Catalog

SAHÎFE tKÎ 17 Mayıs 1967 CUMHURÎTET GELECEGİ .A kinci Dünya Savasından blı yenllgiye ugramadan •• çıkan İngillzlet, ekonomik füçlükler dolayıslyle büyuk blr ordu beslemekte lorluk çektiklerinden ikinci plâna dusmeyi goze alarak Dunya 11derlığinl Amerıkalılara devretmek zorunluluğunda kalmıslardır. Bununla betaber Orta Doğu'daki millî çıkarlannı, bzelllkle zengin petrol kaynaklannı bir tehlıkeye duşurmeden konımak amacı lle yaptıklan si>asî ve askerî anlaşmalarla bolgenin gtivenliğini sağlaraada herhangi bir sıkıntı çekmemişlerdir. Nitekim 1955 yılında İran, Irak, Pakistan ve Turkive'nin de katıldığı beş ulke arasında blr anlaşmaya \ararak Bağdat Paktı dediğimiz Merkezi Andlaşma teşkilâtı (CENTO) Ue bn bolgedeki petrol teslslerinin bekçillğtnl baskalannm sırtına yükleme^i becermışlerdır. Yalntz komünizm tehdit ve tehllkesl felsefesl üzerıne oturtulan bu anlaşmanın Irak'ın aynlmasından \e Amerikalılaruı katılmasından sonra gerçek yonu iyice anlaşıldığuıdan yavaş. yavaş kuvvetini kaybetmeye başlamıştır. Hele Müsluman ulkelerin en buhranlı anlarda iki buyuklerin gayrî samimî tutumları ve kayıtsızlıklan ile aradakl guven kokunden sarsılınca bolgenin emnivetini sağlamaktan uzak olduğu kanısına varılmıştır. ıllarca ev\el Birleşmiş Milletler Anayasası ilkelerine uygun olarak kurulduğu Dunya'ya ilân edılen bu paktın artık üye Devletlerln ekonomik kalkınmalarını ve muşterek gu\ enliklerinl sağlıvamadığı gibi. aradnki yakın dostluk ve işbirliğini de ışlemez bir duruma soktuğu anlaşılmıştır. Su anda, Müsluman ulkeler aleyhine işjeyen ve yalnızca Amerika ile İngilterenin çıkanna hizmet eden bojle bır anlaşmanın yeniden ele alınıp egltlik ilkelerine \e zamanuı şartlarına uydurulması kaçınıi maz bir zaruret hallnl almış bulunmaktadır. Orta Doğu'nun artan sosyal ve ekonomik önemi ve Sovyetlerin artan ilgisi karsısında bu bolgeyi NATO paktı dışuıda bırakmalannda pişmanlık duyan batılı iki buyuklerin CENTO paktı içuıde Pakistan'a kadar gitmelerindeki nedenleri goylece ozetiiyebiliriz. CENTO'nun Feridun AKKOR maja girmede büyuk faydalar ummuslar >e 5 Mart 1959'da bu ülkelerin her biriyle ayn, ajn yaptıklan anlaşmalarla bn pakta girmlşlerdlr. Bir tehlikentn belirmesi hftUnde, savaşa katılıp katılmaraak iradeslni serbestçe ellerinde tutmak ve bu bolgede ahitlerle kendisine bağlı muttefikler sağlamak için bu tarz ikili anlasmalar yapan Araerikalılar, aynı zamanda liderliklerini de kabul ettirmek suretiyle blr tasja iki kuş vurmuşlardır. Amerikalılann uye devletlerin her blrlnin bir saldınja karşı koymaya azmetmeleri veya bir istek hâlinde yardıma koşacaklarını ve bu bolgedeki bans ve istikran devam ettireceklerinl taahhut etmeleri de, yukandakl görüşumıızu doğrulamaktadır. Surası da blr gerçektir kl, bolgenin zengin petrol kaynaklarını İngiltere ile paylasıp statukonun muhafazasına ealısan Amerikalılaruı, bu konuda tek endişesl Sovyet Rusya'dır. Bugünkü kazançlarınm devamlılığını sağlamak için birer ileri karakol durumunda bulunan İran, Türkiye ve Pakistan'ı yeter ölçüde desteklemeyen bu guçlü miıttefikl, ancak bir Sovyet tehlikesinin barekete geçirebileceğini sanmaktayız. Bunun dısinda, üye devletlerin guvenlikleri ile llgili meselelere aldırıs etmeyip, kendi hallerine terk etmeleri de gerçek tutumlarmı orta>a koymalan bakımmdan ilginçtir. Nitekim son Hint saldınsını karşılamada jalnız başına bırakılan Pakistan ile Kıbrıs olaylannda Turkiye'ye karsı gosterilen ilgisizlik, bunu açıkça ispatlamaktadır.O halde bir komünist tehlikesi veya yıkıcı faaliyetler dışında işlemeyen boyle bir paktm devamlılığına inanmak, gerçekten büyuk bir iyimserlik olur. En muşkil anlarda yalnız başlartna bırakılan iıç Müsluman filke, gerektiğinde birbirlerine yardım etmek istemeleri de coğrafi sınırlann elverişsizliği dolayısiyle bu imkânı ortadan kaldırmaktadır. Esasen yalnız kendi topraklannı savunacak bir güce sahip bu ülkelerin askerî kuvvetlerinln bir yönden bir yöne aktanlmasındaki guçlukler de, hepimizin malumudur. Havadan bir destek soz konusu olabilirse de, bunun için hem çok sayıda ve hem de uzun menzilli uçaklara ihtijaç vardır. ukandakl ozet açıklamamızdan anlaşılacağı uzere, karşılıklı işbirliği ve yardım esasina gore kurulmuş olan bu pakt, sadece iki buyuklerin çıkanna işlemektedır. Nitekim belırli maksatlar dısında batılı muttefiklerinden yararlanamıyacaklannı anlayan bazı ulkeler, kendi guvenliklerini sağlamak için Kızil Çin ve Sovyet Rusya'dan silâh satın almaja karar vermişdir. Bu tarz bir alış verişe aldırış etmejen ve bu sılâhların kendi emniyet bolgelerine girmesine goz yuman bir zihniyet karjısuıda boyle bir paktm devamlılığına inanmak gerçekten çok zordur. . Ormancılık Politikamızın İ ::: emleketımızde devletin ormancılık konusu ile yakm dan ve sureklı bır sekılde ılgılenmesi Tanzımattan sonra başlar. Bu ılgılenmenın çıkış noktasını, devletin ıçınde bulunduğu mali krız dolayısıle ortnanlardan gehr sağlama duşuncesı teşkıl etmıştır. Bu sebepledır kı, gudulen ormancılık politıkası, daha çok, ormanlardan bol olçude faydalanma ve bır de bu varlığı yetersız ölçuler ıçersinde koruma temeli uzenne oturtulmustur. Bu gorus ve duşuncenın bır mahsulu olarak ortaya konan 1870 tarıhlı ılk Orman Nızamnamesınde, faydalanma ve koruma hukumlen dışında ormanlarm iman, bakımı, varlıgının arttırılma I ORMAK SORUNU imamlar ve dış ticaret Son yıllarda Imam Hatip öğrendlerinln isunleri, nk tık tlyatro basmak, kongre taşlamak gibi haberlerle gazete sayfalarmda gbründu. Koylu çocuklarmm bir tâlihsizliği var. Vaktiyle Koy Enstituleri kojlu çocuklanna kapılarmı açmıştı. Bu ocakta yetisen on binleree Anadolu genel: Komünistsiniz! ithammdan yakalarmı kurtaramadılar. Daha da kurtarmıs değildirler. Daha •onra Koy Enstıtuleri kapatüdı; koylu çocukları için Imam Hatip Okullan açddı. Şimdi de Imam Hatipli gençlere: Tobaz, gerid, softa!. nitelikleri lâyık gorüluyor. Bu oknllarda yetişen çocuklann hepsi de Anadolu harmanmdan.. Babalan rençper, kuçuk toprak sahibi, çoban, ortakçı.. Koylü efendlmizdir, diyoruz ya! İşte bu efendilerimizin çocuklannı kapışamaı olduk. Bir iktidar gelir Enstituleri açar, tam kbye ışık gireceği zaman bir başka iktidar gelir îmam Hatip Okullannı açar. İki soy ocak kl, ikisinde de okuyan Anadolunun yoksul çocuğudur. Ama ne hikmettb: bilinmez, aynı koyün, aynı damm iki koylu çocuğundan biri Enstitude, öteki Imam Hatip Okulunda eğitilince birbirinden apayn lkl lnsan oluyorlar. Bunun içindir kl mârifet çocuklanmızda değil, okuduklan kurumlardadır. Ve yoksul koy çocuklanna şimdilik yalnız imam ounak için kapılar açılması komprador politikasının bılinçli uygulamasıdır. Siı gidin de varlıklı ailelere blr sorun bakalmı, kimse çocuğunu imam yapmak ister mi? Analar, babalar daha kundakta çocuklannı hoplatmaja başlarlar: Benira oğlum mühendis olacak, benim oğlum buyük adam olacak, benim kızrni mimar olacak, benim yavrum doktor olacak, benim aslanım Vali olacak.. diye gonüllerinde yatan aslanı dile getirirler. Hiç kimseye rasladınız mi: Benim oğlum bnam olacak» dlye çocuğu için hayaller kuran.. Varlıklı yoksul nice allenin küçüklerlne sorunuz: Sen bujujunce ne olacaksın yavrum? İçlermden bir teki bile: İmam olacağım!. demez. Çunku nedenleri vardır: Bir kere tslâmda ayrıca maaşh, leretli, rutbeli ruhban sınıfı yoktur. Bır ımamın yuruttuğü işleri her müsluman yapmağa yetkilidir. Din adamı imtiyazı diye birşey yoktnr müslumanlıkta.. cemaatten herblri imamın odevini gerektiğinde yerine getirebilir. Boylece imamlık insanlarımızm kafasmda bir meslek olarak yer etmemiştır. Avrıca bugün imam hatiplerin yaşadıklan hayat imrenilecek so>dan değildir. Aybaşında ellerine geçen nedir ki! Eiinde imkân bulunan vatandaşlar zaten çocuklannı Imam Hatip Okuluna yollayıp hayatı bovunca secım darlığı icine de itelemek istemez. İmam • Hatip Okullan yoksul köylü çocuklarının canknrtaran slmidi gibi tutundnklan Inırumdur. Ne var ki bu kurumda okuyan çocuklanmrz Islâmın hoşgoriisü içinde yetiştirileceklerine komprador burjuvazisinin militanı gibi eğitilirler. Kapitalist kultfirün etkisinde komprador felsefesinin softası gibi çıkarlar ortaya.. Kabahat kendılerinde değildir. İmam • Hatip okullannı Müslümanlığın yüksek ülkülerinden ayırıp çıkarcılann duzenine uvgun eğitım yapan kurum haline getirenlerdedir. Imam • Hatip adayları bu konulara kafa yormazlar. Oysa fistünde duracaklan nice hikâyeler vardır Türkiyede.. Tivatro taslamaya giden gençler, dış ticaret dolaplan, bankalar, sigortalar. ikili anlasmalar. yeni sömürgecilik, Fmpervalizm gibi konulara kafa çalıştırmaya başlasalar nasıl aldatıldıklannı anlıyacaklardır. Meselâ dış ticaret konusunda bir örnek verelim: Türkiyede dış ticaret özel bir takım ellerdedir. Bnnlardan blr komprador firması komünist ülkelerle anlaşarak Türkiyede tekel durumuna girmıştir. Tekel durumuna girdiği için de gene komünistlrrle ışbirliğüıde ithal mallan fiyatlannı yuksek tutmak yollannı bulmuştur. üünvadaki komünist ülkelerden Türkiyeye yapılan ithalâtın tutan yınarlak rakara 600 milyon liradır. Türkiyedeki komprador firması bu 600 milyon liralık malı vüksek fiyattan Türkiyeye ithal ederek yoksul halka satar, Türk milletini kazıklar ve sonra her yıl elde ettiği paralardan bir kısmını Komunizmle Mücadele Dernekleri gibi kurumlara el altından vererek Turkiye içinde: Kahrolsun komünizm... Kampanyası açar. Bu kampanyanın yarattığı to* duman içinde herkes dış ticaret dümenlerinin hesabını sormaktan çekindiği için komprador firması işlennı karanlıkta vurütür. İşte Imam • Hatip adaylan da saflıkla bn dfimenlerin İçine düsüp, milleti somurenlerin hizmetlisi haline gelmişlerdir. Toksul koylü çocuklan, analarının babalannm nafakasını çalanlarm mllitam gibi sokaklara çıkmaktadırlar. Zamanla onlar da uyanacaklardır, bilinçleneceklerdir; Turk kfiylüsunun cevherini doğru yolda ışlemek ünkânları bulununca bu tuhaf komedi sona erecektir. Amaçları lann gerekçelerinde ve gerekse o tarihlerde başta Ataturk olmak uzere yetkılı devlet adamlannın bu kanunlann yururlüğe gırmesı munasebetıle yaptıkları beyanlarda her ormancılık polıtıkasınm ıhtıva etmesı gereken üç ana amaç açık olarak ifade edılmıştır, bunlar da: (î) Mulkivet anlaşmazhklan çozümlenmek sartı ile geniş anlamda ormanları korumak, (5) Ormanlan sürekli ve dülenlı bir şekilde isletmeye tabi tutarak ekonomik ve kollektif faydalanndan yararlanmak, (5) Memleket orman varlıiını gerektiği kadar arttırmak. 3116 sa\ılı Orman Kanunu muhtelıf tarihlerde değişıklığe uğratılmış ve 1956 jılında jururluğe gıren 6831 sayılı Orman Kanunu ile de yururlukten kaldırılmıştır. Fakat kanunun değışmesıne rağmen, devletin gutmekte oldugu ormancılık politıkası amaçlar bakımından bir değişıklığe uğramamıştır. Bu amaçlar, 1961 tarıhınde yururlüğe gıren Anayasa'mızın ılgılı hukümlerile de perçınlenmıştır. Bu kısa açıklamadan da anlaşılacağı uzere, Turkıye Ormancılık Politıkası doğru bır ıstıkamete yonetılmış ve amaçlan da uygun olarak seçılmıştır. Bu amaçlan gerçekleştırmek uzere genış bır teşküât kurulmuş ve teşkılat, teorı ve tatbıkat bakımından ıjı yetışmış bır personel kadrosu ile de donatümıştır. Prof. Dr. Selâhattin iNAL ORMAN FAK. ÖĞRETİM ÜTESİ lerde oturan halk, geçım imkânlarını bıraz daha kaybetmekte, fakır ve perışan bır hâle duşmektedır. M Gelir kaybı ıger yonden orman urünlerı darlığı artmakta ve devletin buvuk fedakârlıklara katlanarak başta kâğıt odunu, maden dıreğı o'mak uzere, çeşıtlı yakacak odun ıthal etmekte ve yabancı memleketlere dovız odemektedır Yakacak odun darlığının bir sonucu olarak heryıl tahminlere gore 14 mılyon ton tutarındakı tarımın hakkı olan gubre, tezek olarak ocaklarda yakılmakta ve 100 mılyonlarca lıralık tarımsal gelir kaybı olmaktadır. Özet olarak ıfade etmemız gerekır kı, teskılâtta gorev almış teknık ve meslek dı=ı personehn butun çabalanna rağmen Turkıje ormancılığı ıçın havatı bır onem taşıyan koruma fonksıyonu yerıne getırılememektedır. Korumayı sağlamak mumkün olmavınca, Turkıve ormancıhk politikasının ıkıncı onemlı amacını teşkil eden sureklı lajdalanmayı da arzu edıldığı bıçımde duzenlemek kâbıl olamamaktadır Ancak korumanın tam ve kolavlıkla mumkün olduğu >erlerde ormancılığın teknık ıcapları verıne getınlebılmektedır Sajısı 17'ye \aklaşan orman işletmelerımızden bu nıtelıktekı ışletme savısının iki elımızın parmak sayısını asma\acak kadar az olduğunu uzulerek ıfade etmek ısterım. Duzenli ve sureklı bır ormancılık ısletmesı ıçın şart olan amenajman plânlarımız henuz tamamlanmış değildir. • aaı • >•! V :: îngiliz görüşü lalemeyen zaferi ile bütün bir Orta Doğu'yu ellerine geçiren Ingilizler, her zamankinden daha ku\vetli bir somürge imparatorluğu kurduklan halde. bolgedeki millî cereyanlar \e sosyal kaynaşmalarla Arap'lann artık manda sistemi ile idare edılemiyeceğini anlamada guçhık çekmediler. Savaş sonrası malî \e iktisadi sebeplerle ordularuıı kuçulten Ingilizler, bu zengin bolgenin emnivetini Amerikan silâhlarına devrederken, Arap ülkelerl ile ilişkilerini jeniden duzenlemeyi ihmal etmedıler. Ancak. eskiden olduğu gibi şeyhleri ve aşiret reislerini elde etmek için kullandıkları metodlarla Arap milliyetçllerinl kandırmak mumkün olmajuıca, mllli çıkarlannı kornyacak bir polıtika tçinde kendileri ile işbirliği yapacak ulkeler aramaya başladılar. Boylece 24 Şubat 1955'de Irak ile Turki\e arasında bir anlasmaya vararak daha sonralan tran \e Pakiıtan'ı da içine almak suretiyle bu bolgedeki siyasi ve iktisadi çıkarlaruıın korunmasını, başka ulkclerin sırtına yüklemeyi başardılar. • •1 • •I E V sı, duzenli bır ormancılık ışletmesı ve ormanlarm çeşıtlı kollektıf hızmetlerı ile ılgıîı hukumlere yer verılmedığı gorulur. Daha sonrakı tarihlerde devlet, ormancılık konusunda istıkrarlı ve ısabetli bır goruşe sahip olamamış \e zaman zaman orta\a çıkan sorunları, a\rı ayn ve paljatıf karakter gosteren mevzuatla çozumlemek ve geçiştırmek ıstemıstır. Tam bır ormancılık polıtıka'inın orta\ a çıkabılmesı ıçın 1937 yılına kadar beklemek gerekmıştır. Envanter yok Sonuç rta Doğu'nun zengin petrol kaynaklarını ve milyarhk tesislerini devamlı olarak ellerinde tutmak isteyen tngiltere ile Amerika, sırf kendi guvenliklerini sağlamak açısından uç Müsluman ülkenin jeopolitlk durumundan ve gerektiğinde aske rî gucunden yararlanmak için bu pakta girmişlerdir. Bununla beraber, bolgenin bnemi lle mütenasip bir askerî güçten yoksun bulunan ve her türltt yardımdan yoksun üye devletlerin gelecek bir tehlikeyi önlemedeki yeterslzlikleri bir gerçektfr. Bu konuda daha aktif hareket etmeyi teklıf eden ülkelerin ikazlanna da iki buyükler yan çizmektedir. Bu sartlar altında ve eşltlik prensiplerl dısında sadece İngiltere ile Amerflta'nın çıkanna işleyen boyle bir paktın uzun zaman devam edeceği kanısında değiliz. Her gun biraz daha zayıflayan CENTO paktmm ayakta durtnası lsteniliyorsa, taraflann daha büyuk bir anlayıs içinde birblrlerinl desteklemeleri ve realist bir gorüşle zamanuı şartlarına uydurulmasını zarflri gormekteyiz. İlk orman kanunu oyle bır polıtıkanm ıfadesi o halınde 1937 yılında yururluğe gıren 3116 sayılı Orman l Kanunu, Turkıve'de ormanı ekonomik (reel), sosval ve kollektıf (ıdeel) lonksıjonları ile rnıllt bır varhk olarak mutalâa eden, modern ormancılık işletmesının kuruluş ve gelışme ımkânlarını hazırlamaTc Uteyen, mevcut ormanlan kalıtesı bakımından yuk»eltmek ve kantıtesi bakımından arttırmak amacını toplu bir sekılde guden ılk orman kanunudur. Yıne 1937 yılında yururlüğe giren 3204 sayılı Orman Genel Mudurluğu Teskılât Kanunu da aynı amaçlarla meydana getırılen ve butun ormancılık hızmetlerını toplu bır butun halınde bunvesınde toplayan ılk orman teşkılât kanunudur. Gerek bu kanun O B Ormancıiık politikasının sorunları itımızde ormancılık po llıtıkası doğru bir istıkamete lyoneltildıgı, mukemmel bır teskılât kurulduğu ve teşkilat yeter kalite ve kantitedeki personel ile donatıldığı halde, memleketin yıllardlr çozulmeyen ve gun geçtıkçe kronık bır hal alan bır ormancılık dâvası vardır. Bu dâva çozumlenemediği ıçındır kı: Ormancılık politikası amaçlannın ağırlık noktasını teşkil eden korumayı bütun gayretlere rağmen gerçekleştırmek mumkün olamamıştır. Ormanlann mülkiyet hukuku emniyet altına alınamanus, sınırlama isleri bitirilememiştir. Bu sebepledir ki, ormanlanmızın gerçek sınınnj ve sahibini kesin olarak bilemiyoruı. Sayısı binleri aşan mülkiyet dâvalan mahkemelerde sıra beklemektedir. Yangınlar, tarla açmalan, izinsiz kesımler ve hayvan otlatması ve orman ıçine yerleşmelerle orman varlığımız hızla azalmaktadır. Hâlen ormanlarm ıçınde ve kenarında 9 müyondan fazla nufus yaşamaktadır. Butun bu nufus, devlet ormanlarmdan turlu şekıllerde faydalanma hakkına sahip bulunmaktadır. Çoğu dağlık olan bu bolgelerdekı halk, tanm ve otlatma sahası darlığını ormana gırmek ve yerleşmek suretıle gıdermek ıstemektedır. Bu koylerın kalkındırılması ve zararlı olanlann başka taraflara yerleştınlmesi için cıddı tesebbuslere gınsılememiştır. Avlanma ışlerı tamamen duzenlenememış ve zararhlarla mucadele ışlerme yeteri blçude onem verılememıştır. Amerikan görüşü likeyı onlemek için giıvenlik alanlannı genisietmek mecburiyetinl duymuşlardır. Kuzeyden yapılacak bir Rus saldınsı karşısında Kafkas ve Haybar gibl tarihî istllâ istikametlerini kapamak guretiyle gelecek tehlikeyi önlfyeceklerine hıanarak Turkiye, İran ve Pakistan'ın da dahil bnlunduğu blr anlafrta Doğu'da tngilizlerden bojalan yerl alan Amerlkalılar, zamanla bolgenin zengin petO rol kaynaklanndan faydalanırken, gelecek bir teh •••• >»•• •>•• •>•• ••>• •««• •••• •••• •••• •••• •••• •••• ••• ••• •• ı«M«am n • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • * • • • • • • • ••••*••••••••••*«•••••§*•«* • :: jj ;; &M Aylak Musa urkue ormancılık politıkası utedbırlerının dayanağı olması lâzım gelen orman envanterımız henuz yapılmamıştır. Ormanlarımızın alan, ağaç servetı, artım, verım (eta) ve benzerı munasebetlerıne ilışkın ıstatıstık bılgılerın çoğu, yeteri kadsr doğrulukta olmayan envanter çalışmalarımn sonucundan elde edılmıştır. Devlet ormanlanmn, köylu halk lehıne ağır faydalanma haklan ile yuklu olması, devlet or c•••••••••••••••••••••••• man ışletmelerini guç "durumlara duşurmekte ve aşın kesımler yapılmasma zorlamaktadır. Turkiye ormanlarının 2/3'ünu tutan verimsız ormanlann bakıAni karşüaşüğım hastalığımı Şısli Çocuk Hastanesinde h«mı ve ımarı ıçın sarfedılen gaymen teşhis ve seri müdahale ve şıfa veren elleriyle yaptığı muretler yetmemektedır. vaffakiyetlı ameliyat sonunda mutlak hayptımı kurtaran hazakât Üretım ve değerlendırme meve nezaketi Ue marui, vefakâr insan, muhterem hoca todlannın daha modern bır hâle getınlmesı ıçın bu>uk ölçüde reSAYIN vızyonlara ıhtıyaç duyulmakta ve yapılmasına çalışılmaktadır. Devlet orman ışletmelerının kuruluşlarını tamamlayabılmelen ıçın, yol, bına, transport tesisledeğerh yardımcılan, sayın Dr. Opr. Nurettm Apaydın'a, sayın rı ve benzerlerı bakımından buDr. Opr. Muhsin Başak'a, kıymetli anestezist sayın Dr. Cahit yuk yatırımlara ıhtıyaç. bulunBergil'e, değerli asistanlan sayın Dr. Ali Aktaş'a, sayın Dr. Sümaktadır. mer Tarcan'a, sayın Dr. Güney Ardinç'e; sayın Dr. Kirkor Yanık'a ve sayın Dr. Şevket Kırımlı ile baş hemşire Saniye Savci ve Naciye Mete'ye ve diğer hizmetiilere. Hastanede kaldığım ürkıye'nın orman varlığı müddet İçinde müteaddid defalar odama kadar zahmet ederek 10,5 mılyon hektardır. Bunun gelmek ve yakından alâkalanmak lutfunda bulunan Birinci memleket genel alanına oDahıliye Servisi Şefi sayın Dr. İsmail Hckk: Arda'ya, poliklinik ranı %13,7'dır. Halbuki Turkıye'şefî saym Dr. Fatma Memik'e, Hayati Kımya Şefi sayto Dr. de bır yonden bozulan, bitki, Radiye Karagil'e ve çocuk servisi şefi sayın Dr. Ragıp Büyüktoprak ve su dengesının duzeltilmesı, dığer yönden artan nufuoğlu'na, hastaneye, evime gelmek zahmetinde bulunan, telefon, sun orman urunlerıne olan ıhtıtelgraf ve mektup göndermek suretıle yakinen ilgilenmek lutjacının karşılanması ıçın, bu ofunda olan akraba, arkadas, dost ve ahbaplara, muhterem gaO ranın o2025'e çıkarılması gerekzeteniz vasıtasiyle minnet, sükran ve teşekkurlerımi arz edemektedır. run. Bunun için su toplama havza I TEŞEKKUR Dr. Opr. HÂZIM Orman vaıiığı Î larındakı mutlak orman topraklarından başlamak suretıle genış alanlarda ağaçlandırma yapmak gerekır. Kaldı kı, mevcut orman Sıtkı Şettati ŞEFKATLİOĞLU TEŞEKKUR Geçırdıgım prostat amelıyatını bu>uk bir itina ve meharetle japarak bakım ve tedavımi yapan Esnal Hastahanesl Bevlıye Mutehassısı Uroloâ, Operator Doktor amelıyatımda bulunarak yardım eden Dr Saımm Sungune, nar kozıtör Doç. Faruk Or'a ve ameliyathane ile servıs personellne (onsuz minnet ve tesekkurieri • mi blr borç bilırım. ALt ŞENGÜN Cumhurıyet 5562 Bahardan evvel Bahar.. OLUM ların 2/3'sı, yanı yaklaşık olarak 6,5 milyon hektarı bozuk ormandır. Bu ormanlann en az yarısında yani 34 mılyon hektarlık kıımında ağaçlandırma yapılması zorunluluğu vardır. Halbuki 1965 yılı sonuna kadar ağaçlandırabıldığımız alanın tutan orman içinde 196 000 hektar ve orman dışında 14 000 hektar olmak uzere ancak 210 000 hektar'dır(l). Gorulüyor ki, Turkiye ormancılık politikasının ağaçlandırma amacını gerçekleştirmek için yapılan çahşmalar, yapılması gerekene oranla yeterli olmaktan çok ok uzaktır. ürkiye ormancılık politikaü sının buraya kadar gayılan s ana amaçlan yanında, araşa tırma, eğitim, propaganda, yayın ve benzeri diğer yan amaçlan da var ki, bunlann da yeteri derecede gerçeklestirildigi iddia edilemez. Bu açıklamalar göstermektedir ki, Turkiye ormancılığmm çözumlenmesi gereken çok sayıda, çeşıtlı ve gerçekten çetın sorunlan vardır. Merhum Süleyman Arel ve Emine Arel'ın oğlu; merhume Ganime Arel'ın eşi, Hasan Arel ve Ord. Prot Dr. Fahri Arel'in kardesleri, Avukat Selim; Esat ve Aziz Arel'ın babaları, Neclâ, Tad ve Selma Arel'in kaympederleri, Melek Reşıde Arel'ın kayınbiraderl, İnci ve Muhittın Arel'in büyükbabaları, istanbul Belediyesi eski Temizlik İşleri Müdürü Ömer Faruk Akdağ'a merbolin ile başlar. Studyo Çağrı 2. 5580 Mahkumların 50 si. evcut ıstatıstıklere gore ozel kanunlarla mahkum olanları °/>50'sım tek başına orman «uçundan mahkum olanlar teşkil etmektedır. Kaldı kı bır çok suçlar da mahkemelere ıntıkal etmemış bulunmaktadır. Bu olçusuz tahrıplerın sonucunda memleketn ıklımınde ve sulann akış rejımınde duzensızlıkler olmaktadır. özellıkle suları tutan ve akan sulan frenleyen ortada bır faktor kalmadığı için, dereler ve çaylar başıboş akmakta, verımlı topraklar ve meskun yerler buyuk tehlıkelerle karşı karşıya kalmaktadır Memleket bu yuzden her yıl mılyonlarca lırahk mal zararına ve ayrıca can kaybına uğramaktadır. Zarar bununla da kalmamakta Turk Mılletı'nın ve Devletı'nın her turlu gerçek kaynağı ve dayanağı olan toprak cevherı elden gıtmekte ve eksıstans ımkânları temelınden sarsılmaktadır. Bugun erozyonlar Turk topraklannı amansız bır kanser gıbı sarmakta ve insafoz bır sekilde kemırmektedır. Her yıl akan sularla denızlere taşır.an Turk topraklannın tutan 1 milyar tonu aşmaktadır Halbuki bu toprağın 1 santımetrelik katının *abiatta teşekkulu ıçın 100400 yıl beklemek gerekmektedir. Ormanlar tahrip «dildikve v« verimtiı hll» ««ldikc* bu M MEHMET ALİ AREL Hakkın rahmetine kavujmuştur. Cenazesi 17/5/1967 çarşamba günü (Bugün) öğle namazını mütaakıp Teşvikiye Camıinden alrnarak Edırnekapı Şehitliğindeki ebedi ıstırahatgâhına tevdı edılecektir. Mevlâ rahmet eylesın. Çelenk gönderilmemesi rica oîunur. AREL AİLESİ Radar Reklâm: 381/5582 Uıkttdar lcm Memnriatnndan: MENKUL SAT1Ş İLAN1 Bir borçtan doUyı mahçuz asagıda clnsi ve muhammen kıymetleri yrnzılı menkul mallar Üskudar, PasaUmanı numara 77 de satılarak pıraya cevrllecektlr. Blnncl arttırmanın 30 8 967 gunü saat 16 30 Uâ 17.30 da yapıUcajı mezkur günde mahçuzların kıymeünın % 75 lne istekll bulunmana 316.987 gunü aynı yer ve saatte yapılacak ikincl arttırmada en çok fiat verene satılacağı, Belediye rüsumlarının alıcıya ait olacaâı, 100 kurusluk posta pulunun gonderilmesi hallnde isteyenlere Batıs sartnamesi gonderılecegl, talip olacakların satıs gun ve »aatlennde •atıı mahallind* hazır bulunmaları ilân olur.ur. 15 4 967 Cıküdar İcra Memum Ura Adet C İ N 8 İ , 38500 38500 5500 2500 5000 3000 3000 93 000 Türkiye Şeker Fabrikaları A. Ş. İstanbul Biirosu TEKLİF İSTEME İLÂNI t L ÂN 35 Ton Çelik Mil Alınacaktır Eskişehir Fabnkamıan ihtiyacı olan S t 42 ev»ai»ndm takriben 35 tonluk 5 kalem çelik mil kapalı larf u«vdü il« satın almacaktır. Buna aıt detey Aşirefendi Caddesi Şeker Handaki Büromuz methalindeki camekânda görülebilır. Ügılılerin Es./72 dosya sayısı ile en geç 22/5/1967 tarihlne kadar Şeker Handaki biiromuza tekliflerird tevdı etmeleri rıca olunur. Şirketimiz 2490 sayılı kanuna tâbi değildir. Çelik 420 0 480 480 560 560 millerin eb'adı X 8000 X3500 X4500 X3700 X4400 (Bam 15918/5566) Elenmiş Orman funda toprağı satın almacaktır Beden Terbiyesi İstanbul İnşaat Emanel Komisyonu Başkanlığından: 1 Mithatpaşa Stadında teslim 500000 m3. elenmiş orman funda toprağı satın almacaktır. t îjin muvakkat teminatı 2250.00 TL. «dır. 8 Talipliler tekliflerird 18/5/1967 günü saat 1200 ye kadar İstanbul Bölge Başkanhğına almdı mukabıli vereceklerdlr 4 Şartnamesi her gtin mesaf saatlerinde Beden Terbiyesi Bölge BaşkarJığı muhasebesinda görülebilir. 5 Beden Terbiyesi EmBnet Komisyonu 2490 sayılı kanuna tâbi olmayıp i|i verip "vmemekta v*ya diledigin» T«nn*kt« s«rbMttlr. (Baun 15802/5571) T 1 1 1 1 1 1 1 1 (1) Orman Genel Mudürlügü çahşmalan 1967. Y A R I N: ORMANCILIK SORUNLARIMIZIN GERÇEK NEDENLERİ ı»ooo s Kapalli marka çalıjır vazlyette Tinova model katrak Aynı makmenın esl Kapell! marka kesme makinesl Kapelll marka perdah makmesl Saml Edn mamuUtı kesme makınesi Sami Esln mamulâtı perdah makinesl Yorgd mamulâtı p«rdah makinesl MUtcharrlk vüıç kdprüsü (Baaın: 29265588)