26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE DÖRT 1 Eylül 1967 CIJMHURÎYET Kara adam kendi fimerikasını kurmak istiyor Derroit'in merkeîinden simsiyah yağlı dumanlar yükseliyor. Üç isyan gününde çıkan binbeşyüz yangından tonra Belediye Başkanı Cavanagh cŞehrin 1944 Varşovasına, 1945 Berlin'ine döntnüs bulunduğunu» açıkladı: ve mübalâğa yok bu sözlerde. Işin kötüsü, yalnız bir muazzam yangın zincirinin alevleri değil bunlar. Bir yüzyılhk ırkçılıgın gelgeç çarelerle geçiştirilemeyen kininin alevleri, nerede ne :aman sönecekleri. hattâ sönüp sönmeyecekleri bilinmez. Detroit, yani bolluk AmerikaEimn beşinci zengin şehri bugün 500 milyon dolarhk ziyan içinde, büyüklü küçüklü dükkinları yağmadan geçmiş, koskoca mahalleleri en ağır bir bombardımandan çıkmışçasına yerle bir olmuç. endüstrüeri felce uğramıs. General Motors'un dev te•isleri kapalı, otuzbin isçisinin hiçbiri i? basma dönmüyor. Gece saat 9.30 dan sonra sokağa çık ma yasağı var. tiyatrolar, sinemalar. toplantı yerleri. hattâ lokantalar bile kapalı. Detroit panik içinde, halkm çoğunlugu ne olup bittiğini daha yeni yeni kavramaya ba;hyor, öylesine an «ızın koptu fırtına. Zencilerin kundakladıklan bine yakın binamn çogundan geri ye kala kala bir kaç kararmıs kiriş, dumandan tütsülenmiş bir duvar yıkmtısı kalmıs o kadar. Detroit, yani Amerikan otomobil endüstrisinin baskenti, ırk Amerika yakın tarihinin en büyük sorıınu ile yüzyüze II beyazlardan ayrılmak. kendi Arr.erikasını kurmak istiyor! «Amerika sivil savaşa mı gidıyor?» «Amerika yakın tarihinin en büyük sorunu ile yüzyüze» «Johnson hükümeti tehlikede.» Bu söylentilerin, bu sorularm hiç biri işi bir lüzumsuz büyütme değil. Çünkü Detroit olaylarıyla son bulan isyan yalnız bir ırkçı kinin patlak verişi değil, Amerikan toplumunu da, toplum düzenini, anlayışını da kökünden sarsıyor. Bolluk cenneti» nden «Bolluk cehennemi ne 1962 yüında Oxford Üniversitesine bir zcnci öğrenci alınması üzerine bir takım olaylar patlak vermisti. Resimde, muhafız arasında Üniversiteye giden öğrenci James Meredith görülüyor. ayrımının en aza indirildiği, beyaz siyah eşitsizliğinin en hafiflediği. kalabalık bir zenci burjuvazisine güvencn kent. Ama karaderililerin içyanı yal nız burada kalmadı, Detroit bu yaz başındanberi Amerika'da ırk çılık kavgalarının patlak verdiği yirminci nokta! Şu farkla ki, çarpışmalar burada artık ufak çapta bir sivil savaşa döndü. Zenci isyanından sivil savaşa.. Karaderililer isyan ediyor; ilk defa bu yıkıcıhkla. böylesine şid detie ve böylesine bilinçle patlak veriyor bu kin... Kara adam «American Creed» diye bir şey vardır; Amerikan vatandaşı, en değişik asıllardan gelme insanların birlikte barış içinde yaşarîığı, en alt tabakada doğan kişinin bile yalnız kendi kişisel yeteneklerine dayanarak toplumun en yüksek basamaklanna ulaşabildiği. din ve millet farkı gözetmeden herkese eşit hak tanıyan bir bolluk cenneti içinde yaşadığına inanır. Iç çatışmalarıyla kendi kendini yiyip tüketen ihtiyar Avrupa"nm kar şısında bu genç toplum doğdu doğalı gücünü bu inançtan almıştır. Ama bugün. devce bir geiişim gösteren tüketim ekonomisinin müthiş çemberi içinde bocalayarak yavaş yavas cehennemleşmeye yüz tutan «bolluk cenneti», siyah beyaz ayrımının görünüşte beklenmedik bir zamanda, hem de böylesine kanlı bir şekilde patlak vermesiyle bir ağır darbe daha yiyor. Zenci sorunu zaten «American Creed» in işlemez olduğu tek noktaydı. Amerikan toplumu (hiç değilse bu inanca göre) herkese açıktı: yalnız siyah adam bu toplumun dışında kalıyordu. Sosyal ıskalayı ona açacak hiçbir înanc yoktu. îşte bugün karaderili yüzyıldır kendisine kapılanm sımsıkı kapayan topluma başkaldınyor, onu yıkmak. ya da hiç değilse kendi kaderini onunkinden ayırmak istiyor. Siuıgülerin karşınnda bile susmuyorlar .. rımını kaldırma çabalarını desteklesin dıye idi; 1962 de sıra Kennedy'deydi, ama Missisipi'ye yollanan askerlerin görevi bugünkünün tam tersine, Oxlord Üniversitesine ilk zenci öğrenci James Meredith'in ahnma sından sonra düzeni sağlamaktı; 1963 de yine askerler zencilerin yanısıra Vali Wallace'a karşı çıkmışlardı. Johnson kendisi de daha iki yıl önce 1965 de federal kuvvetleri toplum hakları adına yapılan «Selma Yürüyüsu> nü korumakta kullanmıştı. Kısacası şimdiye kadar Amerikan ordusu siyah beyaz meselelerinde ise ancak zencilerin tarafından, onlan korumak üzere kanşmıs, kaşrılarına çıktığı hiç olmamıştı. nın ne zamandır korktuğu, ama bir gün basm» geleceğine bir türlü inanmadığı şey gelip çatıverdi: Beyazlarla »iyahlar ara sında bir silahlı çarpışma, sivil savası çok yakından hatırlatan bir durum. Bob Kennedy'nin de söylediği gibi, yüzyılı pek az asan bir devre içinde ikinci oluyor b u : Amerika'da bir iç bölünme tehlikesi ilk defa olarak 1861 de. kö leci Güney Eyaletleri i l e köleliğe karşı çıkan Kuzey Eyaletleri arasında patlak veren savaşla basgöstermisti. Genisliği, şiddeti ve uzun sürmesi bakımından yüzyılımızın dünya savajlarına bir başlangıç sayılan bu çatısma ancak 1865 de Kuzey lilerin zaferi ile tonuçlanmıstı. Gerci köle ticaretî tarihe karısmıstı ama, yeni hir safhaya giren sij'ah beyaz sorununu Amerikan toplumu yüzyılhk f« lişimi içinde çözümleyemedi. İlk olarak askerierle zenciler karşı karşıya Bugüne kadar hiçbir hükümetin Amerika'da federal askerleri bir isyanı yatıştırmaya gönderdiği olmamıştı! 1957 de Eisen ho\ver Arkansas'a ordu göndermişti. ama Little Rock'da ırk ay , Ne zamandır korkuluyordu Baskan Johnson düzenli orduyu isyanı bastırmaya gönderebilmek için tâ 1795 den kalraa bir kanuna başvurdu: bu kanuna göre Amerika Bırîeşik Devletleri Başkanı hükümete karsı girisilen bir isyan hareketini bastırmak için silahlı kuvvetleri kullanma yetkisine sahiptir. Ancak, bunun u/un sürelî bir çözüm yolu olmayışı bir yana, Johnson bu şekilde. üç yıl önce kendisini Goldwater'e karşı tut muş olan zenci seçmen kitlesini kaybetmeyi göze alunş bulunuyor. Zencüer johnson'u tutuyordu Fakat birdenbire. 1967 yazının geçtığimiz günlerinde Amerika' YARIN DETROtT CEHENNEMİNDE DÖRT GÜ\ DiŞi Boncfl iMODESTY BLAISE UA...S1ZIMLE Ö3MUŞMAkr terf EÜLMACA İSTANBIL 06.30 06.45 06 55 07.00 07 05 07.30 07.45 07.50 08.00 08.20 08.40 09.00 09.10 0930 09.45 10.00 10 15 10.25. 10.40 11.00 ll.OS 11.45 12.15 12.30 12.45 13.00 1320 13 TO 14.00 1420 14.35 14.50 15.40 15.55 16.00 15.40 16 'ı5 17.15 17.20 17.50 19.00 1P.45 20.00 20 15 20.30 20.45 21.00 21.05 21.40 22.00 22.45 23.00 24.00 K u r a n ı Kerlra Saz eserleri Dini sohbet Köve hab«rler Türküler Habçrler ve hava d u r u m u İJtanbul'da b u e ü n Hafif müzik Bu sabah sizinle Darvas ve »radaslarl İstantnıl'ıın «r«i Callsan cocuklar Rumba ve Ca C a ' l a r Türküler K e m a n soloları Müzik k u t u s u Birlikte düsünelim R. B i r e i f d e n s a r k ı l a r Arkası v a r ı n A r a haberleri Sâbah " k o n s e r l ' ' ' *' ' K a r ı s ı k soloiar K.Koldasdan türküler A. Ediboâlu dan s a r k ı l a r A. Yavasca'dan s a r k ı l a r Haberler Resmi Gazete Hafif müzik R e k l â m DroBramları H. S ö n ı n e z o c a k ' d a n s a r k ı l a r F . ÖzbeSen O r k e s t r a s ı A. Büvükatar.ian'dan sarkılar Sszların ünlüleri Ovun havaları Ara haberler. Okul radvosu Cocuk bahcesi Türküler Gecidi Ara haberleri Kadınlar {asıl t o o l u l u i u Reklâm Droeramları Haberler ve hava durumu Turküler ve ovun havaları Spor gazetesi 23456789 Alaturka palyaço haline gelen YL'KARIDAN köyleriml1 «Yardım ümlt eden» mâ (iki söz). 7 Bütün 1 2 3 4 5 6 7 8 9 z e "zannıasuu nasına iki söz. 2 Kristof Ko" ledi|imiz, terlomb taralmdan keşfedilen kıtaI si bir emirdir. 8 nın halkmdan. 3 Bir çeşit akar «Herkesin ?» su geçidl İçin toprak söküp çılutI zü önünde firar rı$ hareketi (iki söz). 4 Terst let!» anlamına I köylerde kullanılan buğday ölçek |ki sozlü bir elerindendir, paramızın esas ölmir. 9 Tersl çüsünün adı. 5 Çevriliace peri «kış bahçesl» ve şeytan gruplanndan birinin ferdi belirir, böyle bir kir tut IMnn bolmaunıo dir, bir çeşit J*Bmuş demir âlet kullanılamaz. 6 hallcdltmlt «ekH niiş. LGartlı ÖLÜR VuSL UİÇ ' MOZDIM . ZATEU.. 1 OZÜ VALNIZ ELElTTEACtt / MEM A t T A e B VAE . A A/'SİM VO&L'UM İÇ1 BUEOi. „ ^v. Tiffanv Jones IIFFANY JONES TJÛJJMU Kücuk orkestra Lied S?ati N. Camlıdae'dan türkuîer 24 saatin olavları Yuvarlak masa G Güvenli'den sarkılar Reklâm Droeramları Haberler ve hava dıınıınu Her zaman istenen olâklar Karıanıs İSTANBIL İL RADYOSU 16.55 Açılış ve program 17.00 Sizin için 17.30 Küçük konser 18.00 İyi aksamlar 1S.30 Senfnnik müzik 1900 TıJrkiyeye hoş geldinij 19 30 Akşam konseri 20.15 Gençlerl" beraber 21.00 Liedler ve Ozanlar 21.15 Oda rmiziği 21.45 Hafif müzik 22.00 Gece konseri 23.00 Caz müziği 23.30 2400 01.00 Sevilen sesler 1 İtüyadan gerl çevrüen dedikodusu hala devam eden zey tin vaflannın içine kanstınlmış olduğu iddia edüen şey (ild söz). 2 «Tatlı istekleri fazla» anlamına iki söz. 3 Meşin ve kösele satan esnai (çoğul). 4 Tersi «kez» ve «defa» demektir, bir soru edatı. S Girgin ve eğilmez durumda, zabıta memuru. 6 Hiç vazlfesi olmıyan işlere burOÜNKC BUU&ACANIN nunu sokmak huy ve tabiati. 7 «Durumu geçmis zaman z&nne NAStt. BALLEDİLCCEK Ynkandald rakamb balmaeada •*• den» karşıl^ı iki söz. 8 Bir çe dece 4 Une «nahtar (lpaea) ve 8 taae sonac vardtr Boj kalan tZ kim, tersi «kapalı olan bir çeyi küşad eden» mftnasına bir söz karenm için« 1 den 9 • kadar nygutı blret rakam koyarak •• t«P* dür. 9 Çevrilince «başka bir lama, çarpma. çıkarttna, bofane Isaretlerioe dikkat ederek ioldma konuta naklet!» anlamına bir e sağa ve yukarıdao aşagiya bulmaeada gösterilen «onuçlan balnnaa. mir olur. Biraz vaktiııizi alıt ama, bog vaktinizi hogça geçirmi^ olursonaa. ALNIMDI1KIBIÇflK YflRüSI 6 Fotoğrafı yapışık bir belgeye dokununca bütün vücudünu bir titreme ald:. Belgenin adı: «Genel k&dtti vesikası» ydı. Parmakları arasında buruşturdu, burusturdu, yırtmalı diye düsündü. Pakat hemen kendini topladı. Yrrtmakia bir şey değismezdi. Vesikayı geri verip kaydını sildirmesi gerekirdi. Kolay değildi, bu da. önce polisi kandırmalıydı, bu yolu bıraktığına. Sonra komisyon toplarup durumunu inceliyecek ve karar verecekti. Karar ondan yana çıkarsa, genel kadın kaydı silinecek, vesikası kaldınlacaktı. Penceredeki saksılara bir kumru lndi, ürkek ürkek bakındı, sonra bir ikinci kumru kondu. ' Zehranın içerisi umutla doldu: «Neden olm»sın!» diye. Kumruları ürkütaıemek için, bir süre olduğu yerde kaldı, sonra elinde genel kadın vesikası, konsola gitti, alt gözü usulca çekti; en alt gözün örtüsünün altına, ta dibe iyice sakladı. Rahatlamışu. Gülümsedi. VI Geyikli Aile Bahçesi'nin masaları ıslak ıslaktt. Bahçenin ağaçlarından dökülen yapraklar havada uçuşuyordu. Bahçe masaları bomboştu. Öğle kahvesine uğramış yaşlı müşteriler, içerde toplanmıştı. Kâ« zım, yine ocaktaydı. Sıcaktan bunalmıyordu, ama suratı asıktı. Az ötede marka sayan Nuri amca, göz ucuyla onu süzüyordu. arada bir. Emekli Mal Müdürü Nâfiz bey, elindeki gazeteyi bıraktı: «Okudun mu, kayıp olan genç kızları?» Gözlüklü, sırtı kamburlapnı? masa arkadajı nurüdandı: «Ana babalarda kabahat..> Malmüdürü ters ters baktı: .Bu zamanda anababa ne yapsın?» Öteki hiç oralı değildi: «Ne mi yapsınlar? Ben olsam...» Radyonun yanındaki masada oturan kıranta a» dam, bajını salladı: «Bizim Hayriye teyzenin Seher de on gündür ka* yıp..!» Malmüdürü bir yutkundu: «Kötü gidiş bunlar. Paranın yüzü tatlı. Kızlar da süslenmeğe düşkün oldular..» Nurî amca. konuyu değiştirdi: «Bu yıl odun fiyatlan şimdiden arttı.» Hepsi bir şey söylemedi: «Neyin fiyatı artmadı ki!» «Bu gidişle...!> •Arttırsınlar bakahm, sonu neye varacak?» Emekli Mal Müdürü kalkü: • Çarşıya uğramalı, hanunm sdparisleri var..» Nâfiz beyin omuzları çökmiistü. Ceketinin kollaı\ aşınmış. pantolon diz'eri detindi delınecekti. Kendi kendıne mırUrianır gibi konujtu; Yazan BURHÜN Gece Ysrısı İçin Program ve kapanıs A N K A R A Mıdyat Beledıye Başkanlığmdan 1 Midyat kesimind» (41*88) Ura (12) trurus muhammen bedelle ve kapalı zarf usulüe Hâl Injaati ihalesi 14. EyJul. 1967 perlembe günü saat 930 da yapılacaktır. 2 Muvakkat teminat (3126) Ura (60) turustur. 3 Buna ait îartnatne, projeler her gün mesai saaüerinde Belediyede bedeUiz görülebilir. (Basm 21312/10257) DİKKAT SÜMERBANK ORDU SOYA FABRİKASINDAN Gıda tüzüğüne tamamen uygun olar«.k isuhsal ettiğimiz 06 25 Acılıs ve oroeram 06 30 Kur'anı Kerim 06.45 Saz eserleri 07.00 Kcye haberler 07.05.Gunaydın 07.30 İ0 Haberler ve hava durumu 07.45 08.00 08.10 03.40 09.00 09.20 09.33 09.40 10.00 1040 10.55 11 15 11.30 12 00 32.15 12 30 1".OO 13.20 13.30 14.00 14.15 Sabah tr.üziei Ar.kara'da bubün Her telden Türküler geçidi Cahsan k a d ı n l a r i Sabah konseri .; Kısa haberler Arkası varın Okul radvosu M. Usurlu'dan sarkılar Melodiden me'odive Cocuk baheesi Konser saati Nezahat Bavramdan türküler Kıbrıs saati Beraber ve solo sarkılar Haberler Resm; Gazete Hafif müzik Reklâm Drosramları Cocuk baheesi M. Seyran'dan s a r k ı l a r Saf ve üstün vasıflı SOYA yağlarımız Türkiyenin her tarafmda 530 kuruş fiyatia piyasaya arzedilmıştir. Sıcak, soğuk bütün yemekleriniz il& hsmur işlerinizde yaknıadan garantili olarak kullanacağınız SOYA YAĞIM1Z her türlü hileden uzak bir DEVLET TEŞEKKÜLÜ mamOlü olup KALB ve DAMAR hastahklarma karşı en şifalı ve koruyucu bir yağdrr. SATIŞ TERLFRİ ORDUDA ANKARA'DA ESKİŞEHİKDE SAMSUNDA KAYSERIDE TRABZONDA RİZET>E GİRESUN'DA SOYA FABHİKASI Koyun Pazarı Can Sokakta Mustafa Aksoy ve GİMA Yavuzlar İki Eylül crddesinde Uraurgün Tic. ve San. A. Ş. Bozkurt Koliektif Şirketi Cemal Saylarn ve Mahdumlan Koll. Şti Ekrem Topçuoğlu Şirketi Arif ve Salih Coşkun Kardeşler beklen Ankara Eleklrik Havagazı ve Olobüs İşletme MSessesesinden Su Tasfiye Tesisatı Satın Alınacaktır 1 Müessesemiz ihtıyacı su tasfiye tesisatı teklif alma usulü ile satın alınacaktır. 2 Bu ışe ait şartname müessesemız Tıcaret lşlerl Müdürlügünden temin edilebilir. 3 tlgıliler şartnamesıne göre hazırhyacaklan teklıllerini, teklif fiatlan üzerinden yaptıracaklan Vo7,5 muvakkat temınatlan tle bırlıkte en geç 21/9/1967 Perşembe gunü saat 17.30 a kadar Müessesemız Yazı tşlerl Mudıırluğune vereceklerdir. Teklifler bu tarihten itibaren 30 gün opsıyonlu sayılacaktır. 4 Postada vaki gecıkmeler nazan itibare almmıyacağı gıbi telgrafl» müracaat kabul eriilmeı. 5 Müessesemiz ihaleyı yapıp yapmamakta veya diledigine yapmakta terbesttir. (Basın: A. 10785 21693/10260) 14.35 Butrün icin sectiklerimiz 14.55 Kısa haberler 15 00 H. Sozeri'den t ü r k ü l e r 15.15 Konser saati 15.45 15.55 16.10 16.30 ;b.."3 17.00 17.ro 17 50 10 00 1D.45 2(1.00 20.15 20 35 20 55 21.00 21.05 £2.05 22.2j 22 45 23.00 23 45 24 00 Plakiar a r a s ı n d a Oiun havaları M. Yıldızdoğan'dan s i r k ı l a r t'csitli müzik Kif? haberler Yurttan sesler Köv odası Heklâm oroerarr^arı H^berler v e hava dıiMirp.u N. Dadaiocll!"dan t ü r k u î e r Yerli o r k e s t r a l a r H. G ö k m e n ' d e n s a r k ı l a r Cesitli müzik orkestrası U v k u d a n önce 24 saatin olavları Gece konseri TBMM saati V KiD'ten s a r k ı l a r Haberler v e hava d u r u m u H a f t a n ı n begtecisi Gece v a r ı s ı n a d o â r u Kaoanıs •Hasan ustaya uğrayıp bir yarım pençe vurdurayım, yağmurlar başladı.» Radyo başındakiler sustular. Gazetelere. camıa arkasından göriinen denize, kafa'.arınm içindeki tasalara daldılar. Nuri amca, kahve ocağına doğnı yürüdü. Kâzım'ın suratı hâli asıktı. Yanına sokuldu: «Kizun, bu ne surat?» Kâzım, önüne baktı. Sustu. Nuri amca, babacan gülümsedi: «Ben senin büyüğünüm, söyle de rahatla; belki bir çare gelir elimizden!» Kazım, kendini zorladı, isteksiz isteksiz, lâf ol »un gibilerden cevap verdi: «Hiç bir çeyim yok. Biraz başım ağrıyor. Belki üşüttüm de..:» Nuri amca. israr etmedi: «Ben eve gidiyorum, biraz uzanayım yemeğin üstüne..» Kâzjm, kıvılcırnları iyice küllenmi; mangaldaki cezvelere uzandı. Öfkesini cezvelerden almak ister gibi. İçinde müthiş bir sıkıntı vardı. Bir suredir böy leydi. Daha doğrusu Zehra'yj son görüşünden beri. O akşamdan sonra gece ziyaretlerini sıklaştırmısü. Zehra'dan hoşlanmıştı. Canh kadındı. Bir sarıyordu insanı. Yalnız kollarıyla değil. içiyle de. Kâzım sevişmenin bombaşkalığını Zehrada bulmuştu. Bundan öncekilerin hiç birine benzemiyen bir sevişmeydi. Komşu kızlarmı ilk sıkıştırdığı yıllann heyecanına. sonra arkadaşlarla geneleve ilk gittiğinde duyduklarına. hattl çeşmenin üstündeki evin dul sarışınıyla yaptığı kaçamakların hiç birine benzemiyen derinden derine bir ürperti duyuyordu, Zehra'da. Tutuluyordu galiba! Bunu; yediremiyordu onuruna, amma böyleye benziyordu yine de! Ne Remzi'ye, ne lbrahim'e açümıştı. Erkekliğine yediremiyordu. Bir sokak ka dınma tutuidu diye al?.ya alırlardı. Zehra'nın kimliğini sorup soruşturmamıştı, amma sokak kadınıydı eninde sonunda; ilk tanıştığı gece odasına almıştı. Barda tekbaşına oturuyordu, o gece. O geceyi düşündükçe hem tatlı tatlı ürperiyor, hem kara kara düşünüyordu. Kâam'ın bakışları sokağa kaydı: bakkal'dan çıkan san saçlı körpecik kız onu süzüyordu, belli etmemeğe çalışarak. Hacer teyzenin kızı Ayten'di. Ayten, tütüne gidiyordu. Cibali tütün fabrikasında ça lışıyordu. Bugün işe gitmemiş olmalıydı. Ayten. Kfi zım'm baktığını görünce. hemen toparlandı, hiç ora b olmadan uzaklaştı. Kâzım. Ayten'in arkasmdan baktı bir süre. Çakır gözlerinin içi gülerdi hep, kumral saçlan yüzüne düşerdi. kıkır kıkır bir güIÜ5Ü vardı. Dip diri, körpecik Ayten, Zehra'yı bir an için unutturur gibi oldu. Amma, kız sokağı dönüp gozden kaybolunca. Zehra ağır bastı yine. Kâzım, ^ bu gece yine gitmeli, diye düjündü. (Arkası rar) NOT : Diğer vilâyetlerimiz için bayiîik teklifleri mektedır. Şartnamesi fabrikamızdan temin edilir. TELEFON: 13R3 ORDU (Basın 21919/10256) I
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear