14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 Nban 1967 CT KOY ENSTİTULERİNİN 27. YİLI Hangi gemi kurtarıı Piyasada çeşitli çamaşır sabunları vardır. Bunl rekiâralarla müşterınin önüne sürülür. Fikir p «abun köpüğünden bir lürü reklâm, insanUnmızm 1 tilemektedir. Bu faaliyetin milll şuur üstündeki çürütücu eth gazetelerde okuyoruz. Vatandaşın artık kendi iktid kalmamıştır. Amerikadan bekliyoruz her seyi Anad mizin Belediye Başkanı doğrudan doğruya Başkan Jc tup yazıp: Sen büyuk adamsm, biz yoksuluz, Belediye b bize yardım e t ! diye dileniyor. Umutsuzluk yüzünden kurtulusu Amerika hitna; gençlerimiz de az değildir. Bunlardan pek tipik biri gazetemizin Tartışma köşesinde tanıdım. lyi niyetli Fuat Emeksiz, imkânsızlıklar karşısmda ne yapacağ benzeri. Kendisi Karadeniz Üniversitesinde öğrenciı radeniz Üniversitesi hocasız, ilgisiz, unutulmuştur. N« üniversiteli? Derdini kime anlatsın? Girdiği bunalın lan yazıyor: ' « Saym îlhan Selenk'nn 18 Şnbat ve 2 Mart tar n m m Atatürk Üniversitesi hakkında yazdıklannı i dam. Bay llhan Selçnk, Doğnda Atatürk tniversitesind de Karadeniz Üniversitesi vardır, bilroem duydnnuı n le ki 1958 yılında knrnlan Atatürk Üniversitesi dört ı venaiştir, Amerikan profesörleri sayesinde» Diğer yar Iında İrorulan Karadeniz Teknik üniversitesi tarafsız 1 di yağıyla kavrnlmak çabasıyla kıvranıp yanmı», heı şına basmadan hora bölamadığı için kapanmak tehlil karsıya kalmıştır. ( ) Şu anda biz batan *eminin kalıntılan misâll nfnki zemiden imdat bekler gibi hoca bekliyoraz. Ba nmr gemisi balanmadığına göre nfnkta görüneeek herhanı ye (Amerikan gemisi de olıa) bizi kortann, demiyel na siz eevap verinj» Ve ben de cevap veriyorum Üniversiteli Fuat En Bir kere fikirlerimizi üstüne oturttuğurauz bilgile] ru olması gerekir. Yanlış bilgi üstüne yükselttiğimiz de yanlıs gelişecektir. Erzurum Atatürk Üniversitesinir lılar sayesinde dört devre meznn verdiği» doğru degilı Bunun en «çık ispatı Üniversitenin 142 kişilik öğrı tu içinde 22 Amerikan öğretim görevlisinin bulunmaslc Erzurum Atatürk Üniversitesi «Amerikan yardını •yakta dnran v e isliyen» bir eğitim ocağı da değildir. nin Amerikanofil yerli profesörleri sağda solda: Amerikalılar olmasa Erzurum Üniversitesi yüri minde propaganda yürüterek halkımızı aldatmaktadırla »t Emeksiz gibi Üniversiteli gençîer her »eyden önce «rayıp bulmasını görev bellemelidirler. Erzurum Atatürk Üniversitesine Amerikanın Nebras «itesi ve A. î . D. (Amerikan Yardım Teskilâtı) iki «eki etmektedir: 1 Malzeme yardımı... ki şimdiye dek 173 bin dol dım gelmiştir. Ancak bu, yardımın Amerikadan Türkiye deki navlun ücretleri, ilcili anlaçmalara göre bu malze gi devlet gemilerinin taşıdıgı, gelen mal/eme fiyatlan fiyatlarıyla ilişkisi bir üniversite öğrencisi için gerçekl me bakımından iyi bir çahşma konusu olabilir. 2 Eleman yardımı.. ki bu da iki biçimde geli?mek1 a) Bizim Türk öğretim üyeleri iki yıl için Amerik edilmekte ve orada iki yıl kalmaktadırlar. Şimdiye kac retim görevlisi Amerikaya çağnlmış, ve Amerikan «par olara)ş.ddnmeleri için ortam hazırlanmıçtır. Bu gayretiı Amerikalılar 288.000 dolar harcamıslardır. b) Amerikan faoca yardımı.. ki şimdiye kadar Ereurun tesinde devamlı olarak 22 Amerikah hoca bulandurulmuı rikah iki yıl için felmekte. iki yıl sonra nöbet değiştirilme lerinde iki yıldan fazla kalanlar da vardır. Bn öpretim gö Üniversite kurulduğundan beri Amerikahlann ödedikleri ] dolardır. Amerikalı öğretim görevlilerin flmî yetenekleri heli olduğu gibi Türtree bilmedikleri için yanlanna bir ter< rümekte, ve 50 dakikalık ders bu şekfide 25 dakikaya mme Göriilüyor ki Erzurum Atatfirk Üniversitesine tfim yardımı 1958 den bu yana ynvarlak rakam 2 milyon dolard yinni mUyon Türk lirası eder. Oysa devletimiı Atatfirk Ünlrersite*! içm 190 mflyOD camıştır. tşte Amerikalılar yirmi milyon llrayla 200 müyonluk k( nfversiteye sahip çıkmak istemekte ve Amerikanofil profest kar birUfinde işJerini yurdtmektedirler. Verdikleri 20 mil nın 15 milyon lirasını da Anadotuda ele geçirmek istedikle fissüadeki Amerikan memnrlanna harcamışlardır. Amerik* ttanı istihbarat görevine anjraje bir takım kişilerl Errurum rlkan »ütü ve konservesiyle beslemek Için harcanan para toirersitelerine ve kültüriine hizmet diye yutturnlmak lsteru Okuyucumn» Bay Fuat Emeksiz bfitfin bn ferçekJeri 5ğı •oom da: Uftılrt» Türk gemisi yok, ben Amertkan gemisfi» bi tataak istiyorum, diyecek midir? Şuna iyi bilelim ki ne Amerikan semlsi, ne Rua femlsLbandualı hiç bir gemi bizi kurtaramaz. Bay Fuat Emeksh kapa^i Amerikan gemisine atsa bile Anadolodaki yirmi mi fabesiz köylüyü Amerikan femisine yükliyebilir miyiz? Biz, bizi kurtaracak Türk gcmisini kendl ellerimizle fa mecsek, kurtulamayu. Bu, böyle biline.. o gemiyi inşa usullı ber gün ba kösede yazmaktayn. DÖVİZIERİ Erdinç GÖNENC Hazıne ve Kambiyo Kontrolörü ^ demeler dengemlzdeki kronik açıgın azaltıl ana arttıracak ve talebi aıaltacaktır. Arzdaki artış fle talepteki azabşm nisbeti arz ve talep elâstildması bakunından, vnrt, dışında çalısan UjçJlerüniztn döviz tasarruflanııa büyük bir ö'nem ve yetlerine bağudır. Karaborsadaki döviz a n ve tarilmektedir. Işçüerimiri, tasarruflanııı yurd» RSDlebinin eUatiUyet haintmmjap mnksyeseai yapıladenneye teşvik etmek amacıyla bir prim sisteml büir. ihdas eden 499 sayüı kanunnn hazırlanmış olması, # Karaborsadan muhtelif sebeplerle dOviz tabunun delilidir. lep edilir. Bunlardan konumuzla ilgisi olan en n1964 yılının ilk dokuı aylık devresinde S milnemlileri, servet transferi, dış seyahat harcamalan yon dolardan ibaret olan işçi gelirlerinin, 499 sa ve daha önce belirttiğimiz üzere bedelsiz ithalâttır. Bu muamelelerle ilgili döviz talebinin kur yükyılı kanunun tesirini hissettirmeye başladığı bir selişuıe karşı (yükseliş çok fazla olmadıkça) pek devre olan 1965 yılı flk dokuz ayı içinde, 41 milaz hassas olduğnnu söyliyebüiriz. Hudut harici eyon dolara çıkmasının da gösterdiği veçhile; bu dilmiş bir yabancının, kaçirabileceği taymetlerde fribi teşvik edici tedbirlerle, yurda daha fazla işçi küçük bir azauna oldu diye, servetini Ttirkiyede dövizi gelmesinin sağlanabileceğine şiiphe yoktur. bırakacaçı sanılmamabdır. Bedelsiz ithalât talebi Ancak, işçi gelirlerindeki artış, mutlaka. ödeise elâstîkîyeti küçük olan lüks mal talebi detnekmeler dengesi açığında aynı oranda bir azalı? detir. Lüks ithal mallannın fiyatlanndaki artış tamek değildir. Çünkü söz konusu gelirlerdeki artılebt pek az, hattâ bazan aksi yönde (talebi arttırşın, diğer tiöviz Relirlerinu'zde bir azahş veya itma yönünde), etkiler. Dış seyahatlere tahsis edihal maliyetinde bir artış pahasına gerçekleştiril!en meblâğm yetmemesl sebebiyle doğan dış semiş olduetınt, söylemek mümkündür. îşçf dövizyahat harcamalan talebi (karaborsadaki) için de, lerinin kambiyo kontrolu sisteminıiz bakımından gösteriş için istilılâk temayülünden veya zarnrf bir flzel durumunun incelenmesi böyle bir iddiada buihtiyaçtan doğmuş olması sebebiyle, «elfistikiyeti lunulabileceğini göstermektedir. küçüktür» hükmünfi verebüiria. :::: •••• S!î ::: I ıır ıılııiiiııııı prfı: Ifiipf lliııı I Ord. Prof. H. V. VELİDEDEOĞLU « J K*lbinden kan dejfil ın akan Kepir! Bafnnda bnldngvn aerin snynnu Hacrettn tadıyla iç de kan Kepir! Trsille Isledik. «üsledik aenl, Tine sende bulduk özledifini, Isıfrın çiçekten bin demetini Takın pırıl pınl parl», yan Kepir! Her geee ısıklar konca fül »ana; Snlann çaflaya, için nurlana; At pamı, kasveti artık bir yana Coskon «eller gibi çajla. van Kepir! Görüiüyorki bir köy enstitüsü, Lüleburgaz yakınındaki Kepirtepe bozkınna yepyeni, taptaze bir hayat getirmiş: orasını sade maddf aydmhğa de£ü kafa aydmlıgına, ruh heyecanına kavuşturmuş ve bir köy çocuguna, yukankı güzel manzumeyi yazma kudretini kazandırmıştır. ir örnek daha verelim : Köy En«titüleri dergisinin 3 üncü sayısının 401 inci sahifesinde Arifiye Köy Enstitüsü öğrencilerinden Mustafa Kara imzalı ve (Arifiye Köy Enstitüsünde müzik çahşmalan) başlıkIı bir yazıdan öğreniyoruz ki, 1000 mevcutlu Enstitüde notadan anlamayan, müzik âleti çalamayan, miliî oyunlan bilmiyen çocuklar sâdece yeni gelenlerdir. 694 öğrenciden ancak 90 öğrenci müzik âletlerini çalmayı öğrenememiştir. Bu makalede şöyle «atırlar vardır: «Her pazar günü, orkestr» ve koroda balnnması lazımyelenlerin hepsi birer birer (A) dershanesine Relip muayyen yerlerine otururlar. Biz öğrenciler akordiona före bütün müzik âletlerine akort yaparız. Müzik basımızı sabırsızlıkla bekleriz. Hislerini yenemeyen arkadaslann sahanlıkta gezinerek müzikbasıınızı gözetlediklerini görürsünüz. Akşamlan millî oyunlarda 12 maodolin bulunmast lâzunken 17 • Z0 mandolin bulunur. Yannın efe endamlı gençleri, 1 • ?, halkanm ortasındadırlar. Oyuna ahenkli bir bafırma ile başlanır...» kültelerinde bir tek vü içinde bu ölçüde bir dergi çıkjnamaktadır. Bu derginin asıl değeri, yaprak sayısının çokJuğunda, yani niceliginde değil, içindeM yaza, etüd, inceleme, hikâye ve şjirlerin niteüğindedir. Çok sayıda şiir ve küçük hikâyeieri bir yana bırakarak, derginin dört sayılık 1945 cildinde yer alan ciddl arasörma, inceleme ve tercümelerden bazılannnı sadece başlıkJan gözden geçirilirse, o yıllarda fikir ve biiim hayatımıza köy enstitülerinin yaptığı katkı kendiliğinden meydana çıkar. Başlıklar şunlardır: Birinci sayıda: (Hasanoğlan köyü ile ilgili tariht beigeler. Hasanoğlan, Üregü, Araplar Köytlnün aralık bitkileri; Çukurova'da toprak ve müstahsil durumu; işletmesi; Bozkır ve söğüt kültürü; Çekirge, (Tercüme); İkinci sayıda: (Köye göre çeyizin toplumsal anlamı; Foça çiftliğinin Foça köyfl üzerinde sosyal etkileri; Masallar nasıl derlenmeli; köyde tedari ve ilâçlar nasıldır?; Toprak meselesi; Yüksek köy enstitüsünde iç süslemecilik; ÜçSncü sayıda: (Arsız o^ lar; Macar köyünde bir aile; Kızılcahamamda bir botanik gezisi; Hasanoğlan Köy Enstitüsünde heykel ve mulâj isleri; Pir doğu köyünde). Dördüncü sayıda: (îbl köytinde ödünçleme; Sarap köyünde çerçilik; Bir müzik denemesi; Kan gütme; Toprak meselesi; VitaminU besinler; Patates hastalıkları; (Tercüme); Tabiat kanunlan (Terclime); ımlar Derginin birind cildlndeki tam 123 inceleme, etüd, cnakale, şiir, hikâye ve tercümeden seçilmiş birkaç başlıktır. Bu başlıklardan bazılan dikkati çekmektedir. Bunlann arasında (Çukurova'da toprak ve müstahsil durumu, Toprak meselesi) gibi U c tisadl ve sosyal konular da var. O devirde, hattâ devrimizde böyle konulan işleınekten daha büyük bir kabahat olur mu? Bir köylü çocuğunun veya bir köy ögretmeninin böyle sorunlara burnunu sokması ne müthiş bir suç, ne yıiucı bir komünistlik! Oysaki bu konuları hürriyet içinda tnceleyip eleştirmek, sosyal adalet için çalışmak, tarîhte daima var olmak için gerçek milliyetçi aydınların görevi değil midir? omünist emperyaliımine olduğu kadar kapitalist emperyalizmine karşı da diren menin ve bağımsız millet kalm»mn tek yolu, bunlardan birine, ya da ötekine kayıtsız ve şartsız sırtımızı dayayıp halkı bugunkii uyku ve cehalet diizeninde ve yoksulluk içinde bırakmak değil, ona önce Türk, sonra in«an olduğunu aşılamak; Anaya»amıza göre «osyal adaleti bir an önce kurarak onu inlerden, hayvanı ile birlikte yattıjh ahırdan, çıra veya içyağı ısıgmdan hiç anlamadığı bir dilde dua ve âyet ezberciliğinden, kısacası maddi ve manevi yoksuJluk ve karanlıktan kurtarıp insanca yaşamak düzeyine getirmek lâzımdır. Bu ise müsbet bilimlere dayanan lâyık öjretimle olur. O zaman din, bugünkü mutaassıp mukaddesatçıhk ?ekilciliğinden kurtularak, bilgili insanlann vicdanında kutsal yerini alır ve kişiyi daha ahlâkh olmaga, daha iyiye, daha güzele daha ileriye dogru iten gerçek jörevini yerine getirir. I K •••• •••• • ••a • ••• • ••• • ••• :::: •••• ••>• • ••• ••*• •••• •••• m ::: Üç alternatif •w şçf dövizlerl, yurda getirilmesl mecburf ol* mıyan ve bedelsiz ithalâta mesnet teşkfl *debilen dövizlerdendir. Bu durumda, yurt dışında geUr sağlayan isçi için, tasarrufunu kuUanmak bakunından, üc alternatif mevcuttur: O Bedelsiz ithalât yapmak Uzere eşya satın almak, Q Karaborsada satmak, 6 Yurda göndermek. Tasamıfun bankada muhafaza edOmlş olması, bu paralar neticede yukandaki 3 kullanılış şekline müncer olacağından, dördüncü bir alternatif. değildir. İşçilerimizin yurda daha fazla döviz göndermeleri, diğer iki kullanış şekline ayırdıklan dövirin azalması sonucunu verecektir. Bu durumun, bedelsiz ithalât ile karaborsa üzerindeki etkilerini inceliyelim: D Bedelsiz ithalât fle ilgili açıklamalara girmeden, hemen belirtelim ki bedelsiz ithal müsaadelerinin (permi) 48 bin lira arası bir bedelle satılıtıası ve faal bir permi piyasasının bulunması, bu yolla yaplan ithalâtın büyük ölçüde karaborsadan sağlanan dövizlerle finanse edilebildiğinin açık delilidir. Bu bakımdan, bedelsiz ithalât rejiminde 499 sayılı kanuna paralel bir değişiklik yapılmadığına, yani işçilerin yurria gönderdiği dövizler permi haklanndan temV edümediğine göre; bedelsiz ithalâta ayrılmış olan işçi dövizlerinin azalması. karaborsada aynı miktarda bir döviz talebi yaratacaktır. Bunun ödemeler dengemiz bakımından etkisinl «karaborsa» ile Ilgili bölümde inceliyeceğiz. Daha önce, işçilerin bedelsiz ithal haklarından, yurda göndeidikleri döviz nisbetinde tenzilât yapılması halinde, bunlann yurda döviz göndermekten vaz(teçmelerinin çok kuvvetle muhtemel olduğvnn belirtelim. Çünkü, permiyi 48 bin üra arası bir bedelle satmak imkânlan kalnuyacaktır ki dövizleri karaborsada satıp permiden de 48 bin lira kazanmak ber halde daba kârlı olacaktır. Aynca, böyle bir tedbirin permi rtyatlannı, doiayısiyle işçilerin zararlarau daha d» yükselteceği şüphesizdir. B İşçilerin bedelsiz ithalStta kullanmakta oldukları dövizleri yurda göndermelerinin; karaborsada munzam bir döviz talebi yaratacağını söyle» mistik. Bu manzam talebi doğuran sebep (işçilerin yurda fazla döviz göndertnesi), aynı zamanda karaborsaj arzedilen dövit miktarında azaJmanın âa sebebi olacaktır. Karaborsada (serbest piyasaj 3 VZ kuru are ve talebe göre değjştiğinden, arz aÖİ ralırken talebin artması döviz kurunu yükseltecek;ir. Oöviz kurunun yükselmesi ise mukabil olarak 0 Bir döviz karaborsasının, hem de ynrt dışma İşçi akını başlamazdan çok Snceleri, teşekkül et miş olduğu, inkân mümkiin olmıyan bir gerçektir. O halde karaborsadaki dflrizler, baçmlmış dflvizler üe yurda getirimıesi mecburf olmıyan döviaJerdir. (Başbcan işçi dövizleri) ve a n elâstikiyeti büyüktür. Eğer bövle olmasaydı bir prim sisteml ihdas edip ba dövizlerin yurda kanalize edilmesine çauşılmazdı. Bu bakımdan karaborsa kuru yiikseldiği halde kaçakçılığm artmadığını düşünsek bile yurda gelen işçi dövizleri başlangıçt»ki sevîyeye, hattâ ondan da aşağrya düşebilecektir. Kaldı ki karaborsa kuru yükseldiği yani kârlılık arttığı halde döviz kaçakçıbğınm artmıyacağmı d8şiinmek asın bir iyimserliktir. Kârlılık arttıkça en bü\Tİk engelln yani ceza tehdidinin Snemi azalacaktır. u bakımdan; karaborsada, döviz aranm ta> lebe göre daha elâstiki olduğunu ve dolaytsiyle işçilerin yurda daha fazla döviz göndermelerl sebebiyle döviz kurunda vuku balacak yüksebnenin talebi azaltmaktan çok arzı arttırmak şeklinde tesir göstereceğini söylemek yanlış olmaz. Esasen, kambiyo kontrolu sistemini uygulamak zorunda kalışımızın gösterdiği veçhile Türkiyenin döviz talebi döviz miktarının çok üstündedir ve kısılmış olan bu talep karaborsaya yönelmiştir. Karaborsa kurunun yükselmesi sebebiyle dogacak olan talep azalışı bu yüzden de mukabil bir etki yapamıyacaktır. özet olarak; işçUerimlzin tasarruflannın daha büyük bir kısmını yurda göndermeleri halinde, döviz karaborsasmda (serbest piyasa), arzın azala* cağını ve talebin artacağım ve bu yüzden karaborsa kurunun yflkseleceğinf, meydana gelecek kur yükgelişinin karaborsaya arzedilmekte o'^n döviz mikUnnı arttıracağınj, buna mukabil karaborsadan talep edilmekte olan döviz miktanm azaltmıyacağını, söyliyebüiriz. B una karşılık cehalet ortamında din yozlaşır. Yalnız din de|ıl, ganat adına, flkir ve bilira adına ve varsa hepsi yozlaşır. Çünkii böyle bir ortamda bütün deger yargılan ve insanlar yozlaşır. Böyle insanlardan kurulu toplumlar ise kolayca başka toplumlann kucağına diişer. Iste (milletlerin inkırazı, batması) denilen olus, bir halkın böyle vozlasarak difer milletler arasında yasama çüciinü kaybedip erimesi sonunda meydana gelen yok olma, taribten silinme oluşudur. Birınci Dünya Savaşı sonunda bu oluşun eşiğine kadar gelmiştik. Türk milletinin ruhunda gizli duran değerleri çeşitli harp meydanJannda bizzat görmüş ve takdir etmiş olan Atatürk'iin dehası bu gizli değer ve kudretleri harekete geçirdi ve kurtulduk. Fakat henüz cehaletten kurtulamadık. B B Köye gelen aydınlık sr memlekptteki cahil kitle çibi, Turk köylüsü de muhafazacj, gelenekçidir. Fakat Türk köylüsünün kafası aydmlamnca, daha henüz okul «ıralarında bile nasıl ileriye ve iyiye yöneldigini yakından anlamak için Köy Enstitüleri Dergilerindeki incelemeleri, anı, makale ve şiirleri okumak gerekir. Bir örnek vermek için, bu Derginin Ocak 1945 tarıhli 1 inci sayısının 121 inci sahifesinden çu manzumeyi aktanyorum. Altında «Kepirtepe Köy Enstitüsü öfrencilerinden llyas özcan imzası vardır: KEPİRTEPEDE SU VE IŞIK Bir avnc insandık bildik huyunu, nlatıUn durum, ya teşvik edlci tedbirleri (meselâ 4C3 sayüı kanunu) etkisiz kılacak şeküde işçi dövizlerinin yeniden karaborsaya yönelmesine yol acacak veya Hhalât, ihracat gibi diğer mnamelelerde döviz. «iyaı yaratarak bir yerden kacandığımızı başka bfr yerden kaybetmemiz neticesini verebDecektir. Bn neticeye varmış olmamız sebebiyle, işçl dörizlerini yurda kanalize etmek amacım güden ve basımn da katıldığı çalışmalarm zamansız oldufunu düşünmekteyiz. Daha önce yapılması gereken iş; kanunun kambiyo kontrolu sistemimizin bütünü içinde gözden reçirilmesidir. Sonuç A H Arifiye Köy Enstitüsünde müzikden hoşlanmayan hiç kimse yok. öğretmeninden öğrencisine vanncaya kadar bepimizde müziğe karşı derin bir ilgi var. Bu ilei yannı sabırsıziıklar içinde bekliyor^» Yine bu makaleden öğreniyoruz ki Enstitü öğrencilerinin en çok çajdıklan ve söyiedikleri besteler şutılardır: (fstiklâl marşı, Gençlte Marşı, Efem, Timur Ağa, Tokat vaylası, Emirdağı, Indira kuyu di bine, Köroğlu ve başta Beethoven otaıak üzere çeşitli Baülı bestect lerden serenatlar, nıenüetler, barkarollar vs.) X A 8 I İ : N İnceleme ve gözlemler Yabancıfar da hayran irkaç yıl önce bir defa daha yazmıştım: Sapancamn yakınuıdaki Arifiye Köy Enstitüsü, 1941 de bir tatil günü, İstanbul TJniversitesinin yabancı hocalarım günü birligine dâvet etmişti. Gittiler ve döridüler. İki gün sonra rastladığım Profesör Kessler ve Doçent iken kürsüde derslertnl Türkçeye çevirdiğim Prof. Schw ârz'a bu gezinin izlenimlerini sor dum. Her ikisi birden ve tek agıadan olağanüstü şeylerle karşılasmış insanlann hayranlığı içinde bu Enstitüden takdirle bahsettiler: «Enstitünün hocalan çok uyanık ve kültiirlü. Kız ve erkek öğrenciler bir arada okuyor ve gözierinde öğrenme aşkı ve zevki panldıyor. Hele kız ve erkek öğrencilerin teşki] ettiği bir müzik topluluğunun mandolin ile Batı müziği konseri dinledik. Beethowen ve Mozart'ın bazı parçalarını ba çocuklar bir arada ve hatâsız çal dılar. Bir kısmı Anadolu Bozkırlanndan prelmiş ve. ruhlan o zamana kadar Türk halk müziğiyle besienmiş olan bu çocuklann klâsik batı miiziği alanında gösterdiklerl bu basarı ve icra kudreti bizi hayretlere düşürdü. Türk milleti hakikaten büyük meziyetleri olan bir millet» dediler, ve Enstitü çajışrnalannı övdüler. Tamamen gerçeği söylüyorlardı. Aradan otuz yıla yakın bir zaman geçtiği nalde o gün kü mutluluk ve heyecanımı hâlâ hatırhyorum. B © 1 Aylulc M u s a 5 •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••«••••I TEŞEKKÜR TEŞEKKÜR 11/4/1967 günü ânî bir kalb krizi neticesinde ebediyete intikal ederek, bizleri sonsuz acılara gark eden kiymetli varlığımız, aile büyüğümü? ISMET INONU CUMHURBAŞKANLfGl' TÜRKİYE NASIL TAKSİM EDİLECEKTİ? İKİNCİ OÜNYA HARBİNE HAZIR MIYDfK? KAHiRE VE ADANA KONFERANSLARL. TİATI 15 LİRA • • REMZ! KİTABEVI • § İlâncıük: 9879/4150 ARTÜR TERZiYAN'ın (Merkez İthalât Kol. Şirketi Ortaklanndan) vefab münasebetile cenaze tdrenine iştirak eden, çelenk gönderen, hayır tnüesseselerine teberru edenlere, telgraf, telefon ve mektupla tâziyette bulunan akraba, arkadaş ve dostlarunıza ayrı ayrı teşekküre teessürümüz mâni oMuğundan gazetenizıa tavassutunu rica ederiz. TEBZİYAN ve PAPAZYAN Aileleri tâncıîık: 9888/4152 Sevgili esim, babamız, amcamız ve dayimız YILMAZ ÇETİNEI Tagtiavyj Bni^nsun • MicansUn ÎDDaaisUıı avnsco Çtkt>slwakya »t Romanyada Tdtk/er.... Em. Dr. General TACETTiN \Z in cenaze merasimine iştirak eden, bizzat evimize ge'.en, telefon, telgraf ve çelenk göndermek sureti ile acimızı paylaşan, Millî Savunma Bakanı saym Ahmet Topaloğlu'na, gösterdikleri yakın alâkadan dolayı Birinci Ordu Kumandanlığı mensuplanna, 66. Tümen merasün kıtası personeüne, İstanbul Tabip Odasına Ideâl Kardeşlerine; Denizyollan İşletmesi ve Sendikasına, Özel Bilir Koleji 6. Ed. öğrencilerine, akraba ve dostlarunıza ayrı ayn şükranlannıızın arzma büyiik acjmiz mâni olduğundan, hislerimizin iletilraesinde gazetenizin tavassutuııu rica ederiz. AİLESİ VE KIZLAJtl Cumhuriyet 4183 Çukurova Çimento Sanayii T. A, Ş. Müdürlüğünden Şirketimizın 1966 faaJıyet yılı kânrun tevzji; Türkiye EmlâX Kredi Bankasmın Adana, tstanbul, Ankara, Afyon, Mersüı, Gaziantep, Sinop ve Bolr Şubeleri vasıtasiyle yapılacaktır. 1966 yılı için ödenecek NET temettt) bisse başına 158.08 T. L. dır. Sayın ortaklarınrızın ellerinde mevcut hisse senetlerinJn 4 No. lu kuponu ile mezkur bank şubelerine müracaatlan rica olunur. (Basın Ç 48913906'4137) Tabancı üniversite hocalannı hayran bırakan o sonuç, Türk zekâsının, Türk istidadımn sadece birkaç yıllık işlenmesiyle elde edilmişti. Bu işleme Yurdun her yanında her yönde, aynı hızla bufüDC kadar sürseydi, herhalde demokrasi memlekette oturmuş ve ştaıdiki kısır ve cahilce çekişmeler safhası çoktan geride kalnııs olurdu! Cumhuriyet Aleni Teşekkür Her elli adımda bir beni durmaya mecbur eden bacai damarlarımdaki amansız hostalığı büyük hazakatle tedavl ederek beni mesut eden Saym Hoca KENT OYUNCULARI Yurf gerşekler» u inancımı destekleyecek baska bir belge vtreyün: Köy Enstitüleri Dergisinta 1945'de yaymlanmı? olan Birinci cildinln sahife toplanu 623 tür. Bugün hiç bir ilk veya orta okulda veya lisede, hattâ ünlversitelerin birçok PB KİMYA YÜKSEK MÜHENDİSİ ARANIYOR Antalya Antbirlik Genel Müdürlüğünden Kurmakte olduğumuz Yağ Kombinasında çalıştırılmak üzere enaz onyıl işletme tecrübesi olan kırk yaşını geçmemiş bir Kimya Yüksek Mühendisi almacaktır. Yabancı dil bilenler tercih edilecektir. İsteklilerin bugüne kadarki çalıjma durumlarim v« ista. dikîeri ücreti gösterir bir dilekçe ile Biıliğimize basvurmalan bildirilir. Cumhuriyet 4178 B Izmir Elhamro Sinemosında Orhan ASE\A 431 MA Y IS Dr. Kemal Saracoğlu'na şilkranlanmı sunanm. Hayri Saflamgü (Cumhuriyet: 4141) FADÎK KIZ Oyun 2 Bölüm Iksoray C. Sovcılığındon 1 Cezaevinde yaptırılacak onanmlaı 20.000 lira, muvakkat teminatı 1500 lira. 2 Kuzine bedeli 20,000, tesisi 7409 Ura, muvakkat teminab 2055,38 lira, İhale kapalı zarfla 8/5/967 tarihinde C Savcılığmda saat 15 de yapıJacakbr. Teklif mektuplan Üe belgelerinl taliplerin en geç ihaleden bir saat Önce Komisyona ibraz, etroelerj mecburirfir Pn^.,ıu »« • • BİR GARlP ÇÎFT Komedi 3 Bölüm A. Tnran OFXAZOĞLU Neil SİMON SFKRETER ABANIYOR Birinci derecede İngilizceyi, yardımcı olarak Almanca, 'ransızca hsanlarından birisini bilmesi, daktilo ve steno yaznası lâzımdır. Ücret tatminkârdır. Anadolu semtinde oturanlar tercih edilir. I jft S Ttmsücılik Şubesi, Fuıdıklı Saner Han Tel. 44 16 42 DENIZGİLIK BANKASI T.A.O. DAN Bankamız ihtiyacı için İÇ ve DIŞ piyasadan gemi Hpi sinyal madenci infilâka karşı Lâmba ile Projektör alınacaktır. Son teklif verme tarihi 3/5/1967 akşamına kadardır. Şartnamesi M«l»or"« Miun.1::»» DELÎ İBRAHİM Ovıın
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear