Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
umhuriyet KURUCUSU: YTJNUS NADt 44. yıl toyı 15411 Telgrai v* m e k t u p tdresfc Cumhuriy*» Telefotılar: 2 2 ( 2 9 0 22 « 3 9 6 IstanbuJ Posta Kutustı: tstanbuJ N o 846 2 2 42 9 7 2 2 4 2 0 8 2 2 4 2 8 9 Pazartesi 26 Haziran 1967 riyatro tarlhinin en . ölruez eserlerinin veru törcümâlerl yetkiU imzslar taralındao Heı Kltap '» uradır. RBMZt KtlâBEVt tlâncılık: 670 7533 ÇAĞLAYANGİL, SOYYET LİDERİ İLE BİR GÖRÛŞME YAPTI Türk Hukuk Kurumu dokunulmazhkla v KOYDE UCU ŞEHİRDE PAHALI ilgili bir bildiri yayınladı Johnson ile Kosigin dön iklnci defa goruştuler (Dış Haberler Servisi) Sebze ve meyve fiatlarmın kontrolü yetersiz Şükran SONER Bursa'nın Kastel köyü Belediye Başkanı Cavit Özcan, müstahsil Yusuf Yaygın ve Hasan Koçoğlu, bu konuda şöyle diyor: 'iBugünkü hal mevzuatımız, maalesef; araya bazı aracılann girnıesıni teşvik etmektedir. Bu, malın elden ele geçmesine, dolayısiyle fiyatın yukselmesıne yol açmaktadır. Ne kadar tedbir alınırsa alınsm, yükselişleri önlemeye mikân yoktur. Ancak, 80 numaralı Hal Kanununun değişmesı ıle, fıatlara bıraz olsun hâkını olunabılır. Mustahsıl malını ıstedığı yerde, ıstedığı gıbı satabılme ım kânına sahıp olmdlıdır. Bugun tstanbulda bir çok iemtlerde seyyar pazarlar vardır. Bu pazarlarda satış imkânımız yoktur. Bu ımkân verilmış olsa, burada 80100 kuruşa sattıgımız çileğı orada belkı iki hraya sata rız. Alıcı da 2,5 lıra jerıne daha ucuza almış olur. Böylece bu mahmızı değerıne sitmış oluruz. Şehır sâkınlerı ise bir kılo yerıne ıkı, uç kılo almak gucü nu kazanır.» Kabzımallan şıddetle ıtham eden çıJek müstahsıllerı, «belediyede çalışan kontrolörler, işm ince tarafmı bilemediği için, karşısındakl kabzımal veya manav, istediği gibi hareket edebümektedir. Kontrollerin etkili olabilmesi içın bu işlerden anlıyan efemanlann yetiştirilmesi gerektir» demisür. (Arkas. Sa. 7. Sü. 1 de) Irak, Türkiye ve Fransaya petrol pompalanmasına izin verdi NEW YORK Sovyetler Bırlığı Başbakanı Kosıgın ile Başkan Johnson, dun Türkiye saatıyle 19.30 da yenıden buluşmuşlardır. Bu ıkıncı temastaa önce, Turk Dışışlen Bakanı Çağlayangil de, Kosıgın'le gorüşmüştür. Çağlayangü Kosıgın goruşmesınde Ortadofu buhranının ele alındığı bıldinlmıştır. Ayrıca, Çağla>angıl'e, «De Gaulle Kosıgın teması sırasında Boğazlar konusuna değinılmedığınin» bıldırıldiğı de sanılmaktadır. Bu arada Kahıre, Johnson Kosigin temaslarında hiçbir konuda anlaşma sağlanmadığını iddia etmiştir. "Bu davranışı şıddetle takbih ederiz.. " Rejim fartışfflolan ANKARA Cumhuriyet Bürosu Türk Hukuk Kurumu Yönetim Kurulu dün bir bildiri yayınlayarak MUIet Meclisi Anayasa ve Adalet Komisyonunun bazı Milletvekillerinin yasama dokunulmazlıklarının kaldırılması ile ilgili son müzakerelerine ve bu müzakereler sırasında bazı yargıçlara yöneltilen sözlere değinmiş «Bu davranışışiddetle takbih ettiklerini» açıklamıştır. Zirve Ikincı Kasıgın Johnson teması, yine New York yakınındakı Glassboro kasabasında yapılmıştır. Johnson, Cuma glinü olduğu gibı dün de Glassbzoro'ya uçak ve helikopter vasıtasıyla, karayolunu tercıh eden Kosigin'den önce gelmiştir. Glassboro'ya eşi ve kızı Linda ile birlikte gelen Johnson, Kosigin'i otomobilin yanına katar gelerek karşılamıştır. Her iki lidere halk tezahürat yapnıış, bu arada Johnson ve Kosigin tercümanlan vasıtasiyle komışarak fotografçılara poz vermişlerdir. Kosigin, Johnson'a «Buraya o kadar alştım ki, evinje dönüyormuşmn gibi £«• liyor» demistir. Ev önUnde ise Kosigın'in kızı Ludmila ile bayan Johnson'un hararetli bir şekilde ingilizce konuştukları görülmüstiir. Sovyet Başbakanı Glassboro'ya gelmeden önce New York'ta BAC Dışişleri Bakanı Mahmut Pevzl ile 40 dakıka süren bir gönişme yapmıştır. Demirel Gökçekaya barajının temellnl attı Bülent DİKMENER bildiriyor ESKİŞEHİR Başbakan Süleyman Demirel dun, Gökçekaya Barajı ve Hidroelektrik Santralinın temel atma töreninde yaptığı konuşmada, «Hangi siyasi kanaate sahip olursa olsun vatandaş daima bizim iktidarımızdan eşit muamele görecektir. Habil ile Kabil gibi olmayacagız» demıştır. Başbakan Gokçekaya'ya giderken Alpu'ya bağlı bır koyde durdurulmuş, yaşlı bir kadın kendisine boş bir testı vererek «Susnzuz, su istiyoruz» demiştır. (Arkası Sa. 7, Sü. 3 te) İSTANBULOTN SESZE VE MEYVA HAIİ DAİMA HAREKETIİ Türk Hukuk Kurumunun sert bildirisinde şöyle denmektedir: « Bazı milletvekillerinii] yasama dokunulmazlıklarının kaldırılması talebi ile MUIet Meclisi Anayasa ve Adalet Karma Komisyonundaki müzakerelerin cereyan tara ve alınan kararlar karşısındaki görfişümüzü kamu oyuna duyurmak isteriz. Görüşmeler sırasında bir kısun Parlâmento üyeleri ismen zikrettikleri bazı yargiçlar bakkında onları küçük diişür neğe ve basta altında tuttnağa yönelen deyimJT kullanmışlar ve böylece Anayasanın «hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve bâkimlere emir veya talimat vere mez, genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz» diyen 132 nci maddesine aykın bir tutum ' • çine düşmüşlerdir. Hukuk devletinin bütün gerekleriyle kurulup vasamasını kendisine amaç edinen Kurumumnz bu davranışı şiddetle takbih eder. Böyle bir anlayış içinde cereyan eden görüşmeler sonunda korais(Arkası Sa. 1, Sü. 7 de) ürk Devrım Ocaklarınm duzenledığı «Ikincı Bes Vıllık Plân» konulu semınerde varılan sonuçlar tar tışılırken soz alan GeneJ Baş kan Prof Tank Zafer Tunaya, «Vakın bir gelecekte rejim tartışmaları ve sorunları çıkarsa, bu buhranın kaynağı bu plân olacaktır» demıştıı. Bır hafta devam eden seminerde varılan sonuçlar bır bıldirı halınde yayınlanmıştır. Bildiride ıkıncı beş yıllık plânın, Anayasamızın, Turkıye'nın temel nıtelığı olarak benımsedıği, sosyal karaktennı gerçeklestırecek güçten yoksun olduğu belirtilmekte, «Plân bizzat iktidar partisinın programında belirtmiş olduğu refab devletini sağlamaktan da çok uzaktır. Türkiye'nin şartlanna Röre ayarlanmış bir kalkınma aracı nıteliklerinden yoksundur» denılmektedır. (Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) çıkarsa bunun koynağı pîân olacaktır „ T Tunç: "Işçinin parasını nıasız ödünç almak gasp niteliği taşımaktadır,, ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türklş Genel Sekreteri Halil Tunç dün yaptığı bir basın toplantısında «Plânın uygulanması hakkındaki yetki kanununu>ele?tirmis ve «plân uygulanması hakkındaki kanun, hükumete Sosyal Sigorta fonlarını özel sektör emrine verebilme yetkisini tanımaktadır. Yeni kanunun amacı kurum parasını özel sektöre peşkeş çekmek olacaktır. Işçinin parasını rizasız olarak ödünç alma gasp niteliğini taşımaktadır> demistir. Türkîş Genel Sekreteri aynca Sosyal Sigortalar hastahaneleri, i«. kanun tasarısı ve kalkınma plânı konulanna değinmiştir. ADLiYEYE VERiLDiLER Önceki gece saat 00,30 da Beyoğlunda Amerikalılar ile halk arasında çıkan kavgaya karıştığı iddia edilen Milli Gençük Teşkilâtı Genel Başkanı Alp Kuran, t Y. T. O. T. B. Başkanı Sait Bülbül, Ümit Şen, Öner Baydaş ve Erdoğan Sümer dün sabah «Polise mukavemeU suçundan Adlıyeye verılmiştir. Geceyi polis nezarethanesinde geçıren ve dövüldüklerini ilerı sürerek rapor alan gençler, Nöbetçi 3. Asliye Ceza Mahkemesi hâkimine ademi itimad beyan ederek, dııruşmaya bakmaktan istlnkâf etmesini istemişlerdir. Talebi kabul eden kadın hâkim Saadet Ergüner duruşmaya bakmaktan istinkâf etmiştir. Dün serbest bırakılan gençlerin duruşması bugün 3. Asliye Cezada devam edecektir. Öte yandan ogrenci kuruluş başkanları, Sunay, Demirel, Tural ve Parti Başkanlfrrına birer telgraf göndererek olayı protesto etmişlerdir. Ankara'daki TMTF'ye bağlı kuruluşlar da İnönü'ye çektikleri telgrafta olayın Meclise iletilmesini istemişlerdir. «Karnaval» 10 bin nüfuslu kolej kasabası Glassboro tam bir «karnaval» havasına bürünmuş, nüfusunun iki mıslıne yakın bir kalabalık çevreyi doldurnrjstur. 32 derece sıcağa rağmen meraklaruu yenemeyip buraya koşanlar, hararetlerini, açıkgöz şerbetçılerin sattığı limonata ve çeşitli başka serinletici ickılerle sdndürmüştür. Kalabalık Kosıgin'in geidıgir.ı öğrenince bir süre bir ağızdan «Aleks, aleks» diye bağırmısnr. Eve giden yollarda, turistlerin }aklaşmalannı engellemek içın bankatlar kurulmuştur. (Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) ROPÖRTAJ : FÎKRET OTYAM 1 Yetki Kanunu Rüşvet ağı nasıl kuruldu? Ceylanpınar Devlet Üretme Çift liği, dünyanm sayüı çiftliklennden birisidir ve Güney Doğu Anadoluda bir uygarlık anıtı, ışığıdır. En bereketli toprakların üzerinde kurulan çiftliğin yöresinde, binlerce dönümlük bereketli hazine toprakları vardır. Bu hazine toprakları için ağalar arasında korkunç bir savaş vardır. Hazine topraklannı ele geçirmek için yapılmayacak, ya pılmadık iş yoktur. Bir Idareci, ya hut memur neye düşkün? Kadın mı? Kadın Para mı? Para.. Dalka vtıkluk mu? En alâsı!. Tek amaç, toprakların ne bahasına olursa olsın ele geçirilmesi! ve bu bereketli topraklann üzerinde, binlerce topraksız köylü, tam deyimiyle. sü rünmektedir. Hallerini yazmak, ka leme gelmez. Viranşehıre, yâni Türkiyede en çok hazine toprağı olduğu öne süriilen bu ilçeye bir kaymakam atanmıştır. 1930 doğumludur kaymakam. Bu yazı dizisi, bereketli ha îine topraklannm nasıl yağmalandığının öyküsü olduğu kadar, genç kaymakamın da öyküsüdür. 6 mart 1967 tarihinde, Kaymakam Doğan Gürbüztürk bir rüşvet olayını meydana çıkarmış, bu ilçeie yapacağı savaşın ilkini vermiştir. Fakat bu savaş, en şiddetli şekilde aylarca devam edecek ve Kay makam, ailevi geçimsizliklerin de etkisiyle «mağlup> düşecek, bir pa zar günü boğazına doladığı iple ca nına kıyacaknr!. Kaymakamm, rüşvet olayını ortaya nasıl çıkardığmı belgeden ay nen izleyelim: •İlçeye kaymakam olarak tâyin edilip ise başladığımda Vali beyi ziyaret etmek üzere Urfa'ya gittim. Ziyaretim sırasında Vali Kemal i Gazezoğlu, ilçede bir takım usulsüz işlerin yapıldığını ve suiistimal lerin olduğunu bana ihsas etti. Bil hassa 5917 sayılı kanuna göre yapılacak keşiflere bizzat gitmemi söy ledi. Yine Viranşehirde vazifeye başladığnn ilk günlerde ürfa İlinde müdür olan kimse, Atşana köyünde hazineye ait ve Viranşehirde mukim Mahmut Beyoğlu isimli şahısia ihtilaflı olduğunu tahmin ettiğim araziyi ölçmek suretiyle tes i bit etmek üzere Viranşehire geldim. Viranşehirde uznn müddet sağda solda oyalandı, görev mahalli olan yere gitmedi ve şu anda han gi dairede olduğunu iyice hatırlamıyorum, dairelerden birinde otur makta iken hava yağışlı idi, görev mahalline gidemedik. Ve esasen teknik eleman da yoktur diye • bir şey yapanz dedi v» geç vakit, ; daha doğrusu öğleden sonra Viranşehiri terkederek Urfaya gitti. Yukarıda söylediğim gibi bu olayda Viranşehirde bir takım yolsuz işlerin yapıldığı ve hazine arazilerinin muhtaç olan kimselerden ziyade durumu iyi olan, daha doğru(Arkası Sa. 5, Sü. 6 da) unün Kokokrasi mi isteniyor? «BURADA DÜRÜST MEMUB ÎŞ GÖREMEZ™. Anayasanın 79 uncu maddesi T.B.M.M. üyelerini, Meclis çalışmalanndaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden sorumlu tutmadığı gibi, «bunlan Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan» da sorumlu tutmaz. 1961 Anayasası hazırlamrken bu maddenin açık ve kesin olarak sorumsuzluğu kaldırması üzerinde uznn tartışmalar yapılmış, hattâ kesinlik yeterli görülmediği için dokunulmazlığı kaldınlacak üyelerin Anayasa Mahkemesine basvurma yolu açık bırakılmıştır. Kısacası Anayasa, düsünce açıklanmasını ve Meclis içinde söylenenlerin dışarda tekrarını, sorumluluktan kurtarmaya çalışmıştır. Yasama dokunulmazlığımn kaldırılması önüne böylesine barajlar konnlusu Bölükbası'nın basına gelenlerle ilgilidir. Gerçekten 79 ve 81 inci maddelerin müzakerelerinde, M.P. liderinin tevkifi olayı, maddeleri savunanlara sağlam bir dayanak olmnş, ve ilerde çofunluk diktatoryası kurulamıyacağı, bu bakımdan böylesine hükümlerin getirilmemesi tezine karşı dokunulmazlıkları sağlam kazığa bağlamak fikri galip gelmistir. îjC 5jC îj» ABDÜLÂZİZ'DEN YÜZ YIL SONRA Sunay yann Fransa'ya gidiyor (DIŞ HABERLER SERVİSİ) PARİS Vann Fr3nsa'ya ya. pacağı remî 7iyaretini baslatacak olan Snnay için bfitün karşılama ve agırlama hazırlıklan tamamlanmıstır. Sunay, 1 8 6 7 de 3 üncü Napolyon'un dâvetıne ıcabet eden Sultan Abdülazız'den sonra. Fransa'ya giden ılk Türk Devlet Baskanı olacaktır. Başta General De Gaulle olmak uzere. Büyükelçımız Nureddın Vergın ile otekı Fransız ve Türk yetkililer, Cumhurbaş kanı Sunay ı l e Bayan Sunay'ı ve beraberierındekı zevatı yarın Orly Havaalanında karşılayacaklardır (Arkası Sa. 7, Sü. 3 te) Basın toplantısında plânın uygulanması konusunda hükumete yetkıler tanıyan kanun tasarısını ele aJan Halil Tunç bu konuda özetle şunlan söylemiştır: «(Plân uygulaması hakkındaki kanun,) tatbikatı sonucunda işçiler, her türlü sosyal güvenlik haklannı, muayyen bir zümrenin zengin olması pahasına kaybedeceklerdir. Bu kanun, hükumete sosyal sigorta fonlarını özel sektör emrine verebihne yetkisi tanımaktadır. İşçUer elbette yatınmlara karşı değildirler. Ancak, kendi güvenliklerinin tehlikeye düşürülmesinin karşısında olmak en tabii haklarıdır. Yeni kanunun amacı, kurum parasını, özel sektöre peşkeş çekmek olacaktır. Kanun(Arkası Sa î. Sü. 6 da) Gensoru engellemes'ni ön/ey/cf kanun teklifi yapıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Millet Meclısinın geçen döneminde muhalefet partileruıın «Seçim Kanun tasarısını» engellemeleriru sağlıyan, Anayasanın gensoruiar ile ilgılı 89 uncu maddesının uygulanmasını defıştırmek amacı ile üç AP 1 1 mUletvekilı tarafından kanun tekliflerı hazırlanmış ve Meclis Başkarüığına sunulmuştur. Kanun teklıfleri Meclis ıç tüzüğünde değışiklik yapmak yoluyla Anayasanın 89 uncu maddesinin «gensoru engellemesini» önievecek şekilde çalışmasuıı sağlamalt istemektedir. tsmail Hakkı Yıldırım, Talât Köseoğlu ve Nuri Er(Arkası Sa. 7. Sü. 5 de) Çetin Altan, Türkiye Işçi Partisi'nin milletvekili. Işçi Parfisi ise sosjalist olduğunu programiyle ilân etmistir. Sınıf partisi olduğu, burjuva sınıfına, kapitalizme karsı bulunduğu bellidir. Cstelik mılletvekilleri bunlan Meclis kürsüsünden açık açık savunmaktadırlar. Yine, Isçi Partisinın iktidara geldiği takdirde hangi alanlarda hangi ölçiiler içinde kamulastırmaya gideceği biliniyor. Karma ekonomiyi sosyalisl ekononıiye geçis olarak niteliyor, yine, iktidara gelirse bunlan yapacağını da ilân ediyor. Milletvekili Çetin Altan kürsüye her çıkısında konuya göre partisinın programındaki ilkeleri savunmakta, gazetecı Çetin Altan da yine her gün köşesinde inançlarını yaymağa çalısmaktadır. Milletvekili Çetin Altan kürsüde söylediği zaman gürültüden, patırtıdan baska bir şey olmuyor. Yazdığı zaman ise komisyon toplanıp yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına karar veriyor. Olur mu böyle sey? Eğer 79 uncu madde yürürlükte ise, tüm olarak yürürlüktedir. Tani parlâmento fiyesi Mecliste ileri sürdüğü düsüncelerden sorumlu değilse, bunlan Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan da sorumln olmaz, olmaması gerekir. Isin diğer yönüne gelince; T.I.P. programını ilgililere verdiğine, teskilât knrduğnna, seçimlerde 15 üye ile Meclise girdiğine ve programını da değiştirmediğine göre, kuvvetinı Anayasadan alan ve «demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarından» olan bir siyasi partidir. Bu partinin programı eğer Anavasanın 57 nci maddesine aykırı ise simdiye kadar yine o maddeye dayanılarak «temelli kapatılması» gerekirdi. Kapatılmadığına göre, su balde programı Anayasa esprisine ve hükmüne aykırı görülmüyor ve görülmedi demektir. Peki, partinin programı. savunduğu ilkeler sakıncalı değil de, bunların, dısarda yazı ile veya sözle savunulması neden sakıncalı? tsmi üzerinde sosyalist r.artisi. Nerede görülmüstür, demokratik ülkelerde bir sosyalist partinin sınıf ayrımına dayanmadığı? Hepsi sınıf üzerine kurulmuşlardır, L'ygularlar, uygulamazlar o ayn bahis, ama bepsi burjuva sınıfına, kapitalizme karsıdırlar. Sosyalizme taraftar olmayabiliriz, ya da taraftarlık ölçüleri değisik olabilir. Ama bir demokratik ülkede burjuva sınıfına karsıthğı müsellem ve müseccel bir partinin milletvekilini sadece bu yüzden yasama görevinden alıkoyamayız. Koyarsak, düzenin adı demokrasi değil, Sayın Bülent Nuri Esen'in deyimiyle kokokrasi olnr. Tural tartaklanan Milletvekiline üzüntüsünü bildirdi ANKARA. fCumhuriyet Bürosu) Askerler tarafmdan tartaklanan AP li milletvekili Hasan Fehmi Boztepe, durumu Başbakan, Meclis ve Senato Başkanlarına anlatmıştır. Kendisiyle konuştuğumuz Boztepe'nin be'irttiğine göre Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Cemal Turalın durumundarı üzüntü duyduçu. kend.sine bildirilmiştir Boztepe «Gerekli müracaatlan yaptım sonucu bekhyoruım demiştir. SU 20 DERECE Para darlıgı Piyasada büyük bir sıkıntı var. Ilgililer bunu para darlığı olarak niteüyorlaı Para darlığı Türkiyede zaman zaman olur. Hattâ diyebiliriz ki bu darlığın zamanları bile bellidir. Meselâ mahsulün alı mından sonra geri çekilen avanslar darlığı arttınr, bütçe sonlannda yine ödemeler, kronik a çıklar dolayısiyle, aksadığı için darlıklann hemen her yıl nüksettiği büinmektedir. Ancak bu konjonktürel Jarlıklar piyasayı fazla sarsmadan geçiştırilir. Ovsa şimdiki darük sadece mah sul alımı, ya da bütçe ile Ugili bulunmadığı için bayli sıkıntılı olmuştur. Daha doğrusu bugün • lerdeki darukta Toprak Otisin avansı meselesinden başka faktörler de rol oynamıştır. Faktörlerden biri Ortadoğu buhranıdır. Buhran gerçi Türkiyede bir panik yaratmış, ya da mevduatın çekilmesine kadar gitmiş değil. Su var ki banka lar muhtemel rizikoları düşünp rek tedbirler almışlar. bu ara da bonolann kırüması işlemle rinde bayli dikkatli davranmış lardır. Bankalann kredi hacim lerini daha önce haylı aşmış ol malan ve enflâsyonist gidişi ön İstanbul ve dolaylarında hava ısınmaya devam etmekte ve bu arada deniz suyu sıcakhğı da yükseln>ektedir. Yeşılköy Meteoroloji İstasyonundan alınan bilgiye göre. bugün İstanbul'da hava açık ve az bulutlu geçecek, rüzgâılar kuzey yönlerden hafif olarak esecektir Deniz suyu sıcaklığiıiın 20 derece olacağı tahmin edilmektedir. Resimde Pazar güniinü Havuz başında serinleyerek geçirenler görülüyor. OLAYLARIN ARDINOAKİ SURİYEDEN İTFAİYE ÇAGRILDI NUSATBtN ttfaiye teşkilâtmın bulunmaması yüzunden sehrimız bir fcere daha yangın tehlikesı atlatmış, Sunye ıtfaiyesi yardıma çagırılmıştır. önceki gece geç saatlerde 117 Seyyar Jandarma Taburunda çıian yangın, kısa bır zamanda taburu kapsayarak bütün oda ve barakalann yanmasına yoı açmıştır. Yanık bırakılan çay ocağından çıkan yangın, askeı ve oalkın gayreti İle tamamen söndürülemedığ] (Arkau 6a. 1, Bü. « da) ECVET GÜRESİN lemek bakımmdan muslukların kısılması da piyasadaki para darhğının sebepleri arasında ge lir. Bu arada Merkez Bankası sanayicilerın reeskont kredile rinde yüzde ıS'e kadar Indirioı yapmıştır. *** (Arkası Sa 7. Sü. t > da)