26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE ÎKİ 2 Ağustos 1967 CÜMHURtTET liseler ve din dersleri Ord. Prof. Dr. H. V. VELiDEDEOĞLU he programlarına din dersleri konulmasına > dair hir soru öneıreslne cevap olarak Saytn Millî Eğitim Bakanımn: «Lise programlarında öğrenciye dinî ve ahlâkî metinler verilmesini hedef tutan bir dersin konulması inceleme konusu yapümıs bulunmaktadır.» dediğini gazetede okudum (Cunthuriyet, 18 Temmuz 1967). Esasen bu konu, basınınıızı aylardanberi işgal etmekte, bazan bnyıik haber, bazan küçük haber, bazan köşe fıkrası, bazan uzun makale şeklinde bazı gazetelerde yer almakta idi. Doğrusu, biz buna önce ehemmiyet vermedik. Fakat mesele resmi bir ağızdan böylece doğrulanıp ciddileşince. bununla ilgili düşüncelerimLri açıklamayı gerekli gördük. Çünkü biz ilk okuldan liseye kadar (o zamanlar lisenin adı mektebi sultanî idi) din derslerinin mecburi olduğu devirde vetişmiş bir neslin insanlarıyız. Bu hususta kişisel bilgi, gözlem ve tecrübelerimi2 vardır. Komıyu nazari ve duygusal düşüncelerden uzak ve politik ihtirasımız olmadığına göre siyasi yatınm kaygusnndan da âzade olarak objektif bir şekilde ele alacağız. T mezhepten insan bulunan Türkiye'de din eğitiminin aile içinde yapılmasının gerekli olduğunu düşünmu> ve daha ^undan 45 yıl önce gözlerini bugün muhafazacı iktidann oy deposu olan Türk köylüsüne ve onun iktisadl dnrumuna dikmiştL TBMM'nın 1 Mart 1338 (1923) tarihli toplantısında bakınız Atatürk ne diyor: «Türkiye'nin sahîbi ve efendisi kimdir? Bunun cevabmı dernal birlikte verelim: Turkiye'nin sahibi haküusi ve efendisi, nakiki müstahsil olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve elyak olan köylüdür. Binaenaleyh, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükumetinln siyaseti iküsadiyesi bu gayei asliyeyi istihsale matuftur. Eîendiler; diyebiltrim ki, bugünkü felâket ve sefaletin bâisl yegânesi bu hakikatin gafili buiunmuş olmatmzdir.it (T.BJM.M. Zabıt Ceridesi, Devre: I, İçtima senesi: 3, Cilt 18, Sb. 5). Nekadar doğru! 45 yıl öncekl felâket ve sefaletin tek sebebi bu olduğu gibi, bugünkü sefalet ve aksaklıklann tek sebebi de bu gerçeği bUmemek, bilmek istememek, «hakiki müstahsil olan» köylü}ü aydınlatmamak onun emeğini sömürmektir. Eğer bütün aksaklıklar din dersleriyle düzelecek olsaydı, medreselerinde her Allahın günü sabahtan aksama kadar din dersi okunan Osmanlı İmparatorluğn batmazdı. TARTIŞMA ayın Haluk Ulman'ın «Ayağa Gelen Dag» yazısını okuduk. Yerınde teşhısleri ne şahit olduğumuz yazar, işın sadece kalın çizgıîerle bır portresini çiznıiştir, Fakat bize oyle geliyor ki, bu portrenin arkasında gizli bir dehlız var... İstanbul'da katolık papazı yerine Osmanlı sarıklaıın; görmek isteyen Pîtrık'leri Katoliklerle anlaştırmak isteyeyn sebep nedir? PapVnın memleketimize geliçi yüzeyde görünen basit se bepler için rnidir acaba? Bu soruUrın altında tekrar Ortaçağa dönüş hazırhklan var gibi gelir bıze... Şunu teslim etmek lâzımdır ki, Papa bu geziye «Ortadoğuda düşmanlık bulutlarıyla dolu bir kanşıklık havasının estiği su. günlerde, bölge uluslsnna karsı duydnğu yakınlığı belirtmek amacı ile» çıkmış değildir... Bir takım kirli hesaplar için çıkmış tır bu geziye... Zaten bu Ortaçağ adamlarından hiç kimse bu kadar saüık beklemez... Eğer yukarıdaki iddia doğru olsaydı. Papa, Ortadoğu savaşında taraisız. yönetiminde lâik bir ülke olan Türkiye'yi değil de, savaşa bilfül katılan devletlerden bir veya birkaçım ziyaret ederdi. İkinci olarak, Papa, diğer gezilerini daha çok din merkezlerine yapmıştır. tstanbui din merkezi midir? Niçin Suud ülke sıne gitmez de Istanbul'a gelir? Üçuncüsü. Papa. Türkiye'ye ne sıfatla geliyor? Devlet Reisi mi yoksa Ruhani Lider olarak mı? Devlet Reisi oHrak geliyorsa niçin Türkiye'nin başkentine gelmiyor? Ruhanî Lider olarak geliyorsa niçin Cumhurbaşkammız karşılamaya gidıyor? Bu Türkiye'ye bir emrivaki midir? Nedir? Bu protokol bakımından Türkiye'nin iflâsıdır... Bu müsluman Türk'lere indirilmiş bir darbedir... Ve siyasilerimiz şunu bilsinler ki bu zihinlerden silinmeyecektir... Müslüman Türk'lerin seçim sırasında mukaddes duygularına hitap et ve oylarını al, ondan sonra da hiç icap etmez iken Papa'nın ayağına git, onu memlekete çağır. bü tün protokol kaidelerini çiğne, ayin yaptır, ayın idare ettir... olmaz böyle şey beyler... Hem Hıristiyanhk biliniyor mu acaba? Papa'nın dedikleri Hıristiyanhktır. Papa ne derse din odur... Bu husus böyle bilin dikten sonra. Papa, Türkiye'yi Hıristiyanlara gösterse ve burası mukaddestir dese. Turizmden pek çok kazanç sağbyacağınızı mı zannediyorsunuz? Zaten adamların yüreklerinde senelerin sızısı var. Anadolu'yu Hıristiyanlastırma idealinin bir adımıdır bu... Hıristiyan emperyalizmi kollarını Anadolu'ya atıyor... Dikkat! diyoruz... A. Nazım Kaynak Ankara Hukuk Fak. Niçin Türkiye \ haberi olmadan diploma alacak... Bu yönetmelikle yazarın da belirttiği gibi «diplomalı cahil» lerin oranı daha kolay yoldan yük seltilraeye gidibyor. Biz Öğretmenler okullarımızda zeki fakat çalışmıyan çocuklarımızın (Bu çocuklara tembel der geçeriz. Aslında bunlar tembel değil, çalışma arzu ve sevgisini alamamış, tatmamış çocuklardır) oranını düşürmek, onlara çalışma azmi ve sevgisini vermek için çabalarken. bu yönetmelik biz öğretmenlerin bu çabasıyla zıtlaşıyor. Böylece bu yönetmelikle okullarımızda çahşmıyan çocukların oranı yükselecektir. Çünkü çocuklar yönetmeliğe güvenerek çahşmıyanlar halinden memnun aynı durumda kalacak, çshşanlarda daha az çahşacaklar ve okul yönetmeliği çalısmamıya hizmet edecektir. iş bir iki klsinin üzerine yıkıhr, onlar da başkalan adına böyle iş.i yüklenmi} ounanın sıkıntısı içinde çalıjırlar vc beklenen sonuç da alınamaz. İyi kitap, ucuz kitap amactmız olmah, fakat daha önce denenmiş, sonuç alınamamı? tek kitap değil. Reha Tarcan Öğretmen OKULUMDZDA {Jranci fayıtlanna Anbra B Ü T Ü N SINIFLARINTN DENKLÎĞt ONANHOŞ OLAN İNGtLİZCE V E F E N DERSLERİ S TAKVİYELİ OLUP, TAM G Ü N ÖĞRENİM T A P I U R . Orta 1raLlj» f Sımflarma gümlflzlO.yahb dams Bir köprü uğruna... oğaz Köprüsü konusundaki değerli yazılarıyla çok iîgınç gerçekleri ortaya koyuyor Saym Mücahit Beşer. Yazılarda konunun ele alınan yönleri üzerine bir diyeceğüniz yok. Her birinin somut gerçekler olduğu gün gibi açık. Ancak konunun, şimdiye dek ele abnmıyan bir yönü var ki, biz burada ona değinmek istiyoruz. O da, böyla bir köprü yapılmasının, Anayasaraızm iktisad! ve soiyal hayatı düzenlemek anacıo' ^üden sosyal kurallarıyl» ne seki.de bağdaşüğıdır. Öyle sanıyoruz ki, Kdprü projcsi, İkinci Beş Yıllık Plâna almırken Anayasamn sosyal kuralları göz önünde tutulmamıştır. Çünkü ivedilikle çözüm bekliyen ve toplumumuz için büyük önem taşıyan iktisadi ve sosyal sorunlarunız dururken, bir mirasyedi hovardalığı içinde 2 milyar lira harcanarak bir Köprü yapılmak istenmesi, Anayasamızın 41. maddesiyle nasıl bağdaşabilir? Bugünkü koşullar altında Devlet, kjt imkânlanyla smırsız ihtiyaçlarmı böyle mi karşılıyacak? KarMfll Sokak «o. 83 • T«f ı X» O8 Tt OSvantlk Sokak Mo. «5 • T«l 1177084 Ankara Ajansı 1419074 B KıymeUi EŞLERI, ANNELEBI, BUIUKANNELEKİ ve AKRABALARI Bir çağrışım lselere din dersleri konulmasının istenildigine I J dair haber önce bir iktidar gazetesinin ilk sahifesînde büyfik pnntolarla ve: «Bir AP milletveklli liselerde din dersleri konmasım istedi» başlığıyla verildi. Bu haberin yayınlandığı sahifenin sağ baş köşesinde de büyük puntolarla «Arkadaşım Menderes» iefrikasınm reklâmı vardı. Gerek bu reklâmın. gerek liselerde din dersleri haberinüı, Türkiye'ye lâikliği getirip medeniyet yolunu açan aziz Atatürk'ün bu vatanı kurtarmak için 19 Mayıs 1919 da Samsuna çıkışının tam 48 inci yılına rastlayan bir günde yayınlanması (bu bir tesadüftür. kasdî olduğu asla hatınmızdan geçmez) kafamda bir çağrışım yarattı ve «Atatürk yurda saldıran dış diişmanlıra nasıl tekln gelmediyse, onun aziz ruhu da Türl. halkını geriye götürmek isteyenlere hiç tekin gelmiyor » diye düşünmekten kendimi alamadım. ELİANE VER8EKE GUİFFRAY'İN Vefatı dolayısiyle, cenaze merasimine bizzat iştirak etmek, çolenk, telgraf, mektup göndermek telefon etmek veya hayır sever cemiyeUerine ihsan eylemek suretiyle; duyduklari derin acryı paylaşan, akraba. dost ve yakınlarına •••• Asıl köylüye sindirmek gerek ğer ahlâkı yükseltmek istiyorsak. din duygnsunu asıl kitleye, köylüye sindirmek lâzımdır. tslâm dini, bunu. bin yıl önce kabul etmiş olan Türk toplumunun bünyesine gereği gibi islememiştir; satıhta kalmıştır: şekilde kalmıştır. Köylerde ve kasabalarda namaz küınır, oruç tutulur: fakat birinin imam nikâhlı kansı ötekine kaçar. Bu yüzden cinayetler işlenir; kan dâvası yüzünden ocaklar söner; bir kaç parasına tamah edilerek adam boğazlanır; dokuT yasmdaki bir kız çocuğuna dokuz canavar tecavüz eder; esefle görmekteyiz ki, benim çocukluğumdan beri duyduğum, okuduğum bu gibi olaylar tek ve münferit olaylar değildir, yaygındır. İslâm akidesindeki «Adalet mülkün temelidir», «namusa saygı gösteriniz». «cana kıymayınız», «karılarınıza iyi rmıamele edinlz», «Temizlik imandandır», gibi ilkeler bir çoklannca uygulanmaz. ••>• •••• •••• •••• E •••• «••a • ••• • ••• İyi bir mizansen • •>• • ••• ••>• •••• • ••• • ••• • ••• *••* • ••• •••• :::: T eşebbiis doğrudan doğruya hükumetten değil, önce .V li bir milletvekilinden geliyor ve yukarıda başlığını verdiğim şekilde yayınlanıyor. Bu haberden birkaç gün sonra, aynı miUetvekilinin bu arzusunu müşterek bir muhtıra halinde hükumete intikal ettirmelt üzere, çeşitli partilere mensup milletvtkilleri arasında imz* topUndı|ı haberi bir kaç defa yaymlanıyor. Eh... böyle bir muhtıraya lmza koymaktan kEçınmaya kim cesaret edebilir ki! Mizansen devam ediyor: tmzalann çoğaldıği yâzıhyor. Nüıayet 211 milletvekili ve senatörün imzaladiğı muh'.ıranın hükumete verildiği haberi çıkıyor. Bunu imzalayanlardan biri olan ve her sokak toplantısında meydan» gelmesi mümkün bir çalışmayı bahane ederek • geçenlerde isim zikretmek suretile Cumhuriyet. MiUiyet. ve Akşam gazetclerinin tahrib edilmesini dolaylı yollardan Türk KcnçHğine telkin etmeğe çalışan bir mUletvekili yazar. kendi köşesinde bu muhtıranın tamamını açıklıyor. Gazeteler tahrib edilirken onu savunanlann eıflmesi ve gerekirse yok edilmesi pek tabli defü mi? Bunu gençliğe telkin eden kim? Dindar (!), milliyetperver (!) liselere din dersi konulmasını isteyen (I) ve her nedense, iktidar taraflısı iki edebiyit profesörü arasında geçen ve bütün namuslu profesörlerüı yüzlerini kızartan hâdiseye dair telt kelime yazmayan bir milletvekili. Acaba din ve aniâkta. kanun dışı tahrip, imha, insanları yok etme diye bir kural vr mıdır? Şâir Cenap Şahabettin'in «Her taassupta bir mâhiyeti kaatilâne vardır.» sözü. çeşitli tarih olaylarıyla ispatlanmıs ne kadar doğru bir öz' Mizansen yine devam ediyor: «Din dersine neden lıizum vaı» diye gerekçeli uzun makaleler yazılıyor ve sanki Türkiye'de, AUtürk başta olmak üzere. tslâm dinini ortadan kaldırmak isteyen künse varmış fribi, «rCemiyetteki parçalanma ancak din Ue önlenebilir» deniyor. Ve nihayet Sayın Millî Eğitim Bakanı 18 Temmuz'da yayınlanan ve bu yazının başına akUrdığımız sözleri söylüyor. Bu •• retle liselere din dersi konulması meselesl yukandan asağıya doğru değil de. aşağıdan yukarıya doğru gelisen bir problem imiş gibi ortaya konuyor. Artık son perde kalmıştır: İşüı kanunlaşması. Sindirmenin yolıı • ••• ••«• •••• •••• •••• :::: Neden lüzum var? slâmda: «Insanlara, aklının alacagı şekUde hitab ediniz:> diye bir söz vardır. Bundan maksat, «anlayacağı şekilde hitap edlniz» demektir. İslâm dininin Türk halkı arasında sadece müthiş bir :::: ••• •••• taassub halinde yüzeyde kalışının tek sebebi, ge • •••• rek din, gerek müspet biltmler alanındaki koyu cehalettir. Dindeki cehaletin de tek sebebi, Kur'ânın Türkçeye çevrilmeyişi, ibadetin, halkın anlayacağı şekilde, Türkçe olarak yapılmayışıdır. Bibnem dik:::: kat ettiniz mi? Bir (Mevlüd) dinleyen halk kitleİeri, arapçs bir (sure) dinleyen halk kitlelerinden • aaa dahs fazla vecde gelir ve cosar. Neden? Mevlut, aaaa •••• •••• onun anladıği dil olan Türkçedir de ondan. Ben aaaa aaaa aaaa Kur'anı ilk defa Avrupa tahsilün sırasında M. Savary'nin bugün hâlâ kütüphanemde sakladığım, fransızca tercümesinden anhyarak okudum (1). Yazık ve ayıp değil mi? Kur'Sn dili «Allahın kelftmı» İmiş. Bu, «lâfzi» değil «mecâzi» dir. Onabı Hâk, haşâ, Arap mıdır ki, Kur'an dili onun kelâmı oLsun! Eğer Tanrı son !••• Peygamberini Araplar arasından değil de, meselâ Çüıliler veya Finlandiyalılar arasından seçseydi, biz bugün Çince veya Fince mi dua edecek ve ibadet yapacaktık? Bundan 4? yıldan fazla bir zaman önce Türkive Büvük Millet Meclisinin 21 Şubat 1925 tarihli toplantısuıda Denizli Milletvekili Mazhar Müfit Bey şöyle konuşuyor: «İki şeyin halli lâzımdır: Biri Kur'anı Kerlm Türkçeye tercüme edilmelidir. • •«• Ikincisi Hadisler tefsir olunmalı ve hutbeler TJTK• ••• • •*• • ••• çe okunmalıdır.» Aynı günkü toplantıda İslâm diu • •«• bilgini, Eskişehir Milletvekili Abdullah Azmi Efendi Ue 50 arkadaşı tarafından Kur'ânın Türkçeye çevrilraesi için bir önerge veriliyor ve bu önerge baş:::: kan tarafından oya konularak Türkiye Büyük Millet Meclisince kabul olunuyor. Fakat bu karar, tutucu kuvvetlerin sinsi sinsi karşı koyması yüzünden. gerçekleşemiyor ve Kur'an ve dolayısiyle ibadet Türkçeleşemiyor. Atatürk'ün türkçcleştirdiği ezân ise, bilindiği gibi, DP'nin ilk icraatı olarak, tekrar •••• arapçalaştınlıyor. • «M IIM I 11» : : : : C ıinkü bugün Türkiye'dekl bütün uygunsuzluklar. bütün aksaklıklar (herhalde son porselen sî tecrübemle biliyorum ki, Liselerde din isi dahil!). liselerde din dersi olmamasından doğuierslerinin faydası yoktur. Din eğitimi bir özel yormuş! r dersi okumayanların matbaa yakıp eğitim işidir. tlkokullarda temel verilir ve yazılacak yıkmayı tu.^iye ve bazı kisileri ezdirmek için kitlegiizel din kitapları ile bu temeli aile muhafaza eder İeri tahrik ettiklerine bakılırsa, insanın bu maııtıki ve geliştirir. Simdi liselere din dersi konulması neticeve inaaası geliyor. için muhtıra veren 271 milletvekili. ibadetüı türkçeHalbu: i asıl dâva. aklı başında her aydının derleştirilmesi için muhtıra vererek Hükumete ve Mech?.1 an'ariıâ gibi. politika ve oy dâvasıdır: «DP ezâ lise kabul ettirebilseydi, işte asıl o zaman. Türk halnı srapçaya çevirmişti; AP de liselere din dersi koykı gerçek dinin ne olduğuna anlayacak, taassup yok durdu. Atatürk devrimleri ile elden giden din, biri olacak, halk • aydın ayrılıgı ortadan kalkacak ve ötekinin mirascısı olan bu iki parti sâyesinde geri üçbuçuk kelünelik arapçasıyla halkın vicdanında geldi.» demek lâzun. Temiz ve saf Türk köylüsünü saltanat kuran ve onu sömüren, kendisi de sömürü buna imnüırmak; onun, gözünün ıktisadî ve sosyal vasıtası olan cahil hoca tipi meydandan silinecek ve böylece aydın din adamları ve batıdaki gibi, her adalrtsizlüdere çevirmesine ve partiler arasında bir türlü müspet bilimlerle bezenmiş gerçek din bilakernatif arama çabasına imkân bırakmıyarak. bu ginleri yetişecekti. büyük (oy deposu)nu. her ne pahasına olursa olLun, elde tutmak lâzım. Fakat bütün bunlann gerçekleşmesi, Arap kfilBakınız ad. geçen muhtıranın 11 inci maddesintüründen kurtulmuş gerçek Türk miHryetçiliğimn •"e aynen ne deniliyor: «Türkiye'de uzun yıllardanyerleşmesi demektir: halkın cehaletten kurtulması beri Mü'.i Eğitim Bakanhğı marifetile okullarda uyanması, bilinçlenmesi, bu da eldeki (oy deposuainsiz vt Aüahsız olarak yetıştirilen nesıller kendi nun) ve onp dayanan bugünkü saltanatm kaybo!irrr: vc *evhtrleriyle bugüne kadar, milü varlığını ması demektir. Bu deni dünyada ise imtiyazlanngtç belâ zorlukla muhafaza edebilmişlerdir» dan feragât eden pek az Sultan görülmüştür! Din dersleri okullardan Atatürk devrinde kaldınldığına ?öre. yukanki satırlar acaba kimi kastediyor, (1) Le Koran, Prec^de de La vie de Mahomet, düşünmez raisiniz? Halbuki rahmetli Atatürk din işîeriyle düny» işlerini ayırarak her türlü din vt Librairie Gamier (Paris 1883). Sonııç: • ••• Aylâlc Musa U/6 Yine bu yönetmelikle <bu bizce çok önemli» işlenmesi gereken bir çok zekâ işlenmiyecek, bu zekâlar işlemeden sönecek... Bir çok değer kaybolacak... Düşünülmelidir ki bu değerler arasında yarın bu memlekete hizmet edecek, söz sahibi olacak dahiler ve nice değerler doğmadan batacak... Ve bunu bi2 bileceğiz.... Köylerde böy le bir sürü değerler sessizce bu âleme gelip yine sessizce bu âlem den göçmesi yetmiyormuş gibi, kendini yetiştirme fırsatı bulmu? değerler, nice zekâlar fırsat içinde kaybolacakdır bu usulle... Yeni smıf geçme yönetmeliği çocuklan çalışmamaya tembelliğe sürükleyecek ve öğretmenler de onlarda çalışma orzusu. ma, araştırma, inceleme arzusu yaratmak için çalışsalar da amaç gerçek 1 esem iyecek.... Eğitim ve öğretim de amacına Köprü'nün yapılması için aynulasmıyacaktır. lan fonun, halkımızın yaranna Zuhal Polat kullanılması; okullar, yollar. kanalizasyonlar yapılması, işsizliğin Öğretmen ve gecekondu sorunlarının çözumü için kullanılması ya da Istanbul'un su, elektrik, temizlik ve trafik gibi ana sorunlanntn ele ahnması, toplum yararırun gerektırdığı önceliklerden sayılmıyor da bütün bunlar savsaklanarak, astan yüzünden pahalı olan Köpayın Ismet Kür. Eğitim Dü ru'nün yapılması mı toplum yars zensizliği başlıklı yazısında, rının gerektirdiği önceliklerden bir kez daha tek kitap ko sayılıyor? Öyle değilse. neden yapılan jşlem ve tylemlerde Anayanusunu sa\ ^ ^ samn özune ve sözüne titizlikle rinde durdugu düşuncelennT uytilmtıyor? Ve neden bir Köprü rarlıyor. Ancak' Sayıft yazaf" uğruna insanlık haysiyeti ve topvunduğu bu düşünce bundan yir lum yararı harcanıyor? mi beş. otuz yıl önce geniş ölçüd» ErUn L'RUNGA denenmiş, bugün de bazı konularHukuklu daki ders kitapları üzerinde denenegelmekte olan bir husustur. Bu kadar uzun süre denenen tek kitap sistemi millî eğitim hayatımıza hiç bir orijinal ders kitabı kaaym Hâk. Alb. Nahit Saçıızandırmamış, metottan yoksun, oğlunun yazısınm ikinci kıshatta bilgi açısından kusurlu bazı mını memnuniyetle okudum. kitaplar hiç düzeltilmeden seneler Takdır edilecek bir çaba.Anayasa senesi okutulagelmiştir. mızın gerçekçi bir açıdan dikte Yîzara göre okul kitaplan paedilmesi oldukça iyi bir şey. halıdır. Yoksul öğrencilere ucuz kitap sağlarunası düşüncesini saygı Yalnız yazısımn bir kısmında; ile karşüaşırız. Fakat yüz yapraklı •Kullandığı bazı terimler ve ifadcsi bir defterin dört beş liraya satıl bakımından, sistematiği bakımından dığı, küçük bir kitabın dört beş bir Anayasada bulunmaması gereliraya piyasaya sürüldüğü bir de ken konu ve kurumlara yer vermis virde göz nuru dökülerek hazır olması vesair bakımlardan kolayca tenkit edilebilir demektedir. ayın Ismet Kür'ün bu ko lanmış bir ders kitabının, Milli Eğitim Bakanhğmca tesbit edilen Ne olursa olsun 1961 Anayasasınudaki göruşlerine katüıfiyatı nasıl çok görülebilir? Fakir nın getirdiği kurumlar oldukça yorum. Ancak yenı yonetaile çocuklarına bu kitapları alluzumludur. Vazgeçilmez müesse melığı okumuş bir kimse olarak seler olarak devamında fayda var bazı göruçlerimi belirtmek zorun mak güç geldiğine göre devletin yardım elini uzatmasmı istemek dır. Sorumsuz gidişlere dur diyelugunu hissettim. Bu yönetmeliğı hazırlıyan ilgi ise tamamiyle ayn bir konudur ve cek müesseselerin yokluğu vahim sonuçlar doğurabilir. liler neyi göz önönde tutarak sı bunu her yardımsever candan arzu nıf geçme usulünü bu derece ba eder. Tenkit edilecek olan; AnayasaYetkili komisyonlara kitap yaz mızın bu yönü değil, tatbikatmda sit ve saçma temele oturtmuşlar, dırmak işine gelince: Bugünkü onu bılmiyoruz ama bu usulun tsleyis mekanizmasında önüne çıeğitim ve öğretim amaçlarına ay kitaplar da yetkili kişilerce ince kan egnellerdir. 20. asır hukuk lenmektedir. Kitap inceletme işi düzeninin bütün gerekçelerine eckırılığı açıktır. Eğitim ve öğretimde amaç sa perekli sonuçları vermiyorsa yaz vap verecek niteliği olan Anaya dırma işinden nasıl sonuç ahnabisamızm bu bakımdan tenkit edi dece çocuğun sınıf geçmesi ise bu lir? Komisyon çahşmalannın hali lebileceğıni r%nnetmiyorum yeni sınıf geçme yönetmeliği ile herkesçe malumdur. Çok defa çabu gerçekleştırilij'or. Ve zaten Haydar Ahat lışma hevesini, hızını kaybetmiş bu yönetmelik sadece bunq hizKAMAN met ediyor. Ama eğitim ve öğretimimizde sınıf geçmek bir amaç I değil. amaçlann gerçekleşen bir ı sonucudur. Biz öğretmenler bu durumda vermek için çırpınsak da. çocuklardan ancak almıya arzulu olan olacak ki bu çocukların sayısı sı nıflarda çok azdır. Diğer büyük çoğunluk okula geîdiğinden daha kötü bir kisilikle, bir şey kazanmamış olarak okuldan mezun olacak. Hem de bir diploma ile .. 1 Kumkale İnekhanesi 150 başhk buzağı emzirme ahm Bu yönetmelilikle çocuk sevinşaatı 527 sayıb kanun uvarınca gelecek yıllara gemediğî. çalıssa yapabileceği façici yiiklem esasına göre 2490 sayıh kanun hükümlekat çalısmsk ıstemediğı bazı rine göre kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuşdersleri bir kenara itecek, çahşsa vapabileceği fakat çalışmak tur istemediği bazı dersleri bir ke2 İşin keşif bedeli 378.416,81 IirsdiT. nara itecek, çalışmadan geçile3 Eacsiltme Çanakkale'de Bayındıriık Müdürlüğü İhale lecek dersten örneğin; Beden Komisyonunda 9/8/1967 çarşamba günü saat 15 de Eğitiminden ortalamayı yükselte yapılacaktır. rek sınıf geçecek. Ve tarihin cT> sinden, ana dilinin cA» sından 4 Eksiltme şartaamesi ve diğer evrak Bayındıriık Müdürlüğünde görülebüir. 5 Eksiltrneye girebilmek için: İsteklîlerin a) 18886.67 lirahk geçici teminatmı. b) 1967 yılına ait Ticaret Odası belgesînl, c) Müracaat dilekçeleri i!e birhkte verecekleri (eksilbne şartnamesinde belirtilen ve usulüne göre hazırlanmı? olan) plân ve teçhizat beyannamesini, teknik personel beypnnamesinl taahhüt beyannamesini ve Bayındnlık Bakanlığtndan (C) grupundan aldığı müteahhitlik kamesmi ibraz n ı retiyle Bayındıriık Müdürlüğünden alacaklan yeterlik belgesmi teklif mekruplan Us biriikta zarfa koymalan lâamdır. 6 îstekliler teklif mektuplannı 9'8/1967 çarşamba günü saat (14) « kadar makbuz karsıiığında İhale Komisyonu Başkanlığına vereceklerdir 7 Yfiterlik belgesi alınması için son müracaat tarihi 5/8/1967 cumartes) günü mesaî saati sonuna kadardır. Telgrails müracaatlar ve postada vâki gecikcıeler kabul edilmez, Keyfiyet Uân elunur. VERBEKE. GUİFFRAY ve NEEF dc SAİNVAL AİLELERİ şükrar ve teşekkürlerini sunarlar. Cumhuriyet 9096 Remerciements Les Familles VERBEKE, GUİFFRAY, NEEF de SAINVAL, Tres touchees par les tres nombreuses marques de syrnpathle qui leurs ont ete temoıgnees a la suıte du deces de leur tres regrettee: Adressent leurs remerciements emus a tous ceux qui ont participe a leur douleur, soit par leur presence a la certmonie funebre, soit par l'envoi de couronnes, soit par telephone, lettres ou te'legrammes, soit par leurs dons aux Associations de Bienfaisance. (Cumhuriyet: 9097) EPOUSE, MERE, GRAND MERE et PARENTE ELİANE VERBEKE GUİFFRAY Tek kitap mı, çok kitap mı? ÖZEL ATA KOLEJİ KURULUŞ TARİHİ: 1985 1 İlk kısmı 4. Levend Meşeeli sokak 25 No.h yeni binasına nakletmiştir. 2 İlk, Orta ve Lise kısımlarının bütün sınıflarına lcız, erkek, yatılı öğrencüer de kaydetmektedir. • ,u Telefon: 63 41 06 «3 6 ! 7g Uâncılık 15449079 Nasıl tenkid edilir? S Jzmir Levazım Âmirliği 23 No. lu Satınalma Komisyonıı Başkanlığından: İznur Hava Eğitim K. lığı ihtiyacı için 16 kalem inşaat mabemesi kapalı zarf usulü ile saünuİJnacaktır. Bu ihaJeye ait muhamraen kesît tutan 53627. lira olup, geçici teminatı 3931 lira 35 kuruştur. İhalesi 16 Ağustos 1967 çarşamba günü saat H00 de Komisyonurouzda yapılacakbr. ŞartDamesi İstanbul, Ankara, Levazım Âmirlikleri ils komisyocumuzda görü'ebilir. Teklit mektuplanntn engeç ihale saatinden bir saat evvel Komisyonumuza verilmiş olması şarttır Postada vâki gecikmeler kabul edilmez. 1218 Sayılıdır. (Basın 200389069) Eğitim düzensizliği S Tekstil Mühendisleri Aranıyor İstanbulda büyük bir me/!sucat fabrıkasının iplik ve dokuma daireleri için askerliğin: yapmış TEKSTİL MÜHENDİSLEİRI aranıyor. İstekl.lerin mufassal meslekî ve şahsî hal teı cümelerini P. K. 577 Galata. İstanhul adresine «Mühendis» riimuzu ile göndermeleri rica olunur. Yeni Ajans 59969099 ÇANAKKALE VALİLİGiNDEN Bayındıriık Bakanhğı Yapı ve İmar Işleri Reisliğinin: ERZİNCAN VALİLİCİNDEN Bayındıriık Bakanhğı Yapı ve İmar İşleri Reisliğinden 1 Erzincan'da 4 daireli sağ'ık lojman Inşaatı İşi 2490 sayUı kanun hükümlerine göre kapalı rart usulü üe eksiltmeye konulmuştur 2 İşin keşii bedeli (364.757^0) liracur 3 Eksiltme 2rzincan'da t ihale Komisyonunda 17/8/1967 perşerabe günü saat 15.00 de yapılacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve diğer evrak Bayındırlık Müdürlügünde görülebilir. 5 Eksiltmeye girebilmek için tsteklilerin: A (18.340.31) lirahk Hecid teminatmı, B 1967 yılına alt Ticaret Odası belgesinl, C Müracaat dilekçelerivle birlikte verecekleri (Eksiltme şartnamesinde belirttlen ve usulüne çöre hazırlanmış olan) plân ve teçhizat beyannamesini, teknik personel beyannemesmi aahhüt beyannamesini, sermaye ve kredi imkfnlannı bildiren malf durum büdirisi, Bayındırlık Bankanlığından almı? olduklan (C) grupundan keşif bedeH kadar tşi eksiltmesine girebilecekJerinl gösterir müteahhitlik kamesin) ibraz suretiyle Bayındırlık Müdfirlügünden alacaklan yeterlik bEİgesinl teklif mektuplan Ue biriikte zarta Kovmalan lâzımdır 6 îstekliler teklif mekruplarını 17/8/1967 persembe ?ünu saat 14.00 e kadar makbuz karşılıgında İhale Komisyonu Başkanlıgına vereceklerdir 7 Yeterlik belgesi alınması için son müracaat tarihi 14.8.1967 (pazartesi) gunO mesa? saaö sonuna kadardır. Telgrafla muracaatlaı ve postadaki vâki gedkmeier kabul edilmez, üân olunur. (Basın 200689071) (Basın 191689068) *
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear