Catalog

SAHIFE DÖRT Bır hareket, Tîir kavnaşma, bır koşudur =urup gıdnor Sırkecı Garında. Bu gurultuyle bırhkte peronun sonuna rfek demıryolunun panltısı da uzanmakta. Raylarm \anı. Koyunu, kentinl bırakıp yaban ellere suruklenen yurttaşlanmıza bakıyoruz. Bakıyoruz da ışçilerımızın getıreceğı dovızlerı hesaplavan, butçenın çıkış noktalarını bu hesaba dayandıran ılgıhlenmızın tutumları gelıjor aklıma. Almanya'da ıkıncı, uçuncu sınıf ınsan jenne konacaklarını bılmıyorlar bu gıdenler. Hoş, bılseler bıle bu nejı değıştırır? Yıne gıdecekler Almanya'ya gıdince dertlerınızın ortadan kalkacağına inanıvor musunuz0 Bır sure duşunuvorlar ıkisi de Sefer cevap venyor : Çıkjnışıı bi kere yola. Bnrdan iyi oldnfnnn dnydnk. Birez para birıktirip dönerik, dıyok. Hem, çocnklarımızs da para verırmiş Alaman hdkümatı. öyle söyledi orda çabşan bi Ve kampana çalıyor. Valızlerıne sanlıp koşuyorlar trene Ne dıyelım? Halk zekası, halk göruşu gerçeğı en «ince» yerinden yakalayıvermiş • «Alamanya, Alamanya Benden aptal bulaman ya > CUMHURİYET MAHMUT ALPTEKIN OLMUŞTAN buyuk bır aceleyle arka arkaya indıler. Trenl kaçınnamak içın acele ettıkleri belliydı. Valızlen ellennde, koşuştular programlara doğru Trene geldıklennde soluk soluga kalmışlardı. Ikl kısıydıler Trenın hareketıne daha bır saat olduğunu oğrenınce rahatlayıp blrer sıgara yaktılar Ayakta duruyorduk Dur•Eğer sen îstanbıü'san dugumuz yerler bınbınne çolc Kirli dudaklanm bulut bulut dudaklanma uzatan yakmdı Elımdekı gazeteyı ısS'rkeci Gan'nda tren çığlıklamla bıçaklanıp tedı Maç sonuçlanna bakaIntihar dumanlan ıçındeki Haydarpaşa'dan cakmış Tam o sıradaydı kl, Anadoln üstüne bakıp bakjp konuşmsya başladık AğUyan Parlak neonlann aydmlattığı Sen eğer yine îstanbul'san Sırkecı Gan gerçekten kalaAldanmıyursam » balıktı. Gara gelıp gıden trenATtLLA İLHAN lerle, ana kapının açıldığı Sırkecı yonünden gelıp geçen otomobıllenn farları bır yanıp bır ladılar, «Nlçin gidiyorgnnuz Almanya yolcusu oldukJan belliysonuyordu Bır de gecenın ka manya'ya?» sorumuzu. dı Kımı sevınçhydl, kımi üzunlanuğına bıçak gıbı saplanan Bnralarda bızı geçindıre. tülu. tren, vapur düdükleri. cek bi iş bulsak gider njyik hıç, Kolay oldn mu AlmanvaAlmanya'ya gıdıyorlarmı? Urhemşerim? Ne işimiz vaa ehn va gitme işiniz? dıyorum. Hani f«lı Mehmet Akdıkle yanındakl Alamanya'sında? Ne edeceyin? bayvurma işlemleri falan arkadası Sefer Bozca. Tanıştık. Çaramız galmadı. Herkez gidi Kolay sa>ılır mı ki. Tam Daha once Adanada bir çırçır TO, blz de gidek, dedik. Duştük dört yüdır beklenk. îsçi Kurnfabrikasında ç&lısmışlar. yola. Bakalım somımuz n'ola?.. muna >azıldık dort >ıl evel. Esmer yüzlen, huzünle gülüm Valızlen, fıleleriyle grupıar «Sıranız gelince çağınlacaksıseyen gozlerıyle bu Guneydoğuhalınde dolaşanlar vardı çevrenız» dedıler. O gunden berı beklu ikı yurttaşımız böyle cevapmızde. Onların çoğunun da Al lerik. Beklenk ki ne bekleyıs D Memlekette iş o/so kim gidermış Almanya'ya ? bevım. Mumkunatı yok anlatma\a şındı. SIRA MESELESİ Bu kere arkadasının ağzından Sefer alıvor sozu Şehere her indığimizde sorarık Işçı Kurnmuna ugrayıp. Hep «yok, sıranız daha gelmedı dedık va> de>ip gen çevinrler. Sıramız geliverir de sona *anar, manar dejı ıkide bır gıderik senın annayacağın. Bi suru masarif. Biz karnımızı zor do>ura\ok zaten. Dört yıl sona «sıranız çeldı» dedıler iste. On çundur de Tophane'de beklenk. Pasıport mu ne onnar çıkacak dejı bekletirlennlş. Ne bılem ben. Paramız da bitti. Ne ederık, ne edeeeyık derken bizım gıbi Almanya'ya giden hcmserılerden aldık otnz ka\rae. Orada oderik gari. öyle dedık. Sirkecı ganndan bir gorunuş... Almanya yolcnlan ve bunları Gidenler mahzun... Uğurlayanlar uzgun... Ama ne yapsınlar... zorlayanlarm başıtıa... lıjorlar Fâzıl Husnu'nun «Kamyonlarla, kagnılarla gel ga>rı . O kadar uzak değil» beyıt»nı dujdular da onun ıçın mı bu uzaklığa hıç aıdırmadan gelıjor]ar° Bu uzak bır olasılık ama >ıne de aklına gelıyor ınsanın Sımdıje dek çok >azıldı \e tartışıldı bu «goç»un nedenlerı Apaık goruluyor kı temel neden eko nomıye dajanıyor Bu, kesın. Anadolu'da toprak damlı kerpıç bır evde hayatın ağ r, acı yuku, ıkı buklum omuzlarda Bu umutsuzluğu cekmemış olanlann bu çılevı anlamalan guçtur Halkın dertlerıne eğılmeyenler, bu acı>ı yureklerınde duymajanlar jaşa mıvanlar aıılayamazlar Kımılerının de anlamak ışıne gelmcz. Anadolu nun acı yazgısı bu Kerp ç evlerde, mağaramsı evlerde uğurlamata gelenler. . Zorunluk işte... Veball YİRMİDÖRT SAAT ece gunduz tren çığlıkJannın, vapur düduklerınuı bır bırıne karışıp durduğu bır >er Haydarpaşa Hışımla gara gıren bır trenden ınenler ıskeledekı vapura koşuyorîar Ya da vapurun iskeleje yanaşmasını beklıyorlar Aşagı yukarı jırmidort saat sürüyor bu kovalamaca Gecenın ılerlemış saatlennde bıle pek tenha degıl Haydarpaşa Gan. Bekleme salorüarında uyuvanlara, uyuklayanlara rastlanır. Anadolu'nun her tarafuıdan trenlenn getirip bıraktıgı yolcular uykulu gozlerle Inıjorlar Gar'a. Bu kez de onlar beklemeye başlıyorlar Gecenın ılen saatlerı Haj'darpaşa Garı'mn en huztinlu zamanıdır. Yırtık, yamalı eşya yığınlan, yatak denkleri arasında «bekleşen» Anadolu bozkınnın kavruk insanlan. Gıysüeri değışık, yıllanmış kalmış üstlerınde. Görünüş leri, duruşlan, konuşmaları, özellikle «bekleytçleri» blr bozkır türküsü kadar huzünlU «Ey benim TurMyelim» demısiz ama verememışız onlara TUBKİYELt olmanın mutlulugunu En sonunda Alamanyalara «ıhraç» etmekte bulmuşuz çıkar yolu. Almanya'da Koln kentıni temızleyen Mehmet adlı bır işçımızın şehrin sokak duvarJarma asılan afışı geçenlerde çarşaf gıbi yayımlandı, gazetelerde Bu yakınlarda daha Tıp kı sınema afışleri gıbi Elınde supurgevle bır Mehmet Bizım ınsanımız olan bır Mehmet1 Çoğunuz gormuşsunüzdür DU resmi Belki de o kentın ambleml seçılırse bu sozunu ettığım resım, şaşmayaiım 6 bujuk bır soksulluk joksunluk \e jalmzlık Ve durmadan ferman okujan kocaman bır UMUT SUZLVK. YARIN İSTANBUL VE SERÇE * Mt*W« f T^A*\ • '•:: onu ve resım: BA OĞLU * CEM SÜLTAN DEFINE TALİP APAYDIN 8 Al bakalım, dedi Yarbay dayı Sudune halave Inşallah uğurhı gelir. Aman okumayı, dua etmeyı ıhmal etme Iman kuvvetıvle bulunur bulunursa, anladm mı' Ara sıra bana uğra. Ne japtm ne buldun gel anlat Başkasına sakm bır sey soyleme Benden başka duyan olmasın. Arkadaşlarm kımler7 Oyle bellı belırsız kudumsuz adamlsrı arkadaş dıyc yanına alma. Sonra bajm belâja gırer. Seyıt Ali dınlemıyordu. Paraya bakıyor, «hıç olmazsa bır elli daha verse. dıye düşunujordu. Gel dayı etme, dedı. Bır ellı daha kat şuna. Valla fazlasıyle vereceğım, goreceksın Hem ne bulursam doğruca sana getıreceğım Yarbav dayı duşundu Yok yavrum, dedı O'sa \ermez mıjım"' Ben sem severım, bılırsın Bobanı da severdım. Mert adamdı. Yalan dolan bılmezdı. • Ula okuma gene Para ver, daha iyı > Hele kendın bak çekmeceje dayı. Vardır, kalk he'e Yarbay dayı çatal sesıyle guldü. Başını salladı ıkı vana Yaşlı yüzu parladı. «Hah. Verecek ellâm » Hadı dayım, ne olursun. Yaptln bir ryilik. Tarıda bırakma junu. Nabalm boynuma olsun, faizıyle vermezsem adam değılım. Bıh>orum vereceğmi canım. Bakayım var mı, ben yok bılıyorum emme. Vardır vardır.. Çekmecenin dıbine iyi bak. Yarbay dayı dızlerine dayanarak kalktı Kansı peşmden gıtti. Öbür odada fısıldaşmalar oldu Spjıt Ah kulak kabarttı ama duyamadı ne konuştuklarını , «Ula durzü çok para var sende Bır gece basmalı bu evı Çokmelı ümüğune, almalı o çekmecede ne \ ar ne yok > Al bakalım, dıyerek geldi Bı yırmi lıra daha varmış. Yetmış mi eder? Yeter sana. Al say. înşallah uğurlu gelır Bakarsin boyuk bı hazıne bulursun Çekırdeğı bu olur. Dedıklerımı unutma. Sans işı bu Bana çıkmadı emme sana çıkıverır Her bır şeyı gel bana anlat. Olur olur. Paraları aldı. Kara sahtıyan cuzdana yerleftırdı Sağol. dedi. Altında kalmayız inşallah. Hadı hoşça kal Gule gule yeğen. Ha gorejım senl, unutma dedıklerımı. Dışan çıkmca koynundakı cüzdanı bır yokladı «l\ı Bu da yeter jımdılık. Yuz yapıverseydı tadmdan yenmıyecektı emme neyse Kıptı damarı tuttu durzunun Koca sakahyla yalan soyledı, >ok dedı Oysa çekmece parayla dolu, bılıyorurn ben Defuıecılıkten az mı vurgun \nirdu' Hadı bakalım bıze de çıkar ınşallah Arıyacağım.. Arayan mevlâsmı da bulur, belâsmı da » Karanlıkta dıkılıp Yarbay dayının evıne baktı «Bır gun ben de senin gıbı olacağım Yarbay dajı. Gor de bak » Karanhkta sıgara sararak yurudu Kıbriti çakınca kocaman juzü ışıyıp sondü. Dere Mahallesıne aşağı ağır ağjr yurüdu. Keyıflıydı. Husük ağanın evm onunden geçerken dönup baktı. Husuk apanm karı e\de mıydı acaba' Ma\i5 nıne' Mavış nınenm sandığındaki eski paralar? Bır de küçuk ın"=an başı heykel Mermerden sakallı msan başı «UIu Mavış karı ne kadar yalvardık da vermedın. Ne edecekân kuru kafayı? Kendıne koca mı edeceksın hınzır"' Yoksa puta mı taparsın? Burnu kırık bır heykel ne ışme yarar senın' Gâvurlar anlar ondan Taa Husuk ağanın zamanında buldulardl. Hâlâ saklar Nasıl etmelı de almah §unu? Durbakalım koparırız belkı La Kadıım' dıye kapıva vurdu. Mavı«j nınee! E\de ışık yoktu. Kapı ortuktu. Kadum1 He, dıje bır ses geldi. Aç hele Kadim, Bak ne dıyecem. Anan evda mı' Evde Buyur emmi Gırmem Ananı çağır hele Ne o la, kım o ' dıyerek geldi Mavış nine. Sesısı erkek sesı gıbı kalındı. Benım nıre Yarın kasabaya gıdeceğim Su heykel başıyle eskı paralan ver de satıvereyım. Daha gonlun olmadı mı' Mavış nme duşundu, Çık ettı Vermem Sejit Ali Hele sırası var. Neden nınem' Ne zaman gelecek sırası? Bakalım Belli olmaz. Etme yavu Benı aldatır dıye karkiırsân aha torununun da gelsın. Bırhkte gidelım kasabaya. Saatçl Rajım efendıye gosterelım. O benım ehbabımdır. Uyuşursak verırız. Uyuşmazsak alır geri getınrız Hele sonra gotürursunüz Acelesı yok Son cevabm bu mu nme' He bu. Seyıt Ah durdu, «Ula koca kan etme. Nal diyorsun da mıh demıyorsun be. Ne hınzırsın sen? Kımden alırsın bu akıllan' Fazla edeceğmı bılsem verır parayı şımd. oirun emme, etmeyıverırse... Ha dı kalsm bakalım > Pekı. Gelecek hafta goturehm, nasıl' Olur emmı, dedı Kadım Goturelım. Ben d» odun ındınnm dağdan Bırhkte gıderız. Pekı Başkasma kaptıra>ım demeyın h^! Aldatırlar sonra Ben bulunayun yanında, tantem mı? Tamam emmi, soz. Hadı kalın sağlıcakla. Gule gule. Dondu yurudu «Bu ışten de hayır yok bıze Na ıl da malına «ahıp hınzır karı. Bır akıl oğreteo var buna emme kım' Ula alacağın olsun Mavış ka» rı Bır gun duşersın elıme » Başını sallıyarak yurudu «Gelecek haftaya kal sın bakalım, dı>e duşundu Rasım efendıye onceden gıder dururnu anlatınz. Yario) ona. yansı bana Rasım efendı derız. Yapındırırız o kadarını. Hadı bakalım Mavış karı, ıyı sakla heykel başını Hemi de eskı paralan » Yırık Habıp kendıni bıldı bılelı her gun şafakla bırhkte uvanırdı. Erken kalkanın kısmetı çok olur derdı kendı kendıne Boyle ınanmıştı Apdestını alır, hoca ezan okuyuncava kadar kıtabını acar, Kur'an okurdu Okurken ıkıde bır mınareye bakardı Bazan hoca gec kalırsa ortalık ıyıce ışır«a • demek ^tne hasta o'du» der, gıder ezanı kendı okurdu licr van k bır sesı vardı Alnının damarlan çıserdı okurken. Oyle zorlanırdı Denne kaçmış gozlermı •nmsıkı yumar, baîinı onp eŞer belden ustu jnrım govde sallana sallana okuıdu (Arkan var) «uzeu NAKARAT Haydarpaşa denınce, nedense hep unlü halk turkusunun nakaratı gelıyor aklıma Trenlenn, kara vagorüann. bekleme salonlarında bekleyenlerın sembolü sankı bu türkü Tıim onlar canlanıyor soylendiğınde ya da akla geldiğinde: «Gel agam, gel agam tez gel sılava Sen gelmezsen, ben ftleyim oraya.» «Gurbet» deyip JcoyUnden, ken tlnden aynlnuşlann, gurbet yolunda yıtıp gıdenlerın, gerı donmeycnlenn, gecıkenlenn duyguları dıle gelmış bu türkude Her hecesi, her sozüyle Istanbul gur betını protesto edıyor: «Gel ağam, gel ağam olma mu hannet Gurbet ıcad eden görmesin ccnnetj» Ya da «Gel agam, gel ağam, gel de yine git Akan göz yaşımı sil de vine git.» DIŞI BOND /UO7ELDE. U. BAK«ÛLiM OTEU' 4.UHNI ffâSEt ( B1O 5 ÎEVLER \AMA m£ri İH f JAM t DE OiS & **(<; i İ i ^ • ^•••*:*c:" İSTANBULA GÖÇ TİFFANY JONES UEESeV STİL. AtECMUAS!^ lUâ&İC)hlE BAİLt ^ Uc0yc UtKtCı sMesiMi eeoJyocE ÇOK gelıyor îstanbula Anadolu. Yurdun en uzak koSelerınden akın akın geliyorlar. Gerçı Üskudann, Çamlıca Tepesının ardı Anadolu, ama; şımdı oralar da «Istanbul» artık. Nâzun plâna gore onumuzdekı yıllarda Haydarpaşadan Izmıte dc'r uzanan kıyı boyunda Iki mıl yon msan \aşayacakmış Oyle soyluyor «plâncılar». Hafık'ten, Patnos'tan, Tekman'dar. Bejtuşşebap'tan gelıyorlar «Koçhisard •. Hasan Dağ'ın ardından» ge M GARTH AYLÂK MUSA MÜDÛC sey, s/zi IÇÎM /AMA, V^. J^IMı SIZ TA Borçlu Asaf Edis Konkordato Komiserliğindcn AL4CAKLILARA DUYÜRÜ NuMercı970/28 Konkordato: 3 İstanbul Bahçekapı Yenıvakıf Iş Hanı kat 3 No 23 de ıcrayı tıcaret eyleyen Asaf Edıs'ın konkordato talebı Istanbul 9 uncu İcra Hâkımlıgının 20/1/1970 tarıhlı ve 28'9 sayılı karan ile kabule şayan gorülerek 2 aylık meh|l verümış ve avukat Lamı Bargu konkordato komısen ve a\nakat Suat Bulutak ve avukat Gunay Kadıoğlu da yardımcı konkordato komısen tâyın edılmış olduklarından komıserlerın tensıplerı gereğınce Borçlu Asaf Edıs'den alacaklı olan hakıkî ve hükmî şahısların alacaklannı tevsık eden belgelerle her gün (resml tatıl ve bayram ve pazar günlerı harıç) saat 1617 arasında komıserın Çarşıkapı Garantı Han ka+ 1 numara 105 dekı adresıne müracaatla alacaklarını kaydettırmelen luzumu. kayıt ışlemının 6 Şjbat 1970 tanhıne tesadüf eden Cuma gununden ıtıbaren başlayacagı ve 20 gün süreceğı, 25 Şubat 1970 Carşamba günü akşamı sona ereceğı, bu sürede alacaklarını kaydettınneyenlerın konkordato müzakeresıne kabul olunmayacakları. alacaklılann toplantıya tekaddüm edecek olan 10 gün ıçınde 7 Mart 1970 Cumartesı gümı akşamına kadar ve aynı saatlarda aynı yerde mübrez belgelerı ve evrakı mceleycceklen toplantının 9 Mart 1970 Pazartesı günü saat 15 de İstanbul Beyazıt Aydınsaray'da avukat Tomns Özkokten'm yazıhanesınde yapüacagı, konkordato müzakeresınde verılecek karara vâki ıltıhaklann toplantıyı takıp edecek 10 gun ıçınde yıne Komıser Lamı Bargun"un adresmde aynı saatlerde kabul »dılsceğı üân olunur. 24/1/1970 BORÇLC ASAF EDİS KONKORDATOSÜ KOMİSERÎ AVTJKAT LAMI B4RGU 6380 (Basın: 663/1183) Borçla Asaf Edis ve Ortakları Kollektif Şirketi Konkordatosu Konıiserliğınden: ALACAKLILARA DÜYURU NuMerci1970/29 Konkordato Sıra No. 4 İstanbul Bahçekapı Yenı Vakıf Iş Hanı Kat 3 No 23 de ıcrajı tıcaret eyleyen Asaf Edıs ve Ortaklan Kollektif Şırketının konkordato talebı îstanbul mercı 9 uncu Hâkımlıgının 20/1/1970 tarıh ve 29/10 sayılı karan ıle kabule şayan gorülerek kendısıne ıkı ajlık konkordato mehlı verılmış ve avukat LAMI BARGU Konkordato komısen ve avukat GUNAY KADIOĞLU ve avukat TOMRIS OZKOKTEN de j a r dımcı konkordato komısen taym edıldıklerınden komıserlerın tensıplerı gereğmce Borçlu Asaf Edıs ve Ortaklan Kollektif Şırketınden alacakü olan hakıkı ve hükmî şahıslann alacaklanni tevsık eden belgelerle her gun (resmî tatıl Pazar ve Bayram günlerı harıç) saat 1617 arasında komıserın Çarşıkapı Garantı Han Kat 1 No: 105 dekı adresme müracaatla alacaklarını kaydettırmelen luzumu, kayıt ışlemının 6 Şubat 1970 tarıhıne tesadüî eden Cuma gunünden ıtıbaren başlayacagı, 20 gun surecegı ve 25 Şubat 1970 Carşamba günü akşamı sona ereceğı, bu sürede alacaklarını kaydettırmeyenlerın konkordato müzakeresıne kabul olunmayacakları alacaklılann toplantıya tekaddüm edecek olan 10 gün ıçınde 7 Mart 1970 Cumartesı gunu akşamına kadar ayru saatlerde ve aynı yerde mübrez belgeleri ve evrakı ınceleyebıleceklerı, toplantının 9 Mart 1970 Pazartesi gunu saat 15 de Istanbul Beyazıt Aydınsaray'da avukat Tomns Ozkokten'ın yazıhanesınde yapüacagı, konkordato müzakeresınde verılecek karara vâkı ütıhaklann toplantıyı takıp edecek olsn 10 gün ıçınde yıne komıser LAMI BARGU'nun adresınde aynı satlarda kabul edılecegı ılân olunur. 24/1/1970