25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE ÎKİ 23 Hadran 1(")R CUMHTJRÎYET GENÇIER DİKKATL an tektriemeler vardrr dllbnlzde... «Bans dokunmıyan yılan bln yıl yasasm.» gibl... «Her koyun kendi bacağından asılır.. gibU. Anlamı çok açık . seçik olan bu sözlerin taşıdıkları fikir korkunçtur.. Ulusal birliğia, beraberliğin kanına susamış bu v« benzeri tekerlemeler, urun yıllann arduıdan getirdiklerl bu çarpık inanışl» neden hâlâ düşüncelerimizi etkilemek gttcüne sahiptirler?.Bu sorunun karşılığı bizi, bu sozleri bugune kadar sürdürüp getirmif Türk toplumu üstünde kara ka r» dıişünceiere gotürebilir. Ama türkulerlmiı de vardır.. İnsanların «1 cle, ynrek yureğe yaşaraalarından doğacak bürük mut luluğu, yenilmez gücü anlatan ve bizi, ban kaıaba, ya da »ehir çıkarcılarının kafasından çıkmıs, gönlünd», dilind* yasamıs tekerlemelerin götürdüğii karanhk y«rUrd«n çekip kurtaran pınl pml türkülerimi».. Şimdi bn tekerlemelerl, bu türktileri neden ha. tırladım?.. Çünkü bugünlerde, haklı bir direnit içinde bulunan ünlvenltell gençlerimiz de var; bu haklı dlrenift, küçük kuçük çıkarlar, ya da Çikar ihtimılleri uğruna baltalamak isteyen genclerimis de.. Şu günlerde İstanbul'dan hayli uzak blr kSyd* bulunduğum için, geıiçlerlmizin guiştlkleri har«ketleri ancak radyolardan, gasetelerden izleyeblliyorum. Bu haberler derJer ki, «Falanca üniversite» de gençler ikiye bolündu.. Bir böluğü «ınavları gir mek ister; bir bölüğü haklarını elde edinceye kadar direnmek kaıanndadır.» «Filanca yüksek okulun bölünen gençleri arasında fiddetli çatısmaltr oldu. Varalılar hastahanelere...» Şu enıtittidekt boykot 2,5 dakika sürdıi.. tstekleri Dekanlıkça kabul edüen öğrenciler boykottan vaz geçtiler.» «Şu universitedeki gençlerden blr bölüğü sınavlars hazırlanmıj olduklannı söyllyerek boykotu kınnaga çalıstılar..» • ••••••••••••••»II •• *••• »«•• •••• •••» 55!! •••• •••• ••*• • ••a • ••• •••• Reform değil Üniversite üstüne.. Üniversite gençliğinin eylemi için n e düsünüyorsunuzT Her insanın biraz Sğretmen, biraz öğrenci olduğunu düsünüyorum. Yasam tükeninceye kadar her yaşta ve her basta insanUr dnrmadan birbirlerine bir şeyler öğretiyorlar, ve birbirinden bir şeyler öğreniyorlar. W8 Tttrkiyesinde büyüklerin nasibl gençlerden ders almakmış. Gençler büyüklerin tümünü utandıracak bir yüreklilikle üniver»ite refonnunu iavnndnlar. Bazı mnteber ordinaryüsler ve profesörler eliyle uznn uykuya yatınlan reform konusunu memleketin birinci olayı haline getirdiler. Cnmhnrbaskanından Meclise ve basın» dek bütün kurumları nyardılar. »ilkeU iüer. Pekl ama işjali hos görflyor mnsnnuz? tsgal, yasalan çiğnemek değil midir? îki soy yasa vardır toplumda : Huknk yasası ve sosyal ya•»... Bazan soıyal yasalar hukuk yasalarını eritecek gücte gelişirler. öğrenci baskaldırraasını dar hukakça kafasıyla düşünemeyiz. On binlerc» Sğrencinin tüm üniversite ve fakültelerde birden hareket» geçmeıinın anlamı çok büjüktür. Bir zabıta vakası değildir bu; bir sosyal harekettir. Senato «işgal kaldınlmadan hiçbir şeye yanaşmayıı; işgaleileri tammayız» diyor. Işgal konusundakl ııtlaşma, reformn engellemek yolnnda «uni bir baraj yaratmak ve meseleyi yokusa sürmek içindir. Üniversitede retorm yapmak isteyen kişi bu ihtiyacı ortaya koyan öğrenci hareketini tanır, ve bu öğrenci hareketine yardımcj olur. Profesörler içtenlikle reform istiyorlarsa reformcn eylemi sempati ile karsılamak durumnndadırlar. Çünkü bu eylera olmataydı, üniversite uznn oykusuna sürdürür ve çıkar mekanizraafl islemeye devam ederdi. Hocalar ellerine geçen su fırsattan niçin »«rarlannuyorlar da öğrenci hareketini baltalamak Utiyorlar? İşgal zorla kaldınlabilir mi? Herbalde Rektörlüğün üniversiteye polis çağırraasından kopaeak arbede büyük ve yaygın olaraktır. CniverKİteye polis çağlrmak olaylan ağırlaştırmaktan ve üniversite yöneticilerlnin sorumunu artırmaktan baska bir işe yaramaz. Ikinci bir yol, san derneklerin neretli adamlarını sopa ve tasla silâhlandınp flnlversiteye hüeurn ettirmektir. Bu yolu denemeye kalkanlar da herbalde lâyık oldukları cevabı alırlar. Üstelik bütün bu yolların nerelere kadar faracağını düsünenlerin geceleri nyknlan kaçmaktadır. Peki, üniversite Sğrencilerl Için «imtihan kaçkınları» diyenler için ne dersiniz? Gençlerin basıp dağıttıkları ve Rektörlüçe sunduklan «Reform Tasarısı»nı okuyan bir kimse çocuklara cimtihan kaçkını» demeye utanır. Reform Tasarısı, bırakınıı ögreneileri Bğretim üyelerinl 4* gerçek bir çalışma disiplinine davet etmekte, ve ciddî bir öğrenimin koşullannı öngörmektedir. ~ Demfk ki üniversiteli gençleri baklı buluyorsunuz.. Yalnız haklı bulmakla kalmıyorum; hepsini alkışa ve say«ıva lâyık bulu\orum. flkücü, cesur ve aynı zamanda iradell kisiler olarak iılivorum. Hem çıkarcı profesörlerc karsı hareketi yürüterek, bem pısırık hocalann gcyirci kaİmasına omoz silkerek, benj lan dernek gangsterlerini bilek kuvveti^ le dize cetirerek, hem kendi içlerinde dlsiplin ve duzeni sürdürerek bugün varmaları memleketin yarınlan için umut vermlştir. Reform hareketinin başını çeken binlerce genç aynı «amanda üniversitedeki arkadaslarını da sürüklediler. Bencil çıkarlan geriye iterek reform dâvasını birinci plâna çıkarmak yolanda çoğn arkadaslanna yol göV terdiler. lçinde yasadığimız toplumun hiçbir kurumnnda bu denlj bir ülkücülük jörülmemisti. Zamanımi7r!a iiiküriilükle gerçekçiliği bağdaftırmak çok sordur; hele bizimki çibı ber kapı ardında bir tuzağın bazırlandığı toplumda .. Bundan sonra ne olur? Bundan sonra ne olursa olsun, üniversite eski üniversite olmıya«aktır. Çocuklann hareketini çürütmek için düzenlenen Bi»anı entrikaUn yürüse bile kaıananlar serefli kisiler olarak taferln tadını çıkaramıyacaklar, kamn oyonda teshir edileceklerdir. S Ama sağdnya üste çıkar da namuslu profesörler çıkarcı öğretim • fiyelerine galip geiirlerse finlversitemiz olumlu bir yola girecektir. 5 Türkiye açısından ne anlamı var üniversite olaylannın? Toprak reformn zor dlvenlere sormalı : Üniversîte reformu da mı zor? Kitap sömürüsünü kaldırmak, asistanlara haklarını vermek, klinik ticaretini kaldırmak da mı zor? Türkivede reform hareketinin üniversiteden baclamacı bir anlam tasır elbette .. Eğer bugün reform hareketi yozlastırılırsa, yarın daha belâlı patlamalar olacaktır. Hatırlanacağı üzere 27 Mayıs devrimcileri üniversitede reform yapmak istemiş başaramamışlardı. öğrencilerin eylemi klreçleamlı bir kabnğu kırmıstır. Üniversitemiz üniversite adına lârık olmalı.. ki, biıler de Tilrkiyede üniversitemiz var diyebilelhu. " * B BIRI fta dt!..» fi arkadaşlannızin hakkını savunacak yerde dalka vukluğu seçtiniz?.. Bunlar bir yana. gendyle, «rtayaşhsıyla, ihtiya nyle üniversite hocalan, hoca adaylan. bir kez olsun finiverıite öğrenci lokantasmın kapısından bak mayı, öğıencileriyle iki laf etmeyi denemek istemea Ier.. «Ynrdun uzak bucaklarından gelmiş bu delikanh kızlar. erkekler araba ne yetler, kaça yerler, ya da yiyebiiirler mi; yatacak yerleri var mı; yahut zamaniarını nasıl değerlendirirler, sosyal, psikolojik sorunlan nelerdir?..» nıerakı yaşamaz iç)erlnde!.. Genclerimizin bunalımları, iinivenltelerlmizdekl akıakhklar üstüne yaıılan yıjın yıfın yaıılar da etkilemez bu lonımlu kijileri.. V* bu tayın hoeaların, hoca adayUnnm bütün bu tutumlan «kanun Içl davranif»dır; vnzifelerioi yapan Insanlartn hâlldir de; (enclerin, «biraz yasama ve öğrenme hakkı* İçin dtreni|lerl «kanun dııı darranıı» tar, oyle mi?.. Politika edebiyatunıza rirnüı bir eüm l»yi kullanmak gellyor lnıanın içinden, «Hadi ea> Ismet KUR 1 devrim B eklenen oldu ve ümversite öjrencüerinin eğıtimde reiorm isteği, çe§ıth fakültelerdeki boykot hareketıyle, bızd'e de on plâna çıktı. Sene başında Hukuk Fakultesınde, ortak bir dayanışma ve mukavemet sağlanamadığı için sonuçsuz kalan boykot, sınav psikolojısi ile çabucak benımsendi ve yayıldı. Dunya gençliğini kapsayan ortak eylemın ıçındedir, Turk gençliğı de.. Ama, bu bir kopya değildir. 27 Mayısı yaratan 28 Nisan gençliği bir oncüdür. Gonül ister ki, gençlik hareketlerinin en anlamlısı, joneticilerin en anlayışlısı, yenüıklerin en tutarlısı bizde olsun.. Çagımızın bu en önemli olujumunun mânevi babası hiç şüphesız Kemal Atatürk'tür. O'nun fençljjt verdiği 8nem, bugunku aktuel olaylarla daha fazla d"eğer kazanmıştır. Kemalızmın devrımci ruhuna sahıp tum gençhğın parolası «reform değil devrim» olmalıdır. Sabahattin ÖZTÜRK Sıaop Talebe Yurdu Fatih/îstanbul blllr fakat bir tentürdlyot yapan u . Aynı şekilde edebiyat öfreniml yapan bir genç kendi çağının edebiyatını figrenmeden oknl dan mezun olur. Böylece gününün düsünce anlayısından habersiz kalır. 4 Yüksek ögrenim gençliği öğretmenin ckorkulu bir varlık» olmasından şıkâyetçidir: Ağzından çjkan her sözun, kaleminden çıkan her yazınm tuç ıayılaca« gından ve okuldan atılacağından korkrasktadır. Düşuncsjii yuzünden sınıfta bırakılacağıntfan kork maktadır. Bır surü tehditlerle karsı karşıyadır. 1961 Anayasasının getirdiği duşünce özgurluğünu tanımayan, «okula izinsiz jrazete, kitap, dergi, broşür giremcı» dıyen bır yonetmelığın, «dfifünce özgürlfltfl vardır» diyen bır Anayasa duzeni içinde hâlâ yaşatılması, gencı ister ıstemez kotumser yaproaktadır. Anayasa duzeni nutukları savurup bu Anayasa dışı yonetmelıkleri gorrneyen yonetıcılere bugünun gencı ıyi gözle bakmıyacaktır. Bütün bu dertler yüksek öğrenim gençllğini bunaitmı? ve baıkaldırma durumuna sokmuştur, Yüksek ögrenim gençliği bu rfuzenın değişmesını butun ıçtenlığiyle isternektedir. Bunun için yüksek öğrerim gençliğinin «re> form» isteği üzerıne yonetıcılerin egilmesinin zamanı gelmııtir v« geçrnek üzeredır. Ibrafaim BAYAR Selçuk Efitim Enstitüsü öğrenci Derneği Baskanı • • • ••• ••• ••• • • ••• ••• Gençlik neden böyledir î î niversite gençhği, bir «değişlm» I I isteği ıle, kendllerini yöneten " düfünce düzenine fcarjı baskaldırrnıştır. Bu durum «eski kafa> diye adlandırılan anlayışjn yeni universıtehyi sıktığını, yeni ufuklara doğru açılmanın kaçınılmaz olduğunu gostermektedır. Yüksek oğrenım gençliğı bunalmıştır. Ümversite genci «eskı kafa» düzeninin içinde, vücudunun balmumu ile çevrili olduğunu sezmektedir. Dunyanın gıdışinç ayak uyduramıyan 6iğretim uye» lerinin yöntttiji okulların «için* girilmez» birer yer olduğunu görmuştur yüksek oğrenıra fençlıği. Artüc yüksek ögrenim gençliği «eski kafa» düzenind» tutulabilecek durumda değildir. Yonetıci» Ier bunu anlamalıdır. Bugön ölkemizde efitim düzeni, denılebılir ki, bır medrese anlavışınm dısına çıksmamıştır. Kitap ezberleme ve öğretmenin söyledığıni bır teyp gıbi kafaya yukleme rfurumunda olan btr genç elbette bu düzen* bajkıldıracaktı. Kucağına kıtabı alıp sınıta gelen öğretmenin «Siı okuyun, siı devam edin!» diye diye kıtabı okutarak ders saatinı doidurması, artık ileriye gitmek isteyen gençlerin hoşuna gıtroemektedır. Kıtabı ezberlemek onı, bir anlamsız yük olroaktan b»ska bır sey getırmemektedır, Bugün yüksek oğrenım gençliği kıtaptan sikâyetçidir, oğretmenden fikâyetçidır, opretim biçımınden sikâyetçidir, oğretmenlerin «korkulan varlıklar» olmasından şıkâyetçidir. Şüphesiz şıkâyetlerinde rfe haklıdır. Çünku: 1 Tüksek 8|renimde kitap ifl bir farîadır. Blr kitap en azından elii liny» sa«ılms>k(» Te kitap yazıcılan, isin ticaret yönüne Kİtmektedırler. Birinci baskıya üç sayfa ekleyip İki misli blr deferle iklnd baskısının satılması ö^rfncinin göziinden kaçmamaktadır. Az sayıda kitap bastırıp kitap karaborsacılıgi yapan kitap yazıcılan piyaaa soyyuneulanndan hiç de geri kalmamaktadır. BugOn Eğltim Enstitülerinde derli toplu, takip edilebilecek kitaplar yoktur. ÖSretmenlerin «urdan burdan derledikleri notlar veya Ilse kitaplariyle der* yapılmaktadır, Yani Eğitim Knstitüleri «kitapsız» öjretim yapmaktsdır. Bugünün Ejtitim Enstitüleri bern öğretim biçiml, hem de kitap yönüyle bir çıkmazın içindedir. 2 Yüksek oğrenım gençliği öğretmenden şikâyetçıdır. öğretmen öğrencimn devrine uyamamakta, hâlâ kendi devrini yasamak istemektedır. Bunun ıçın esklyeni çatışması öğrenci ögretmen çatışması biçimine dönüsmektedir. 3 Yüksek ögrenim gençlifi öğretim biçiminden sikâyetçidir: Bugün bütün okullarımızda öğrenci teyp durumundadır. öğretmen anlatır, öğrenci not tatar ve ezberler. Elektriğin bütün inceliklerine varıncaya dek öğrenir. Ama bir elektrik düğmesini onaramaz, bir kabloyu bağlıyamaz. Bütün kimya formüllerini ezbere Olmaz böyle fey!.. Bu memlekette «yüksek öğretıim grençliği.nin, bajka ülkelerinkiyle zor kıyaslanacak büytik ve müşterek jomnlan vardır. Bu, çok önemli sorunlan, böyle blr yazılı . sorlü n nav, ya da bu ayarda Isteklerce kttçültmek hakkı klmseye verilemez.. Hele bölücü davranışlarla, ya da ju veya bu sekilde jiddet hareketlerine giderelt kendi bindikleri dalı kesmek, bu yaşa gelmlş, belll bir olgunluk duzeyine erijmis olmalan gereken ki sUer için bağıjlanacak hafifllklerden değildir. Bir bildiri lr ünlversltenln yetkllllerl B yınlanan bir bildiri der ki:tarafından ya«Gençlerimlrfn madem ki sıkıntüan, bu nkratılan gidereeek lstekleri vardı, bunu neden kanun içi yollarla biı# Uetmediler?> Bu bildirlyl yaymlayanlara ve de biitün «erum. lulara sormak gerekir: Slz, bunea yıldır bu işin lçinde bulunan, bunca aydın adayı gtncin sonımluluklannı yüklenmis, leerubeü. yetkfli kişiler ola rak, neden çocuklarınızm lçinde bunaldığı tosyal, ekonomlk ve eğitsel zorluklan biraz olsun görmek, anlamak, hafifletmek yolnnu seçmediniz?.. Taşıdığı » B sorumluluktan, ya da gençlerimizin, geleceklerine, canlarına mal olan büyiik bunalımlarmdan bu "| Tnutmamalıdır kl, bugün direnen yüksek ög kadar mı habersizdiniz? Yıllar yılı karşmızda ki^' renim gençlerinin üstünde durduklan aotapsız okuyan. bu yüzden sapır sapır dokülen öğrunlar, udrce üniversit* sorunlan degil; aynı zarendlerinlze M# Mtap bazırlamağa aklmız mı, ru« manda Türk toplumunun sorunlarıdır. cünüz mü, bilıiniz ml yetnıedi?^ Memleketimizd*,, Genc]*r flikkatU ••••* bllim adamı yetiştirmmtln (ek yolo Ünivenitede» """»> «Btrinririn drrdt^BV; ~te*x*& de heptmlaillilr. geçfifi halde, yıllar yılı «hoca% adını tafidınız da deyip sonuna kadar birblrinize destek olmanızı bek kaç taneniz orijinal, gerçek incelemtlere, çalıjmaIlyoruz.» Tafidığınız büyiik sorumlulugun bilincine lara dayanan, gerçekten değerli eserler verdi?. Kür varmak. sizden beklenmlyen hafifliklerle küçük ya »ünüzün karşısında sıralara sığaınıyan, setinizl duda buyuk .münferit» menfaatler karşısında bölünyamıyan 2 bin öğrencinin natıl çaresiz ve tedirıin memek. çözülmemek: size inanmıj, güvenmlj olanolduğunu fark mı etmediniz; yoksa, «Bir üniverıilan hayal kınklığına ugratmamak, umutsuzluga dü tede böyle Sfrethn yapılnaz» deyip direnmtğe ki|l «ünnemek zorundasınız:.. Unutmayın Id, iiriı bu liğiniz ml yetmedi?» Sizden daha dislilerin karjısına günkü tutumunuz, bugün alacagınız sonuçlar, kut i t i l zaman, neden çocuklaruıuuı, hattâ uğra taklar boru etkisini surdürecektir.! kadar çok yazı çıktı ki bugune değin, bu yazunızda aynı seyleri tckrarlamakta bir fayda jrörmiiyoruz... Burün için önemli olan, çok haklı bir direniı içinda bulunan gençlerimirin, igtediklcri haklan satlam temellere oturtarak elde etmeden dağılmamalan, bölunmemeleri, birbirlerine ve etraflanna kar»ı fld det hareketlerine firifmeraelerldir. Türk toplumunun kendisl için en zararlı yönfl, birlikte karar vermek. verilen karar üıtünda bir bütün halinde direnmek ıniçsüzluğudur. Nacrettia Hoca Timurlenk oykücüğunde olduğu glbi, yola 20 kiji başlayıp •huzura bir kişi çıkmak hastalığıdır. Memleketln geleeeği )çin kendllrrine umut ba| Iadığunız aydın gençlerimizin, birlik ve temkin içinde amaçlanna uiaşarak Türk toplumunun bu berbat haıtalıktan kurtnldufun« isbatladlklanm görmek kterdik.. Sadeee ıınıf geçmede kolaylık iıteyip bunu aldığı, ya da herhanei bir kücuk . büytik, fakat «mün ferit» istekleri yerine getiriidiğl için; aııl büyiik «o runlann çbzümlenm^i uğruna çaba harcıyan arka da$larına: «Bizim işimiz tamam.. Artık aizfnle beraber değiliz!..» diyerek direnmekten vaz geçebilen yuksek ögrenim gençlerlne sormak istrriz: Derdiniz gerçekten bu muydu?.. Bu kadarcık mıydı?.. E|er derdinuin bu kadar olduguna içtenlikle inanıyorta nıı, lutfcn sfz yeni bajtan ortaokula donUn v# d« sizl yüksck öğrenime getireeek yıllan, bu sefer taw anlamıyla duyarak, yajıyarak gelin bugiinkü okulunnıa... Çünkü: önce. «izin kusagın derdi, bu bağltlanan haklarla kıyaslanmıyacak kadar biiyüktür^ Sonra da, bugünün aydın Türk genel olarak vasiteniz, »Her koyvn kendl bacajrından asılır!• di yen çıkarcı zihniyete uymak degll; böyle bölücü, giıçten düşürucü karanlık düfüncelerin kökünü kunıtmaktır. e|itı«l sorunlan üstUnd» duran, ineelemeler, araj G Mçl*rimbln aocyal, ekonomik vaveren o tırmalar, sorujturmalar yapan, rakkamlar Haklı direniş îlk anda sıralanan öğrenci istekleri çesitli yonetmelik değısıklıği ile eğıtimde refonndur. Ta» bıî sadeee ümversitede reform. Kısa vâdede yerine getirüecek bazı istekler kabul edilebilir. Hattâ üniversıtede gereken reform kısmen yapılabilir. Lâkin bu, yeni bunalımları önliyemez. 50 bin kişiden 40 bini kapx dan donerken, üniversiteye gir«bılen bir meslek tercihi yapamazken, burs, kıtap, yurt sorunlan çıkmtzdayken belirlt bir r«form hlçbir seyi halletmiyecektir. llkokuldan üniversiteye uzanan köklü bir değisim, bir devnm gereklidir. Okullar ögrenciye hiçbir şey Sgretmiyor. Basanlı ol«nl»rın azlığı bunu itpatlar. Teoriden pratige geçmelidir öğretim.. tlim o kadar hızl* ilerlemektedir ki, bütün bunları ta temelden başlavıp teorik olarak ö£renmeye daha dogrusu ezberleroeye çalışan öğrenci dıplomayı aldıgında hepsini unutmakta, her seyi yeni bastan pratik olarak öğrenmek zorunda kalmaktadır. Okumaktan bıktıgı için d« kendi dalındaki yeniliklert izlememekte ve hel« kendisi yenilerini yaratmaya hiç uirasmamaktadır. Kolay sınıf gegmek için sıralanan bazı istekler bu bıkkınhgın bir işaretidir. Slbette böylesi olmamalı. Ama, ögrenciye severek ders yapma olanagı da sağlanmalıdır. Liseler v« ortaokullar, her şeyden biraz bilen, hiçbir seyi tam bilmeyen itfealsiz kisiler yetistıreceğine üniversiteye geçış için hır b*s*ma4rolmalıdır. Bütun egıtım kurumlarında taplaze bır ^Jevrt» y^pttma h d ı r. Üniversite ögreneileri kısa zamanda yerine getirilecek isteklerden sonra boykotu kaldırjalar bile miül eğıtimde devrim için uğrasa girmelidırler. Bütün gençler hiç defilse kendilcrinden sonrakl kusak için elbirliğı yapmalı, basit operasyonlarla yetinmemeli, dünya gençliğinin ortak sorununun çözümünde Türk gen; Iigi önderlik yapmalıdır. Hastalık nerede? S Sonuç Nimbüs mm aym Ecvet Güresin «Üniversite Hareketi» ni yürütürken gözdon kaçırılması ve hesaba almfflımın halinde çok Snemli sonuçlar doğurabileeek bir noktaya parmak basıyor: Cniverslte Ö Üniversite özerkliginl koruyup pekiştirebilmenin anayolunu nasıl çizeceğiz? Bu sorunun yanıtmı son hareketın strateıısinde yeni bir madd» olarak belıren «öfrencinin yönetime katılmaıı» önerisinda bulmak mümkündür. Bilinir ki, çagımızın ekonomik binkım olaylarında çalışan ve çaUîtıranlar açısından. ele «l\ryrak elden geldıgince gerçek'leştirılmesıne çalışılan denge unsuru, çalıştıranın sosyal haklan yanında çalışanın da sosyal haklannın sağlanması keyfiyetidir. Bugun bütün alanlarda böylesi bir sosyal atfaletın gerçekleştirilmesıns çalışılırken, harcadığı fizıksel ve zihinsel enerji ile hatırı sayıhr bir çalısan niteliğine «ahıp olan üniversite öğrencisinin, sözünü ettiğimiz sosyal denklemın dışında kalması beklenemezdi. Bu sorunun, bundan önceki uyarmalarda ele alınmamıs olmasının sakıncalarını üniversite öğrencisini onulmaz dertler yöresınden bir türlü bırakmayan çaresizliğin, ilgifuzligin v« «idarei maslahat» çılığın bosluklannda gormek pekâlâ mümkündür. Yonetıci olarak asıl bu boslukların gıderilmesı yönünde tedbir almazsak, sosyal denge problemlerı karşısındakı ilgisizliğimizi sürdürursek ya da bu cTengeyi üniversitelerin politik kadrolar tarafından denetlenmesi sekhnde sağlamaya yeltenirsek, asıl 0 zaman korkmak gerekir ki, fasizmin demir çizmeleri eşiktedir... Amaç, özerklik içinde, özerkliğin denge unsurlarını yaratmak ve böylelikle hiç olraazsa üniversitelerimizde olsun, o hasretini çektiğimiz sosyal «daleti gerçekleştirmek olmalıdır. Cnal TÜRKEŞ lstanbul Üniversitesi ••••••••••ııapııaiKif ••••••••••••••«••••••••••••••••••••••• TEŞEKKÜR Bizi dayanılmaz acüar lçinde bırakıp aramizdsn ebed:yen aynlan alle büyüğürnüz Emekli Deniz Subayı ve Yapı ve Kredi Bankası Hukuk Başmüşaviri SERPtL BAYER ı 1e ATÎLL ATALAT Nisanlandılar. tt haziran 1968 lstanbul ZİYA ERKMEN'in cenazesine gelen, çelenk gönderen, çeşıtli yollardan acımızı paylaşan mesai arkadaşlanna, akraba ve dostlanmıza, müessese ve Komutanlara sonsuz teşekkürlerimizi s,unanz. ERKMEN AlLESt | (Cumhuriyet: 7139) (Cumhuriyet: 7136) Sahane tek tas zümrüd, çok temız PIRLANTA YÜZÜK, halen Sandalbedestenı vıtrınınde teşhirdedir. 27.6.1968 saat 13.30 Perşembe günü satışı yapılacaktır. (Cumhuriyet: 7137) Kıymetli öğrenci arkadaşımız AQUA VELVA tcullanan •rk*kt« blr tlhlr «ar. ttaftu MHirt ICE BLUE VELVA, t i » o«f»lnlM Itlmtd Ityın hıvıyı verir, dldlnlzl korur jruıOnOz» t m i n c gatlrfr. Içlmtokl MUMECTIN clldlnizl düzattlr. ICE BtUE AOUA VELVA kullımn « t KE BLUE kokBfonon oazlbetinl at nfmnrfaM baysniardf gSrOa. BCM.0E Feride Göncüoğlu Elün bir kaza neticesi bizleri derin bir acıya boğarak aramızdan ebediyen ayrılmıstır. Ailesme, yakmiarına ve Üniversitemiz camiasına baj sağlığı diler, acılarını paylaşınz. Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü ve Harettepe Üniversitesi Öğrenci Birliği r vvflllams HâncıI'Jî: 6966/7143 (Basın: 20163/7147) !••••••••••••••••••••••• •••••••••••• I g GUNEŞ YANIKLAKI>*IN IZDIRABINI İNŞAAT İLÂNI Türkiye Siit Endiistrisi Kurumu Gene! Müdürlüğünden: 1 Kars sut ve mamulleri fabrikası inşaatına ait ARDAHAN süt toplama merkezi inşaat ve tesisat işleri, birün fiat esası ve kapalı zarf usulü ile eksiltmeye çıkarılmıştır. 2 İşin keşif bedeli (299.227.20 T.L.) ve geçicf teminatı (15.710 00 Tİ.1 dır. 3 Ihaieye gireceklerin (C) grubundan müteahhitlik karnesi ve bankalardan mâli referans getirmelerı ve ihale tarihinden 3 gün evvel 'Kurumdan Yeterhk Belgesi istemeleri lâzımdır 4 Teklif zarfları engec 8 7.1968 günü saat 14 00 de kadar, Ankara Ataç Sok. No: 72'3 deki Genel Müdürlüğümüze verilmis olmalıdır. 5 Eksiltme 8 7.1968 günü saat 16.00 da, yukanda belirtilen mahalde toplanacak olan İnşaat Komisyonunda yapılacaktır. 6 Bu işe ait ihale dosyası mesai saatlerinde. yukanda belirtilen adresteki, İnşaat Müdurlüğünde görülebilir Veya aynı adresteki Tıcaret ve Organizasyon Müdürlüğünden 50 TL. bedelle satm alınabilir. Teklif vereceklerin ihale dosyasmı temin etmeleri şarttır. 7 Postada vukubulacak gecikme ve kaybolmalar kabul edümiyecektlr. 8 Kurumumuz 2490 sayılı Kanuna tâbi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta vaya dilediğine vermekte serbesttır. (Basın: A. 77£3) 20904 7151 Türkiye Pelrolleri Anonim Oriaklığı Genel Müdiirlüğiinden: İNŞAAT MUHENDİSLERİ ALINACAKTIR 1 Izmir Aliağa'daki iş yerimizde çalıştırılmak üzere İngilizce bilen, kazık, iskele ve deniz inşaatlarında 510 senelik tecrübesi olan bir İnşaat Mühendisi veya Yüksek Mühendisine, 2 İzmir içındeki buromıızda keşif, şartname, kesin hesap ve mukavele tatbikatmda çalıştırılmak üzere İnşaat Mühendisi veya Yüksek Mühendisine, İhtiyaç vardır. Ücret tatminkârdır. İsteklilerin referansları ile birlikte Ankara Mithatpaşa Caddesi No: 19 kat: 6 adresindeki İzmir Rafinerisi Tesis Bölge Müdürlüğümüze 30 Haziran 1968 tarihine kadar jahsen müracaatları rica olunur. Trabzon Yomra Kaymakamlığından 1 7373159 llra keşlf bedeUi Yomra Ortaokulu bahçe lsttnat duvan yapunı lşi 2490 sayılı kanun gereğince kapalı zarf usuJü Ue eksiltmeye konulmuştur. 2 Eksiltme 8 Tenunuz 1968 pazartesl güntl saat 11.00 de Yomra Ortaokul binasmda Komisyonca yapılacaktır. 3 Şartname ve diğer evrak Yomra Ortaokulunda görülebıiir. 4 Eksiltmeye girebilmeg; İçin 4937 liralık geçicl teminatını Yomra Malmüdürlügüne yatınp makbuzunu veya banka teminat mektubunu, 1968 yılı ticaret odası belgesini, Bayındırlık Müdürlüğünden eksiltmeden en geç üç gün önce alacafclar' yeterllfe belgesini teklif mektubu ile birlikte 2arfa koymaK, bu Işe ait evrakı ımzalamak, teklif mektuplanm eksıltme günü saat 10.00 a kadar Komtsyon Baskanlığına vennek gerskir. ANESTOL POMAD DERHAL DINDIRIR. •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• lstanbul Reklâm: 3281/7133 Eleman Aranıyor Mersin'de bir fahrikada çalısürılmak üzere aşağıdaki elemanlar aranmaktadır. Taşıt ye<iek parçası imalât programını yürütebilecek tecnibeli ustabaşı, Makine Teknik Ressamı. Teknik resinıden anlayan kalite kontrol teknisyeni, Tecrübeli frezeci, Tecrübeli tornacı ve kalıp tesviyecüeri aranmaktadır. Kabiliyete göre ficret ödenecektir. Müracaat: «MECİDİYEKÖY P. K. 4» Manajana: 17177U6 A. 780020012/7157) (Basın: 19585/7121)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear