14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHtFE DttRT 10 Haziran 1969 CUMHURÎYET TIP YONUNDEN İNSANIN DOĞA'YA, İNSANIN İNSANA DE İNSANIN EMEĞE KARŞI ÖZGÜRLÜGÜNE EVET... YA İNSANIN KENDİ KAFASINA KARŞI ÖZGÜRLÜGÜNE NE DEMELt? Evet.: Sabah olacaktır, sabah olur geceler evvel, bizim kendl arzuladıgıınız inançlann aşılanman. 2 Yanlış propagandanın hemencecik kabul edilmesine sebep olan ihtiyaç. istek ve gerillmlerin giderilınesi. ZlLBORG, şöyle dlyordu: «însanların karnı doyuyorsa, Insanlar korkrauyorlarsa ve top lumsal olarak kırgın olmalanna müsaade ediliyorsa, sava? ve İMüâl propagandası bir türİU etkili olamaz.» Propaganda ile kandırmanın birçok metodlan var elbet. Bir insanı, ya da bir toplumu elde edecek olan örgütler bu kuralları uygulayarak oldukça başarı kazanmaktadırlar. Bugun gerı kalmış ülkelerde hükumet devıriciler, gençliği ikiye bölücülerle çamaşır suyu satıcıları synı psikolojlk kurallara uyarak çalışmakta ve atomla elde edemeyeceklerl başanyı böylece saglamaktadırlar. BELLt BAŞLI PROPAGANDA KLRALLARI: 11 Mevcut o!an bir ihtiyacı karşüayan telkin, ihtiyacı karşılamayan, işe yaramayan telkinden daha kolay kabullenecektir. Bunun İçin propagandacı ilkin ihtiyaç yaratır. Sonra da telküüertni ortaya sürer. Gröndland adasında buz dolabı satabilecektir artık. «Sana bir köprii lftzım aıizim» der, sonra da köprüyü kurarak kündeye getirir adamı. 2) Sıkışık bir anda yapüan telkin, sâkin zamandakinden daha etkilidlr. Yani propagandacı evvelâ suyu bulandınr, sonra bulanık suda balıgı kolayca avlayıverir. Gemilerini gönderir, ögrencileri kışkırtır ve. arkadan da baskı kanunlar tasarısı gelir. 3) Kazıklanacak adamın inanç sistemleri ile uyu&an telkin daha çabuk kabul edilecektir. Bunun için bans gönülluleri ile sosyometriler, sosyolojik araştırmalar yapar, onun ıcığını. cıcığını öğrenir, hangi yemeklerden hoşlandığım, senede kaç gün et yediklerini, hangi partiye inanıp iman ettiklerini çaktıktan sonra kesenin ağzını bu parti ve onun örgütlerine açarsın. Propagandacı geleceğe bakan adamdır. Geleceğe göre hesaplı plân ve uygulamalar önemlidir. Söz gelimi ilkin okullarda «Genel kültür proframı» yerıne «Mesleki profram» uygular, radyolar halka geometrl dersi verir, sultan palamudun harem yaşamını öğretir, entellektüel inanç sistemlerinin canına okursun. «Ülül emre İUaaat Ber mucibi seriat Farizai limmettir» deyip, gerici inanç sistemlerini telkin edersin. 4) lyi bir propagandacı telIdnlerinin itibarlı kimselerden gelmesinin yollarını arayacaktır elbette. Ya da birçok kimsenin, yanı kalabalığın telkinini kullânacaktır. (Şımdi 32 mılyon kışi Nutuk marka traş bıçakları ile traş oluyor) gıbi. 5) Mümkun oldugu kadar o toplumun dılinden konuşacak. onun kılığına girecek, onun gibı göruneceksınız. Nutuk çekerken ezan okutturacak, sonr* da selevat getirip mola vereceksiniz. Nutka bir dua ile başlayacaksınız. Abdestli olmanın niç önemi yoktur. • Senden de bir besab arar atii müşteki» diyen Fikret: «Evet sabah olacaktır sabah olur Receler Tuluu haşre kadar ıttrmez» diyor. Bu kutsal konu ÖZGÜRLÜK konusunu bitirirken hürriyet slziiğe karşı koyarüara birçok ödevlerın düştüğünü belirtmek isterız: Tırtılır ey kitıbı köhne yann Medfeni • fikr olan sahifaların Bunu künden, rakat fimid rdelim Bu azim inkılibı • bilkati kim. Hangi kudret taahbüd eyliyerek? Bu azim inlcılâbı, de\Timı ancak toplumdaki devrimcj unsurlar, kişisel çıkarlanndan vaa geçenler j'apacaklardır. Oerçek ozgürluk, ulus ve vatan sevgisi ancak kişisel çıkarlannı kıtlenın çıkarlarına teda et» rr.ekle gosterılen sevgidır. SO N Gaıetel. dergiler, filmler, radyo, televizyon ve cenaze namazlan gibi propagandada kullanılan araçlann teknik bakımdan etkilerini ayn ayn inceleyen çok sayıda araştırmalar yapılnuştır şimdiye kadar. ANNİS, Lise öğrencilerinin savaşçı ve barışçı karikatürlerle inanç ve tutumlannın değişebileceğini göstermişti. KNOWER propagandaıun kişisel olarak etkisinin, geniş bir kitleye olan etkisinden daha faz~ la olduğunu bulmuştu. HARTMAN mülakatla yaptığı bir araştırmada bir çok kimsenin tabii kaynaklann kamu mülkiyetinde olmasına taraftar olduğunu görmüş, amma aynı deney, insanlann bunun adının sosyalizm olduğu söylenince fikirlerini değiştiriverdiğini göstermişti. rımız var oldukça, bazı İnanç Propagandanın •istemlerimız sürüp gıttıkçe ve 1 de bazı yetküi ve petkiüler şerrinden korunma inanç kaynagımız olmakta dePropagandadan korunma, gebe kaimaktan korunma kadar bnem kaz&nrmştır bugun. Ama tnliyoruz ki, propaganda ile propaganda olmayan şey arasındaki ayınmı seçmek çok zor bir is. Giderilmemış ihtiyaçlavam ettlkçe propaganda denilen seyden kurtulmak hayli lor olacaktır. Propagandadan korunm&k için iki yolumuz var bugun: 1 Propagandanın lstedıği İnanç ve tutumlar aşüanmadan KAGITCI 39 îdris rap rap rap, kapıya gitti, açıp çıktı. Kurtulmuştu ıma, içerde de Deve, avmı kaçırmışlann heyecam içinde kapıya kojmak istiyor, garsonlar bırakmıyorlardı. Bır»kın, bırakın yahu! Ayıp, çok ayıp oluyor. Vallahi yakıjmaz siz« beyim... Niye yakıjmazrtu}? Heriften alacağun var, ka çırdınır yahu! Herkes bize bakıyorl Rezil olacağız.. Orhan Bomba güçlü kollarıyla kaldırmağa ça« lıştı. Ötekiler de yardım ettiler de zorla kaldırdılar. Bu sefer de: Semâ'ya gıdeceğiz, illâki Semâ'ya gideceğizl diye tutturmuştu. Önlerinde duruveren pınl pınl bir gri taksiy» aoktular: Çek Ekpres payvona! Trafik gereği. bir takım 3'ollardan geçen taksl, Ekspres pavyonunun onunde durdu. Nerdeyse sıx mak üzere olan Deve, arkadaşlarının yardımıyla arabadan indi. Yan kapalı gözleriyle, Harman dalı'nm melodisini mırıldanıyordu. Derken kapı önünde oynamağa başladı: Lây lâ lây lay lây lây lâ Traylâ lâ lây lây lây lâ lây lây lây lây lây I Pavyon kapısının yanıp sönen renk renk ışıklan »Hmda Deve sözde Harmandalı oynuyor, tutmasalar yuvarlanacak. Ne içeri giriyor, ne de çekip gitmekten yana. îdrisi falan unutmuş. Buraya neden. niçin geldiklerinin de farkında degil. Önemli olan, oynadığı Harmandalı! Âbt, âbiciğim.. • Çok ayıp oluyor, gireceksek... Girelim gireceksek! O hâlâ, yan kapalı gözleriyle: Lây lâ lây lây, tra lây lâ lây lây ISy lây llm, Traylâ lâ lây lâm, tralâyla lây lâm lây lây lây.. Sımsıkı tutmasalar yuvarlanacak'. Sereket Orhan Boraba'ya! Birden durakladı. Arkadaşlarının arasında çırpındı. Baktı ki olacak gibi değil, sordu: Beni, benl niye tutuyorsunuz arkadaşlar? Gene: Ayıp oluyor âbi.. Valla, çok ayıp oluyor! Bak, garsonlar falan kapıya dökü'.düler! Diyaframı kısık gözleriyle kapıya, kapıdaki gaı »onlara baktı: Bunlar mı? dedi. bunlara karşı mı? Onu tutanları da sürükleyen dehşetli bir çabay la pavyon kapısına, kapıdaki garsonların üzerlerin» yurüdü: Ayıp mı oluyor? Ayıplıyor musunuz bizi? Zaman zaman pavyonlanna baskınlar yapmış, yemiş, içmiş, aşırı sululuklarla sözde eğlenmiş bu adamı, daha çok da bu adamı garsonlar tanıj'orlardı. Estâfurullah beyefendi! Estâfurullah.. Arkadaşlarına döndü: Bakın, ayıplamıyorlarmış, estaturullah He» diler! v Gene garsonlara: Patron içerde mı? îçerde bevım. Semâ? Hepsi birden: Çıktı efendim, dediler. İçlerinden biri: Yanında tanımadığımız biri vardı.. Deve huylanarak kulsk kabarttı, sonra arksdaşîarına döndü. Hüe sezmisti. Ona ö\le gelmışti ki, yanmdaki yabancı İdris'tir! Demek vabancı"" Tanımadınız mı? Tanımadık efendim. 0 Nasıl adamdı lyice dıkkat etmedim ama, orta boylu, ince, gözleri birbirine yakın... Basta Deve, ötekılerin de kafalarında şimşek çaktı: Tamam. tdns olmaiıvriı bu' Idris'in ufak, kara gozleri birbirine çok yakındı. (Uevamı var) Dişf Bond GfîODESTY BLAISE Elv/İ A/ll p !4A,V,AlUU4İ TA Finiş Yazımızm sonuna geldik. Insanın dogaya, ınsanın ınsana karşı bzgürlügü ve Insanın emeğe karşı özgurlügunden sonra insanm kendi kalasına karşı olan özgürlüğüne takılıp kaldık. çünkü bu sonuncusu insanın moral ve deger yargılanna karşı olan savaşıydı. Bu savaşın sılahlarınm ne kadar sınsi ve kalleş olduğunu anlatmaya çalıştık. Bu savaşta Büyuk Fıkret, başarımn hem tedrıci tekâmül, hem de hamlelerle olacağına inanıyordu: Befer, bu çimcli mumzzep «ürüklenen mefluç, Adım adım edecek rirvei halasa huruç? Bazan bir sıçrama, bir devrim beklenmektedır. Yarın ümid ediyorlar ki, bir genişçe adım, bir atlayış.. Aynı Fıkret, «Hak bellediğin bir yola valınıı gideccksin» derken Namık Keır.al: «Ne gam pür ateşi hevl olsa da gavgâyı hürriyet «Kaçar rnı merd olan bir can için meydanı gayretten» diyordu. Garcıa Lorca : «Kan rengi bir afaç vxrsa tspanyada Hürriyet ağacıdır Susmayan bir afız varsa îspanyada Hürriyeti haykırır» der. Cuntanın mahkum ettiği Yunanlı iiniversite profesörü ise: «özgürlüğün yürekli kisilere ihtiyacı var» diyordu. GortK E İLE OMUM ?!LÛIM... &ILAH ELE. [TIFFANY JONES /»RtSİMİM KATE S.LOAM'A TEŞEKKÜR Bileğimdeki ârızayı, yapmış oldukları başarılı ameliyat ile gıderen ve hastahanede yattığım süre yakın alâkalarım esirgemiyen K. Paşa Deniz Hastahanesi kıymetli ortopedi mütehassısları Opt. Dr. Zekâi Yükselen ve Opt Dr. Teoman Oktay'a. teknisyen Süheyl Yazıcıoğlu ile ortopedi şubesi hemşire ve personeline şükranlarım sonsuzdur. Dr. Henri Griladze X Uzun tartısma gırasında kafasınds şimşek ç»karak: Onun hesabını vermem! dıye diretti. Şerefsiz, nâmussuzum verirsem. Ben size yakalayın, he sabı «Un dedim, dinlemediniz. Vermem, verirsem anamla Kâbe yolunda... Ağzını kapatıp zorla yukarı çıkardılar. tskemlesine oturdu: Bana kaynak bir sâde kahve, dedi. Kahve gelinceye kadar, dalgah bir denizde sal lanıp durdu sanki. Kafasında eski, mutlu günlerinin filmi başlamıştı: Meserret kıraathanesinde pineklemektedirler. Bir gün önceki volilerini son mı teliğine kadar Beyoğlu lokantalarıyla pavyonlarında yemişlerdır. Bugün yeni voli, ya da voliler olma lı ki, akşam yeniden başhyabilsinler Beyoğlu'yu yaşamaya Arkadaşlarmdan birisi. daldığı gazetenin içinden fırlayıp kalkar: « Buldum!» Gazetedeki havadis hızl» gözden geçirilir. Kimbilir hangi işyerinde h*rhengj bu kaza. TanMtB. Bu kadarı y»ter. Pınl pınl tokdler kiralanır, dolujulup k»ra yerine doludizgin gidilir. Arabalar kuvvetli frenlerle dururlar, cTeftiş heyeti başkanı» Kudret beyefendi zmt zıııt nut eden ayakkaplany la öndedir. Deve yan yan, büyük bir saygı içindeymişçesine koşar, i?yerinin kapısını açar: « Buyrun beyefendi!» Beyefendi olanca kibir, azamet, çalım, palavrasıyla dalar içeri. îşyeri sahibiyle zerrece il gılı değil. Hem ne demek o? Burada bir kaza olmuştur, bir iş kazası. Neden? Niçin olmuştur? Pat ron işyerinde bütün sartlan yerine getırmis midirî Örneğin kazada yaralanan ya da ölen işçinin sigortası yaptırılmıj mıdır? Normal stopajlar yapılmıs mıdır? tş yeri sahibinde telâş, daha çok da korku. Bu korkuyu esans koklarmışçasma alıveren Kudret Yanardağ bastırdıkça bastırır, sonra da: Yaz!. der, «Yaz!» Ayağa kalktı: Arkadaçlar paramız var. Şimdi bir taksiye at layıp gidelim mi o kayartonun yanına? Kimse bir şey anlamamrçtır: Hangi kayartonun? O işte. Müfettişler müfettişi deyyusun.. Simdi? Bu saattan sonra? Öyleyse gidip Semâ'yı bulalım. Haydin! Hesap göriilmüş, görülmemiş. önden fırtına gîbi yürüdü, merdiveni indi, sokağa çıktı. Beyoğlu, gecenin bu ileri saatmda bile, taksileri, dolmuşlan, tramvay, otobüsleri, iki kaldırımındaki omuz omu za insanlanyla akıyordu. Taksi! Taksiler, dolmuîlar, tramvay, otobüsler akıyor, Deve'nin haykırışı tramvay çanları, motörlü taşıt homurtuları arasında eriyip gidiyordu. Yeniden: Taksi ulaaan! Ne yapsa boş, taksiler, dolmuşlar, öteki taşıtlar geçip gidiyorlardı. Derken arkadaşları çıktı lokanta dan. Onlar daha ayıktılar, daha da akh bajında. Ama Deve çığırından çıkmıştı bir sefer: Neden, neden onlardan kaçmıstı dünkü arkadaşları? Ya paralıydı, ya da artık Istanbul'da bıraktığı arkadaşlarını küçümsüyor. on'.arı konuşulmağa değmez buluyordu. Kaldınma oturdu: Bırakın beni, gidin. Ben burada sabahlamak istiyorum! Yahu kalk, âbey, çok ayıp oluyor.. na surisırı Cumhuriyet 7128 Ünye Malmüdürlüğünden İlân 1 1796968 lira muhammen bedelli Ünye Hükumet Konağı tamiratı açık eksiltme usulü ile yapüacaktır. Muvakkat teminatı 1347,73 liradır. 2 İhale Ünye Malmüdürlüğü Odasmda 26 Haziran 1969 Perşembe günü saat 15 de yapılacaktır. Şartname her gun mesaJ saati danilinde Ünye Malmüdürlüfünde görülebilir. 3 Taliplerin Bayındırlık Müdürlüklerinden alacakları yeterlik belçesini Komisyona ibraz etmeleri ilân olunur (Basm: 15919/7102) Bayındırlık Bakanlığı Yapı İşleri 8. Bölge Müdüriüğünden. 1 Samsun Erkek Sanat Enstıtüsü öğretim binası ve motör at51yesi ikmali işi 1970 yılına sari olarak 2490 sayılı ksnun hükümleri dahîlinde kapah zarf usulüvle eksiltmeye konu'.muştur 2 tsin kesif hedeli 1494 793.04 liradır 3 Eksi'tme Samsun Yapı N'eri 8. Bölge Müdürlüğünce topla nacak Ihale Komi<^'onunda 13'6'19ü9 cuma günö ssa» 15n(i de vapılacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve dığer evrak mesaı saatleıınde Yapı tşleri 8. Bölge Müdürlüğünde gorıüebiHr 5 Eksilrmeye girebilmek için isteklilerin: a) 58.593.79 liralık pecici teminatını. b) 1969 yılına ait Ticaret Odası belgesin!, c) Müracaat dilekçesi ile birlikte (Eksiltme s.arrnamesind* belirtilen ve usulüne göre hazırlanmış olan) plân ve teçhizat beyan namesini, teknik personel beyannamesini, taahhüt beyannamesinı sermaye ve kredi imkânlarını bildiren 'Bayındırlık Bakanlıgınca ha zırlanmış inşaat, Tesisat ve Onarım İşleri thalelerine tştirak Yö netmeliğinde belirtiîen) ömek 2 ve örnek 2 a normuna uygun mali durum bildirisi ile banka referansım, Bayındırlık BakanlıSından almış olduklan (B^ grupundan kesif bedeli kadar tsin eksiltmesın» girebileceklerini gösterir müteahhitlik karnetinı ibra? suretıvle Yspı tşleri 8. Bölge Mudürlüğünden alacsklan veKrlik belaesinı »eklif mektupları île birükte zarfa koymaları lâzımdır 6 îstekliler, teklifleri havi mektuplarını ihale saatmden bir !S81 öncesine kadar makbuz karşılığmda İhale Komisvonu Başkanlıgın» vereceklerdir. 7 Yeterlik belgesinin ahnması Için Yapı işleri 8. Bölge Müdürlüğüne yapılacak son müracaat tarihi lu'6/1969 sah günü «aat 17.00'ye kadardır. 8 Telgrafla müracaat ve postada vâki gecikmeleı kabul edilmez Keyfiyet ilân olunur. (Basın: 164O6 Izmir Tekstil Yüksek Teknik Okulu •••• ••• •••%»•• • Mudurlu&unden Okıılumuz ıhtivacı için, Almanya'da Iplik, Dokutna ve Tekstil Kımvası dallannda ögrenım yapmış yüksek mühendıı ve mühendu asistanlar alınacaktır. Ası«tanlar. SSrelim üvesi vetiçtlrilmek özere Alman ögretim üvelerı vanmda çaliftınlacak ve basanlı olanlar, tnaaşlan yurtta kalmak Ü7ere burslu olarak bır yıl «üre 11e, Almanya'ya gönderHecektir. Askerliğini yapmış olanlar tereih edilir. Isteklılerln hiycgrafileri ile Okul Müdürlügüne başvurmaları duyurulur. (Basın: İ. 211816206/7105) f Asistan Olmak Tstîyenlere)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear