Catalog

SAHİFE ÜÇ 12 Şuhat 1968 CUMHURtYET ^. iadiseler arasında^ A J A N S L A R ^ RÂDYOLAR Ingiliz, Konoda Batjtotılcanlor. görüşiiyoriar tcMnm Panoraması İMehmet Barlas Bizde kitapçılık Kitap ne güzel sözdür. Bereket ki «mektep» gib! buna da kıvmadılar. Kitap, yerine göre bir Allah eseridir. «Ehli kitap» demek dört »âhî kitaptan blrine manan demektir. tslâm dininde Allahm kitaplanna inanmak ünanın sartlarmdandır. Mevsuk llmî eser mânasma da kullanılır: Kitapta yerl var, denir. Ve nihayet mücerred ilün mânasma da gelir: birinin bilgisinin genişliğini anlatmak için: Herif kitaplan yutmus!. deriz. Ve bugün «kitap» msanm tosan olmasma yarayan tek vasrtadır. Kitap yok oldu mu insan da yok olur. Medeniyet kitap demektir. Onun içindir ki mUletlerin fikrt gelişmelerini bastıklan kitaplarla ölçerler. Kim icat ettiyse bn matbaayı mutlaka cennetliktir. Ancak bu sayededir ki insanlan ucuıca okutuyor ve öğretiyor. Geçenlerde bizde kitap basımmm azlığı ve zorluğu hakkmda yazdığun bir kaç satır münasebetiyle meslekdaşlanmızdan ve Babıâll tabilerinden Ralam Çalapala arkadaşımızm gönderdiği enteresan bir mektubu aşağıya geçirlyorum. Mlson ve Pearson Kıbrıs'ı da Kazanovalar kanunu ve ele B aldılar OTTAWA. (a*.) ç gündür Kuzey Amerika' da görüşmeler yapmakta o'\an tngiliz Başbakanı Harold Wilson, Başkan Johnson ile konuşmalarından sonra simdi de Kanada Başbakanı Lester Pearson Ue dünya meseleleri Üzerinde durmaktadır. Görüşmeterde hangi meselelerin ayrıntıh olarak ele alındığı öğrenilememekle beraber, Vietnam, Rodezya, Kıbns ve Kore meselelerinin esas ko nuyu teşkil ettiği tahmin edilmektedir. Başbakanlar aynca, tngiliz Uluslar Topluluğu Başbakanları konferansı toplanması için de görüşmüş olabilirler, fakat iyi haber alan kaynaklar böyle bir konferansın yakın bir geleeekte yapılamıyacağını belirtmişlerdir. Wilson ve Pearson aynca ekonomik meseleleri ve uluslararası ticaret anlaşmalannın liberalleştirilmesi ihtiyacı Üzerinde de dur muş olabilirler. Bütün bunlardan başka, Amerika'dan Kanada'ya evvelki aksam gelmiş olan Wilson, Pearson'a, Başkan Johnson ile görüşmeleri hakkında bilgi vermiştir. Aynca, geçen ay Moskova"ya yaptığı ziyaret tntibalannı da anlatmış olabüir. U H. Wilson, Johnsonla Vielnam'ı görüştü (Gazeteler) Wilson Elimde ne varsa hepsini emrine veriyorum H LONDRA, . ondra turizm bürosunda önceki akşam Türkiye hakkında bir konferans veren, yazar Stowers Johnson «Türkler dünyanın en iyi insanlarıdır> demiştir. Aralarında Ingiltere'nin eski Bü yük Elçilerinden Sir James Bowker'in de bulunduğu ve îngiltere'nin elit tabakasına mensup kimse lerin izlediği konferansta yazar, Türkiye hakkında yeni yazdığı ve piyasaya çıkardığı «Turkish Panorama» adlı kitaptan pasajlar okumuş ve Türkiye hakkında sorulan sualleri cevaplandırmıştır. Bir sual üzerine Johnson sunlan söylemiştir: «Türkler bütün fakirliklerine rağ nen büyük bir gurura sahiptirler MÎAMİ, (AP) ve gönüUeri zengindir. Bilgilidiravana radyosn bnrada dinler ve entellektüeldirler. Fakir bir lenilen bir yayınında Küba' Anadolu'lu rahatlıkla, o anda yiye nın tngiltere'den silih satınceği bir lokmayı sizinle paylasabialmak için muzakerelere girişlir. Başka yerlerde böyle kimseletiği yolundaki haberleri yalanre pek rastlanmaz. lamıştır. Dısisleri Bakanlıgının Aynca Karadeniz, Ege ve Akdebir bildirisinde, Küba'nın bu nlz kıyılan insanın nefesini kesecek, gibi satınalmalara yeterli kay yerler, görülecek yerlerdir.» nakları olmadığı, bunlan iktiYazarın birinci hamur kâğıda sadî kalkınması için harcıyacagı bastırdığı ciltli «Turkish Panoraifade edilmistir. ma» adlı kitap 192 sayfadır. "Türkler dünyanın en I Londrada bir konferans: insanları,, Danimarka, Grönland iizerindeki nükleer uçuşları yasaklıyor KOPENHAG: (a.a.) ükumet kaynaklanndan öğrenildiğine göre. Yeni Danimarka hükümeti, nükleet silâhlar tasıyan bombardunan uçaklannın Grönland üzerinden geçmiyeeegine dair Amerika'dan yazılı teminat istiyecektir. ..Aynı kaynaklara göre hükumet •yncaThule'deki Amerikan üssün«'kiıalanan sahanın da geri alınması isteğindedir. Bilindiği gibi, geçen ay Thule ya kınlanna mecburi iniş yapmak üze reyken düşen bir B52 nin taşıdığı dört hidrojen bombası kaybolmuştur. Araştırma ekipleri, uçaktaki bombalarm kaza sırasmda etrafa dağılan parçalanna rastlamışlardır. Hükumet kaynaklarma göre önü müzdeki birkaç gün içinde Amerika'ya dönecek olan Danimarka'nın Washington Büyük Elçisi Torben Roenne'ye bu konu üzerinde temasa geçmesi için tâlimat verilmiştir. Danimarka Thule üssünün Amerikaya kiralayan 1951 tarihli anlaj manın da tâdilini istiyecektir. iyi • • Küba, İngillere'den siiâh almıyor w IKTISATÇI, MAKINE YÜKSEK MÜHENDÎSÎ ve imtihanla IKTISATÇI YARDIMCISI, MALî ANALÎST > YARMMCISI alınacaktfr • s j İyi tgiİizoe bilmek, askîrlik hizmetini ifa etmiş ve 40 ya~ çmı aşmamıs. olmak çîrtüı Müracaatlar «.zli tutulacakür. Yüksek tahsü yapmı? olan isteklilerin, 4 Mart 1968 tarfhine kadar, fotoğraflı hal tercumeleriyie gphsen veya yazı Ue Beyoğlu İstiklâl Caddesi No: 108 de H Haftamn yer kaplayan diğer olayları şunlardır: • Yeni Delhi'deki Dünya Ticaret ve Kalkınma Konieransı, Ortak Pazar ile Amerika arasındaki çatışmalarla geçen haftayı doldurdu. Rekabetin konusu, gelişmemis ülkelerin ham maddelerini ucuza ahp, onlan işlenmiş halde satabilmenin imkânlarına sahip olmakü. Bu arada, Türkiye'yi temsilen konteransa katılan sporla görevli Devlet Bakanı Ocak, teknisyenlerin hazırladığı konuşmasını, delegelere karşı Ingilizce okudu. Konuşmada, beklenmedik, önemli hiçbir şey yoktu. Sadece, konlerans üyelerinin uyacaklan bir yasayı, Türkiye'nin de istediğini öğrendik. • B. Alman Dışişleri Bakanı Brandt, partisinin (Sosyal DemokLUSAKA, (a.a) rat) bir toplantısında, De Gaulle'e «iktidar delisi» dedl. Bn yüzden, he Times Of Zambia» ya göBonn • Paris ilişküeri az kalsın kopacaktı. Sonunda, konusmayı vere Tanzanya hükümetinin ren D.P.A. ajansımn yöneticileri hata yaptıklannı söyleyerek dnrnma Masai Kabilesı üyelerine düzelttiler. pantalon girydirmeye çalışma9 1966 dan beri Belçika Başbakanı olan Vanden Boeynants. sı, insan haklarının çiğnenmesi kabinesi ile birlikte istifa etti. Sebep, Flaman bölgesinde bulunan anlamına gelmektedir. Gazete, Masaıierin, bir kal Louvain Üniversitesindeki Pransızca tedrisatın halâ devam etmesi... • Geçen hafta, tngiltere'nin en büyük Uç bankası (Barclayf • çayı açıkta bırakan geleneksel Uoyds • Martins) birleşmeye karar verdiler. Amerikan bankacılığının kıyafetlerinden memnun olduk rekabeti, tngiliz sterlininin dunımu ve masranann artışı bn birleşlarını belirttikten sonra. «Hükümeyi doguran sebeplerden. Meydana gelecek yeni bankacılık kurulnmetin, Masailere pantalon giysu ise, dünyadaki üçüncü en büyük kurumn meydana getirecek. dirmekte ısrar etmesi. hakaretten farksızdır» aemektedır. Gazete, şoyle devam etmektedır: «Masailer Avrupalı değillerdir. Avrupalılarla pek seyrek karşılaşırlar. Neden onları Avrupalılar gibi giyinmeye zorlamalı?» Çarşamba günü Kenya Ticaret ve Sanayı Bakan Yardımcısı Reıs Cloitiptip, Tanzanya hükümetinin bu kararının ünlü El kitabı Masaı Kabılesi savaşçılarını kü çuk düşürdüğünü söylemisti. (Handbook of Medical Treatment) m "Mesai,, lere pantalon giydirmek onları küçük düşürmekmiş ir toplantıya gidersiniz ve eğer gününe gelirse, o toplantıda çok eğlenirsiniz. Haftalar, nattâ aylar geçtiği halde aranızda hep şu sözler duyulur: «O gece amma da eğlenmiştik!..» Ingiliz Avam Kamarasındaki saygı değer centilmenler de, hâlâ «Ne giizel gündfl o... Amma da eğlenmiştik!.» diye aralarında konuşuyorlar herhalde. Cutna günüydü; Avam Kamarası, «karşüıklı nza Ue» bosanma müessesesini tngiltere'ye getiren «Kazanovalar kanan tasangını» ele almıştı. Evet, tasannın adı (tabiî resmî adı değil) Kazanovalar kanunuydu. Bu adı takan da, Avam Kamarasının kadın üyelerinden Joan Lester'di... Halen yürürlükteki Inglli2 k & nunlanna göre, taraflardan biri boşanmak istediği zaman, ya zina, ya da manevi lşkence durumunun varlığını isbat zorundadır. Bir kaç önemli olay... Kazanovalar kanunu îse, boşanma ya, «iki yıllık bir ayrılıktan sonra ve taraflarm mutabakata varması» şart ıile müsaade etmektedir. Başka bir hukme göre, taraflar, beş yıllık bir aynlık devresinden sonra, bir taraf boşanmanın aleyhinde bile olsa boşanabileceklerdir. tşte bu yeni esaslar agıklandıktan sonra, Avam Kamarasının üyeleri eğlenmeye başladılar. Kürsüye çıkıp tasanyı tenkid edenlerin çoğunluğunu kadın milletvekilleri teşkil ediyordu. Bunlar, bütün belagatlerini kullanıyor, mütebessim dinleyen erkek milletvekillerini ikna etmeye çalışıyorlardı: «Boşanma bn kadar kolaylasırsa, bütün kocalar yaşü kanlannı bırakıp genç kızlann peşine düşer. İnKilteredetd aile müessesesi yıkılır.» Erkekler hiç aldırmıyor, hep gülüyorlardı. Sonunda kızan Bayan Joan Lester, kürsüye fırladı ve titreyen bir sesle bağırmaya başladı: «Kabul edin bu kanunu; ama yanılıyorsunuz.. Sandığınızın aksine, genç kızlar yaşlı erkeklerden hiç de hoşlanmazlar. Üstelik, hiçbirinizin yaranna olmayacak bu kanun. Çünkü hiç biriniz Kazanova değilsiniz. Zaten Kazanova olsanız, bu kanuna ihtiyaç duymazsmız. Kazanovalar kanunlan değil, pençelerini kullanırlar.» Alkışlar ve kahkahalar arasında kürsüden inen Joan Lester'in sözlerini hiç duymayan, belki de duymayacak olan biri, Bolivya zindanlannda evlenmeye hazırlanıyordu: Regis Debray!.. Çetecilere yardım ettiği ve Che Guevera*yla birlikte çalıştığı iddiasıyla 30 yıla mahkum edilen Debray, geçen hafta hapishane müdüründen evlenme izni istedi. Gelinin bir VenezueUalı olduğu söyleniyordu. digerleri Türldye Geçen hafta, Türkiye, Bnemll dünya olaylanna, dolaylı da olsa, kanşmış bnldu kendisini. Vietnam savaşııan tazgm günlerinde, bir Güney Vietnam yetkilisi Dışişleri Bakanlığımızan kapısından girdi ve «yardım» istedi... O anda, ne kırtasiyecilik, ne de «bugUn git; yann gel» prensibi kalrmştı Dışişleri memurlanmızda. Hemen Sağlık Bakanlığına yazıldı; 200 kilo tifo ve kolera serumu, Güney Vietnam' ın emrine verildi. önümüzdeki günlerde, daha da genis bir yardım sandığı, Saygon istikametinde postalanacak... Gelin, bir de tsveç hükumetlne bakalım: Ayni gün. tsveç de, Vietnam'a 80 bin dolarlık yardım karan aldı. Ancak bu 80 bin dolann, 40 bini Kuzey Vietnam'a, 20 bini Güney Vietnam'a. 20 bini ise Vietkong'a verilecekti. HUkumet etmek herhalde budur. Ve eğer Amerika destekleniyorsa, bu Saygon'a yardım edilerek değil, açık açık Washington'a bağlılık mesajı çekilerek anlatümalıdır. T «Üstadım.. 20 Ocak tarihli yazınızda memleketinrıizde kitap okuma merakının oldukça az olduğundan bahseden satırlarınızı okudum. Zateıı en büyük zevklertmden blri yazılarınızı okumaktır. tztn verinenlz, konu ile UgUİ bazı hususlarda maruzatta bulunacağım: 1 Bizde her sene basılan kitapların sayısmı. çeşitlerini gösteren inanılır istatistikler çıkmaktadır. Bunların basında MUU Egitlm Bakanlıgı Basma Yazı ve Resimleri Derleme Müdürlüğünün yayınladığı «Türkiye Bibliyografyası» gelir. Aynca bir kaç özel yeni yayınlar dergisi de çıkıyor. 2 Türkiyede sayı hesabiyle bir çok ileri memleketlerden fazla kitap yayınlanmaktadır. Türldyede çevrilen sinema filmlerinin «ayıc» Amerikalılannklnden fazla olduğu gibi. Fakat baskı sayıları ortalama 5000 den ibaret. Bu yüzden ödenilen t e lif hakkı pek mütevazıdır. Forması 10O . 150 lira civarındadır. 3 Dedi£iniz gibi aol fiklrler. sol romanlar rağbette. Bir devrin gençleri Namık Kemal'ln kitaplarını okurlardı. Simdi Hant'ın. Engels'in eserlerl okunuyor. fHepsi da sakalh!) Eskiden gizli gizli okunurdu; «imdi gizlilik yok. Dediglniz g l bl onun da modası geçecek. 4 Dojumunun 100 üncü yıldBntimO vesiletiyle HOseytn Rahml GUrpmar'ın eıerlerini bugünün diline aktararak sıra ile yayınlamay» baçladım. Şimdiye kadar İS kitap çıktı. Fiyatları hactmlerine göre 2 buçuk İle 12 bueuk lira arasında. A damcagızm varisi var. Telif hakkı ödüyoruz. Ostelik eserlerm değerinl bozmadan bugünün diline çevrilebileceğine Inandıjımız kişilerin da zahmetini karşılıyoruz. Yanl telif hakk; iki kat oluyor. Bundan daha ucuz olmaz mı?. Olur. egert kltapçılar da gazetrcller tibi ucuz kâgıt alabilsder! Ga» t e i e » tfe; Mfapçılar 4a (Üçüncü hamur) denilen kağıdı kullanırlar. Izmlt Kâğıt Fabrikası bu kağıdı gazete v e mecmualara tonunu (18001 Itradan saUr. Kltapçılar» (2300> liradan verir. Hele okul kitabı basıyorsanız yandınız. Aynı h a mur kağıd blraz fazla ütülenir. A dı (Okul Kitabı Kâgıdı) olur v a tonu (3000) llraya çıkar. Milli Eâitlm Bakanlıgı okul kitaplarında bu ktğıdı kullanmak mecburiyetint koymuçtur. Bakanlık da serbest basıma bırakılmış okul kltaplarını basan kitapçılar da kağıdı böyla pahalı alırlar. Kltapçılar resmt ilânlarla beslenen gazeteler gibi korunmazlar. Roman basmak için, çogu zaman »z tirajlı gazete v e meemuai a n n arttırıp sattıkları kâjıtları s a tın almak zorunda kalırlar. Bir mal iki a y n fiyatla piyasaya verilirse elbette karaborsa tefekkül e der. Mili! Egitam Bakanlıgı İle okul kitabı basan yayınevlerinln yıllık k â i ı t sarfiyatı (3500) tondan ibarettir. Bir Hürriyet gazetesinin 2 ayhk kâgıdı. Bu kadarcık kaSıt (3000) ltradan verllir de sinema y ı l dızlarının gülendamları sergilenen mecmualarla. çocuklara hayduthık Sgreten mevkuteler ucuz kâSıttan yararlanır. Ama gene de Türkiye'de roman olsun. okul kitabı olsun bütün dünya kitaplarmdan ueuzdur. Düçünün! Türkiye'de bir sinema biletl 2 liradan fazla. bir tuvalet kâgıdı 2 lira, Dördüncfl s ı nıfta okutulan bir Yurttaşlık BU(tisi kitabı İse (180) kuruş. Aynı kalınlıkta bir defter daha pahalldır Söz aramızda gazeteci arkadaşlar her dera yılı basında okul kitaplarınm pahalılıfından, kitapçılarm vurgunculuğundan bahsederler. Okul kitabı fiyatlarımn Millt Eğitim Bakanlıgmca belli reonn» lara göre pek hasisce tesbit edildigini bilmezler ya da bilmez görünürler. Bu ders yılı başında bir llkokul Bgrencisinin (400ı üralık kitap almaya mecbur olduğu yazıldı. Doğru deSil. tlkokulun birinci sınıfında 2 kitap okunur. Alfabe (180) kuruş. Okuma kitabı (90) kunış. Yekun: (2701 kurus. Son sınıfta o kutulan 7 kltabın tutarı ise en pahalı (18) üra (35) kuruş eder. Dffter. kalem v. s. tabit hesap dışmda. Ama kimse onlara ilismez. Tekrar Hüsevin Rahmi'ye döneUm: Fiyatlan sosyalist yayınlara g ö re çok ucuz olduğu halde iki yılda bastığım 18 kitaptan ancak 4 tanesi sermayesini çıkardı. Ötekiler MUlî Eğitim Bakanlıgının ve halkın iltifatını bekliyor. Bunlardan liste kitaplıklarına birer tane ol sun alınmamalı mı?. Bu vesile Ue.... YENİ ÇIKTI Kore TIBBi TEDAVi Çeviren: Doç. Dr. İRFAN URGANClOĞLU t 856 «ahae. R»tı:î«0 TL. Cittli: 60 TL. t Genel dağıtım: Tıp Teknik Kitaberı Beyoğlu, Lâle sineması yam, MİM Han 81/9 Telefon: 49 60 53 SINAİ YATIRIM ve KREDİ BANKASI A.O. na müracaatiarı. (Basın: 723/1472) îstanbulda, Rızapaşada 99 odalı lş hanı Dört milyon llTaya satılıktır. Odemede büyük kolaylık yapılır. Şişli Site Saray No. 105 Tel: 47 44 74 OEHAN DİNCEL Cumhuriyet 1488 20 Iratlı KELEPİB İŞ HAM 1879'da elektrik ampulunu icad eden Edison K EDISON'DAN BU YAISİA AMPULDE TEK MARKA: LONDRA, (a.a) uhalazakâr Parti Liderlerinden Enoch Powell'in tngiltereye göçmen kabulünde değişiklik yapılmasını iste1 mesi basında genis çapta yankı yapmıstır. Muhalefetteki Muhafazakâr Partinin savunma işleri gözcusü olan Powell, göçmen ka bulü kayıtlanmazsa tngilterede asrın sonuna doğrn Amerikadakine eş şiddette ırk kavgaları patlak vereceğini söylemisti. Geçen yılın sonunda Doğu Afrikadan tngiltereye çok sayıda Asyalı göçmen geldiği bilinmektedir. Nairobi hükümetinin Asyalılann elindeki tesisleri «Afrikahlaştırma» kampanyası yüzünden tahminen ayda bin Asyalı Kenyadan tngiltereye göçetmektedir. Powell, göçmen akımının hızının kesilmesi için hükümetin herkese çalışma izni vermekten kaçınmasını ıstemiştir. Bilindiği gibi 1962 yıhnda kabul edilen tn KAHtRE, (a.a) giliz Uluslar Topluluğu göçmen ahire'de vayınlanan «El Ah Kanunu, tngiltereye ancak bu ülkede çalışma izni olan insanrara» gazetesinin Irak Cnmlann göçetmesine izin vermekhurbaşkanı Abdürrahman Atedir. rif'e atfen bildirdigine göre, Geöte yandan, Daily Telegraph'a neral De Ganlle, tsrail ile Arap göre polis, özellikle Manş yoluy ülkeleri arasında mflzakerelerin la ve küçük teknelerle Pakistan imkânsız oldatuna inanmaktalılan tngiltereye sokan Uluslardır. arası bir sebekeyi ortaya çıkarGazeteye göre, Irak Cumhurmıstır. başkanı. General De Gaulle'ün tsrail kuvvetlerinin işgal ettik leri Arap topraklarından derhâ! çekilmeleri için Araplann istek!erini çok iyi anladığını söy lemiştir. Cumhnrbaskanı Arif, Paris' LA HAYE (a. a.) den dönüste Kahire'ye nğramıstır. dünya Sağlık Teşkilâtı tarafm İngiliere de ırk kavgası eşiğinde M Geçen hafta Kore'nin bize hatarlattığı yardım taahhütnamesine gelince... Dısişleri Bakanı Çağlayangil'i ziyaret eden Güney Kore elçisi, 16 B. MiUetler üyesiyle birlikte lmzaladığımız 195053 tarihli yardım vaadini yeniden gözler önüne serdi. Ziyaret, kimin haklı, kimin haksız olduğunu bilmeden, Amerika'nın kuyruğuna yapışıp girdiğimiz bu se' hitlerle dolu savaşın, tekrar edi•tebUecefidemekti... ÇaglayangU' • ' • :tn eeVflftT^nr oidu, • :trtSWytinız; ' ama Kıbrısta savaş için Millet Meclisi yetldsi olduğu halde, gece yanlan toplantıya gidip yeniden izin alan ve savaşmayan hü, kumetimiz, herhalde bu ii yıllık taahhüdü de Meclise geUrmeU ve iptal etmelidir. AETİBANK Arif'e göre De Gauîie Arap İsrail lemasna inanmıyor Haşhaş,LS.D.J(ad<ıf zehlrll bir madde EDISON BOL I9IK SARFİYAT s> (tlâncılık: 4849/1468) IONDRA, (AP) unday Telegraph gazetesi bir yazısmda, Komünist Çin gemilerinin Tanzanya' ya Sovyet tipi uçaksavar roketler taşnnakta olduklannı budirmiştlr. Gazete bu Çin yapısı roketlerin Tanzanya üzerinde sık sık keşif uçuşları yapan Güney Afrika ve Rodezya hava gücii uçaklanna karşı kullanılacağını, roketlerin Devlet Başkam Julius Nyerere tarafmdan istenildiğini yazmış « şunları eklemiştir: «Tanzanya roketierle donatılmış ilk Kara Af rika ülkesi olacaktır.» Gazete, geçen ay iki Çin gemlsinin Tanzanya'ya geldiklerini, birinin 12 tank ve diğerinin roketler boşalttığını öne sUrmüştür. K. Çin Tanzanya'ya silâh göndermis S dan yapılan uzun incelemelerden sonra, haşhaş'm LSD kadar zehirli bir madde olduğu sonucuna vanlnuştır. Sağlık Teşkilâtının raporunu açıklayan Holânda Sağlık Bakanı, «Dünya kamu oyu buna rağmen haşhaş'm tehlikesini kabul etmeme eğilimindedir» demiştir. Holânda Sağlık Bakanının belirt tiğine göre, incelemeler haşhaş'm en aktif unsurunun tetrahidrakannabinol'ün bir izomeri olduğunu, bu maddenin zehirlilik derecesinin LSD'ninkine eşit olduğunu meydana çıkarmıştır. Haşhas'la LSD'nin farklı tarafları, LSD'nin hayal kuruntulara yol açması, Haşhaş'm ise hisleri değiştirmesl ve saldırganlık eğilimini arttırmasıdır. D TRABZON BESİ Folies Bergere IGOyaşında Senenin son derece lırtınalı büyük Seks filmi Renkli Türkçe ve Dünyada İLK AŞKLAR Baş rollerde: Dünyanın meşhur StripTiz yıldm JAYOT: MANSFİELD Ue zamanımızın meşhur komikleri PRANCO FRANCHI CICCIO 1NGRASSIA ve MICKEY HARGtTAT Bu filimde Roma'dan Hong Kong'a, Paris'ten Endonezya'ya, Kenyadan Singapur'a kadar çeşitli topluluklann binlerco aşk yaşantılanm bulacaksın». ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ptLM O Z E N TENt AR StNEMASINDA •»•••»» •• • • •• *••••••••••' t l f t l y 4863117İ P BIDÎK ile DÜDÜK PARtS, (»A) aris'in roeshur Folie Bergere'inin yüzüncü «yıh yaça sın çılgınlıklar. adlı revüsüyle ve muhteşem bir galayla kutlanmıştır. Kırk değişik tabloyla yüz elli seçme sanatçmm katıldığı eser bayan Paul Derval tarafından sahneye konulmuştur. Folie Bergere «alonu temsil sonuna kadar yüzden fazla kocaman mumlarla aydınlatılmıştır. Yirmi tonluk on kamyonun taşıdığı dekorların arasmda yüz çift •yakkabı, yedi yüz kolye, bilezik ve binleree tavuıkuca tüyü d« ALIK ÇEKİ ETİŞANK TRABZON ŞUBESİNİN AÇILIŞINA BÜTÜN "TRABZONLULAR CANDAN DAVETLİDİRLER Haklı söze ne denir?. Görülüyoi ki bizde kitapçılık bir külrür endüsrrisi olarak hiç bir himayey* ve Ugiye mazhar olamamıştır. Geı de olsa bu güç bir iş değildir. Hele kâğıt satişı. okur yazarlann «ayısı her gün arthğı söyienen biı memleket için ne kadar aykın biı !s!.. B. FELER TEŞEKKÜP Kıymetli eşim, babamız fmncı vefatı üzerine cenaze merasimlne istirak ederek. gerek bizzat, gerekse telefon. telgraf ile acımızı paylaçan bütün dost. akraba, partib ve fırıncı arkadaslarına tesekkür etmeyi bir borç bUiriz. AtUMİ TeRaâ 2M14U HAMDİ GÖNEN'in