26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA DÖRT: JCUMHURÎYET: 2 Kasım ISTflj Ohuyucclonn sorduğu çeşjtji sualteıe cevop veriyoruz MEKlJ Korgenerml Sayın Ekrem Baydartn «Mustafa Kemalin Gizll Teşküâtını Bea tdara Edivordnın» adı lle yayınl&dığınuz amlArı, sandığımızm çok üstttnde ilgl gördü ve genis. yanSa uyandırdı Aslında, başka türlil da olamazdı; çUnkü, Ekrem Paşa'nın bu anıları, gızlı kalnu^ bırçolt tanhl olayın iç yüzünü açığa çıkardığı gibi, daha önce yayınlanrms anılann çogunun yanlışlığııu vo d&yanıksızlığını da ortaya koymuştur Ayrıca, Büyük önder Ataturk' tin, büvük bir komutan olarak «Gizli îsühbaratçılık» dediğımiz casusluk yolundan, her büyük asker glbl, nasıl yararlandıgını gördük. Anadolu'da savasan or 11? BEN ı'DARE EDİYORDUM J GİZLİ TESKİLATI'NI < ! MUSTAFA KEMALİN MYDO E durrruzun büyük başariiinda genis payı olan ve gerçekten son derece glzll çalısmayı başaran Kurmay Bınbaşı Ekrem Bey ve arkadaşlanmn (Felâh Grupu) saygı deger çalışmalannın iç yüzunü ögrendık. Edındığimiz en onemll bügılerden bıri de şudur. Büyuk işler gonnuş bu bır avuç kahraman asker ve sivil kadrodan blç blri bugüne kadar ortaya çılnp da, «Blz bu vatanı fcurtarmak içln neler yapmadık"^ gibılerden oğılnme ve bobürlenmelere girtjmemiştir Cıddı ve büyük işler goren in sanlar gerçekten alçak gönüllü oluyorlar. Mustafa Kemal ve o dönem jrüksek komutanlannın bu glzllliğe uymaaı normal kar Ekrem Paşa'nın anıları üzerine son söz Sami KARAÖREM Y şılanabilir. Fakat genellikl» bu çeşit işlere gırlşenlertn sus&bllmesı, ancak aradan 50 yü gibi tanh olaylannın o günkü sıyasal önem ve sıcaklığinı yitiıdikten sonra ortaya çıktnaa, «*ygı değer bir tutumdur. LKARIDA DA bellrttiğiınls gıbi bu yazı dızisl çok geniş ilgı gordü Yüzlercö mektup \a telefon, hattâ, telgraf büe aldık. Bırçoklan da gazetemlze kadar zahmet buyurarak y» takdirlerini, ya da baza. görüşlertni bildlrdiler. Bu llgilerine şufcran lanmuo Bts» Uk bas ruraalar bu trularda adı geçenlerin yakınları, ya da kendilerl oldu. Telgraf Müdürtt îhsan Pere'nin oğlu Albay Erol Pere, Azıa Hüdal Bey' in oğlu Avukat Nec&t Akdemır, îsmail Hakkı Bey'ln kızı (Bır bankada. ç&lışan bu hauun, bır alçak gonulltilukle adını büe açıklamadan, yaymlamaBua içın sadece bıze babasmın resmini vermişttr.) Muhabere malzemesird kaçıran Yüzbaşı Mehmet Ali Bey'in oğlu Avukat Kusret Okdemır (Kl bu adını andığımız teşkılât hlzmetUlennin hepsl rahmetu olmuştur.) ve bu hatı ralarda adı geçen, o zaman deniz n&kUyedlığı ıle uğraştıgını, M t t H ^ O t ^ O « l i * l f konu ve resim: AYHAN BAŞOGLÜİ:|j endÜlÜSte İSyOII DİŞİ BOND Prcnstts, , oöndördıfo,,»marnıannıri ki adatlcrını oıratTın ic«ri tinrmsın sapcts'oa an an unutamıycrum I yarıma. d «;ça b'r yap TİFFANY JONES SiTdı da sansruoyo uaziçın au^unauöum rd. çok banu y£ parnsn^ı / n~2^"n ^ T J 3 <«ctt CJ A f N z zisman bır < k sam.rılm bır Lşkgt olur \ GARTH y« dav ıcın AYLÂK MUSA teşkılâta buyük yardımları oldu ğunu bıldırdığımız Hunmetzade Hüsnü Bay (Sayın Hüsnü Him rnetoğlu'nun İM büyük dosya ha llndekl anılan bııdedır) kendı lerinl tarumamıza, birçok oku yuoumuzun da «Bu hatıralarda adı geçenlenn kimi. klmselerı yok raudur, acaba yaşıyorlar mı?» sorulanna cevap vermeırü zi «aglemışlardır. Bu arada şu nu belutelım: Sayın Ihsan Pere ve Azia Hüdaı'run de, yazmış oî duklan kadar, bırer boluls hatı raları elımızdedır. lleride, temasta oldu|wııuz daha bazı kışüerın da anılan ıle bırlıkte, bu anılardan onemli bolümlerl yayınla yacagız. îlgllerl ve bize yard.mlan ıçm hepsıne, ayrıca Sayın Haö Kadn Alpman'a ve bu anılan ilk not eaen Sayın Selâhat tin Sehşık'a şükran borçlujuzBıze başvuranlarm önemlı bir bölüğü de bu anılarda kendi adı mn da geçmesi gerektıjjıni, lalan verdeki silâh kaçınra, ya da, ömegın Ararat Vapurunu kaçırma olayında buıundugunu, asıl GızU Teşkılâbn kendi teşkiUUaTI olduğunu söyleyenlerdır. A» lında, şoyle çevrenızde tarih anılarını anlatan yaşlı kı$ılers kulak venrsenız, işgal yıllan îstanbul unda lalan gızlı te^kllâtta nasıl çalıştığuu heyecan dolu olaylarla anlatır sıze Bunlarrn hepsi doğrudur ve gerçekten büyıik hizmetler görmüslerdır Fakat, Ekrem Paşa"nın arnacı, bunlan açıklamak degil, gizlılıgi bugıine kadar konmabilmis btr örgütün nasıl çalıştığını anlatmaktır. Anadolu"ya personel, savaş araç v« gered kaçıran kışücrm bagü olduklan kurulu$lan hazır layan, varatan, onlara bu olanafnnı saglayan bir beryın, bır gis1 kurulu? vardır. lşte bu gızli 1 örgtit, o zaman îstanbul'da son derec« gızli kalroayı başaran Felâh Gnıpu ve onun Başkanı Kurmay Bınbaçı Ekrem Beydir. Birçok lşlerin iç yürü bu anüar la aydınlanmıştır. Ashnda Ankara'nm bılgısı ve isteğı ıle îstanbul'da birçok gızli kuruluşlar oluşturulmuştur. Bunlann en taninımşlarından biri M M Grupudur Bundan baska Karakol Teşkılâtı, Yavuz Gnıpu, Muaveneti Bahriye Gnıpu, Erkanı Harbıye Gnıpu adı altında btrçok kuruluş, gizll hlzmetleı gbrmüşler ve Ankara ile doğrudan dogruya haberleşmişlerdır. önemll hizmetlerde bulunmuş, resml olmayan örgütlerdıı Aralannda üstünlük anlaşma/lıklanna ragmen Ankara bunlardan yararlanmıştır da. Sayın Husnü Himmetoğlu'nun anılannda da belirttigi gıbl, «Felâh Grnpu, kendinden önc« ve sonra tstanhul'd» kurulrmı? resmî ve gayrl r«smî butun teşekkıülnin çok fistünde başanlar ifbsternuş ve Anadolu'nun takdirleri ıle taltinerini görmüştur. Bu grupun, Başkumandanlık ve ErkSnı Harbiyenın emir ve yardınılan Ue, bir Ihtiraç Bzerine kumlması, mensuplaruun bilgill olması, b>ris, menfaatçl olmaması; ve reftmen Anadolu kadrosuna geçirHnıış bulunması, emrinde bulunan gızli bir telle dairai muhaberesi, montazam ve emirle çauşan bir teşekkül balinde taall yetini başanlı kılmıştır.» Bu arada Teskılâtm ana çalışma düzenı anlatılırken verılen yan bılgılerde, blrıki yanılma oV muştur Ekrem Paşa'nın da kabul ettıgı bu yanümaları burada özür dıleyerek düzeltır, uyaran lara da teşekkür eder». Bunlardan biri şudur. Mlralay tsmet Bey ile Binbaşı Ekrem Bey'ın Osmanh Harbiye Nezaretinde karşüaşıp konuşmalan, Istanbul'un resmen işgalı olan 16 Mart 1820 tanlunden birkaç ay sonra gösterilmiştir. Oysa, bu karşılaşma birkaç ay değü birkaç nafta sonra olmuştur. îsmet Paşa'nın 9 Nisan 1920 tart hinde ıkinci kea Ankara'ya ulaştıgı ve o tarihten sonra Mustata Kemal U« bırlıkte çahstıklan bılınen bir gerçektır tldnci yanılma Topkapı Fukaraperver Cemiyetı'nin, Rahip Fru tarafından kurulduğudur. Şimdilerde de hayır çalışmalanna devam eden bu kurumumuzun 1908 yıunda Dr Galıp Hakta Üsnin tarafından kurulduğu anlaşılmıştır. Yanılma şuradan ^elmektedir: lngılızlerin açık casusu Rahıp Fru, bızden de yeterli lşbirlıkçılerl bularak lnır duğu şu «Mahut» Ingilıa Muhipleri Cemiyetı'nl Topkapı'da kurmuştur Ikıncl Başkanı da Sait Molla'dır. Bu satıhk şahıslft Rahip Fru, Eyüp'ten Topkapı'ya ka dar uzanan alandaki halka yardım etmek üzere bir de cFııkaraperver Cemıyetı» kurmus ve halka maksatlı yardımlarda bu lunmuşlsrdır Fakat bunlann kurdugu derneğın, Topkapı Fukaraperver Cemıyetı üe (Ki o zarnan adı başkadır) bır ilgisl joktur. Ekrem Paşa'nın yan bügı olarak belırttığı bu noktada >anılmasmı düzeltır, bu derneğimıze başanlar dıleriz. Son olarak şunu beUrtelim : ttaem Paşa'nın ortaya attığı Mustala Sagnr'ın Ankara*ya nasıl ulaştığı ustune kanısı çok Ugı çektı Bu konutia şımdiie degın yazüanların gorgü tanıklığı na dayanmadan yazıldıfı anlaşılraaktadır Mustala Sagır'ı, o zaman Ankara'da yakından tanı yanlar büe, «Hayır, Ankara'ya uçakla gelmemıştir» dedıkleri halde, «Pekı hangi yoldan gel dı?» sorumuza «tnebolu yolun dan geldlğınl falancadan duyrıuştum» dıye cevap vermektedırler. Ekrem Paşa, bu kor.uda ıddıah degıldır. Ancak, bır kanısuıı behrtrnektedır. Görgü tamkların n OTtaya çıkıp, bu taıhı ve olayı aydınlatmalan daaa olumiu sonuç olacaktır. Ekretn Paşa'nn bu anılannın asıl bundan sonra daha geniş yanküar uyandınp aydınlatıcj tartışmalar doŞuracagını sanıyoruz. Gerçekhk değeri taşıyan, te.nct çatışmalar dişındaki yazı ve tartışmalar'i sutunlanmızm oldujhınu utsuıtmek iatwl* # GEÇTİG1MIZ M Ekim cnma gunü bu sütunlar da VAVtnlanan «FELÂH GRUBt» lle ılgıli ta teşhıs edilemeven 9 numarab fotografın o devır de yuzbaşı bulunan M. Alı Okdemır'e aıt olduğu. oğlu A\ukat Nusret Okdenur tarafından bıze bildirilmiş, vukarıdaki lotoğTaf da Okdemirlerin aile albumunden alınnuştır. Soldan saça doğru. 1 Kurmav Vuzbaşı Nurettın Alpkartal 2 Kurmay "iuzbaşı Relık Tulça, 3 Kunnav Hava Yiizbafin Rerazi So>oğuz, 4 Kurmav Albay S». fik Çakmak, 5 Mareşal Fe\zi Çakmak, 6 Y. Muhendis Albav M. Ali Okdemır, 7 Kurmay Yar bav thsan Erıç, 8 Deniz Kurmav Bınbaşısı Tev hk Samurkaş, 9 Topçu Yüzbaşı İhsan. Bu fotoğraf 1938 jılında cBALKAN ANTC\NT1 KON FERVNSl» sırasında Atına'da çekümiştir j ••••••«•••(••••••••••••••••••••••••••••••••••(••••••••••••••••••••••••••••••••••«••••••••••l '/•?<, FAKIR BAYKURT mile! Senin de gclmen uygun olur Ona gore ha> ıırlan. Ben de Gokçimene vanp Velne, Ha\anaja sorajım, onlar ne diyorlar, ne duşıinüyor« lar, anlayım » Cınli Kâmile karşı koymadı. «Olur Musdn, ne gün dersen o gun gidelun.» dedi. Teı zanuada musmum olmuştu Kâmlıe. Okumalar Havana)a etkı yapıyordu. $«kir HaUz udedikçe esnijordu. Karmakarışık duşl»> rin Içine dahyordu gecelen. Gordugu dtişleri bazan Hafıza, bazan l t Omaıın kansına açıyotdu, yorsunlar diye. Onlar da onundeki «açık» vollardan, kızına çok ıvi bir tasmet çıktığından, kısmetinin daha da geleceğinden konusu%orlardı. Gittikçe azalan direncıni temelli silip atmak ıçİB hanrdan şerden, kaderden kısmetten, alnmdakl yazılardan soz edıvorlardı. «Dürü o gun o ayvayı aldı da damın ustfln* dıkıldi, emme bilir mıriz kim ıstedl onun oyle dikilmesinı? Kabak Musdu da ata binip tam o sıra geçti oradan! Beş taega once geçse ne olurdu? Kıı çokmus bulgur kanştınyordu. SITU vola dönuktu. Gorebilir mndi Kabak Mnsdu? Goremeıdi. Bu işler de açılıp saçılmardı bByle. Emme yaradan boyle ıst^miş bunu Havana' Y«> lerin göklerin sahabı! Çöpçatan bByle çatmı». Buna karşı durulamaı bacım! lradeyl küUiye, iradeyi cuziye . Iradeyi kullıye kimin elinde bl* kere? Cenaballahın elinde. Yazıyı o yanjor. Ya. zıyı yazacın elinde Evvelki zamamn birinde bir herif vannış bıliyon mu? Buna dcmışler ki. «Setıin başına bir ev yıkılaeak, olumun bu >üa> den!» Yani yıldızlamasına bakmışlar. Yüdm bÖTİe gosteriyor. «Vay ben ev altında kalacam!» deye korkup kaçmış kırlara bu herif. YatafuB yorganını otlann çanrlann östune sermis x»» vallı. GünunO gecesinl kırlarda geçınneve baflamıs. Ev yanına uğramaz obnu;. Kartalın biri de bir tosbâ yakalamıs, dakmıs pençelerine uçnruyor Bir fcayamn üstüne çarpacak, parçalavıp ylyecek içinl. Kabak kafımn birivmlş o be» rif. Karial bakmıs blr ak «daş» ışıldıvor ass». da. Buna çarpar parçalanm demis, evice nisan atmış, tam fistune bırakmış tosbayı. Bırakmca, tosba da gelmış, doğru o kabak kafanın üstüne dfişmüş müT tki sak olmn» katasu Ölüvermis osssat!..» Şakir Hafn masab bitirince, Havana »tıbjj sordu birden: «Hani ev yıküacakti başına?» «Haha!.. Haha!..» Guldü Hafız. «Ovle dedindi ya?» dedi Havana. «Öyle dedimdi ya! Cahal olduğun burdan belli! Ev yıkılac*k dedim, emme, ille de senln bıldipın evlerden yikılması şart mı? Tosbamo evi olamaz nu? Düsünsene, tosbanuild de blr ev degil ml her davim sırtmıla?» Duşundü Ha\ana: «Eveeet sahiden oyle!» dedi içinden. «Demek 5yle ha? Kadertnden kaçamıvor insan. Alnına ne yazıldıvsa geliyor ha?» •Evet, kaçamıvor. Yazılan geliyor. Allaah öyle Istiyor.» , (Arkası vart 46 Cluçuş baktı, dışanlar» karanlık çAkmüştfi. Cınli Kâmile çorba vuruyordu ocaga. Evcl k6yünun avratlan »u doldunnaya inİYorlardı dereye. Dellkanlılar da mallan surmuşlertli suva, Kabak Musdu demirdpn serttl. Nuh demlşti, pey. gambere sokulmuvordu. «Ben rideTİm Râmileü Geç kaimı^un!» dedl «Dünvada olmaz!» dedl Kâmile. «Bak çorba korrtum.» «Otur otnr » dtdi Musdu da «Otor borda ak?amb bugun. Tatar, zabah gidrrsin. Kaç adımhk yol?» «Tavıjhn cücuğnn başuıda klmse yok. Agulannı kapatan bulunmaz » «Bulunmazsa bulnnmasın. Kaç tank hepisi? On dene verevitn. topla git, doldur kumesıne.» «Olur mu beç?» dpdl Uluguş. «Eksillr tonra «Otur ulan!» ricdi Musdo. Kansına döndu: «Kov zufrayı Kâmile! tBal felân çıkar hadi'» Üsteledi, abkovdu Ulguşu vemeğe. Çok şey çıkardı C3nli Kâmile. Kabak Musdu tutturdn, ille vatrva da kalsın Ulapış. Beltd kafasuu blraz deJHştirir de benden yana çalışır diye umutlandı. ta» Clupıış kalmadı. vemegi yediktea sonra karanlıkta vola çıktı. «Korkarsın!» dedl Musdu. «Ne korkacakmışım? Karanlıfın A* canı cehenneme, Görflm kaybetse syaklannı bulur yolu. Emme tırpanımı bulamıyonım Aksihk ışte! Nevac » dedi. yürüdü. Giderken. «Cumhurivet Bayramı giinu butun sular buı dutacak, rausmundar kalacaksm Kabak Musdn! Buıra da unutma. Ulujrn? demrdi demc!» dedl. Kabak Mnidu: «övle konnjuyor td olan, ronoatizma a^nsı çibl btr kan, Ince tnce sokuştnrup dnroror namıssızS tçeri girdl, kansına dfindü: «öyle değü ml Kâmfle? Ne Uflar edlyor dııyuvoT rnusnn?» «Oluguş bu! Akbnın çivileri gevşemlştlr eyice. Bir oyle konuşur, bir böylpj dedi Kâmile. Sonra «Anam anam anam'..^ çekerek etildi, abdest almaya başladı. «Bırak abdaiı da bana bir ç»y yap, çsvsadun!» dedi Musdu. Kâmile abdesi bıraktı: «Yapavun, olor!» dedl. Çav pişirmeye başladı bu sefer. «Midernde bir işgime var. Bireı de tngiliz duru petir, içeyim.» «OIUT eetirevtm. Çavdan 8nce ml istiyorsun?» «Çaydan önce olsun daha evi'» dedl Musdo. Kâmile, çay yapmayı da bırakıp lngiliı tuzurla sn getırmeve gitti. XVII. HAVANA TAMAM tld gfin sonra Musdu dedi ki: «Gidip sv dügün nrhasını da pirelhn K4 IHIUIIIIIHIUIIIinilllllllllllllllllNlllllllılllllııılıı 68 Blr saat sonra Terry Nlcols müdüriyete götürülecek, şetjı huzuruna çıkanlacaktı. Sapsarıydı ve çok heyecanlı. Tenell, onu şöyle blr süsdükten sonra oturması için işaret etti. « Sizi fazaa tutacak değilim Otunın... Sigara lçer mlsinia?» Nlcols. başını İM tarafa sal ladı. « MİS ETanS n1y>n1iTii^ mıy dl?..J < Evet..» « Hemen evlenecek mlydlnlaî...» « Yetert kadar paramı» yoktu » diye acı bir dille geng adam açıkladı. «KUçUk de olsa raJıat blr aparttman klralamak lstiyorduk Bunun için de en azından beş yüz dolar lâzımdı. tki yıldan bnce bu parayı binktırmenüze lmkan bulunmadığı m da bilivoröulr maalesef...» Boyn laı jükerekten omuz silkti: «Bütıin bunlann zerre kadar bnemı kalmsdı artık... Her şey bıttigıne göre. » Pohs şefi, masasırun üstünde açık vazıyette duran bir gazeteyl kaldırdı. Altından bir tomar para çıktı Lana'nın iç ça maşırları gozune itına ile gız ledıği dolarlardı bunlar Ieps kı, apamman dalresınde yapt'i ğı arastırma sırasında bulmuş tu. «Nışanlınızuı odasında bu lunmuş Ne olduğunu, nereden geldiğini biliyor musunuz?» TerreH'n bu somsu Uzenne Nıcols, kuru^an dudaklanm ıs latmak zonında kaldı.. Sonr? yutkundu. Bakışlan bir tuha olmuştu: «Bu paralan onun odasın da buldunuz demek? Clddı m sdylüyorsunuz'..» Şef onayladı: «Hayır Habertm yok Bu konuda hlçbir şey bilrniyorum Arüaaılır 0 b i de degil.» Bu dunımda Terrell, kısao» olup bıtenlpri \e Lana b?lorrwı dan duyduövı genç edama James Hadley CHASE Türkçeal Şehbal AYGEN «Bu soygunda Lana'run oa payı var Işm içuıe, zor kulla narak karıştırmış olacak onu Para ıle de gozünü bovamışl&r Her ne pahasına olursa olsun iizinle evlenmek lstısordu muhakkak . Para sıkmtısı çektt gınız için beklemek mecburiye•ındeydınız . Kendisınden gerekli bılgiyi aldılar, karşılığında bu parayı verdıler. . Sonre mesele mevdana çıkar da tebllktli bır ihbarda bulunur diye ildürdüler Başka Izah çeklı yok » Nicols cevap verecek halde değıldl Allak bullak olmuştu Yuzü soluyor, gozlert tazan yor, alnı da kınşıyordu. «Olan olmuş bır kere > diye şef devam etti. «Benimki şımdılık bir tahmln Ama kuv vetli bir tahmln Bu dummda ona baskı yapan bastan çı SO N karan adamı bulmak mecburt >,etındeyiz. Tehlikell bir adam. önce avuç dolusu para venyor, ıstediğı bılgınm tümunü alıyor, sonra da acımaksızın bldüruyor Lana'yı . Kaatili her ne pahasına olursa olsun bulmalıyıa Terry Bu bakundan btee faydalı olabıleceglmzi sanıyor m * <=unuz7. » «Olmak isterdim şüpheşU. imkan yok . Hıçbir şey Lana, böyle bir şeyden laf etnıedı bana » «AOamın bırıyle arkadaşlüc Kurdugundaa îılan bahsetmedl ml hıç"1 Ya da buna benzer bir sey..» «Hayır . » «Şu son naftalar lçlnd» oaşka bınne randevu verdığl içın sızmle buluşamayacağınj soylediği oldu muî Düşünün bakalım > «Hayır.» «Emın mlslniaT..» «Hem de nasıl... Ben, biüyorsunuz ünıverşite öğrencıslylm. GeneUıkle sabahlan kıyıda buluşuyorduk .. öğlen üsfc> lerl ben çalıştığım gıda maddesi vesaıre satan mağazaya pıdiyor, telefonla verilen sıpanşlerl evlere dagıtıyordum. Bu saatlerde onun ne yaptıgından na berım olmuvordu tabıî . » Terrell, sual üstüne sual so» ruyor, fakat elle tutulur bir st> nuca varamıyordu Meçhullerda kaybolan beş numaralı adam konusunda en ufak bır ipuca bıle çıkmıvordu ortaya Beşiıv cl adam kamvoneti kaçıran adamdı Ama MmdlT... Blr arahk masasınm gözünd açarak Maısky'nin. Lana'va hedıye ettigi Dlana marka lüka krem kutusunu çıkardi" «Ya bu konuda ne diy> ceksınız Terrv' Sız mi hedıy» f et inizdi nlşanlımzaT..» «EUeri guzelleştirmek İçln kullanılan bır krem olacak bu. Bir kutusu en azmdan ylrml dolar Lana bo\lesine lüks bir şey satJi alacak dunımda dsgildl. » «Onu demek istemiyorum. Şu ya da bu vesılevle sız ml b* diye ettınu Itendısıne?..»
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear