birleşiyordu. Buna ra&nen Mao, sosyal nizamda. kendisinı babasmm sınıfından çıkararak, o zamanm prolpterlerınin sınıfına itecek kadar da kuvv»etli değildı. Baba^ının safmda yer alan eşrafa 1mreniyor, onlar gibi olmadığı için babasına kızıyordu. Nîtekim 1905 te. baba Mao'nun şehre gönderdiği tohumlan köylüler açlık vüzünden zaptedip ylyince, Mao, koyluleri mazur görmedi, «Bunların vaotıSı \% değil! Buna soygunculnk derler. dıye bağırdı.. 9 Kasım 1911'de Han Keu'da patlayan bir bomba üzerine devlet yakaladığı ihtilâlcileri muhakemesız idam etti. Bunun üzerine bir ayaklanma oldu. Bu ayaklanmaya oradaki askerî kuvvetler de karıştı Bunun iızerine Mançuryalı idarecilerm elleri kollan bağlanarak memleketten kovuldu. Mao, tahsilini bırakmı;, Mao, hayatınm bu devresinde orduja katılmış, ihtılâlcilerle bir tarıh ve coğrafya kitaplannı gelıkte Mançurya idaresine karşı lışi guzel okuSu Napolyona hayayaklanmıstı Duvarlara büyük randı, Katerina, Deli Petro oyazılarla asılan «Çin knrtulmalınun genç hafızasmda denn izler dır.. Mançorja'ılar dcfolun.. Rabıraktı. Washington'u sevdi, dın, hiirriyetme kavuşmalıdır^ Gladstone'u tanıdı, Lıncoln'e hay Cumhuriyet, yine cumhnrivpt!ıan oldu.. Bütün bu ınsanlar onun ruhunda bağımsızlığın ve mıl Topraksızlara toprak!..» gibi ibarelen de fırçayla yazan Mac idi. hyetçiliğin kıvılcunlarını rutuşAyaklanma durulunca Mao fekdurdular. O tarihlerde Çmlılen, rar unıversitedeki tahsilıne dönıhtilâle teşvık etmek için okulun dü. duvar gazetesine makaleler yazdı. Çınlüer Mançurya hanedanına A R I N: bağlılık alâmeti olarak enselermden bir saç orgüsü bırakırlardı. Mao bu örguyü kestiği gibi. arB O X ER kadaşları arasında orgü taşıyanİHTİLÂLİ ları da kınadı, elınden geldıkçe onlarm örgulerini makasla buduyordu. Imparatorluk. Hiıkümeti, devlet masraflarmı karşılamak üzere tıp kı Hrıstıyanlıkta papalık masraflarını karşılamak içın günahların yuksek bedeller karşüığı •tndulgeance» denilen senetler vasıtasıyle affedılmesi gibi, Çin'de de büımsel payeler de para ile resmen satılırdı. Drina'da Son Gün Yazan: 119 Bu sözlerle kalabalık biraz yatısır gibi ol muştu. Miyasiç sankı kar ıçıne ^ağıjormuş gibi titremeye baçlamıştı. Goril'in butun sövlediklerinin yalan olduğunu, hiçbirinin gerçekle en kuçük bir ilçisinin olmadığını biliyordu. Goril bir siyaset adanu değildi ima onlar kadar kumaz, yalancı ı e çapulcu biriydı. Ne Tanrı ne de tsa ile bir alışverişi vardı. Oynayacağı korkunç oyunun halkın \üreğinde en ufak bir acıma duyfusu uyandırmaması içın her şeyden önce öfkeleri kamçılama manevrasına girişmişti. Ortam uygun olduğundan bnnda da kolayhkla amacına varmıştı. Yako\iç! Bir genç orta yere fırladı. Emret komutan. Getirin şu pisi pisiyi bakalım. Adam bir sıçrayışta halkanın dışına çıkıp gözden kayboldu. Biraz sonra insanın soluğunıı kesen bir sessizlik oldu. Dort silâhlı çetniğin arasında karlarm içinde bacaklarını surukleyerek uzun bir don ve yırtık bir faniiayla Müftu Bedroviç içeri %irdi. Zayıflamış. iki gün içinde bir iskelete donmuştu. Titri>or. kendini sımsıkı tutan kollann ara. sında bile ayakta zor durnyordu. tpan'm emriyle önce herkes vüzune tukürdü, arkasından dayanümaz bir hakaret yağmorn başladı. Goril neden son. ra bir el işaretiyle gürultüyn kesti. Bedroviç/e doğ ru dudaklannı kısarak yavaş yavaş yaklaştı, dişsiz ağzım açıp bembeyaz alnmın orta yerine domuz gibi homurdanarak tukurdu. Sonra kendisinl sessiz sessiz izleven kalabalığa dondü, her birinin yiızune müftünün alnmdan yavaş yavaş gözlerinin içine doğru kaymakta olan tüküniğünün buaktığı etkiyi anlamak istiyormuş gibi dikkatle baktı. Kusura bakmaym, size daha semiz bir hindi getirmek isterdim ama bulamadım. Bütün semiz bindileri Alman köpekleri yemiş Bir kahkaha koptu, hakaretler yeniden birblrini kovaladı. Bedroviç oldngn yerde durnyor, gözlerini kaldınp hiç kiraseye bakmıyordu. Goril tekrar geldi. müftünün sivrihniş çenesini totup iki yana salladı. Hadi. dua et de Muhammet knrtarsm sent bakalım şimdi. Müftünün dndakları kıpırdar gibi oldu. Ama tpan'ın emrini yerine gettrip getirmediği belli değildi. Titremesi durmnşhı, hattâ duruşunda gözden kacmayan ve kendine olan güvenini daha yitirmediğini göstcren gurara benzer bir şey belirmişti. Ipan biraz daha sokuldu. Dua ettin mi muftü hazretleri? Bedroviç ilk defa konuştu. Ettim. Ne istedin Muhammeften bakalmı? Sana akıl vermesi için yalvardnn. İpan'm ayı pençesine eli birden müftünün suratmda patladı. Nasıl? Nasıl beğendin mi Mnhammed'in aklım şimdi. Buna nedense hiç kimse gülmemlşti. Müftu tokatın etkisiyle bir iki kere sallandı, sonra hiç bir şey olmamış gibi dengesini bularak ayakta dimdik durdu. tpan sinirlenmişti Cebinden bir makas çıkardı. müftünün sakaluım bir yanını yeniden başlayan gülüşler arasında koynn kırpar gibi çabuk çabuk kirptı. Nasıl? hoşuna gitti mi? Bugün Kurban Bayramı, seni elimden geldiği kadar eğlendirmek istiyorum, Çünkü Muhammet bana bn kadar akıl verebildi. Akıl daha cok ona Iâznnmıs. Birden geri döndü. Yakoviç. Buyur komutan Müftü efendi havanm sıcak olduğundan yakınıyor Çıkarm pabuçlarmı da kınlası ayaklan bi raz serinlesin bakalım. Onun iyiliği için her sevi yapaeağız bugün. her şeyi. Yakoviç taş yürekll bir insandı. Hemen yere eJtildL müftünün avakkabıiarmi çoraplanyla Wrlikte çekip çıkardı. tpan kahkahalarla gülüyordu. Hindiyi cıkar tep^inin üstüne de biraz danse» sfn bize Talnız o değil. herkes dan<ıetsin Bugün pis müslümanlann eşck havrami. Harra! Hoopp' Kocaman tepsi ates eibi kizmışrı. Dört cetnik müftüyü zorla tepsinln üstüne çıkardı, sonra silâhlannm namlnlannı üzerine çevirdiler. İpan tep. siden indiği taktirde kendilerme hemen ateş etmeleri emrini verdl. Zavallı Bcdroviç yerinde dnra FAİK B A Y S A L Annesini cok severdi AO'yu ihtılâlci yapan olayları derinlığine tetkik edenler. onun hareketlerinde •Psvchanalytique» bir takım nedenler de bulurlar. Mao, annesini çok sever Bu sevgi midir, yok sa merhamet midir, bu ayınm üzerınde durmak gerekir. Babasmın anasına karşı merhametsiz tutumu dolayısıvle, Mao hep annesinin savunucusu olmuştur Onun ruh yaDisınıla baba sertliğinın, hasinliğinin egoizmin. anası da zavıfın, şefkâtin, merhamet ve iyihğin benzer şeklidir Ondaki ana zaafı ve sevgisi, sonradan doktrinlere ve düşüncelere doğru aktıgı çağlarda proleter insanlara dogru ydnelmiş, çünkü onun kafasında kapitalizmi. babasına karşı duyduğu nefrerîe birlıkte babası temsil etmUtir. mıyordu. Avağinın birini basar basmaz ötekinl kaldmyordu. Insanlığın >uz karası Ipan'ın kar altında duzenlenen hindi dansı başlannstı B«dr(rrt<'. in }üzünden ter akı>or, aşağı inecelt gîb\ olur'sa çev resindeki silâhlar kendisini hemen' tepsinln nrtasına itiyordu. Manzara taş devrine taş çıkartarak kadar korkunç ve iğrençti Bu işkenceve müftıımin ne kadar dayanabileccğı de belli değildi Uzaktan goren bir kimse kcndisinin gerçekten dansettiginl zannedebilirdi. Buyfak bir hızla ayaeının birini indirip birini kaldırıvor. ara sıra kendini lutamıyarak bağırıyor. birkaç kişi bu dansa ovnak bir kadm eobeği karşısmda salyalan akan sarhoşlar gibi tempo tutuyordu. Nasıl beğendiniz mi hindi dansını? Beğendik. yaşa Goril. Siz de .vaşavın Bu kopek müftuden başka herkes yaşasın. Tabancasını çekti, namlusunu canınm acısından hiç bir şeyin (arkında olma>an müf tunun terden sırsıklam olmuş alnına doğrulttu 0 1 . duğu yerde uzüntüsunden olecek hale gclen Mhasiç de zamanm geldiğini düşünerek vavas vavaş tabancasını ka\Tadı Fakat bu sırada hiç beklenmedik bir şey oldu. Dankoviç yerindcn kursun çibi fırladı. İpan'm karşısına bir sınm gibi dikildi. Günaha girivor<;un tpan! diye bağırdı. Goril saşırmıştı Neye günaha girivormuşum yumurta kafa? îsa •biç kimseye işkence etme>in> dijor. Kimden duydun bunu avanak? Dankoviç ters ters baktı. Peder Yuvan söyledi. Sanaraısöyledi bonu? Evet bana söyledi. Senin gibi köpeklere söy leyecek degil ya. Çetniklerden biri hemen ateş etti. Dankovlç dl binden balta>la kesilen bir ağacm kalın gövdesl gibi büyük bir gumbürrüyle ycre vuvarlandı Bu o kadar an) bir şekilde olmuştu ki Mivasiç tabanca sını çekip ateş etmek şövle dursun ne yapacağma bile karar verememişti Dankoviç'in bovlu boyuna yattığı yerde kaT kanavan bir vara eibi hemen kıp kırmın olmuştu. Dans devam ediyor. Gorille birlikte kalabalık da susuvordu İpan tehlikeyi sezer gibi olmastu. An! bir kararla dondü. Dankoviçi vuran çetniğm önüne dikildi. Ates etmek emrini kimden aldın şası gözî diye bağrrdı. Çetnik onsekiz yaşlarmda bir gençti. Sana hakaret etti komutan. Goril hiç bir şey demedi sSznnii kırumadan ta bancasınm tetiğine asıldı. Kursun patlar patlamaz delikanlınm alnmdan oluk ınbi bir kan fışkırdı. sonra çaprazlama Dankoviç'in üstüne vıkıldı Hindi dansı kısa süre içinde iki kurban vermişti tpan göründüğünden daha da kumaz olan bir adamdı. Halkın öfkesinin nerelere varacaemı cok ivi hiidiğt için adamlanndan birini harcamaktan çekinmemişti. Bu da hemen etkisini göstermekte gectkmemiş, yfizlerdeki gerilme biraz vumusamış. hattâ kendisine hak verenler büe çıkmıstı. Gerçekte tpan adalet dağıtryornm pozunda kendi canmı knrtarmısU. Bnndan sonra ben söylemeden kimseyi öldiirmek yok! Emrfani dinlemeyen kim olorsa olsun cezasını kendi elimle vereceğim. Bu meydan okuyuşa hiç khnse sesini çıkaramadı. Müftü dansetmeve devam ediyordu. Odunlar yan yanya yanmıştı. tensinin altında kıpkırmızı bir kor kümelenmişri. Dünyada bir cşi daha olmayan bu dans alanı gittikce daha fazla kizıyor 13. pa lâpa yağan kar orava düşer düşmez hemen eriyordu. Biraz sonra müftü bu işkenceye daha fazla dayanamıvarak cömeldi dizlerinin üstünde yiirii. meye başladı. Bu da olmayınca ranmi dişine taka rak kendini tepsinin dışına attı. Goril tabaneastnı çekerek koştu. fakat \Tiya«nc ondan daha önce d»vT ana rak meydana atıldı. Neye uğradığmı şaşiran ipan'm ensesine iki el ateş etti. Müftüvü belindrn kavradığı gihi kar tipisi altında koşmava başlndi. Fakat arkasından Yakoıiç yetisti. kursun seslerine çil yavrusu glbî daeılan kaJabalığm arasmdan ateş ederek zaten doğru dürüst koşamayan Mivp<îlc'l ortından mfiftüvfi de omnzundan vurarak iki«lni de yere serdl Mlyaslc mutln nlarak ölmüstü Bfr ölçüye kadar üzerine aldığı görevi başarmıs. valnız Bedroviç'in deeil hiç tanımadıği fvi vürekll Dankoviç'in de Intikamını almısh Goril tpan ava nak dediği Dankoviç'in avaklan dibinde yatıvordn. Tann ona ölürken Ivl bir yer seçmiştl. Diblne dü«tügü o ayaklardan birinin topuğu. ağzına girmişti. M DİŞI BOND TİFFANY JONES Mao. 13 yaşmda iken, eline «Parlak bir geleceğe doğru!» isim li bir kitap geçti Bu kitap özel teşebbüsün Çın'de nasıl başan kazanacağmı anlabyordu ama, dığer taraftan da yabancılarm Sanghav'da Çinhlere karşı yaptıklan fena muameleyi de yeriyordu. Genç çocuklar arasında modernizmin ruzgân hafif ve cıbz bir meltem halinde esmeğe baslamıştı Onun için Mao, o devrin ıki büyuk kafası olan Kan YouWei ile LianeKiSao'yu okumaea başladı. Bu iki isim, onun hayatında 1912 tarihine kadar daima canlı olarak yaşaddar Mao. 1912'den sonra da HuShi ile SenDuKsin'i okudu. Bu okumalann sonunda Mao, askeri kahramanlıklara güvenen. müfrit bir milliyetçi olmuştu Okudukça diinya meselelerine karsı merakı artıyordu, onun için tahsil yap mağa Tchaung . Che'ye gittiği zaman okul kütüphanesine kapandı ve orada Adam Smith'i, Darwin'i. Suart Mill'i, Spenceri, Rousseau ve Montesquieu'yu okudu. Fakat bu kitaplann hiçbiri, Japonya'dan yeni dönmüş olan bir hocanın ona uzattığı bir broşür kadar onu etküemedi Broşür, >Ne yazık, Çin esare) altma duşecek!» baslığını taşıyordu. Bu broşürde Çinli yazar, Birmanya, Kore ve Çin Hindinin ana Çin'den koparılmış olmasmdan dolavı yakmıyordu. Mao işte o zaman acı acı düşunmeğe başladı Çocukluğunda tarih okumağa merak sarmış, kahramanlık hîkâyeleri onun nıhunun gıdası olmuştu. Çin tmparatorluğunu birlestirmiş olan împarator KinShiHuangDi Oe Hunlarla çarpışan HanVuDi'yi gdzünde bir kahraman gibi büyütüyor, fakirleri koruyan eşkiyalann, öykulerini o zamanm her genç Çinlisi gibi geceleri yutarcpsma okuyordu. GARTH Yabancı düşmanlığı GOOUJK: ÛMIDI OLDUSU / BIU7OBUM 7 L'NAN eyaletinin merkezi TchaungChe o tarihlerde or man ve tahta endüstrisi ile meşgul bir ticaret şehri İdi Bu Sehrin okumuş yazmışlan, refah HI (Arkan »mrt
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear