22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
8AHİFE DÖRT hayatına ahjtırmtya başladV,, Kadınlar kısmında egemenliğini ilân etmişti nasıl olsa!.. Erkeklerden de boyuna haber uçuyordu. «Güzel Naciye ne lsterse yapmaya hazanz.» «Dilediğini bize söylesln» «Onu hapishanentn krallçesi ilan ettik» diyorlardı.. Avluda voleybol oynardı kadınlar b a s günler... Erkekler de futbol... arada yüksek bir duvar vardı. Top, bazen kaza ile, bazen de oyuncunun arzusuyla bu duvan aşar, üçbeş dakika elden ele dolasırdı.. Yırtıcı çığlıklar ve bağırışmalar bir hayli devam ettikten sonra yerlnl bulan meşln parçasına kadınlar titreyerek sanlır, okşar; bundan büyük haz duyarlardı. Erkekler lse, kavga çıkaracak ka dar kızışır, yüzlerine, göğüsleri Temmuz 19G8 CTTMHURÎYET agmurlu bir günfln aksamı; Naciye, Snltanahmet Cezaevinden içeriye girdigi zaman, gırtından boynnna doŞru bir ürpertiyle beraber göıyaşlannı da tutamadı.. Hiç beklemiyordu yakalanmayı ve hele böylesine sudan bir bahane ile içeriye tıkılmayı!.. Kadınlar kıamının Başgardiyanı Nuriye htnım teselli etmeye çalıştı: Allah kurtarsın kızım dedl.. Bn d» geçer inşaallah.. belll olmaz, belkl de beraet edersin mahkemede... Belkl de rnçsnımndnr! Merdiven altındt birkaç kadın başbaşa vermiş fiskos ediyordu. Belli ki, onlar çok daha önce düsmüşlerdi hapishaneye.. Alısmıs bir halleri vardı. Şismanca olanı yavasca ytnına lokuldu Naciyenin... Gfimlediğinizi dnydnm, <fedi.. Hemen o akşam baberl nçra bnraya! ! Remzlnln «egplyoniı» «çlrf» koymadı mı size yahn! Bn kadar enayice «mandepsiye» basılır mı? Naciye cevap vermeden yakaıını kurtaramıyacağım anlamıjtı.. Kimyager Muhsinin metresl Şaziye'yi hep duyardı dısardayken... Hem içici, hem de satıcıy dı. Geçen yıl bir kilo mal bulunmujtu zulasında... Duruşması hâlâ devam ediyordu... Ben, detfi, «nyuz» oldnm. lçime doğdn ama yine de gumlettiler Işte» Fakat boşnna t e v kif ettiler. Knbnrdan çıkardıklan «dört fisenk», «knru kafa» ile nran lüre deltkte tntacak değiller ya! Eroinin birçok adı vardı çekieiler arasında... Beyaz zehir, toı, maden, curu, preze ve kurukafaFişenk veya şarjür, 810 küçük paketin bir araya gelmesine denirdi. ölçüleri de yüksüktü... An* hidrit asetiğin adı su idi; temin etfene «sucu» denirdi... «uyuz ol» mak» süphelenmek, «gümlemek» de baskına uğramaktı... Y VİLMAZ ÇETİNER EROİN KURBANl KADINLAR». IKİ KADIN YERDE KIVRANIYORDU elleriyle bıyık burar gibi hafifçe ok;adı ve alt dudağını ısırarak Güzel Naciyeye bakmaya ba?ladı.. Ama hiç ayırmıyordu gözlerini... şişeyi her dikleyişte bir «ah» sesi çıkıyordu boğazından... Leman ise tfaha ileri gidiyor, garip iniltilerle hapishanenin yeni müşterisine ISf atarak yanına çağırıyordu... Işte bu sırada oldu her sey... o âna kadar, gayet gakin, sorulan sualleri cevaplandırmaya çalışan Naciye, hemen önünde duran tabureyi kaptıgı gibi, iki kadmın üzerine yürüdü... Sırtının ortasına, ilk darbeyi yemek Dürdane'nin kısmetiymiş!.. O feryad ederek yere yıkılırken, Leman da Naciyeye saldırdı.. saçsaça basbaşa kavga başladı koğuşta... Kadm gardiyanlann araya girmesiyle ayrıldıkları zaman Dürdane ile Leman'ın bir hay'ıi hırpalandığını gördü arkadaşları... Güzel Naciyenin böylece şakaya gelmiyeceği anlajılmış, yeni olmasına rağmen kuvvetini kabul ettirmişti... ne baştınrlardı topu Naciyeye bu yoldan !ç lftstlğin memesine sıkaştırarak pek çok aşk mektubu göndermişti erkekler... Yan kıskançlık, yarı merak, bazen de eğlence olsun diye kadınlann hepsi beraber heceliye, heceliye okurdu satırları!. İki kadın eroin krizi geçiriyor ksaraylı Melek hanım ile Zeynebin gün geçtikçe saranp solduğumı gören Naciye, onların derdini anlamıştı!.. Gittikçe daha kötüye gidiyordu iki kadın... Geceleri ağlıyor, bağınyor, sancı içinde kıvranıyorlardı lyi bir ailenin kızıydı Melek hv nım dedikleri.. 40 yaslanndaydı.. Her seyini kaybetmişti afyon ve A eroin yüzunden... parası olduğu zaman beyaz tozu çekiyor, bitince afyona dönüyordu... Şuradan, buradan az da olsa uyuşturucu madde sokuluyordu hapishaneye. Şimdiye kadar demekki idare etmişti bulduklanyla.. Kalmayınca kriz başlamıştı... Melek hanım kafasını vuruyordu duvarlara... Küüüt... Küüüt kafasını vuruyordu... Yüzü, gözü yara, bere içinde kalmıştı.. Yemek de yemiyordu tek lokma... Yattığı yerde çişini yapıyor, yanına kimseyi yaklaştırmıyordu.. Zeynebin hali daha dumandı. Üstelik verem olduğu için, ikide bir tedavi bahanesiyle hapishaneden çıkıp, hastahaneye gırer ve sonra ya içerken, ya satarken tekrar yakalanırdı... Esrar, afyon, eroin, hap ne bulursa, ne bulunsa onun esirlydi zavallı kadın... Işıgı sönük gö» leri çukurlanndan içeriye kaomıstı.. Bembeyaz yüzünde Ö U 1nün donuklugu vardı. Inca uzun parmaklarının etlerl çekilmiş, ke mikleri kalmıştı sadece!.. Üzerinde yattıgı ranzays blr külçe gibi yığılmıştı.. ağzından köpükler çıkararak, kafasını ls.6se direğine vuruyor... işkence ya pılıyorlarmış gibi vücudu tavrım, kıvnm kıvranıyordu. Koğuştaki diğer kadınlar alışmıştı böyle manzaralara... Pek aldırdıklan yoktu.. Ama Naciye bütün benliginl saran müthis bir acıma duygusu İçinde Istırap çekiyordu. Demek diyordu.. Benlm yaptığim eroin lnsanları bu hale getiriyor!.. Fakat yine de kendl kabahatleri!. Fazla miktarda almaya alışmasalardı!.. Tadında bıraksalardı dozunu olmaı dırdı?.. «Kürdan ucu» nelerine yetmez?!. Sonra; tekrar Melek hanımla, yarubaşındaki Zejnebe bakınca; genç kafasında şimşekler çakıyordu... Ah ah şn anda eUmde blr kuvret olsa da zavallılara krizlerini atlatacak birkaç gram eroin balsbilsem... Ne yapmah yarabblm, ne yapmalı?.. Hapishanede kadınlar kavgası • 11 Yarın: Iskclet yığinı canlanmış gibi ayağa kalktı.. Diğer kadınlar da yavas yavaş •okuldu Naciyenin yanına... hayranlıkla kanşık meraklı bakıslarla süzmeye başladılar... tHakikaten güzel... söylendiği kadar var» diye düsünüyorlardı!.. Saçmdan ayağının ucuna kadar üterine dikilen gözlerden rahat•ız olmuştu Naciye, huzuru kaçmıstı. Âdeta soyar gibi bakıyor, elbiselerinin değil, derisinin bile altmı görmeye çahşıyordu suçlu kadınlar.. Erkekler onlar fibi bakamazcM.. Az sonra bir koğuştan İçeriye girdiler.. Dısardan şilte getirene kadar kalabileceğı tahta ranza gösterildi yeni misafire... Biribirine çok yakın ve iki kathydı yatacak yerler... Naciye'nin bir yanında Zeynep istninde beyaı yüzlü sıska vücutlu eroin içicisiyle, sabıkah hırsız Leman kalıyor; komsu ranzada ise kocasının kafasını balta ile koparan Fatma yatıyordu... En asağı 1520 kadın esrar ve eroinden düjmüstü hapishaneye... Izmirli Nurten, Kimya(er Şevketin metresi Afro, Man»v Osmanın karıtı Dürdane.. Aksarayh Melek hanım, yınkesıci Tekgöz Ayşe uyuçturueu maddelerin ya ieıciii, ya da ı»tıcısıydılar. Aradan birkaç taat geçmemisti ki, ilk olay patlak verdi koğuşta.. Dürtfane ile Leman bir köşeye çekilmi» ellerindeki kolonya çıjeıini yudumlayıp duruyorlardı.. Kimsenın aldırdığı yoktu onlara.. alıjmıstı herkes!.. Elm» ve limon kabuklarını kolonyanın içine doğrayıp bir »üre bu •ekilde lakladıktın lonra, içer, znastor olurlardı!.. Dürdane kahn ılyah kaılannı Titreyerek okşanan futbol tomı yo İSTANBUL Acılıs: Drogram Günavdın ı l ) Kuve haberler Günavdın (II) Haberler ve hava durumu İstanbul'da buıun İlAnlar ve hafif müzüı Hafif Batı muzitl Saz eserleri S. Akın'dan n r k l l a i Tansolar Ovun havalan Ev icin Pivano s o l o l t n Ovun havalan Ara haberler Cesitli ülkelerden muzUt T. Korman'dan sarkılaı Arkası varın Sabah konserl M Pars'tan sırkılar Ara haberler İlânlar H. Oylum'rian türküler Darvas v e arkadaslan A. Yavasca'dan sarkılar Haberler: Resml Gazetede bueün 13.15 S. Kutbav'dan *«rkılar 13.30 Reklâm croeramları 14 00 S. Povrsz ve arkadatUn 14.15 Saz cserleri 14,o0 Lir 5 Orkestrası 14.45 H. Tıınc'dan Karadenlı tür küleri 15.00 Ara haberler 15.05 Çocuk bahçesi 15 20 Yaz okulu lfi.CO Radvo ile Fransızca (19 d e n ) 16.15 Senfoni Orkestrası 16.45 l i e d saati 17 00 Ara haberler l 7 05 Beraber v c «olo «arfcılar 17 30 Köv odası 17 50 Rpklâm nroeramları 1P00 Haberler ve hava durumu 19.30 Kücük ilanlar 19.33 Hafif müzik 1940 Erkekler fasll 20 05 B Akartiirk'ten tttrlrOl»» 20 20 Sııor sazetest j 20 30 E Uvanıkoîtu'dan s»rkıl» , 20.50 Havat v e kitaolar 21.00 24 «aatin olavları: İlânlar ' r 21 10 Plâklar arasında J 21 45 Bilim ve fen * 22 00 Heklâm Droeramlan 22 4S Haberler 23 00 Caz müziM 23 55 Öîetler: Proeram: kananu 16.55 17.00 17.30 İS 00 18 30 19.00 19 15 19.30 20.15 21.00 21 15 21 45 22 00 23 00 23 30 01.00 tSTANBU İL RADYOSU Acılıs ve Drosram Diskoteğımizden Kücük konser Gtnclere müzik Senfonik müılk Hafif müzik Radvo Ue Irufilizca (1». ders) Aksam konseri Genclerle beraber Fransızca sarkılar Sonat saati Hafif müzilc Gece konserl Caz saati Hafif Batı müriM Proeram ve kaDanıa 0625 06 30 07.00 07.05 07 J0 07.45 07.50 OS.CO 08.15 08.30 08.45 09.00 09.15 09.35 09 50 1000 10 05 1020 10.40 11.00 1145 12 00 12.05 12.25 12.40 13.00 \ 1234S678V 6 enç kadının durusTna günü gittikçe uzuyordu... Hem sonra yargıianmasının ne kadar «üreceöi de belli degildi... Naciye yaşının küçük olmasına rağmen dışardan yapılan vaadlere, Remzi'nin gönderdiği haberlere Inanmıyarak kendini hapishane Dişi Bond DJLTT V E nut. 9 Tersi bir «keski* dlr, dumuzun Avrupa ^evresüıdeld klbar »ınıfmdan İngiliz Bayanı. kasabalarırruzdan biri olur, s&hVUKARIDAN AŞAĞIYA: ne sanatçısının 1 Ankara'nın Vir Uçeslnüı 123456789 görevi. 7 Terhalkından. 3 Herhangl bir gö si ev ayakkarevi yerine getirerek CUEI SÖZ). bısıdır, bir »o3 Kuzey Afrikadakl bir çöl böl ru edatı. 8 gesinin halkından. avuç içi ortaSeciye ve kası. 4 Dış ülkelerden memlekerakter, her zate esya getirme isi (eski terim). man olduğu gi5 lyi yanmayan atesin dumabt. 9 Tarlaya nından hasıl Dlan kirliligi kapa Dttnkil bulm»caniD ekin ekme isi, rak (iki söz). 6 Çevrilince yur baDrdllmıs tektl haydut. Garth SOLDAN SAĞA: 1 «Evlendlrilmesl blraa güç olacak çehre veya vucut fügürdU genç disi lnsan» anlamına lkl «ö«. 2 Caka «ötekiler ve ben«erleri» mftnasına blr t«rim. 3 VUcuda fayda saglayan yemekler (iki söz ve çoğul birinci söz de eski termdir). 4 Vaktiyle OTtaasyadan ve Avrupadan göçerelt gelen insan gruplanndan (çoğul). 5 Hiç bir olağanüstünlüğü bulunmayan Jüri vazifesini gören kişi (iki söz). 6 Bir emir, güzel sanat, iki güreşçiden biri karşısındakini ya bununla yahut da hakem heyetinin karariyle ye nilgeye uğratabilir. 7 Orta yerdeki açık kaîmış kısımlar (çoğul), motorlu mavunanın yarısı. 8 Romanya parası, eski zenginlerin oturduklan büyük ko DÜNKÜ BULMACANIN HALLEDİLMÎS ŞEKLİ NASIL HALLEDİLECEK Yakandakl nkanüı bnlmacada M dece 4 tane ananlar (ipucu) ve 8 Une sonuç vardır. Boş kalan 12 karenin içine 1 den 9 a kadar uygun birer rakam koyarak ve toplama, çarpma, çıkartma, bölme işaretlerine dlkkat ederek soldan •ağa ve yukaridan aja^ıya bultnarada göslerilen sonuçlari bulunui. Biraz vakrinizj alır «ma, bog vaktinizi ho.jç» feçirmij olursuuus |Tnon: M A " M C E ATUSI,, 5i Parmakları arasında çantasınm zincirini çekijtiriyordu. Ne kadar endişeli olduğu sinirü hareket lerinden belli idi. Ah.. şu andan Graham ona gerçe ği anlatmak, ve bu üzgün kalbi huzura kavusturmasını nasıl isterdi.. Fakat ne yazık ki, buna hak kı yoktu. İstemese bile sert bulunmak idi. ÇaresU bir harekeüe cevap verdi: Askeri mahkemeler hiç bir zaman bir IUÇSUzu mahkum eünezler. Patricia'nm parmakları çantasım ııkıyordu. T» rihte ne çok adli hatalar olduğunu söylemek isterdi. Fakat binbaşı emin ve kesin olarak konusmu|tu. Gözlerine yaşlar doldu. Kesin bir sesle: Bir yanlışlık olduğundan eminim, dedi. Bin basım, neler çektiğimi anlayın. Gerçeği öğrenmek için çok uzaktan geldim.. Acı içinde kıvranan zavallı bir nişanlıya karşı en küçük bir ilgi duyuyor lanız, beni bu tereddüt içinde bırakmayın.. Tegmen Mackenzie'nin ordudan kaçuğını aoylüyorsunuz.. On.u bulmak isüyorum. Kayboldu diyorsunuz.. Belki nereye gitüğini biliyorsunuzdur, Ne olursunuz, bana yardım edin.. Bu güzel sarışınm utanmadan ağlamau, çektigi ıstırabı saklamaması, Graham'a dokunmujtu. İçinde birçok hissin çarpıştığını farkediyordu. Bir taraftan Patricia'ya acıyor, bir taraftan da meslek sırrı onu susmağa mecbur ediyordu. En sıkıldığı nokta da teğmen hakkmda ahnan kararın difarı su mıj olması idi Genç kıza nişanlısınm özel bir görevle kaybolduğunu söylemesıne imkân yoktu. Ama onu bir kaçak bir kaatil, yirmi yıla mahkum bir fuçlu olarak tanıtmak da ağrına gidiyordu. Bu insanlık dışı bir hareketti. Patricia'ya biraz ümit ver mek için dolambaçlı bir çareye başvurdu: Miss Dunham, tizin bilmek istediğinlz tam nedir kuzum? Benim için çok kıymetll olan ve hftlt da biz yanlıshğa kurban gittiğine inandığım bir adam onun acısını çekmekte iken, onun yanında olmak, ona yardım etmek isterim. Kaybolduğunu iddia ediyorsunuz; ama hayatta değil mi? Muhakkak. Belki hangi bölgede laklandığmdan |üphenlı vardır? Graham biraz aessiz kaldı. Tereddüt ediyordu Sonra: Durumunun özrlliğini düfününenlz, her halde îngütere'ye giden blr vapur» binmemijtir... dedi. Birden genç kız ümitle: Demek halâ Airika'daT diye aordu. Durban'a doğru gittiğini tahmin ediyoruz.. Size bunu söylemekle görevimin dıjına çürtıgımı anhyorsunuz değil mi? diye kekeledi. Pakat üıüntfloüzü payla}tığımdan, acuna hW«lm de büsbütüo Annc Mariel Bu eser ONK CooTrleht Alansından «atın tluunıstıı Tiffany TIFFAHY.JONES lones A NKAR A 06.25 0630 07.00 07.05 07.30 07.45 i 03.00 08.05 08.10 08.40 0900 09 20 09.40 10.00 10.05 10.25 10.55 11.15 11.30 12.00 12.05 12.20 12.25 1230 13.00 13.15 13.30 14.00 14.15 14.40 15.00 15.05 15.30 15.45 16.05 1645 17.00 17.05 17.30 17.50 19.00 19.30 1935 20.2'j 20.40 20.55 21.00 21.10 21.30 22.00 22 05 25 45 2S.00 23.45 23 ss Acılıs ve Dro«ram ; GUnavdın (I) ; Köve haberler j Günavdın (II) , Haberler ve hava durumu ı Sabah m ü z i ö < Ankara'da buffttn : Kücük ilânlar Sabah Türkületl M. ToDer'den «arkllj» Ev icir. Sabah Konserl Arkası varın Ara haberler v» İlanlar Y. Cınar'dan türkiUer Albümlerden aecmeler A. Mellk'ten sarkılar Cocuk bahceai Balete casrı Ara haberler v« İlânlar A. Çubukoglu'dan türküler Kıbrıs »aati Kücük u a n l v Sarkılar Haberler: R«sm] Oazcta Hatif müzik Reklâm Drotfrutüarı Ovun havalan Cesitll müzik D. Balkan'dan «arkılar Ara haberler ve İlânlar Plâklar arasuıda T. Dikmen'den tOrkttler N. DemlreaVdao saıkılır Yaz okulu Radvo Ue taıuuzca (l».ders) Ara heberler: uanlar İncesaz Köv odası ReklAm Drotrunlan Haberler v e hava durumu Kücük ilânlar A. Akkıhc'tan «rkttler Birlikte dü5Ünellra Kücük konser Bir varmıs: bir Tokraua 24 saatin olavlan Tiirküler eecidl KlSsik Türk mttzMl Cesitll müzik TBMM saati Haberler Her hafta btr Gece varısma doftnı fiT^tler nrrffram: ksoann } yokolmadığından bunu yapıyorum. Size tamamen »ramızda Durban'a gitmenizi tavsiye ederim. Orada araştırmalarınızı yapar. belki de izini bulursunuz... Patricia minnet duymuîtu: Bana yardım etmenize bin defa teşekkür ederim binbaşım. Graham ayağa kalkarken, misaürini teskin etmek ister gibi: Miss Dunham, aradığınız insanı bulmanızı dil*rim, dedi. Gelecek hakkmda hüküm veremem. Ama cesaretiniz kırılmajın. Bazı durumlarda, çok özel hallerde, buna benzer hükümlerin temyiz edildiği ve dün suçlu sanılan insanların temize çıktıgı olmuştur. Genç kız ondan ayrıhrken kendini hafiflemil hissediyordu. Fakat nişanhsmı saran esrar perdesi henüz kalkmamı;tı. Hıtta, simdi daha bile kalınlaşmışu. *•• Patricia eve döner dönmez, Grand Otel'deki görüjmesini Apeldorn'a anlattı. Yüzündeki üzüntü ha(iflemisti. Ümitli görünüyordu. Bana o binbaşı ile konuşma fırsaünı verdiginizden nasıl teşekkür edeceğimi bümiyorum. Çok aydınlatmadı belki, ama anlayışlı göründü. bans kuvvet verdi. Çünkü, dediğine bakılırsa, bazı hallerde yeniden duruşma yapıiırmış ve bir yanlışlığa kurban olan bir subay temize çıkabilirmij. Neden böyle konuştu dersiniz? Acaba nişanlımın guçu kesin olarak tespit edilmedi mi? Bümiyorum... Ne ise... bana Durban'a gitmemi, James'in izini orad* aramamı tavsiye etti. Ben de en kısa zamanda oraya gitmek istiyorum. Apeldom biraz düşündü: En kısa üç günde olabilir, dedi. Capetown ve Madagatcar arası işleyen ve Durban'a uğrayan bir vapurumuz var. Ben de zaten oraya denetleme için gidecektün. Sizinle beraber gelmek hem görevim, hem de benim için bir zevk olur. Patricia sevinmişti: Gerçekten size nasıl teşekkür edeceğimi bümiyorum, diye tekrarladı. Bana yardım edersenU biraz |ansla James'e yaklaşabiliriz. Yemekten sonra plânını Miss Vv'eeds'e bildirdi. Yajlı kadın da onun kad.ir ümitlendi, fakat üç gün sonra Durban'a hareket edeceklerini öğrenince rengi uçtu: Aman Allahun.. Patricia.. Ne? Zulu'lara mı gideceğU? (Arfcaaı var) DENİZ KUVVETLERİ ROMUTANUGI Seyir ve Hidrografl Dalresi Başkanlığından bildiribnJ»tir. DENİZCİLERE VE HAVACILARA 65 SAYIL1 BİLDÎRİ 10 ve 11 Temmuz 1968 tarihlerinde 09.00 Ue 17.00 •«atlerl arasuıda aşzgıdeJd noktalan birleştiren «aha Içinde aevretme, demirleme, avlanma ve bu sahanın 3200 raetreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeü bakımından tehlikelidir. AKDENİZ ANTALTA KÖRFEZİ A «7 SAHASL 1 Ind nokta : E. 5858 No. lu Antalya Bababurun fenerlnden 133 derece ve 10 mil mesafede enleml 36 derece 44 dakika Kuzey, boylamı 30 derece 55 dakika Doğu. t Bd nokta : Enlemi 36 derece 38 dakika Kuzey Boylamı 31 derece 24 dakika Dogu S üncu nokta : Enlemi 36 derece 27 dakika Kuzey Boylamı 31 derece 22 dakika Doftu 4 flneü nokta : Enlemi 36 derece 33 dakika Kuzey Boylamı 30 derece 52 dakika Dogu. DENİZCİLEKE VE HAVACILABA ÖNEMLE DUYÜRULUR. (Basın: 20126/7939) Tekel Genel Müdürlüğünden 1 Mevcut aartnamesine göre 117 mm. lik 100.000 bobin alüminyum folya di( piyasadan pazarlık suretiyle «atm •lınacaktır. 2 Pazarhtı 12/8/1968 pazartesl günü aaat 10 da Unkapanındaki Merkez Satınalma Komisyonunda yapılacaktır. S Şartnamesi her gün Komisyonumuzda görülebilir. 4 Tamamının teminatı 137.400,00 TL. dır. Malın tamamısı teklil edemeyen firmalar 25.00 bobin üzerin den ve esas teminata tekâbül eden nispet dahilinde muvakkat teminat yabrmak »uretiyle ihaleye iştirak edebilirler. 5 İsteklllerin muvakkat teminat makbuzlan vesair lüzun'.u vesikalan ile birlikte belirli gün ve saatta Komisyonumuza müracaatları Uân olunur. (Baaın: 20986/7950)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear