24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHİFE DÖRT 7 Aralık 1967 CFIVTFnTRtYFT Andlaşma hükümleri [David Schoenbrun Kuzey Vietnam'da ihlâl edildi Şu sözleri söylerken Pham Van Dong'un yüz hatiarı iyice sertleşti: Bu şekilde insanları aldatmak bir cürümdür. Barış politikacıların elinde bir oyuncak değildir. Barış bütün ulusların rubnndan doğar. Inancıma göre vatandaşlarınız da barış istiyor. Fakat barış içiıı lemel hakkımızı harcamayacağız. tstiklâl ve milli birlik bizitn için kutsal şeylerdir. Amerikan halkının bu taususa snlamasını çok isterim. Başbakan iki saat süren konuşmasında barış konusuna defalarca değindi ve konuşmasma şöyle devam etti: Bombardımanlsrın dnrdurulması için biçbir tâviı vermeyecejiz. Hiçbir pazarlığa girişmeyecefiz. Hiçbir şantaj yapmayacafıı. Başbakana Dean Rusk'ın sık sık tekrarladığı şu çağrısmı hatırlattım : «Bombardımanlan dnrdarur•ak ne yapacaklar?» Bay Pham Van Dong, net bir çekilde cevap verdi : En taaksız şekilde hüearaa •framış bnlanuyernz. AmerikaIılar ülkemize saldırmakla snçIndurlar. Amerikalılar durnmnn gerektirdiği jesti göstennediler. Başbakan bir an sustu sonra konuyu değiştirmek ister gibi bir el hareketi yaptı ve devam etti : Başka şekilde bütün bunlan konnşmaya lüznm yok. Hem bn iş o kadar karışık degil çok basit bir şey. Washington saldınsım ve kuk la bir rejimi yerleştiremeyeceği gerçeğini kabul edip samimi Amerikan bombaları altında bir Amerikah Derleyen: M. Turhan THN kuru Vietnamlılar fincan üstüne fincan Kaynar Çin çayı içiyorlardı. Tıen, Vietnam savası hakkır.daki düşüncelerini şöyle özetlcdı : l'ar güneşinin altında pirinç tarlaları bir cehennemdir. Amerikalılar bizim iklimîmize uvamazlar. Askerleriniz Cengelde ve Bambu ormanlarının içinde boğulacaklardır. Biz Bam bumuz kadar dayanıklıyız. Bizimle başa çıkamazlar. Ara/ıvi tanıvor ve ondan yararlanmavı biliyoruz. Birçok iştilâya uğradık, fakat hiçbir saldırean bize bovun eğdiremedi. Amerikaııın dehset saçan silâhlarına rağmen bueün her zamandan daha fazla kuvvetliyiz. Milli Kurtuluş Cephesi hirçok topluluKlardan ve partililer den ve partilerden teşekkül etmistir. Bu hakiki bir vatandaş koalisyonudur. Saflanmız din ve parti ayrılı*ı eözetmeksizin herkese açıktır. Cepheve katılmak istemeyenlerden ise Güney Vietnamın istiklâli için harekette birlik istiyoruz. Bunları söylerken Güney Vietnamda merkez komitesi tarafından ağustos ayı ortalannda hazırlanmış olan Millî Kurtuluş Cephesinin yeni programını bana hatırlatmak istiyordu. Bu program son derece önemli görülmektedir. Dört kısımdan ibarettir: 1) Milletin saldırgana karşı birligi: 2) Demokrat, hür, tarafsız ve mutlu bir Güney • Vietnam kurulması: 3) Güneyle Kuzey ara«ında birleşmeyi sağlamak: 4) Barısa ve ba ğımsızlık esaslarına dayanan t ı r dış politika gütmek. Bu program bir anaya^a hazırlayacak bütün yetkilerı haiz bir meclisin kurulması için Gıiney Vietnamda genel serbest seçimlerin yapılmasını önsormektedir Seçimlere her partiden, her dinden Vietnamlılar katılacaktır. Millî Kurtuluş Cep hesı bir hükümet olarak mütalâa edılmesinı ıstememektedir. Yalnız seçimlerı her türlü yabancı gücün tesirinden uzak yaalimin her hangi bir gazetecinin sorabileceği suallerden olduğunu, asla kendisini sinirlendirmek istcmediğimi ve konuyu değiştirebileceğimi söyledim. Konuşmamıza yeniden başladık. 1954 yılında Hindiçini savasına son veren Cenevre konferansına katılan Kuzey Vietnam heyetine başkanlık etmiş olan Pham Van Dong'un Vietnam so runları konusunda önemli görüşleri vardır. Barışa ait görüşleri Cenevre andlaşmasının esas lan içinde sınırlanmıştı. Bana: Cenevre andlaşması Amerika tarafından ihlâl edildi, dedi ve devam etti: Hatırlıyor musunuz anlaşma hükümleri bağımsızlıgı. birliği (Güney Kuzey diye Vietnamı ikiye ayrılmamasını) toprak bütünlüğünü öngörüyor, coğrafî bir ayrılık yapmıyordu. Tek bir Vietnam olacak, yalnız iki bölge bulunacaktı, fakat iki ayrı ülke değil. Bu iki bölge de 1956 dan serbest seçimlerden sonra birleştirilecek, ülkede hiçbir yabancı üs bulunmayacaktı. Amerikalılar anlaşma hükümlerini açıkça ihlâl ettiler. Saygon'a bir diktatör oturttular: Ngo Dinh Dıem. Ona ekonomik ve askerî yardımda bulundular. Üsler kurdular. Bu diktator Amerikahların da desteğiyle seçimlere gitmedi. Bir defa dahi olsun seçim komitesini toplamadı. Tarihin yazdıgı açıktır: Cenevre andlaşması hükümleri şiddetle ihlâl edilmiştır. Andlaşma prensipleri hâlâ yürürlüktedir. Uygulamak yeter. Bu prensipleri Vietnam barışı programımızda dört noktada topladık. Eğer Amerika, Cenevre andlaşmasının ruhuna dönüp prensiplerini kabul etmek isterse, mantıki olarak dört isteğimizi kabul etmesi gerekîr. Bunların başında 1954 de Vietnam'da bulunmayan Amerikan kuvvetlerinin tahliyesi, üslerin kaldırılması gerekır. Konuşmamız bnyunca Bay Pham Van Dong, Milli Kurtuluş Cephesi tanınmadikça barıs yapı'.amıyacağını tekrarladı. Birkaç kere Milli Kurtuluş Cephesine hayranhğını belirten Başbakan sözlerine şöyle devam etti: Ülkemizın kuzeyini savunan güneydir. Eğer Güney düşseydi Amerikalılar bütün güçleriyle Kuzeyi iştilâya girişirlerdi. Diem rejiminin nitekim bir sloganı vardı: «Kuzeye yürüyüş.» Fakat Güneyli kardeşlerimiz bu canice plânların uygulanmasına imkân vermediler. Şimdi Güney (Millî Kurtuluş Cephesi) o kadar kuvvetli ki, Hanoi'nin intikamını almak için bombardıman uçakları şehrimiz üzerinde uçtukları zaman Amerikan birliklerine şiddetli darbeler indiriyor. Savaşın Kuzeyle Güney arasındaki bağları her zamandan daha fazla kuvvetlendirdiğini unutmayınız. Müstevliler topraklarımızdan ayrıldıktan ve savaş bittikten sonra birleşeceğiz. Birleşme ne zaman ve ne kadar süre içinde gerçekleşecektir. Bu deeişiklik zamana baghdır. Fakat bir taraftan birleşmeyi gerçeklestirmege çalışırken diğer taraftan ekonomik ve kültürel münasebetlerimızi artıracağız. Her şey den evvel gaddar emperyaüstlerin ayırdıkları ailelerimizi kavuşturacağız. Böyle konuşan insan Millî Kurtuluş Cephesinin Hanoi'deki rîaimi temsılcısi Nguyen Van Tıen, Güney Vietnamda bir fakültenin eskı matematik profesörü. Onunla Hanoi'nin banliyösünde görüştüm. Bir cins barakayı andıran bürosunu ısı fırına çevirmişti. İki saat süre içinde terden boğulurken orada bulunan kahve çekirdekleri gibi pılmasında ısrar etmektedir. Bu seçimlerin nasıl yapılacağmı açıklamayan Tien «Seçimler her hangi bir gücün tesınnde yapslmavacak» demektedir. Sefahatin faziletle «avaşı Doğrudan doğruya Ho Chi Minh'e yazarak Hanoi'ye gıriş vizemı aldım. 1946 yılında Pariste onu yemege dâvet etmiş clan genç Amerikah gazetecı olduğumu hatırlattım, ülkpsini ziyaret etmem için lâzım gelen kolaylığı bana göstermesini rica ettim. Bir cevap alamayarak ve ısteâimin yerine getirilmeriiginı smarak. Asyaya harekeı ettim. Kamboçya'ya geldiŞ'mde Pnnm Penh'de vizeler hi/i npklıvtrdu : «Bayan Schoenhrun un slze eşlik ettiitini tahmın edivorum» çekhnde bir de me.=aj vardı. Bu mesaj bizi sasırtmadı. VIetnamhların eşlerine sonsuz şef katı vardı. ünlara «u*ıın s;çlı ordu» derler ve eşlerinin bellerıne kadar uzun parlak siyah saçlarıyla övünürler. Ho Chi Minh ülkede kadınlann rolüne büvük önem vermektedir. Kendisi hiç evlenmemiştir. Adeta komünist bir rahıptir. «Ben vatanımla evlivim ve milyonlarca çocuSum var. rlemekte. vatandaşlarına verdijîi nutııklarının çognna «Seveüı çocuklanm» diye baslamaktadır. Esımle ben Ho Chi Minh'in bi?ı yemege dâvet edecegini ve onunla rahatça konuşma imkânını kazanacagımızı düşünerek sevindik. Tahminimiz yanlı? Çiktı. Ho Chi Minh'i bir törende çok az grirdiik. ne bir konuşma oldu, ne de yemek riâveti. NAM DÎNH'DE BtR HAVA AKININDAN SONRA BİR ÇOCLK CESEDİNİN ÖNtNDE TOPLANANLAR bir tarihi, tek bir dill oldvgnnu, aynı birlik ve hürriyet inançları bulundugunu hatırlamanız, âlkenin bütünlflfünü anlamanız lâzım. Ejjer Amerika Güneyde barışı istivorsa milli cephe ile görüşmelidir. Ne milli cepheli kardeşlerimizin, ne de bizim kuklalarınız Thireu ve Ky'le ilgimiz yoktur. Yaptırmış oldnğunuz seçimler acemi bir komediden ibarettir. Milli cepbenin politikası Cüney Vietnam balkının bafnndan dogtnnştnr. Bize gelince Milli Kurtuluş Ceptaesinin programını tamamiyle tasvip ediyoruz ve destekliyornz. Zamanın geldiğini düşünerek Güneye yapılan ikmalin önemine temas ettim. Başbakan konuşmaya son verecek derecede sinirlenerek sert bir sesle : Hareketlerimde serbestim, ne size, ne de hiç kimseye hesap vermek zorunda değilim, dedi. Kısa bir sessizlikten sonra su yetle banj isterse barıç çok çabuk olur. Güler yüzlü bir insan olmasına rağmen Başbakan gorüjmemiz süresince pek az gülümsedi. Bir ara yüzü aydınlandı ve şöyle konuştu : Çok sevdigimiz Başkan Ho Chi Minh'in sık sık tekrarladığı gibi, dönüş yolunuzu çiçeklerle baplayacagu. Amerikan milletini küçük düşürmek istemiyoruz. Fakat sizin de ülkemizin tek bir kültürü, tek Dişi Bond MOOESTV l BLAISE / İSTANBUL v Yarın: ÖLÜME KADAR SAVAŞACAKLAR f''tr Gorth 06.25 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 07.50 0S.00 08.İS 08 45 09.00 09.15 09 30 09.40 10.00 10.05 10.20 10.40 11.00 1145 12.00 12.10 12 25 12.40 13.00 1^.15 13 30 14.00 14.15 14.30 1445 15.00 15.05 15.20 16?0 1630 17.00 17.05 1730 1750 19.00 10.5î 1° •'5 20.00 21.00 21.10 21.30 22.00 22.45 23.00 23.10 24.00 16.55 17.00 17.30 18 00 18.30 19.30 20 15 21.00 Tifffany Jones TIFFANY JONES TIVCCE ^% tfc: HBk«««i 22 00 22 15 23,00 23.30 01.00 Acılıs. Droiram Günavdın I Köve haberler Cunavdın II Haberler ve hava durumu Islanbıılda buEün Ilânlar ve hafif müzlk Haflf Bat) müziftl . , Beraber ve » 1 0 sarkılar Mütikli dvunlardatt ; Türküler Gitar soloları Ovun havaları Ev icin Ara haberler Fransadan müzlk Sarkılar Arkası varın Sabah konseri A.Gürsesten sarkılar Ara haberler. ilânlar Türküler aecidi Radvo H. M. orkestrası T. Kormandan sarkılar Habcrier ve R.G. de bueün S.Dİ7erd»n sarkılar Rpklam Droeramları Dans orkestrası E.Varoldan sarkılar Caz s a r k ı l a n N.Divitcioâlu rkestrası Ara haberler S.Yastımandan türküler Okııl radvosıı Toölum ve Ülke (Ilk51 Sn eserlfri IFTAR PROGRAM1 Ara haberler Karma faslı Köy Odası Reklâm Dr6«ramları Hpherler ve hava durumu Faftf müzik NT'ifekciden türküler Hadvo tivatrösu 24 saatin olavlan. llânlar A.Sensrivdan sarkılar Hafif Batı müziei Reklâm DröBramları H?<ber]er ve hava durumu Haflf müzik Kentimizin müzik olayları Kaoanıs ISTANBLTL IL RADYOSU Acılıs ve üroeram S'zin icin Kücük konser Cesitli müzik Senfonik müzik Ak«am konseri Genclerle beraber K'âsik Batı m ü z i ü dinleyld iftekleri Fransadan sarkllar Gece konseri Caz müziH Hafif Batı m ü z i ü Proeram ve kaDanıs 123456789 lunan. cı karşılıyamıyacak miktarda. 7 YLKARIDAN AŞAĞIYA: Bir renk. «bem1 Milli güreş şeniiklerimizin 9 3 4 5 6 7 r. 9 b e > r a 2 renktekl yapıldığı kasabamız (karma söz). ' boyunun Ust kıs 2 İki şeyi birbirine nisbet etmı» karşılığı iki me sonucu meydana gelen, dörtsöz. 8 Belli !A te bir kısım (eski terim). 3 manda alınan Lâtlfe ve yârenlik, güzel sanat. veya verilen Da4 Biriktirilip saklanmış mal raiar (eski usul grupları (çoğul). 5 Kaba ve kaçogul). 9 Kfilın kumaş, tersi bir erkek adıdır. pekler (çogul) 1 6 «Azılı kaatil durumuna gir » ••• <i huimatan.n bir coğrafya ttv > • ' anlamına karma bir emir, ihtiya halledilmi; şrklj riml. SOLDAN SAGA: 1 Çocukların birbirlerinden ileri gitmeye çalışarak oynadıkları oyun. 2 Seciye ve karakter (yeni terim), ekseri halkınm Musevi olduğu tstanbulda Haliç çevresindeki bir semtin adı. 3 Sallanır ve dans eder dummda (eski terim), idare bölümlerimiz den. 4 Tersi bir savaş aracıdır, bir şeyi geri verme hareketi. 5 Büyük çaptaki motnrlü taşıma vasıtalarından (uluslararası bir karma terim). 6 «Uzak yerda bulunan âlet» mânasına iki söz. 7 Işık alır ve parlak dummda (bir söz ve bir takı). 8 Büyük kızkardeşin yansı, tersl rnutlululs İçinde yaşıyanlann slirdükleridlr. 9 Çevrilince vücuttaki hastahk belirtisi katı şişlik belirir, kurnaz ve akıllı insanlarda fazla bu DÜNKÜ BULMACANIN HALLKDILM1Ş ŞEKLI NASIL HALLEDİLECEK Vukandaki rakamlı bulmacada «adece 4 tane analıtar (ipucu) ve 8 tnne sonııç vardır B« s kalan 12 karenin içine 1 den 9 a kadar uygun bir*;r rskam koyarak ve loplama. çarpma. çıkartma, bölme iş«retlerine dikkat edereU snldan sağa ve yukandaıı aşağıya hulmaradn gösterilen sonuçlan bulunaıv Birar vaktinizi alır nma, boş vaktinizi bosça geçirmiş olursunu7. F. W. KENYON Çevven: ANKARA 06.25 06.30 07.00 07.05 07.30 07 45 08.00 08.10 0840 09.00 Cft.M 09.35 09 55 10 00 11.00 1105 Acılıs. Droffram Günavdın I Köve haberler Günavdın I I Haberler ve hava durumu Sabah müzlSİ Ankarsda bueun 'Her telden G.Tecerden sarkll«r Ev icin Sabah konseri Arkası varın Ara haberler. llânlar Okul radvosu Hafif müzik A.R.KÖDrülüleroBudan sarkılar 1125 Konser saatl 11.55 Ara haberler. Nânlar 12.00 N.Yılmazdan türküler 12.15 K ı b u s saati 12.30 S.Deran ve N.Ersözden sarkılar 13.00 Haberler ve R.G.de bueün 13.15 Hafif müzik 13.30 Reklâm oroaramları 14.00 Z.Izeinden rilrkuler 14.15 Y.Kinten sarkılar 14 35 Albümlerden secmeler 14.55 Ara haberler. ilânlar 1500 Okul radvosu 16.00 Hafif müzik lfl.05 G.Sevimden türküler 1C.20 TFTAR PROGRAMI 16.40 Saz eserleri 17.00 Ince »az 17.30 Köv odası 17.50 Reklâm oroeramları 1900 Haberler ve hava durumu 19.35 Y.AİDdoSandan türküler 19.50 Uvkudan önce 19.55 Din Ahlâk sohbetl 20 05 E.Savından sarkılar 20.25 Sııvla baslavan havat 20.45 Kücük konser 21,00 24 saatin olavlan. ilSnlar 21.:o Sanat acık oturumları 21 40 ö sollstier 0 orkestralar 22.05 TBMM saatl 22 45 Haberler ve hava durumu 23.00 Gece konseri ?S «S r.rcp v a r u ı n » '4 50 Kar>üTiı« Vahdet GÜLTEKİN |yK™:;v:v>M:.:.::.:j.:»:.H.M Karadeniz Bölge Komutaıtlsğı Garnizon Satınalma Komisyon Başkanlığmdan: KDZ EREGLİ CİNSİ 1 Kalorifer malzemesi MİKTARI 66 Kalem. Türkiye Süt Endüstrisi Kunımu Genel Müdüriüğiindeır. 81 Byron, alınmış gibi, onun sözünü kesti: € Augusta'yı buldum diye artık sensiz yapabilir miyim sanıyorsun?» Augusta siyaset kullanmaya çalıştı: < Aslında, şimdi senin Annabella'n var ya, artık bensiz yapabilirsin. Dogrusu da o zaten.» Annabella yattıktan sonra bir türlü uyuyamadu Karanhkta, öyle, yatmış, aşağıdan gelen konuşma seslerini, kahkahaları dinliyordu. Ne iyi olurdu kendisi de Augusta gibi olabilse de yerine göre saç masapan gülüp söylese, ama Byron'u da onun kadar iyi anlayabilse! En sonunda, BjTon da geldi. Elindeki şamdandan odadaki öbür şamdanları yaktı. Baktı ateş geçmek üzere, üzerine daha kömür attı, pirinç ağızlı körükle canlandırdı. Sonra, soyunmaya başladı. Tabancasıyla kamasını yatağın yanına yere koydu. Hiç bir yolculuğa bunlarsız çıkmazdı. Annabella ona kaygıyla bakıyordu. Byron her zamankinden daha çok sendeliyordu çünkü. Içkiyı kaçırdığı belliydi. Yatağa girerken geğirdi. homurdandı. Annabella, ona yardımcı olmak Uteğiyle: «Gide yim biraz mağnezyum getireyim mi?» diye sordu. • Yoksa, soda mı istersin?» « Bir lâkırdı daha edersen, cinler başıma ü|üşecek. İyi geceler, Lady Byron.» « İyi geceler, Lord'um.» Byron sabahm ilk saatlerinde kâbuslu bir rüya gördü: Newstead'deki Gelin Yolu'nda serilmiş, yatıyor. Mary Chaworth üzerine doğru abanmıj, çirkin çirkin sırıtıyor, parmaklaruıı da çengel gibi yapmış, yüzünü tırmalayıp duruyor. Boğuk bir ses le: «Çekil!» diye haykırdı. «Dokunma bana!. Kaç mak için çırpındı... kendini yerde buldu, elini de tabancasına doğru atmıştı. Annabella, üzgün bir sesle: «Sırt üstü yatıyordun. yanına döndüreyim dedim.» Byron yeniden yatağa Urmandı, uzanıp >atü. Ekstrüdöz Satın Alınacaktır istanbul süt fabrikası İçin biı adet plâstik föy imâl edecek ekstrüdöz alınacaktır. 2) Tpkliflerin 23/1/1968 eünu saat 17.00 ye kadar (Ataç Sokak 72/3 Türkiye Süt Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüpü) adresine gönderilmesi. 3) Kurum ihale kanununa tâbi olroayıp îhaleyl yapıp yapmamakta, diledigine yapmaHa serhp>=tt''4) tigüi şartname parasız ohrak yvkendaki adresten temin edilir. (Basın: 27602 A. 15398/14594) 1) 1 Karadeniz Bölge K. lığı Ast. Subay Gazimsu ihtiyacı clan jijkarıcla cins ve mıktan yazılı kalorifer malzemesi; keşif özeti, teknik; kapalı zarf; kalorifer tesisatı keşif ve şartnamesi dahilinde, 219C sayılı kanunun 31 ind m?ddesi uyannca kapalı zarf usulü ile, 15 Aralık 1967 cuma günü saat 15.00 de Kdz. Ereğlisindeki Satuıalma Kotniayonunda ihaleye çıkaniacaktır. 2 Keşif bedeli (47.563.55) lira olup, geçid teminatı (3.567,30) liradır. 3 f66) kalem kalorifer malzemesi, sözleşme akdini takip eden iş gününden itibaren (15) onbeş gün içersinde teslim edilecektir. 4 İsteklilerin usulüne göre düzenleyecekleri teklif mektuplarını belirli ihale gün ve saatinden bir saat evveline kadar Komisyonumuzda bulundurmalarl postadaki gecikmelerin dikkate ahnmayacağı, keşif özeti, evsaf şartnamelerinin mesaî saatleri içersinde Komisyonumuzda; malzeme listesinin isc Ankara, İstanbul Levazım Âmirliklerinde görülebilecegi ilân olunur. (Sayı 20SO Basın 26984/14592) Ümraniye Belediyesinden 1 Belediyemizin ihtiyacı meyanında olan bir adet PD Tipi '600) Yedi tonluk, DODGE • DESETO veya FARGO marka kamyon 2490 sa yılı kanunun 31 inci maddesi hükümlerine göre satm alınacaktır. 2 Muhammen kıymeti 110.000 Tl. olan bu araca ait şartname çaIışma saatlerl dahilinde belediye muhasipliğinde görülebilir. 3 Ihalesi, 22/Aralık/1967 cuma günü saat 13.00 de Belediye Encümeninde yapılacak olan bu eksiltmenin geçici teminatı 8.000 Tl. dır. 4 tsteklilerin, ihale zamanından en geç bir saat evveline kadar teminatlannı yatırmıj ve teklif mektuplarını makbuz mukabili muhasebeye teslim etmiş olmalan şarttır. 5 Ttlgrafla müracaat ve PosUdaki gecikmeler nazan itibara alınmu. (Basın: 27566/14591) Annabella'nın gözleri dolu dolu olmuştu, avunma bekleyen bir çocuk gibi, başını onun göğsüne koydu. Byron: •Zavallı Elmacık» diye mırıldandı, «benim kalbimden daha yumuşak bir yastık isterdi sana.« Krtesi sabah Byron kalktığında öğle olmuştu. Annabella'yla Augusta, çocuk odasıntia, Elızabeth Medora'yla oynuvorlard1! Küçük kız on bir aylık olmuştu artık. Byron, elinde açılmış iki mektupla, seke seke ıçeri gırdı. Annabella. çekine çekıne bakarak gülümsedi, «Neşelı sabahlar» dileyecek oldu. Byron: «Neşelenecek bir şey görmiyorum» diye homurdandı. Augusta: «Hazımsızlık» diye hemen teşhisi konriurdu. Annabella, kocasını eğlendirmek umuduyla, çocuk ağzıyla: «Belkı ondan, belkı de ayacığı gene ağrımaya başladığınd'an» dedı «Dün gece yataktan asağı yuvarlar.dı.» Augusta telâşla gelınıne şöyle bir baktı. Byron'Ia ne üzerine olursa olsun şaka edilirdi ama, topalhğı üzerine edilmezdı Annabeüa'nın kulagını çekmeliydi: Bu konuda soylenecek bir söz ne kadar sevgiyle •söylenmiş olursa olsun, onun daha çok içine çekilmesinden başka bir işe yaramazdı. Byron , durgun bir sesle: «Hobhouse'dan mektup var» dedi «Piccadilly Terrace'te bir ev bulmuş bizim için.» Annabella: «Bak buna çok sevindim» dedi. «Ne zaman taşınıyoruz?» «Belki rfe hiçuır zaman. Evin numarası 13'müş.» Byron karısının yüzünde bir kızgınlık belirdiğini görünce kendini gülümsemekten zor alıkoydu, ikinci mektuba geçti O sahahki aksiliği de asıl bundan ilerı eelivorciu Avukatı mektuhıınria onun para liııramıınıın gıttikçp kö tüleştığini agıkça bildiriyüidu. (lievamj var)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear