26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE DÖRT 22 T e m m u z 1967 CTTMTTURÎYET ABD MUŞAVİRLERI TÜRKİYE'DE MEHMETi BARLAS nin 11 martında tona eren maH yıldan ıonr«, artık Yunanistan ve Türkiye'ye yardımda bulunamıyacak» demişti. Bunan •ebebi, 60 yıldan beri Uk defa bu kadar şiddetli bir kışU Brıtsnys adalannıo kar«ıla«ını« olmasıydı. Ekonorai adeU felee nğramıştı. Ve böyl*c« Türkiyt'nüı toğuk harbe Amerika'nın yanında ve doğrudan doğruya firme*i hikâyesi baslar... Baskan Truman, Senato »e Temsilciler Meclisinin ortak top lantısmda konu;arak (12 mart 1947), Yunanistan ve Türkiye'ye, 30 haziran 1948 e kadar 400 miiyon doiar Terilmesini istemişti. 100 milyon dolan Türkiye'nin asker! ve aivil ihtiyaçlanna aynlan bu ilk yardım, daha dogruru kredi, Truman doktrini adı Terilea l»birUginin ilk alâmetlydi. fin de belirttiğimi» pibl, !ngiltere, M şubat 1947 tarJhinde Amrrika Bırleşik Devletlerine Terdifi uotada, «1947 An'anevî Trakya savunma hattımız güneye iniyordu D tenkide başlamışlardı: «Amerika Birleşmif Milletler dısında, halbnki Birlefmif Milletlere ait olan bir görevi yükleniyor... VV'ashlnçton, Britanya'nın artık yürütemediğl emperyalist politikanın mirasçısı olmuştur.» Daha aşırı »ola göre ise, Truman Doktrini, petrol monopolleri tarafmdan hazırlanmıştı. Gaye ise, Ortadoğu'daki taarruzda Türkiye ve Yunanistanı birer ileri nokta olarak kullanmaktı. Bütün bu tenkidlerle birlikte kabul edilen Truman doktrini, ilk uygulama «afhasında Türkiye'ye Amerikalı «müşavirleri» gönderecekti: 12 kara, 6 deniz ve 3 hava «ubayı ile iki ekono mioi 1947 mayısında Türkiye'ye ayak bastılar. Onlara göre unlar, Amerikan bas:n<na gore, «1914 ten önce Alman efitimi gören ve güçsüzlüklerinin farkında olmayan Türk subaylan ile istişarede bulunnyordu...» «Türk askerinin denen miş cesaretine aptalca bir güvenleri vardı bu subayların...» Bu satırlar, «U.S. News and World Report» un 12 mayıs 1950 tarihli sayısında yayınlanmıştır. Amerikalılar, Erzuruma kadar uzanan stratejik önemdeki yolların hazırlığını yapmaya başladılar. Türkiye'nin ananevi müdafaa hattı, Istanbul'un 45 B kilometre batısına dayanan Ça talca'ya biniyordu. 1948 ve 4idaki manevralar sor.unda, Amerikan askeri müsavirleri, bu hattı Güney'e almaya karar verdiler. Tam kadrclu bir Sovyet hücumu halinde, asü mevzüer Toros'un güneyindeki 15 ilâ 20 Türk tümeni ile tamamlanacaktı. Iskenderun da asıl ik mal merkezi oluyordu. Avrupa Kalkınma Programı dahilinde, Türkiye'de Marshall programı ile ele alındı. 1948 nisanından, 1950 haziranma kadar, 108 milyon dolar direkt ve 75 dolar milyon dolayh yardım • kredi Türkiye'ye girdi. Amerikan uzmanları «Tiirkiye'yi eğitirken sabırla hareket ediyorlardı.» 1949 da, Atatürk' ten ve Fevzi Çakmak'tan beri gelen âdet değiştirildi. Artık ordu bütçesi de sivil «Millî Savnnma Bakanlığı» nın denetimi altına girmişti ve tabiî Amerikalı müşavirlerin de... Sopuk harb, sava«ı hatırlara getiriyordu Demir perde ötesinde çalişacak olan bir casaslak sebekesi kuracaktıj» Ağrı dagında «tlml arastırma yapan» Amerikan heyetlerı, bazı casusluk iddiası olan hâdiseler, Ankara ile Moskova'yı ıyice uzaklaştırdı. Bu hava içinde, Türkiye'd» sol aleyhtan hareketler de gelişiyordu.. V« 1949 yılında NATO kurulurken, Türkiye lçin» girmese de, ayn bir paktla bu teşkiiâtı Akdeniz'da devama kararlı görünüyordu. Bir tartışma ovyetler, gıriırlan boynndakt bn çabalara, kırgınhkla bakıyorlardı. 24 şnbat 1947 ye kadar olan 18 ayds, Ankara' daki Sovyet Elçliigi, bir maslahatgüıarla yönetilmişti. 194» âe felen yenl Rns elçisi Lavrişev ile Başbakan Hasan Saka ara•ındaki bir kokteyl tartışmaaı ilfi çekicidir. 17 kasımdaki Sovyet Resepsiyonunda, Kavrişev, Hasan Saka'ya şöyle soruyordu: «Bu Amerikahlan Türkiye'ye kim ioktu? tstiklâl Savaşı sıramndaki Rns Türk dostlafnnn hatırlamıyor musnnnz? Ve nnat msyın ki, Amerikalılann size iki yılda verdiği sayıdaki tankı, Rns ordusu Almanlardan bir fünde zaptetmişti^ S NATO, KORE VE İLERİSİ Serekçe betler Komitesi Başkanı Senatör Vandeıv Trnmsn doktrininln (•• rekçesini, Türkiye'ye ilişkin elarak föyla tanımları «Soryet sınırlarına komsu olarak, Baltıktan Karadenize kadar bağıro»ızhğını koruyan tek ülke Türkiye'dir ve sinir harbine karn koymaktadır. Yunanistan çökerse, Türkiye her yandan hçık kalacak ve belki O'nun bağımıızlığı da kurban edilecektir...» Truman doktrini, ienatoda, 67 ye 23 ve Temsilciler Meclisinde 287 ye 107 kabul edilirken, muhalifler de bu doktrini Senatora Dış MHIIBM Bursa Valiliğinden Y. S. E. Müdürlüğü ihüyaa lçin 19.000. llra keçif b«delii 4 adet kaya delma tabancaa ile 3/4" 200 metra kompresör bortumu sattn alınmam kapalı zarf usulile eksiltm»ye konulmuş olup, geçid teminatı 142. lirad^. Eksiltme 27/7/1967 perşembe gfinü »aat 15.00 de Vilâyet Daiml Komisyonunda yapılacaktır. Bu işe ait dosya her if «aatinde Y. S. E. Müdürlüğünde görülebilir. Eksiltmey» i«1irak edecekJerin 1967 yüında faaliyette bulunduklanna dair Ticaret Odaa vesıkası ile geçid töninat makbuzlariyle blrlikte usulüne göre hazarlayacaklan tekl'.f zarfUrını belirll pünde saat 14.00 de kadar makbus mukabilinde Komisyon Başkanlığına vermeleri lâzundrr. Postada vâkl gecikmeler kabul ediîmeı. (Basrn B. 671 19167/8698) İMS de, Soyyrt Hçiri Lmrtifer Ankara'jra feMyordn. İnönti *• Dtgi&lerl Bakam Neemetün S*Mİak 15 eylul 1948 de, eski Macar Başbakanı Ferenz Nagy'nm 1»tanbui'a gelmesi sinir harbini daha da gerginleştirdi. Moskova'ya göra Nagy, «Türkiye'de, t VMSO0Ofi6COöO0 âk Dişi Bond İSTANBUL 06.25 Acılıs v e o r o i r a m 06.30 Türküler 06.45 Kbvden röDortaJ 07.00 Kove haberler 07 05 îstediginiz türküler 07.30 Haberler ve hava d u n ı m u 07.45 İstanbul'da bucün 07.50 Kücük ilânlar ve müzlk 08 00 Bu sabah sizinl* 08.20 Pasadobleler 08.40 Sabah sarkılan 09 00 Doktorunuz divor k l 09.10 Pivano soloları 09 30 Beraber türküler 09 43 Sevilen meiodiler beslbl 10 00 Müzik kutusu 10 15 I^erler. armaSanlar 10.25 Saz eserleri 10.40 Arkası v a r ı n 11.00 Kısa haberler 11.05 ÖHeve dofcru müzik 11.45 V. Do£u v e a r k a d a s l a n 12.00 Bu hafta. dinliveceklerinil 12.10 Kücük ilânlar 12.15 Ovun havaları 12.30 Beraber ve solo sarkılar 13.00 Haberler 13.20 Hafif müzik 1330 Reklâm Droeramlan 15.00 Cumartesi konseri 15.30 Genclik saati 15.40 Radvo armoni mızıkan 15.55 S. Mutlu'dan sarktlar 16.15 Turk tivatrosu 16.45 Cav saati 17.15 Kısa haberler ve ilânlar 17.20 Yurdun sesi 17.50 Reklâm Droeramları 19.00 Haberler ve hava dunımu 19.40 Kücük ilânlar 19.45 Turk halk muziM 20.30 Levleein ömrü 21.00 24 sajl.n olavları 21.05 tnci Cavırlı'dan sarkılar 2120 Sizin sectikleriniz 22.00 Reklâm Droeramları 22.45 Haberler ve hava durumu 2. (XI Genclerle basbasa 23 55 Günün haberleri 24.00 Karjams. İSTANBUL İL RADYOSU lî 55 Acılıs ve Droeram 12.00 Sizin icin 12 30 Minvatür müzik 13 00 Cesitll melodiler l.T 30 Lied Saati 14.00 Tatil melodileri 14.30 Koncerto saati 15.00 Caz müziei 15.30 Geııcler için 16 00 Cumartesi konsert 1700 Cav saati H30 Kuçük konser 18 00 İ v : aksamîar 18.30 Senfonik muzlk 19.00 Hafif müzik 19.30 Aksam konseri 30.15 Genclerin sevdiklerl 21 00 F ı k r a l a r ve müzik 21.30 Ses muzisi 22.00 Gece konseri 22.30 B u hafU neler dinleveceksiniz 22.45 Karısık Sololar 23.00 Gökkusaeı 2.^.30 Hafif sarkılar 24 00 Gece varısı icin 01.00 Proram ve kaDönı». İMODESTY 123456789 Bir taia, yurdumuzun kıyısında hoş görtnezler, bir harfln okubulunduğu denizlerden birL nuşu. 7 «Çocuklanna eza T» YUKARIDAN AŞAĞIYA: cefa etmeyl huy 1 Akdeniztn bir parçası olan edinmlş valde» denizlerden biri. 2 «Şu kişi» mânasına iki mânasına iki söz, bir sıiat takısöz. 8 «Aşagısı. 3 «Olaganüstü bir zekâ beya doğnı gidile lirtisl gösteren kaçık» karşılıgı cek yeri yan ka iki söz. 4 Herhangi bir kururanlık» karşılıgı luşta ftza, şekerin su içinde uğrıiki söz. 9 Bir yacağı âkibet. 5 Şair «Nedim» mahn satı? de> in şiirlerinde çok sözü geçen bir ğerinin yann, çiçeğin tarlası. 6 Hele açgözlüçok güzel kokuler bu kadarcıi verileni hiç de lu çiçeklerden. J Garth SOLDAN SAGA: 1 Cumhurbaşkanımızın Haziran sonunda resmen ılyaret etml« oldugu memlekete bundan tam yüz yıl önce resml ziyaret yapmış olan Osmanlı Padişalu. 2 «Tanrıya yalvarma sözlerinl ka leme alan» inlamma iki söz. 3 Tersi tanınmış Maca~ bir operet bestecisidir, bitki ipliği. 4 Bir çekim, en çok sanat enstitülerinde gösterilen bir ders konusu (karma söz). 5 Halk dilinde ıgurbet diyarı» mânasına gelen karma bir söz. bir soru takısı. 6 Dünyanın dördüncü kıtasının halkından. 7 Çevrilince bir cins toprak belirir. öğretmen ders anlatırken öğrencilerin tuttuklan. 8 Üniversite profesörleıinin uğraştıklan konu, «sırtına alıp götür!» karşıhğı bir emlr. 9 Tıffatıy TIFFANY JONES KEMDİMİ TAKİITA YIM... B0LMACAN1N ŞEKU NASTL HALLEDTLECEK Tnkarıdaki rakamb balmacads (•• dece 4 tane anahtar (ipucu) ve 8 tane «OODC vardu 803 kalao 12 karenio içioe 1 den 9 • kadaı ayçiio biret rakam koyarak ve tnplama. çarpma. çıkartma, bölme Isaretlerine dikkat ederek toldan sağa ve yokandan asağiya bulmacada gösterileo «onoçlan balunaa. Birat vaktinizj aiır ama, bo; vaktinizi hoşça geçirmi; olnmmnx. DtJNKC y. B FRİEDRİCH DÜRRENMATT 2 Meyhane, i;inde kaba saba bir kaç masa ve sandalve bulunan, duvarlarına resimli dergilerden kesilme artist resımleri yapıştırılmış, ı?be bir yerdi. Tezgâhın ardında ev entarili, zayıf bir kadın zar zor göze çarpı>ordu. Kadm bir taraftan ?igara içerken öbür taraftan bardakları yıkamakla meşsuldü. Bize hoş geldın fıiân demedı. Amir, ctki kahve.» diye buyurdu. Kadm sessizce kahveyi hazıriamağa başlsdı. Bitişik odadan eteği düşük, pasaklı bir kız çıkıp gelmişti. Bunu önce otuzunda bir kadm sandım. Amir homurdanır gibi, «Or.altı yaşır.ria,» dedi. Kahvemizi kız getirdi. Siyah bir etek ve düğraeîerinin yarısı çözük bir beyaz bluz gıymişti. Buluzun altında hiç bir şey yoktu. Cıidi yıkanmamıştı. Saçlan sanyd: ve taranmak istiyordu. Amir parayı masanm üstüne kcyarak. «Mersi, Annemarie» dedi. Kız cevap vermedi; teşekkür bile etmedi. Kahvelerimizı <;e??izlik içinde içHk; herbattı kahve. Amir bir püro yaktı. Kız ayaklarını sürükliyerek bitişik odaya geçti. Orası da karanlıkt:; kapın:n ara'.ıeından bevazım<=ı birşey göze carpıyordu. Besbeîli düzeltilmemiş bir yataktı bu. Amir, «Gidelim» derii. Tulumbanın üzerindeki fiat hanesine ?öv',e hir göz attıktan sonra parayı ihtiyar adama verdi. Amir alçak, hüzünlü bir sesle, cBelki bir dahaki sefere,» dedi. Çekmgen, üzgün hali gene dikkatimi çek'i. İhtiyar bu sefer de cevap vermedi. Gidip Eene sıranın üzerine oturmuştu bile; gözleri boşlukta apta'.îaşmış, solmu'ş, silinmiş... Ama biz opelin yanına var:p da tam kapıyı açacağımız sırad^ ihtiyar adam ansızın yumruklannı sıkarak ?a!ladı. Yüzü yemlmez bir imania par'.ayıp dejişmişti. Şiddet dolu bir sesle, kesik kesik. «Bekleyeceğim,» diye söylendi. «Bekleyeccğim ben. Gelecek. Elbet gelecek.» «Doğruyu söylemek gerekirse» diye Bsy '." daha sonradan, Kerenz Geçidine doğru tırmanırken konuşmaya başladı «DoSruyu söyleme:: gerekirse detektif romanlarına oldum olası pek deger vtrmem. Sirin bu işle ilgili oluşunuza iizüldüm doğrusu, vakit kaybından baska bir »ey Çevrrtn: NİHAL YEĞİNOBAU MalkOÇOğlU konu veresim: AYHAN BAŞOĞLU BEYAZGÛL A N K A R A 06.25 06.30 07.00 07.D5 07.."0 07.45 08.00 08.05 08.10 08.40 09.no 09.20 09.P.5 09 40 10 00 10.20 10.35 10 55 11.15 11.30 12 00 1215 12 25 12.30 13.00 13.20 13.30 13.35 14.00 14.15 15 15 15.20 15.35 15 50 16 10 16.55 17.00 17.50 19.00 1910 19.45 20.00 20.13 20.35 20 55 21.00 21 0"> 21.25 21.55 22.05 22.25 22 45 23.00 23 45 23.55 Acılıs ve DroSram Gunavdın Köve naberler Sarkılar Haberler ve hava durumu Sabah muziei Ankara'da bueün Kucük i'ânlar Her telden Turhan karabuluttan tıjrkü. Hafif müzik Sabah kor.seri Kısa haberler ve llanlar Arkası varın N. Tokathoelu'dan saıkılar H. Sözeri'den terküler Melodiden mclodive N. Demircavdan sarkıîar Cocuk bahcesi Konser saati N " Camıldaa dan türküler Kıbrıs saati Kücük ilânlar Sarkılar Haberler ve Resm: Gszetede busün Hafif müzik Kavıo mektuDİarı Kadınlar tooluluiu Cocuk bahcesi Reklâm DroSramlsrı Kı?a haberler ve ilânlar Haftanın oroeramı Genclik saati Haftanın tiirkülerl Dilek kutusu Kısa haberler ve Uanlar Cocuk saati Reklâm Droâramları Haberler ve hava durunnı Kücük ilânlar Ü. YörükoEİu'dan türküler V. Doâu'dan cisan müziM S. Süer'den sarkılar Müzik naieti Uvkudan önce 24 saatin olavları Zulme karsı Türk müziei özel Droftraraı Cesltli müzik TBMM «aatl N. DadaloSlu'dan türküler HabeTİer ve hava durumu Sizin sectiklerlniz değil. Dünkü konferansınızda söyledikleriniı dinlemeğe değerdı şüphesiz. Sıyaset adamları bizi feci şekilde yaya bıraktıkları için... Bunu benden iyi kim bilecek ben de bir siyaset adamıyım. Mebus olduğumu bilıyorsunuz herhalde...» Bilmiyordum. Seşini tâ uzaklardan. yorgunli'iımun setleri ardından duyar gibiydim; ama kafese kapatılmış bir hayvan gibi dikkatle dinliyorrium onu. «Evet. siya?et adamları hiç hir ı?e yaramadıkları için. ahali hiç olrr.azsa polis kuvvetinin ypr yüzünrie a<=ayisi koruyabilec;5irıi umuyor. Itiraf edeyim ki bundan daha çürük bir umut bence yoktur. • Bütün polısıyle romanlarda hambaşka bir sahtPkârlık, irtikâp edilir. Bu hikâyelerde suçlunun mutlaka cezasını bulmasından bahsetmiyorum. Bövle cici masallar ahlâkî yönden gereklidir. her halde. Devletin eeemenli|ıni koruyan dıeer yalanlarla ayni saftadır bunlar sadece bunlar olsa aldırış etmem Sırf ticari amaçiarrisn ötı'irü bile olsa bu sahteliğe boş veririm. Zira ahaii tapınarak kahramanlar ister. Biz poliflerle <:ı7 yazarlar da onlara bu kahramanlan saslamaca avri c'=recerie zorunluyuzdur.» • Yoo. benı a.^lında sinirlenriiren. sizlerin vazriıS'nız romsniardaki konu örîütiidur. Burda sah«ecilik eayet riğ v e yüzsü? bir hal alır. Konulannızı bir saitranç oyunu gibi mantıklı olarak işlersini? Şurria sııcîu. surda kurbanı. şurria suç ortaâı. çurda da suçu tasarlıyan Üstıin Zekâ Polis hafiyesi kurallan bilip de oyunu bir güzel oynadı mı suçluyu kapana kıstırır ve Arialet adına bir zafer kazanmış ohır.» «Bu masal teDemi attırır benim. Zira gercek denen fev. mantık düzenine ancak kısmen yeniIebilir. Evet, gerçi poli'îlerin mantıkla, îlmî olarak hareket etmek zorunda olduklarını itiraf pr!»rim. Ama hayatta bir çuval inciri berbat eden unsurlara o kadar sık ra?tlanır ki pek çok zaman riıır'imu nr>li>Hn lehine va da aleyhirıe çeviren şey sâdece talih ve tesadüftür.» «O?l?e!«"l'Ti «izin rnTianlarda tesadüfün hiç rn'ıi clmaz. Te=:adüfe benzer bir ur.sur olsa bile; «alm yazısı» va da «Tanrısal Adalet» gibi gösterilir. Siz yazarlar Gerçeği oldum olası hikâye k'irallarımzm hatırı için kurban etmişsinizdir. Hu kurallan artık atıp kurtulsanız iyi olacak... Z:ra aslmda tesadüf, bu hesaba Eelmez, clçüye sıcmaz ur.sur. olaylarda msale?ef çok büyük bir rnl ovnar. Kriminolojinin aletleri yetersizdir ve ne kadar bilemeŞe çahsırsamz körlükleri sankl o kadar artar! Ama yazarlık oyunu oynayan sizlerin umurunuzda değildir bu!» (Arkasj n t ) Gece vansına dotnı Günün finemll bab«rl«rl g
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear