26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA: İKÎ Cumnurıyeı 1 Mart 1970 Bir kaşıfc tatlı ücftncfl Seliml tahta çıkarmak içln taaa Rusçuktan gelen Alemdar Mustafa Pasa, Topkapı Sarayının UçüncU avlusuna geçiJen kızlarağası kapısını kın p emanet daireslne vardıkta Tayyar Ağa kendlslne earay g» leneğince gümüs hokka içinde tatlı lkram etti. Bunun kendisini zehirlemek lçln kurulmuş bir tıızak olacağından şüphe ile yüssüne bakarken Tayyar Ağa hokkadakl tatlıyı kanstanp bir kasık önce kendlsl yedi ve kasığı tülbentle «llerek passya uzattı. Alemdar gülerek: Aferin lhtiysr. Sen çok atallı imissln, dedi. Kaşığı Tayyar Ağanm ellnden alıp Rusçuklu Pasa saray âdap ve erkanını ne bilsin kâseye daldırdı, misk ve anberli tatlıyı sonuna kadar yedi, bitlrdl. Tarihten YARENLIK Elif NACÎ o O flf ve köpek Masal bu ya. Bir gün Hazreö SUleymanın huıuruna blrl gellp bir kadeh IU fetlr Seçmiş zamon ohır ki... $ UNLABI alablllr mlyiın mösyS? Hanri döndü, kadına bektı. Buradaid Kanrl, Hanrl da TOUIOUM Lautrec. Neyi almak isttyonranuı? A ttmaritteriıılsi* •« • •• • miş. T» Kesulallah!. Bn kadentekl su, sbı hayattır. Bundan bir yudum Içen ebed! bir hayat» ve ölUmsiizIüge karusur, dlye kadehi SUleymana vermlş. Filden kanncaya kadar btltiin hayvanlan toplayıp bir Meolls kurmus ve: Bilirsini* ki ben danısmadan bir is yapmıs adam değilim. Onun için sizlere sonıyorum. Bu abı hayatı içeyim mi? lçmeyeyim mi? Tabil hepsi içmesinl uygun görmüşler. Bir yoklama yapılmış, bütUn hayvanlar mevcut ise de Botimar denilen bir hayvan yok, gelmemlş. Onu getirmesi içln Hazretl SUleyman at'ı görevlendirmiş, at gidip boş olarak dönmUs. Hazretl SUleyman bu defa da gelmesl içln Botlmara köpeği gdndermlş. Botimar bu daveti derhal kabul ederek koşa koşa huzura gelmiş. Peyftamber, at İle gelmediğl halde köpekle yolladığı dAvetl kabul edlşlnln sebebini sormus. Botimar, saygı İle eğilerek şu cevabı vermiş: « Ta Resulallah, gerçi yaratıklarm en celill at. en zellH köpektir. Ama at vefasız, köpek ise sadıktır. Dogrusunu istersenlz ata inanmamıştun. Fakat iadakatile mrşmır köpegin gelmesi bn mesnt dAvetten şüphe bırakmadj» demiş. Elbette ne Istersenb. Kadın, pla paçavralar lçind* bir acuze. Kır saçlan ulak, yüzUne yapısmış, aiyab. saçaklı bir aal omzundaHanrl, lzmarltlerl aldıktan sonra altın tabakasındakl bütün sigaralan da masaya bojaltti. Lfltfen bnnlan da abn, dedl ve sordu: Bir ftj lçmek lstemeı ml•tnlı? Bir rom içeblUr mlyim. dedi, masaya illştl re; Sia NMimtmB defü mlî deylverdl. Garsonun getlrdiğl romu lçerken çunlan mınldanıyordu: Sıhhatinize mösyS, eskl. den çok ressamlarla düjüp kalk tun, »evislrkeıı bfle tam bir centtlmendi. Bilmetn tanır muuııı? Manet, Edonvard Manet. Lautrec, ancak yüzüne dikkatle baktıgı eam&n onun Olympla oldugunu anladı. Onu tanımak İçln Louvre'a kadar gidlp btlyük empresyonist'in meşhur Olymplasını görmege hacet yok. Boynundakl siyah kordelesl İle bu çıplak tablonun adım basında bir kopyesl vardır. (Ptern L« Mnreün Monlin Rouge'undan) Yanlışlıklar komedyası Telefon çaldı. T a n ı m ad ı | ı m bir ses: Beyfendi!. Geçen yazını> d» «Anaiklopedi yanlışlanndan baluedİTordunuc. Bir önceklnde de Cem Sultanı 1945 de cehlrlettinla. Bafkalannıo yanh|lan lle nfraaacagınııa kendlnidnldlerl dfixelt«enis daha M olmaa nuî» diye bir çıkıı yapb. O yazunuda (475 gene evvel) demlstlk 1970'den 475 çıkarsa 1495 kalır elbet. Bir tashih yanlışı olarak (4) lle (9) un yer degiştircugini dikkatle okuyanlar derhal anlamışlardır. Me$hur hik&yedir. Sllâh taşı. manın yasak oldufu devlrde adamın blrl kocaman bir yata(5an bıç&guıı sokmu; bellne, dolasıp durur. Yakalayıp aaptiye karakoluna (tetlrmişler: Blre adam demlşler, Sen »llfth taaımanın yasak oldufnna bilmİTor musun? Bu »ilâh değil ben muıahhlhlm, bnnunla y»nlı;lan kanyomm. Bunun kilçUk bir çakı, bir kaletntrasla da yapılabileceglnl söyledikleri caman fu cevabı rerml$: Pafam, demis, Bazı Syle yanhflar oluyor U, bu blle aı geliyor. TVZ yülık mamurluk y*şantım yokluk lçlnde geçmlfü. Ha bugUn, ba yann derken, bir de baktun kl emek11 olmuşuml Emeklllik lslemlm tamamlarunca, usul Uzre, ellme Mraı para tutuşturdular. Hiç klmseye görükmedeo eve döndüm. Kanm paralan görünce: Amao FetUh bey dedi. tdç klmaa duymadı yaT. O gece sabaha kadar p*xa •aydık. Biraı (Unlenlyorduk, sonra ytne deram ediyorduk p* ra eaymaya. Bazan fazla çıkanyorduk, basan da eksik.. Bu aayma lşl tamamlanınca, para demetlerlnl birblrimlztn Uzerine atıyorduk. Ardjndan da kar?llıklı oturup gülüşüyorduk. Tam yatağa glrlyorduk kl, hemen aklımıza paralar gellyordu. Paralar da aklımıza gellnce, uy Jrjlananız kaçıyordu. Esklden horul horul uyuyaa kanm, eve para flrdikten bu yana. gözlerinl torpmıyordu. Ben de yatagın ortasına oturup öylece sabahlıyordum. Bazı Receler lklmlz de uzanıp yahyorduk. Bunun da mahzurlan çıktı. Yatagın lçinde kanm sağa dönerse, ben de aola dönüyordum. Bla kan koc« böyle döndUkçe, altımızdakl çaraaf UsttimUze, yorgan da altımıza geçiyordu! Yıfctı bizi bu para Yazan : rasını çıkanrlteo ben de, yemek masaaını yerden yere çalmaya ba$ladun. Altımızda oturan Ramazan bey: > e oluyor yahu, evl yıkaeaksınu». diye bağırmaya başladı. Hemen fustuk. $akir BALLI çaluıdı. Postacıydı. Bize bir davatlye getirmlşti. Açıp Okuduk. Senatör Celili beyden geliyordu.. Kızını evlendlrlyormus. Karım: Bu paralan erde bırakıp gidemcyiz.. dedi. E, ne yapalıra? Vallahi hiç bilmiyorom. Tek bışın» sen gitıen» Kabalık ounaı nuT Boş ver canum, o kadar ince düşünme! Celili bey bize a* mı Wlik etti?.. Senin bir efln anam K AC fündür sokak yüzü gor dügümüa yoktu. Paralan nö betleşe bekliyorduk. Kanm günduzcuydıl. Ben gece bekliyorduın.. Paralan çaldırtmak «Tansını da bana Ter» dedi. Kanmın göğüslerlnln alüna para dostelerini sıraladım. Paralan Uciye bölünce bir şeye benıedi.. Kanmın ön tarau aifti, benlm belim kahnlasb.. Ve yola koyulduk... DuğUn evine yakla«ınıstık, ka nn: On onbes daklka otarnr kalkanı... dedi. Bİ2İ kapıda kariiladılar. Yavas yavaş bUyük salona geçtik. Bid yaşlı oldugumus için baş kOseye aldılar. Herkes blıe bakıyordu. Kanm mantosunu çık&rmamıstı. Çıkarması da doğru degildl. Ben de Hikmet beyin esk.< ceketinl glymlştim. Benim ceketim paralann Uzerine olmanustı. BUtun gözler bizdeyd i Karım etU budlu olsaydı, kamı bu kadar sivrl gözükmezdi. Ulancımızdan ne yapacağımızı bilmiyorduk. Yarumıza gelen Celill bey, Sıra bize gelince, «Kullanmıyoruz» diyemedlk ayıp olmasın diye. önce ben içtim. Kanma «Lünonata» dedim. Û da diktl bir nefeste... Aa sonra: Iamonata gelgiln... dly* bagırdi karım. Yahu bu kanya ne oldu?. Kanm ikinciyi dikince, ben de saygısızlık olmasın diye rica ettım... Blz buraya düğüne mi geldık, kaia çettmeye mi? Karım, «Bana bi seyler oluyor» dedi. İLLET durmadan dans •diyordu. Bizraı zamanımızd» dans mans yoktu. Bir biz kalmıştık dans etmeyen. Ka rım: Hadi dana edelim!.. demez mi?.. Basiadık dansa. Hani bilsek dans etmeyi, eeh.. Biz dansa kalkınca. edenler yavas yavaa bızi yalnız bırakmazlar mı?.. Basladılar bize bakmaya... Bia dans etmiyorduk tepişıyorduk.. Kanm benim ayagıma basıyordu, ben onun. Samba mı, rumba'mı, foksturot mu?.. Biz karı koca birbırimızi yere çalıyor duk.. Başiadı miüet el çırpmaya... Bu yaştan sonra bize dans yakısır mı? Bizunki dans degil a, sallan yuvarlan gibi brr şey!. Tam çaça dansına dayandık kl, çalgıcılar havayı degıştırdıler. Bu lıava da rumbaymış.. Biı boyle dans ettikçe, mısafırler gulmekten kınlıyorlardı. Bıras yorulıınca işl eşek dansına çevirdik. Eşek dansı nedense, >*u varlan aallan dansuıdan daha iyi geldi bize!. Hava tango şarkısına dönünce birbirimize sıkıcs aarıldık. Yahu etme ba kan, senin bu dansa aklın ermez.. Göbek dansı. göbeklerlmizi çarpıstmyorduk!.. Bir ara uçkurum çözülmez mi? Belıms dolamıs olduğum paralar yere. yayılmaz mı? Başiadı karım «Paralar paralar açılmasın aralar» dive bağırmaya. Bır ara knnmın göbeği de balon gibl inmez mlî. Yahu, etme be kan!.. Dan« yert paralarla dolup tastı. Ama blz devam dansa... Meger para dansı da varmış.Karım •.lmdl para dansı yapıyordu. Paralan havaya savurdukça, millet kapışıyordu. Paralar gıtti, ben hem dans edlyordtun hem de «Tntnun, paralar gidiyor» diye bağırıyordum. lnsan alıskın olmadıktan kel11, elimize biraz para geçtı, onu da yUzUmUze, gözümüze buiaatırdıki. M •*• ONRA efendim, burunlanmıa büyüdü. Bu burun büjüklügünü uykusuzluga yormaya başladık. Burunlanmıs lklşer metre olmuştu. Klmseye metelik vermlyorduk. Kasıla kaaıla ytlrUyor, kasıla kasıla ko nusuyorduk. Gecenln kOrllnde kanm: ParaUr ytrinde yok. dlye seslenince, kendlml sofada buldum Başladık paralan aramaya. Tatak odasına koydnm. Hanl nerede? Bir de otunoa oduına bakslım, Fettah... Bakalım... Yatak odasını oturma odasına taeıdık. Yataklar yorganlar, şilteler havada uçuşuyorlardı. Her yanı dldlk dldlk ettlk. Kanm uzUntüsünden kendlnl yerden yere vuruyordu! Ben için için aglıyordum. Sabaha dek o dalan oradan oraya tasıdık durduk. Kanm öbür odıdan: Paralan bulduuum.. diye tiağırınca, ne yapacağımı sasırdım. Başladım koltuklan devirmeyr> Sevinmek bu kadar olur. Kanm da mutiakta tabakları kırıyordu »evincinden. Mutfaktan gelen kanm, yorganlara glnştl.. Ortalık paçavra lçinde kaldı. Kanm yorganlann paçav S (Besim: A. AKAD) tan korkuyorduk. tsimlc gUcllmüz paralardi... Fettah bey!. Söyle?.. Bu paralaria bir er alaak.. Eve para yatınlır mi hiç.. Bakkal dükkânı mı açacak nn?. Bir minibüs alsam, naol olur?.. Too, en lyisi bir airkete ortak olnak.. Blz böyle konuşurken kapı ağlsbyorUrdı da, adam Htnr gibi imdadına yetismlstL Haa, dojrn dofrn^. kulağıma: Haydl hayirlısı olsun, dedi, insallah oglan olur.. Kolay mı efendim.. Bu yaştan sonra Celili beyin kansı da kanmın kulagına bır seyler söyledi, ama duymadım. tfanım ne dedi?» diye sordum. Kocaaı sana M dedi?. Hiç... Bana da hliç!... Herkes ickl içmeye başladı.. ••• 6 İTMETE karar verdlk. Paralan da yanımıza alacaktık. Vah biıim başımıza ge lenler, ikl saattir paralan yerleştiremlyorduk. Yansı doaarda kabnca ne yapacagımua »aşırdık.. Para destelerini bellme doladım, olmadı. Karım 1 2 3 4 5 6 7 8 9] BULMAOffi \m •• Hece Bulmacası A A A AHZ BA BAÇ BE Bî ÇAK DE DE DİV E EL EN GE GUN HAZ HI HIR HUR t KAY KE KIR LEM LEM 0 » 1213 U 15 16 \7 18 19 20Î sı ı>ı:ıJ Balığın şansı Londra'da yasayan MUia Woottom'un erinde günUn blrtnde elektrik cereyanı kesllmlş. Kadın hemen sarünuf telefona, blr llgillslnl bulmus, durumu anlatmıs. «Anzayı tamir için bugfin teknisyen g5nder> memize imkan yok, çünkü hepsi fdrevde. Ancak yann» demişler karşı taraftan. Kadın direnmlş: «Ne demek efendim?.„ Benim ahvaryumda yafayan tropikal balıklanm var. Cereyan kesildiği için suyun ı n derecesi düsecek. Hayvanlar da ölecek...» Yarım saat sonra bir adam yetlşmis, elindeki Jeneratörü çaliştuiıuf, balıklar da kurtulmus. SOLDAN SAĞA: 1 16. Aj«ırda ya|amıj vt G«latalı n«m olup denlzciliğe ait bütün ilimleri öğrenip yabancı dı 1leri edinmiş, tairlik etmış, birçok deniz savaşlannd» bulunmuş, bir denizcl ve âlim: Kıbns'ta bir şehlr. 2 TERSI uzun, yüksek se«le bagırma; ö n adı Henrl olan bir Fransız ressamı; Fatih'in şiirlerindeki mahlası. 3 TERSİ bayram; Yuv» «fradı; TERSÎ Carmen operasmın yaratıcısı; Ük adı Andre olan büyük Fransız edibi. 4 Bir Fransız ressamı; Van, ın bir ilçesi; Blasco ön adı lle bir îspanyol romancısı. 5 TERSİ ikinci adı Buck olan Amerikalı romancının illc adı; Mitolojideki Pan'ın baf^a adı; Yabancı; Kaba kumaf lmalinde geçen bir sıcak ülke ve uzak doğu bitkisi. 6 TERSt bir organımız; Op*> ralarlyle UnlU Italyan bestecisi; Kansızhk. 7 Fransa'da bir »ehir; Ertuğrul Gazi'nln silâh arkadaşı, Türk beyi ve komutanı; Akclğer. 8 Dinen kullanılması yasak olmayan: TERSÎ kimyada brom; TERSİ Indonezya adalan içlnde dansözleriyie ünlü bir ada; Kimyada neodim. 9 Ön adı Jose olup piyanod»kl Ustün virtUozltesiyle tumelerde, filmlerde, şefliklerde yer almış bir Îspanyol piyanisti ve bestecisi; Vücudundaki çıkıntılanyle karada da hareket edebilen solunumu uygun olan bir balık; TERSİ uyruk. 10 TERSt bir cins güvercin; îlk adı Friedrich olan bir Alman filozofu; Su; Belçlka'nın büyük bir nehlr llmanı. 11 Lâhza; TERSİ bir Îspanyol dansı; llgi; Sigmund ilk adı ile psikanalizin kurucusu büyük ruh doktoru. 12 Italya'da bir |ehir; Uç dlrekli yelkenlilerde ortadaki direk; Buzlu bozkırlar. DIJ1VYA LIK MA MA NAK OL ÖZ PA RA SIZ TA TÜM U U V ÜG ÜR YAL YAT ZON. Yukarda gördügünuı dağınık heceleri, aşagıdaki sorulann karşüığı olarak bir kerede kullanıp numaralı çizgllere yazınız. Meydana gelecek kelimelerin sıra lle yukardan aşağıya tKİNCt ve DÖRDÜNCÜ harilerinl okudugunuzda Frank Sinatra'mrt, köşkünun kapısına astıgı ve «Davetli değilsenlz zili neden...» diye baslıyan blr tabelânın gerl tarafını bulacaksınız. I Bir tasıt. 2 Alaturka musiklde bir makam. 3 Herkes mânâsına. 4 GUzel Sanat lann bir kolu. 5 Esklden Mısır valilerine denillrdl. 6 Halk arasında bazı nesnelerln tasıdıgı iyffik işareti. 7 Kendine ait olmayan şeyi alan. 8 Arazl girinti çüantılan. 9 Vurmak İçin ucuna ip bağlı sopa. 10 Hasret. 11 Yürürken sağa sola sallanmak. 12 Edıpler. 13 Agzı sıkı. 14 Bir ay. 15 Alışverlş (Eskl dil). 16 Menba. 17 Kâmil. 18 Güney Amerika'da blr ne hir. 19 Hoşlanma (Üç harf). 1 2 3 4 5 6 7 8 10 II 13 Yenlçeri ocaiına yenl gir mis delikanlı; Kimvada gümüş, TERSt Samsun'un bir ilçesi; Bir ilimiz. 14 TERSİ bir cins pamuk; Büyük blr halk talrimlz; TERSt etrafa duyunna, ytyma; Asya'da bir nehir. YUKARDAN AŞAĞIYA: 1 Blr bUyük besteklnmız; Kimyada kalsiyum. 2 Habejistan'ın Kızıldeniz «ahilindeki eyaleti; Orta Amerika nın doğusundaki adalar (Küba, Haitl, Porto Rico.) grubunun adı. 3 TERSİ kamer; Kimyada radyum; TERSt blr înglli» fllorofu; Bir kara şekli. 4 TERSt kimyada neodim; TERSİ Formosa'nın baskentl; Maksat, gaye (Yenl dll). 5 Babaeckl'nin seker f«brikası ile ünlü blr köyü; TERSt sakat. 6 TERSt Peru'nun başkenti; Kimyada klor; Fransa'da bir nehir. 7 V.A. Edouard ilk adı ve <Y» kralı, Savoranola, La Jacquerie» operalariyle UnlU bir Fransız bestecisi; Tunus'un güneyinde bulunup tarihimizde Preveze'den sonra en büyük deniz uvaşına sahne olan adanın ve savasın adı; TERSİ yankı. 8 TERSt Anadolu'da tarihl bir devlet; Kimyada «ilisyum; Çanakkale'nin bir ilçesi. 9 Tarife'nin ortası; Afrika'da bir devlet; «Enigma varyasyonlan ile UnlU bir tngiUz bestecisi. 10 Felsefenln blr kolu; Bulmacalann çözümii yannkl CUMHURİYET'te Denizcilikte «açıktan geç» tabiri. 11 Hristiyan; Uzak Doğuda ' bir ülke; TERSİ bir renk. 12 Roma'nın büyük devlet ' adamı, komutanı ve imparatoru (Türkçe yazıhşı); Büyük süslü balıkçı kayığı. 13 Çalışma; Kızıldeniz'de bir körfez ve liman; TERSt gerl. 14 TERSİ armın yedek gıdası; TERSÎ bir gazeteye peşin para ile müsteri olma; Uluslar arası Futbol Federasyonu Tefkilâü'nın rumuzu. 15 Şikâr; TERSİ eski yazıda bir sekil; TERSİ Afrika'da bir asalet ünvanı; Yemek. 16 Kimyada radon; TERSİ şöhret; TERSt ön adı Henrik olan Norveçli şair ve piyes yazan (Pecr Gynt, Nora. Brand...) 17 Ünlü bir minyatürcümuz; Bir Peygamber. 18 TERSÎ birdenbire; Göçebe Arap. 19 Ayak; Akdeniz'de üç büyük yarımadadan bir tanesi; Bir cins güvercin. 20 Çanakkale'nin bir ilçesi; TERSİ mâdun mânasma; Kimvada nikel. Modamn cilvesi Son günlerde, Londra'daki büjük mağazalarda hırsızlık olayla. rının alıp yürümesi ilgilileri endişelendirmege başlamıştır. Ever, hırsızlık vakalan artıyor ama sanıklar bir türlü yakalanamıyor. Sivil polisler girişmis ise ve şu sonuca varm"='ar Bu sezon ozellıkle Londra'da uzun etek modası var.. Mağazalardan öteberi asırma me raklısı kadmlar bu sayede yürüttükleri herhangi bir feyi etekleri altına saklıyor, böylece de gözcülerin ve veznenin önünden rahat rahat geçip gidiyorlarmıa. Suç ve ceza Olay Kızü Çin'de geçmlstir. Samk, Kuatung'U yafayan bir köylü. Suçu, Mao'nun resmini gereği gibi muhafaza etaıemek. Henüz iki yasındaki oğlu, günün birinde evde yalnızken Mao nun portresird nasılsa ele geçirmiş ve âfiyetle yemis. Olayı duyan ilgili makamlar babayı ya kaladığı gibi atmışlar içeri. Cezası 25 yıl ağır hapis. Benzer bir cezaya, Mao'nun portresini tavuk yemi koyduğu tenekeye kapak gibi örten bir köylü kadının kocası da çarptınunış. Fakat onunki "odece on yıl hapis. Bu kadarı da... Zürlh'te yasayan bir vatandaşın herşeyden önce huzur ve sUkunu bozmaması, benzer konularda komşularına karşı saygılı Oavranması şart. Fakat büyük apartımanlardan birinin sahibi biraz mübalâğaya kaçarak geçenlerde kiracılan için şöyle bir yönetmelik; çıkarmış: «Bina dahilinde kedi, köpek. knş beslemek, saat 22 den sonra duş yapmak, miizik âleti kullanmak ve çocuk doğurmak yasaktır.» Törenin böyiesi Düğün törenlerinin şimdiye ka dar «tirlü çeşitli» si görulmüştür ama böylesi hayır. Ünlü su kayağı şampiyonlarından Fransız Georges Charlet, nikâh törenine gitmek için nişanhsını da yanına alarak Biscarosse gölünü su kayağı ile geçmiştir. Fotoğrafta da görüldüğü gibi damat smokinli. nisanlısınm sırtında da gelinlik var. CİNAYET BULMACASI KAAÎJL KİM? ilmin bir sahnesi daha çevriliyordu. Başroldeki kız ile sevgilisinın. bir gazino dekoru arasında, kameranın önünde bulunan bir masaya dogru yürümeleri sahnesi tekrar çekiliyordu. Kamera karşısında kız solda. erkek sağdaydı. Kameranın gerisinde kameraman, onun solunda rejisör, sağında da reji asistanı bulunuyordu. Artistlerin arka taradnda sagd'a ıçıkçı, »ola doğru bir pencere, daha sola doğru kapı ve kap'iın yanında da kızın niçanhsı duruyordu. Sahne bittikten sonra kızı alıp gidecek olan genç bir adam.. Rejisör işaretini verdi. Genç çiftin masaya doğru yürümeslyle kamera çalışmaya başlaraıştı. Tam o esnada aniden cereyan kesildi. Umumi bir ârızaydı bu. Tuhaı bir ses isitildi, ardından bir sandalye devrildi. Rejisör «Kimse kımıldamasın» dedi. «öyle dnrnn!. Tellere takıhrsınız»» Birazdan ışıkçının yaktığı petrol lâmbası lle loşça aydınlanan salonda, yerde erkek artistin yattığını gördüler. Kız bir çığlık attı. Rejisör yaklastı, ıçığı istedi ve eğildi. Delikanlının sırtma sol taraftan bir bıçak derince saplanmıstı. Bu sıratfa ışıklar tekrar yandı. Reji asistanı dısarıya telefona fırladı... Şef, ekibı ile olay yerine gelmişti. Rejisörün anlattığı durumdan sonra eğiiip artistin üzerini aradı. ÜÇ bin lira, sigara, çakmak, hüviyet ve şu satırlan taşıyan bir kağıt buldu: «Aklım dorda kardesim. Benim gördöğümfl baska blri förse ve bn Iş dnynlsa yer yerinden oynar. Susmsm l l t ı n ama, sana sflyleyeeejfim. 12 13 14 15 16 17 18 19 F Kartvizit Bulmacası RİKKAT ARI SLTT Yukarda kartvizitird gördüğünüz bayan, bir fikri veya klşiyi kendine has çizgilerle yaratan bir aanatın mensubudur. Mesleğınln ne oldugu kart vizıti teşkil eden harfleria arasmdadır. Keşke beni görmeselerdi.. » Şef ihtimal vermiyorrfu ama, uzmanm tetkikini bekledi. Nitekim doğrulan uzman, bıçağın çıplak elle tutulmadığını fısıldadı şefe. Hâlâ kapıda mıhlanmış duran niçanlının yanından koridora çıkan şef, demin gördüğü bekçiye, karanlıkta giren çıkan oldu mu diye iordu ve «Hayır» cevabını aldı. Birden gözüne bekçinin ayağı dlbinde bir eldiven ilişti. Eğildi aldı. Tek olan eldiven sol ele aitti. Cebine sokup içerl girdi. Bir vesile ile bir formalite uydurması kâğıda hepsinin imzasım attırdl. Yalnız nişanlı adam sol elle attı imzasını. O sırada dışardaki telefon çaldı. Bekçi haber verdi. Şef «Ben bakacagım» diyerek telefona gitti. Karşıda titreyen bir kadın sesi ölen artlsti istiyordu. Şef: «Şimdi mefgul» diyerek telefonu kapattı. Ahizeyi yerine koyarken fözü bu d'efa arkays sıkışmıs öteki eldiven tekine ilitti. Onu da aldı cebine koydu. tçeri döndü. Isıkçıya: «Karanlıkta kablonnn fişl yerinden çıkmış mıydı?» diye sordu. Isıkçı «Hayır» dedi. «Ama blrl geçseydi ayagı takıîabilirdl ve fiş çıkabllirdi tabiî..» Şef bir şeyler çizdi tfefterine ve lonra başını kaldınp birisine dönerek : «Sizi ve o bayanı ilgilendiren seyi öfrennek kolay olacak. Bir cinayet islemek için berhalde mtihim bir «ebep var» dedi. Kime söyledi bunları? Kural kuraldır Bir kaldınmdan dlğerlne geçmek üzereyken Belediye otobüslerinden blrini kullanan şoförün traflk kurallannı hiço sayaralc kırmızı ışığa aldırmaksızın geçip gittiğini gören Viyanalı Hans Lubich. derhal bir taksiye atlamış, ilerki duraklardan birinde otobüse yetişmiş, dalmış arabaya ve çullanmış şoförün üstüne Araba hareket halinde olduğu için berikı savunma çabası ile direksıyonu bırakmış, neticede koca otobüs kaldırımdakı mağazalardan birine bindirmış. Soğuğa karşı Londra'daki «Royal Windsor Ssfari Park» ta Hindistan'dan gelme dört yavru fil var. Kulaklan çok hassas, havalar da kıyasıya soğuk. Üjür, orta kulak iltihabı olur endişesiyle bakıcılan bunlara özel birer kulakhk yaptırmıj. Fakat hayvanlar bir türlü alışmıyor.. Ne yapsm.. Aynı kulaklıklardan bir Çİft de kendisi takıp geçmis karsılanna. Sonuç müsbet HAZIRLAYAN :
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear