Catalog

SAITÎFE tKf 17 Nisan 1967 CUMHURtYET Kemalizmin yaratlığı Köy Ensfitüleri ve dıs gâvura lcarsı bağımsızhğımız kurtarılmıştı. Ikincisinde Türk toplnma, yüzyıllardır ilerlemesine engel olan ayak bağlarını Keraalist devrimlerle söküp atmıştı. Üçüncüsünde karanlık yırtılacaktı. Türk ulusu karanlığa vnravnra yürüyeeek ve uygarlık düzeyinin üstüne çıkmak için aydınlıkta ilerliyecekti. Kemalist devrimlerin de amacı bu idi. Bağımsızlığımızın ve cumhuriyetin ilelebet yasatılmasının da garantisi, Büyük ATATÜRK'ün 25 Ağustos 1925 te söyledikleri gibi, •fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür knsakların» yetiştirilmesinde idi. (1) . Cehaletin yokedilmesi böyle knsaklann yojhınlaştınlması ile olacaktı. Cumhuriyetin ilk yıllannda millî eğitim sornnlan önemle ele alınıyordu. I lusal Kartnluş Savasımn taze heyecanlan ile dolu, kuvayi milliye rnhn taşıyan bir öğretmen kndrosu büyük çaba gösteriyordu. Eğilimde Mustafa Necati gibi önderlerin açtıkları ısıklı yoilar vardı. Fakat yetistirilen knşaklar yoğunla.stırılamıyordu. Halkın °i>801 köylerde olduğnndan her tarafı birden nnra kavusturmak mümkün olamıyordu. Memleketin sahibi ve toplumumuzun asıl unsurn olan köylü eğitilemiyordn. Oysa fikri, vicdanı ve irfanı hür kusaklann, özellikle köylü sınıf arasında, çoğunluk kazanmasının önemi büyüktü. Devrimler yerleşecek ve kök salacaktı. Kalkınmanın ön sartları tamamlanacaktı. Ümmetçilik kırıntı ve istekleri yokedilecek, ulusçuluk sunrlanacaktı. Böyle bir ortamda oy devrimi de kendiliğinden gerçeklesmiş bulunacmğindan, demokratik yönteme geçildiğinde sarsıntılar az olacaktı. Demokrasinin iradei milliye. adına, krndisinin kaynağı olan devrimlerl boğmasına imkân olmayacaktı. Milli iradenin her zaman millî menfaatler paralelinde bulunması tağlanacaktı. 91nın üçflnctt dönemi olacaktı. Birincisinde Cehaletin yokedilmesi Ulusal Kurtuluş Savaiç lstilâcılar yurdnn barimi ismetinde boğnlmnş, ••••••••••••••••••••••a ÜLÜSLARARASI TRAJEDİ: •••• • »•• • ••• • ••• • ••• • ••* #••• • ••« mmmm • ••• Suphi KARÂMAN <Bu memleketin sahibi ve toplumumuzun asıl unsuru köylüdür. îşte bu köylüdür ki bugüne kadar eğitimden mahrum bırakılmıştır. ATATÜRK 1922 TABÎÎ SENATÖR euklan daha beşaltı »ene evvel çobanlığını, ırgatlığını yaptıklan toprak ağalannın hnrnrunu kaçıracaktı. Köy halkının kaderi üzerinde söı sahibi olmalan sakıncalı olacaktı. Fikri hür, vledanı hür ve irfanı hür bir knşağm yetişmesi halkın yaşantısınm Ve geri kalmışlığın nedenlerinin eleştirilmesine yol açacak, tutucn düzende çatırtılar yapabilecekti. Köyün ekonomik yaşantısınm ahşılmış kurallan tartısılamamalı idi. Köydeki toprak ağası ile kasabadaki eşrafın ekonomik ilişkilerinin yarattığı kndret çemberinin ekonomik, sosyal ve siyasi düzeni bozulmamalı idi. Bn düzenin lıalkın tepesinde kurdngn skolâstik düşünce atmosferi, her yeni olusumu srâvur işi diye geri itmekte, çıkarcı zümrelere yüzyıllar boyn başarı kazandırmıstı. Onlara göre Kemalist devrimler düzen bozucu nitelikte idi. Köye sokulmaması, yerlestirilmemesi, halka indirilmemesi skolâstik düsünce atmosferinin devamı ile mümkündü. Oysa Köy Enstitüleri ile Kemalist devrimin ülkücüleri sıçrama yapmıslar, köye girmislerdi. Kemalist devrimler halkçı, lâlk, devletçi llkeleriyle, medenî kannnn ile, kadın haklan ile, tarih ve dilde öze dönen milliyetçiliği ile köyde tahtını kuracaktı. Tanzimattan beri yüz yıîdır süregelen şehir köy ayrıbğı son bnlacaktı. Tüm Anadoln halkı ekonomik kalkınmanın temel dflşün ve eğitim ilkelerine kavnşacaktı. uruln düzende senir köy araeılığı yaparak saltanatını yürüten ağa eşraf ikilisi karşı harekete geçerken bu defa gâvnr işl sloganını kullanmayı uyçun görmedi. Kemalist hareketin yakın senelerdeki azimli davranışı karsısında bnna cesarct edemedi. Bu defa, kamu oyunnn da hemen onayını kazanacak olan, komünistlik slojranı Köy Enstitülerine karşı işletildi. Silâh hedefini iyi bulmuştu. Demokratik hayata yeni girişin yarattığı ortam ve demokrasinin işletiliş tarzındaki anlayıs Köv Enstitülerini çökertti. Çıkarcı zümreler halk kitlesinin uyanmasına fırsat vermeden geniş oy kaynaklannı konıyabildiler. Halkın, bir dengeli demokrasiyi yaşatacak oy devrlmini yapmasına imkân bırakılmadı. Filistin mültecileri sabahı şafak sokerken uçaklarla desteklenen îsrael birlikleri Ürdün topraklarına giriyor, Filistinli tedhişçilerin banndığı dört köyü yıkıp harap ettikten ve Arap Lejiyonunu iyice hırpaladıktan sonra düzenli bir şekilde kendi topraklarına çekiüyordu. Bu, 1956 daki Sina harekâtından bu yana Îsrael Devletinin en şiddetli tepkisi idi. İlk saatlerde Arap radyolan ihtiyath bir sessızliğe büründüler. Şam ve bilhassa Kahire, Ammanın saldınyı bildiren bültenlerini yayınlamakla yetindiler. Ancak Îsrael kuvvetlerinin çekildiği haberi teyid edildikten sonra, radyolann tonu yükseldi. îsrael saldınsından birkaç gün sonra Şam ve Kahire, Ürdun rejimine şiddetle çatmaya başlayarâk Haşimî Saltanatını îsraelle gizlice anlaşmakîa suçladılar. Hebron bölgesinde ciddi karıjıklıklar oldu. Nablus ve Kudüste Kıral Hüseyinin bedevilerden kurulu Arap Lejiyonu Filistinlilerin üzerine ateş açtı, zırhlı arabalar sokaklarda devriye gezdi. Bu ciddi ayaklanmalar sınır köylerine silâh verilmesini isteyen ve «Kıral Hüseyinin ihanetini» protesto eden Filistinli mültecilerin problemini jşığa çıkarmıs bulunmaktadır. eynelmilel trajedilerden pek azı Filistin multecilerinınkı kadar yanlış anlaşılmıştır. Onlann 1948 Îsrael Arap savaşı artığı olmadıklarını anlamak için kamplarına gitmek, yaşayışlarını incelemek, onlarla konuşmak kâlidir. Nüfusları gün geçtikçe artan mülteciler, korkunç bir şekilde sefalete sürüklenmekte, Ortadoğuyu her an ateşe verebilecek barut fıçısı haline gelmektedirler. Uzun müddet Arap kardeşleri tarafından kontrol edılen basit bir konu olmuşlardır. Bugün mülteciler milletlerarası bir problem haline gelmiştir. Kendi bünyelerinden çıkardıkları ufak bir orduları, son Israel saldırısına sebep olan komandoları vardır. Halen Îsraelle çatışmayı ar«jeulaj« hiçbjr Arap devîett yokrtar. Sftfiyeliler h*rekete:geçTnekten ziyade îsraele lâfla saldırmayı tercih etmektedirler. Nâsır uzun süreden beri yatıştırıcı bir rol oynamaktadır. Bununla beraber Filistinliler her an barutu ateşliyebilirler. Sığınmış bulundukları ülkelerde mültecilerin kontrolu gün geçtikçe guçleşmektedir. k a s l m man sırtlarında elbiselerinden başka bir şeyi olmayan 500,000 kişi komşu Arap ülkelerine sığınmış bulunmakta idi. U.N.R.W.A.'ya (Birleşmis Milletler Ortadoğu Filistin Mültecilerine Yardım Komitesi) göre mültecinin tarıfi söyle yapılmaktadır: 1948 savası natladıeı zaman Filistinde en az iki yıl oturmus olan, savaş sonunda yu\asım ve yaşama imkânlarını kavbetmiş kişiler ve çocukları mülteci sa battı j'üzünden durum daha da vahimleşmiştir. Sınır boyunda 200.000 kişi oturmaktadır; burası Ürdünün en sıcak bölgesidir. Lübnanda problem daha başkadır. Mültecilerin miktan Ürdün ve Gazze'deki vatandaşlarına göre çok az oldugundan hayat şartları dana iyidır. Diğer Ulkelere göre Lübnan mültecılere büyük bır refah safamıştır. Mülteciler şehirlere «e Trablus bölgesine yerleşmişlerdır. Lübnan tâbiiyetine alınmamışlar . MULTECI KAMPA Humus 09 /TRABLt/S :::: l l l l ıaaa !>•• ıaaa ::: Köy Enstitülerinin boşluğu öy Enstitülerinin amacından ozaklaştınlması sonra beri geçen yirKyılın vebosluğu kapatılmasındandoldurulamamışmi hiçbir surette AKDENIZ Eğitimde şuurla$ma Enstitülerinin 17 Nisan 1940 bu yönden önem taşımaktadır. KeK öy devrimler büyükkuruluşn, millî eğitimde malist 1935'lerden sonra tır, doldurulamıyacaktır. Klâsik eğitim yerine !••• çeşitli is kollarmda pratik eğitimi öngören Köy Enstitüleri aynı hızla devam ettirilse idi, Türkibir arastırma, geliştirme, bir suurlaşma dönemine ye bugün çok farklı bir görünüşte bulunacaktı. girmiştir. Batının veya şuradan buradan bir örTedi yılda 20 tanesini kuran, devlete hiçbir yük nek alınmaksızın, yabancı uzman raporları istenolmadan işleten, 17.000 ögretmen yetiştiren ülkü meksizin, yakın tarihimizde ilk defa olarak, Türk ve güc yirmi yılda daha yüzlercesini knracak, halkının ihtiyaçlarına uygun, millî ve gerçekçi halkın hizmetine 100.000'i aşkın bir öğretmen kadbir oluşum başlamıştır millî eğitimde. Ziya Görosuna verebilecekti. Bizzat Köy Enstitülerinde KALP'le birlikte uyanan ulusun kendi öz harsıve yetisenlerin gidecekleri köylerde egitici duna yönelme fikri Anadolu halkının gerçeklerinde romları yanında üretici nitelikleri köyün ekononygulamaya konuluyor, Kemalist devrimlerin sen mik kalkınmasında etkili olacak, memleket kaltezinde bir yeni milliyetçilik mayalaruyordn. Bir kınmasının alt yapısını sağlamlastıracaktı. Keyeni milliyetçilik ki, okuma yazma ve ilk eğitim malist devrimler köye ve geniş halk kitlesine indüzeyindeki bilgiler dışında halkın yaşantısındadirilerek milletçe nyanısın ve kalkınmanın hızı ki edebiyattan. sanat ve müzikten, folklordan ve artınlacaktı. Köy Enstitülerinden yetisen ve en ilkel yerleşme yerlerinde gerekli basit uygarTürk edebiyatını. düsün hayatını balka indirerek lasma metotlarına kadar ynrt ölçüsünde benzer(Hinya edebhnt âleminde ö» yapan kalemİMİa lik »ağlavacaktı. Köy eğitmenleri yetisiirme de*»yısı ^rtao«Mı. itÜca vctaMsap yok edilraifs*nemesinden baslayan olnşumnn 17 Nisan 1940 ta lnrda. Demokrasinin yerleşmesl ve lşleyişi sağKöy Enstitülerini meydana getirmesi Kemalist lamlaşır, siyasi buhranlara girilmezdi. 27 Mayısdevrimlerin yaratıcı fikriyatının millî eğitim alatan sonra ve bugün çeşitli sornnlann çözümü konındaki ürünü idi. laylaşırdı. 1940 1947 arasında yedi yıl Içerisinde Kızıl:::: çullu ve Çifteler denemelerinden başlayarâk ynr:::: dun cesitli bölgelerinde köy halkı ile iç içe, tan•••• ma elverişli yerlerde 20 adet Köy Enstitüsü kuöy Enstitülerinin boşluğunn doldnrmak için rulmuştu. Devlet bütçesinden pek az yardım alı27 Mayıstan bnçiine kadar değisik alanlarnıyor, öğrencisinden öğretmenine kadar bir ül da birçok gayret sarfedilmiştir. özellikle; 222 sakücü gayretin nasırlasan elleri ile eserler yükse yılı llköğretim Kanunu. Yedek Subay öğretmenJiyordu. Genis istimlâkler yapılarak mütegallibe lik. çıraklık okullan, teknik öğretim klâsik öğzengin edilmiyor, ihalelerle mütaabhitlerin cepretim tartışma ve uygulaması. sağlık hizmetlerileri sişirilmiyordu. Ama ülkücü kişilerin yönetinin sosyalize edildiği bölgelerde yardımcı faaliminde kız erkek köy çocnklan yeni eserlerin yetler ve genel olarak Devlet Plânlamasının eğimimarları olarak Anadolu'yn baştan insa edip tim alanındaki gayretleri.. Ama bütün bu çabaknrtarmanın sağlam temellerini atıyorlardı. lar Köy Enstitülerinin boşluğunu doldurmağa yetmemistir. Kemalizmin varattıeı hir eğitim tipi olan Köy Enstitülerine ve bu arada memlekete yazık olmnştur. B SURIYE 138. ooo h (2.7%)\ /VA5LUS URDUN 7OO.0OO (37%) 66L Ü 302.000 (68 %> FİLİSTİN MÜLTECİLERİNİN YAŞAMAKTA OLDUKLARI ÜLKELERİN NÜFUSLARINA GÖRE ORANI LUT Sonuç K Göçün tarihi u 7avalhlarm göçlerinm tarihi karanlıkta kalmıştır. Panik 1948 yılında Kudus civarında Yahudilerin yaygın bır katliânna gırisıp Muslumanları imha etmesiyle başlar. Katliâmm evvelden mi hazırlandığı, yoksa gerici fikir'.erin teşvikiyle mi olduğu bilinrnemektedir. Kesinlikle bilinen, Israele karşı birleşmis olan Arap kuvvetlerine boş toprak bırakmak uzere Muslüman şeflerın bu göçü desteklemış olmalarıdır. Mütareke yapıldığı za B Çıkarcı ve tutucu güçlerin saldırısı akat ülkücülerin bn çabası uzun sürmedi. Köy Enstitülerinde kişilik kazanan köy ço (1) Prof. E. Ziya KARAL. ATATÜRK'ten Düşünceler. S. 78 BIMMIHIHIIlllllllltlllll||,|aı|||mH| aııaamııiMiıiMiııuDMiu^m aııın «•••••«•••••••••••••••••••••>•••••••••••••••••••••••••••••••••••>••••> • ••••«•••••••«•••••••••••••••••••••••••••«••••••••«••••••tBaa««a*ıa*aaBB ••••ftllll>liai,lltll,ll •ıııiHiıııııııif Aylak Musa yılır. TJN.R.W.A. kayıtlarma göre, mültecilerin banndıkları dort ülkede sayısı 1.300 000'i bulmaktadır. (Gazze bölgesi, Ürdün, Suriye, Lübnan). Mülteci kamplarını gezip onlarla yakından temas edınce insan çok üzücü hislerın etkisi altında kalmaktadır. Halli ımkânsız malî problemlerle karşı karsıya bulunan U.N.R.W.A.'nm butün çabalarına rağmen, mültecilerin hayat şartlarını, bilhassa çocuklarınınkini düzeltebilmeleri için pek az umit\eri vardır ve asgari imkânlar ıçinde yasamaya mahkumdurlar. dır, devamlı veya geçici bir işte çalışmak için idari makamiardan izin almaya mecburdurlar. Suriyedeki mültecUerın hayat şartları diğer ülkelerde yaşıyanlarınkinden çok daha iyidir. U.N.R. V/JL. ka^tlarındaki Filistinlilerin ",o 70 i, Şam'ia ve banliyösünde yaşamaktadır. Gerisi Halep, Humus gıbi kuzey şehirlerine yerleşmiştir. Suriye vatandaşı olmamakla beraber oy kullanma hakkı hariç, yerlilerın butiin haklarından yararlanmaktadırlar. Bakan ve memur olabilirler. 17 Nlsan, Köy Enstitülerinin kurulnş yıldönümüdür. K5y En»titfileri knrnlalı 27, ve yıkılalı 20 yıl geçmiş, ama o zamandan bn »mana Köy Enstitüleri komünist ynvalan olmak ittaamınuan knrtnlamamıştır. Çünkü Köy Enstitüleri Anadolunun kurtuluş ve uyanış savaşının bir parçasıdır. Hangi yoksul ülkede, siyasette, eğitimde, ıktı•atta bir millî knrtnluş hareketi ve bir halk uyanışı başlarsa, komünistlik sayıhr. Vatan haini Bolu Mntasarnfı Osman Kadrı 1920 de Mustafa Kemal ve arkadaşlannı komünistlikle suçluyordn : Mustafa Kemal hareketi bolşevikliktir. Mustafa Kemal'ın agkerini öldüren şehit olup Cennete gider, Mustafa Kemal'ın emrinde dövüşen asker ölürse şehit olmaz ve Cehennemı boylar.. dlye birbiri ardına fetvalar çıkanlıyordn. Damat Ferit, Padişan ve hempası, Anadoln hareketini bolşeviklik saymışlardır. Ama kendilerinden mi bn hikmete ulaşmışlardır? Elbette ki hayır! Emperyalizmin merkezlerinden gelen duşuncelere nydnklan için bu yolda ahkâm kesmislerdir. îoksa Bolu Mutasarnli Osman Kadri'nin kısır aklı, komünizme, bolşevızme yetecek çapta değildir; tnçiliz emperyalizraine satılık tstanbuldan gelen emre nyarak Gazi'nin komünistliğini ilân etmiştir o gafıl. Emperyalizmin bu yoldaki bilinçli politikasını dünkü ve bngfinkü belgeleriyle ispat etmek çok kolaydır. 10 Ekim 1919 da Ingiliz Amirali Sir F. de Robeck, Lord Curzon'a yolladıt» raporda Mustafa Kemal'in Sıvas Kongresini ele alarak : « Sadrazam (Damat Ferit) durumun vehametini kabul edıyor ve isyanı bastırmak için müttefiklerden müsaade istiyor. Izmit cıvarında boNevık tipi haydutlar turedi. diye yazıyordu. Ingiliz Amiralinin «bolşevik haydut çeteleri dediği, Kuvayı Milliye idi. ı...nı *•«»• Daha yenilere gelelim; Beyaz Saraym danısmanı şonretll Ame rikan generali Maxwell Taylor, Ncw Tork'ta verdiği bir konferansta : .., « Millî Kurtuluş Savaşları komünist yayılmasının yennı aımıstır» hükmünü vermistir. Amerikanın Cnmhurbaskanı Muavini Humphrey ise dana aydınhk konnsmnş, Amerikan Harb Akademisinde yaptığı konuşmada subaylan ny3rmıstır : « Birlesik Amerikanın güvenliğini tehdıt eden bır tenlıkeden söz etmek istiyorum sizlere.. Bu tehhke çok ince hesaplanmış millî kurtuluş harbleridir. Bu millî kurtuluş harblerı denen savaşlara karsı kendımizi korumak için yeni ve cesur davranışlarda bulunmalıyız.» . Görülüyor ki, vatan haini Bolu Mutasarrıfından Istanbulda düşmana satılmıs Padisaha, Sadrazama; emperyalizmin amiraline, Amerikan generaline, Lord Curzon'a ve Amerikan Başkan Muavini Humphrey'ye kadar nzanan zincirlemede «millî kurtuluş. nyanışının adı bir kelimedir : Komünistlik ! Bn durumda Köy Enstitülerinin «komünist yuvalan» gayılması kadar tabiî ne olabilir? Gün geçtikçe daha iyi anlasılıyor ki, Köy Enstitüleri Anadolunnn çerçek nyanısını ve kurtulusunu eğitimde sağlıyabilecek halk kurumları idiler. Eğer Köy Enstitüleri kunılduğu gibi sürdürülseydi şimdiye dek Anadoluda okuma yazma bilmiyen hemen hemen kalroıyacaktı. tstelik bu okuma yazma, soynt ve işe yaramaz bir eğitim sonucunda değil, bir iş ve meslek eğitimi sonunda elde edilecekti. tkinci Dünya Savasından sonra Truman doktriniyle hızlanan Amerikancılık akımı, Atatürk devrimriliğine karşı komprador mütegallibe ittifakını güclendirmistir. Köy Enstitülerini komünistlik yuvası sayarak ve bu yolda propaçandayı gittikçe artırarak Köy Enstitülerini yıkan kompradorlann memleket millî eğitimini ne "hale getirdiklerini de şimdi Plânlama kitabındaki rakamlarda görelim : 1964 yılında ortaokullarda 18.000 öğretmen ihtiyacına karştlık 6900 asil öğretmen vardı. Açık 11.500 idi, bu yıl aynı açık olduğu gibi devam etmektedir. Liselerde 1964 yılında 7800 öğretmen ihtiyacına karşılık 2.200 asil öğretmen vardı, açık 5.600 idi. Içinde bulunduğumuz yıl bu açık 10.000'e ulaşmıştır. 1964'te genel ve mesleki ve teknik yüksek öğretimde 800 olan öğretmen açığı 1967'de 4.000'i geçmiştir. Bugün Türkiye nüfusunun yüzde altmışı alfabesizdir. 12 yaşmdan yukarı olup da okuma yazma bilmiyenlerin sayısı ki bunlar ilkokul çağını geçırmis olanlardır on milyonu aşkındır. Bu sayı artarak 1972 yılında 13,5 milyon ve 1977'de 17 milyona varacaktır. İşte, KÖT Enstitülerini : Komünist ynvalandır.. diye jıkanhur, milli eğitimi bn hale Cetlrmişler ve memleketi böylesine karanlığa boğmuşlardır. Nerede bir millî knrtnluş nmudn, nerede bir halk uyanışı var•a, üstüne çnllanıp «komünistlik geliyor» yaygaralarıyla ortalığı velveleye verenleri iyi tanımalıyız. Bn politikanın kökü îngiliz emperyalizminin yerini daha büyük bir gücle doldurmuş bnlunan Amerikan emperyalizmine dayanmaktadır. Ve bn emperyalizmin kültürünü yaymaya çalısan ajanlar, simdi Anadolunnn her yanında «öğretim görevlisi» ve «Barış Gönüllüsü» adlanyla faaliyette bulnnmaktadırlar. Köy Enstitülerinin Szbeöz Anadoln çocnklarını komünistlikle itham edenler. Amerikan gönüllülerinin Anadoluyn sarmasına ses çıkarmıyacak ve Türk millî eğitimini Amerikalılara teslim edecek kadar millî şuur ve şereflerden yoksnndurlar. 17 Nisan! • •••••!• AVUKAT BERİA ONGER KADINLARIN KURTULUŞU (Ord. Prof. Dr. H. V. VELİDEDEOĞLU'nun «TÜRK KADININ adlı konleransıyla) HUKUKİ VE GERÇEK SOSYAL DURUMTJ» P. K. 918 İSTANBUL DAĞITIM: TJĞRAK Nuruosmaniye C. 36 Cumhurivet 4084 FAHİR ONGER YAYINLAR1 Nimbüs çankays Rotary Kuiobu'nDn TOrklye Yardım Sevenler Oerneği yaranna tertip ettlfil (80 kişilik kadrosu ite) Londra Festival Balesitemsillerl Şefter: Michael Moores va Aubrey Bowman 18 ve 19 Nlsan tarihlerlnde Devlet Operası (DelU : 11S/4081) (Suriye Radyo Televızyon O mum Müdürü jir Fılistinlidir.) ültecilerin bü>uk bir kısmı kendi öz imkânlariyle barınmaktadırlar. Yalmz »i 18 l TJ.N.R.W.A. nın kamplarında yaşamaktadır. Suriye hariç diğer j ç ülkede kamplarda kalanlann oranı °b 40 dır. Hayat şartlan acınaültecilerin durumunun en cak haldedir. Bühassa ;Şam'ın bankritik oldu§u yer Gazze bolgesidır. Eski Filistinden ka liyösunde, esltı Yahud mahallesiy lan sahildeki bu dar toprak par le dağ yamacmdaki harabelerde oçası Birlesik Arap Cumhuriyeti turanların durumu çok acıdır. nin idaresindedir. Toprağın uzunU.N.R.W.A. nın dört ülkede 54 luğu 40 kilometredir, eni 5 ilâ 9 kampı vardır e bunlarda yarım kilometre arasında değismekte milyon mülteci barınmaktadır. dir. 1948 de nüfusu 80.000 olan bu 180 000 kişıye kalorisi hesaplanmış küçük toprak parçasmda şimdi besin verilmektedir. Buna rağmen 400,000 kişi oturmaktadır. Holânbu besinler bir canlıyı sıhhatte tut dada kilometrekareye 350 kişi maya yeterli değildır, aylık tayin düşmesine karşılık, Gazze'de ki bir kişi için 10 kilo un, 600 gram lometrekarede 1,150 kişi yaşamak şeker, 600 gr. kuru sebze, bir oktadır. Bölgenin idaresi Mısır a^ka pirinç ve 375 gTam nebati yağkeri birlikleri tarafından yürütuldan ibarettır. Kışın un 400 gr., mektedir. Rafah kampı (dünva* kuru sebze 300 gr. arttırılır. biraznın en büyük kampı) bir mülteci da gaz veriür. Mültecilere verilkampmdan çok bir esir kampma mekte olan besinin günlük kaloribenzemektedir. Filistinliler Ka si yazın 1500, kışın 1600 dür. hire veya Iskenderiye'ye gitmek için izin almak zorundadırlar (Müracaatları sistemli bir sekilde reddedilmektedir). Mısırlılar ancak sanat sahibi gençlere ıkailistin mültecilerinin çoğu met ve çahşma müsaadesi vermülteciliği benimsemıştir ve mektedirler. Gazze bölgesinde hep mülteci olarak kalmak ısçahşma imkânları çok kıttır. Mültemektedirler. Arap devletlermin tecilerin büyük kısmı U.N.R.W. mültecileri Israelle muhtemel bir A. teskilâtının yardımı olmazsa çatışma için ihtiyat kui^et gibi yaşayamaz. kamplarda barındırması dünya kaHaşimî Kıralhğı nüfusunun üç mu oyu tarafından iyi karşılanmamakta, bilhassa mülteci komandote birini teşkil eden Ürdündekı ların tsraele saldırılan sık sık Filistin mültecilerinin durumu daha az kritikrir. Filistinliler Ür yerilmektedlr. dün vatandaşlanmn tam hakkıU.NJl.WA. teşkilfttının kuruluş na sahiptirler ve iş tutabilirler. gayesl mültecUere ia bulma ve onFilistin mültecileri Ammanda Balara yardımdır. tlgililerin ihmall kanlıklarda görevler almışlaryüzUnden teşkilftt iş bulma göredır. Ürdünü Birlesmis Milletlerde vinden tamamiyle uzaklaşmıştır. bir mülteci temsil etmektedir Gurbettekl Filistinlilerin yansı Kalkınma çabalarına rağmen ül18 yaşmdan küçüktür, her yıl 30.000 ke fakir kalmıştır. rdtin 1948 yılında halkm geçi den fazla mülteci reşit olmaktadır. Babalann çoğu işsizdir, bu sebepmini sağladığı verimli topraklardan mahrum kalmıştır. Sa le çocuklar bir meslek edinemevaştan evvel bu bölge ekonomik ve mekte ve Filistinde çiftçilik yapcografl yönden Akdeniz limanla maktadırlar. Bu gidişle her an nna baglı idi. Bu bağlann kop Ortadoğuyu barut fıçısı haline getirmeleri uzak bir ihtimal değüması ve aç mültecilerin gelmesiyie dir. ytrmi yıldanberi Ürdün ekonomlst lcsmen felce ugramıştır. Bir ook •Le Fljraro» dan derleyen: köyü tarlalarından »yıraa aınır M. Turhan TAN Mültecileri barındıran dört iilke M M Aradığımz mallar Nevv York Eyaleti'ndedir. size... Bunlarm yerlerini bedava bulalım. Ev eşyaları, sütlü mamuüer, avadanlık, ağır sanayî feçhizatı Amerikan firmalarının yaptıklan 416 kategori maldan 403'ü New York Eyaleti'nde imal edilir. Buranın imalâtı, işadamları ve nakliye kolaylıkları, burasını Kuzey Amerika'nın ticaret merkezi haline getirmiştir. Bedava Imalâtçı Bulma Servisi : Size hiçbir ücret ve mecburiyet yüklemeden, ihtiyaçlarınızı karşılayacak olan imalâtçılarla %'ım temasa getireceğiz. Antetli mektup kâğıdınıza sadece ihtiyacınız olan malları yazmanız kâfidir. Isteğiniz ne kadar sarih olursa, size o kadar faydalı olabiliriz. Lutfen banka referansınızı bildiriniz. Müracaat: Nevv York State Department of Commerce, International Division, Dept. TH11, 20 Ave. des Arts, Brussels 4, Belgium. Işsizlik F Ü frtfm ffı« frading center of North America