26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
AHIFE DORT JLHAN UZAK KOMŞU SELÇUK Sovyet modeli örnek olamaz RUSYADAN GEZİ NOTLARr ovyet toplumlan bizim anlaımıı manada bir milliyetçüikarsı bir enternasyonal ülküla dövüsmüş, ve bambaşka ıhl devirlerde bambaşka bir türün mirasçısı olarak siyast dan ele almıs komünist parnin öncülügünde kalkınmış•ütün bunları bir araya koyjumuzda başka tariht ve soskosuilarda gerçekleşmiş Sov kalkınmasını Turkiyede orc almaya ne imkân ne de lun olmadığı görülecektir. iyast hürriyetlerin, millî baısızlığm insanlann kültürünve toplum şuurunda büyuk • ettiği Türkiyemizde Turkiye »n gerçeklerine gore bir kalma yöntimini araşurmak undayız. Turk sosyalizmım ;mişimizin mirası üstüne otmak ve geleceği ancak bu neller üstüne kurmak zorunyız. Yabancı bir devletin takinde, yabancı bir öncü kadron vesayeti altında nurlu uclar» varmayı düşünen her işim illâs etmeye mahkumr. fitekim Amerikan usulü kalıma yolu Türkiyeyi içinde lunduğumuı çöküntüye süklerniştir. \merikan kalkınması kapitat yoldan kalkınmadır. Yuz lı askın bir sürede büyük lk kitlelerinin sömürültncsi, ilmesi ve birkaç kuşağm yok nası pahasına elde edılmlstir. Irikadan getirilen zeneiler ıvvanlar gibi çaltstınlmıştır. adenlerde, ıabrikalarda, santi 22 yelerde lsçiler dayamlmaz kosullar içinde yaşamıslardır. Kapitalist kaklınmanın srtık tarihe malolmus hikâyesi Yeni Dün yada da, görülmektedir. Özelellerde «ermaye temerküzünün tamamlanması için en aşağı hayat duzeyinde ve kötü çahsma şartlannda bütün haklanndan yoksun işçi yığınlannın yüı yıl ıstırap çekmesi gerekmiştir. O çağda, »osyal adjilet kavramından yoksun bir toplumda süregelen macerayı Yirminci Yuzyılda tekrarlamak elbette mümkun değildir. TÜTkiye yeryüzünde dışarısıyla ilişkilerini kesmiş bir ada sayıisa belki de bir yüz yıl daha isçiyi »ömürerek, Anadolu insanının «efaletl pahasına ozel ellerde bir sermaye birikimine gidebilirdik. Bu tutum imkânsızdır. ve Atatürk'ün görterdlfi hedef hayal olmaktadır. Türkiyeyi açık pftttr olarak kullanan zengin kapit&list ülke lerin akıl hocalığım ve liderli#ini kabul etmiş durumdayız. Temel saojtyie yönelecek yerde tüketim eşyalarına yBnelen bir iktisadî gidişten hayır gelmeyeceği açıklanır. Bu konunun tartısmaaını ve gerçeklerini fıkralarimızda çok açık seçik yaptıgımız ve gereklerini ortaya koyduğumuz için sözü uzatmıyacağız. Sozün kısası bu kalkınma gayreUnin bizi bir çokuntüye «ürükledığidir. îşte bu çöküntünün yarattığı baskı ve hazırladığı ortam içinde Türkiye başka kalkmma yol lannın arayışına ister istemez girmiştir. Ve o zaman bir ikîncl kalkınma yolu karşımıza çıkmıştır: Sosyalîzm. Sosyalizmin çeşitli ülkelerde yurütülen çeşitli biçimlerı vardır. Sosyalizm temelde elbette tektir ve temel bilimsel kanunlarını açık seçik ortaya koymuş tur. Ne var ki bu kanunların yürürlüğe konmasında Norveçten Mısıra, Çınden Cezayire, Sov yetlerden Yugoslavyaya ve lsveç'e kadar birbirinden ayrı yöntemler ve stratejiler ortaya çıkmıştır. Hattâ Sovyetler Birliginde Rusya ile Kazakistand» kalkınmasının gerçekleştirılmesi arasında geniş farklar vardır. Sosyalizmin komünizme dönüştüğü ülkelerle sosyalizmin Öyleyse? Ne var ki Amerikan usulü kalkınmayı bize empoze eden Amerıka, Türkiyeyi bir ileri ka rakol ve bir açık pazar gibi kullanmaktadır aynı zamanda.. Geçen yuı yılda Amerikan kalkınması gerçeklesirken Araerika, daha önce sanayi devrimini tamamlamıs devletlerin egemenliğınde kan kaybına uğrarnıyordu. Oysa bugün Turkiyede AngloAmerikan kumpanyalan memleketi sağmaktadırlar. Yabancı kapıtalistin emeli Türkıye pazarından faydalanmak, kâr etmek ve kârmı dışarı çıkarmaktır elbet.. Bu durum da Türkiyenin kapitalist yoldan kalkınacağım diye zengin kapitalist ülkeler tarafından sb'müTülmesi »öı konusudur. Çağımızın medeniyet dünya«ıvla aramız gittikçe açılmakta pek «ulandınldıgı reviıyona uj radıgı ve kapitalizmden esinlediği ülkeler de vardır. Sovyetletde komünistler d»h» baslangıçta dint inançlara cephe alırken Mııır ve Cezayir ıot yaliatleri dinl inançları kalkınmtıun ve «mperyalizme karsı mücadelenin itici gücü gibi kullanmak iftemektedirler. Bu değisik tecrübeler ve degişık görünüşleri Türk aydmları dikkalte itlemek ve tüm olarak bize model olamıyacak kalkınma »üreçleri içindeki olayları, tecrübeleri objektiî bir gozle değerlendirmek zorundadırlar. Geçmif bir çagın başka ülkelerdeki acı denemelerıni Turkiyeye örnek olarak almayı istemek gerçeklere saygısızhktan başka şey ifade etmez. Bir Sta lin devri düşünün ki Sovyîtler bile o devri k&bus olarak anmaktadırlar. Bir Kazakistan kal kınması düsünün ki Moskovadan gelen kadrolann aşiret çağındaki topluma empoze ettiği yöntemler içinde gerçeklesmiştir. Milletlerin kalkınmaları, Vendi değerleri, eğilimleri, kültürleri, siyasl düşünceleri, bilinçleri, milll nitelikler dikkate ahomadan düşünülemez. Türkiyemiz için tek çıkar yol losyalizmdir, diyoruz. Ne var ki dünden bugüne süzülüp gelen özgÜTİük gelenegimizi, Atatürkçülüğün milll bağmısızlık ilke»ini bir yana iterek Sovyet denemesini topluma giydirmeye çalışanlar varsa topluma deli (ömlegi (ivdirmeye çıkmış hayalcilerdir. . Milll Kurtuluı Savasjmızın bi ze kazandırdıklarını gözönüne alarak ve Turk sosyalizmini em perytlizme karsı 919'da başlayan »avaşın tamamlayıcısı diye düşünerek kendi yöntemlerimizi bulmak zorundayız. Demek ki başlangıçta ?u esas lan kabul etmek yerinde olur: 1 Turkiyede kapitalist kalkmma yolu kapahdır. 2 Türkiyenın kalkınması için muhakkak Türk iktisadıyatını emperyalizmın egemenliğin den ve sömürmesinden kurtarmak gerekır. 3 Ve bu egemenliğin baskısından kurtulmak için Turkıyeyi Amerıkanın açık pazan ve ileri karakolu durumundan kurtarmak gereklidir. 4 Türkiyede sosyalizm Türkiyenin koşullarına göre gerçekleşebilir. 5 Millî bagımsızhk ve ozgurlük ilkeleri Turk sosyalizminin temel ilkeleridir. Bu esaslan. tesbit ettikten sonra gelelim daha somut olaylara.. Türkiyede petrolü millileştirmek komunistlık değildir, tersine milliyetçılik akımının icabıdır. Bu yollarda atacağımız her adımı daha baştan komünistlikle suçlamak yoluna sapanlar gerçekte Turkİ3'enın uyanışında çıkarlan bozulan takımdır. Türk sosyalizminın teroel ve değişmez ilkesinin milli bagımiızlık olacağını soylemiştik. Türkiyenın neresinde, kim varsa, »ubay, öğretmen, memur, İ»çi, köylü Turkiyenin kalkinma ve kurtuluş dâvasında şu ölçüyü esa» addetmelidir: • >^>^ ^ ^ ~ « ~ < Bir tedbir tekltf edillyor acaba bn tedbir Türkiyeyi milli bağımsıtlığa mı jotürür, yoksa tersine mi? ölçü açık seçiktir. Türkiyeye iktisadî ve »iyasi açıdan katıksız millî bağımsızhğı sağlayacak her tedbir makbul ve kutsaldır. Artık bir ikınci kere bu tedbir bizi komunızme mi götürürî diye düşunmek mânasızdır. Bız tarihte yaşanmıs olan çağları tekrar yasamak zorunda değihz. Kendi çağımızm ve kendi milletımizin gerçeklerme gore yontem ve »trateji tesbit etmek zorundayız. İşte 27 Mayıs 1960'dan bu yana ortaya çıkan aydınlık o yön temı ve stratejiyi yavas yavas belirtmektedir. Bir uyanış çağındayız. Bu uyanış ve soy kendimize kendi varlığımıza donuş demektir. Millet ve insan olarak Yirminci Yüzyıl varolu? blçimimizi kendimiz tesbit edeceğiz. Son yıllarda lki büyük ülkeye, Amerikaya ve Sovyetlere, iki gezi yaptım. Ve daha önceki düşüncelerimi doğrulayacak yent go'zlemler kazandım. Gör« düm ki dısartya bağh her soy kalkınmanın yolları tıkabdır. Atatürk'ün daha Mustaia Kemal iken gördüğü bu gerçeği memleketimizde yeniden keşfetmek zorunda kaldığımız için üzülmeliyiz. Ne var ki Atatürk* ün mim koyduğu gerçekleri yeniden keşfetmek ve yeniden Sovyet kalkınması ıstırapü bir siyasî kavjanın ve büyui mücadele» lerin sonunda ve siyasî özgürltiklerin bulunmadıgı bir ortamda ger. çekleştirilmiştiı. Özellikle Stalin çağının hatolan bugün Sovyetler içinde de kabul edilmiştir. keşfedilznişler üstüne iktisadi kalkınma yöntemini oturtmak, 27 Mayıs sonrasının bize kazandırdığı özgürlük ortamında mümkun olabilmiştir. S ON Üskfidar L  L E Sinemasmda BUGÜN MATtNELERDEN tTİBAREN ÖLMEYEN AŞK TANJU GÜRSÜ NÎLÜPER KOÇYİĞİT KARTAL TİBET Hergün SEANSLAR: 11 1 3 S »d» Cumartesi • Pazar: 1 1 1 3 5 8 ve 10'da. Tel: 38 5188 Rekltacılık (4497) 1301 Sendikamaın olağanüstü Genel Kurulu asj^ıdaki gündeml gürüşmek üzere, 10 Şubat 1967 Cuma günü saat 14.00 te Cagaloğlu, Nuruosuıaniye C. No: 5 teki Genel Merkezlml3 Lokalinde toplanacaktır. Yeterli çoğurUuk saglanamadığında, 12 Şubat 1967 Pazar günü saat 1430 da Çemberlitas ŞAFAK Sinemasmda toplamlacakur. llgihlere duyurulur. Genel Başkan KKMAL NEBİOĞLTJ G ÜN DE M: 1 Yoklama ve açılıs. 2 BaşkanJık Divanı seçimi 3 Y«nl kurulacak Konfederasyon Kıırucu Uyeligi koausunun görUşUlmetl ve karar alınması. 4 An» Tüzük Değişikllği. 5 Kapanış. Cumhurıyet 1323 TÜRKİYE GIDA SANAYİİ İŞÇİLEBÎ SENDÎKASI BAŞKANLIĞINDAN: Bond MOOESTY BLAISB BULMACA İSTANBUL 06 25 06 30 06 15 06.50 ı' 07 00 ) 07 05 * 07.30 07.50 OBO'1 > KTEI troonraı 08.40 09.00 (19 lfl 09 30 09.45 10.00 1(115 10.25 1(140 H.00 11.(15 11.40 11.55 12.10 12.15 12.30 13.00 13 2fl 13.30 14.0fl 14.20 14.35 14.50 15 40 15 55 16.00 16 20 16 40 16.5S 1710 17.15 17.20 17.25 X', 50 19 00 19.45 20 0(1 20.15 20 35 20.55 21.(10 21.Î0 21.35 21.40 22 00 22 45 23 00 23.30 24.00 16.55 17.00 18.30 19.00 19.30 20.1S 21 00 21.15 21.4S 22 00 23.00 23.30 00.15 01.00 TIFFAHY JONES 1 konu ve resim: AYHAN BAŞOĞLU Acıhs. Droeram Turküler «ecidi (11 Konusma Turkuler eecidi (2) Ko\e haberler Sabah melodilert Haberler ve hava durumM Studvo Gden ve IMMibulda bueun Hafit müzik K. hafif mlizik orke»tr««ı Keman •oloUrı Günümüt Sorunlarınııı îstanbulun stıi Paiadobleler Semst y«»tıman<Ian türküler Muzik Irotuıu Kadın ve cevretl AfiUo Karaeandan tarkuar Arkası vann Kısa haberler "' Sabah konserl Caz sarkıcılarl Pivanoda melo<Ul«r Kucuk ilânlar 4 t«s. 4 sazdan türfcüler S. Goeus ve A. BÜTÜk»lanıandan sarkılar Haberler. R. G. de bu*ta Studvo Gden Reklâm croeramları Irfan Doğrusozden sarkllar Dans orkestr»ları Saz eserleri Buvuk orkestraları tanıraıım Neset Ertastan Uırkultt Kısa haberler Aliaddin Sensovdan «urklUr Minyatur muzlk Saz eserlerl Cocuk bahcesi Bir sev unutnıadını» yaT Cocuk korosu Kısa haberler Karma fasıl tODİUluSu Keklâm Droeramlan Haberler ve hava dururau Parlâmentoda eecen haft» S.Dizerden sarkılar Unutulmavan sesler T. halk muziKm tanıralım 1 24 saatın olavları. K. İlânlar , Sanat dünvamız Sevdlklennizle beraber Kücük İlânlar Ttvatro okulu Reklâm Droeramlan Haberler ve hava durumu Avın bestcciti Barok raüztk KaDanıs İSTANBUL n. RADYOSO Acılıs ve nroeram Sizan icın Senfonik muzik CesıtU melodiler Aksam konserl Beraber secelim 4 ruzaârın eetirdlvl ezeiler Sonat saati Naooliten melodiler Gece konserl Caz saatı Sevilen sarkılar Taneo ve oasadobleler Proerara ve kaoanu 56789 taln. 1 Ajjızdaa agıza yayılan TtTKARIDAN 1 Suyu az yerlerde hususl asülı veya asılsız dediltodular' dan tertibatla kazılıp meydana getıri 8~ Uygur 1 vakti olmıyanla< len bir çeşit kuyuya verilen ad. Inn eskl dostla2 Bir takı, «hayvanın mem» lrına karşı yap sinden süt çıkartırn manasına bir çekim. 3 Bir çeşit su hayvaru. Itıklan bareicet 4 Kur'an cümlesi, akşamcıların 9 Sofraya kc zevkini okşayan ve keyîini getilulup yemek i Tenlerden. 5 Elbisetün kol kei l d narının iç taratı, tersifcışıngök btr kumaşın bo kubbenln bize gönderdiklerlnden. OUnku bulmacamn tarafıran aks 6 Çelişme haî ve durumu, bir halledllmis sekll ybnti. SOLDAN SAĞA: 1 Arnerikada yapılan maraton koşusunda Ikinci gelmek başarısını kazanan assubayumzın soyadı, en kalın sesli erkek şarkıcı. 2 Saygı r'isterme hareketi, eski Mısır tanrılanndan. 3 Silâhlı kuvvetlerin en yüksek rütbeli subaylarından. 4 Bir erkek adı, panltı ve ısık. 5 Bir olayın vukua gelecegini tahmin etme hallerinden, bazı maden eşyarun uzerine yapılan sUslerden. 6 Tanınmıs bestecilerden Stravinsk.i'nin öteki a'ı, satranç oyununun daha basit şekli bir ojun. 7 Gazetelerde fikrinl yayabilenlerden, bir edat. 8 Dişi degil, toasamak (eski terim). 9 Çamaşırcıyı çağırıp eşyasını temizleten. BÜU0ACANI BALLE33İLMİŞ ŞEKL NA.STL HALLEDİLECEK Yukandaki rakamli bolmacada sı dece 6 tane anahtar (ipucu) ve 6 tane sonuç vardır. Boş olan karenin içine 1 den 9 m kadar uygun birer rakajn koyarak ve <oı lama, çarpma, çıkartma, bölme isaretlerine dikkat ederek «oldı sağa ve vukarıdan aşağıya bulmacada gösterilen tonnçlan bulunt Blraz vaktinizi aJır ama, boj vaktiaia hojça geçirmis. olursunı ÖSK ve OLÜM 56 «Böylece, her akşam yemeğe gittik, dansa gittik. Sonra gelir benim odada oturur, sabahlara kadar, gün ıjıyıncaya kadar cigara içer, konuşurduk. Bilirsin: Bütün aakerler savaşta şanla ölmekten dem vururlar ama, kendileri buna inanmazlar, ya da bu işi çok iyi bilirler, kadmlar da, nezleye tutulur gibi bu düşün ceye kapıhrlar... bugün yaptığmın yarın önemi kal mayacaktır, yarın diye bir sey yoktur. «Derken, bence ikimiz de sunda anlaş/tık ki birbiriınize tutkun değildik ama, ikimiz de gençtik, elimizden geldiğince eğlenmeye bakmalıydık. Sonra, gemiye binmesine iiç gün kala, «Evlenelim» dedi. Ajağıyukarı karşıma çıkan her askerden ben de evlenme teklifi almıştım bütün kızlar gibi; onun için, hiç şaşmadrm. Başka erkek arkadajlanm oldu ğunu söyledim, onun da başka kadıalar tanımış ol duğunu biliyordum ama, ikimiz de buna aldırmıyorduk. Fransa'da bü^ok kadın tanıyacağını umuyormuş, o gittikten sonra benim de rahibe gibi yaşayacağımj hiç beklemiyormuş. Bunun üzerine, ertesi sabah buluştuk, evlendik, ben ise gittim. «Kantinde izinli gelmiş çocuklarlan dans ediyordum, beni görmeye geldi. Öteki kızlar bizi tebrik ettiler (onların da birçoğu benan yaptığunı yapmış tı), yalmz birkaçı benlen alay etti: Pek kendimiîbeyenmiamişim de subaylan evlenmiıım. Biliyor musun, o kadar çok evlenme teklifi *lırdık ki hiç birini dinlemezdik. Onlar da bizi dinlemezlerdi bence. «Beni almaya geldi, oteline gittik. Biliyor musun, Joe, hani çocukken karanlıkta kalırsın da boyu na cKaranlık değil... Karanlık değil...» der durursun. tıpkı onun gibiydi. Üç gün birlikte kaldık, sonra gemisi kalktı. Başlangıçta deli gibi aradım onu. Dolandım durdum, bana acıyacak kimseyi bulamadım: Arkadaşlanmın pek çoğu da benim durumum daydı, bana harcayacak gözyaşları yoktu. Sonra, çocuğum olacak diye müthiî bir korkuya kapıldım, Dick'e nerdeyse düşman kesildim. Ama, çocuğum fa lan olmayacağım anlaymca, gene kantine gittim, bir süre sonra da Dick'i artık pek düşünmez oldum. »Gene evlenme teklifleri aldım, elbette, fena da vakit geçirmedim. Kimi vakit gece uyanır, Dick'i arardım ama. bir süre sonra hayal gibi bir kimse oluverdi, George Washington gibi. En sonunda artık onu hiç aramaz oldum. «Derken, ondan mektuplar almaya başladım; sevgili karıcığına yazıyordu. Beni nasıl göreceği gelmij, falan, filan. E, bunun üzerine yeniden başladı, ona her gün mektup yazıyordum. Sonra, baktım mektup yazmak canımı stkıyor, daha önce sansürün açöğı o incecik mendebur zarflar içindeki mektuplardan gel mesini artık hiç beklemiyordum. «Bir daha yazmadım. Bir gün bir mektup aldun: Bir daha ne zaman yazabileceğini bilmiyormuş, ama, fu^at bulur bulmaz yazacakmif. Cepheye glttiğî sıralardaydı sanırun. Bir iki gün dü$ündüm bunu, sonra kafama koydum ki ikimiz için de en iyisi bu işi bit VVilliam FAULKNER Ç«!*?: Vohdet 6ÜLTEKIN tup yazdun: «Tâlihin acık olsun, aen de bana aynı şa yi dile» dedim. • Sonra, benîm mektup daha onun elîne varmadan, reonl bir kâğıt aldım: Carpısmada ölmüj. Benim nvek tubu alamadan. Aranuzda hi; bir |«yin değişmediğini sanarak ölmüf.» Margaret Powers, çokmekte olan V«r»wlıV içlndı düjünceye dalmiîtı. « Biliyor musun, bana öyle geliyor kl dürüsi davranmadjjn ben ona karjı. Şimdi bir bakıma bunı kapatmaya çalısıyorum bence.» Joe Gilligan kendini llgisiz, bezgin buluyordu Margaret'in elinl tuttu, yanağtna sürttü. Kadırun el onun elinde döndü, geri çekilirken, yanağını ok»a dL Kücük Robert Saundn»: «E ele tutusuyorlar! diyerek, hmçla baktı. Margaret yere uzanarak, gözlerini Joe'nin yüzünı dikti. O, gergın, kımıldamadan oturuyordu. «Ona bi sarılsam, ateşimlen onu yensem...» diye kendi kendi ni yiyordu. Kadın bunu seıdi, ondan geri geri çekild ama, gövdesi kımıldamamıştu « Bo$una, Joe. Bilmiyor musun ki bojuna?» di ye sordu. Joe: «Evet biliyorum» dedi. «Gidelim.» Margaret, doğruLurken, alçak sesle: «Kusura ba' ma, Joe» dedi. Joe de kalktı, onun ayağa kalkma^ına yardu eüi. Margaret eteğini süpürdü, onun yaru başınd yürümeye koyuldu. Güneş bütün bütün gitmisti, st gibi yumuşacık mor bir sessizlik içinde yürüdüler. Margaret: «Keşke elimden gelseydi, Joe» diye sözünü tamamladı. Joe bir şey söyleroedi. Margaret: «Inanmıyor musun bana?» dedi. Gıdiyorlardı, kolunu tutarak durdurdu. Jo ona >üzünü döndü, onun dişilikten uzak sıkı sıi sarılışı içinde, aşağı yukan kendisininkiyle bı hizadaki yüzüne öyle baktı, istekle, umutsua lukla. Küçük Robert Saunders, uyuşmus kollarm bacaklarını uzatarak, bir Kızılderili gibi onlan izinden giderken: «Ahha! Öpüsüyorlarl> diye hc murdandı. Sonra dSndüler, yürüdüler, çocuğun gözür den silindiler. Gece aşağv yukan bastırmışt' yalmz günün izi, yalnız günün kokusu, yalmz bı fısıltı, ağaçlar arasmda bir ışık hortlağı. V Ablasınıa odasından içeri daldı. Kız saçıı yapıyordu, aynadan gördü onu, soluk soluğa, pe berbat bîr halde gelirken. «Çık dısarı, seni hayvan!» dedi. Çocuk, hiç oralı olmadan, haberi verdi : «Şey, o kadın Donald'ı seviyormuş, ötel öyle söylüyordu. Sonra, öpüşürlerken gö'rdüm.» Cecily'nın kalakalan elleri saçlarının uzerir de çiçek gibi incecik duruyordu. «Kim dedin?. «Donald'lardaki öteki kadın.» (Uevamı var BEYAZGUL ANKARA 06.25 06JO 07.00 07.05 (17.30 07.45 08.00 08.05 08.10 08.40 08.45 09.00 09.20 09.35 09.40 Acıhs. T > Günaydın Kdve haberier Kevser Tanrıkut v e Mehmet Dervadan sarkılar Haberler v e hava durumu Sabah müzitt Ankarada bucOm Kücük ilânlar Her telden Kücuk ilânlar Ahmet Sezeinden türkfller Gunumüz Sonınlarımız Sabah koıuerı Kısa haberler v e K. İlânlar Arkası varın Hafif müzik Sarkılar v e oyun havaları Turkuler Melodiden roelodiy» Cocuk bahcesi Konser saati Öele müzıei Kıbrıs saati Kucuk ilânlar Beraber »olo sarkılar Haberler. R. G. de bu«ün Plâklar arasmda Reklâm Droeramlan Cocuk bahcesi Sevım Suerden sarkılar Bugün icin sectiklerimta Kısa haberler ve K. ilânlar Sarkılar Türküler Cesitlı müzik M. Gecevatrnazdan tttrkültr Plâklar arasmda Nusret Ersözden sarkılar Muzik dinlivelim Kısa haberler ve K. İlânlar Yurttan sesler Bırhkte dusünellm Reklâm Droeramlan Haberler ve hava dunmra Kucuk ilânlar Nevin Akoldan tOrkttler Uvkudan once Turhan ToDerden sarkılar Ü. solistler, 0 . orkestr»l»r 24 saatin olavları. K. Uanlar Acık oturum Cesıtll müzUc TB.M.M. saatt Mafit müzik Haeer BulujUn tCrkfiler HtberUr v« h»v« dururau Otıera «Ibumünden Geee rarısına doitru Proıram v« kaoanıı 10.40 10.55 11.15 11 30 12.00 12 15 12 25 12 30 13 00 13 20 13 30 14 00 14 15 14 35 14 55 15 00 15 30 15 55 16.10 16 20 16 40 16 55 17.00 17.3fi 17.50 19.00 19.4lı 19 45 20 00 20.05 20 25 21.00 21.05 21.45 22.05 22.25 22.30 23.45 23.00 23.45 24 (Ki ıo.no ıo.ıo
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear