Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SATTA DÖRT: . CUMHURıYET 17 Şubat 1973 ÜNİF Paşa çevresini aşan adamdı; geriye değil, ileriye doğru. Bir cemiyette bir cüniversite» bir «mecmuada» da bir kütüphane, ve kişiliğinde «Maarif» i kuran adam. «Devlet» i kurmağa çalışan Tanzimat'a karşın «MiIIet nasü kurulur?» sorusıınu atan, fakat cevabını verebilen adam. Ebuzziya'run tanımı ile «devletin yapamadığmı yapan» adam. N Y z n DUHDAR A K U N A L aa : Arapça biliyordu; Tercüme Orlası «birinci mütercimi» olarak ve Hariri'nin «Makaleleri» ni çevırecek kadar, Farsça bıliyorSu; îran Elçiliğml yapacak ve bu dılde şiırler yayınlayacak kadar, Almanca biliyordu; ünlü Alman AD. Mordtmann'ı dünya dillen üzerindeki denn ve ayrıntılı bıîgisi İle tarunmıştır şaşırtacak ve Heine'den Farsça'ya çeviriler 5apacak kadar, «Ingiltere Tarihi» Ingılizcesinin, Rousseau Voltaire, Hugo'dan çevirilerl Fransızcasının tanıklan, sonra yine Mordtmann'uı tanıkhğıyle «Yeni Yunanca». Imparatorluğun çözülmeye yva tuüuğundan bu yana Türkiye'nın tanhı, «bir şeyler» yapma tarıhidır. Bu tarihte «bir şeyler» y^pma çırpmmalan arasında «bir şeyler» yapan kışıler de çıkmıştır; Munif Paşa onlardandi. Batı'yı gormüş, onu sindirmiştl Dıni vicdanlara bırakıp, eğitim ve musbet ilimlerden başka çıkar yol gdrmüyordu. Onun ıçın durrnadan «Sanayi» dıyor, «Fen» dıyor, «Bilim, Kültür» dıyor ve dur rnadan bunlan yayıyor, oğretıyordu. Imparatorluğun ilerlemeden, bunun için de efitımp, veni bir anlayış ve dünya görüşüne sa rılmadan ayakta kalacağma inanmıyordu. Hukukta verdiğj ders Münif Paşa, Hukuk'ta okuttuğu derslerde, özgürlük, eşitlik ilkelerine değiniyor, komiinizmden, sosyalizmden dem vuruyor, iş hukukunun düzenlenmesini, özel iş mahkemeIeri kurulmasım, çocuklann çalıştınlmamasını salık veriyordu. ler, hukuk felsefesl üzerine yazeüğı eserler üzerindekl gorUçlerinin pek çoğunun bugun bıle dınç lığını koruması sağlam teıcsllere oturtulmus olmasındandı. Tiırkıye'de «ilk hukuk felseresini yazan Profesör» O4> Münif Paşa'nm hukuk alanmda çalışmalp.rınm tam bir değerlendırılmesi her.üz yapılmacu. (15) Azarlanan Padişah kendini savunuyor PAŞA. AÇIKTA BIRAKILIYOR çalıştınlmamasım sağlık veriyordu. Dahası bunlan kitabında butün açıkhğıyla yazıyor, Montesque, Kant, Fıchte Benlham'dan esınlendıği düşüncelerinl ces&retle ortaya koyuyordu. Sonuç belli olmuştu; bir irade ile Münıf Pajanın dersleri kaldırılmış, Paşa açıkta bırakılmıştı. î?te, küçuk bir bdlüm olarak Mün:f Paşa buydu. Maanf Nâzırlığında istedıklenni yapmasına durniBifan engeller çıkanlıyordu. Yıldız'da sayılıyor, fakat şupheli ve zararlı goruluyordu, Ebuzzıya'nm hükmu kesın, o ölçüde ilendır de. «Hiç bir zaman baseğmemış ve hangi soz meclisınde bulunsa bıldıği ve viçdanen kanaat getirdiğı hususlan ortaya sürmekten ve savunmaktan geri durmamış» tır, dedıkten sonra, «Muhakkakdır ki Abdiilhamid Münif Pasa'yi sağ iken öldürtmeğe kastetmiş ve onu her şeyden ve hattâ dostlan ile görüşmekten bile men ederek tedirgin olmasını iş edlnrnişti» (16) der. Ibnulemin, bir başka rastlantıda bu bıikme vardırabılecek bir olaya tamklık eder. (17) Münif Paşa ve ilk Türk dergisi ÖNEMLİ VE rEHLİKELt ÜNIF PAŞA'nın toplunvun yenıleşraesıne. biunçlenıp sükınmesıne ve bilıme yönelmiş ıktıdar içın sakıncalı vazı hayatı, Padışah'a ehuzuruncta» kar şı çıkmaga varmıştı. «Huıur» onemli olduğu kadar tehukcliydı de. Ikıncı Abdulhamıd'ın «yazılı savunma» sında yazıiıdır. Padışah'la Avrupa sorunlarını gonıştuğu bır sırada oırdenbire «ortaya bir kelime attnak gibi söylenmiş olan» • tâbır, Abdulhamid'indır sözler taşıdjğı muhteva kadar cesareti ile de buyüktür: «Bir hasta için ya kendisi, ya da bir başkası Urafından N UKVK'ta okuttuğu öerslerde; ozgurluk, eşıtlık :'.I:eienne, Fransız Devrımı, Ar.erika Bağımsızlık Bej annamesme değınıyor, Komünizmden, Sosyalizmden dem vuruyor, iş hukuriunun düzenlenmesini, özel iş mahkeme leri kurulmasını, çalısma koşu!larının ayarlanmasını, çocuklann HI çağınlan doktorlardan hastay» mntlaka bir Uâç bıılmalaHarflerin değiştirilmesi fikrini n istendikte bu doktorlann ilk dera ortaja atan Münif Pavereceği Uâcı hasUnuı mutşanın bir portresi yukarıda göl»k» kullanması çcrekir. Rusrülüjor. Sağ taraftaki fotokopi, rs, Almanya, Avusturya I)evilk Türk dergisi «Mecmuaı Fü. letleri ilerlediler. özellikle Rus nun»un birinci cilt kapağını ya Devleti eskidcn onemsiz göstermeKtedir. Yıl: 1862. bir halde ikcn bugün nvrupa «Dfiveli Munzıama» sınrian addolunmaktadır. Biz geri kal ıkı kez sürgüne gönderraışti, sldık, ilerleme bilim ve fen ile, yası sürgüne. Ama Padişah yiokullardan çıkmış dıplomalı ne tedbırlıdır bekler. Onun bir kişilerden yararlanma ile o de Mabeyn'de «belâhat» kelımelur. Siz verilen kararları kasıru kullanarak azarlaması varbul ve Utbik elmediniz. Biz dır. Osmanlı tanhinın unutulde tarım, sanayi ve eğitim gemaz olaylanndan bın de budur. ri kalmıştır.» (14) Del Vecchio • Roma UniAbdülhamıd'in açıklama ls^eme versitesi Prof., Hukuk Fel si üzerine de Paşa «başka gere» sefesi Dersleri, 8. basıdan der, çekip gıder. «Başka gece» . Dr. Sabir Erman çevirisi. Bunun altında «Sen anlamazsın!» ithamı gizli değıl, açıktı ve tarihinde ilk kez padişahın azarlanması damgasmı taşıyordu. Bunu Abdülhamıd de goru:; «bn pibi sözlerin ortaya atılması, Cer, hem Devlete hem bana zararlıdır, haksız bir tecavüz» dür. (18) S. 25H. (İS) Münif Paşa'nın hukukî görüşlerinin Anavasal *e Siyasal yönden incelenmesi Için bk. Prof. Tarık Zafer Tunsya, Siyasî Müesseseler ve Anavasa Hukuku 2. b, s. 106 • 123. (16) Ebuniya Tevfik. a. y., 13 Şubat 1910, No. 253. (17; tbnülemin Mahmut Kemal Inal, Son Asır Türk Şair leri, s. 399. Abdülhamidie Görüşmeler ve metin üzerine bk. Türk Tarib Encümeni Mecmuası, î e n i seri c. 4., sayı 4, MartMayıs 1930 (10023), Ali Fnsd Türkgeldi tarafmdu» jayınlanan yazılar. (19;Mecmuai Fünun. No. 14. Temmuz 1861 • Sayf» 69/17. (18) SON PADİŞAHIN MAÛCOÇOĞLU ÇALINAN TAÇ yaian ve çize/ti AYHÂN BAŞOĞIÜ HOCASI VEZİR tN'İF PAŞA, Abdulhamıd'e ekonomi politık okutmuş adamdı. N e var kı, konuşmadaki üslup hocalıgı gölgeliyecek ağırlıktaydı. Bu golgevı daha da karartacak başka şey'.sr de vardı: Alışılmış adam değıldi, açık konuşuyordu. adı «Frenk Me?reb» e çıkmıştır, her şeyde bır reform tutturmuştu; o zamankt adı ile «Islâhat», garip adamdı da; Türk tarıhinde ilk olarak harflenn değıştınLnesinl (19) is ter, ilk kez, Anadolu'da yaşayan turkçe kelımelerın toplanması için genelgeler yayımlar, unıversıtede hukuk felsefesı okutur; ulus'ardan. onların yonetimmden. komünizmden, iktidardan, ozgürlükten, reformdan söz açar, ünlü tabu'ara dokunmaktan çelunmez «Devlet» kasıdesını yazacak kadar ılerı gıderdı. N Yazan: 110 FAİK B A Y S A L Padişahlar «katl» edılmışlerdl ama. tarıh azarlandıklarını kaydetmemıştı. Abdülhamıd, Munıf Paşa'nın ikı defa efendısiyd;; tebaasının ve nâzırlannın efendısı olduğu ıçın, bır defa da oğrencisiydi, ondan ders aldığı için Ama o, «Devlet kasıdesi» nde «Devlet ne idi, ne oldu!» sorununu ortaja atmaktan çekınecek adam değı'.dı. Bunlar hocalığı geride bırakmağa yeter şeylerdi Ne var ki, Abdülhamıd unutmayan, fakat bağışlayabılen adamdı. Ikmcısinı yaptı; bağışladı. Yazılı cevapla kendını savunma yolunu tutacak kadar efendılık gosterdi Bır süre sonra İran Sahının 2ö ncı «Culus» yılını «Devleti Âlive» adına kutlamak gorevi ile Tahran'a gönderihyordu Paşa geçen yuzyılın sonlarında Anado'u'vu baştanbaşa, Jran'ın yansını aşacaktı. Abdülhamıd unutmadıgmı gosterdı. Bır azann ocünü ıkı devlet boyu otede alıyordu Unutmayacağını da gosterecektı. Donecegı düşüncesıyle hazırlıksız ayrılan Paşa'M trar.'a vardığmda oraya mıhladı; îran Büyukelçisı yaparak DİŞİ BOND it&tS1* NE KAPTANI VAR NE ÜE ÇARKÇISI TİFFANY JONES A\Pl\AR'ın deyımi ile «>aşamı incrlemeğe dcğen», «bu önemü adam» ın hayat hık ıyesı burada kalmaz Onun bır de «Dariıssaade Ağası» nm şansında Padişah a çıkışması var dır G:din Efendınıze sbyleyın, dıye başlar Olay buzurda olmuyor, araya baska kulaklar ve ağız'ar gınyordu; bunun içın de daha da onemlıvdı Ve bu, bır Padişah azarlama serısınır; oncekı halkalanndan bırıydı Saray'da «Darü&saade Aîası»nı yakalar, «Devlet pemisi. der o halde balunuyurki ne kaptanı \ar, ne carkçısı *ar. ne dümencisi var; kendi kenrline orsa baca eidivor. Devletin hali vahim çörünö>or. Amma sana ne clenirse ben de bu çeminin ıçindevim». «Bu fcminin içindrvim». «Bu gemi benim de» demektı f Kerimoviç sert scrt baktı. Yanlış duşunüyorsun Selmanov iç. Senuı busozlerini dinleyen bir kirase savaş değil bizim bic pinpong maçı vaptığımızı sanır. Bir kavgada o kavga>la hiç bir iigisi olmajanların da burnu kanayabilir. Buna canavarlık demeğe hakkuıız yok. Eğer bu kadar ince düşunecek olursak düşmaıı biıim bir tencmizi bile sağ bırakmaz. Bir sa\aşta zater insan olanların değil acıma daygularını bir yana itebilenlerindir. U'ı lâfa boğma.valım da ne yapacagımızı bir an bnce kararlaştıralım. Çünkü kaybedecek bir dakikamız bile >ok. Haksız mıyım tsmailo. viç. 4 lsmailoriç blr saniye kadar düşiuKİü. »onra gözlerini belirsiz bir noktaya dikti. Yüİünde anlatılması gıiç bir hırsm ateşe benzer kırmızıllğı vardı. Hepiniz çok güzel konuşuyorsunuz. Fakat hiç hiriniz gerçekleri goremiyorsunuı. Bunda da şaşılacak hiç bir şey yok. Çünku hiç biriniz asker dcğilsiniz. Silâh ve amansız bir yürekle blrlikte bize h?şka bir şev de gerek. Onu da biıe ancak Hatipoviç so>:eyebilir. Yalnız adamın lâfını ağzmda bıraknıajın. Hatipoviç giıldu. İlginize teşekkür ederim. Ben insanlık duygulannı bir kenara bırakalım derken canavarlık yapalım demek istemedim. Yalnız savaşın hiç blr şeje benzemejen kendine ozgu bazı kuraliarı \ardır. Önce ^iireğini susturacaksın, insan olduğunu clinden geldiçi kadar unutacaksuı. Hakkın zaferi irin 7aman zaman haksızlıklar yapmajı da goze ala caksuı. Zatcn savaşın, hangisi olursa oİJun insanhkla hiç bir iigisi yoktur. Savaş öldürmek sanatıdır. Dun\a durdukça da bu bovle olmakta devam edecektir. Güç ve inancın yanında yalan, hlle ve kaıı savasın en bü\iik >ardımcılandır. Bunlar nlmadan hakkın hakkı kurtarılamaz. tnsanlıği barıs zamanmda düşüneceğiz Simdi kim daha çok öldurebilirse davayı o kazanacaktır. Biz bu yumu;aklığınuzdan doktor Metroviç'i de ka.\bettik. Metro\iç insaııların >aralarını sarmaktan başka bir suç işlemediği halde Almanlar onu öldürmckten kaçın madılar. Birer birer eksildifimiıi soylemek islijoruz Bo\le da\ranır$ak sıra bir gun bizlere gelebilır. Eğer bu kavgayı mutlu bir sonuca goturmek istiyorsak heni lütfen iyi dinle>iniz. Bedroviç'l kur. tarnıak istiyor musunuz. istemiyor nıusunuz? Kerimoviç heyecanından ayağa kalkıp oturdu. Isti.ioruz elbettc Yalnız BedroUç'in değil bü tün Turklcr'ın kurtulmasmı istiyoroz. Hatipoviç başını salladı. Ö>le>se vapılacak bir «ey var. Selmaııovic sigarastndan son bir nefes çekti Scivlcjin de anla>a'ım. Eğer jararlı bir şejse sizi cvlemlerinizde serbcst bırakmaya hazirız Hatipoviç cebinden cıkardığı bir kâğıda goz attı. Bedrovie'in bu durııma düşmesinin ve Metroviç'in oldüriilmcsinin cn biiyük suçlusu Alman generalidır. Kendisini oldürmeyi teklif ediyorum Buz jribi bir sessizlik oldu. Herkes şaşkın şaşkın ve biraz da korkujla birbirine bakmaya baslamıştı. tlk tcoki Selmanoviç'tcn geldi. Bu teklifinizi gözii kapalı kabnl edemlyeceğim. Generali oldürmenin hize ne kazandıracağını bilnıek istiyorum Hatipoviç kalemiyle öniinde duran kâğıda bir şeyler karaladı Generalin nrtadan kaldırılması bize çok sey kazanduır Her şejden once dun;a\a hiç kimse den korkmadığımızı gostermiş olurnz. tkinci olarak da general bir suçludur. Dost görünmesüıe ragmen gercekte o da bizim düşmanımızdır. Işledıgl ctâ>et"rin hemen karsü.ğu» vermelbIz. Canavarlüdarma once Mitza ve Azamoviç'. kurşuna dzdır mekle başladı. Buna dur demezsek Mihaılovıçın d* ekmeğine >ağ sürmüş oluruz. Ismailoviç derin bir nefes aldı. Yüzü sapsarıydl. Türkler bu işe ne der acaba? diye sordn. Kerimoviç >umruğunu masaya vurdu. Ne diyecekler? diye bağırdı. Generalin blt hain olduğunu onlar da biliyor artık. Bence bosuna vakit kajbediyoruz burada. Hatipoviç'in tekUflni hemen kabul edelim. Selmanoviç ajağa kalktı. Ben generalin öldürulmtsiyJ* hje blr fey kazanmıyacağımızı sanıyorum. Belki aldanıyorum ama ben bu kanıda>ım. Bu işi başkalarına bırak»lım. Generah nasıl olsa bir gün Sırplar oldurectk. BÖNİece Almanlar'ı açıkça karsımıza almamii oluruz. Hatipoviç de ajağa kalktı. Almanlar zaten bizim karşımızda, dedi. tp g«rildiğinoe gore bir jerinden kopmalı artık. Bu ipl de bizim koparmamız gerekir. Bedroviç'l kurtarmak istiyorsak işe buradan başlamalıyız. Sclmanoviç tckrar yerine oturdu. Her harcketinden heyccanun ycnmeye çalıştığı anlaşılıyordu. Ben bu teklifin uygulanmasına karşıyım. Gcneratin oldürulmesi en çok Sırplar'ı sevindirir, Bedroviç'i de ölüme biraz daha >aklaştırır. Haber aldığımıza göre Alman birlikleri Uritze'yi kuşatmak uzere >ola rıkmışlar. Bundan yararianrnall» >ız. Generalin suçlu olduğunu ben de kabul ediyorum. Fakat onu oldurmenin şimdi sırası değil. Mıiftiivü kurtarmak için baska bir şey dnsümnellylz. Nasıl bir şey? Bilmivorum, fakat Bedroviç'i tutuklu olduğu yerden kaçırmak için bir şeyler yapabiliri» gibimt gelivor. Bu dediğinizi daha sonra konuşuruz. Ben once generalin oldurulmesüıde israr ediyorum. Caniler kim olursa olsun onlara cezalannı vennellKerimoviç Hatipoviç'in elini sıktı. Bravo, ben bu gorevi üzcrime almaya hazırım. Sen ne diyorsun tsmailoviç? Yoksa Selmanoviç gibi mi duşunujorsun sen de? tsmailoviç hâlâ ajakta durujordu. Ben de sizinle beraberim. Yalnız benlm de bir tcklifim var. Generalin öldüriilmesi işini oya koyalım. Hatipoviç bir iki adım jörüyüp durdu. Ne diyorsunuz Selmanoviç? diye sordu. Selmanoviç teklifi kabul ettiğini söyledi. Vakit gerirmeden yapılan oylamada bire karşılık üç oyla teklif kabul edüdi. Hatipoviç bu İşi düzenlemeyl üzerine al.ırak meselenin ikinci ve en önemli bolıimiine gccildi ve Bedroviç'i doğrudan doğnıya kurtarmak üzere Critze'ye becerikli ve eesur birinin eonderilmesine oy birliğiyle karar verildi. bk defa aralarmda mutlu bir anlaşma olmuştu, bu sonuçtan da hepsi memnun kalmıştı. Şimdi srra bu güç i« için kinıin gorevlendirileceğine gclmisti. Fakat Hatipoviç her şcyi onceden hazırlamıştı. Su gordüğiınüz askerleriraiz Bedroviç'i kurtarmak içın L'ritze'.ve gitrnek isteyen gönüllüler. İs. tersenız bura>a kadar gelmişken onlardan birini bu iş için «ecelim de bu guç sorunu da bir sonuca bağlamış olalım. (Arkan »«rt 1 L  N Kartal Sulh Hukuk Hâkimliğinden: 1971'465 Konya Uluğbey Mahallesı hane 24 6. eılt 103 sahıfe 43'de nufusa kayıtlı olup halen Pen dık Lıse Sokak 9 1 numarada ikamet eden 1329 D. lu Adü Kurma'ya Pendık Lıse Sokak 8 numaıada ikamet eden oğlu Sukrd Naıl Kurma 11/11'1971 gun ve 971/465584 sayılı karsr gereğınce vasi tâyin edılmiştır ılân olunur. (Basın: 942) 1090 İTÜ Temel Bilimler Fakültesi Fakültemizde acık bulunan Fakülte Sekreterliği kadrosuna; 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu üe 4938 sayüı Ünıversiteler Kanunu uyannca; yüksek öğrenım yaprrış ve 4. dereceye intibakı mümkön olanlaı srpsından sınavla bir Faktllte Sekreteri alınacaktır. Fakültemizde acık bulunan Büro Şeft kadrosuna; 657 sayıh Devlet Memurlan Kanunu uyarinca ve 9. dereceye intibakı mümkün olanlar arasından sınavla bir Büro Şefi alınacaktir. İsteklilerm en geç 26 Şubat 1972 Cumartesi saat 13 e kadar etraflı hâl tercümelerini bildirir dilekçeleriyle birükte Dekanlığa (Maçka; Maden Fakultesi binasında) şahsen müracaatlan ya da bu tarihte Dekanlığa ulaşacak tarzda dilekçelerinl taahhütlü olarak yoüamalan ve dâvet beklemeksizin 1 Mart 1972 Çarşamba gunü saat 14 de ayni yerde yapılacak sınava gelmeleri duyurulur. Durumu bıldirilen koşullara uyrmyanlarla; sınav günfi gelmeyenlerm; dılekçeleri postada gecıkenlerin ve bu ılândan once Dekanlığa başvurmuş olanlann dılekceleri işlerae konmayacaktır. (Basın: 11246/1086) GARTH 3UTUNİ ©iLPtGJ^,(7TUZ ^ > C •••"" AUNUTMAVACAt O BO Abdülhamıd yıne telâştadır, Sadrazamı çağırtır. Darussaade Ağasına kendısıne ıletılmek uzere söylenen sözlerı tekrarlatır Sadrazam Saıt Paşa'dan Munif Paşa'nın «şimdi» Maanf NazırUğından azlını l'ahran Sefareti ne tayinlnı arz etmesmı ıster. Münif Paşa'nın sözlerımn Padişah üzenndeki kaden ve sonucu, Uzerınde duruimak degıl, Tahran'a sürlılmek olur. Abdülhamıd sinırlenmemesinı bılen, fakat gozu tcara sınırlenen adamdı. Tar'hır.ın en çok sadrazam yaptığı / dela sadrazamının ıkı de!a üzerme vUrumüşfü; bı nnde hançerını çeKerek ötpkinde tabancasını şakağına dava sarak Hem de «flsmanlı Dc\le tincle ııııun gihı hüviik sıvasi voktur» dedıSı Ktıti'k Saıt Paşa' nin üzerıne Üç deta MaTrtt Nazırı saptıgı Munıt Faşa yı da Uahılıye Mütehassısı DOKTMK Mustafa ÖZDİLER Lâlelı Mesihpaşa Caddesi No 12 Tel n H 40 B '•••••••••••••«••)»••••••••••••••••••••