25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE DÖRT tâ makinaiı tüfek ile el bombası temin etmek pek zor değildir Asayişin bozuk olmasının asıl n& denini de burada aramak lâzun dır zaten. Dünya sulhu ve insanların eşıt liği ıçin çalışan Cunıhurbaşkanı John F. Kennedy, 22 kasım 1963 günu Teksas Eyaletinin Dallas şehrinde vurularak öldürülmüştu. Jnsan hakları içm ömrü boyunca çaba harcamış olan siyan ırktan Dr. Martin Luther King, 4 nisan 1968 günü Memphis'te b^r otel balkonunda vurularak öldiirülmüştü. Aradan iki ay geçmedi. 5 hazı ran günü banş ve eşitlik tarsf tan olan Senatör Robert Kennedy Los Angeles'teki Ambassador O'e lınde fecî şekilde %"uruldu ve kalrtırıldığı hastahanede öldü. •Imslc mümktindür. Hattft ve hat 13 Evlui 1968 CtrcviHTRtYET & Burası Şikago Derleyen: Aziz Kayıan Bayan Anae Kerr adıodı bir tngıliz kadın »eb'usu Ai bu şekılde dovulmuştü. Conrad Hılton Oteli önündeki kalab»l;k arasında. Kadıneağız i'ile kakıla Polis Merkezıne getırıimiç ancak kirnliği öğrenildikten »cn ra özür beyan edilerek *erbe?t bırakılmıştı. Skinci Dünya Savaşından ıon• ra Rusya'nın yaptığı her in•sanlık dışı hareket, Batılıların falsolan yüzünden dur.va kamu oyunda ieabeden tepkıyi görememiştir. Yuzlercesi arasında iki tane mısâl vertnekle ikago'nun buyuk toplantı salonunda Demokrat Parti delegeleri bır araya gelnv.şler, Cumhurbaskam adayını seç zneye hazırlamyorlardı. Içeride, hizipler çarpışıyor, menfaatler üzenne gizliden gııliye pazarlıklar yapılıyor, a^ıktan açığa i*e dünya suihundan cöz edüiyordu. Dışanda, büyük kapının önünde toplanmıs onbınierce ınsan da dünya suihundan bahsediyor, Vietnamdaki kanlı çarpışmaları yeriyordu. îçeridekiler siyasetin nimellerinden kuvvetleri nisbetinde faydaJanırken, dışarıdaki nümayişçiler cop, göz yaşartıcı bomba ve dipçiklerden naıipierine düşeni alıyorlardı. Şikago'nun göbeginde fikre karşı kaba kuv. vet kullanılarak topluluk dağıtılmaya çalısılıyordu. Polis ve millî muhafırlar Aî'ah yaratmış demiyorlardı copları Indirirken nümayisçilerin basla rına. Bu arada olayı fakip etınekte olan gazeteci ve televizyoncular da nasiplerini alıyorlardı bu coplardan. Bu araçlann tepesindeki nokta biçimi bir düğmeye basıldığı zaman içinden bir madde fıçkınyor ve karşısmdaki adamı paralire ediyordu. Hiç bir iz bırakmamasına rağmen insanın yüzün de kesiliyormus hissi uyandmyor ve müthis yakıyordu. Bazan muvakkat körlük te veriyordu karşı koyanlara. $ Şimdi ne olacak? B. Devletleri her yönde lcu.'vetli ve ileri gitmiş bir memleket. Bü.viik imkânlara ve ser vete sahip. Batı Blokuna dahil bü tün milletler ona itimat ederlerken, mide bulandırıcı olaylar.i acaba niye meydan veriyor başta ki idareciler?.. Gerek blrinci, gerekse ikmnı dunya savaşmda Amerika'lı genç 1er ne için savaştıklanm bildık leri için ölüme seve seve gitm'şlerdi. Şimdi ise Vietnam çıicmazn da kanlarını akıtmak istemiyo»lar onun için sokaklara dökülü yorlar. Vietnam savaşını Amerika'lı politikacılar millete mâl edememışlerdir. Sokaktaki adam bu sergüzestin toplum yaranna olmayıp, bir kaç kişinin çıkar için düzenlendiğine inanmıştır. A^. Devletlerinin son yıllar'la guttüğü siyaset, dışanda olduğu kadar içeride de huzursuzluk ve itimatsızlık yaratmaktactır. tnsamn gayri ihtiyarl «nercde Mki siyaset adamlan?» diyeceği gelıyor. Evet nerede o Washington'lar, Jefferson'lar, Roosevelt'ler ve K?T nedy'ler9.. Ne Şikago Valisi Richard Da A Gençler dünya barışı istiyorlar yetineceğiz. 1956 yılında Rus lankları MacarisUnı işgal edip kına bularken, îngilızler Süveyji istilâ heve*ine kapılmışlar ve böylec« Macaristandaki Ruı katli&mı Dünya kamu oyunda beklenen tepkiyi gösterememifti. Son Çekoslovakya hâdiselerinde de Ruslar ievinçlerinden balaiaykalarla oynamaya bsr'.adılar. Zira aynı saatlerde, belki de iki ay sonra Amerıkamn Cumburbaşkanhğına seçilecek kimıenin adaylığı tescü eailmekte olan binanın onünde culh gös terilerinde bulunan binlerr:e Amerikan vatandaşı polisler ve milli muhafızlar iarafından kıyasıya coplamyoriardı. Batı demokrasisinin Sulb rnaskesı ardında kullandığı kaba kuvvetle. Komünıst Rusyanın hot be hot hareketi arasında to Sonsuz hürriyrtterİB vaadedildiji bu biiytik ülkede tniversiteli gençler. Hükümerin kaba kuvvct P°Iitikasına karşı sık sık nümayisler tertiplemektedirler . Bu polis kuvvetlerini daha sert davranma ydnüne itmektedir. kaktaki adara hiç bır fark göremiyordu. Onun natarında ıkisi dç kaba ve ikisi de cmperyalist bir zihniyetin tezahürü idi. Kusların Çekoslovakykdaki insanlık dısı hareketleri kaıjısında Şikago'daki olav'.arı küçürosemek ve basitmiş gıbi göstermek doğru değildir. Objektif bir görüşle ikisi de vandalizm'in ta kendisidir ve atta Uyık detildir. «KA?sLl GÖSTERtLER KAYNAYÂJS KAZANDAN GELEN İLK SESLERDİR» ler türlü »ldürücü silfth satışı lyasak oldugu hâlde, A.B. Dev'letlerinin her yerinde istenilen çapta tabanc» vey» mavzer H ... Ve bir 22 kasım günü, dünya barışı ve insaniann eşitliği için çalışan Başkan John F. Kennedy Teksas Eyaletinin Dallas şehrinde vurularak öldürülüyordu. sevretmektedir. O bilmektedir M, ley, ne de Cumhurbaşkanlığı sedünya sıyasetinde ıslenegelen haçimlerine kin ve nefret kanştırtalara yenilen de eklenecek olurmaya çalışan Alabama'nın eski vasa, bu sadece Amerika'nın degil, lısı George \Vallace, şimdi toprak insanhğın da sonu olacaktır. olmuş bu başkanların yerini tutabılir.. Omuzlanna kada.' uzamış saçlv n, tel tel sayılabüecek kadar seyEnerji kaynağı, koca bir kuvvpt rek sakallan ile Çikago'nun en bü şimdi idaresiz ve başıboş kalmışyük toplantı salonunun önunda tır. Ayrıca bugün ilrt'dar kavg%sı gosten yapan gençler dünya sulhü yapan kimselerın Amerika'yı isteve eşitlik için polis copları i'e nılen raya orurtabileceğine de idövülmeye rıza gösteriyorlar. Bu nanmıyor sokaktaki adam. gençler Vietnam'da gayesız bir s* Kanlı gösterileri düzenliyen vevaşta ölmektense, kalpten inand'ic ya iştirak edenler partilerinin seçlan dünya sulhü ve eşitlik ıçm t;ği adayı bile Cumhurbaşkanlığı kendi polislerinin copları altında için yeterli bulmamakta ve dünyh can vermeye her zaman razılar. sulhünü tesis etmek İçin ağırhBu kanlı gösterüer, kaynayan £ını basacağına inanmamaktadırkazandan gelen ilk seslerdır va lar. henüz Amerikan trajedisinin biSokaktaki adam bugünlerde Arinci perdesi kapanmamıştır. merikan trajedisinin ilk perdesini S O N heyecan. merak hatta. korkuyla Dişf MOOESTY BLAİSC Bond VfilUE'VE " öitaDUE.VGÖİLMİ f TA&\ &Z BUHJ tSTANBUL A c l ı s . uroaram Kur'am Kertoı acıklaman ve \<>rumıı 0* 50 Saz eserleri 07 00 Kbve l'iherler 07.05 Cünavdın 07 .'ıO K.ıberlfr v e h*va durumu 07.45 Gbnu! Sovlertien sarkılar O 00 iKtonbulda bveün Ü 08.05 KücOk ilânltr 08.10 Hafıf Kntı muziti 03 25 Eeıaber sclo « r k ı l a r 08 45 piveno s o l o U n J3 00 Ev iein 09 20 S*vin Dsrandan larkılar 0 9 ' 0 y r k a s ' varın 10 OO Ara haberier 10 0S Okul radvcsu 11 05 Sabah konüerl 11.50 Mfhtor Blrüîl U 00 Ar« h«b*rler vt K ilânlar 12.05 Ktiçük crkestra 11 ?5 Alieddin Yavascadan sırkılar 12 4S Turkuler 13 00 Haberler. H.G «m b«Wün 13.15 Saz eserleri 13 "1 R»klâm proeramları 14 00 Divitciofflu orke»tr«sl 14.M Kadvo lle Franıırca Ci8. d«r»l 14.;5 Kafif Batı nıüziâi 14 45 Hacı Tasandan t u r k ü l n 15 0O A r a h a b e r l e r 15 0» O k u l rartvosu 18.05 Sar » l o l * r ı 18 ta Sabfte Turdan »arkılar 18 40 Muıikallerdn 17 00 Ara hsberler 17.05 Kiıv o d u ı 17 25 K s d m l t r fasiı 17 50 RfkUm crocramları 19 00 Haberler. h»va durumu 19*0 Kücilk ilânlar 1».."5 Yurdun Sf«ı 19 55 Bir varmıs. bir yokmus ÎO 00 Gülizar Erjelden sarkıUr 20 20 Din Ahlak «ohbeti 20 30 >:. Tıifekri'den lürküler 20.45 Bir Tıirk vorumcıiiiu 21.00 Î4 saatm olavları ve K llinlar 21.10 Plaklar arasındı 21 35 KUjrlır araıında 2'.40 Recen Bireitten sarkılar 22 00 Rekliın uro«ramları 21 45 Haherlır 23.00 Caz mu7ii9 23 45 Gece nvjzifi Î J 55 Gunün orosramı 24 00 KaninıB ISTAVBUI. IL RADYOSU 16.'5 Acılıs v« n r o ı r ı m 17.00 Diskoteümizden 17 30 Kucuk Yov&tr İS "0 Senfor.ik rrmzik 19.00 Haf'f .nüzik 19 15 Radvo 11» Inrilizc» Cı8 ders) 19 3H AKiam >on',eri 20.15 Gerclrrle beraber 2' 00 Oda mı*jıüı 21 30 I i e d e r v e Ozanlar 21 *S Hafif muz;k 22 00 Gcce konseri 23 C0 Caz m u z i M 23 :.O Hafif Bstı mıiüîi 0100 Program ve kananıs 0«25 06 30 23456789 ÎUKARIDAN 1 Tüyler, sanayide pek mak bul bir koyun cinsi. 2 Erkek Jft evlât bulmaya çalışma çabası Jh (iki söz). 3 Kadın eşler (eski , terim bir sözün çoğul şekli). 4 Bir renk, Afrikadaki bir ülke. 5 Bulgaristan'da bir şehir, bu da Yugoslavya'da bir kent. 6 «Üstüne yaslan ve çullan!» karşılığı bir emir, bır sıfat takı Uıumu ouıoı« sı. 7 «Birdenbire ümide dü haiicdiimi» şerek» anlamına. iki söz. 8 Tersi «haramdan kaçınılarak. ele geçirilmiş servet» demektir (iki söz). 9 Seciye ve karakter (yeni terım), çignenıp mıdeye göçurülen. SOLDAN SAGA: 1 Son defa işgal altına alınan Çekoslovakyanuı verimli bölgelerinden birinin halkından. 2 Batı Anadolumuzda do^up büyümus kişi, çok taneli bin %lâi».' 3 Büyük otellerin en üst kat salonlanna böyle dıyorlar, devam edip gidecek şekilde. 4 «Dügmenin geçeceği deliği Ht ZALA.'. mânasma iki sözlü bır emir. 5 Çevrilince «dehşetli surette cereyan eden» mânasına ıkı DÜNKÜ BULMACANIN soz beJırır. 6 İki şeyin birbinHALLEDİLMİŞ ŞEKLİ le ölçülmesı sonucu ortaya çıkan nispet, inilti (eski terım). 7 NASIL HALLEDİLECEK Yukandaki j rakamlı bulmacada saEtrafındaküere hücum eden hayvanlara böyle denilir, Avrupanın dece 4 tane anahtar (ipucu) ve S tane sonuç vardır. Boş kalan 12 akar sularından. 8 «Geçmiş karenin içine 1 den 9 a kadar uygun birer rakam koyarak ve topzaman» m yarısı, kadın tanrı lama, çarpma. çıkartma, bolme işaretlerine dikkat ederek soldan (eski terım). 9 Çözümlenmesı sağa ve yukandan asağıya bulmacada gosterilen sonuçlan bulunuz. gıiç olan işler mutlaka boyledır. Biraz vaktinizi alır ama, boş vaktinizi hoşça geçirmiş olursunuz. Tiffany TIFFANY JONES DENIZ GURBETÇILERI 1 HALiKARNAS BALfKÇJSI 17 Küçük Aliş tanıyor ve çok seviyordu onu. Yunus şoyle gözünün önünden geçti. Güçlü kuvvetli bir erkektı. Boyu, hemen hemen iki metre olduğu için ona, Uzun Yunus, derlerdi. Bir provezza fırtınasının kargaşalığında direk kırılmış, ağır bir parçası bajina düfmüştü. Başının yarası iyi olup kapanmış. yalnıı aklmı oynatmıştı. U?lu bır deliydi. Yüzü emzikteki bir çocuk kadar mâsumdu. Anlatırken gözleri dtlice bir ateşle çakardı, ama dudaklarıyla yüzü hep gülüşlüydü. < Anamın bir demz kizi, babamın da bir orfos bahğı olduğunu söylüyorlar» diye bir başladı mıy dı, çevresine bir dinleyiciler halkası toplanırdı. < Yalan, billaha da yalan. Bakın ardımda renkli balık kuyruğu, sırtımda da balık yelesi var mı? Doğ rusu anam süt be süt Yunus bahğıydı. Ama onu köpek bahğı yutmuş. (Lâfınm burasında yüzüne derin bir yasın gölgesi düşerdi) Beni Zehra Bacı denilen başka bir Yunus bahğı emzirmiş. Ondan sonra bana süngerci Hasan baktı. Dünya Güzeli Hatça kız vardı. Onu tam öpeceğim zaman, güm diye bir gürültü oldu. Deniz ateş püskürdü. Ne oldu bilmem, beni hastahane denilen bir yere taşıdılar. Bana, •şanlı kahraman başmdan vurulmuşsun» dediler. Onlara, «durun yahu ben kahraman filan değilim. Yunus balığıyım», dedinı. Yalan söylüyorduın sanki, yüzüme tuhaf tuhaf baktüar. Onlara, bakınız be efendiler, doğdu doğalı sğzımdan yalan çıkmadı, ne bakıyorcunuz suratı ma, öyle tuhaf tuhaf. dedım. Bar.a o zaman, «Yaşa bre Yunus bahğı», dediler. îçim açıldı hoşlandım. On larla beraber güldür güidür güidüm. «Yunus bahğı» diye başımı sıvazladılar, sırtımı okşadılar. Ben kendimi bildim bileli, bir süriî kardeşlerim Yunus balık larıyla yüzer tozar, vapurlarla yarışa çıkardım. Ben kendımı hoplarken görurdüm de, yaşayın kardeşlerim diye gulerdim. Hah Hahhaay! Onlar mavi mavi hızlanıp gıineşte şimşek gibi çakan bir takia, bir tum balaaa! Hay! diye... Sonra su altında vızzz geçerdik vapurları! Fişşş! diye atlardık. Taa goklere. Deniz gülerdi. sular çmlardı, gökler gürlerdi, hah.' hah! hah'.. Sonra. iyice hatırhyorum kuyruğum eridi, nah şu ağaç kütüğü gıbi kaskatı bacaklara bakındı şim di>, deyinee ağlamaklı olurdu. «Ah bir denize dalsam. Bır kez değil, ama çok kez denize dala dala belki gme kuyruğumu bulurum» derdi. Küçük Aliş, duygu hızıyla Kara Ada açıklarında, tâ uzak denizlerden mavi mavi gelen dalgalar üzerinden, yolculuğu dalgın düşünüp dururken, Koca Numan'm tok sesiyle uyanarak. başını Numan'dan yana çevirdi. Koca Numan, Çengeici Datçah İsa'ya aniatıyordu: 'ZavaSIı delı Yu?uf'un dalayım, dalayım diye tutturduğunu duyar da, Karakulak böyle kelepir dalgıcı yabana bırakırmı hiç?» dedi. Barka, « Bırakmadı tabii !• dedi, «Yunus süngerleri ken di yaratmışrmş gıbi tanırdı. Karakulak, ona hemen formayı ffiydirtti. Yunus'un neaesini görjeydiniz. On onbes gün daldı çıkardı, Jaldı çıkardı. Bir gün daldı, ölü çıktı. Miğferin ön camı parça parça oltnuştu.» Orada oturanlann en yajlua Karabatak Davut Reis'di. «A canım, zavallı deliciğin nasıl olduğu besbelli. Deniz inmesini, herkes bilir'. însanın deniz inmesiyle, deniz krampıyle bir yeri tutulur, ya da insan ölür. Bir de gaz, oksigon (oksijen) zehirlenmesi vardır. O bambaşka birşeydir. İnme değildir. Yirmi, yirmibeş kulaç derinliğinden başlar, derinlendıkçe o oranda artar. Deniz delıliği, ya da sarhoşluğudur. O gaz uyuşukluğuna uğrayanlar, dipte hokkabazlığa. sevinçle ayak uçları uzerinde dansetmeğe, çifteteilideki gibi bel kıvırmaya, fmk atmaya göbek çalkalamaya kalkısırlar. Yokarısı hsngi yandadır, aıağısi neresidir unuturlar. Karar veremezler, verseler de yanıhrlar. Deniz sarhoşu olanlar, etekleri zil çala çala, hoplaya zıplaya, daha derine ve daha derine, ölüme, karanlıklara çoker giderler. Engin sevgisi mi diyeyim, sarho?!uğu mu dıyeyım, ona aklı başmda olanlar uğrarlarsa, zaten bir deii olan Uzun Yunus gibi olanlar hiç uğramaz olurlar mı? Zavallı Yunus, yunus balıeı olduğunu sanmıştır. Miğferinin carmm kırılmış buldular ya. Bence camı bir kayaya çarparak kırmamıştır. Suyun baskısı var ya. Su baskısı derinlikte santimetro başına yüz ton ağırlığında olunca, ona beş santimetro kalınlığmda da olsa, cam mı dayan.r? Kimbilir? Yunus ölürken. derinler onu gel. gel diye çağırakomuştur. O da sevinçle gelivorum. diye bağırmıştır Belkı kulaklannda davullar, zurnalarla, büyük bir mu sıkı gürlemıştir» dedi. Barka, •Zavallının ölüsünü denize a'tık. Kıyıdan açıktaydık. Kaptan ö>!e emretti. Na'şı daldı, daldı bu son dalıştı. Avlandığımız sığın yanmda derînlik iki yüt kulaçtı. Onun yanmda denizden kalkınan dağ paıçalan gibi birkaç dık doruk vardı. On'arm bıri Yunus'un meıavtaş! olur. Ötek: kom şu taşlar da başka denizcılerin mezar taşlan olur. Denize az mı denızci gomdiik. Yunus'u formasından çıkardıktan sonra ufacık bir çengeici teknesinde ta;ıdık. Suratları asık birkaç denizci vardık kürekde. Yunus da yırtık pırtık yelken bezlerine sarıh upuzun bir gövdeydı. Gelenekdır ya, denize gömulecek denizcinin batması için opa birkaç parça demir bağlamak. Ama Karakulak Benım denize atılacak zencirim yok. Kıyıdan gidıp bır taş buîun dedi. Ne dersıniz, miğferin kırık camını evirip çeviriyor, «Yazık oldu cama, bu camlar çok pahalıdır> diyordu. Yunus'a hiç acımsar olmadı. Tam o sirada Tehtacı Mustafayla Karaovalı Memiş, eşeklerinin üstünde geldıler. Tahtacı Mustafanın eşiği yontulmuş iki koea braçiyol (22> yüklüy dü. Hırsız Selim, «Yahu Mustafa, braçiyolları biz yirmi gün sonra bekliyorduk. On gün. dedik. orman memurlarından izin almak için. on gün de baltalayıp yontmak için, en tezi yirmi günde gelir braçiyollar, diye hesap etmiştik. Güvertenin san^sk yönü, uzerinde yürüdükçe esiniyordu. braçiyolları gü verfe çö'kmcsin diye istedik. Biz şimdi güverteyi onanyoruz. Nasıl oldu da vaktinden önce getirdin onlan?» diye sordu. < Arkası ıar) Konu *• r « ı m : AYHAN BAŞOĞLU BÜDIH KOPRÜSÜ A N KA R A 06.75 0«.î0 Açıhf. program Kıır'anı Kerım; »çıklaması ve yeruımı S»z eıerleri Köye h«b«r]«" Günaydın Kaberler v e hava durumu Sabah müziği ^nkarada bugün Kuçıık ilâniar Ali Senozandan sarkılar Hsfif Batı müzifi Ülku Vörijkoğludan rürkuler Fv için Sabsh konseri Arkası yorın Ara haberl»r v t K. illnlar Okul radyosu Sfustafa Sagv»?«r ve Vüksel Kıpten jarkıUr Kon$«r saatı Ara haberler ve K. ilinltr N. Dadalot'ludin turkuler Kıbrı.» saaii Küçak ilânlar Beraber \ e solo şarkılar Haberl'r, R G. de bugun Hafif muzik R< klâm prcgramla.rı >)>ucuk konser Jffcla Eroldan turlnıler Flaklar irasındj Ara haberler ve K illrUar Okul radvo*u Vedat (iurselder sarkılar Albumlerden secrneler Ara haberler ve K. llAnlar Yurttan Sesler Kov cdası Reklâm Droeramları Hpbtrler v e hava dunımu K ü c ı k ilânlar Saz eserîerı Bir varm s. bir vokmus Hafi! Batı müziii dinlevici isıekJeri Anavaiamız S Erorhandan turkuler , 24 saatin olavları. K ilânlar ı Gece konferi Turhan ToDerden u r k ı l a r Türkt.Ier Haberler Haftanm b««t«eljl Gece müziüi Gunün Droaramı kasanı* JM VCAPAK. Bet+d BÜTÜN
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear