23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHtFE tKÎ 13 Nisan 1969 ClTMHURtYET nnınıııınn>j Uyuşluıucu lehiılerin yıkıcı elhileri Bir kursun düşündürdügü •••• iyi adamdı, ama asıldı Son vıllarda yakın tarihimize ilgriyle birlikte edebiyatın «siyası hâtırat. türüne eğilim çoğaldı. Ismet Pasa ve Celâl Bayar gibi Ittihat ve Terakki devrini yaşamış kişilerimiz yanında, çok daha genç olanlar. 27 Mayıs Devrimine katılmış. veya yanından geçmiş bulananlar da anılarını yayınladılar. Hiç kuşkusuz siyasi anılar. politika bayatına bir nokta koyduktan sonra yazıhrsa daha güvenilir olur. Başka ülkelerde usul böyledir. Amerika'dan gelen haberlere göre eski Başkan Johnson bâtıralarını yazmaya hazırlanmaktadır. Johnson, koltuğundan çekilmis bir emekli politikacidır. Artık yapacağı iş. tarihçilere bel$e hazırlamaktır. Bizde ise tersi oluvor : Politikanın göbeğinde bulunanlar, hangi yastan olurlarsa olsunlar. anılannı yayınhyorlar. Zatetı bizim demokraside kendi isteğiyle, ya da normal yollardan köşesine çtkilen politikacı yok gibidir. Siyasi mücadelenin söbeğinde yaşıyan kişilerin ise anıları ne dereceye kadar obîektil kalabilir? Bir Frenk düsünürü : Hâtıralanm, itiraf edebildiklerimdir.. diyor. Bizimkiler daba da öteve gidiyorlar çoğu zaman : Anılannı kaleme ahrken giderayak hasımlanna bir kank daha atmak için kaleme sanhyorlar. olaylan çarpıtıp, kişileri çamnra boynyorlar, yerin dibine batırıyorlar. Vlus çazetesinde yayınlanan tsmet Pasa'nın hâtıratı bu bakımdan iljinrtir. Pasa. bizdeki nsulün dısında bir tutum benimsemiştir. KişileT hakkında o kadar dikkatli bir dil knllanıyor ki, şaşmamak elde defil Takın tarihimizin şShretlerini nitelerken pek inre konuşuvor : Çok iyi adamdı. vazifeşinastı, ae|erti bir arkadagtı Sonra nt oldn Pasam? Asıldı. Ismet Pasa'nın llus'taki anılan buçünlerde Atatürk'e hazırlanan suikast çevresînde dolasmakta 1936 yıhnda Gazi Mu<tafa Kemal'i Sldürmek için tertip hazırlayıp tntnkianan ve Istiklâl Mahkemesi'ne sevkedilen eski Ittibatçılan göklere çıkarıvor Ismet Pasa. tttihatçıların ileri gelenlerinden bazıları hakkında düşünceleri söyledir : « Kara Kemal'i ben sah'ten tanımam. Enerii=i. uzak görüv iülüğü, çal^kanlığı ve teskilâtçıhğıyla öndekiler kadsr selâhıf ye lı ve nüfıi7İu olan kuvvetli bir adamdı.» « Cavit beyin durumu îttihat ve Terakki'nin basta gelen şahsivetlerinden biri olarak değerlendirilmiştir. Ama ben onun sirîdet hareketlerine, suika^t teşebbüslerine girecek tabiatta oldujuna hiçbir zaman ıhtirr.a! vermedim.» « Halis Turgut'u uzaktan tanırım, bunlar enerjik adamlardı.» « En son yakalanıp asılan eski Ankara Vali?i Abdülkaâir, Ittihat ve Terakki'nin Meşrutiyet'ten önceki fedailerindendir Askerdir. Bizim Mnıftandır. «Abdülkactır Antep» diye tanırız Son derece eneriik ve kararlı bir adam. Çetin bir ihtilâlci. thtilâl arkada^'arına, ihülâl fikirlerine bağlı.» « Sarı Efe diye i«im yapmıs olan Edip bev d» K'jmeli'de tttihat ve Terakki'nin fedailerindendir. Kendisini sahsen tanımam. Milli Mücadelede Anadolu'da bulundu. Sarı Efe, cîaha ziyade Kâzım özalp'in mıntıkasıncia çalıştı.» OörüldüSü gibi Ismet Pasa, Atatürk'e snikast düzenlfdikle ri için yakalanıp asılan. hapsedilen ya da intihar etmek zornnda kalan kisiler için oksayıeı bir dil kullanmıstır. Oysa devrin Basvekili olarak tsmet Pasanın tüm infazlarda önemli agırlıgı vardır. Inönü. deierli saydıgı nice kisinin sivdifi hükmü, sivasi müeadelenin tabiatından «ayıvor. Bn yolda nasırlanmıs bir olgunink, tsmet Pasa'nın hâtıratında bizdeki politika hayatımn geleneksel nöktesini yerine oturtuyor : lyi adamdı, çalıskandı. fedakârdı ve sonunda asıldı. Ord. Prof. Dr. F. K. GÖKAY :::: :::: •••• •••• ••«• •••• •••• •••• • •«a ta •fcünyaya her götünü açan insan yaşadı•** ğı müddetçe çevresinin etkisi altında kalmava mecburdur. Şu da bir hakikattir ki, beden ve roh yapısı bakımmdan çevrenin etkisi şahıslara göre defişir. Doğuştan itibaren gelişmeye baslayan fiziksel ve psikolojik varhk, sosya] etkilerin tesiri altında kaliT. Bn suTetle bn gelişmeler bazan %rrilemelere uğrar. Bilhassa bluğ yaşı adını verdiğimiz ergenlik çafında fizvolojik ve psikolojik değişmeler çok önemlidir. Bir ile altı yaş arasında anasına düşkün ve hrr seyi şahsına bağlamak hevesinde halanan çocuk altı ile oniki yasındaki devrede otoriteye mnhtaçtır. Kanuna itaat, taklit ihtiyaçları içerisinde ruhî, ailevi ve toplnluk intizamını arar. Baba veyahnt ailede herhanjri bir otoriteden mahrum olan çocuklar diger bir genç şef arar, ona mutlak surette itaat ederier. 12 ile 18 yaş arasında ise bütün «toriteye isyan ederier, delikanlıdırlar. Kendileri şef rolü oynamak ve içten gelen entfltif kndrete nyar; aynı zamanda mensup olduğu toplum içtrisinde kendisine or. tak düşünceler arar. Bu zamanda onların hosusi tetnayüllerini arayıp bnlmak ve sosval gelişmeleri için gerekli telkinleri yapmak lâzımdır. Kendisi bu çağda dostlannı ve ülküsünü arar. 1821 yaş arasında ise fikrî yenilenme vuku bulur. Devamlı ve billurlasmıs dayanışma knrallarına riayet eder. Hak mefnumu üzerinde dorar. Sosyal plânlar üzerinde kafa yorar. Gençlik toplulukları ve vatan problenüeri iU ilgilenir. Dostlan ile sıkı ba|lar tesis eder. tşte hayatın dinamik seyri yetişmekte olan çocuk ve getıçte böyle çesitli devirler yaratır. Bn mnbtelif devirlerde organik, zihnî, sosyal merilleri iyice araraak ve onları doğru istikametlere yöneltmek, ana babaya ve bilhassa ögretmenlere düsen en kutsal bir ödev dir. Bluf çagını idrak eden. delikanlılıga »yak basan gencin otoriteye karsı ilk isyan alâmeti sigara ile baslar. lnsanoilu sıkıntılarim gidermek için tütün dumanında teselli srarlar. Keyiflendikleri zaman aynı şekilde psnnskUrı arasında onon dumanınt avaklanm uzatarak ve koltuÇ» yaslanarak rahatça seyretmekten ve haval âleminde dolasmaktan zevk alırlar. Genc çevresinin tesiri altında delikanlılıgını ispat etmek için şahsi disıplinden aynlır ve battâ okulda yuznnmaranın kerih kokolan içinde korku ve baş dönneleri arasında bn riinahı islemeye haslar. Çevresindeki arkadaslannın yanında bu suretle asagıhk duvcasnnu yendi*i kanaatiyle keviflenir. Tütün iptilâsı üzerinde dnracak defilim. Milyonları esir eden nikotinin etkisi şahıslar üzerindedir. Her halde kimse benden tütün içiniı tavsiyesini beklemez. Hattâ rahmetli hocam Mazhar Osman'dan isitmistim: şaka olsun dive eskiler tütün hakkında söyle derlermis : 41 Tütün ve narsile içen ihtiyarlamaz. A Nargile ve tütün içenl köptk ısırmaz. 0 Nareile ve tütün içenin evrio* hırsı» ,,.j, ..jrirmez» ^ Rir de bn te7lerin karsılıSını a A Evet, tütün iren ihtiyarlaınaz. Çünkü ihtiyarlamaöan senç Blür. A Köpek vsırmaz, çünkü zayıf ve dermansız olnr, mntlaka sopaya dayanarak yflrür. elinde sopa oldn^a k'n köpek s»ldırtnaz. ^ Evine hırsıı sirmez, çünkü adamcalhtı öksürükten nyku tatmaz, daima nyanıktır. daima ses çıkanr. ütün hakkındaki bn ?örüslerimİ7İ kısaca belirttikten sonra asıl büyük tehlike olan uvnstuructt zehirlere çeçmek istiTorum. Sosyal tarihimi7İ inçeledi^imlzde tmparatorluk devrinde alkollü ickiden ayn oiarak afyon tiryakilrri, esrarkesîik ve sosyete çevresinde morfin iptilâsı dikkati çeker. Afvonkeşler kücük parçaiar halinde afvon yotarlar. böylece rahat ederlerdl. Esrar ise kEVhstnbeyler arasında ve düsük seviveli in<sanlara mn«allat olan bir Tehirdir. Sigara ve nargile şekünde içilir ve birtakım upıklıklarla kendini çösterirdi. Morfin i»e vncndu delik desik eden şırıngalarla yapılır, çok defa bir ağn geçirmek için yapılan bu iŞne müptelâlarını bayat boynnea zehirler, iskelet baline getirirdi. Taribimizde iki korkonç lehir iptilâsı göriilmüştür. Bunlardan biri Birinci Dünya Savasından sonra müUreke yıllannda Vrangil ordnsn ile bolşevik Rusva'dan kaçan Ruslarla birlikte şehrimize gelmis ve koko adı ile adiandırılmıstır. Ru* enfiyesi adı verilen kokain evvelce Türkiye'de tanınmazdı. Bilbassa lkinci Snltan Abdüihamit bn ilâçtan çok firker ve kallamlmasına müsaade etmezdi. Bnna mnkabil Avrupa ve Amerikada çok Unınıyordu. Şayam sükrandır ki, ilk hamlede birçok knrbanlar veTdiSimiz kokain. yaptıçı korkunç tesirlerle herkesi ürküttü ve ortadan kayboldn. Kokain sarhosln^n esnasında e«vayı yanlış görmek, olmayan şeyi bissetmek, vücndunda k^rtlar ıceıdigini iddia etmek, yürfirken havada yürür cibi vaıiyetler almak, lamanla istihadan kesilmek bn zehirin korknnçln|nnu meydana çıkardı. Zihinde ve rutata yaTattıfı yıkıcı tcsirleriyle herkesi ürküttü. lkinci korkunç zehir iptilâsı, vurdnranzda Heroin ile kendini çösterdi. Neîle tozn altında ortalıjı saran bu iptilâ 36 • 31 yıilarmda memleketi kasıp kavurmava başladı. Kuzruncuk'ta ve Evüp'te Bahariye ve Taksim'de knrulan fabrikalar evvelâ Türk isçisini, ondan sonra da lisedeki ve üniversitedeki gençiigimizi ve di£er önenili tesekküllerimizi tebdit etti. Enfive tarzında burna çekilen ve ilk alındıSı zaman çeçici bir sıcaklık ve neşe veren bu zehir kollandıkça miktannı artırraak zornnda kalıyor. günden KÜne tayıflatıyor ve perisan hale koynyordn. 1/ısenin son sırnfında TasiladıJrımiT tencler bütün bedenî ve rnhî sempatilerini kavbediyor, çalışamaz hale ?elivor, hastanede yatmak zornnda kalıyorlardı. Bn zehirin kannsında çok siddetli bir mücadele açtık. Rahmetli Ata'nın baskanlıfında tonlanan Rakanlar Knrnln sert kararlar aldı. B.M.M.' nde. birisi o vıllarda ve sonra 1953 yıllarında aihr hükümler tasıvan kannnlar cıkarıldı. Memleketimizde bu vanıtın söndürfildü. Talnız tees«üfle eördütümüz bir sey vardır ki. evvelee çapkın ayak takımı arasında yayıimıs bDlnnan esrann son TiHarda bitliler vasıtasiyle memleketimizde vayılma tehlikesi jrö<<terdi^ini müsahede ediyornm. Esrar, kendir otnndan rıkanlan ve memleketimizde si«ara. nar^ile seklinde kullanılan, insan varlıtını ve bilhassa teessfiri hayat adını verdiÇimiz hislerimizi öldüren, beden alanında evvelâ benzimizi soldnran. çBıleTimî7i rnknrlastıran. eöz kaoaklannın cevresini eürümüs hale eetiren. eskidrn uzerine toz kondnrmaz bir renci tuvaletini tamamen ibmal ettiren, kirli. saç sakalı nıon. pis tırnaklı Brrisan bir hale sokan ve çok defa si7ofreni adlı ha<rtalı£ın meydana çıkardıii bn eser maateessüf son zamanlarda rençlerimiz arasındg kullanılmva baslanmıstir. lii! İlk çâre «Cürüm ve Ceza» dîyan Temsilin doğrusu Anlaşomiyojuz Konuşulacak binbir yurt meselesi askjda dunırken, hiç degilse, Meclis toplantıiarında çogunlugu sağlasalar. Fakat saglıyamıyolar. O yapılmıyor, bu yapılmıyor. Durujn böyleyken, rnemleketin dört bir tarafına yayüıp abuk sabuk lâflar etmemek, o pek hasreti çekilen «Meclis itiban» nın saglanmasında ilk adım olacağa benziyor. Ha gayıet. Biraz da susmayı öğrenin bakalım. ttibar sonradan gelir belkl. *** var. Yedi tepeyi hatırlattıgı ri vayet olunan, ortasından bölünmüş paskalya yumurtalan glbi. yan yuvarlak bir şeyler var. Galiba surlar olacak, uçları çatal çatal çizgiler var. Velhasıl %\vA. GUzel ama, bu konuda, başKa fikirler de akla gelebilirdi. Meselâ, SUJTJ akmıyan bir rausluğun ba^ında, elini yüztinü yv kamak için bekliyen bir çocuk. Yine meselâ, ses vermlyen t? lefon elinde. sirürinden saçmı başını yolan bir kadın. Bir kursun dusundiırdugu olislerin «faydalı insan» olmaları îçin bir kurs açılacakmış. Bu haberdeki tuhaflığa bakm: İnsanın aklmt> evvelâ (Hadi zarsrlı demiyelim de) demek polis şîmdiye kadar «faydasız» mış seliyor. Yeni kurstan geçinre «faydalı» olmaya başlıyacak. Devam edelim okomaya: Kursta «olaylara nasıl müdahale edi. leceği» halkla ne şekilde konusulacağı» «vatandaşa kötü mııamele edilmiyeceği» «aslâ münakaşaya gmsilmemesi» gibi bir süru şey öKretilecekmiş. Yine insanın aklına «Demek şimdiye kadar polis bunları hilrniyormuş da. bu knrsu bitirince, öğrenecek» geliyor. Peki, bizim büdifimiz kadar, bir «polis okulu» muz vardı. Orada ne okutuluyor ve öğretUiyoT polislere AUah aşkmıza? . Bir de bu «faydalı insan» kprsundan geçmek imkânını bulamıyan polisleri düsünürseniz Ama, düşünmeyin daha iyi! P Cürüm ve Ceza» R I İlk çâre C C | | e r kaiadan bir ses çıkılyor» deriz ya, yine öyle a'ma, son zamanlarda «her kafadan t'k bir ses çıkar» oldu memlekette. O da şu: Meclisin itibannı sağlamak. lyi. Pekâlâ. Sağlıyalım Meclisimizin itibannı ama, nasıl sağlıyalım, nldelim de satlıyahm? Başta lâfazan dostumuz «çenesine kuvvet Osman» (Bölükbaşı) olduğu halde her siyasetçi DU dertten yakınıyor. Gelgelelim, çaresini ^österen yok. Bazı milletvekilleri BakanUkîann kapılanrn ajrndmp nüfuz ti careti yapmasmlar. Pakat yapı % usyadan, pek de «sergflerle» doln olmıyan haberler geiiyor. Hafta içinde verilen son bir tanesi, sarhoslara karşı dehşetli bir mncadeleye girisildi|ri''i bildiriyordu. Buna eöre artık "us sarhoşlanna hemen her yer yasak. Neler yok ki? Sokaklardan caddelerden tııtun. par'clardm me>danlardan geçin. sinemalara tiyatroiara, lokantalara. hattâ otel ve apanımanların piriş kapılanna kadar, akbnıza gelen her yer yasak. Oralarda bir sarhof jorüldü mü, artık, Sibiry» mı olur, eza ve cefa kampları mı olnr, ver Allahım ver cezayı. Bir defa, derler ki, İnsan ya kederlenince ya da neşelenince içermiş. Ruslann ikJnci şıktan sarhoş oldukları pek tahmin edilemez. Ama, biz işin o taratnu btrakalım. Peki, nereye girecek Rns sarhoşları? Orası yasak, burası yasak. Ne yapacak adamlar? Hadi onu da bırakalun. Fakat Kuzey komşumnzın sayın idarecileri. çaliba. bir şey bilmiyorlar. Mademki slo^anlar (bu da bir çeşit «vecize» demek) asrında yaşıyoruz, biz de bir cümleyle kendilerine haber verelim: «Sar Daiıa meselâ. ylirüyecek kaldınm bulamadıgı için, sokaga bajdaş kurup oturmuş bir adara. Bunları, uzun uzadıya, sıraiamaya lüzum yok. Elinde tencereyle gazocağınm onünde pinekle. yen bir ahçı da olabilirdl. Belki pek yakışık almazdı anıa, şüphesiz. «bu şehr i Stanbuİ ; daha dogru temsil ederdı. U> *** Anlaşamıyoruz Y ukarıda «amblem* derken aklıma geldi. Nedir amblem? «Remz» âesem, ihtimal, siz anlamazsınız. «Simge» desem ben anlamam. Timsal fîlân Ribi bir şey desem, korkanm, kimse anlanuyacak. Ne biç'ım bir hal aldı bn Türkçe canım! ııııııııııııııııııııııııııııııııiHiıııiıııııııııııtınııımfi Sonuç iinva Saîlık Haftası'nın bn suretle actıh bn savası ynrdnmuz için önemie karsıladık. GenrliÇimisi nvarmavı lüzumln bnldnk. Hekimligin ilk gartı saleınlar karsınnda insanlann uvanık bnlnnarak kendini kornmasıdır. Cehenneme eiden voldas arar sözünü hatırdan çıkarmıvahTri. TiirkivemiTİ nvnşıtorncn zehirlerin rahatça knllanılabild'ıfei bir memleket olarak vapılan nroparandaları Avrnpa'da isitivornT. Ve bn soretle Türkive've «eicn bitliler kanun kar^ısvnda «asınp kalıyorlar. Zabıtanın sert kolıı kendilerini yakalavınca afalhvarak fervada baslıvorlar. Hattâ tneriliz parlâmentosanda bv jibi zehirlere karsı ceT.alartn ataltılmaM konn«ın konnsnlnyor. Savanı sükrandır ki, bn Snerre kabnl edilmedi. Dünvaya ırelen insan vasadıti müddetçe me«nt ve bahtivar bir ömür «ÜTmek isttr. Kendi elivle ve arkadas telkiniyle Smriinfi zehirlevenlere aeımak ve bn ribi telkinler karşısında uyanık olmak lâzımdır. Bereket versio yeryüıünde baska diller var da, oradan burndan asırarak, az çok anlaşabiliyoruz. Yoksa. maazallah, dilsizler kon%m\ jibi, elkol isaretleriyle, yahut. bir takırn acayip sesler giiya, konufmaya faIsin tuhâfı, bâli dâ, ne buyük bir feliket k&rşısında bulundufeumuzun farkında değil gibiyiz! Yapı ve Kredi Bankası Garanlisinde : % 12 Faizli «DEMAŞ» Şırketinin hâmiline muharrer tahvüleri I5NİSAN 1969 tarihinde İzmir'dfi satışa çıkanlacaktft.** \ Cumhuriyet 4153' 0 hoş. sarhoş oldufunu bilse, kat'iyen sarhoş olmaz.» Bunu da biznen çok daha ivt F.K.G. bilir. Başından geçmcdijse de elinden çok geçmiştir. İsterlerse ondan sorsunlar! yorlar. Bazı milletvekilleri kafayı ç^kip, vazifeli polislere bile meydan okumasınlar. Pakat okuyorlar. Bazı milletvekilleri, uydur^ıa hastalık bahaneleriyle, yaba'ioı memleket lerde, devlet kesesinden sala sÜTmesinler. Fakat sürüyorlar. Temsilin doğrusu stanbul Vilâyeti, şehri temsil edici mahiyette, bir amblem yaptırmış. Sayın Valrmiz bir tane de bana gönderrnek lutîunda bulundu. Hiç de fena değü. Minareler T İ YARİN SABAHTAN İTİBAREN HiZMETiNiZDEDL. HARBİYE 113.Şubem«z TESEKKUR Geçirdiğim hastaliğm tedavLsinde eösterdikleri çok yakın ilgi, sevgi ve örnek ihtimamdan dolayı Sayın Ord. Prof. E.Ş, Egeli. Dr. Gl. Saim Bostancıoğlu, Dr. Hilmi Özgün, Lâleli TeşhisTedavi Klinıği Direktörü Dr. Salih Osmanoğlu ve değertı çalışma arkadaşlarına, Doç. Dr. Altan Onat, Alb. Dr. Orhan Onat, Dr. Dündar Kutlu'ya şükramm sonsuzdur. Hemşire Bn. lar Gürsel Başak. Süheylâ Gözlüklü, Mahmure Karaveli, Zekiye Uzun'a sonsuz şefkatlerinden. sağlık memurlan, Baylar Muharrem Tekin ve Yüksel Erdoğan'a çok müteşekkirim. Hastalığım süresince ve iyileşme devresinde hâlâ devam eden çok lutufkâr. gönlümüzü alan yakın alâkalanndan dolayı başta çok Sayın cumhurbaşkanıma, Sayın Senato ve Meclis Başkanlarıma. bizi her an arayan azız Başbakanıma. sayın liderlerle partüer erkânına. Senatör. Milletvekili, Komutan arkadaşlarıma, Sayın İstanbul Valisine. Hava Harb Okulu sayın Komutanma, aziz hemşehrilerımle. Galatasarayh kardeşlerime. akraba, dost ve yakmlarıma sonsuz şükranlarımı sunanm. SUAT HATRİ URGÜPLC Anadolu xakasında Kur:ulmuâ Büyük Bir Şirket : İdarî M'ıidür ÇUmunı Hüiik. Jtoj'mU Aramakladır Aranılan vasıflar işletme sevk ve idaresinde önemli bir konuyu teşkil eden personel işlerme toplu sözleşme konulanna vâkıf yönetici nosyonu kuvvetli yüksek tahsilli yaşı 40 ı aşmarruş tecrübeli ve arzulu elemanların P K. 1428 Sırkeci İstanbul adresine fotofraık ve el yazılı tercümei hallerini havi dilekçeleriyle müracaatlan rica olunur. Ücret tatminkârdır. Cumhuriyet 4124 İstanbul'da büyük bir smaî işletmede TİCARÎ MUHASEBE VE MALİYET iMUHASEBESt Sahalannda İDARECİLİK yapabilecek YARATICI elemanlar için CAZİP İŞ ÎMKANLARI > Ticar: muhasebe sahasında çahsacak yönetici raodern b u tıcari muhasebe sisteminin yönetınn ile s o r u m l j olacaktır. Bu şahsın mevzuat, verg:, banka münasebetlerı, kredı politikasının takıbı ve kontrolü. mali kontrol, r a p o r l a m a ve a n a ' u , dahılî m u r a k a b e organizasyonu, kompüterin muhasebe ve fınans kontrolünde uygulanması. «igorta işlerı gıbı konuları deruhte etiebılecek bilgi ve tecrübeye sahip olması geyekmektedu. > Maliyet muhasebesı sahasında çahsacak yönetıui f:nansman çalışmalar'.nı sevk ve icîare kademesı ile koordıne etmekle sorumlu olacaktır. Bu şahsm standart maliyet, bütçe'.eme, raporlama ve analız sibı konularda çalışabilecek bılgı ve tecrübeye Fahıp olması gerekmektedir. I Yukarıda yazılı ışlerı yürtitebilecek, yüksek tahsihnı muhasebe sahasında yapmış, askerlik ile iüsiğı olmayan, 35 vasından genç elemanların 24 Xisan'a kadar asağıdaki adrese bir fotografla birlikte genı«. hal tercümelerini YALXIZ MEKTUPLA gönd^rmeleri rica o l u n u r . | Yabancı lisan bilmek tercih sebebidir. AİTEN PEKŞEN (SUSUZ) ltCEL PEKŞEN evlendiler. ile Cumhuriyet 4128 Fulbhght bursları 1. Fulbright öğrenim bursları : • AMERİKADA yüksek lisans veya doktora yapmak isteyen, iyi îngilizce bilen öğrencüer için, ı Doldurulmuş müracaat formlarının 31 Mayıs 1969'a kadar Koır.isj'onda bulundurulması gereklidir.'» 2. Fulbright öğrenci yol bursları : • AMERÎKA'DA yüksek lisans veya doktora yapmak için burs temin etaıiş, iyi Îngilizce bilen bğrenciler için, ı Doldurulmuş müracaat formlarınm 19 Mayıs 1969'a kadar Komisyonda bulundurulması gereklidir.) Ozcan OZBASAKAN ile Erol BERKALP ni^anlanâılar. <• Yalnız bu şubemîze mahsus HARBİYE HALASKÂRGA2İ CADDESİNDEKİ İKRAMlYE APARTMANININ 7 No. lu DAİRESİ İLE BİRLİKTE CEM'AN 3. Fulbright öğretim üyesi yol bursları : AMERÎKA'DA araştırma veya öğretim için burs temin etmiş, iyi Îngilizce bilen öğretim. üyeleri için, ı Doldurulmuş müracaat formlarının 5 Mayıs 1969"a kadar Komisyonda bulundurulması gereküdir.) Mürscaat formlan ve fazla bilgi için: • F» E V A AYRİCA: MİLYONLUKUMUMİ ÇEKİLİŞE KATiLMA HAKKI HUSUSİ ÇEKİLİŞ 125.000 Liralık 12.4 1969 Piyasa Etüd Müşavirlik Araştırma Itd. E|itim ve îetistirme BSlnmü tmam Sok. 1/5, Beyoğlu t ı t a n b u l Fulbright komisyonu Cumlıuriyn «148 (Yenı 1332/4150; KAYTJ» Denlı ınotörllnün S60Î numaralı plSkssînı ksybettlm. Kukuniiuzdur. Ahmet Ta^a^^a Cumbuıiytt 4129 Gaxi Mustafa Kemal Bulvarı 712 Ankara Telefon ı 17 86 91 .(Hu: 13964122; GARANTİ BANKASI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear