14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
ORTADOGITda İIK ACIKUBİIANÇO Doç. Dr. A. Haluk ÜLMAN Irle$mla. Mllletle* Güvenlik Konıeyinln wetdlğl ve shndlj» kadar yalnnea Üıdflnün uyduğn ateş kes kararına rafmen Snriye ve Birleşik Arap Camhnriyeti lle lsrael arasındaki çatışma, şu iatırlann yazıldıgı nralarda hâlâ devara etmektedir ve lsrael, Szellikle batı cephesinde, hiç nmulmadık ölçüde çabnk başanîar kazanmaktadır. Çat)şm3nın kesln sonncn alınmadan, ikinel dür.ya savaşından bn yana uçüncü keı patlak \ertn bu vtni Arap tsrael çatışmasının tara bir bilânçosunu yapmak mümkiin değildir. Fakat şu andaki görüntüsfiyle, Israel'iu bn çatışmıdan da tıpkı bnndan öncekilerde oldnŞu gibi ka/anc ı çıkacağım ve Arap llderierinin, ba kez, hır dıplomatik başandan bile söı açaraıyacaklarını söylemenln yanhs olmayacağı kanısındayız. Üstelik, Arap ülkeleri, bu gümbürtülü çoki'slerı sırasında, Sovyetler Birliğinin Bırlesık Amerika ile genel bir pazarlıga oturabılmek ürmdini de sürükleyip gdtürmüşlerdir. Bu çenel pazarlığın başlıca konusnnn, hiç şüphesiz, Araplar karşısında güç darnmda kalacak, bir lsrael devletinin varlığını ve baklartnı saşlamak karsılıgında, Vietnam'da savaşı dnrduracak ve görüsü kartaracak bir formülün bulunması trskil edecekti. Arap devletlerinin başarısızlığı, simdi, çeşitll »onnçlarının yanısıra, Vıeinaro sornnunnn çözülmesini gene savaş alanlarına bırakmıstır. TT ç ayrı yönden savaşa girmekle beraber, A^ rajt devletleri Israil karşısında daba ilk agızda biıyük bir başarısızhğa ugramıslardır ve bdnnn önümüzdeki günlerde deÇisecegini gösterir bir ümıt ışıçı da yoktnr. Bfitün siyasal yorumcular bir yana, bn başansızlıjı büyuk devletlcrin bile beklemedikleri açıkça ortadadır. Savasın ılk gününde batılı basında yazılanlara şöylecc biı göz atmak Israil'i kuran ve büyütenlerin, >anında biç bir başka devletin eylerali desteŞı olmavan bn ülkenin \arluı bakınıından ne kadar endise duyduklarını açıkca anlama>a yetıp artnıaktadır. Gene aynı endise iledir ki, Bırlesık Amerika, savasın patlak verdiğini dnyar dnymaz, Birleşmiş Milletler Gfîvenlik Kon•eyinp kosmns ve hemen ates kes'in saglanmasını istenıiştir. Buna karsılık Arapların bnylesinc bir bozguna uğrayacağını düşiinemeyen Sovyetıer Birliği de, o zamana kadar büyük bir gürfiltüvle desteklediği Arapların kendi baslarına bırakıldığı zaman tsrail'i çüç duruma düsureceklenni ve böylece kendisine Birleşik Amerika ile bir genel pazarlık yapmak yeteneğini vereceklerıni sanarak savası durdurmak icin Arapları frer.lemeye çalısacağına bütıiıı gucıi\le Bırlrsik Amerika'yı Israil'in yardımına gıtmekten alıkoymaya çalışmıştır. Jt5 ağrasaydı, ksmn oynnnn ağır baskısı altında olan Birleşik Amerika'nın, bnnnn karşısında tıpkı Sovyetler Birliğinin Arap başansulığı karşısında yaptığı gibi seyirci kalması, bize öyle geHyor M, pek güç olnrdn, tsrail'in başansı, koca Amerikan gttcünü çatışma dışında tntmaku büyük rol oynamıstır, ••«• ••••««••••••••••••• Kuvvetler Dengesi Meselesi azılannı her vakıt llgi ile okuduğum sayın Kavhan Sağlamer, «Kuvvetler Den. gesı meselesi» başlığını taşıyan yazısında: «Gerçek bölgesel ve evrensel knvvetler