26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAHtFE DÖRT 30 Ocak 1967 CüMHURtTET UZflK KOMSU RUSYADAN GEZİ NOTLARI Ünlü Kazak yazarı Muhtar Autzov'un evı de yepyenı ıdi. Muhtar Auezov 1897'de doğmuş. Evi, luks, dayah, doşelı, buyuk salonları, kutuphanesı, yatak odaları, bahçesiyle ikı katlı bir konaktı. Sovyetlerde şaırlere ve yazarlara verilen değerı anlamak içın Auezov'un evını dolasmak >eterhdır. Muhtar Auezov'un e\ ı bu bakımdan bem sasırttı. Adını sanını duymadıfım bir yazarın boylesine bir itibar ve imkânla Orta Asyada karşma çıkması gerçek bir surprız ldı. Auezov muzesinden çıkarken dusundum kı, ancak Fransada zengin bir burjuvanm evı bovlesine zevk ve konforla drişenebılır v e bu kadar refah alâmetı taşıyabilir. Alma Ata'da gezdığım iki müzenın anlattığı, Kazakistan derılen ulkenın tarıh sayfalannda a>iiret hayatından otede bir hayata gıremedığı gerçeğı idı. Demek kı. bız 1923'te Turkıye Cumhuriyetini ilân ederken tarıhm en ilgı çekıcı tecrubelennden biri Orta Asya steplennde yapılıyordu. Avrupanın feodal hayatım dahi \aşamamış bir toplum, kapıtahst aşamayı da bir yana iterek once sosyalızme ve sonra da komunizme geçış denemesıne kalkışıyordu. nısi var, tadlan tuzları bıraz değışık olsa da memleket yemeklerine benzer taamı Orta Asyanın gobeğinde bulduk. Örrer Alı Efendı Alma Ata da kalacağımız gıinler için bır program yapmıs. Gazeteleri. kombınaları, fılıra studyolarını, llıraler Akademısmi, kentın gorulecek jerlenm gezeceğız. ömer Alı efendıvı hemen tanımak ıstedım. Anlattı Kazak gazetecısı : Ben maden isçisi çocuSuynm. Iki kardesim de maden işçisi idi. Maden işçileri çok para aldıklan için çok icerler. Ben de kardeslerim vüzünden sevdıra içkiyi.. Simdılerde içmiyorum. 1933 yılında Semipalatinsk keniinde bnlunan ortaokulu bitirdim. O zaman Kazakistanda eleman sıkmtısı vardı. öfretmen olarak hemen çalısmava basladıra. Sonra bır gazete^e eeçtim. Baglannustım mesleğe.. Gazetecilik Enstitfisüne de\am ettıra ı e bitirdim. Ikınci Dunya Savasında cephede çıkan bir organın vazıisleri mfidürüydüm. Savastan sonra çeşitli gazetelerde çalıstım. Ömer Alı Efendıye Kazakı^tanın kalkınması konusunda rjır ıktısatçı :1e konusmak ıstedığımı söyledim. îhmler AkademiMne gideceğimizı ve orada aradıgımızı bulacağımızı sovledı Gereken tedbırlerı aldı. Gıtnk ve gerçekten bır profesor çıktı karşımıza; bana verdığı karta bakıyorum . «Dr. Baisef Saktagan Baıseviç, Iktisat Profesörü, llımler Akademisi». Profesorün çalışma masasının or.unde uzun bır ıkıncı masa daha vardı. Oturduk. Sovyetlerde her gıttığimız yerde olduğu gıbı çajlar, bisküviler taşındı. Alma Ata'da çay ve bisküvi faslına bır de elma eklenmışti. Profesorun yardımcıları da geldıler. Bu arada Bayan Polat Suleymacova ıle tanıştık. Bayan Suleymanova Turkolog idı. Istanbul şıvesıyle konuşuyordu. Prof. Saktagan konuşmaya baş'adı • îhtilâlden once eski bavat tarzı vardı. Halkın yiizde 9A'ı hayvancilık ve tanmla uğrasıyordo. Bonnn için üretim düzeyi çok asağıdaydı. Gerçi toprak bereketliydi, çok maden \ardı, ama islenmirordn. Nerede hanşi madenin bulunduğu ve bangi toprağa ne ekilecegi bilinmiyordu. Sov>et ıhtilâlinden sonra ilk defa tesbit meselesı ele alındı. Madenler, tarım ve enerji kaynakları açısmdan ııere * İLHAN SELÇUK Bir Kazak yazarının evi de ne >apılabılir, teker teker tesbit edildı. Jeolojik çalısmalar >apıldı. Fetrol, demir, kursun, bakır, volfram madenlerinın alanlan, .e enerji varatmak ıç'n be\az kbmur kajnakları bulundu.j» Kazakistan otehnın tunstlere özgu salonunda yemek yiyoruz. Kazak yemekleri bizimkılere benzıyor; mantı var, cığer yah Bir konıışma Sovyetlerde mesken sıkıntısı. Çocuğa kiraya deneyleri yapması için dolabı verirsel? kaynanajı nereve yatıracağız?. (Krokodil'den) Burada sozünu kestım profesorun : Biz de. dedım, 1923'te Cumhuriyeti ilân ettik. Asağı vukarı a^nı tarihlerde kurulmus cumhuriyetımiz. Yeni devlet kurulur kurulmaz \e Millî Kurtulus Sa^ası biter bıtmez kalkınma dâ\ası da çıktı onumüze.. Çağımızın medeni\et diızeyine erısme• M hedef olarak ko\mustu \taturk. Bu da bir iktısadi \e külturel kalkınma ıle mumkundur. Ne var ki gtnç Camhuriyetimizin karsısına ilk elde zorluklar çıktı. Madenleri ve enerji ka\naklarını tesbit edebilmek için yeterli kadro \e eleman \okta. Maden mühendisi, petrol mühendisi. makine mühendisi, >uksek okn! mezunn sayılıydı.. Sız ba dâ\ayı nasıl çözıimlediniz? Profesor Baisef : Evet, dedı kadro meseleri çok zor oldn. 1920'de Kazaklann ancak >üzde 3.5'n okuma >azmı bilivordn. 1921'de ilk defa iki Kazak Omsk üni\ersitesinden jeolos olarak mezun oldnlar. Kadro işi 1P30 >ıllarına kadar çözümlenebilmistir. Memleketin envanteri 1930 yıllanna do|m tesbit edilebildi. Peki ama uzman ve iktisatçıları nasıl sailıvabildiniz? Baışef'm cevabı açıktı • Sovyet Cnmhnriyetleri birbirlerine vardımcıdırlar. Alma Ata'da Kfiltür parkı kapısı Ö e anlaMİn ardu kı, 1920'den sonra Rus kadroları Kazakıstana geleıek kalkınma meselesını ele a mı^lardı. De\am ednordu Profesor : Ihtılâlden once Kazakistanın Sovvet sanayii içindeki veri binde 7 idi. Sımdi bazı madenlerde yüzde 40. yiizde 5O'\e çıkmıstır. thtilâlden önce Kazakistanda çalısan isçi ortalama 14 15 rııble alırdı, simdi İM 105 ruble kazanıvor her ay.. 1913 >ıhna oranla sanaM uretimi 109 defa artmıstır. 1950den 1963e kadar yedi >ıl içinde 18 milyar rnble vatırun \apıldı. 1917'den sonra Kazakistan sömürülmekten kurtıılmnştu. Butün Kazakistanda 497 kolhoz \e 1395 sovhoz vardır. ^aktagan Baisef Kazakistan kalkınmasını anlatırken ben başka şeyler dusunuyordum. 1920' de okuma uzma bılenı devede kulak aşıret halinde yaşıyan bır toplum duşünun.. 1930'lara doğru memleketin yeraltı ve yeruslu ka^naklannın tesbitı dışandan gelen kadrolarla yapılabilnııs. Bundan sonra yatınm kesımı başlar. Az nufuslu yoksul Kazakistan vatırım ka\naklarırı nereden sağlıyordu? Kalkırımak için yatınm gereklı olduğura gore bu koca ulkenın muazzam tabil zengınlıklerını islemek, maden ocakları açmak, fabnkalar kurmak, barajlar inşa etmek, vollar doşemek. beyaz komurden petrole kadar butun kaynakları harekete geç»rmek nasıl gerçekle^ebılmiştı7 Bır petrol konusunda arama ı=ınden rafmerıye kadar işlemlerın ne kadar zor o'duğunu kpndi tecrübelerımizle bılıyoruz. Kazakistan Cumhurı>etı nereden bulmuştu finansman kavnağını? Şuphesız gelir sevı>e>;i dusük Kazakıstan halkmın tasarruflan bu kocaman dâvayı yurütmek için yetmezdi. Işte bu noktada, Azerbaycan' da llimler Akademismde Profesor Sunbatzadeye sorduğumuz sorunun zıddını Profesor Baisef e >öneltecektik. Yatınm kaynakian nereden sa|Ianıyordn? Profesor Saktagan Baisef Sovyet Cumhuriyeüerinin birbırlenne yardım ettıklerini, ve genel plânlamaya gore yatırımıarın te=bıt edildığini soyledi. Anla^ılnordu kı, daha zengin Sov« yet Cumhurıyetlerı Kazakistanın kalkınmasını fmanse etmislerdi. Ve Baku'nun petrol gelirinin Kazakistan kalkınmasında oayı vardı Bdylece Orta Asyadaki Musluman toplumların sömürulme ıddıalarına da bir kesin cevap bulmus oluyoruz. Bu so^lediklerımizin yanısıra bır gerçeği de unutmamak gerek : Sovvet Cumhuriyetlerinde Avrupa smırlarından Sıbirj'aya kadar eşit ise tsit ücret, ve aynı işe avnı ücret ılkesı uygulanır. Mıllv et, ya da kadın erkek farkına gore değısık ucret yoktur. Ancak coğrafya ve iklım kosulları bakımından zahmetli olan ^ erlerde farklı ücretler görulur. ¥ A R I N T A R İ H T E N BİR YAPRAK Bond MODESTV BLAISE DAUA ME CACAk3*J pCEHSEâ U A Z C E T L E E ı / ^ . . . DONMFVE. 06 25 06 30 06 45 06.50 07 00 07 f5 07 30 07 45 07 50 08 00 08 20 08 40 00 P0 0« 10 0«30 <T>45 Acılıs Droeram Turkuier eecıdı (1) Konusma Turkuler eecıdı (2) Kove haberler Sabah melodıleri Haberler ve hava durumu Kucuk ilânlar Studvo G'den ve K. Hafıf muzlk Badvo hafıf muzık orkestrası Keman soloları Gunjmuz Sorunlanmız Taceddın Uvmindan sarkılar Pasadobleler S Yastımandan turkuler Muzık kutusu Kadın ve cevresi Perıhan Kovençten jarkılar Arkası yarın Kısa haberler Sabah konserı Caz sarkıcıları Orhan Avsar orkestrası Kucuk ilânlar 4 «es 4 sazdan turkuler Melâhat Pars ve Avlâ Büvukatamandan sarkılar Haberler R G. de bueun Stud\o G'den Reklâm proeramları Kacanıs *• Acılıs Droeram Eâıtım radvosu Cocuk bahcesı Bır sev unutmadınız va' Cocuk korosu Kı^a haberler Talebe BırlıEı korosu Reklam Droeramları Haberler ve hava durumu Kucuk ılânlar Parlâmentoda eecen hafta Sevım Derandan sarkılar Lied Droeramı Turk muzıamı tanıvahm 24 saatın olavları. K ılanlar Sanat dunvamız Sevdıklerınızle beraber KUCUK ılânlar T T^^at •o okulu Reklâm Droeramları Haberler ve ha\a durumu Senfonık sıırler Barok muzık KaDanıs BULMACA J SO4EA. KOKİUÇ P£MIMIE ' VOGUM. DEMlLEM LE. PACISA.I GlBt BozıJt: CESJVUE karşılığı iki söz. 2 Yakın gostermek. 7 Ektnek ve bömana kadar köyluleumiz tarlalarek yapılacak. •• 123456789 as maddeyı el« rını hep bunurüa sürüyorlardı 5 (karma soz). 3 Hazer denizine 1 geçırme çabası akan nehırlerden birlnin eski adı, ^a^camak (iki Uluslararası maçlardan sonra bıoz). 8 Güney rıncı gelenın kazandığı. 4 Petaenkadaki blr derın yarısı, eşekler gibi ses çıkaılkenın başkenran. 5 Tersi Ban ükel kabiletı. 9 Delık lerde kutsal ve haram eşya veya kapamak için ınsanlara verilen addır, nota. 6 kullanüan, ka Buyuk çalışma gayreü yahut OUnKtl nnımacuuo zanç sağlıyan bır guçlukten kurtulma telâşı taalledilnü» »ekH konu. SOLDAN S.\G\: 1 Yurdumuzu kaplayan son soğuk dalgası sırasmda bazı d o ğu illeTimlzde kann kalmlığı bu kadar metrevı buldu. 2 Avrupanın guneymde bulunan bır burun. 3 Hind Avrupa ırkı mensubu, bır atalar sozüne gore herkes ona vurur. 4 «Hayvan ayakkabısı fırlatarak» anlamına 1 kı soz. 5 Sahıp, bağırsakları rahatsız olaniara yedırüen. 6 «Pek uzakta tulunmıyan gaye» mânasma ıkı soz. 7 Ne bulursa mıdeye goçurmekte gecıkmıyen aç göziu, tersı son zamanlarda akaryakıt fıyatlanna yapılması kararlaştırılandır. 8 Bu rnevsırade kapılar ve pencereler içın dıkkatle yapılması gereken hareket. 9 Çocuklann alay olarak burun larının üstune ellerını açarak yap tıklan harekef (argo), pişırıhp sofraya konulan. YUK%RIDAN AŞAĞIYA: 1 «Dıni ınancı mevcut değU» ıooo 10 15 10 25 10 40 1' 00 11 05 11 45 12T0 12 1(1 12 \S 12 30 13 00 13 20 13 30 14 00 15 55 16 00 16 55 17 10 17 15 17 20 17 25 17 50 19 00 10 40 19 45 20 0 0 2T 15 20 35 20 55 21 00 21 20 21 35 21 40 22 00 22 " 5 23 00 23 3(1 24 00 DÜNKtî BtTLMACANIN HALLEDtLMIŞ ŞEKLJ NASIL HALLEDİLECEK? Takandaki rakamb bahnacada •»dece 6 taoe anabtaı (ipucn) ve fl tane soout rardıt. Boa olan 12 karenin içine 1 deo 9 a kadar aygun biret rakam koyarak ve topiama, çarpma çıkartma. bölme ışaretlerine dikkat derek soldaa tağa ve yvkandan asağıya bulmacada gösterilen sonuçlan bnJonoz, Biraz vaktinizl alıı ama, bos vaktinizi bosça gt ıij olursanui • • • [7] I I T T H• =• / T• 1 T X • • •Tj• T X X 2 \ 3 7|ı ı 3İ X X + X X APTAL Ml TIFFANY JONES MÜOU?Ü«SU OTELOG. PU. AMUk SEH BEHÎ S E K ANUVÜBUM UDlA EJE ZiVAUI Z£Mâ(MKfl 16 ^5 17 00 17 °0 18 IİO 18 0 19 0 0 19 30 20 13 konu ve resim: AYHAN BAŞOĞLU BEYAZGÜL IST*NBLL IL RADYOSU Acılıs \e Droeram Sinn icın Kucuk konser Iyı aksamlar Senfonık muzık Cesitli mclodiler Mtsarı konserl Beraber secehm 4 ruzsârın «tirdiji ezsiler 2i m 21 15 Sonat saatı 21 45 Alman\adan melodiler 22 00 Gece konsen 2.Î0O Caz saatı 23 30 Sevılen sarkılar 24 00 Pıvano soloları 0) 15 Taneo ve Pasodobleler rn30 Hafıf nuzık «00 Provratn ve kaoanıs flSK ve ÖLÜM 49 c Erkeklerden bıktım, bezdim Umurumda mı sanıyorsun''» Kapı adamın arkasından kapandı, kız yattığı yerden gozlerini kapuıın içıne sızılroaz, boyalı yüzeyıne diktı. Parmaklannı, usul usul memelerinin üzerinden, kamının üıerinden gezdiriyor, örtüler aitındaki govdesının üstune ıç ıçe çemberler çiziyordu. «însan çocuğu olurken ne duyar acafaa?» diye merak ediyor, ergeç çocuğu olacağı zamanı, ince varhğının, govdesının acıyla buğulanışını aklıoa getirmek istemiyordu. Cecily SaundresC uçuk mavi ketenler içinde, sabah misafirliğine, bir komşu evine yel gibi girdi. Kadınlar sevmezdi onu; kendisi de bilijrardu. Oyleyken, onlara karşı kendine göre bır tutumu vardı: Içten gelme olmasa da usulü dairesınde davranır. bu da on ları geçıcı de olsa pek sanverirdi. Gösterdiği incelik, zarif saygı öyleydi ki onu ancak arkasından kınarlardı Hıçbırı onun karşısında dayanamazdı. O da hep başkalarmın dedıkodusundan zevk alır gıbı gorunurdu Kendısının hıç dedıkodu yapmadığını ancak sonradan oğrenırdinız. E, bu da gerçekten ıncelık ister. Ev sahibi kadm saksı içindeki çiçekler arasmda dolanırken Cecıly kısaca bır ikı lâi etü, sonra musaade iste>erek, alarak, bir yere telefon etmek üzere, evden ıçerı gırdı. XIV Gorge Farr, mahkemenın kemerleri altında heyula gıbı uluorta dolaşırken, golgelık yolun tâ alt başından kızın yaklaşan karaltısmı gordü, tanıdı; çabuk çabuk, sinırli simrlı yurüyuşü de gözüne çarptı. Onu ağır ağır bürüyen bir şehvet duygusuyla gozlerınm ıçıne sindirerek, sevinç duydu. Bunlara karçı ıste boyle davranıhrdı: Oyle yapın ki onlar sizin ayağınıza gelsmler. Otuz, dakika içinde ona boş yera beş kere telefon ettığmi unutuyordu. Ama, kızın saşırma sı öyle sahici selâmlaması oyle ılgisizdi ki George kulaklarma inanamaz oldu. « Yarabbım» dedı, «seni bir turlü telefonda bulamıvacağım gıbı geldı bana.» Cecily: «Öyle mi?» dedi, durdu, acele giderken birden duruvermek gibi biçimsiz bir izlenim yaratb. • Hasta mıydın?» «Kız: «Evet, gibi» dedi. Sonra yürüdü. «E, seni görduğüme çok sevindım. Gene telefon et bana, ben evdeyken, olmaz mı?» « Ama, söylesene, Cecily ..» Kız gene durdu, başını çevirip ona kibar bir sinırlılıkle baktı. « Evef» « Nereye gidiyorsun?» « A, bugün ış içın indım. Anneme bttaknn jeyler a'acağım. Allahaısmarladık.» Gene yurudu, ma\ı ketenı yürüyüşünü incecık. gevrek gevrek sardı. Araba suren bir Arap aralarından geçtı, zaman gibi geçmek bilmez George'a öyle geldı ki araba sankı h:ç geçmıyecektı; bunun üzerıne, arabayı dolandı gitti kızı yakaladı. Cecily çabucak: «Ajağını teük a!» dedı. «Babam bugün şehirde, ben de senlen arhk hiç görüşmıyecegım sozde Bızımkıler seni bulsalar bır kaşık suda boğacaklar.» George Farr saşkın bir boşluk içinde: «Niye?» diye sordu. « Bilmem. Belki senin kadmlarlan düşüp kalktığını duymujlardır da beni mahvedeceksin sanıyorlardır. Öyle olacak. besbelli.» George'un koltukları kabannıştı. • Of, bırak şımdi!» dedi. Saçaklarm altından yıirudüler. Uyuklayan katırlara, atlara koşulu arabalar alanda kımıldamadan duruyordu. On'arı hıç yıkanmayan Arapların açıktan açıga duyulan kokusu kaplıyor, sanyor, boguyordu; bu Araplardan kiminin arkasmda en aşağı bir tane eski bir beylık elbise vardı. Ağır agır konuşan bellıbelirsiz sesleri, içinde nedense ılkel, üzuntulü, dayanıksız bir şey bulunan o çoktan hazır kahkahalan da öğle aıcağının fizerinde uykulu uykulu yüzer gibiydı. Koşede bir eczane vardı, ikı camekânında birbiçım kure, kürenin içinde de bir sıı; eskiden bunlardan bırı kırmızıymış, bırı yeşıl araa, şımdı nıce yazların güneşıyle solmuş, uçuk bır kahverengı olmuş. Cecily onu ehyle durdurdu « Daha çok gelme, George. n'olur!» « O! bırak şimdi, Cecily'• « Yok, yok, Allahaısmarladık. Kızın incecık elı onu yururken yürürken zmgs»dak durdurdu « Gel şuraya girelim, bir gazoz içelim.» « Hayır, içemem Çok ısım var. Kusura bakma » George son bir çare olarak: «E, öyleyse, işini bitirdıkten sonra» diye ağız aradı. « Bir şey söyleyemem. Ama, Istersen sen beni bekle bur'da, vaktım kahrsa gehrım. Istersen yani » « Peki. Bekleyeceğim seru bur'da. Gel, n'olur, Cecily1» « Söz veremem Allahaısmarladık » George onun kendısınden uzaklaşışını, incelip incelıp nazhnazenin kuçuîuverişıni seyretmek zo1 runda kaldı. Içınden: «Yok be. gelmeyecek » dıyordu ama, ya gelirse diye oradan gldemiyordu. Gorebilr dıği kadar baktı, başka başlar a asmda onun başını gozden kaçırmayarak, aradabir bütün vucudunu, in cecik, görur görmez tanıyarak. Bir 'igsra yaktı, sallana sallana eczaneden içeri girdi. Biraz sonra mahkeme binasmm üzerindeki saat onıkiyi çaldı, George Farr beşıncı cigarasmı attı. «Allah belâsını versın! Beni bir daha boyle bekletemez ya'» diye söylendi Ona kufredınce rahatladı, kapıyı itip açtı. Birden, geri geri sıçrayıp gene dukkândan içeri girdi, bir adımda fırlayıp gızlendi, soda tezgâhma ba kan cam gibi parlak saçlı, beyaz ceketîı adam, ilgiyle: «N'oluyorsunuz?» dedi Cecıly geçıyordu. bır ma ğazada çalısan evlı bır adamla, konuşa konuaa. Geçerlerken, içeri baktı ama, baktığını gonnıyerekten. IDevamı var) ANKARA (16 25 Acılıs. croKram 07 00 Kove haberler 07 05 Dundar Balkan ve Nevın Demirdövenden sarkılar Haberler ve hava durumu Sabah muzıaı Ankarada bueun Kucuk ılânlar Her telden Kucuk ılânlar K Karasule\manoHudan turkuler Gunumuz Sorunlarımız Sabah konsen Kısa haberler ve K. ılânlar 0T II Arkası varın III P0 Egıtım radvosu (11 II 53 Melodiden melodıve 11 15 Cocuk bahcesı 11 30 Konser saatı 12 no Oâle muziHİ 12 15 Kıbrıs saatı 12 25 Kucuk ılânlar 12 S0 Beraber ve solo sarkılar R G de bueun ıi oo Haberler. Maklar arasmda 13 20 Reklâm Drogramları 13 3(1 Cocuk bahcesı 14 0(1 Tnrhan Tooerden sarkılar 14 Buaun ıcm sectıkler&nız 14 14 55 Kısa haberler ve K ılânlar 15 55 Hasan Sozerıden turkuler 26 10 Hafıf muzık R KoDrtıluleroSludan 16 20 \ «arkılar Müzik dlnlivelım Kısa haberler ve K İlânlar Yurttan sesler Is donüsu Rek'âm oroeramları Haberler ve hava durumu Kucuk ilânlar Husevın O\lumdan turkuler Uvkudah once Nusret Ersozden sarkılar Un!a sohstler U orkestralar 24 saatm olavları. K. ılânlar Mitaofonda tivatro T B M M saatı Hafit muzlk N'ihat Mercanhdan rürkuler Haberler ve hava durumu Ooera albumünden Gece yarısına doftru Proffram ve kaüams xm
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear