Catalog

SAHfFE tKt 80 Nfsan 1970 CUMHURÎTET , undan tam X yU önce gençtik, ülkenü0 zin içine düştügü ekonomik ve siyasal çıkmazlar karşısında büyfik bir kitle direni. ai göatermiş ve 21 Mayıa 1960 Devrimi Ue aonuca ulaşmıştır. Zamanın siyaaî iktldan Jçlne düstugtt ekonomik ve siyasal bunalım gonncu muhalefete ve gençliğe karşı yasa dışı yöntemlere baş vurması, klâsik hak ve özgürlükleri tasıtlayıcı davranışlara yönelmesi, başta gençlik »e aydınlan DP'nin karsısına dikmiştir. Gençlik, Mnstafa Kemal'in «lSTlKLÂLt TAM TÜRKÎYE» ilkesinin sahibi olarak, o günkfi koşullar içinde klâsik hak ve özgürlüklerin tam olarak sağlanmasını istemekte ldL Türkiye üzerine ağını gerraiş emperyalizm • komprador burjuvazisi, feodal kalıntılar ittifakııım farkında değildl. 2829 Nisan 1960 da ppnçliRİn haklı direnmesine karşı, siyasi iktidar sadece polisi kullamp bir genç öldüriilürken, bngfinün gençliğinin verdigl «TAM BA&MSIZ T Ü R K İ Y E » kavgasına karşı, emperyalizm • işbtrlikçiler ittifakı çıkarlannın tehhkeve diiştüğünü anlayınca, şiddetlerini arttırarak silâhlı güçleriyle faili meçhul cinayetler isleterek 9 jenç kardeşimizi katletmişİerdir. lîu haklı direnmeler sırasında ölen körpe caniar, Gazi Mustafa Kemal'in gençliğe vprdiği tarihi emir ve görev gereğince hayatlanm vermişlerdir. Gençliğin direnişini daha iyi değerlendirmek için, Dunya'da ve Türkiye'de sürdürülen gençük eylemlerine faaaca bir g&» atmak gerekir. B 2829 HİSAN in 10 ncu yıldönümü ve gençlik • • • • • • Kâzım KOLCUOĞLU •••• TÜRKİYE MÎLLÎ GENÇLÎK TEŞKÎLÂTI GENEL BAŞKANI merflra re Afrika Blkeleri gençlik Uderlerl bana, «Gazi Mustafa Kemal'in nalkla beraber verdifi mazlıun ulnslara ışık rutan knrtulus miicdcleiesini çok iyi biliyoruz. Türkiye'de gtnçliğin verdlği mücadeleyi takip ediyorttz» dedikltrinde, kendilerine Türk gençliği olarak sizlerin ae bafımsızlık mücadelenizi saygıyla karşıüyornz, daima gfzin yanınızdayız, bana; Milli Kurtuluş Sarası vermiş halkınızın hükur.ıetlfrı de aynı anlayış içinde olmalıydılar, dediler. () anda Kıbrıs »orununu dünyaya anlatın taraftar kazanmak için, milyonlar sarfedilprek o'unva turuna çıkanjan «lyi Niyet H»yetleri» miz aklım» geldi. Aynı koşullar lcind< bulunan ülkelerin çençleri birbirlerini yakjndan takip etmektedirler. Türkiye'deki gençlik eylemlerini degerlendirirken errensel niteliktekı gelişimleri. düşünceleri gözden uzak tulmamak eerekir. ürJdTedeki gençlik eylemlerinin temel hareket noktası Gazi Mustafa Kemal Ukeleridfr Atatürk, bfitün gfiven ve inancını gencliıce yöneltmesiyle, gelişime ve degişime ne ölçüde inandıfınj ortaja koymuşrar. Gençlik üİKeainin bağımsızlıgına karşı yöneltilmlş iç vc dış etkenlere karşı direnme ve savaşma (çörpv'ni Alatiirk'ten almıştır. Mustafa Kemal Devrimi'nin bir devamı olan 21 Mayıs DeiTİmi ve O'nun getirdiği 1961 AnayaRası'yla gençlik eylemleri daha biiyük bir finem ve anlam kazanmıştır. Gençlerin yurt ve dünya sorunlarıvla yakından Ugüenmeleri, bagimsızlık ve özgürlük için yaptıklan mücadele Türkiye'nin gelecegi bakımından biivuk önem taşımaktadır. Gençlik, bapmsızlıjimızı zedeleyen her türlü turuma, belirli bir azınlığın mutluluğu için geniş halk yığınlarını motsuz kılan bngünkü düzene karş> çıkmaktadır. Emperyalizmln, işbirlikçilerinin ve feodai kalıntılann ülkemizden sökülüp atıldıgı, bağırasızlığımızı zedeleyen Ikili antlasmalann ve bunların aonucu knrulmuş fislerin bnlunmadıgı, yer aitı ve yer fistfl kaynaklanmtzın halkımuın çıkarlanna uygun olarak işletildiği, tfiketici değU ürelici nitelikte halk çocuklanna açık bir millî eğitim sistemlnin kurulduğu, özet olarak TAM BAGIM SIZ t e HALK EGEMENLtGlnin gerçeklesU rUdigi bir Ttirkiye'nin öılemi içindedir. Niçin gençlik? G i Dünyada sürdürülen gençlik eylemleri T üketim toplumlanndaki gençlik eylemleri ile bağnmızhk ve özgürlük savaşı reren ülkclerdeki gençlik eylemleri aramnda büyük bir nitelik fsrkı vardır. Ozellikle as gelişmiş ülkeler gençligi, kendi ülkelerinin halklannı tam bağımsız ve insanca yaşama koşnllarına kavuşturmak için çağ dışı düşüncelere, dışa bağlı ekonomik ve politik güçlere karsı çıkmaktadır. Bu ölkelerde dışa bağh bozuk duzenleri sürdürmek isteyen güçler, dabna dışandan yönetilmeye alışmış iktidarUr, gençliğin insancıllıktan bagımsızhktan yana atılımlan karşısında irkilmekte, kendl durumlarını konıyabilmek için gençlik eylemlerini çağ dışı baskı ve şiddet mctodlarıyla «u»tarmak istemektedirler. 1828 Ağustos 1969 tarihler! arasında Belçiks'nın Liege şehrinde 89 fllke gençliğinin katıldığı Dünya Gençlik Teşkilatı «WAV» nın toplanan kongresinde Lâtin Amerîka, Afrika, Asya, Avnıpa ve sosyalist ülkeler gençlik liderlerivle tanışma ve konuşma fırsatını buldum. özellikle bağınv •ızlık savaşı rerme »ürecinde olan Lâtin A T ençlik toplumun diger sınıf ve tabakalarına oranla daha çabuk uyaıunakta ve bilinçlenmektedir. O, ne yabancılarla isbirligi yaparak halkını soysn işbirlikçi, ne ko\lünün sırtından milyonlar \iiran aracı ve tefeci, ne «ahte fnturalar düzenleyen ithalâtçı, ne yabancı şirkrtlerin akıl hocalığını yapan 5gretim üyesi ve ne de iktidar hırsı olan politikacıdır. Gençlik, dışa karşı bağımsız, içerde halkımızın insanca yaşama olanaklanna kavuşması politikasının israrlı takipçisidir. Gazi Mustafa Kemal, geleceği çok iyi gördügn için Cnmhuriyetini ve derrimini, gençliginc emanet etmiştir. O, bn mücadeleyi halkının mutlaiugu îçin vennektedir. nttteadele renmektedlr. Mustai» KemaJ ligl olarak şunu iyi bümekteyız kl; UJUcemlzde Amerikan üsieri, yabancı ekonomik güçler, toprak agalan r e halktan uzak sorumsuı p o lltıkacuar bulunduğu sürec* bagıınsız ve demokratöc Türkiye kurulamBa. 1961 AnayaeasJ tara olarak uygulanamaz. Gençlik, «Eğitimde Devrim» rapılarak çafda? bllim esaslarına oygnn mflli nitelikte bir eğitim dfizeninin kurnlmasmı istemektedir. Bo nedenle öniversite içmde I968'de baslayan re bugün de devam eden mücadeleye girmiştir. Bu^ün üniversitelerimizde eğitinı ve Sğretim prosTamları halkımınn kurtoluşa ve çağdas nygarlık dfiseyine ulaşmak esaslarına göre değil, emper>alizmüı ve sömürS düzeniniıı korunması re gerçek bilimin geüşnıesini ünlemek doğrultusunda bir gelişme eö<îtermektedir. B a n iiniversite öğretim iiyeleri sömürücö güclerin müşavirlieini yaparak, iiniversitrnin imkânlannı kendi menfaatleri doğrultusunda kullanmaktadırlar. Binlerce (tenç oktımaktan yoksun bırakıhrken, çağ dışı eğjtimi pararla satan özel okul rezaleti devam etmektedlr. Bu koşullar altında öğrenciler öğretim üyelerinin bllimsel niteliğe karusınası \e filkenin sorunlanyla yakjndan U(rilenmeleri için tam giin çalışma istemektedirler. t'nnersitelerinin. öeretiro üveleri. asistanlar ve öğrencilerden mütesekkil bir butiin oldujpınu bilerek rönetiminde söz sahibi olmak özlemindedirler. Ozel oknllar yeıine bütün halk çocuklanna açık devlet okullan arzulamaktadırlar. Bir 29 Nisan günü... Sababın erken saatinde biıinı gazetenla Ankara Bürosauda Idim. Telefon çaldı. Açtım : Bir dakika.. BekJiyornm. Bir dakika, bir baber rereeefh. Bekliyornm. Bir yere baglandı telefon, fizgün bir sei : Ziraat Fakültesi bnrası, arkadasımız SldS.. dedi. Telefon kapandıktan sonra bir »üre düjiindum. Hos degildir iilüm haberi . Hele ölen bir genç öğrenci olnrsa Vasar Serpin, Ziraat Fakültesi son sınjfındaydı. Devrimci bir gencti. Bahçede otarnrken tabanca knrsunnyla iBralmas, hastaneye kaldınlmı» ve bürttn çalısmalara ra{men rftılerini havata kapamıştı. taşar Serpin'i öldüren kişi polisle iliskili idi. İS Nisanı fösterirerdn takvim yapragı. Uzaktan azaça bir mars çalınır gibiydi j «Olur mu böyle olur mu.. Kardes kardeşi vurur mu?» Öğleden sonra Merlis toplanacaktı. Hırsıalıklar. yolsmlnklar, nüfnz tieareti flterfne dSnenen bir politika batağında hırslı mebnslar birbirine fireceklerâl knlislerde : x Hırsızlar Çalmadık hi« Sovdunnz devlet hazlneslnt.. On milvon, onbes milvon, yirmi milvon, kırk milvon. #ek«en milvon. doksan milyonluk «ervetlerin üstüne tünemi» birtakım adamlar. aclıktan ve ilâçsızlıktan kıvranan yoksul bir nlkenin baskentinde dovmak bilmeı iskembelerini tatmln etmek İçin birbîrlerine »ririvorlardı. Tasar Serpin gece SlraBstfl. rtfleden sonra toplanaeaktı Meetla. , Mobus pazarında ifrayı faalivet ile İktidar knrmns olanlann dosvalan Sorasrnrma Komisvonlannda beklivordn. ToUnzInk dosvalarını hasıraltı ptmek irin olmadık entrika çerTilmisti Parlâmentonnn Sornntnrma Komiıyonlannd» tl yalsvzlnk dosvasının nvotuldn(n RÖvlcnivordn. Mevdar.larda ve ünlversitelerde timdlye kadar 11 genç BtflSrülmüstü. > Isbilir re cok blllr klsiler : * Aşın sol ve aşın sat memlekerl kanstınrer., divorlardı Asın sa} dedikleri hilincoiz karanlıfın dSkSntfllerl Idl. Asırı sol dediklerl bir svnç ardnt... Devletin elfUtrik santrallerinl aermareeiye peske» çekenler aşın nçlar mıvdı? Ziraat Bankasından yfrml mnyono ntran aşın nçlar tntftıi Asın nçlar mıydı Hazlnenin arsalanm yok pahasına kapal? tan? G ençliğin boffinkfi derrimci tnöcadelesiaden korkmn hâkim gfiçler. garri milH Üniversite içi ve dışı mücadele nitelik taşıyan irticaı körukleyerek devrimci gençliğin üzerine saldırtmışlardır. Bu organize guçin Kanlı Pazar, Konya. Kaysen, Yar(ntay Raskanı Merhum Imran Oktem'in ce> naztsine saldirma olaylannı düzenlemislerdir. Aynı güçler Vedat Demircioğltt'nu, Taylan ö z t i i r ü . Battal Mehetoflu'nu, Teğmen Dr. Necdet Güçlü'yfl sokak ortalannda katletmislerdir. Devrimci gençlik bu silâhlı saldınlar kar«ıs>nda meşru müdafaa durumund» bırakılraıstır. Sonuç «Devrlmin kanunlan mercut kanunlann a«tündedır. Büd öldürmedikçe, bizım kafal»rımızdaki cereyanı bogmadıkça başlattıgımu djvrim harekeU bir an bile duralamiyacaktır» diyen Gazi Maatafa Kemal, yoltnnuzu tayin etuuştir îurtse»er gençlik. Mustafa Kemal' den aldıği tarihî emir ve görev gereğince el ele, omuı omnzs halkunn mutluluğu re bağinuızbğı için haklı kavgasını. bagım«x re demokratik Türkiye kurulana dek nürdürecektir. Bu kavganın kıvücımı gençlikse, motorn da halktır. G ençlik, 1961 Anayussı'mn getirdjgi Urtışma ortmnu içinde iilkrmizin soruntannı çok Jyl öfrenmiştir. 1964 yılında petrolün mlUîIestiriImesi kampanyasını açmış, daha sonra ülkemizi alabildiğtne »ömüren yabancı sennaye re montaj sanariine, gayn mllll i l l ç «anayiine. Amrrfkan emperyalizminin aracı olan NATO'ya ve bunun sonucu yapılnuş ikill antlaşmalara, Amerika'nın raenfaatlerinln «ilâhlı bekçisi 6. Fîlo'ya karşı, içerde demokratik düzenin kunılması için toprak afaüğı, aracılık ve tefecülg» karsı (UNOEN UNE Müslümon ne kadar? Maruni ne kadar ? Lübnan Dııişleri Bakanı bir gaaeteci arkadaşımiM rerdiği detneçte, «Ne yapa.lım diyor, Ermenileri paketleyip bize yollayan sizslniz! Onlann her yıl Türkiye aleyhine yaptıklan gürültülere biz mtni olamayız. Biz bu hareketleri desteklemiyornz, ama onlann hürriyetlerine de kanşmıyoruz » *** Artık Türk dlplomasisinin saviınma stratejislnl bırakıp, gerçekleri açıklamakta nezaketli tereddütler gdstermemesl ferektiğini Ispat edcn bundan daha iyi bir örnek olamaz. Eger Birinci Dünya Savasmda Türkiyede EYmeni öldürtildü ise, bunun tek sebebi, TürtOerle İç Içe, kardeş kardeşe yasıyan bo kavmin birdenbire dışarıdan aldığı direktiflerle, Türk milletini arkadan •urmaya kalkmış olması ve Türk kam dökmüş bulunmasıdır. Anadoludaki bütün kiliselerin cephanelik hallne geldiğinl. Erzurumda Antranlk rahşisinin camileri kadmlarla, çocuklarla doldurarak ateşe verdiğini niye söylemivonu? Beyrntun, San Francisco'nun Türk düşmanı Ermenileri (Armenocide) diye kitap ysıan kötü niyetll yazartan, yirminci yüzyılm sonunda kin tohtımları ekerek kendi ırklanna bir şeyler kazandırabileceklerinl zannediyorlarsa yanıhyorlar. Hiç merak buyunnayınız, sayın vatandaşlar, biz altı Uşilfk çofur.lukla istikrarsıı hükümetler kurdukça, asırı sağ ile aşın solun silâhlı çatışmalan ile kanayan bir millet halinde yaşadıkça, yağmur duastna on beş bin kişi çağınp bunlan öğretmenlere saJdırtmanın çaresini bnldukça, gençler birbirlerini sokaklarrfa. üniversitelerde öldürdükçe, Lübnan Dışişleri Bakanı «Ne yapalım Ermenileri bize pakelteyip göndermeaeydlniz .. Bizde hürriyet var, istediklerini söylerler!.» diyebilir. Hattâ bundan daha fenasını baskalan da löyliyebilir*** Bonl«r hiç İyi şeyler değil!. Bizde de hürriyet rar, deyip Lfibnan topraklarından elleri sUâhla geçen FilUtinll fedaileri teşrik mi edelim? Koltufnrauzun altında bir kan çıbanı gibi knarmaya başbyan Ermeni meselesini deşmek için Beyrut nezdinde ootalann dışında bazı teşebbüslerde mi bulunalım? Lübnanda hürriyet varmış? Acaba şu Lübnanda Müslüman ne kadar? Maruni ne kadardır? Bunn öğrenmek hürriyeti de r»r mıdır? Ortalığı kızıştıran, duyçulan birbiri karşısına diken her politik hareket ahmakça bir harekettir. Bugün Türkiyedeki Ermeniler, Türklerle kardeşlik illşküeri içinde Beyruttaki tahrikçiden, Btıenoa Aires'teld garsondan, Amrrikadaki Taanaktan çok daha rahat ve güvenllk içinde yaşamaktadırlar. Bnradaki Ertnenilerin rahatını ne kadar bozmak isterlerse lsteslnler, başan kazanamryacaklardır. Ama, Türkiye bir kere karar verirse, o zaman ateşie oytuyan bu ahmakların da onlan himaye eden hükümet fiİMiiffinm <U rahatlan her halde bogflnH ksdsr tam olmıyscaktır. Yatırımlar ve Ekonominin T kayıplan ürk kantu oyo, zaman taman, yöneticilerin politik felsefelerin* bağlı olarak, stratejik öncmdeki konularda yandtılmaktadır. N» var kl, kısa süreler sonunda, gerçekler su üstüne çıkmakta, kamu oyn yanıldığını farketmektedir. İDklll anlaşmalar, yabancı sermayeyle kalkınma, bu dlzi içinde en önemli iki halkadır. Bunlann topluma ne getirip, toplumdan ne götUrdüğünü, bugün, aoruna objektlf bakabllen herkes artık anlanıııtu. Ekonomüıin, bütçe açıklan r« ödemeler darboğazına girdıği şu günlerde, bu dizideki bir dığer sorun ozellikle önem kazanmıs bulunmaktadır; bu da, özel kesimde sanayün daha verirali olduğu gerekçesiyle, kamu fonlarının, Bırind Beş Yılhk Plândan bu yana, artan bir hızla öze. sansyie aktanimaya başlanmıs olmasıdır. Bu transferler, bir taraftan kamu gelirlerini azaltıp, ütçe açıkları dolayısiyle enilâsyonist gidişe hız vermekte; 5deı 'er darboğazmı gerçek bir çıkmaz halme getlrmekte; bir taraftan da. önerilerin tara tersine, sermayenîn verimi kamu sanayi teçebbüslerinde daha yüksek olduğu için, sanayi de gelijme hızmı, ulaşabileceği potansiyel hı^m alüna düşünnektedir özel imalât sanajiıne yapılmakta olan transferlerin artmak, buna karşılık, sınal gelifme hızının za**n duşmek efiliminde oldufu şu BÜnlerde, bu konuyu kamu oyuna getirmeyi faydalı görmekteyiz. Asın oçlar mıvdı memleketln bakırlanm «SmOrenT ^ * Tönetim Kurula arpalıklarında en blnleree Ur» tnaMla geviş sretirenler asın nçlar mıydı? Seksen milvonlnk serveti beş yıl Içlnd* kacananlar aşın •(• Isr mıvdı? Demir karaborsasını asın nçlar mı yapıyordaî Tabaneı kampanyalann mültimilyoncr ortaklan aştn "c mn idiler? Atatürk dfişnanı bir valı Diyanet tflerinla başında bnlnN| nayordn. A^ın aç mnydn ono orada tatan? Anadolu'da Ikl boçnk milvon köylB çocnt* karanlıkta ıdl. Asın nçlar mıydı kSylerimlzi bitmeyen geceye mabkum eden? Sırtına yoltnzlnk dosyalannı rarmnş bir İktidar, Gflvenllk Kornlunda Türk Ordosunnn temsllcileii karşısına cıksrak t Aşın oçlan sindirirsek hnrnr gelir.. diyerdn. Atatürk düşmanı vaizi Diyanet tşlerl Başkaalıgınııı bajında tntarak devlet makinesinl Irtiea akımının emrine veren iktidarın bizzat kendisi aşın idi. Bir 37 Mayıs Anayasası rardı elfmizde... Türk Devletinin Uik oldofnnn aöylüyorda... tktidar hiçe sayıyordo bn Ukeyl. ^ ya»*.. Türk Devletinin demokratik oldafunn soyrByorVİ tktidar Imtiyazlılar raltasının elindeydl. Toprak reformnnn fingörüyordn Anayaaa.^ tktidar toprak agalannın yanında idi. Orman reformnnu öngörüyordn Anayasa.., Reform emirleri de yolınzlnk doayalannta yanısıra «yntaJmnştn. Ve cinayet clnayet üstune sBrüvordv. Ziraat Fakültesi Sgrencisl devrimei Taşar «Verpln d* SlmDştüŞ 9 Nfsan'm onaaea rıldJnümünde... N T l YAZAN Prof.Gülten KAZGAN rımlann dagılunını değerlendlrirken, özel kesimin yatırım hedeflerini gerçekleştirmesine karîtİL.':, kamu teşebbüslerinin geri kaldıgını belirtmckte, fakat, bunun nedenleri üzerinde hiç durmamaktadır. Devlet tstatistik Enstitüsünün, Sanayi Anket ve Sayımlannda verdiği rakamlara göre, dunım ; iyle gelişmıştır: 1962 yılında, imalât sanayünde, kamu keslmi, gajxısafl kârlarının "t 45'ini, özel kesim V> 15'ini sabit sermaye yatırımlarma yöneltirksn, 1967 yılında, bu oran, kamu kesımi için sistematik azalma sonucu, 1i 9'a düşmüş, özel kesimde ıse, °4 30'a yükselmıstir. Bu gelişme sonucu, imalât sanayıınde yapılan toplam sabit sermaye yatırımlan içinde kamu kesimınin payı 1963te ' ı SO'den, 196Tde '/t 37'ye düşerken, ozel kcsımın payı. '.'t SO'den •• 63 a / yükselmistir. özel kesime yapılan bu transferler sonucu, ekonominin neler kaybettıği ise. aşağıdaki rakamlar (Devlet tstatislık Enstitusunün resmi yaymlanndaki rakamlar) incelendiğinde açık »eçik ortaya çıkacakür. rın şistiği »ltimalât kesimlerin» aıt sabit sermay» yaürımları v« katmadeğer rakamları, kamu kesi mıne ait rakamları lunl olarak büyütmemek amacıyla, ındjrilmek jartıyla) imalit sanayi inde kamu kesimi 100 TL. sabit sermaye yatırımıyla 1(1 TL. katmadeğer yaratmiîtır. Yani, sabit sermaye yatınmlaruun verımlılıği, kamu kesdnund» özel 'cjüne nazaran V 42 oranuıda « daha verimli olmuştur. Eger devlet monopollerinın bulunduğu gıda, ıckı, tutun gibi alt imalât kesimieri hesaba dabil cdilirse, 1 imalât sanayiine ait sabit sermaye yatınmlaruıın verımlılığı değiîmedıği halde, kamu kesim ine aıt rakam 269 TL. ye yükselmekte, yani fark bir katın da üstüne çıkmaktadır. Buna karfüık, sabit sennay» yatırunlarmda özel kesim en büyuk payı !°fi7 yıhnda aldığı için, eger katmadeğer hesaplan 19*8'e kadar uıatılırsa, özel kesime ait yaünm verüni 96 TL. ym düfmektedır. ıkarıdaki yatınm rakamlarına sadece sabit sermaye dahil oiduğu ve ham madde stoklarıaa yatırımlar kapsanmadığı ıçın, tabil, her iki kesime ai+ yatırım verimlıliği rakamlan ştşmektedir. Ancak, 1963 sanayi sayunı, ozel imalât sanayiinde hem sabit serraaye yatırımı birimi başına hem katmadeğer bjrimı başına ham madde stok yatırmılannın kamu imalât sanayunden çok daha jüksek oldugunu göstermektedir. Difer bir deyisle, eğer sabit «ennaye yatırunlarıyla beraber ham madde stok yatınmlarmı hesaba katmalc mümkün jlraydı (elimizdeki Devlet Istatistik En*Ötüsö *»kamlarmda bu rakamlar, n» y«zık ki, verilmemiştir) yaünmlann, ör' e kamu imalât *•nayimdeki rerimliligi «rasındaki farklar çok daha büyümü» olacakü. firklı bir yatınm dağüısmm gerçeklefmesi sonucunu vermistir. Hem ödemeler büânçosu BÇIjhnı azaltmak, hem derinllgln» •anayilesmeye geçmek için bir an önce kurmak zorunda trulundufumuz maklna . elektrik m»kinalan sanayii gelisememiı, bu alanda yttırun öngönilenin çok altında kalmifbr. Buna karşılık, atıl kapasitelerin «rtması bahasına, dokuma, gıda, içki gibi, basit teknolojiye dayanan ve özel yatınmlara cazip gelen alanlar Sngörülenin çok üstünde yatırunları çekmiştir. Karmı ekonomi felsefenyle dahi bagdaşamayacak biçimde, makina . »lektrik makinalan sanayünde özel kesimin (ve yabancı sermayenin) hikimiycti, fakat, bu kesimi g«listirmek için çaba göstermerne» sı, bugünkü ödema açıklaruua temel nedenlerinden biridir. zel İmalât sanayünde, 1963 ten bu yana gelişen dalların kamuya nazaran ne denli düşük katmadeğerli olduğuna su rakamlann ışık tutma gerekir: 1963'te özel imalât sansyij îlretim değeri ıçinde katmadeğerin payı (carl piyas» flyaüarıyla) •• 28.6 dan 1967 de sa/ der.» "o 31.7 ye yükselmls.; buna kar^ılık, kamu kesizninde, aym dönemde. (carî piyasa fîyatlanrla) H «SZ den •'. 542 ye çıkmıstır. Bu rakamlar, özel imalât sanayilnin, kamu imalât sanayüne nazaran ne denli yalmkat bir sanayilesm* olduğunu v» Enman 'çinde de çok büyük hamleler yapmaktan ne denli uzak oldu*unu «çık seçik göstermektedir Tabiî, bu olguya, aynca, özel Imalât sanayünin çok yüksek ithal oranlanyla çaJjsbla ve ödemeler darboğazınm doğmasında sorumlu olduğu d» eklenmelidir. »••••••••••• •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• SOSYAUIST T€O»IVl E V I f M MPtGISl Yepyeni biçimde aylık dergi olarak çıktı S ! DEVRtMCLNİN OÖREVÎ DEVRİM ÎAPMAKTIR. KİTLE ÇfZGtSlNİN ÖZÜ v, BUGÜNKÜ GÖREVLERtMİZ 1 MATIS V.I.LENİN TÜRKİYE'DE İŞÇİ SIMFI Oya Sene«r KARL MARX VE öGRETtSl HO Şl MİN'H VE DEVRÎMCİ EYLEMİ S ORTADOGl) DEVRtlMCl ÇEMBERİ ÜZERtM ORTADOGl' • DEVRtMCtLERÎNtN AÇIK OTURLMU • VE PROLETARYANIN MARŞI KNTERNASYONAL'İN S TAM METNİ S E O 84 sayfa 5 Hra • ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• Fon transferleri AMU FONLARININ TRANSFERİ: İmalât sanayünde özel kesimin kamu kesiminden daha verimli olduğu önyargısı, son yıllarda, çok önemli iktisat poiitikası uygulamalarına esaj teşkil etmiştir. Bütçeden, kamu adl teşebbüslerinden yaürım fonlan. surekli olarak 5zel imalât sanayıine transfer edilmeye başlanmıştır. Bir tahmıne göre, bu transferlerin tutarı, 1969 yılında, 2.9 milyar, bir diğer tahmine göre 1.1 milyar TL.'dır. Buna göre, son yıllarda, bütçe açık'.annın esas nedeni, sözkonusu fon transferleri olmağa başlamışür. Bütçe açıklan ortaya çıkınca, rergi gelirlerini arttırmak için, Gider Vergilerini arttırmak esas kavnak olarak düsünülmüstür. Gider Vergileri. doğrudan doğruya fiyatlara yansıdığı için, özel kesime fon trmnsferlerinin bedelini, fiyatlar yoluyla, halk Bdemis olacaktır. Bütçe açıklan enflâsyonla da karşılansa, Gider Vergileriyle de karşılansa finansman rÜkünü halk eekmektedir. I LISE BITIRME ve ÜNİVEflSlTEYE l HAZIRLIK KURSURI S Seçkin ögretmen kadrosu, az mevcutla kurslara S 4 Mayıs Pazartesi günü saat 16 00 da baslanacaktır " K C l (ictd SaOcKt Y Kaynak Makinası, Pres ve Matkap Tezgâhı Yesaire Satın AJınacaktır ANKARA ELEKTRİK, HAVAGAZ1 VE OTOBÜS İŞLETMESİ M Ü E S S E S E S Î N D E N : 1. Müessesemlzce; 1 Adet elektrik taıynak maJdnası, 1 » d ı ş Ustik di» açma makinam, 1 40 tonluk eksantrik pres tezgahı, 1 > aks üzerinde tomalams cihazı, 3 > perçin tabsncası <hava ile çalısır tipte) 1 » sehpalı matkap tezgâhı (15 nun. «at ve »ol derlrli) tekiif alma usulü İle satm aünacaktır. 3. tstekliler hanrlıyacaklan teklif mektupl&ntu teklU flatten üzerlnden yatıracaklan '/»7^ murakkat temlnaUan ile birlikte en geç 6^.1970 çarjamba günü saftt 1730'« kadar MUesaesemiz Yazı tşlerlne vermis olacaklardjr. 3. Teklifle birlikte prospektüs, katalog verilecek re tesllm tnüddeü sarih olarak bildirilecekUr. Kısml sıpariş yapılabilir. t. Postada v9ki gecikmeler naz&rı itibare almmıyacagı glbi talgraOa yapılacak teklifler kabul edilmiyecektir5. Müessesernlz slparlîl verip vermemekte rey» dllediglne rennekt* ferbesttlr. ( B a s ı n : A. 765713879/4337) Kim daha verimli AN4YİDE KtM DAHA VERtMLİ: Özel kesime bu transferlerin topluma malıyeti, sadece söz konusu transferlern bed''>'ni artan fiyatlar yoluyla halkm ödüyor olmasmdan ibaret değıldir. Bu fonlar, kamu teşebbusleri ellnde çok daha verimli bir biçimde Jnıllanılıyor olduğu için, trsnsferler dolayı1 siyle toplumi" '^bettiği potansiyel gelir, transferlerin gerçek maliyetini teşkil etmektedir Bu nedenle kaybedilen gelir Ise, Uhminlerin çok ustündedir. Şöyle ki: S Tel: 22 17 37 8ÜITANAHMET S Kursta 35 saat matemati*, 15 caat fink ıo saat 5 Kımya ve 5 saat Felsefe ve test teknigi yapılacaktn • KAYITLAR DEVAM BTMEKTEDİR. S AMERIKAN DERSANESI 48. HİZMET YILI • i » ..............;.... .............;....: Sonuç MM geniı halk çogunlu{uI U nun oylarıyla iktidara ••• gelmiştir Önerisi. halkın partisi oldujudur. Blrçolc so! eğilimli düsünür de, bugün, AP'nin üretim güçlerinl gellştirdi*i için halkın desteğini butduğn görüşündedir. Bir ata sözüyle, «Ayinesi iştir kisinin, lâfa bakılmaz.. Eğer AP gerçekten halkm '' he, bîrçok nedenle bu fon transferlerine bir son vermelidir. Yukanda açıklandıği gibi, bu transferlerin bedeli hall "n cebinden çıkm=ktadır: yatırımlar özel sanayide çok daha düsük j^lir yaratıcı biçimde kullanıldıgı lçin. transferler yapılmasaydı, halkın eline geçecek olan gelir kavbolmaktadın yatırımlann dagıhşı. gelecekte Türkiye'yi jrercek bir sanayilesmeve söturtnek fçin gerekli olan dağılımdan uzaklaşmakta; düşük katmadeSerli. yüksek itha] oranlı, yalmkat bir sanayilesme Türkiye'nin basmı derde sokacak biçimde «elismek 4 »^ 1 ' r»*<>V Pazar'm Geçiş DBnemi arefesfads özel sanayicîi.rin kendilerins verüen subvansiyonlsnn artması Içln taleplerinin «rttıgı mıgönlerde. viıVanda v*»t1f"i çö^tergeler, bu taienlere Vsr«ı koymanm bas gprekceterf etarak kullaaıl""'ı; bu fon transferleri durmalıdır. 20 • • ! j : J ; S ; DE\rRİMCl BÎR ESER TEŞEKKÜR mide •mellyari ile beni sıhhate kavusturan pek üi Doç. Op. Dr. Kaya Çilingiroğlu'naj asistan Dr. DOÛAN SAR1 OĞLU'na mütehassî» narkozi tÖT SEVCt KÖKLESJîî$EFE ve Dr. EROL TÜRKMENe. n*»t»l!gi7nı teîhis eden «ayın Prof. Dr on yıllarda, ka. ı Ottlssdi teşebbüslerinin fonlannm biıyiik çapta özel «nayie aktanlması, bunlann yatırım gü nü büyük çapta baltalamayı baılamıstır. Nitekim, îkind Plân, Birinci Plân danemlndekl yatı S 1363 6" doneminde, imalât sanayünde özel kesim 100 TL. *abıt serrr.aye yatırımıyla 113 TL katmadpğer yarattığı halde, (gıda, içki, tütün gibi devlet monopollerinin bulunduğu ve dolaylı rergilerin etkisiyle cart piyass fiyatlarıyla verilen rakamla NİMBÜS atırım fonlannın, yatntmların verimliliğinin çok daha yüksek olduğu kamu kesim ınden özel kesime transferi, piîn dönemınde. ekonominin, çok önemli gelir kayıplanna uğradjğını gösterir. Eğer imalât sanayünde yapılan yaünmlarda kamu kesiminin pajT plân dönemi bafmda olduğu gibi %i S0 olsaydı ve °» 37'ye düşrneseydi, ekonominin, imalât sanayiind» 2 milyar TL. ek gelir yaratması mumftün olabilecekti. Bu d», bir ön yargıyla yapılan fon transferlerinin ekonomiye maliyetinin ne denlj önemli olduğunu gösterir. Y YÜZYILTARÎHİ İ !. CİLT İ j TfîMflMLflNDi İ | 26. sayı (Türk | j Kurtuluş Savaşı) j [ ile 2. cilt başlıyor j Renkll olarak düzenlenen ] cilt kapaklan. cilt yan kâgıt j l a n ve 4 sayfalık fihnstle S birllkte 1S llraya satışa çık : tL 1. cildın bütünü fciltlen j miş olarak) 75 liradır. • ARKIN KlTABEVİ • tstanbul j Genel dağıtım: Arkın R«k : Ifttn Ltd. ŞU. SirkecltstaDbul • (HâncolUt 7766/4344) Muzaffer Aksoy'a B«s. As. KORAY DİNCOL ve Dr. Süleytnan Savgılı ve ÇAPA KA\ mtrkezinden GÜZİDE TUB'a: Capa 1 Cerrah! Kllniti per«on«J v« hemsirelenne jiık'•nlanmı sunarım Avrıca be. nl hMtahenede zlyaret eden de*t v« ıkrabalarıma teşekkür lar tdcrira Cojtma ÖMjdın OlTBllurlvei 4347 i Efkileri ELECE6E ETKİLFRİ: Ancak, mesele bununla da bitmemiatir. Sorun mdece, eeçml?te kaybedilen gellrdeo 1baret defildir. özel keıime yapılan fon trgnsferleri, synı zamanda, imalât sanayii yattrımlanzun «çarpıtılması», dngörültztdaa 6 ; nmımBnutt OEBİ, SAÇ n ZÜHKHV1 BaMaltklan HBtobanid tıtlklU Ca<t Pamıakksp Na t» T*l: 44 I* n