dengesini yansıtmayan hiç bir siyasî çözüm, nznn ömürlü, nihaî olamaz» dıyorlar... Ama bu «knvvetler dengesi» ilkesi veya zihnıveti, insanlığın en muzmın mânevi bır yarası olduğunu bütün ılgililerin ve butün dunya kamu oyunun açık ve kesin olarak bilmesi zamanı çoktan gplmis olduğu da muhakkaktır! Çunkü bu dünyada «ilim» ile. «akıl» ile çözumlenmesi gereken meseleleri, maddî kuvvetle, topla tüfekle çozumlemek. çok geri, çok gâfiv e lâne câhilâne bir çözümleme Arapların dramı Bir toplumun az gelışmışlıfi yalnız millî gelirin döşük olmatı mı demek? Toksulluk salt gelir yoksullnğu değildir gelişmemiş ülkelerde, kafaca ve kültürce yoksnllnktur, Zaten kafaca, kültnrce zenginleşen, millî gelirini artıracak ve çağımızın medeniyet dttleyine eriştirecek yollan arayıp bnlnr. Ne var ki, zençin devletler, yoksul ülkelerin bn yollan arayıp bnlmasını engellemek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Batının büyük empervalist devletleri, nerede bir şeyh, prens, mihraee, kıral, şah, komprador varsa ono bnlnp desteklemekte, ve nerede ileriei kımıldanışlar varsa onn bnlup ezmekte artık üstad olmnşlardır. Tarihe bakınıı, bn degisme* politikanın sadakatle yürütüldüğünü göreceksinlz. Osmanlılıgın sonnnda, Düveli Muazzama'nın Padisabı tntnp Gazi Mnstafa Kemal'i yoketmeğe çalısması bir tesadüf değildir. Arap toplnmlarının dramı, Sncelikle bnrada yatmaktadır. Osmanlı yönetiminden knrtulmak için tngiliz emperyalizmiyle işbirliğine giren Araplar, iç ve dıs etkenler yüzünden elli yıldan beri kendilerine gelememişlerdir. En çerici Ortaçag düzeninde yaçayan Arap toplnmlanyla yüzleri ileriye dönflk rejimlere yeni kavnşmnş Arap toplnmlan harita üzerinde renk renk parsellenmiştir. Snudi Arabistan : Benim dflzenlm Şeriattır! demektedir, Mısır : Ben toplnmcnynm! iddiasındadır. Gerçekte ne birisi toplnmcnluk kesimine varmıştır, ne de 8teki tam Şeriat düzeninde yasamaktadır. Snndi Arabistan devleti ve isine geldiğince Şeriatçıdır, isine geldi»ince Batı kapltalizminin ticaret hnknknnda çıkarlannı aramaktadır. Sevhlerin, prenslerin, kırallann, kapitalizme aşılanmıs bir ilkel düzen içinde balk aleybine imtiyazlannı sürdürmek için Şeriatı ve Müslümanlıği knllandıklan açıktır. Arap toplnmlan son Ortadoga savaşında bir ilke çevresinde s5zde birleşmişlerdir. tsrael düsmanlığıdır kısa süreli Arap ittifakını yaratan.. Yoksa Kıral Suud'ün ya da Hüseyin'in emperyalizme karşı mficadele bayragı açtığını düşünmek fazla sâfdillik olaeaktır. Emperyalistlerle birlikte kendi halklannı ıBmürenlerin tsrael savaşına katılmalan herhalde eraperyalizmin Arabistandaki ynvalannı yıkmak için değildi. Araplan »ürükleyen lsrael düşmanlıgma katılmak zornnn duvan nice kıral, seyh ve prens, Ortadognda emperyalizmin sömürüsüne ortak kisilerdir. Ortadoğndaki AngloAmerikan petrol knmpanyalannın Isblrlikçileri, çöl insanlarına liderlik eden seyhler, prensler ve kırallardır. Ne var ki, Cezayirden Mısıra, Suriye ve Irak'a kadar yayılan yeni fikirler, Arap toplnmlarinı nyandırmakta, Batılı büyük petrol knmpanyajarının hnznrnnn kaçırmaktadır. Ta bir gun Arap milleti nyanır da : Yeraltı zenginliklerim benimdir, bnnlan yabancılarla paylaşmak zorunda değilim» diye dikilirse ne olacaktır? Arap milliyetçiliğinin günden çüne yognnlasması; kırallan ve seyhleri eriterek bütün Araplan bir millî birlik çevresinde birleştirmesi ihtimali Batılı büvnk devletleri kaygılandırmaktadır. Son Ortadogn olayları ba gidişin önüne geçmek istiyen knvvetlerin tahrikleri yüzünden çıkmıştır. Arap milliyetçiliğinin lideri görünen Nâsır bn ovuna kolayca düsmüstür. Kendi içlerinde millî birlik ve beraberlifi çerçekleştiremiyen Arap toplumlarının «Cıhadı Mukaddes» bavrafı altında sefere çıkmalan fiyaskoyla bitmistir. Arapları harbe götürecek yola nstalıkla iten, Araplar savasa başlamadan bir baskınla harekete geçip yıldınm ranharebesini vürüten tsrael'in darbesi emperyalizme karşı savaşta liderlik iddiasında olanlara büyük ve yararlı bir derstir. Emperyalizm «Tek disi kalmış bir canavar» değildir. Akıllı, güclü, düzenli, çok gelismis, ve karnazdır. «Ava gıdeni avlamak» yolnnda zengin tecrübelere sahiptir. Savaşlan tahrik etmek, ve savaslann sonnçlannda meyvalannı toplamak emperyalizmin esas meslegidir. Ortadoğn savaşı çesıtll yönleri olan bir konudnr. tçiçe geçmiş birtakım meseleleri taşımaktadır. Ama isin esası, kendi kendisini bulmak çalkantılannda yasıyan bir milletin dramıdır. Bn millet bilmelidir ki, önce kendi içindeki düşmanlannı yenmeden, kendi dısındaki düşmanlannı yere vuramaz. Fellâhın yoksnllnğn üstüne zenginliginin imtivazını otnrtup kapitalizmin emperyalizmi ile isbirliğinde palazlanan nice iç düsmanı yokedip ileriet bir dözene geçmek Arap aydınlarının ilk hedefleri olmalıdır. Dünyanın gidisi ve tarihin vönü bn hedefleri kacınılmaz bır olgn gibi yakınlastırmaktadır. Emperyalizm ne denli engellemeye çalışsa da, Araplar, seyhin ve kıralın tebaası olmak düzeyinden bir milletin ferdi olmak bilincine erişeeeklerdir. . Şimdi Araplan küçük ve hâkir gİSren ve Arabistan flstfine çe$JtH petrol Imtiyazlannın devletleraras» gerekçelerirri sürdürmek Cefflt«lSj»rt niee Avrnpstı ve Amerikah W ysîtlM 'g«Wcele hazırlıklı olmalıdırlar. Tehlike tohumları srall'in bir olnp • bittl gibt beliren başansı sonnnda anlaşmazlıgın kokusnp bir genel »avasa yol açması olasılığı, hiç deÇilse şimdilik geride kalmış görünmekle beraber, şimdi ortaya çıkan dengesiz dnrnmnn saten dikenlerle doln olan Ortadogn topraklanııa »»an yeni tehlike tohomlan ektiği de gözden kaçırılmamalıdır. Bir kere, başta Birleşik Amerika olmak flzer e batılı devletler, taraflann Güvenlik Konseyi kaıanna nymayıp savaşa devam ettikleri ve bnnnn karşısında yapacak başka birşey olmadıği bahanesile, Araplann tsrail karşısında daha fazla seyirci kalabilmesi pek güçlesecektir kanısındayız. Nitekim Başkan Nâsır da, Güvenlik Korıseyi'nin ates • kes kararını dinleraemekle Sovytler Birliğini Araplann yanında yer a)mava zorlamak amacını güdüyor olss gerektir. tsrail ilerlemesi bir an önce dnrdnrnlmazsa ve hele sn satırlann yazıldığı sırada bazı Amerikan ve trıgiliz çevrelerinde Tiran boğazı çirisinin artık Kaskan Nâsır'ın bir fiskesirle dağılacak yeni bir Birleşmiş Milletler kuvvetine değil, fakat tsrail'e bırakılması yolanda beliren aİinn» uyvlacak olnrsa, o zaman hem şimdiye kadar \apılmı« haksızlıklara bir yenisi eklenecek, hem de işler alabildiğine kanşaeaktır. tkineisi, tsrail'in zaferinin çok kesin olmasına göz vnmulursa, Arap fllkelerindeki yönetimlerin hiç değilse bazıları kendi kamu oylan karşısında çok güç dnrnmlara düşecekler, ba ülkelerde iç düzcnsizlik ve kanşıklıklar baslayacaktır. Bclkı bu kanşıklıklar, kısa sürede batılılara hiç hoşlanmadıkları bazı yönetimlerden kurtnlmak yetriKğini sağlıyacaktır ama. nzun süredir Arap nluslarının batılılar ve tsrail karşısında dnvdnkları kötü dnygnlar daha da bilenecek, keskınleşecektir. l nutuUnam.ılıdır ki, Arapların batı sömnrgeciliği ve tsrail karsısındaki dnvgulan bir yöneticinin gidip ötekinin gelmesile d«ğiseceb kadar yiizejde değildir. Bu duygaiarın giderilmesi için, herşeyden önce, zaman ve anlayış gereklidir. Mhayet, tsrailin kazanacağı pek kesin bir ba»an, Sov\etter Birliğini Ortadogu'da ve Araplarııı gözunde çok güç duruma düsürecektir. Batılılar belki bnndan büyük memıınıılok doyacaklardır. Ancak, şnrası da nnntnlmamalıdır ki, grri kalmış ülkeler üzerinde Çin Halk Cnmhurivetiyle gıristigi yanşmada bu çerilemeler Sov vetler Birliğine pahalıya patlamaktadır. Rüba'dan sonra, şimdi de Ortadoğu'ria gerilcmis olmak, Sovjetler Birligini bnndan sonra çıkacak diçcr karsılaşmalarda, belki de patlak vererek ilk Vietnam bnhranmda bir kez daha gerılrmeye zorÎ3vacaktır ki, bnnnn dünya barısı bakımından ne kadar korkn verici birsey olacağını »öjlemeye gerek bile yoktnr. Y t • • ••a ••• •••• • ••a • ••• • ••• |H: |İj| :::; ::İ! [::: :::; :::: dır!... İjjİ • ••« •••• SOSYAL SORUNLARIN TEMEL İLKESİ ira tarih bıze açıkça oğretlyor ki: Maddl kuvvete dayanarak kurulan bütün imparatorlukların hepsi de yıkılmışlar, hem de fed bir şekilde yıkılmışlardır!... Cünkfl yeryüzunde, insanlar tleminde devamlı bir anlaşma, uzlaşma, dostluk, lstlkrar, âhenk, hnzur. güvenlik ve refah yaratmayan, yâni «hakkaniret ve adalet»e dayanmıyan hiç bir çözümleme srklinin devaralı olması mdmkün değildir. Çünkü hay&tî, aklî ve mantıkî gaye: bireyler için, vaşadıkları süreee ve milletler icin, yüzyılIık, bin yıllık deÇil, dünya dnrdnkçs devam edeeek ve günden güne gelisecek bir huzur, güvenlik ve refah içinde gerçekten hür ve mntln vaşamaktan başka bir şev değildir. Ve bizi hu müşterek erek ve amacırnıza, ınümkün olan en kısa bir zamanda ve en kolay bir tarzda eristirebileıı mâ nevi ve maddî vasıtalar gerçekten dogru, iyi. güzel, gerekli, yararlı, nlastıramıvanların ise, ulastıramadıklan orandi nazari degil fiilen yanlış. kötü ve zararlı olduklan Ve ebediyven de övle olaeaklan mevdandadır. Z II .111 •••• •••• Değişen roller ncak savaş ilerleyip gerçekten sa\as nzaıtıkca tsrail başarı kazannma başladıkça rollerin degıştiği görülüyor. Arapların ışin ıçınden zararla çıkacağını anlayan ve Arap ülkelerıne indirilen darbe ağırlaştıkça, hem batının Oriadoğn da knvvetleneceğini, hem de kendisinin işe karışmak zornnlnğnnn dnvacağım dusünen Sovyttler Birliği, b*agi çtzgi üzerinde olttssa olsnri biran önce*ales •«•kes'in gerreklfs»aev* sini saÇIamaya çalıştrken, tsrail'in basarısının hem Başkan Nâsır'ı, hem de Sovyetler Birligini pek güç dnrnmlara düşfîrdüğünfl gören Birleşik Amerika da, alınmasına önayak oldnğn ateş kesin gecikmesl karşısında, hiç de telâslanmamaktadır. YüıvOlardır kendilerinin bildiklcri tnpraklar üzerinde ve yüzbinlerce arabın yerinden >urdun'lan olması bahasına knrnlan Isrjil de\letı karsısinrta arap ülkelerinin dnvdııkları Uırgınlığı hütunuvle anlamakla ve daha depçelı bir sa\as durumunun ilk afızda buhranı ajırlastırsa lı;Ie soııund* iki büyük devlet arasınd^ Vietnam çıkmuzına bir çözüm bnlunmasnıı kolavlastır,»ca?ın' düsünmekle beraber. tsrail'in bn başarısnun geçici bir süre için dünya barısını kurtardığım sanıvoruz. Çünkü, efter bngün Arap devletlerinin nğradığı basarısızIıŞa Israil A ARAŞTIRMALARA ZORUNLUDUR. rtık «Knvvetler dengesi» meselesini ve butun duşünce. duygu. bilgi, hareket, sıstem, rejim, kanun, teşkilât ve kurumlarımızın ve her soyin objektıf ve ilmt degerlerini, vâni doğruluk, yanlışlık, iyilik, kötülük derecelerini kolayca tesbit edebılirız... D rine, milletlerine, insanlığa v« kalmayan adl! batâlar üzerinde bızzat kendılenne ihanet etnıış düşünurken, yureğimizde bir burukluk hıssetmemek mümkünolacaklarını hatırlatmak gerekmudurT mez sanıyoruz... Adalet mulkun temelidır. Çok Bayran Fikri İNCECtKüGLU doğru ve çok azız. Ama niye mah *** kemelenn ve yargıçlsrın tekelinde Onlar. kanunlarla zıtlaşan eylemleri ınceler, bir idare adaraı da fonksıyonuna göre fert devlet menfaatlennl hukuk ölçuleri içinde dengcde tutmağa azetenizde Askpri Personel Kanun Tasansı ve hızmet ö çahşır. Bu ıkı gdrev, birinin ledeneği mevzuunu eleştiren hıne bu derece ayrıcalık yaratıbir baş yazı ile iki hukukçu pro lacak kadar farkh mıdırî fesörumuzün aynı hâdıseye ilışEK ÖDENEK kin düşüncelerini okuduk. Bir subay gözüyle bugune kardunun mıza'.ı bu çeşit imtidarki gelişmelere bakarak varayazları hoş karşılamıya mübıldiğim yargı şudur: Konu yasaıt değildir. Barışta olsun. yıldıkça ve aktuel nitelıkte bir savaşta olsun butün sınıflar, i]esorun olması için harcanan çaDarı hatlardaki gorevler ıçın yetışlar tesirini gösterdıkçe haksızh tirılen bır muhanbin basansını ğa uğradıklarını söylıvnlerin ıd temın amacıyla birbirlennl tadıası guç kazanarak gazetelerın mamhyacak sekilde çalışırlar başyazı sütunlama kadar çıkı Kım ne derse desııı. en kıymetlı yor ve sayın hukukçu bllim a unsur ışte o muhanptir. Bütün damlanmızın pek nâzık desteği laaliyetler onun morali, onun sıh ne bile kolayca mazhar olabili hatı, onun muvaffakıyeti içındir. yor. Şimdi yapılmak istenen hekımHerseyden önce, bu meselenin lerden, hâkimlerden bir mıktar değişik bir tabıatı olduğuna inan alıp bu komphlce faaliyctte bısmak lâzım. Hak mücadelesı mi, se sahıbı olanlar arasında eşıt yoksa menfaat mücadelesı mi ya standartlar yaratacak şekilde pay pıldığını anlamakta guçlük çeki laştırmaktır. şimiz bu yüzdendir. Değer mi kıyamet koparmaya Askeri hekim ve askeri hâkım ve usteiık tazmınat (Ek ödenek) lere tazmınat (ek ödenek) veri muessesesı bır nıuKtesep hak mev lışini gerektiren sebeplerı sayın zuu olamıyacagı halde ANAYAEcvet GÜRESİN ve sayın Prof. SA ıhlâl edılıyor yaygarası ile Bahrı SAVCI. Bulent Nurı ESEN bunu anlamsız bır polemık sebeyler ızah edıvorlar. Eski bilgi bebı yapmıya. lerimiz böylece bır kere daha Aklıma bır soru gelıyor senodoğrulanıyor ve kesin Kanaatle lerce once hâkım tazmınatı ılk öğrenıyoruz ki, hekjmlerimizi ka defa uygulanırken tayın bedelçırmıyalım, hâkiralerımizi de lerı kesılmıştı. Nıçın o zaman bu mesleki itıbarlarından etmiyehm bır muktesep haktır, bunu verırdiye imtiyaza boğmuşuz. Ama bunlann sınıflanndan once ge ken dığerini kesemezsıniz dennel sıfatlarının (ASKER) oldu medı. 1963 den eonra t3yın bedelının tekrar nasıl ve hangı huğunu unutmuş, beş ilâ altı rutbe ve hattâ uzun bır geleceğin so kuk tekniği ile alındığını herkes bılmese bile bız biliriz. nunda ancak bır kisiye nasip oIçlerınde pek çok şahsl dostlalacak çok yuksek makamlar için rım olan sevgıli arkadaşlar, bu tesbit edilen sevıyeden daha ustun imkânlar dagıtmanm sakın hesap yanlıştır; B'îğdattan da ol sa donmelıdır. Hukuk budur. acalarım hiç dü^unmemışız dalet budur ve gerısi bencil bir HEKİMLER dırenmedır Prs. Albay SAİT ALTAN ıs memleket pıyasalan v« yuksek ucret üdeyen muesse*** seler hekimlerimize c&zip ge„ iîenlaat. faktorıinü»». Askerî Personel Kanunu G O fitün buçfin B barışı bn düsflncelerle.kartarmak Ortadoğnda kurraak ve dünyayı insanlığın sona olacak bir genel savaştan için tek çı kar yol görünüyor: tsrail'in savas alanlannda kazandığı basanyı ve bn devlete Tlran boğazı eirisindr toprak vermek düsüncesini bir vana Itecrk. hem bu boğazdan geçişi, bem de Arap tsrail sın'rır.rîaki ates kesi venıılen Birlesmiş MİHetlerın denetimine bırakacak ve savaştan örfehi sırıır dnrumlarını temel alacak bir düzen kurımk Sovvetler Birliçi ve Birlesik Amerika, ele'e \erdikleri ve küçuk hesapları bir yana bırakuklar: zaman, bnnu sağla^abil?cek güçtedırler. (jenel sa\aşların çoğn, küçük hesaplann varattığı nlavlardan doğmnstnr. Çekirdekli dengen<n göi^esinde yasadığımız su günlprde. artık dünyanın küçük hesaplara taharamülü yoktnr. • ••• A SONUÇ Bu araştırma v e tesbit işini bü tun ilgilıler yapmıya koyulmadıklan ve bu yolda dünya kamu oyunu uyarmak ve aydınlatmak vazifelenni gerektiği gıbi yapmadıklan takdirde memleketle ranışı tizerindeki efkısini Ditm likten gelemeyiz. Ama eğer insaf duygusundan büsbütün yoksun değilsek ve askerlik mesleğinin temel kuralları ile hizmet sartları hakkında şöyle boyie birşeyler biliyorsak, bilhassa genç rutbelerde huduttan hududa yolladığımız Pıyade. Topçu, Tankçı, Muhabere, Istihkâm subaylarımızı ihmal ederek. aman kaçmasın diye hekimlerımize taviz üstüne taviz veremeyiz. Verirsek ne ohır? Ben, bu 50ruyu üzülerek cevapsız bırakmak zorundayım. Gorebilen gozler ve düşünebilen kafalar, cnların esef edilecek olumsuz sonuçlarını pekâlâ farkedebılirler. S • •tl)MMtll«lll»»IIIII*lfliaEI>llllllllliliatlllllllllillll)l«4ltltl «••••••••••••••••IMfMiaıı'aıııııııııııtiftııııııılıılıllilHıttıtMil HÂKİMLER KAZANANLAR ARASINA SİZ DE EATILINIZ AYDIN ŞUBEMİZDEN H BAYANALİYE KUNDALAY SONÇEKILİ5TE 1 0 0 . 0 0 0 LİRA 1967 YIL1NDA KAZANMIŞTIR 3 milyon âkimlerımıze gelınce. Sayın Prof. Bahrı SAVCI. «ek tazmınat adalet hizmetinın en ustun duzendeki mahıyetınden gelır. Adaletın mulkun ttmeli olma vakıasından gelir» dıyorlar Adaletın mulkun temelı olduğu vakıasına hiç bır itırazımız olamaz. Fakat merak ederim, şu adalet denilen kavram. adalet denilen kutsal varlık yalnız mah kemelerde mi tecellı eder. Başka yerlerde, başka münasebet ve baska islemlerde buna ıhtiyaç yok mudur, yahut rastlamak mı mumkün olmamaktadır? Kendim de dahil olmak üzere idsrenin çeşitli kademelerinde çalışan nice ınsanın. herhangı bir meselede hak fiknnı kabul ettırmek, hukukî ve âdıl bır r.eticeyi gerçekleştirmeK ıçın çekmedikleri çıle kalmamıstır Sonra mahkemelerde verılen kararlann her zaman âdıl ve tam ısabetlı olduğunu soyhyebilır mıyiz? Seneler sonıa anlaşılan ve ekseriya duzeltılme ımkânı bile ayın ord. prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlunua cüniver site ve Akademiler» adlı yazısında tktisadt ve Ticari tlirnler Akademilerinin ünıversıtelere birer fakülte olarak katılmaları için ileri sürdüğü fikri benimsemekteyım. Fakaf bunun ge rekçesmi, sayın yazarın, Iktısat Fakültesinden ekonomi âlımı, Teknik Üniversiteden atom âlımı çıkmıyor. sözlerinden çok akademilerın bihmsel arastırma nıteliklerinin di§er fakültelerden farklı bulunmadığınds aramak gerekır. Diğer taraftan Guzel Sanatlar Akademısınin Üniversiie bünyesıne giremiyeceği hakkındakl hukmu, bızzat kendısınm belırttığı, diğer yükssk okullar fakülte hâline getırilirken, Yüksek lktısat ve Tıcaret okulunun ıhmal edılmesi davranîsına, farkında olmadan bır yertısmı eklemektedır. Sayın yazann bu kuruluş 1 çın tekhfı bizı bır kaç vıl sonra aynen Iktısad! ve Tıcarî Ihmler Akademıleri problemine surükleyecektır. addızatında büfıın bu sorunlar bır Yuksek Öğretım Politikası bulunmamasında duğumlenmektedir. Butün yüksek oğretim kurulu.şlaı*nı universıte ler camıasında toplamak dâvayı kokunden halled?rektır. Prof. Kemal KARHAN Ege Üniversitesi Üniversiteler ve akademiler Türkiye Kömiir İşlefmeleri Kurumu Genel Müdürlüğünden: Çorum Alpagut Dodurga Linyitleri İşletmemizde istihdam edilmek uzere, bir EektroMekanik Yuksek Mühendisl ile bir İnşaat Teknikerine ihtıyaç vardır. Kendilerine, durumlanna göre 4/10195 sayıh karamame gereğince yevmiye veya 7244 sayılı Kanuna göre ücret verileeektir. İstekliierin Ankara Yenişehir İnkilâp sokak No: 6 da Genel Müdürlüğümüz Persone) ve Sosyal İşlet Mudürlüğüne müracaatlarmı rica ederiz. (Basın 17049 A. 6518 6563) H 1 L  JS Maçka Cumhuriyet Savcılığından: 1 Maçka Cezaevinin onarımı işî 2490 sayılı kanun hukumlerıne gore açık eksıltme suretıyle eksıltmeye konulmuştur. 2 Işın keşıf bedeli 25771 lira 41 kurus, geçici temınatı 1932 lira 85 kuruştur. 3 Eksiltme 10/Temmuz/1967 günü saat 15.00 de Maçka Cumhuriyet Savcıhğında komisyon huzurunda yapılacaktır. 4 İşe ait evrak cuma gunleri hârıç, Maçka Cumhuriyet Sav cılığmda mesai gün ve saatlerinde gdrülebılu. 5 Eksiltmeye gırebilmek için istekliierin: A 1932 lira 85 kurus geçici teminat makbuzunu, B 1967 yılına ait Ticaret Odası belgesini. C 26 bin liralık iş yapmış olduğuna dair Bayındırlık Bakanhğmdan alacaklan müteahhitlik karnesini, ihale saatinden önce ibraz etmeleri lâzımdır. Keyfiyet ilân olunur. (Basın: 17313) 6576 Ord. Prof. H. V. Velıdedeog lu'nun dun çıkan oPohtıka İle Hukukun AjTUmazlığı. baslıklı yazısının son cumlestndekt ıhalkıru kelimesl ıhakkım oUcaktır. Duzeltir, örur dileriz DÜZELTME BİR NESLtN DRAMI Enıekli Kurmay Yarbay Hüsamettın Tuğaç'm Çarlık Rusyasının içyüzünü anlatan ve sürükleyici serüvenlerle dolu olan bu kitabı büyük rağbet görmüştür. Kıtapç;larda bulamayanlar, merker sa.jı» yeri: BATEŞ de bulabilirler. Cumhuriyet 6580 DENÎZ KÜVVETLERİ KOMUTANLIGI Seyir ve Hidrografl Dairesi Başkanlığından bildirilmiştir. DENİZCİLERE VE HAVACILABA 55 SAY1U BİLDİRİ 20 ilâ 22 Haziran 1967 larihlerinde 09.00 ile 17.00 saatleri arasında aşağıdaki noktalan birleştiren »aha içinde seyretme; demirleme; avlanma ve bu sahanın 10000 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidir. KARADENİZ İSTANBUL BOĞAZ1 METHAll 1 nd nokta : E, 5832 No. lu Şile fenerinden 002 derece ve 18 mil mesafedeki enlemi 41 derece 28 dakika Kurev, boylamı 29 derec» 38 dakika Doğu olan nokta. 2 nd nokta : Enlemi 41 derece 50 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 38 dakika Dogu 3 ncü nokta : Enlemi 41 derece 50 dakika Kuzey Boylamı 30 derece 17 dakika Doğu 4 ncü nokta : Enlemi 41 derece 28 dakika Kuzey Boylamı 30 derece 17 dakika Doğu. DENİZCİLERE VE HAVACtLARA ÖNEMLE DUYURULUB. (Basın 17055/6561) Tekel Genel Müdürlüğünden Sedei Reklâm: 490/6548 Denizcilik Bankası T.A.O. Denizyollan Işletmesinden AKDENİ2, KARADENİZ, İSKENDERUN ve SAMSUN vapurlan ilo yapılan Kuzey ve Güney Akdeniz seferlerimizde İskenderiyeBejTut ile Hayfa irtibatları kaldırılmıştir. 1/7/1967 tarihinde ORDU gemısıle başlanılması lâzım gelen İstanbulHayfa sürat postası d a yapılmayacaktır. Barselona kadar gidecek olan Kuze> Akdeniz postası, 16/6/1967 tarihinden itibaren cuma günleri İstanbuldan saat 12.00 de kalkacak şekilde tertiplenmistir. Muhterem yolcu ve yuk sahiplerine saygı ile duyurulur ve fazla bilgi için Acenteliklerimize müracaatlan rica olunur. (Basın 17223^6570) Türkiye Selüloz ve Kâğıt Fab. İşletmesi Genel Müdürlüğünden İZMİT 50 Ton jüf Cuval Parçası Salınalınacaktır Yüzde on rutubet ile yüzde üçe kadar kâğıt, ecnebl elyaf ve sakları, toprak, çuval tozu muaf olmak, fazlası kesintiye tâbi tutulmak kaydiyle elli ton hurda jüt çuval parçası satınalınacaktır. Taliplerin 20 Haziran 1967 sksamına kadar tekliflerini İşletmemizde bulundurmalan rica olunur (B?sın 17316/6577) 1 1 milyon adet 50 Cl. Iık bira şisesi, sartname, resim ve numunesıne göre pazarlıkla satm ahnacakür. 2 Pazarbğı 21.6.1967 çarşamba günü saat 11 de Unkapanındaki Merkez Satmalma Komisyonunda yapılacaktır. 3 Şartnamesı, resim ve numunesi hergün Komisyonumuzda görülebihr. 4 Ihaleye iştırak edeeek fırmalara ait fabrikalann hâlen çalışır durumda olduğunu ve senelık âzamı kapasitesiyle muhtelif içki şişclerini yapabileceklerini bildiren bir bel genin Sanayi Odasmdan almarak en geç pazarlıktan bir gun evvel Genel Müdürlük Müskirat Fabrikalar Şubesi Mudürlüğüne ıbraz etmeleri gerekir. Bu belgeyi ibraz edemiyenler ihaleye iştirak edemezler. i Istekhlerin 71.250. Tl. Iık geçici teminat makbuzlan, bel gelerı ve diğer lüzumlu vesıkalariyle birlikte o gün ve saatte Komısyonumuza müracaatlan ilftn olunur. (Baun: 17034) 6573
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear