24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Û0ZÜYİB Constan dener DU şenre rfogir, bulntlars dojrro anafoo layor bu tozlart. Tafmur varsa bu çamurdur. Kaldınmlsr dar oldugtı için herke« caddede yürflmek zonında ve caddeler nehiHer gibl. Hiçbtr trafik kurah yok. Otomobiller, tramvaylar, at arabalan, muazzam yükler tasıyan hamallar hep birlikte kaynaşıyorlar. Sadece Uri ana cadde var; digerleri hep yan soksk. Ana caddeler, yan sokaklardan daha iy degil. Hindl, Türkiye'nin millî yemejn. Bu kuşlar, güneşin karurduğu t)nasya tepelerinde, çekirgeleri avlayarak bareketli bir hayat ge> çiriyorlar. Aşağı yukarı bir yan ş atı kadar dayanıklılar. Haliç'i kaplayan sisi incc minareler deler VF ATATURK TÜRKİYESİ Ü Derieyen MEHMET BARLfiS sbah uyandığınız zaınan, Haliç'in üstündeki sisi ve ondan sıynlıp gfinese doğnı yüks*?len ince minareleri gdrünce, müezzinin bir Rus operasından arya Kİbi yükselfo inen sesinin miiminleri ibadete çağırdıfıru duyunca, Dogu'nun büyüsüne varıyorsunuz. Pencereden aynlıp aynaya bakınca ve geçen gece sizi keşfeden son sivrisineğin eseri olan kırmın «Mlceler yıtnunı görttnce, Doğu"ys vanjoTsunuı. S mak için sızmışlar. Bütün bunlar, son nüfug tahmininden beri girmişler. «Constan» da yağmur yağmadıgı zaman toz çok kahn. Pera (Bey oğlu) tepesine paralel bir yoldı koşan köpeğln ayakları yere her degişte, bir duman kaldırıyor. Tıpkı bir kurşun gibi. Toı topuk j ükseklijinde kemen hemen re Etler kölü tin her çesidt kötü; çünM aslında sığırlan yok. Sığır fil*tosundan yapümıs biîtek, yollar boyunca arabalan çeken, egik boynuzlu, siyah, 'murlu, üzgün baktşlı öküzlerden birisinin son çnrüntüsü olabilir, Çenemdeki adaleler Türk eti çiğnemekten, tıpkı bir buldogunki gibi şişmeye başladı. E (üneşe doğru yukselirler Do|n'nnn hüvüsiine varırsınız. Pierre Loti'nin hikâyelerlndeki Doğu Ue, fünlük hayatın Dogu'su arasında mutla bir ortalaım olabillr. Ama bu, daüna gözleri yanm k&p&h bakan, ne yediğine aldırmayan ve sivrisineklerin ısırmasına karşı dokunulmazlığı oIan bir insan tarafından bulunabilir. «Constan» da kaç klşintn bulundu&unu kimse bilmiyor. Ancak bir yabancmın Gibraltar'a (Cebelitank) «Gib» dememesi gibi, buradaki yerliler, Constanti nople'dan «Constan» diye bahsedivorlar. Hiç nüfns sayımı yapılmamıs. Nüfus tahminleri ise, 1,5 milyon sâkini veriyor. Eski Fordlar, Çar ordusunun her çeşit üniformasuu gtyen 40 bin mülteci ve şehre sivil elbiselerle sızmış aynı sayıdaki Kemalist birlikler, bu 1,5 milyona dahil değil. Kemalist birlikler, banş görüşmeleri nasıl giderse gitsin, şehrin Kemal'e geçişini güven altına al Balık iyi ama, beyin gıdasıdır balık. Beyin gidasından üç esaslı doz alan kimseyse, yüzmek zorunda kalsa bile Constan'ı henıen terkeder. Constan'da 186 kanuni tatil günü var. Cumalar Müslümanların, Cumartesiler Yahudilerin. PazarIan da Hıristiyanlann tatil îünüdiir. Ek olarak, hafta içinde Katolik, Müslüman ve Yunan Utilleri de var. Tabii. «Yom Kippur» ve diger Yahudi tatülerini katmıyonız. Netice olarak, her genç «Constanlı» nin hayattakl ar zusu, bir bankada çalışmak... Kuraliars. uydugunu iddU edea kimse, saat 9 dan önce yemefe oturmayı âdet edenıez. Tiyatrolar saat 10 da açılıyor. Gece kulüpleri ise saat 2.00 de; tabii saygıdeğerce olanları. Kötü şöhretli ffce kulüpleri sabah 4 de açık. Sıcak sosis, kızarmıs patates ve kestane satıcıları, manrallarıy la kaldınmlarda çalışıyor ve trnın kuyruklar meydana jetiren arabalan kullananlara gıda temin ediyorlar. Bunlar, gecenin geç vaktine kadar kabp, eğlenceden dönenlerden taciz edici ücretler istiyorlar. Constantinople, Kemal Paşa'mn girişinden önce ölümle bir çeşit dansı ediyor. O, ayyaşlığı, kumarı, dansı ve gece kuliiplerini durdurmaya yemin etmiş. Tilrkler, bütün saatlerde, dar çıkmaz sokaklardaki küçük kahvelerde oturarak nargilelerini (bubblebuble pipe) rakıyla birlikte içiyorlar. Rakı, muazzam zehirli, mideyi sarsan bir içki. O kadar kurvetli ki. «hors d'oevre»süz (meze) içilmiyor; «absinthe*den daha vurucu. Sabah günes dofmadan, Conitan'ın siyah, düzgünlii|ü ksybolmus caddeleri boyunca yüriiyebilirsiniz. Yolunuzdan fareler I emingway'ın 23 yaşmda yazkaçacak, serseri sokak köpeklerı dığı bu yazı ile, 1920 yıllansu yoUanndaki çöp tenekelerine ' nin işgal alundakı Istanbulunburunlannı sokacaklardır. Ve dan ayrılıyoruz. bir kepenkteki catlaktan ısık hiizmesi süzülürken, sarhoş kahArtık yeniden jozan'a donelim kahalarım duyacaksınız. Bu saı ve «Doğu'nun Büyüsü» Batıya hos kabkahası, Müezzinin güzel, neler yaptı gorehm. kalın, yükselen, sallanan çağırısıvla çelişir. Ve sabahın ilk saatlerinde, Constantinople'ın siyah, ç İÇERİ N kaygan sokaklan, Doğu'nun büL O Z A N'D A yiisündeki çerçeği meydana getlrirler.» H Galata imana yakın mesafede, tepedeki Galata, eskj Berberi sahillerinin en iğrenç giinlorinden daha korkunç bir hayatın yaşandığı mahalle. Bütün müttefiklerin ve bütün mületlerin askerlerini kapana sokarak oerahatleniyor. RTOMACA 1234S6789 YUKARIDAN AŞAGlYA: mak hayvanı jlarak gösterîlen 7 1 «Köpegi kışkırtarak taklp 123456789 ~ » w ^le, ^j et!» anlamına ikl sözlü bır emır. ve ılışığı olan ıd 2 Güldürucü durumda yapılmış şı 8 «Gobes resim. 3 Cerahat, iki tarafı kesat!» mânasına kin sivri uçlu korkunç bıçak. 4 bır emir, AsyaAmerıkadaki dünyarun en uzun da bır göl. 9 nehirlerinden biri sayılan akar su. Bir soru edatt, 5 Birini arkadan vurup ona hıpazar ve tatıl yanet etme işı. bir zaman pargunleri eksert çasmın tersi. 6 Çevnlince d«dükkânlar O U n u ölçeği olur, dünyarun en ahdurumdadır. Heuıingway İstanhul'u anlatırken 1922 nin ekımiydi daha .. Mudanj a henüz imzalanmıştı. Arkasından Lozan geldi v e İsmet Paşa 24 temmu/ 1923 de Lozan'ı da imzalayarak yeni Tiirk devletinm tcıneline bir büyiik taş koydu. Resimde İşmet Paşa v e Venizelos. Lozan'ı imzalarlarken. I Dişi Bond MOOCSTY DUA1SC İSTANBUL Ofi 25 Acıhs ve Droeram 06 30 Gunavdm U ) 07 00 Kove haberler 07 05 Gunavdm (21 07.30 Haberler ve hava durumu 07 45 Istanbulda bueun 07 50 Halif muzik 07.55 Sabah iimnastiM 08.00 Hafif muzik 08 15 Beraber sjrkılar 08.45 Harp soloları 09.00 Turküler eecidl 09 15 Keman soloları 09.30 Saz eserleri 09.40 Ev icın 10 00 Ara baberler 10 05 Rumba v e Ca Calat f 10 20 Sarkılar M. Blrtan 10 40 Arkası varın 11.00 Sabah konserl 1145 Sarkılar G. Kasacı 12.00 Ara haberler 12.05 Türlrüler M. Gecevatmaz 12.30 Küçuk orkestr» 12 40 Sarkılar Orhan Sener 13 00 Haberler. R G de bueun 13.15 Sarkılar A Buvuk»tam«n 13.30 Reklarn oroeramları 14.00 Pasıfik vedılisi 14 15 Saz eserleri 14.30 Türkuler M.Akkıu 14.45 K.Gulesoglu orkestra* 15 00 Ar» haberleri 15.05 C»z muziSi 14.00 OKul radvosu 17.00 Ar» haberler 17 05 Kadınlar faslı 17 30 Kov odası 17 50 Reklâm oroeramları 19 00 Haberler v e hava durumu 19.35 Hafif müzik 20 00 Berat Kandill dolavısivlc 19.45 Turküler 20 OO Mevlid y«yını 21 30 24 saatin olavlan 21 40 Snrkılar R. Birgit 22.00 Reklâm oroeramları 22 45 Haberler v e hava durumu 23 00 Haflf Batı muziâi 24 00 Kaoanıs ISTANBÜL TL BADYOSU 16.55 Acıhs v e croffram 17 00 Sızin icin 17 30 Kucuk konser 18 00 Ivi aksamlar 18.30 Senfonik muzlk 19 00 Haflf mütik 19.30 Aksam konseri 20 15 Genclerle beraber 21 00 Oda müliSi 21 30 Liedler v e ozanlar 21.45 Hafif muzik 22 00 Gece konserl 23 00 Caz m u z i t i 23 30 Sevilen sesler 24 00 Gece v a n s ı ıcln 01 00 Program v e kapanıj SOLDAN SAGA: 1 Gazetelerın haber verdlklerine göre Türkiyede yalniî bu kadar eşek varmış (çift söz). 2 Eski önemli olaylan anlatan v» eleştiren bilim Ue Ugili bir emir. 3 «Büyükçe çaptaki kuru otı> mfinasına iki söz. 4 Sıtmaya karşı kullanılan ilâçlardan, kadınlaruı tırnak cilâsı. 5 Eski ve ilkel savaş sllahlanndan, g ö i {eski terim). 6 Eskiler bunun değerini «nakit» diye bellrtlrlerdt, her şey onun içine konur. 7 Çevrilince bir oyunda aynı sayıyı ahp kıt olan'arın hali belirir, dünyanın toprak kısmı veya siyah renkte. 8 «Sınırleri yatıştırmaya mahsus bır üâcı iç!» anlamına iki sözlü bir emir. 9 Orta yerdeki boş kısım, zır deli gibl kudurmuş durumda. DÜNKÜ BULMACANIN HALLEDİLMTS 5EKLI NASIL HALLEPİLECEK Yukarıdaki rakamlı bulmatada sadece 4 tane analıtar (ipucu) ve 8 t»ne sonuç vardır. Boş kalan !2 karenin içine 1 den 9 a kadar uygun hirer rakam koyarak ve t«plauıj. çarpma. çıkartma, bölme işaretlerinc dikkat ederek snldan 5a|a ve yukftrıde» aşağıya bulmacada gösteriler. sonuçlan bulunuz. vaktini/i alir ama, boş vaktiniz! ho^ca geçirmiş olursunnr u * f\ !; ', t t. •H^::::i^::y':<:KA:;:!:::::!:;>:W:!:^^ Çevıren: Vahdet GÜLTEKIN bir ifade belırdı. cFrances sakın duymasın!» Byron'un üzerine birden bır sıkıntı basmıştı. « Sırrın benden çıkmaz» diye soz verdi. VVebster: «Frances ıyı, muşîık, namuslu. ahlâk bakımından benzerı bulunmaz bır kadındır» diye açıldı. «Denebılır kı hâlâ ki7oğlan kız. benden baska tanımamıştır, tanımavacaktır da.» Bard'ağını sonuna kadar dıkti, surahıye uzandı. «lsa'ya benzivor, Bvron'cuğurn » « Meryem'e benzıyor demek ıstıyorsun sanırım.» « Hayır. tsa'ya. Nıçın, bak anlatayım. Aldım onu yüksek bır dağın tepesine çıkardım, kötülükler dünjasını avaklarının altına serdim, o kadar sâf ki. bunu anlamadı bıle • Byron: «Bu pek meraklı geziyi ne zaman yaptmız?» diye sordu. Bır yandan d > «Simdi masanın = üzerine devrilip sızacak» diye bekliyordu. «Sen bize ilk geldiğın araan. Daha açıkçası, seni sundum ben ona; seni, çapkın, hovarda, hınzır Lord'uS BjTon derin derin bir iç çekti. «Erkek güzellığimi bir yana bıvak, benim hınzır olarak tanmmış olmam bile para etmedi ona.» James Webster'ın çenesi içkiden sarkü. «İyi ki etmedi. Bilirsin. kıskancımdır ben.» Byron içinden: «Sen korsün de!» diyordu, çünkü Frances Webster kımi vakit ona, kocasınm yanında bile. açıktan açı§a mânâlı mânâlı bakıyordu. Webster gene yılışık yıhşık konusuyordu: «Senle ben eidip Newstead Şatosu'nda biriki gün kalamaz mıyız?« Byron: «Artık or'da peri kızları falan yok» dedi. Arkadaşı ona parmağırn salladr. «Ah seni. konuksevmez scnı! Neyse, benim tek derdim şu Fransız kontesi. ama. dedığim gibi..» Bir umutla Byron'a baktı. «Belki bana biraz borç verirsin, ha?» «Nekadar bir paraya ihtiyacın var, VVebster?» «Bin lira.» «Pek ucuzmus, Fransız kontesi olduğuna göre.» VVebster: «Bilirim, sen eskiden beri çok cömertsindir, Byron» dedi, masanın üzerine yana doğru devTİldi. «Gerekli emniyet tedbırleri ahndı.» Gözlerini yumdu. «Frances.. arkadaşlık.. kalb temiz, plâtonik.» Ağzından bellibelirsiz, kısık bır gülüf çıktı. «Senin için yeni bir yaşantı, Byron.» Byron, evsahibinin sızıp kaldığına iyice emin olduktan sonra. bilârdo salonuna gıtti. Frances Webster onu bir şey sorar gibi gülumseyerek karşıladl, Byron da buna ne demp'î istediğı açıkça anlaşılan bir omuz silkişle karşılık verdi. Frances ona uzun uzun bir baktı. «Şimdi ona dokunacak olursak uyandırmış olunız. Bırakahm uyusun.» Byron içinden: Oldukça açık bir ima» diyordu ama, anlamamazlıktan geldi. raftan iki bilârdo sopası alıp birini Frances'e uzattı. Bir süre hiç konuşmadan oynadılar. Frances bilârdo masasınm üzerine doğru uzandıkça Byron onu giz';den gizliye süzüyordu. Kadının her şeyi dokunsan kırıhverpcekmis gibiydi.. Yalnız sesi öyle değildi: Güch'i ;prinkanlı, düzgün bir ses, (Uevamı var) Tiffany Jones TIFFANY JONESFjj' O İSTEÇlk: KlZ Qv^A 1 V ^ S«spI C Jg) T l BEM BU IŞTE C ^ B B İ n 1 ANKARA 06 23 Açthı. program 06.30 Kur»anı Kerim. acıklaması ve vorumu 06 50 Saz eserleri 07 00 Köve haberler 07 05 Gunavdm durumu 07.30 Haberler v e hava 07 45 Sabah müziîi 08.00 Ankarada bUEÜn telden 0810 Her 08 40 Turküler «ecldl Cocuk v e eelislml 09 00 09 20 Sabah konserl 09 35 Arkası v»rın 09.55 Ar» haberler 10 00 Okul radvosu 11 00 Hafif müzik 11.05 N.TokathoEİudan sarkıla: 11 25 Konser saatı 11.55 Ara haberler 12 00 Husevln Ovlumdan türJculer 12 15 Kıbrıs saati 12 30 Beraber v e solo s»rkılar 13 00 Haberler. R G. de buKün 13.15 Hafif müzik 13 30 Reklâm DroKramları B. T. Ovun havaları 14 00 14.15 K.Öncandan sarkılar 14 35 Bueun iein »ectlklerimlı 14 55 Ara haberler 15 00 Okul radvo»u türküler 16 00 N.Eroldan 16.15 M.Güverden farkılar 16 35 Melodîden melodiy» 16 55 Ara haberler 17.00 Yurttan lesler 17.30 Kov odaıı 17 50 ReklSm oroaramlan 19 00 Haberler v e hava durumu 19.35 N.Camlıda8dan türküler 19 50 Uvkudan önce 19.55 Tabiat ve İnsan 80.05 Saı eserleri 2015 Berat Kandill dolayıslyl» Mevlid 21.45 24 saatin olaylan 21.55 Saz eserleri 22.05 TBMH »aati 22.45 Haberler v hava dutumu 23.00 Haftanın becteclsi 23.45 Gec* vansusa dotru 24 00 Kasanıa 1 ^^*^ VEZNEDAR ARANIYOR Büjük bir malî müessese, İstanbul'da istihdam edilmek ı'ızere askerliğini yapmış, orta okııl mezunu tecrübeli Veznedarlar aramaktadır. Taliplerin 40 yaşını doldurmamiş olraalan şarttır. Müracaatlarm: P. K. 926 KAKAKÖY adresine bir dilekçe Ue yapılması rica olunur. Üâncüık: 3425/13749 KIL TELA AUNACAK T.C Devlet Demiryolları İstanbul Alım ve Satım Komisyonu Reisliğinden: 1 10000 metre kıl tell 29/Kas«nrt967 çarşamba günü saat 15 de Sirkeci'deki Komisyon binasında kapalı rart usulü Ue satın alınacaktır. Tekliflerin en geç o gün saat 14.30 a kadar Komisyona verilmiş veya gelmis olması şartbr. 2 Geçid teminat teklif edilea bedelin yüzde beşl olup şartnameler Konüsyondan bedelsiı almabilir. 3 TCDD. ihaleyl yapıp yapmamakta veya kısmen yapmakta ve teröh ettiji talib* yapmakta tamamen serbesttir. (Basrn: 26061/13729) Sizi bir daha rahatsıı etmeyeceiim. Yalnı*. sizin o iyi duygularla, hoşgörfirlükle doln mektubunuza yürekten tesekkürlerimi snnmak istiyonım. Sizi tedirgen ettigim için kendimi snçlu buluvorum. İyi kestirihnemis bit dnygunnn birdenbire tasmasından ileri gelen bir şey oldn. Bn hatâvı bir daha islemeyeeeçim. AUahaısmarladık! Arkadaşlıgımızı imkânsız bnlmanııa üzüldüm. Kayıp benim; rahatlık da benim olacaktı. Tann'y» emanet olnn, Lord Byron. Byron hevese geldi. aralarında başlayan bu mektuplasma oyunu hoşuna da gıdiyordu, hemen karsılık yazdı: Arkadaslıfınızı reddetmis deSilim. Talnıı, benim besleyebileceŞim arkadaslığı anlatırken dnyeularımdan emin olamayacagımı belirtmek istedim. Ihıygulanm ne olnrsa olsun, elimden çelirse, belli etmemeye çalısaea|ını, bundan bövle, sessiz kalacaklar. Gösterdiginiz iyi kalpliliği yanlıs anladım, ya da daha çoğnnu umdum sanmayın. Bana karsı Rösterdiginiı ilgiden dolayı o kadar büyük bir kıvanç dnyuyorum ki sevginiıi elde etmek fiıere bos cabalara girişerek bann kaybetmek tehlikesini göıe aUmam. Sözünüzü seve seve dinlemeye hanrım. Bundan sonraki mektnplasmamızın sınırlannı çiteneniz bnnlan hiçbir zaman »smayaeafinı. trnzasını «Minnettannız» diye attı. Şimdi. • Annabella buna karşılık verirse acaba ne yajacak?» diye düşünüyordu. 5jî îjC Î^C HURDA MALZEME ve MOTORLU ARAQ SATILACAKTIR 1 İdaremızde mevcut hurda malzeme ile 20 »det motorlu arsc kapah zarf usulü Ue teklif ahnarak sablacaktlr. 2 Malzeme ve araçlar her gün mesai saatleri dahilinde tdaremizin Polatlı yota üzerinde Orta Dogn Teknik tiniversitesi ısıtma merkezi karşısındakı arsasında göriilebilir. 3 Bu malzemeye ait şartname ve listeler Gazi Mustafa Kemal Bulvan No. 19 Ankara'daki Satınalma Şefliğinden teınin edikbüir. 4 Malzeme için en son teklif verme tarihi 27 Kasım 1967 saat 16.30 dur. 5 İdaremiz satışı yapıp yapmamnkt* veya dilediğine dilediği şartlarla satmakta serbesttir. ELEKTRIK İŞLERİ BTÜD tDARESt GENEL DtREKTÖRLÜĞÜ (Basu: 25754 A. 14309/13728) Izmir Lv. Amirliği 23 No. lu Sat. A!. Kom. Başkanhğından: Hava Eğitim K. lığı (Hv. Muhabere Okul emanett Insaatı îhtiyacı için 3 kalera moloz taş, kum, çakıl raalzemesi kapah zarf usulüy!e satın alınacaktır. Bu işe ait muhammen kesif bedell 52.500 Hra olup Geçici teminatı 3875 (Üçbinsekizyüzyetmişbeş) liradır. thalesi 30 kasım 1967 pergembe günü taat 11.00 de komisyonda yapılacakbr. Evsaf ve fartnamesl Ankara, îstanbul LT. Anürtiklerinde ve komiayonda görülebilir. Teklif mektuplanrun en geç ihals saatinden blr saat Snce komisyona verilmek sarttır. Postada vâki gecikmeler kabuledilmez. (Sayı 1988 (Basın: 25397/1372T) Frances Webster solrad'an kalktı, «Beyler <;araplannı bitirdikten sonra beni bilardo salonunda bulabilirler» dedi. Byron kadının bu sözlerindeki gizli anlama gülümsememek için kendini zor tuttu. James Webster, maksatlı olarak, bovuna içiyordu, biraz ?onra masadan kalkamayacak hale gelecekti Kansı üzülüp ocîadan çıkarken James onun gencecik, incecik gövdesine arkadan uzun uzun baktı. Sonra, bardağını bir daha doldurdu, »ürahiyi rnasanın üzerinden Byron'a doğru sürdü < Şçrefe içelim, Byron... bir erkeğin bulaecegi en sa*k kadının serefine!» Byron arkadaşmı dalgın, dalgın süzdü: Tıknaz yapılı bir gençti; tombul tombul ufacık elleri, gür sarı saçlan, şimdi şaraptan kızarmıs. parlak gözleri vardı. Byron onu hiçbİT zaman pek yakın arkadaşı saymamıstı ama, Newstead' m peri kızlan günlerinde satoda onu cta misafir etmişti. James o vakitler bekârdı, kızlardan birıyle hayli başanh bir macerası olmustu. Byron da kadehini kaldırdı. c Niye kocaların en «adıkt şerefine lçmivelim?» Webster'in gözlerin» bayku? gibl blr bakış geldi. < O baska mesele» dedi. Masanın üzerinden uzanarak, bir sırnm açar gibi, sesinl alçalttı. «Şimdikl halde bir Transız Kontesinin peşindeyim: ama, pek şeytan. pek zorlu bir şey. aman Allah'ım!» Sonra, dogruldu yüzünde ciddi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear